Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13 HAZİRAN 1999 PAZAR HABERLER Tarikatlann yaz kamplan hazırlığı sürüyor, Fethullahçılar bu yıl da kamp açamıyor Irtica kamplarıııda askeri eğitiııı DUNYADA BUGUN ALt SİRMEN GalataSarayı Sevgili, Galata Sarayı okulunun eski ve şimdiki öğren- cileri, bugün okul binasında ve bahçesinde ge- leneksel pilavlarına kaşık atacaklar. Sen belki yukarıdaki başlığa şaşırmışsındır. Çünkü hepimiz bu okulu ve orada kurulmuş olan spor kulübünü Galatasaray olarak biliriz. Oysa özgün adı. kuruluş fermanında da belirtil- diği gibi, "Galata Sarayı"dır. Sen bu satırlan okurken Sevgili, ben de pilavda olacağım. Dos- tum Ismail Yetkin'in yabancı ülkeler için çek- mekte olduğu Galatasaray belgeseli için erken- den gideceğim. Ben Galatasaray'a, Ortaköy'deki feriye sa- raylarından birindeki binada başladım, ilkokul birinci sınıftan, 194O'lı yıllann ikinci yarısıydı. Sa- vaş bitmiş, Türkiye Batı usülü bir demokrasiye geçmeyeçalışıyor... O ilkokul yıllannda çok mutlu olduğumu söy- leyemem. içinekapanıkbirçocuktum. Boğazkı- yısındaki o güzelim, her türlü olanakla donatıl- mış okul bana hapishane gibi görünürdü. O dö- nemin mutsuzluklan ve acıları, yıllar sonra, hiç değilse, gerçek hapishanelere kolay alışmamı sağtadı. • • • Bugün Beyoğlu'ndan geçecek olanlann bir bölümü, saçı sakalı ağarmış adamların toplan- dığı bahçeye bakacaklar ve Galatasaray konu- sunda, çok yaygın kanıyı bir kez daha dile ge- tirecekler: "Bunlar da birbirlerini amma tutarlar ha! Bunlardaki dayanışma kimsede yoktur." Gerçı her okulun kendıne özgü bir dayanışma- sı vardır. Ama yine de Galatasaray'ın dayanış- masını böylesine vurgulayanlar haklıdırlar. Işin garibi, bu dayanışmanın ne anlama geldiğini, nereden kaynaklandığını ve de okuduğum oku- lun ruhunu, anlamını, amacını ben orada okur- ken kavramadım. Galatasaray'ın ne olduğunu anlamam, kırklı yaşlanma rastlıyor. Kuruluşuna Papa'dan Rus Çarı'na, Yunan Sarayı'na kadar birçok çevrenin tepki gösterdiği bu ülkemizin ilk laik kuruluşla- nndan birinin öyküsünü okudukça, onun tarihi- miz içindeki yerini kavramaya başladım. Sıralarında sultanlar da okuduğu için bir za- manlar "Mektebi Sultani" diye anılan okul, as- lında burslu, parasız yatılı birçok öğrenciyi ba- nndıran, ağırlığı orta sınıfın çocuklannın oluştur- duğu bir kurumdu. Galatasaray, eğitimi Fransızca olmasına, kür- sülerinde birçok değerli Fransız öğretmenin bu- lunmasına karşın, örneğin Attilâ llhan'ın ileri sürdüğünün tersine, yabancıların etkisinde ka- lan bir okul değil, tepeden tımağa milli ve de mil- lici bir kurumdu. • • • Osmanlı'nın kendi elemanlarını yetiştirmek için kurduğu, yetenekli öğrencilere burs vererek okuttuğu, Müslüman ve gayrimüslümlerin bir arada ders gördüğü bu kurumun, Osmanlı dö- neminde de, Cumhuriyet yıllannda da, Türki- ye'nin çağdaşlaşmasına büyük katkıları olduğu- nu yazar Bernard Levvis, Modern Türkiye ile ilgili yapıtında. Sevgili, Tarihimizde müstesna bir yeri olan Galatasa- ray'ın öbürokullarımızdan üstün olduğunu soy- leyebilir miyiz? Sanırım, özellikle son yıllarda başta inanılmaz bir sabır, enerji ve özveriyle kendisini bu kuru- ma adamış olan inan Kıraç başta olmak üze- re, vakfı yönetenlerin ve kurumda görev alanla- nn büyük çabaları ve özverileriyle büyük olanak- larasahip olan okulun, diğerlerinden üstün olup olmadığını tartışmanın bir anlamı yok. Böyle bir yargı anlamsız bir böbürlenmeden başka bir an- lam taşımaz. Asıl önemli olan, ülkemizi iki, üç, beş ve daha çok Galatasaray benzeri eğitim ku- fumlanyla donatmaktır. Çath'ya usulsüz ihale veren 6 bürokrata dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı. Ceyhan'daki ham petrol depolannda biriken çamurun çıkanlmasının. usulsüz olarak Abdullah Çatlı'nın yönetim kurulu üyesi olduğu Baysa AŞ'ye verilmesi ile ilgili olarak, BOTAŞ üst düzey yöneticilerinin de aralannda bulunduğu 6 sanık hakkında dava açtı Firmalann ihaleye aralannda anlaşarak girdiklerini bilen yöneticilerin. BOTAŞ'ın çıkarlannı korumadıklan ve Çatirnın şirketi lehine davrandıkları gerekçesiyle 1 "er \ ıldan 3'eryıla kadar hapis cezasına çarptınlmaları istendi. Ankara Cumhunyet Savcısı Hüseyin Yalçın. usulsüzlük ile ilgili yürüttüğü soruşturmayi tamamlayarak iddianamesini hazırladı. Iddianamede, eski BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı AB Kaya Özel ile Makine ve Ikmal Grup Başkanı Kerim Ünal"ın. Ceyhan Bölge Müdürlügü'ndeki ham petrol depolannın tabanında biriken "sludge"yi. yönetmelik ve mevzuata aykın olarak. Abdullah Çath'nın yönetim kurulu üyesi olduğu Baysa AŞ'ye tonunu 10 dolar karşılığında satmak için 9 Mart 1995'te satış protokolü ımzaladıklan bildirildi. Savcı Yalçın, eski BOTAŞ Genel Müdür Yardımcısı Ali Kaya Özel, Makine ve Ikmal Grup Başkanı Kerim Ünal, Ceyhan Bölge Müdürü Fatih Şen. eski Makine ve tkmal Grup Başkan Yardımcısı Teoman Alta. Hukuk Müşaviri Ufiık Alkan ve Muhasebe Daire Başkanı Tank Boynueğri'nın "görevlerini kötüye kullandıklan*' ve "çıkar sağladıkJan" gerekçesiyle l'eryıldan 3'er yıla kadar hapisle cezalandınlmalannı istedi. ALPERBALL1 ANKARA - 28 Şubat kararlan nedeniyle Kuran kurslannda taban geliştirme konusunda ciddi sıkıntılar yaşayan tarikatlar, yaz kamplannı yoğunlaştırmayı kararlaştınrken, açığa çıkmamak için üst düzeyde gizlilik uygulamaya hazırlanıyor. Kamplarda pompalı tüfeklerle asken eğitim verildiği de belirlenirken. FethuDah Gülen cemaatinin bu yıl da ya2 kampı açmayacağı bildirildi. İstihbarat birimlerinden alınan bilgiye göre. tarikat ve cemaatler her yıl yaz aylannda mensuplanna yönelik eğitim faaliyetlerini sürdürüyor. Kamplann basında "deşifre" edilmesi ve adli kovuşturmaya neden olması üzerine Nakşibendi ve Süleymancılann bu yıl önlemleri sıkılaştıracaklan öğrenildi. Alınan bilgiye göre, özellikle Ege. Marmara • Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerindeki ormanlık alanlarda izinsiz olarak açılan kamplarda, aralannda özel okul öğrencilerinin de bulunduğu 13-26 yaş arasındaki tarikat ve cemaat mensuplanna ve kendilerine yakın gördüklerine "İslamda cihat ve önemi, şeriat ve laik yönetim, Kuran kursu, Arapça ve ilmihal" konulannda dersler veriyor. ve Akdeniz bölgelerindeki ormanlık alanlarda izinsiz olarak açılan kamplarda, aralannda özel okul öğrencilerinin de bulunduğu 13-26 yaş arasındaki tarikat ve cemaat mensuplanna ve kendilerine yakın gördüklerine "İslamda cihat ve önemi. şeriat ve laik yönetim, Kuran kursu. Arapça ve ilmihal" konulannda dersler veriyor. Bunun yanı sıra kamplarda av tüfeği ve pompalı tüfeklerle askeri eğitim yapıldığı da operasyonlar sonucu ortaya çıkmıştı. Nakşjbendiler ve Süleymancılar. bu yıl özellikle temmuz ve ağustosta kamp yapılan yerin güvenilir oluşuna. kıyafetin dikkat çekmemesine ve güvenlik güçlerinden uzak olmasına özen gösterecek. Hicbirücret ahnmayan kamplarda, tarikata bağlı olanlann yanı sıra eğilimli yurttaşlann da kazanılması amaçlanıyor. tstihbarat birimleri geçen yıl 40 irtica kampının açıldığını belirledi Irtica hâlâ şaşkın İstihbarat bınmlerine ulaşan bilgiler, irtica odaklannın seçimde uğradığı yenilgi nedeniyle yaşadığı sakıngan yaklaşımı terk edemediğini ortaya koydu. İstihbarat birimleri tarafından hazırlanan bir rapor, tarikat ve cemaatlerin geleceğe yönelik yaklaşımlannı şöyle ortaya koydu: O Süleymancılar, Işıkçılar ve Nurcular hangi koşullar olursa olsun mevcut ortamdan yararlanarak güçlerini korumayı, laik unsurlan rahatsız etmeden mümkün olduğunca büyümeyi hedefliyor. Bu yöntem diğerleri tarafından korkaklık ve rejimin emrine girme olarak değerlendiriliyor. 9 Nakşibendi tarikatının bütün kollan, uğranılan seçim yenilgisinin izlenen kaypak ve kişiliksiz politikanın sonucu olduğunu savunuyor. Halkın 28 Şubat sürecine siyasiler tarafından gösterilen tepkinin çaresizliğine, yanhşlığına ve samimi olmamasına tepki göstererek oyunu esirgediği değerlendiriliyor. # Terör örgütleri İBDA-C, Anadolu Federe îslam Derneği, Hizbullah, tslami Hareket gibi radikal unsurlar da, Türkiye'deki gelişmeler ve özellikle 18 Nisan seçim sonuçlan sonrasında yıllardır savunduklan tezin haklılık kazandığını savunuyorlar. Bu unsurlar demokratik yolla Türkiye'de şeriatı egemen kılmanın mümkün ohnadığını öne sürüyorlar. Bu nedenle halkı yanlanna çekebilmek için silahlı eylem yönteminin geçerli olduğunu savunuyorlar. Ancak devletin PKK ve büyük şehirlerdeki çeşitli gruplar tarafından gerçekleştirilen eylemleri önlemesi terör örgütlerinde tereddüt yaratıyor. 9 Türkiye'deki irticai unsurlar, ticari rekabet nedeniyle, birleşerek ortak hareket edebilecek konumda görünmüyor. İzmir CHP Genel Merkezi'ne soruşturma tepkisi tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-CHP Izmirll Yönetimi'nin Devrûn Gencer, Asü Karbdağ ve Alünay Görmûş hakkııida, "Olağanüstü kurultayda çıkan olaylarda görüntüleri yer auyor" denilerek soruşturma başlatması, partililer tarafından tepkiyle karşılandı. Tepkili partililerin dün Gazeteciler Cemiyeti Lokali'nde gerçekleştirdikleri basın toplantısına, gençlik kolu üyelerinin yanı sıra eski CHP 11 Başkanı Osman Özgüven de katıldı. CHP İzmir ll Yönetimi'nin, haldannda soruşturma başlattığı Gencer, Karlıdağ ve Görmüş ile gençlik kolu üyeleri bugüne değin partinin • başanM içifl çahştıklannı ve Genel Başkan Altan Oymen'i karalamak ya da söylenildiği gibi sözlü ve fiili saldmda bulunma amacı taşımadıklannı bildirdiler. Son günlerde olayla ilgili olarak CHP'nin ve kendilerinin kamuoyu önünde yıpratıldığını vurgulayan genç partililer şu görüşlere yer verdiler: "Partimizi ve bizi yıpratmak için konuyu çarpıtarak basına sızdıranlan büiyoruz. Bu anlayışı şiddetle kmıyonız. Son kurultayda sözde gençlik adına başkanlığa aday olan Savcı Sayan'ın provokatif ve saldırgan tutumu salona gelen tüm partililer tarafından gözlendi. Stresli olan kurultay ortamında karşıhkh sataşmalann Ok kıvıicımı bu kişinin konuşmasıyla ortaya çıktL Genel Başkanunız Altan Öymen'in şahsına, sayguı geçmişine, kimliğine ve Uderimiz oluşuna bir tepkimiz yok. Oymen'in öncülüğünde 26 Haziran'da yapdacak kurultay da devrimci bir parti medisinin oluşumuyla CHP'nin, iktidarın en güçlü adayı olacağına inamyoruz." İĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇİN Dolmabahçe'de 'harem-sekunhk' İstanbul Valisi Erol Çakır, İstanbul millervekilleri ile il genel meclisi üyeleri onuruna önceki akşam Dolmabahçe Sarayı Hasbahçe'de bir resepsiyon verdi. Resepsiyona ban FP'li millervekilleri. ilçe belediye başkanları ve belediye meclisi üyelerinin türbanlı olarak katümalan ve "harem-selamhk* oturmalan davetlilerin tepkisine neden oldu. Çalar, resepsiyonun amacırun yeni seçilen millervekilleri ile yerel yöneticileri tanışürmak olduğunu beUrtti. Çakır m davetine Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna. ANAP millervekilleri Cavit Kavak ve Ediz Hun, İl Emniyet Müdürü Hasan Özdenür, Ü Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbev. İstanbul Ünhersitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, sanatçüar Ahmet Ozhan, Nejat Uygur, C»rhan Gencebay ve Yıldız Kenter'in yanı sıra kalabalık bir davedj topluluğu katüdı. (AYKUT KÜÇÜKKAYA) Nahit Menteşe, Ali Naili Erdem, Mehmet Dülger adaylık için nabız yokluyor DYP'de lider adayları çoğahyor AYŞESAYEN ANKARA-DYP Genel Başkanı TansuÇiDer'e karşı başkanlık divanında "isyan" sesleri yükse- lirken parti içi muhalefet cephesinden de "böhın- me" işaretleri gelmeye başladı. Başlangıçta Şan- lıurfa Milletvekili Necmettin Cevheri'nin çevre- sinde bir araya gelen muhalifler, "Hdertik'' için çekişmeye başladılar. Büyük bölümü parlamen- to dışında olan muhaliflerden DYP Genel Baş- kan Yardımcısı Nahit Menteşe, eski AP Millet- vekili Ali NaiH Erdem ve parti kuruculanndan Mehmet Dülger'ın, lider adaylığı için nabız yok- lamaya başladıklan öğrenildi. Potansiyel lider adaylanndan bağımsız Elazığ Milletvekili Meh- met Ağar ise partiye "dönüş" için büyük kong- reyi bekliyor. DYP'de parti içi muhalefet, "çok parçah" ol- ma eğiliminde. Genel başkan yardımcılığından aynlan Kocaeli Milletvekili Meral Akşener'in yanında yer alan bazı başkanlık divanı üyeleri, yeni bir muhalif cephe arayışına girerken Cevhe- ri'ye destek veren muhalifler arasında da gizli- den bir liderlik çekişmesi başladı. Çiller'in ge- • Tansu Çiller'e karşı isyan bayrağı açan parti içi muhalif grupta bölünme işaretleri gelmeye başladı. Muhaliflerden Menteşe, Erdem ve Mehmet Dülger'in genel başkanlık için kulis yaptığı belirtildi. nel başkan seçildiği 1993"teki olağanüstü kong- rede karşısına aday olarak çıkan eski Bartın Mil- letvekili Köksal Toptan'ın da Necmettin Cevhe- ri'nin "net karannı"' bekledıği öğrenildi. Başlangıçta, Necmettin Cevheri'ye destek \ e- ren eski Muğla Milletvekili Valım Erez" in. tutum değiştirerek Çiller'le yakınlaşma yolu aradığı ku- lislerde dile getinldi. Cevheri'ye destek olma ka- ranndaki bazı muhalifler ise tutum değiştırmeye başladılar. Cevheri'nin adaylığını açıklamakta "gedktiğmi" savunan bazı muhalifler, Cumhur- başkana Süleyman Demirere yakınlığınm dele- ge üzerinde olumsuz etki yapacağı görüşünde. Bu çerçevede Ali Naili Erdem'ın. genel baş- kan yardımcısı Menteşe'den destek ıstedıği. an- cak olumlu yanıt alamadığı bildirildi. Mente- şe'nin kulislerde. üzerinde daha uzlaşılan bir ısim olmasını gerekçe göstererek lider adayı gösteril- mesi için nabız yokladığı öğrenildi. Dülger ve Toptan'ın da Cevheri'nın tutumunu izlediklen, gönüllü olmaması durumunda adaylıklannı ilan etmeye hazırlandıklan öğrenildi. Mehmet Ağar ise partiye dönüş için 20 Kasım'daki 6. olağan bü- yük kongreyı bekliyor. Ağar. kongrede önerge verdirerek partiye dönüşü zorlayacak. Ancak DYP tüzüğüne göre. partiden aynlan eski millet- vekillen ve bakanlann dönüşü, ancak genel ida- re kurulu karanyla olabiliyor. Kongreve kadar bekletme Genel merkez yönetımi, partiye dönüş başvu- nısu yapan ya da yapmaya hazırlanan eski mil- letvekillerinin başvurusunu ise kongreye kadar bekletme karan aldılar. Bu çerçevede geçen haf- ta dönüş için başvuran eski Şırnak Milletvekili Bayar Oktem'in başvurusu bekletiliyor. Ök- tem" in yanı sıra, eski lçel Milletvekili Fevzi An- cı. ANAP'a geçip geçen günlerde istifa eden es- ki milletvekillerinden Demir Berberoğlu, Tekin Enerem ve Ömer Demir1 in de yenıden partiye dönüş yolu aradığı ifade edildi. DSP ve CHP elestirildi İP'nin 'Altı Ok' kurultayıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - lşçi Partisi'nin düzenlediği kurultayda "Alü Ok"un dünü, bugünü ve yarmı tartışılıyor. lşçi Partisi Genel Başkanı Hasan Yalçın. Altı Ok'u uyguladığı sürece Türkiye'nin geliştiğini ve Altı Ok'tan uzaklaştığı oranda yıkıma uğradığını söyledi. Yalçm, "sosyal demokrat" yaklaşımı eleştirerek "Kemalizmle sosyal demokrasi, birbirine benzer, birbirine yakın veya birbirine dost iki akım değil, düşman kamplardan iki akımdır. Karşı karşıvadıriar, savaş haiindedirier" dedı.CHP ve DSP liderlerini de eleştiren Yalçın, "Baykal, Tony Blair'i Atatürk'e tercih ederken bir sistem seçimi yapımştır. Am Ok'u bırakmış, sosyal demokrasiyi benimsemjştir" diye konuştu. Ecevit'in imam-hatip mezunlannı lise mezunu sayan yasanın altma imza attığını belirten Hasan Yalçın, "Ecevit, Fethullah Gülen'den ödül aldı, açık FethuUahçuan Meclis'e taşuu, Türk-lslam Sentezi'nin partisi MHP ile NATO potitikalannı uygulamak üzere koaüsyon yapb1 ' dedi. Yalçm, lşçi Partisi'nin Altı Ok programı dahilinde Sol Güçbiriiği'ni benimsediğinı ama DSP ve CHP'nin bunu istemediğini vurguladı. 'Ulusal Egemenlik Büdirgesi' Açılış konuşmasımn ardından başkanlığını Prof. Dr. Mehmet Can Akyolcu'nun yaptığı oturumda Prof. DT. Nejat Kaytnaz, Aydmlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ferit tlsever ve araştırmacı-yazar Firdevs Gümüşoğlu bildiri sundular. Nejat Kaymaz, Tanzimat'tan 23 Nisan'a kadarki Cumhuriyetçilik akımlannı anlatarak ulus egemenliği olarak cumhuriyeti açıkladı. Sanatçılann da bulunduğu her kesimden yurttaşın izlediği oturum sonrası tartışmalar devam etti. Katılanlara imzalamalan için "Ulusal Egemenlik Büdirgesi" dağıtıldı. Başkanlığını eski Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Ünal Erdoğan'ın yaptığı Devletçilik oturumunda konuşan gazetemiz yazan Yakup Kepenek, Türkiye'deki ekonomik sorunlara değinerek "OzeUestirme Kurulu'nun başuıa 13 yılda her yıl bir başkan getinldi ve bunlar giderek daha özelleştirmeci kesildi. Önemli olan; örgütlü savaş, ulusal bilinci yükseltmek ve bunun bir bütünlük içinde olmasını sağlamaktır. Bana göre Mustafa Kemal bu işlerde tektL, onun bilinci Türkiye'ye bir rvme kazandırmıştı" dedi. Kepenek: A\rupa örnek ahnmalı Kepenek, insan haklan ve aydınlanma konulannda Avrupa'nın örnek alınması gerektiğini belirterek "Önemli olan. sizin ulusal bilincinizle sömürülmeye karşı çıkmanızdır. Siz bu sömürii mekanizmasını kırmak için ne yapıyorsunuz, önemli olan o" diye konuştu. Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Sinan Sönmez. son dönemde Balkanlar'da ve Kafkasya'da parçalanmakr yaşandığmı kaydederek "Dış koşullar her zaman belirleyici değildir. Ama yönlendiricidir. Dış koşullarla iç koşullar birleşip bir yere gelebilir. Son dönemlerde parçalanmalar var. Balkanlar ve Kafkaslar bunun en büyük ömeği, bunlar globalist, yani emperyalizmin esiri olan devletierdir" dedi. Emniyette vekâlet degisimi Yılmaz, görevi Genç'e devretti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü'nde başlatılan sonışturmanın ardından izne aynlan Necati Bilican'ın yerine vekâlet eden Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ersin Yümaz, vekâlet görevini yeni atanan Genel Başkan Yardımcısı Turan Genç'e devretti. Alınan bilgiye göre. Içişleri Bakanı Sadettin Tantan. Emniyet Genel Müdürlüğü'ne vekâlet göTevini "en lademli" emniyet genel müdür yardımcısı olduğu geTekçesi ile Turan Genç'e verdi. Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Ersin Yılmaz, eskiden olduğu gibi personelden sorumlu genel müdür yardımcıhğı görevini yürütecek. Emniyet Genel Müdürlüğü'ne vekâlet edecek Turan Genç, emniyetin çeşitli dairelerinde başkanlık ve Tokat Emniyet Müdürlüğü görevlerinde bulunmuştu. Vekâleten Emniyet Genel Müdürlüğü'nü yürütecek olan Turan Genç, son olarak Teftiş Kurulu Başkan Yardımcıhğı görevini sürdürüyordu.