18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 TEMMUZ 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ortaöğretim başarı puanı hesaplamasına göre, adaylann puanlan 6- 40 puan arasında değişecek Tereilı süresiıızatdımyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ÖSYM'rvin hesaplayacagı Ağırlıklan- dınlmış Ortaöğretim Başan Puanı (AOBP), 30-80 puan arahğında değişe- cek. AOBP, alana göre seçenek halinde 0.5 ile çarpılarak 15-40 puan, alandışı seçenekte 0.2 ile çarpılarak 6-16 puana dönüşecek ve Yerleştirme-ÖSS Pu- anı nı ortaya çıkaracak. Belirsizlik ne- deniyle paniğe kapılan öğrenciler, AOBP açıklandıktan sonra tercih yap- mayı isterken. ÖSYM Başkanı Dr. Fet- hiToker, tercih sürecinin uzatılmasının mümkün olmadığını, 150-200 bin öğ- rencinin tercih formlannı okullara tes- lim ettiğini belirtti. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsmailTosun. "Geçiş dönemin- de bazı aksakhklar olabilir, ama sistem önceldnden çokdaha sağkldr dedi. Mil- li Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu ise ÖSS sonrasında iddia edildığı gibi bir kargaşa yaşanmadığını öne sürdü. Öğ- Başkanı Dr. Fethi Toker, tercih süresinin uzatılmasının mümkün olmadığını, 150-200 bin öğrencinin tercih formlannı okullara teslim ettiğini belirtti. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Ismail Tosun, "Geçiş döneminde bazı aksaklıklar olabilir, ama sistem öncekinden çok daha sağlıklı" dedi. rencilerin daha önce sınava girmeden tercih yaptıklanru anımsatan Bakan. "Öğrenci kendi puanını biliyor, hangi okulakaç puanlagirecegini biliyor, bilin- meyen nerede? Bu konudaki eİeştirileri haklı bulmuyorum" dıye konuştu. AOBP'nin puanlarda getireceği bü- yük oynama, öğrencileri sakıngan dav- ranrnaya itiyor. Öğrencilerin sakin olmalanru isteyen ÖSYM Başkanı Dr. Fethi Toker, tercih sürecinin 2 Ağustos Pazartesi günün- den ileri birtarihe ertelenmesinin müm- kün olmadığını bildirdi. Yerleştirme so- nuçlan ve üniversite kayıtlannın belir- lenen takvime göre yapılacağına dikkat çeken Toker, "Zaten, tercihlerini ta- mamlayan yaklaşık 150-200 bin öğren- ci fonnlannı teslim etmişler. Onlann bu fonnlan iade etmeleri doldurulan form- lann üzerinde değişiklik yapdmasıya da yeni formlann verilmesi isemümkün de- ğü. Esas kargaşa o zaman doğar" dedi. Ağustos ayının son haftasında yerleş- tirme sonuçlannın açıklanacağını söy- leyen Toker. adaylara şu önerilerde bu- lundu: - Tercihedilen yükseköğredm progra- mı, otunüan yerin dışındaki bir üniver- sUenin programlannda ise adaylar, bu programlar hakkmda karar verdikten sonra mutlaka anne-babalanna danış- mabdır. - Yetenek ve ilgjler göz önünde tutu- larak meslek seçimi yapıldıktan sonra, bunlann hangi yükseköğretim program- lan tarafından kazandınldığı belirlen- melidir. - Tercih edilen programlar a n m ko- nurken. geçen yılm yüzdeük dilimleri ve adayın almış olduğiı puan dikkate aim- makdır. - Tercih formlan, 2 Ağustos günü sa- at 17.30'a kadar lise ve dengi okul mü- dürlükleri ile sınav merkezi yöneticilik- lerine teslim edilmelidir. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Ismail Tosun, AOBP sistemine geçilmesi ka- rannın Ocak 1998'de ahndığını vurgu- layarak "Edd sisteme devam edüse bile AOBP'ye gecOecekti. Daha sonra ÖSS'ye dayah üniversite sistemine geçiş karan ahnınca AOBP'nin devamına da karar veriMi" dedi. Yeni sisteme tnuhalefet şerhi koyan Prof. Dr. Mümin Köksoy'u da eleştiren Tosun, "Kimse yaygara koparmaya kaikmasın, belden aşağı vurmaya çahşmasnüar" dedi. To- sun, Köksoy'un Ocak 1998'de yapılan genel kurulda AOBP'ye geçilmesi konusunda olumlu oy kullandığını öne sürerek "Köksoy, nisanda yapılan genel kurulun oylamasında tek basamakh modele karşı çıku. Ama onun eleştirileri AOBP uzerinde yoğunlaşryor. O halde ocakta niye olumlu oy kuüandı? Köksoy, hafizasuu yoldasın" diye konuştu. 1 puan dilimine 10 bin kişi Sınav sistemi sorunlar yunıağıtstanbul Haber Servisi - Uzmanlar, üniversiteye girişte tek basamaklı uygulanan yeni sınav sistemi ÖSS'nin, öğrencileri mağdur eden çarpıklıklar içerdiğini vurguladılar. Yeni sistem, l puan dilimine 10 bin kişinin girmesiyle l puan fazla alan öğrencinin şansınm artmasına neden oluyor. Yeni sistemde okul başansının öne çıkmasıyla da özellikle özel okullarda öğretmenlerin öğrencilerine hak etmedikleri yüksek notlar vermesi gündeme geliyor. Bu yıl uygulanmaya başlanan ÖSS ve tercih sistemi, sınavı kazanan öğrencilerin sevinmesini engelliyor. • Buyıl uygulanan yeni «OSS sistemiyle 1 Ortaöğretim Başan Puanı'nın ağırhğının geçen yıla göre yüzde ^8'den yüzde 20'ye yükseltilmesiyle okul başansı öne ! çıktı. Bu durum, öğretmenlerin öğrencilerine hak etmedikleri ' yüksek notlar vermesini gündeme getirebilecek. Uzmanlara göre, lisede 2 yıl süresince Türkçe- Matematik (TM) ve Sosyal (S) puan türlerine göre öğrenci alan bölümlere hazırlanan ve bu nedenle fen ve matematik derslerifii " okumayan ögrenciler, bu yıl lise son sınıfta girdikleri yeni ÖSS'de okumadıklan bu derslerden de sorumlu tutuldular. Bu öğrenciler Milli Eğitim Bakanhğı'nın alan seçiminin kurbanı oldular. Yeni ÖSS'de, geçen yılın ıkınci basamak sınavı ÖYS'de yöneltilen türev, integral, limit gibi matematik konulannın da yer almaması, mühendislik ———_^__-.^__ eğitimini seçecek öğrencilerin üniversitede zorlanmalanna neden olacak. Uzmanlann verdiği bilgiye göre, yeni ÖSS'de geçen yılın ÖYS'sınde yer alan edebiyat sorulanna da yer verilmemesi, öğrencilerin bu derse verdikleri önemi zamanla azaltacak. Aynı zamanda, "kültürün temel unsuru olan edebiyab tanunayan ve estetik değerlerden yoksun bir kuşak" oluşması söz konusu olacak. Yeni sınav sistemiyle lisedeki fen kolu öğrencilerinin, üniversitedeki işletme, iktisat ve ekonometri gibi gözde bölümleri TM öğrencilerinin elinden almasına neden olacak. Yeni sınav sistemiyle sözel öğrencilerinin hukuk ve kamu yönetimi bölümlerine girme şansı azalırken lisede fen ve matematik derslerini alan öğrenciler bu bölümlere daha kolay yerleşebilecek. Yeni sistemle, meslek lisesi öğrencilerinin de lisedeki eğitimlerinin devamı olan mühendislik fakültelerine girebilme şansı ortadan kalktı. Bu öğrenciler, iki yıllık meslek yüksekokullanna girebilecek. Meslek lisesi öğrencilerine üniversiteye yerleştirme sırasmda teknik liselere uygulanan katsayıdan düşük katsayı verilmesi, meslek lisesi öğrencilerini daha çok mağdur edıyor. Bu yıl uygulanan yeni ÖSS sistemiyle Ortaöğretim Başan Puanf nın ağırlığı geçen yıla göre yüzde 8'den yüzde 20'ye yükseltildi. Okul başansının önemini arttıran bu durum, öğretmenlerin öğrencilerine hak etmemelerine karşm fazladan not vermelerine de neden olacak. Oraıııiral Kayacan anıldı Göztepe'deki evinde 7 yıl önce uğradığı silahlı saldında yaşamını yi- tiren eski Deniz Kuvvetieri komutanlanndan emekji Oramiral Ke- mal Kayacan, ölüm yüdönümünde askeri törenle anıldı. Edirnekapı Şchitiiği'nde düzenlenen törene, Kayacan'ın ailesi ve yakuüan ile Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Atflia Kryat, tstanbul Mer- kez KomutanıTuğgeneralTuncer Akçay, KuzeyDeniz Saha Kurmay Başkanı Tuğamiral Hasan Hoşgit ve taşkızak Tersane Komutanı Tuğamiral Metin Poyrazlar ile çok sayıda üst rütbeli subay kaükh. Tören, Deniz Kuvveüeri Komutanı Oramiral Salim Dervişoğju'nun gönderdiği mesajuı okunmasuun ardından Koramiral AtiDa Kıyat'ın, Kayacan'm mezanna çiçek koyarak selam vermesiyle son boldu. YÖK Başkanı Gürüz, AOBP'nin eğitim kalitesini yükselteceğini savundu 6 Okıd rekabeti ortaya çıkacak9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Ketnal Gürüz, ağırlıklı ortaöğretim başan puanının (AOBP) okullann rekabetıni arttıra- cağı için egitimin kalitesini de yük- selteceğini savundu. Yeni sisteme ılışkin eleştirilere yanıt vermek amacıyla basın top- lantısı düzenleyen YÖK Başkanı Kemal Gürüz, öğrencilenn eskiden yüzde 18'lik bilgiyle tercih yapar- ken şimdi yüzde 82 bilgiyle tercih sürecine girdigini söyledi. Gelecek yıllara ilişkin projelerini de açıkla- yan Gürüz, "Bu sistem değişmeye- cek. Herkes. bunu aklına koysun. Amacımız lise öğreıümindeki başa- nyı sınava daha da çok yansırmak. Milli Eğitiın Bakanhğı ile görüşüyo- ruz. Okullarda her öğrenci için kom- Dozisyon notu oluşturularak bunun OSS'ye yansıtdmasını amaçlıyonız. Adayın kendini kendi dDinde yazdı ve södü anlaümı çok önemli. Türk- çeniniyi kuttanımıiçin Türkçe kom- pozisyona aynca önem verilmesini hedeffiyoruz" dedi. Ders notlannm bazı okullarda şı- şirilerek ortaöğretim başan puanı- nın yükseltildi ği ıddialanna sinirle- nen Gürûz. "Okula dayanmayan, öğretmenine güvenmeyen bir devlet olanıaz. Türkiye, bugün öğretmen- leriyle bötgesinin en güçtü devletiol- du" dedi. Eski sistemin Anadolu ve fen liselerini mağdur ettiğini kay- deden Gürüz, AOBP ile eşitlik ya- ratmayı amaçladıklannı söyledi. Gürüz, dershane sektörüne de yük- lenerek öğrencilerin benzer örnek- lerle ezberciliğe sürüklendiğini, "bflgüerin adeta efektronik olarak yeıieştirilmeye çahşüdığuıı'' kaydet- u. Bırçok dershanenin tercihler için kişi başına 25 milyon lira ücret al- dığı yönünde duyumlar aldıklannı kaydeden Gürüz, yeni bir rant sek- törünün oluşturulmak istendiğini belirtti. Gürüz, yaranlmak istenen kargaşanın da bu sektörün ürünü ol- duğunu savundu. YÖK, kapatılan bölümlerde çelişki yaratb HAFT AHMET TANER KIŞLALI hkAdim! Fiziğin yasalan ile toplumsal yaşamın yasalan arasında çarpıcı bir benzeriik vardır. örneğin fiziksel ortamda da boşluk olmaz, top- lumsal yaşamda da. Boşluk hemen dolar.. örne- ğin, temeli çürük olan bir binanın, çatısını ne ka- dar sağlam yaparsanız yapın, çöker. Aynı şekilde, eğer tabanı sağlam değilse, bir toplumsal kurumun tavanı da sağlam olamaz. Kazara olsa da, o kurumu çöküntüden kurtara- maz... • • • CHP "yeniden yapılanma"ya doğru yerden başladı... Uye sayısı 1.5 milyon olan bir parti düşünün. Aldığı oy 2 milyon 700 bin. Yani?.. En iyimser olasılıkla, üyelerin çoluğu çocuğu bile o partiye oy vermemiş. Bir adım ile- risi, o üyelerin önemli bir böKimünün de tamamen "hayali" olduğudur. örnekleri çok. Aynı adreste onlarca üye.. Adres olarak göste- rilen yer ise bir arsa. Ispanyol Sosyalist Partisi'nin üye sayısı, CHP'nin yaklaşık onda biri kadar. Ama parti, ge- rektiğinde, Madrid'de 1 milyon kişiyi sokaklara dökebiliyor. Şimdi CHP, "gerçek üye'lere dayalı bir örgüt kurma çabasında. Yaklaşık 200 bin üyelik bir ör- güt erekleniyor. Her üye 2 ile 4 milyon lira arasın- da ödenti verecek. Üyelerle ilgili tüm bilgiler bil- gisayarlara yüklenecek. Ve "ön seçimler"de bü- tün üyeler doğrudan oy kullanacaklar. Partilerdeki yozlaşmada "delege ağalığı'run önemli katkısı olmuştu. Özal da delege ağaltğı- nın yerine "milletvekili ağalığı"n\ koydu, tek se- çiciliğe soyundu. Ecevit ise, "daha az demokra- tik" bir Özalcı model yarattı. Seçmenler de, çıkar ilişkilerine dayalı, yozlaş- mış yerel egemenlikler yerine... daha dürüst ve tutarlı bir merkez egemenliğini yeğlemeye baş- ladılar. Yani bir hastalığı başka bir hastalıkla tedavi et- mek gibi bir şey!.. • • • Avrupa'da ilk partiler ya topraksoylulara (aris- tokrasi) ya da kentsoylulara (burjuvazi) dayanıyor- du. Birkaç soylu ya da birkaç tüccar yetiyordu masraflan karşılamaya.. Onlar hem varlıklıydı hem de eğitimli. Işçi sınıfı sahneye çıkınca iş değişti. Birkaç varlıklının partisi karşısında denge sağ- layabilmek için, birkaç bin işçinin, dar gelirlinin "öc/enfr"lerinin bir araya gelmesi gerekti. Ve on- lara dayalı partilerin de, birer "gece okulu" işlevi görmesi zorunluğu doğdu. "Sayı" artı "bilinç", "güç" yarattı. Uzun ömür- lü sol iktidarlar böyle oluştu. Çağdaş dönüşüm- lerin demokratik yollardan gerçekleşmesi bu sa- yede oldu. ödentisini düzenli veren üye.. Ideolojik eğitim.. Partisel etkinliklere düzenli katılım.. Ve ancak bu süreç içinde kendini kanıtlayanlara parti içinde yükselme yolunun açık oluşu... Elektriği yeniden bulmaya gerek var mı!? • • • Altan Öymen-Tarhan Erdem ikilisi, CHP'de "küçülerek büyüme" modelini seçtiklerini söytü- yorlar. Tıpkı, Ecevit'in 1970'lerdeki "ortanın so- lu" hareketi gibi. Doğru seçim! Ama küçülerek büyüme, sadece "üyelik ann- ması" ile olmaz. Aynı zamanda "ideolojikannma" ile olur. 1970'lerin CHP'si, partinin Kemalist devrimci özüyle bağdaşmayanlann ayıklanmasıyla inandı- ncılık kazandı, büyüdü.. Eğer 12 Eylül olmasay- dı, sıra "üyelik annması"na da gelecekti. CHP bugün "yenidenyapılanma'run ilkadımı- nı doğru atıyor. Eğer bu ilk adımı, Kemalist sivil toplum örgütleriyle bütünleşerek gerçekleştirebi- lirse, daha sonraki adımlann doğruluğu güvence altına alınmış olacaktır. Çünkü sağlam bir örgüt ne "kimlik yozlaşma- s/"na izin verir, ne de "çıkaryozlaşması'na. Bugün CHP'nin önünde bunu gerçekleştirmek için tarihsel bir şans var. Eğer bu şansı kullanmak için gerekenler yapılmazsa, bundan çok acı bir anlam çıkar. Bireysel kaygıların, partisel ve ülkesel çıkar- lann önüne geçtiği anlamı!.. YUSUFZİYAAY tstanbul Üniversitesi (10) Senato- su'nun birçok öğretim üyesinin idari görevlennden istifasına ve kamuoyun- da geniş tartışmalara neden olan siya- sal bilgiler fakültesi (SBF) ve iktisat fakültesindeki bazı bölümleri kapat- masına karşm Yüksek Öğretim Kuru- lu (YÖK), çelişkili birtutumla meslek yüksekokulu mezunlanna, kapatılan IÜ SBF bölümlerine dikey geçiş yapa- bilecekleri duyurusu yaptı. YÖK, gazetelere verdiği ılanlarla tÜ Senatosu karanyla kapatilan SBF tkti- sat, Maliye ve İşletme bölümlerine iki yıllık meslek yüksekokulu mezunlan- nın dikey geçiş yapabileceği yönünde duyuru yaptı. YÖK'ün gazetelere ve- rilen ilanında, 1Ü Senatosu'nun tartış- ma yaratan ve isn'falara neden olan oy- laması sonucu önümüzdeki yıl İktisat Fakültesi'ndeki aynı adlı bölümlerle birleştirilerek kapatılması karaıiaştın- lan 1Ü SBF Ûctisat, Maliye ve tşletme bölümlerine Öğrenci alınacağı açıklan- dı. YÖK duyunısunda, iki yıllık mes- lek yüksekokullannın bilgisayarlı mu- hasebe ve vergi uygulama ile ma bölümleri mezunlannın kapatılan SBF Maliye Bölümü'ne, meslek yük- sekokullannın bankacılık ve dış ticaret bölümleri mezunlannın kapatılan IÜ SBF İktisat Bölümü'ne, meslek yükse- kokullannın muhasebe ve işletmecilik bölümleri mezunlannın da kapatılan IÜ SBF İşletme Bölümü'ne başvurabi- leceği açıklandı. YOK'ün ilanında tÜ Senatosu'nun aynı karanyla kapatılan IÜ iktisat Fa- kültesi'nin kamu yönetimi ve ulusla- rarası ilişkiler bölümlerine ilişkin açık- lamaya yer verilmemesi dikkat çekti. YÖK yetkilileri, konuyla ilgili açıkla- ma yapmaktan kaçuıdı. T.C. KfiltOr •akanlıjı-nın KatKılotıylo •V Türban yasağı konusundaki esnek uygulamalan ile ÖSS hırsızlığının sebep olduğu ileri sürülüyor MÜ Rektörü Batırel istifa ettirildi ~İ\ G5UNSY2 OKAY TEMİZ T.C KÜLTÜR BAKANLIĞI Istanbul Haber Servisi - Marmara Üniversitesi (MÜ) Rektörü Prof. Dr. Ömer Faruk Baörel. YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün isteğiyle görevinden istifa etti. Gürüz'ün, Batırel'in MÜ'de türban yasağı konusundaki esnek uygulamalan nedeniyle istıfasını istediği öne sürüldü. Batırel'in istifasında, MÜ llahiyat Fakültesi'nden 1 Mayıs'ta ÖSS kitapçıklannm çalınmasının da etkili olabileceği kaydedildi. Edinilen bilgiye göre, 1992 ve 1996'da üst üste iki kez MÜ Rektörlüğü'ne getirilen Prof. • Prof. Dr. Ömer Faruk Batırel, YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün davetiyle Ankara'daki YÖKBaşkanlığı'na gitti. YÖK Başkanhğı'nda Gürüz'le görüşen Rektör Batırel, Gürüz'ün isteğiyle istifasını verdi. Dr. Ömer Faruk Batırel, YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün davetiyle Ankara'daki YÖK Başkanlığı'na gitti. YÖK Başkanhğı'nda Gürüz'le. görüşen Rektör Batirel, Gürüz'ün isteğiyle istifasını verdi. Batırel hakkında basında birçok kez Işıkçılar Tarikatı^yla baglantısı olduğu. YOK'ün türban yasağı getiren genelgesini uygulamadığı yönünde haberlerin yer alması ve üniversitedeki belli öğretim üyelerinden oluşan dinci kadroya esnek davrandığı suçlamalannm, istifasının istenmesinde etkili olduğu iddia edildi. Üniversitede şaşkınlık Batırel"in istifası, MÜ öğretim üyeleri ve üniversite çevrelerinde şaşkınlık yarattı. MÜ Iktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekam'yken 1992 yılında MÜ Rektörlüğü'ne atanan Prof. Dr. ömer Faruk Batirel, 1944yıhnda Gaziantep'te doğdu. Maliye alanında uzman olan Batirel, 1967'de daha sonra Marmara Üniversitesi'ne dönüştürülen Iktisadi ve İdari tlimler Akademisi'nden mezun oldu. Aynı yıl mezun olduğu akademiye asistan olan Batırel, 1973 yılında doktorasını tamamlayarak 1976'dadoçent, 1981'de profesör oldu. Kasım 1976-ocak 1978 arasında tstanbul Iktisadi ve Ticari Ilimler Akademisi Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Batırel, Eylül 1982-Kasım 1992 tarihleri arasında MÜ Iktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanhğı görevine getirildi. Batirel, 1987-1992 yıllan arasında rektör yardımcılığı görevini yürüttü. YÖK tarafından 1992'deMÜ Rektörlüğü'ne atanan Prof. Dr. Ömer Faruk Bahrel, 1996'da yapılan seçimde 352 oyla diğer rektör adaylan arasında birinci sıraya yerleşerek YÖK tarafından ikinci kez MÜ Rektörlüğü'ne atandı. İZMİR DEVLET SENFONİ ORKESTRASI Şef: Erol Erdinç S a n a t K o o r d i n a t ö r ü : N u m a n P « k d e m i r Efes Antik Tiyatro 31 Temmuz 1999 Saat: 21.30 Bodrum Kalesi 3 Ağustos 1999 Saat: 21.30 Aspendos Antik Tiyatro 5 Ağustos 1999 Saat: 21 30 Rumeli Hisarı 7 Ağustos 1999 Saat. 21.30 Bltet Fiyattan Tam: 3.000.000 TL. Oğrencı: 1.000.000 T\. Konttr ttllrltrl Kotoillı HOIfclltr» va Hthmttçlk Vmkll n» ttj ı ş lıtıtctktır. B0.ET SATTŞ NOKTALM* • İZl*trtimrDMal Ser*>n OrkaMr» Q?m • VMıoranvı • Hsaram DiR • KarşıvaKa DİR • Bomova DSB - U7<*i • BllçcvaMgiCT.ÇSŞKa&a*M-iajŞN>»TıOTiCWl4naai>ra.Ku^K*am.M^ BOOTKM1 ;Caam Om)m • B m m • N*-N« • KMM V« Sana Oû»*n Qiş»e. • Kafe Ûnû • 0Bgw • O t t • Mgro» • NoUa MarM • Be»*y« Ûrû.1<*KBÛKÜ, TMJOtVOK,TUHa/rHaa,\jf»m.I:B*Kt&İn, 9 VnVU.V>tvator3nB.«dsnlGS.^(lvlQS.KurrU<Monx.ALANYA.İGS.Sk>E.T>>tsıı Danıjma BüroMj • KEMEN: Tsnmr" Vakh • İSTAHBUL: Tüm Vakkotama ve Telsjm Snoplar. D»R lar ve Rumelıhısaf. Ana Gışesi BKgl Vfkı: fZMft (0232) W 5 » 2 6 » AMTALVA (SZ42)242 5 6 5 6 • BOOAUMI02S2)31389 2 3 • İSTAMBUL (0212)272 72 28
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle