20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 AĞUSTOS 1999 PERŞEMBE 8 DEPREM Demokratik kuruluşlar, devletin yurttaşlann her türlü zarannı tazmin etmesini istediler Soıimılıılar hesap vermefiİstanbul Haber Servisi- Türkiye'de yaşanan deprem felaketınin sorumlu- sunun "hukuksuzluğadu>arsız,hırsız- bğa gözyuman. her türlü kuralsızlığı teşvik eden bir devlet anlayışı'" oldugu savunuldu. Sorumlulan hesap verme- ye çalışan kuruluşlar, devletin yurtaş- lann her türlü zarannı lemin etmesini istediler Aralannda DlSK. SİP İHD gibi ku- ruluşlann tüm kurum \e kuruluşlan depremzedelere yardım yapmav a çağır- dılar. DlSK"den yapılan açıklamada ya- sal duzenlemesı eksık kendi çıkardığı yasayı uygulamayan, niş\etle her tür- lü yasağın aşıldığı. denetımın olmadı- ğı bır ışleyın başka sonuc olmayacağı belırtılerk, şoyle denıldi "Devlet ne acıdır ki üzerinden bir • Türkiye'de yaşanan deprem felaketinin sorumlusunun "hukuksuzluğa duyarsız, hırsızlığa gözyuman, her türlü kuralsızlığı teşvik eden bir aevlet anlayışı" olduğu savunuldu. gün geçmesine rağmen halkın yardımı- na yetişmeyi başaramamıştır. Birçok kentte yıkılan binalar içinde acıyla kıv- ranan, yardım bekleyen insanlanmıza mezar olmuştur. Kurtarma çalışmalannın tam bir keş- mekeş içinde yürütüJüyor oluşu. can kaj bının artmasına yol açmaktadır. Hiç- bir kuruluşun >aşanan onca felakete rağmen hala planlı, bilinçlL düzenü ve hızlı bir çaüşma içinde aünayışı asla ka- buledilemez. Çok sayıda ü\emiz bu bü- yük felaketten ağır biçimde etkilenmiş- tir. Acunız büyüktür, tarifsizdir. Halkı- mız yardım beklemektedir. DtSK ola- rak elimizdeki tüm olanaklan zorlaya- rak bir yardım çalışmasını başlatıyo- ruz. Umanz hep ders aldığını söyleyen yetküiler. siyasiler bu kez gerçekten ders âhrlarr Tum Malıye- Sen Genel Sekreten Abidin Sırmada açıklamasında Türki- ye'de bugüne dek onbmlerce yurttaşı- mızın hayatını kaybetmesıne rağmen ne ımar iskan alanında, ne depreme depreme karşı teknık ekıpman ve alt ya- pısının sağlanması ve oluşturulmasın- da hükümletlerin cıddi önlem almadık- lannı belirtti. Sırma, "Bu sorumsu/ tutumu kını- yor ve sorumlulan hesap vermesini is- tiyoruz. Deprem bölgesinin doğai afet bölgesi ilan edilmesini, depremde zarar gören tüm > urttaşlanmızın zarariannm devlet tarafından tanzim edilmesini is- tiyonız" dedı Sosyalıst Iktıdar Partisi (StP) Mer- kez Yürütme K.urlu'nca yapılan yazılı açıklamada da partınin tüm örgütleri- nm yıkımı haifletmek için gönüllü ol- duğunu, partılılerin en yakınz deprem bölgelenndeki çalışmalara ve kan ver- mekle görevlendirildiği kaydedildi. fHD'de açıklamasında enkaz kaldır- ma çalışmalanna geç başlandığı, yar- dım çalışmalannın bilgısız kışilerce gerçekleştınldığı belırtilerek devleti yönetenler cıddı ve bılimsel önlemler almaya çağnldı. İHD'nın açıklamlasında aynca, In- şaat Çalışanlan Demeğı, Mimaıiar Oda- sı, Sağlık senhdıkalan ile birlıkte çalış- mak ıstediklenni ve bu konuda tstan- bul Valıhğı'ne yaptıklan başvurunun olumlu sonuçlanmasını bekledıkJerini kaydedildi. Yeni Emek Iş Sendıkası ve Mezopotamya ICültür Merkezı de açık- lamalannda yaralann bıran önce sanl- ması, kurtarma çalışmalannın hızlan- dınlması için sivil kuruluşlara çağn yaptılar. Kandilli Rasathanesi'ndeki sismograflarda depremin şkkletinin gö- rüntüsü sürekli değişiyor. Fay hattında 5 sarsıntı daha gerçekleşti Depremîn şiddeti 7.4 olarak açıklandı • Prof. Dr. Işıkara, önceki gün yaptığı açıklamalarda depremin şiddetinin 6.4 ile 9.0 arasmda olduğunu söylediğini anımsatarak. "Önceki gün ihtiyathydık. Sarsıntının 7.0'nin üzerinde olduğunun farkındaydık. Sahra gözlemlenni bekledik. Depremin şiddeti 7.4" dedi. İstanbul Haber Servisi - Boğazı- çi Ünıversıtesı Deprem Araştırma Enstıtüsu Müdüru Prof Dr. Ah- met Mete Işıkara, önce 6.8. ardın- dan 6.7 olarak açıkladıklan merkez üssü lzmıt olan depremin büyük- lüğünün 7 4 olarak beiırlendığı soy- ledı. Prof Dr Işıkara, önceki gün yaptığı açıklamalarda depremın şiddetinin 6 4 ile 9.0 arasında ol- duğunu söyledığını anımsatarak. "Onceki gün ihti\atlı\dık. Sarsın- nnın 7.0'nln üzerinde olduğunun farkmdaydık. Sahra «ö/knılerini bekledik. Depremin bü\uklüğü 7.4" dedı. Merkez üssü lzmıt olan 7 4 üze- nndekı depremden sonra, aletsel büyüklüğü 4.0 şiddetinin üzenne çıkan toplam 41 artçı şok meyda- na geldı Boğazıçı Ünı\ersıtesı Kandilli Rasathanesı ve Deprem Araştırma Enstıtüsu'nden alınan bılgiye göre, saat 24 OO'ten sonra da Kuzey Anadolu Fay Hattf nda 5 sarsıntı daha yaşandı Gece 00.14'te 4.5 şiddetınde bır sarsıntı kaydedılırken. bunu, saat 01.13'te 4.4, saat 01.53'te 4.2, sa- at 03.45'te 4.3 ve saat 04.04'te de 4.3 şiddetinde artçı şoklar izledı. Yetkıliler, ana şoktan sonra meyda- na gelen artçı şok sayısının 41'i bulduğunn betirtfilef. Depremin başlangıcından dün öğle saatleri- ne dekmeydanagelen artçıdeprem- lerden 4 büyüklügündekilerin üs- tünde gerçekleşenler ve saatleri şöyle. 1-03.35 4.2 2-03.57 4.4 3- 04.084.6 4-04325.0 5-04.33 5.5 6-04.484.9 7-05 23 4.4 8-05.35 4J 9- 05.43 4.7 10- 05.51 5.0 11- 06.145.512-06.434.213-07.184.5 14-07.204.615- 07.40 4.416-08.10 4.8 17- 08.45 4.3 18- 0854 43 19- 09.28 4.5 20-0936 4.1 21-10.21 4.122-11.094323-11.114.3 24- 12.025.025-12.324.3 26-12-364.3 27-13.464.228-14374029-14.58 4.5 30-17.32 4.0 31-18.17 4.1 32- 21354.133-21.524.134-233043 35-21.52 4.0 36-23J0 43 37-00.14 4.5 38-01.134.4 39-01.53 4.2 4O- 03.45 43 41 -04.04 4 3 42-12.31 4.043-16.59 4.0 44-17.27.4.0 Enkaz kaldırma çalışmalan yurttaşlar, asker, polis ve yurtdışından gelen ekiplerce sürdürülüyor Malzeme, uygulama ve tasarım kötüİstanbul Haber Servisi - Merkez üs- sü Kocaelı olan 7 4 şiddetındeki depre- min ardından Istanbul'da enkaz kaldır- ma çalışmalan. yurttaşlar. asker. polıs ve yurtdışından gelen ekipler tarafından sürdürülüyor. Türk Mühendıs Mımar Odalan Bırlığf ne bağlı odalarca oluş- turulan Teknık Heyet, dun -\vcılar'a gı- derek gözlem vaptı \e ıncelemelenne başladı. Heyet. Avcılar'da hasann bu oranda beklenmedığıni belırterek, dep- remin kötü malzeme. uygulama ve tasa- nm hatalanndan kavnaklandığını açık- ladı Kentte yaşamını yıtırenlenn sayısı 298'e, varalılann sayısı da 3 bın 750'ye yükseldı. Sefaköy'de ıncelemelerde bu- lunan İstanbul Valısı Erol Çakır da dep- remin ımar plansızlığmdan kaynaklan- dığını söyledı Enkazda incelemeler Valı Erol Çakır, dün 3. Kolordu ve Batı Garnizon Komutanı Korgeneral Ati- laKurtaranılebırlikteSefaköy'deyıkı- lan 7 katlı bınanın enkazında inceleme- lerde bulundu. Dev letm butun kurum- lannın ve yurttaşlann el birlığı ile dep- remin yaralannı sarmaya çalıştığını söy- leyen Çakır, yurttaşlarla sohbet etti. Türk Mühendis Mımar Odalan Bırliği'ne bağ- lı odalarca oluşturulan Teknik Heyet. Marmara Bölgesfnde büyük hasara ne- den olan depremle ılgılı olarak ıncele- melenne başladı. Avcılar'dakı hasann beklenmediğıni belirten heyet yetkılılen, şu bılgılen ver- diler "Bunun nedeni kötü malzeme, uy- gulama ve tasanm hatalandır. Bu yan- lardan örnekler alınarak incelemeler baş- latılmışdr. 1992 vılından başlavarak ya- pılan çalışmalarda > aklaşık 100 yılhk pe- riyotdöneminegirdiğimizive İstanbul çev- • Merkez üssü Kocaeli olan 7.4 şiddetindeki depremin ardından tstanbul'da enkaz kaldırma çalışmalan, yurttaşlar, asker, polis ve yurtdışından gelen ekipler tarafından sürdürülüyor. Türk Mühendis ve Mimar Odalan Bırliği'ne bağlı odalarca oluşturulan teknik heyet, dün Avcılar'a giderek gözlem yaptı ve büyük hasara neden olan depremle ilgili olarak incelemelerine başladı. fstanbul'da en büyük yıkımın yaşandığı Avcılar'da 36 yaşında bir kadın enkaz ahından dün sabah sağ olarak çıkanldı. resinin büyük bir risk altında bulundu- ğunu sürekli \ urguladık. Bayınduiık ve tskan Bakanhğı Afet İşjeri Genel Müdür- lüğü'nce hazırianan İstanbul Deprem Senaryosu'nda da 75 aletsel büyüklüğün- de bir deprem öngörülmüştür. 7 yıldan bu >ana u> anlanmızın >eterince dikka- te alınmadığını \e bu felakete hazırhksız yakalandığmua üzükrek görü>oruz.'n Marmara Bölgesı'nı sarsan depremin ardından yurtdışından gelen ekipler de çalışma>abaşladı. Italya'dangelen 10kı- şilik kurtarma ekibi, Bayrampaşa'da ça- lışmalannı sürdürüyor. Ekıp, dün öğle sa- atlenne kadar enkaz altından 10 ölü ve 5 yaralı çıkardı. Azerbaycan'dan gelen 48 kişilik yardım ekibi ise Haydarpaşa Numune Hastanesı'nı zıyaret etti. Ekip- ten 10 hekım ve hemşırenin İstanbul'da- ki hastanelerde görev yapacağı, kalan- lann ise diğer bölgelere gıdeceği belir- tildi. Macaristan'dan gelen 9 kişilik kur- tarma ekibi de Istanbul'da çalışmalarda bulunacak. Evleri yıtalanlar Depremin Istanbul'da en fazla etkile- dıği ılçe olan Avcılar'da ise ilk belirle- melere göre 100 kişi yaşamını yitirdi. 29 evin tamamen yıkıldığı ilçede, Kızılay, Gümüşpala tlköğretim Okulu'nda ye- mekhane kurdu. 30 okul ve yurt da ev- leri yıkılanlann bannmalan için tahsis edıldı. Avcılar Kaymakamı YusufOzde- mir, FETT'nin tesısını de tahsis etmeye calıştıklannı söyledı. ANAP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydm da gece Av- cılar'a gelerek olay yennde incelemeler- de bulundu. Yeni bir sarsıntıyı evlenn- de karşılamak istemeyen çok sayıda Is- tanbullu, geceyi park ve benzeri alanla- ra kurduklan çadırlar ile otomobi1lerin- de geçirdı. Smaviar ertelendi Öte yandan İstanbul Üniversıtesi Hu- kuk Fakültesi 'nde dün yapılması bekle- nen bütünleme sınavlan, Hukuk Fakül- tesi'nde meydana gelen çatlaklar nede- nıyle ileri bir tarihe ertelendi. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Ba- sın Halkla llişkiler ve Tanıtma Müdür- lüğü, ünıversitenin tüm bölümlerinde hasar tespit çalışmalanna başlandığını, ünıversitenin en çok Hukuk, Eczacılık, lletişım fakülteleri ile Rektörlükbinası- nın zarar gördüğünü belirttiler. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Verilen Rol' 20. Yüzyıl'da uluslararası ilişkiler; güçlü birta- kım devletlerin, dünyaya "nizam vermeleri" ve birtakım başka devletlerin de, bu nizam içinde kendilerine verilen rolleri yerine getirmeleri, ya da yerine getirmemek için çabalamalanyla ge- çiyor. Kendisine uygun görülen rolü beğenme- yen ve isyan eden devletler de, fena halde ce- zalandınlıyor ve hizaya getiriliyor. Bilebildiğimiz kadarıyla bunun tek ve onur vericı istisnası, Mustafa Kemal'in önderliğinde silaha sanlan Türk halkının, kendine biçilen rolü reddetmesi oldu. Aslında yukardaki paragrafta dile getirdiğim konu, çok geniş bir analiz ister ve bu mütevazı köşenin sınıriannı çokaşar. Fakat şu kadannı söy- leyelim ki; 19. Yüzyıl'ın başlannda dünyaya ni- zam veren devletler arasında yer alan Osmanlı Imparatorluğu, ulusçuluk akımlanyla sarsılıp güçten düşünce, o günlerin dünyasında kendi- sine uygun görülen rollere Almanya ile bıriikte direnmeye sıvanmış ve 1918 Ekim'inde Mond- ros limanında imzaladığı mütarekeyle "Benden bu kadar" diyerekieslim bayrağını çekmişti. SevrAntlaşması, "Düvel-i Muazzama"nın Os- manlı Imparatorluğu için uygun gördüğü rolü belirteyen ve dile getiren bir metindi. Doğu Trak- ya (Edime, Tekirdağ ve Kırklareli vilayetterimiz- le, Istanbul'un önemli bir bölümü) ve izmir'in Yunanistan'a verilmesiyle Batı'da; Ermenistan ve Kürdistan'ın kurulmasıyla Doğu'da küçülen Osmanlı Imparatoriuğu, genişletilen kaprtülas- yonlaria tam bir "bağımsızlık" çizgisine çekili- yordu. Daha sonraki aşamada ne yapılacağı ka- rara bağlanmamıştı. Lozan'la Sevr"i karşılaştıranlar, meseleyi salt hudutlar açısından değerlendirdikleri zaman, Lozan'ın önemini anlayamazlar. Hudutlar açısın- dan da çok önemli kazançlar vardır, ama asıl ka- zanç; kapitülasyonlardan arındınlmış ve bağım- sızlığına çok önem veren "yeni bir devlet" an- layışının, başta Ingirtere olmak üzere müttefik- lerine kabul ettirilmesindedir. Gerçekten aylarca ve aylarca süren Lozan müzakerelerinde "kopma" ne Ermenistan, ne Kür- distan, ne Etogazlarvb. konusunda olmuştur. Kop- ma, Osmanlı borçlan konusunda ve kaprtülas- yonlann değiştirilmemesi talepleri üzerine orta- ya çıkmıştır. Türk halkının, neredeyse mucize denebilecek bir biçimde "derlenip toplanması" ve yeniden silaha sarılarak "Anayurdunu temızlemesini" görmezden gelmek isteyen Ingiltere; Ismet Pa- şa'nın şahsında, Türk devriminin ve Mustafa Kemal'in ödünsüz direnciyle burun buruna ge- lince, gerı adım atmak zorunda kalmış ve Fran- sa'yı da ikna ederek Lozan'ın Ankara'nın talep ettiğı biçimde imzalanmasını kabul etmiştir. Ancak Ingiltere, bugün geri almak zorunda kaldığı taleplerini, bır gün tekrar masaya süıme- nin umudu içindeydi ve Lord Curzon'un diliy- le, bunu Ismet Paşa'ya duyurmaktan da çekin- miyordu. iki savaş arasındaki dönemde, Ankara'nın bü- yük prestiji vardı. Atatürk Türkiye'si; hem em- peryalizmi dize getirmiş ve hem de maceracı ol- mayan kararlı politikalanyla çok saygı duyulan bir devlet konumuna girmişti. Bu dönemde Tür- kiye, kendi yağıyla kavrulmaya çabalayan ve komşulanyla iyi ilişkiler kuran, lider bir devlet ko- numundaydı. 2. Dünya Savaşı sonrasında ayakta kalan iki süper güç; ABD ve SSCB, Türkiye'ye verilecek rol konusunda anlaşamıyorlardı. Zaten bu an- laşmazlık, Yalta Konferansı'nda da su yüzüne çıkmıştı. Orta Avrupa ve Balkanlar'da roller be- lirtenirken Türkiyeortada kalmıştı. Sonunda Türkiye; biraz SSCB'nin taleplerin- den duyduğu kaygı, biraz savaş sonrast esen Amerikan hayranlığı rüzgânnın etkisiyleABD'ye yanaştı ve kaderini bağladı. Lord Curzon'un Lo- zan'da. sonradan çıkartmak üzere "cebine koy- duğu" talepler, tek tek ortaya çıkmaya başlamış- tı. Ve Türkiye, yeterince gücü olmadan dışa açıl- dı. 1960 sonrasında Türkiye, planlı bir kalkınma hamlesine gırişti. "Morrison Süleyman" diye çok eleştirirdik, ama döneme damgasını vuran Süleyman Demirel özde devletten yana idi. (Bunu çok geç anladık...) 1970'ter sonrasında Türk siyasetine damga- sını vuran Bülent Ecevit, romantik bir solcu idi. (Son zamanlarda solculuğu da gıtti, romantikli- gi de, ama bu başka bir konu...) Dönemin sü- per güçlerinin göz yummasıyla Kıbns'a çıktık- tan sonra, o güçlere rağmen ikinci bir "harekât- /a'topraklannı genışletinceABDile "külahlarde- ğişti." Johnson mektubu, ABD silahlarının han- gi amaçlar için kullanılabileceğini, Ismet Pa- şa'ya çok net anımsatmıştı... Bu çıkarma sonrasında, Türkiye'nin iki yaka- sı bir araya gelmedi. Önce bir silah ambargosu, ardından "garip" ve inanılmaz birterör ve anar- şi, Türkiye'yi 12 Eylül'e getirdi. Kısa kesmek durumundayım. Sovyetler'in çökmesinden sonra, meydanda tek kalan ve meydanı boş bulan ABD, Türkiye'ye yeni bir rol biçti. Bu rol, ABD tıpi biryan sömürge olarakTür- kiye'nin ABD'nin ileri karakolu olmakveABD çı- kariarının bekçiliğini yapmak idi. Buna karşılık Türkiye, ulusal sınırlannın bütünlüğünü koruya- cak ve ayakta kalabilecekti. Yıllardır her şey, bu amaç doğrultusunda ger- çekleşti. PKK de bunun bir parçasıydı, ılımlı İs- lam da bunun bir parçasıydı. CHP'nin dayanıl- maz saldırılarla çökertilmesi de bu planın için- deydi, basının iktidariara bağımlı kılınması da... Emeklilik yaşı da bunun bir parçası, tahkim ya- sası da. Zira piyasa ekonomisi böyle gerektiri- yor... Peki bizler öldük mü? Türkiye'de ulusal ba- ğımsızlığını koruyacak güçler ortadan kalktı mı? Emekçi halkımız, kendini köleleştirmek isteyen güçlere "dur" diyemeyecek mi? Bunu zaman içinde göreceğiz. Ama ben umut- luyum. Zira koşullanmız 1919'dan daha kötü değil.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle