22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
MART 1999 PAZAR CUMHURtYET SAYFA KULTUR 15 >8 yaşındaki yazann ölümü seçmesi, yazılannda olduğu gibi insanı düşündürüyor Tıyatro yazarı Kane'in ardından Î:MRE KOYUNCUOĞLU Sarah Kane'in intihan... Çok şaşırtı- :ı ve beklenmedik bu haberi 25 Şubat 'erşembe günii Cumhuriyet gazetesin- ien öğrendim. Yazdığı oyunlan "Blas- ted", "Phedra's Lave", "Cteansed" ve "Crave" ile birkaç yıldır tiyatro dün>a- sında adından bahsetriren, olumlu- olum- suz yankılar uyandıran ve eieştirmenler tarafindan oldukça hırpalanan, yazın tarzıyla yeni bir tiyatronun habercısi olan Sarah Kane, ruhsal rahatsızlıklan nedeniyle tedavi gördügü hastanede in- tıhar etmiş. Royal Court'un öncülük ettiği ve son beş yıldır bir akım haline dönüşen **Ye- ni Yazm"m genç temsilcilerinden biri olan Kane'in oyunlan öncelikle Royal Court'ta, daha sonra da Edinburgh Tra- verseTiyatrosu'nda sahnelenmişti. Ka- ne'in benim için bir yazar olarak özel- liği; oyunlannda farİc edilen ilginç ze- kâsıydı. Birbiriyleçokzorilişkilendire- bileceğiniz parçalann şaşırtıcı beraber- liğiyle kavTamsal bir bütüne varması metinlerinde kendine has bir güç oluş- turuyor. Oyunlannda, tiyatro edebiyatı sürecinin bugüne dek geldiği noktadan bir sonraki aşamayı yakalamak olası. Kane'in metinlerinde çok yalın ve çağ- nşıma çok açık kısa cümlelerden olu- şan diyaloglarla- monologlarla karşı kar- şıyasınız. Kısa ve donuk replikler sürek- li absürdü çağnştmrken bir yandan da art arda diziliş biçimleri kavramsal ola- rak büyük bir derinliğe yol açmakta. Bir tür "iç dökfiş." gibi algıyabileceğimiz. güncel hayatta çok kullandığımız belkı 100 cümlenin kurgulanma ve yerleşti- ribne biçimlen beklenmedik birdinamiz- mi yaratmakta. Karakterleri kendi ken- dilerine konuşan ve çok şeyler söyleyen insanlar ordusu. Bu sözleri söyleyen A ve B'lere klasik bir karakter tanımı çev- rcsinden bakabilir miyiz? Pek emin de- ğilim. Çünkü kendilerini aktarma bi- çimleri. hayata karşı duruşiarı, yöne- limleri sürekli değişmekte. Günümüz insanı gibi... Belki yalnızca, metınde var olan tekrarlar ve ısrarlaT onlan bi- reyleştiriyor. Metnin içindeki matema- tiksel ve aynı zamanda sezgisel kurgu karşısında gerçekten hayrete düşüyor- sunuz. u Size,hepinizehayranolmaşan- sına erişmeden çok önce, görebildigiın parçacıldannıza hayrandım." Yazdiğı son oyun olan Crave'den yaptığım bu alıntı belki de kendi ürettiği dili açıklı- yor. Farklı soluklaria kaliteü işkr Geçen son birkaç yıldır tiyatro dün- yası oyun yazarlan açısından Britan- ya'daki birçok genç yeteneğin ve yeni bir yazı türünün art arda ortaya çıkışını ızliyoı. Bunuıı tabıı çok açık nedenlcri var. ingikere'de birçok kurum ve kuru- luş bu konuyu destekliyor. Tiyatrolar, ki- tabevleri ve yazar dernekleri ortak bir çahşma sürdürüyorlar. Bu yazarlann or- taya çıkanlması. desteklenmesi ve oyun- lannın prodüksiyona dönüştürülmesi Bntanya"da "Yeni Yazın" denen kavra- mın ortaya çıkmasma neden oldu. 28 ya- şındaki Sarah Kane de bu genç kuşağın temsilcilerindendi. Genç yazarlann bu kadar destek ve il- gi görmelerinin en önemlı nedeni, ti- yatro sahnesıne farklı soluklar getirebi- lecek, geleneksele dönüşmüş metin ör- ncklenyle rekabet edecek. kaliteli yeni işler oluşturmaktı. Bu aslında biı an- lamdagünümüak v asaıun, (lün\ anın > a- pısını yazıya ve böylelikle dc bahneler- XVoyal Court'un öncülük ettiği ve son beş yıldır bir akım haline dönüşen "Yeni Yazın"ın genç temsilcilerinden biri olan Sarah Kane'in benim için bir yazar olarak özelliği; oyunlannda fark edilen ilginç zekâsıydı. Birbiriyle çok zor ilişkilenecek parçalann şaşırtıcı beraberliğiyle kavramsal bir bütüne varması metinlerinde kendine has bir güç oluşturuyor. de görselliğe dönüştürmeyi sağlayan metin dili arayışı. Bu arayışın ilk isim- lerini ArnoM Wesker, John Arden, Da- vid Storey ve Edward Bond gibi Türk ti- yatroseverlerindetanıdığı yazarlaroluş- tunır. Daha sonra bu yazar dönemini David Hare, Hmvard Brenton, Carty CTiurchiILTımberlakeVVerienbakEr.Ro- bert Holman ve Jim Cartvvright ızledi. Bu yazarlann birçok oyunu modern kla- sikler olarak tiyatro yazınında yerlerini aldılar. Bu yazarlann ilk deneyimleri Royal Court'un desteğiyle sahnelendi. 1994"den beri de Royal Court özellikle yeni vazar yetıştırmek ve ilk prodüksi- yonlarını desteklemek gibi bir görcvi üstlendi. Bu da Sarah Kane'in dc için- de bulunduğu "NewAVriting" (Yeni Ya- zın) ekibini ve ekolünün oluşumunu sağladı Joe PenhalL Nkrk Grosso, Judy Apton. Michael \Vynne. Judith John- son, Marc Ravenhill ve Sarah Kane. Dili bir beste gibi geliştirmişti Sarah Kane. geçen bahardan beri *wBd hınch" (vahşi yemek) yazarlar ekibinin de başkanliğını yapıyordu. Genelde yaz- dıklannı tiyatrolara gidip oyunculara okuyan bu grup. oyuncular, yönetmen- lertarafından desteklenen metinleri yi- ne tiyatrolarda geliştirerekyazıyorlar. Ka- ne'in en son yazdığı Crave de bu me- tinlerden bin. Kane, cinsellik ve şiddet dolu t "Blasted"dan aldığı büyük tepki- ler nedeniyle sahte bir isim olan Marie Ketvedon adı altında 1998'de "Crsve"i yayımladı. Böylelikle "Crave" isminin çağnştırdığı önyargilardan kurtulması- na ve yazann yıldızının bir kez daha *işinedeniyle" parlamasma neden oldu. Sonuç olarak da oldukça şiirsel, belki bi- raz karanlık, tutkulu ve aynı zamanda ze- ki dil kurgulanndan ötürü keyif veren bir metin ortaya çıkb. "Crave" Sarah Ka- ne'in yazımında bir dönüm noktasını oluşturuyor. Oymu 1998 Ağustosunda ilk kez ls- koçya'da Edinburgh Festjvali Fringe kapsamında Traverse Tiyatrosu prodük- siyonu olarak prömiyer yaptı. Ingiltere prömiyen ise 8 Eylül'de Royal Court'ta gerçekleşti. Edinburgh Festivali'nde oyunu izleme fırsatı buldum. "Yeni Ya- zm" akımına ilgi duymamı sağlayan ve beni oldukça etkileyen bu oyunda var olan aksı>ona yönelik şiddet, duygusal bir anlatım tarzına dönûşmüştü. Dili bir beste gibi geliştiren Kane'in metninde orkestrasyon ve ntim, dildeki anlatım ka- dar canlı ve ön planda. 1smi olmayan bir şehirden seslerin ve imgelerin fışkırdı- ğı Crave'de yitirmek ve rutkuyla ıstemek arasında kalan aşkm baskısıyla parça- lanmış insan zihninin çizelgesi ızleni- yor. 28 yaşında olan Sara Kane'in ölümü bcçmcsi yazılannda olduğu gibi insanı düş,ündürüyor. •• . Eco, 'Romanın Sınırları ve Sınırsızhkları' başlıkh edebiyat günlerine konuk oldu 'Çünkü rorhM ölmedU Kültür Senisi - "Romanın ölümü mü? Bunlar mevsimlik o\unlar; aynı şaka 30 yü önce de >«pümışö_." sözleriyle başlı- yor PaoloContt, Forli'de düzenlenen 'Ro- manın Suıırlan ve Sınırsnlıklan' başlık- lı edebiyat günleri çerçevesinde bir pane- le katılan yazar Dmberto Eco ile yaptığı söyleşıye. Ardından da Flaiano'nun yak- laşık 30 yıl önceki bir sözünü anımsatı- yor: "Pasolini romanınöldügünü bilhor; ama annesini korkutmamak için sö>lcmi- yor!" Aşağıda sizlere, Forli'de düzenlenen edebiyat günlerine konuşmacı olarak ka- tılan ve ülkemizde Gülün Adı, Faucoult .nsanlann neden romanın ölümünü tartıştıklannı anlayamıyorum; ortada birçok yeni arüatı biçimi var ve böyle olması çok iyi. Okuduğum romanlan da ya benimkilere benzedikleri ya da benzemedikleri için beğenmiyorum. Sarkaci ve Önceki Gûnün Adası adlı ro- manlanyla tanınan yazar Umberto Eco ile Corriere della Sera gazetesi için yapıl- mış söyleşiden kesitler sunuyoruz. - Roman yaşıyor mu? Yaklaşık iki yûzyıldır tanıdığımız roma- nın, burjuva kültûrünün bir ürûnü oldu- ğu doğru. Ancak romanı anlatıyla karış- tırmamak gerekiyor; çünkü önceki dö- nemler için de bir Grek, ortaçağ ve Bizans romanının varhğı söz konusu. Anlatı bi- çimleri tüm çağlar boyunca var olmuştur ve bu biçimler değişebilir; ama anlatma ihtiyacı insan bedeninin hareket etmesi gi- bi doğaldır. Cocuklannamasallar anlatan anneleri düşünsenize... -Adorno'ya göre sinema günümüzde ro- manın yerini almış durumda. Bu konuda ne düşünüyorsunuz? Ama sinema romanın inandıncılıgını azaltmadı. Proust, sinemanın icadından sonra yazmıştır örneğin... - Pampaloni, Leopar'ın son büyük ttal- yan romanı oldıığunu söyler. Bu görüşe ka- tüıyor musunuz? Roman nosyonunabaglı... 1800'lerinro- marnnı düşünürsek bu doğru olabılir. Hat- ta aynı değerlendirme Joyce'dan sonrası için de yapılabılir \ e o zaman 'Roman bit- ti' diyebilmz: ama bir de Gabriel Garcia Marquez'i düşünelim... Bilinen kartlan de- ğiştirerek bir fantastik roman yaratmadı mı... - Leopar'dan sonra okuduğunuz güzel bir roman var mı? Leopar'dan sonra bir daha roman oku- madım; sadece yazıyorum (gülüyor). Şa- ka bir yana, yazmaya başladığımdan be- ri yeni romancıları okuyacak zaman bulmakta güçlük çekiyo- rum. Aynı dönemin yazarlan olduğumuzdan. çok dürüst bir yaklaşım gösterememek kay- gısını da taşıyorum tabii. Daha çok 1700'lerin ve 1800"lerin ro- manlannı okuyorum; ama örne- ğin genç ttalyan yazarlardan Enrico Brizzi'yi beğendiğımi söyleyebılirim. Rossana Cam- po'yu da heyecan verici ve eg- lenceli buluyorum. Aldo Nove de çok ışıltılı bir yazar bence; ancak bu genç isimlerin Home- ros'la aralannda nasıl bir bag ol- duğunu sorgulamak için henüz çok erken. tnsanlann neden romanın ölü- münü tartıştıklannı anlayamıyo- rum; ortada birçok yeni anlatı biçimi var ve böyle olması da çok iyi. Ancak yine de kesin değerlendirmeleryapmak iste- miyorum çünkü yenileri çok ya- kından takip etmiyorum. Yaz- maya başladığımdan bu yana okumam yarı yarıya azaldı. Okuduğum romanlan da ya be- nimkilere benzedikleri için ya dabenzemedikleri için çoğu za- man beğenmiyorum. Daha kö- tülerse sinirleniyorum; daha iyi- lerse iki katı sinirleniyorum. -Corrieredella Sera gazetesi kısabir sü- re önce, Gadda, Buzzati, Primo Levi gibi yazarlann unutulmaz yapıtlanru verdik- leri 1963 vılıyla, Itahan edebiyaO açısın- dan oldukça \erimsiz geçen 1998 arasın- da bir karşılaşbrma yaptt. Siz o zamanla- n özlüyor musunuz? Hayır; o günlerde de bu kitaplar yayun- lanırken tüm eieştirmenler burun kıvın- yordu. Hatta 63 grubu şairlerine deli di- ye bakıhyordu. Oysa ki Porta. Sanguine- ti ya da Pagliarani'nın. ttalyan şiirinin en önemlı isımlerinden olduklan bugün tar- tışılmaz. Yargılamak için zamana ihtiya- cımız var. -Camilleri'nin 'boomunu nasıl buldu- nuz? Keyif alarak, eğlenerek okuyorum. Ca- miHeri'nin polisiye romanlan gerçekten çok başanlı. Neden onun farkına varmak- ta bu denli geciktığimizi sorgulamalıyız örneğin: çünkü yazdıklanyla kitleleri et- kileyebilecek her türlü özelliğe sahip. Mehmet Ergen, Cate Theatre'da El Ouijote' adlı oyunda rol alıyor İngütere sahnelerinde bir Türk Sancho Panza NURDAN CtHANŞÜMl'L Geçen yıl Edinburgh Fringe Festi- vali kapsamında Still-Live adlı oyu- nuyla izleyiciierın karşısina çıkan Mehmet Ergen şu günlerde yıne In- giltere'de Gate Theatre'da Cervan- tes'in Don Kisot adlı yapıtmdan uyar- lanan 'EIQuijotc' adlı oyunda rol alı- yor DavidJohnstwı"ınuyarladığıoyun. GateTheatre'ınhazırladığı SalaklarSe- zonu kapsamında 27 Mart'a dek sahnelene- cek. Yaklaşık 10 yıldır In- giltere'de tiyatro çalış- malannı sürdürüyor Mehmet Ergen. Ergen avnca Southwark Play- house Tiyatrosu'nun da sanatyönetmenliğini yü- rütüyor. Ingilizbasının- da son oyunuyla adın- dan sıkça söz edilen Mehmet Ergen'e göre Türk tiyatrosu yurtdı- şında çok fazla tanınmı- yor. Mehmet Ergen'le El Quijote \e yeni planla- n üzerine konuştuk. - Oyunun sahnelen- mesine nasılkarar vertt- di? Oyunun sahnelenme- si Gate Theatre'ın Sa- bıklar Sezomı yapmaya karar vermesiyle ortaya çıktı. Tiyatronun genc' sanat yönetmeni ve dra- maturglan kafa kafaya venp dünya edebiyatın- da salaklann başrolde olduğu önemli eserleri taramaya başjadılar. Se- zonun açıhş oyunu ola- rak da El Ouijote seçıl- dı. - Oyunun diğer Don KişotMinjmlanndanfar- kınedir? Sonuçta bir roman uyarlaması söz konusu olduğu için bütün Don Ki- şot'larda bir farklılık vardır sanınm. 1615 yılında bitmış olmasına rağmen halen edebiyatın en modern boyutla- nndan birini oluşturur Don Kişot. Bi- rinci bolümde Don ve Sancho bir sü- rü maceralar yaşarlar. Cervantes ikin- ci bölümü yazmadan önce yıllarca başka oyunlar ve öyküler yazar. Bu sü- re içinde tspanya'da herkes romanı okur. Ikinci bolümde Don Kışot \e Sancho, maceralannı birinci bölümü okumuş olan ve şımdi kahramanlan- nıtamyanhalklabırlikte yaşarlar. Ge- leneksel olarak kullanılan anlatıcı ye- rine bızim uyarlamamızda üç kişilik bir çerçeve var: Cervantes'm çevir- menı, romanlara inanan kız ve inan- mayan kız. görsel olarak da 17 kişilik bir kadro sürekli sahnede kalarak her- kesi oynuyor. Tabii ki Don Kişot ve Sancho Panza hep aynı kalmak duru- munda. - tzkyici nasıl bir Sancho Panza ile karşılaşıyor oyunda? Her gece iki diş sarmısak ve soğan yemenin getirdiği göz yaşından öte Don Kişot' un ütopyalannda daha ya- ate Theatre, Salaklar Sezonu yapmaya karar verince, dünya edebiyatındaki salaklann başrolde olduğu önemli eserler tarandı. Sezonun açıhş oyunu olarak Cervantes'in Don Kişot'undan uyarlanan 'El Quijote' seçildi. şanmaya değer bir hayat bulmak için köyünü terk eden kurnaz köylü ile karşılaşıyorlar genelde. Sancho sü- rekli atasözleri ve deyimler aracılığı ile derdini anlatmaya çalışan bir ka- rakter. Bütün komiklikleri de o yapı- yor. Köylü>ü iyi yakaladığımı sanıyo- rum, çünkü geçen gün kostümle ti- yatronun karşısındaki bir Türk kafe- sinden bir şey almaya girdim, garson arkadaşına "Ula bu Lrfah mı" diye sordu. -Salaklar Sezonu içinsahneienecek diger o>nnlar neler? Biri Colooel Bird yani Çavuş Kuş. Bizde çevirisi yok sanınm. Henüz okumadim ama provalara başladılar. Balkanlar'da bir ülkedeki akıl hasta- nesinde yatanlann hastaneyi ele geçir- melerinı konu alıyor. Diğen ıse Ja- , rosUvHasekin Svtjk'ı AslanAsker Svejkdiye birçevirisini hatırlıyorum. Ancak romandan yeni bir uyarlama sahneienecek. -Özelbirtiyatroda sanat>önetmen- liğigörevini yürütüyorsunuz. Burada- kiçanşmalannızdansözeder misiniz? Birkaç aydır oyunculuk vaptığım için uzak kalmıştım, ancakbu hafta yi- ne dönüyorum. İlk birkaç ayda Macar ve Rus tiyat- rolanndan üç yeni oyunu "Eastern European Echo- es' adı altında gösterime çıkaracağım. Daha sonra da son on yılda yonetmen ve prodüktör olarak birlik- te çalıştıgım tüm yazarla- ra ortak olarak yazdırma- yı istediğim Milleniumpro- jem var. 2000 yıhna gir- meden birkaç ay önce baş- layacak ve 2000'e dek sü- recek olan bu sezon tüm yazarlann kişisel tavırlan- nı içerecek. Oyunun adı My Own Private MiDeni- um. - Çahşmalannızı uzun süredir tn^ltere'de sürdü- rihonunuz. Neden özeBik- telngfltere? Çok sayıdaelemanlaçok değişik çaplarda çalışma imkânıvar. 1998'defutbol seyircisi 21 milyon, tiyat- ro seyircisiyse 27 milyon. Oyun metni sayisı çok faz- la. Rekabet çok, dolayısıy- la gazetelerde resimlerim ve hakkımda yazılar çıktı- gında bunun birtesadüf ya dakıyakolmadığını herkes biliyor -Türksanatcüann yurt- dıştnda çalışma ve tanın- ma şansı nedir? Oyunlanmızçevrilip ba- sılmadıkça ticari tiyatro- nun dışmda kalan tiyatromuz turnele- re gelmedikçe, ortak prodüksiyonla- ra girrrte ginşimleri bulunmadıkçaçok az. Kimse kimseyi keşfetmek ihtiya- cında değil burada. Varsa övündüğu- müz bir tarafımız, gösterebilmeliyiz. Belki de sorun buradan kaynaklanıyor. Tiyatro çevresinden birçok tngiliz ar- kadaşım hem Eşkıya'yı. hem de Ha- mam'ı sinemalarda seyrettiler. Bun- da şaşıracak bir şey yok. Yeter ki mal pazara gelsın. alıcısı bulunur. - \eni projeleriniz neler? Shakespeare"ın Otello'sunda lago rolü önerildi, hangi tiyatroda oynana- cağı belirlendiğinde karar vereceğim. Yonetmen olarak da dahaönce bahset- tiğım Milleniumprojesini yöneteceğim. § Y A P I Y O R L A R ? Israilli ve Arap müzisyenler bir arada • Daniei Barenboim. lsraıl iie Suriye, Mısır, lrak gibi sekiz Arap ülkesinden genç müzisyenleri Avrupa'nın kültür başkenti Weimar'da bir araya getırerek bir vvorkshop yapmayı planlıyor. tsrailli şef Barenboim, Araplar ve Israiller arasında ortak bir muzikal anlayış geİiştirmeyi hedefliyor. Unlü şef. Berlin'deki Staatsoper Unter den Linden adlı operanın artistik direktörlüğünü ve Chicago Senfoni Orkestrasrnm müzik direktörtüğünü yürütüyor. • Thlerry MiChel'in yönettiği 'Mobutu King of Zaire' adlı Fılmin dünya prömiyeri, Burkina Faso'nun Quagadougou kentinde gerçekleşen 16. Afrika Filmleri Festivalı FESPACO kapsamında gerçekleşti. " Mobutu Kingof Zaire'nin Montreal. Cannes ve lsviçre'de gösterime girmesi bekleniyor. • Nlcoie Kldman'ın bronşit olması nedeniyle başrolünü üstlendiği The Blue Moon adlı oyunun son sekiz gösterimi ertelendi. Broadway'in en çok ilgi gören yapımlanndan bin olan The Blue Moon bugüne dek 82 kez sahnelenmişti ve önümüzdeki oyunlar için bütün biletler şimdiden satılmıştı. Kidman yaptığı açıklamada, çok üzgün olduğunu ve izleyicilerden özür dilediğini açıkladı. • Chicago Fllm Eleştlrmenleri ödüllerl sahiplerini buldu. Steven Spielberg'in 'Er Ryan'ı Kurtarmak' adlı fılmi en iyi görüntü. Terence Malick'in 'tnce Kırmızı Hat' adlı Fılmi ıse en iyi yonetmen dalında ödüle değer bulundu. tngiliz tiyatrosunun ünlü oyuncusu lan McKellen, 'Gods and Monsters' fılmindeki rolüyle en iyi erkek oyuncu dalında ödül ahrken. 'Elizabeth' fılmindeki rolü nedeniyle Cate Blanchett da en iyi kadm oyuncu ödülünün sahibi oldu. • Alessandro ManZOIIİ nın dev yapıtı 'I Promessi Sposi' sinemaya aktanlacak. Senaryonun, ünlü romancı Gabriei Garcia Marquez tarafindan hazırlanmakta olduğu açıklandı. Viyana'da yapılan açık arttirmaya çok sayıda Schneider hayranı katıldı Satışa sunulan on dört mektubun 50Tİ ve 6O'li yıllarda Schneider'in 'Sissi' fılminin yönetmeni Ernst Marischka ve eşi Lilliye yazdığı iş ve özel hayatıyla ilgili mektuplar olduğu söyleniyor. • salman Rüşdl, Nevv York Tımes'ta yayımlanan bir yazıda, Amerikan kültûrünün küreselleşme gücünün gericilik ve dar kafalılığın karşısında durabilecek bir nitelikte olduğunu savundu. Küreselleşmenin bugün artık Nike ve MTV'nin dünya çapındaki zaferi olarak algılandığını. insanlann bundan rahatsız olmalanna karşın Amerikan ürünlerini tüketirken hiç de şikâyetçi olmadıklanm vurguluyor. Rüşdi, askeri alanda da Amerika'nın Bosna, Kosova ve Ruanda'ya doğrudan müdahale etmemesine tcpki gösterilirken, aynı gücün lrak'a müdahalesinin ve Abdullah Öcalan'ın yakalanmasını desteklemesinin eleştirilmesini ikiyüzlülük olarak değerlendiriyor. • Erlc Clapton, rt uyuşturucu bağımlılanna müziğe ayırdığından daha fazla zaman ayırmak istediğini söyleyerek 30 yıllık menajeri Roger Forrester'la yollannı ayırdı. Bu yılın başında ünlü Layla şarkısını yorumladığı Bro\Miie gitannı satan Clapton, bu yaz da Nevv York'taki Christie's Müzayede Evi'nde 100 gitan açık arttırmaya çıkararak. elde edilen geliri Antigua'daki uyuşturucu tedavi merkezi 'Crossroads' için kullanacak. • 'SİSSİ 1 filmlerinin ünlü oyuncusu Romy Schneider'in mektupları. yapılan açık arttırmada yaklaşık 4 milyar liraya satıldı. As uslurya'nin başkenti • Max Ernst in (1891-1979) retrospektif sergisi dün Berlin'deki Neue National Galerie'de açıldı. Sanatçının, dünyanın dört bir yanından toplanmış 180 yağlıboya tablo, heykel, kolaj ve çizimini bir araya getiren sergi. 30 Mayıs'a kadar Berlin'de izlenebilecek, 11 Haziran'dan itibaren de Münih'te sanatseverlerle buluşacak. • TttanlC müzikalinin yapımcılan 28 Mart'tan sonra Broadvvay'deki etkinliklerine son vereceklerini açıkladılar. Broadvvay'in en pahalı prodüksiyonlanndan biri olan Titanic, yaklaşık 10 milyon dolara mal olmuştu. 1997'ninNisan ayında sahnelenmeye başlayan müzikal. 1997Haziranı'nda Tony Ödülü'nü kazanınca Broadway'in en çok izlenen müzikalleri arasında yer aldı. 28 Mart'ta 804. oyununu tamamlayacak olan Titanic. izleyici kaybettiği gerekçesiyle Broadvvay sahnelerine veda edı^or.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle