20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet ııtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinka>a Q Yazıışleri Müdüru: Ibrahim Yıldız • Sorumlu Müdür Fikret tlkiz 0 Haber Merkezı Müdurü- Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser Utıhbarat Cengiz Yıldınnı • Ekonomı Ö/Jem Yüzak # Kültür Handan Şenköken # Spor Abdiilkadir Yücelman • Makalcler: Sami karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı • Fotograf Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberleri Mehmet Faraç Yaym Kurulu tlhan Seiçuk (Baskan), Orh»n Erinç, Okta\ Kurtböke, Hikmet Çetinkaya. Şükran Soner, Ergua Balcı. ibrahim YUdız, Orhan BursaJu Mustafa Balhav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav Atatürk Bul\ an No 125, Kat 4, Bakanhklar-Ankarâ Tel 4195020 (7 hal), Faks 4l95027#LzmirTemsılcısi:SerdarKızık, H.ZıyaBlv.l352S.2'3Tel 4411220, Faks: 4419117 • Adana Temsılcısı: Çetio Yiğenoğlu, inönüCd. 119 S.No:l Kat:l,Tel:363 12 ll.Faks:363 12 15 Muessese Müdüıü (stün Akmen • Kuoreiımıor Ahmet Konrisan 9 Muha- sebe Büfeat Yener • Idan; Hüıcyin Gürcr# Bdgı-tjlem Nail lnal • Bıİgı- sayarSıstem Mirüvet Ç0er#Sanş FaatetKna MEDYA C: • Yönetım Kurulu Ba$kanı - Genel Müdûr Gfilbin Erduran # Koorduıatör Reha Işıtman 0 Genel MudürYanhmcısı SevetaÇoban Tel 514 07 53 - 51395 80-5138460^1,Faks-5138463 •vunU>an \e Basao: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın \e Yaymcılık A.Ş -AocağıCad 39 4! Cagaloglu 34334 Ist. PK 246 Sırkecı Utanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hall Faks (0712) 513 85 95 30MART1999 tmsak: 5.17 Güneş: 6.45 Öğle: 13.16 İkindi: 16.46 Akşam: 19.33 Yatsı: 20.56 Üjpk mayosuna lınan model I İsianbul Haber Servisi - ^kdeniz sahillerinde g:rçekleştirilen Nelson 99 kıtalog çekimlerinde OTjektiflere poz veren ^unanistan'ın top modeli Vıki Kaya, ilk kez geldigi Tîrkiye'yi ve Türk irsanını çok sevdigini sĞyledı. Tiirkleri kendi ırcına çok benzeten Kaya, örellikle Türk yemeklerine hiyran kaldığını belirtti. Kıtalog çekimlerinde Viki Kaya'ya iki yabancı ve bir Tirk manken de eşlik etti. Kötüfilm çevinileri I ANKARA (ANKA)- Ankara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Canpolat, kötü fiim çevirilerinin Türkçeyi olumsuz etkilediğini belirtti. lngilizce fılm çevirilerinde şaşkınlık belirtmek ıçin kullanılan 'vav' sözcüğünün Türkçeye girdiğıni belirten Prof. Canpolat yaptığı değerlendirmesinde, "Sokaklarda kişiler Amerikalılargibi 'vav'lar oldu. Anadolu ağızlanna bakarsanız 'aboo' ya da 'abarf gibi bir karşılığinı göriirsünüz. Amerikalı gibi 'vav'lamaktansa, Anadolu halki gibi 'aboo" demeyi yeğlerim" dedi. Yaz saati tasarrulu • ANKARA (ANKA)- Yaz saati uygulamalan ile son 9 yılda 3 milyar kilovatsaatten fazla enerji tasarrufusağlandı. 1990- 1998 döneminde yaklaşık altışar aylık sürelerle gerçekleştinlen yaz saati uy gulamalanndan sağlanan toplam enerji tasarrufiı 3 milyar 279.9 milyon kilovatsaate ulaştı. Bu yıl 28 Mart'ta başlayan ve 31 Ekim'de sona erecek olan uygulamadan da 600- 650 milyon kılovatsaatlik bir enerji tasarrufiı bekleniyor. DoHy'nin ikinci kuzusu yolda • EDrNBURGH(AA)- Bilim adamlan. klonlama yöntemiyle üretilen Dolly adlı koyunun birkaç gün içinde ikinci kuzuyu doğurmasının beklendığinı belirttiler. Dolly'nin yaratıcılan, klonlanmış bir hayvanın yavrulamasının, döllerindeki beklenmeyen değişiklikleri konrol etmek açısından önemli olduğuna dıkkat çekiyorlar. Roslın Enstitüsü'nde klonlama yöntemiyle üretilen ve 1996 Temmuz ayında doğan koyun Dolly, Gal eyaletinden bir koçla çiftleştikten sonra Bonnie adlı kuzuyu geçen yıl 13 Nisan'da doğurmuştu. 'Melissa' çökertiyor • CHICAGO(AA)- ABD'de İnternet kullanıcılan. dünya çapında bılgisayarlara zarar veren "Melissa' adlı bir elektronik posta vırüsüne karşı uyanldılar. Televizyonlarda ve gazetelerde, İnternet kuilanıcılarına, elektronik posta yoluyla gelen pornografik mektuplan açmamalan önerildı. Virüsün. bilgisayann e- maıl adres defterlerine girerek, bir anda 50 adrese birden virüslü postalar gönderdiği kaydedildi. TTK Başkanı Özalp çocuklann, okula gittikleri süre kadar televizyon izlediklerini söyledi 'Medya, korsan öğretmen' TV sözel iletişimi yok ediyor Gençleriçin İnternet uyansı İZMİR (AA) - Uzman Psikolog Barçm Canpolat tnternet, bilgisayar ve televizyonun sözel iletişimi yok ettiğine dikkati çekti. Canpolat, çocuğun cinsel dünyasında Internet'in olumsuz etkı yarattığına işaret ederek, gençlenn yüz yüze gelmedikleri için çok özgür bir ortamda mesaj gönderdıklenni belirtti. "tnternet'te yer alan sapıklıklar ve çarpık inşküer çocukta psikolojik sorunlar yaratabilir" diyen Can- polat şu bılgileri verdi: "Normakk hiç arkadaşhk kurmayacaklan özelliklerde insanlaria üetişim içine giriyoriar. Bu. kafes arkasında cvlenme nıisaii gibi bir şey. Bu yazışma teknikleriyle çoğu genç. kendile- ri bite yazmadan başkalannın aracılığryia birbirleri- ni etküeme yönüne gidiyorlar." Dokuz Eylül Ünı\ ersıtesi Psikiyatri Anabilim Da- lı Başkanı Prof. Dr. Ayşen Baykara da, gazetelerde. cinsel istısmar sayılabilecek birçok resmin bulundu- ğunu, bunlann lnternet'ten daha zararlı olduğunu ileri sürdü. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Talim Terbiye Kurulu Başkanı Orhan Özalp. denetlenemeyen med- yanm eğıtime önemli zararîar \ erdi- ğini ve "korsan öğretmen" işlevi gör- düğünü behrterek. çocuklann 1 yıl- da okula gittikleri süre kadar televiz- yon izlediğine dikkat çekti. Televizyonların nitelikli eğitim programlanna yervermeleri için Mil- li Eğitim Bakanlığı ile ışbırliği yap- malannı öneren Ozalp. "Medyamn birey üzerinde çok güçlü bir etkisi var" dedi. Özalp. "Eğitiın Polirikalan ve Uy- gulamalan" başlıkh raporunda. Tür- kiye'deki eğitimin içeriğini sorgula- dı. Türkiye'nin bilgi çagını yaşayan gelişmiş ülkelerle uyumlu ilişkiler kurabilmesi, demokrasi kültürünü geliştirmesi ve yaşam standartlannı yükseltmesi için "kaliteli eğitim sü- recine" girmesını isteyen Özalp, "Ni- telikli bir eğitim. aynı zamanda birey- leri \c kurumlan toplumsal değişim yönünde aktif rol oynamaya ha/ıria- yan \% sivil toptum örgütlerinin oluş- masmı sagiayan demokratik bir sü- reç olarak da kabul edilmektedir'" dedi. Özalp. Türk sosyal alışkanlık- • Orhan Özalp, denetlenemeyen medyanın eğitime önemli zararlar verdiği söyledi. Özalp "Milli Eğitim Bakanhğı ile işbirliği içinde eğitim programlannın hazırlanması sağlanmalıdır" dedi. lan, yaşam biçimi, deger ve anlayı- şının da buna göre yeniden tanımlan- tnası gerektiğine dikkat çekerek, top- Iumda geleneksel olarak aileye ve- rilen görevlerin kurumlara devredil- mesi zamanmın geldiğini söyledi. Eğitim kurumlannın ailelerin sorum- luluklannı alması gerektiğini kay- deden Özalp, medyanın eğitimdeki rolüne de işaret etti. Özalp, medya- nın denetlenemediği halde eğitime önemli zararlar verdiğini vurgulaya- rak şöy le devam etti: "Yapılan araşürma sonuçlan, ço- cuklann 1 yılda okula gittikleri saat kadar televizyon izlediklerini göster- mektedir. Bu nedenle televizyonlann kaliteli eğJtim programlanna v«r ver- meleri için her türlfi çabanın göste- rilmesi ve Milli EğJtim Bakanhğı ile işbirliği içinde efjtim programlan- nın hazırianması sağlanmalıdır." Avrupa ülkeleri ile Asya-/ Pasifık ülkelerinin öğrencilere "bilgi kazan- dırmaktan çok beceri kazandırma" eğilimine yöneldiğini belirten Özalp. Türkiye'deki eğitim sistemine iliş- kin eleştirilere değindi. Özalp. mevcut sistemin "öğrenci- lere yalnızca bilgi aktardığı. kazan- dınlan bilgilerin kalıcı olmadığu gün- lük hayatta kuUamlmadığı, derslerin içerikİerine oranla ayrüan zamanın azhğT eleştirilerine uğradığını an- lattı. Bu eleştirilerin Türk eğitim sis- teminde değişiklik yapılmasını zorun- lu kıldığını kaydeden Özalp şöyle konuştu: "OkuUardaki ders yükünün azal- tüması, oluşturulaeak değişimlerin azsancıyla yaşanması gerekmektedir. Ancak bu çerçevede yapılacak çahf- malara, başkanhğunız koordinatör- lüğünde eğitim kamuoyu temsilcile- rinin ve eğitim bilim adamlannın ka- tılımının sağlanması gerekmektedir. Eğitim kurumlannda bilgi ve bece- rilerin yanı sıra bire>e kişiUk eğitimi. kültürel duyarlıhk ve sosyal sorum- luluk aşılanması gerekmektedir." Doğalyaşamı korumada gerilerdeyiz • Milli Parklar ve Av-Yaban Hayatı Koruma Genel Müdür Yardımcısı Mülazımoğlu, "Türkiye'de 80 bin hayvan türü mevcut. Ancak bu kaynaklanmızı koruyamıyor, sahiplenmiyoruz" dedi. SAVAŞKURKLU .\DANA-Doğalve kül- türel kaynaklann korun- ması konusunda ülkemi- zin gerilerde kaldığı belir- tıldi. 80 bın hayvan türü ile ayncaliklı ülkeler arasın- da yer almamıza karşın bu türleri koruyamadığımızı söyleyen Milli Parklar ve Av-Yaban Hayatı Koruma Genel Müdür Yardımcısı H. Hüseyin Mülazımoğlu, "Avnıpa kıtasında 500 kuş türü saptanmışken bizde 450 tür mevcut Ancak bu kaynaklanmızı konıyamı- yor, sahiplenmiyoruz. Ne TURSAB'ın arastırması Her yıl 10 milyon kişi yurtiçi seyahate çıkıyor • Yurtiçi seyahate çıkanlar arasında ücretli kesim ve ev kadınlan ilk sırayı alırken. işverenler en sonlarda yer alıyor. tSTANBUL (AA) - Türkiye'nin baca- sız sanayi turizminde yurtiçi seyahat pa- zan. neredeyse yurtdışı seyahat pazan- nı aşacak bir potansiyele sahip bulunu- yor. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği'nin (TÜRSAB) araştırmasına göre, yakla- şık 10 milyon kişinin seyahate çıktığı yurtiçi pazann 100 trilyon lıraya varan potansiyel harcama hacmi varken, top- lam 14 trilyon liralık bir harcama geTçek- leşiyor. Bugün sayılan 300"ü aşan bayi- lik sistemi ile yurtiçi seyahat pazanna ver- dıkleri ağırlığı artıran seyahat acentele- ri. gelirlerinin yüzde 15'ini bu pazardan elde ediyorlar. Yurtiçi seyahatin gelişmesiyle birlik- te acentelerin ve otellenn gazetelere ver- dikleri ılan sayısı ve miktannda da bü- yük artışlar yaşanıyor. 1991 yılında ga- zetelere 16 milyar lira tutannda ilan ve- rilirken, 1997 yılında bu rakam 5.5 tnl- yon lirayı aştı. 1992 yılında kişi başına 120 dolar olan yurtiçi seyahat harcaması, 1997'de 150 dolara yükseldi. Yurtiçi seyahate çıkabi- lecek ve gelin 10 bin dolann üzerinde olan 14 mılyonluk bir kıtle var. Meslekler itibanyla bakıldığında ev kadınlan ve ücretli kesim ilk sıralarda yer alırken. işverenlerin seyahate katılım oranlan yüzde 1.5 gibi en düşük düzey- de bulunuyor. Yabancılann gözdesi olan bölgeler, yerliler tarafindan da tercih edi- liyor. Antalya, Muğla ve Izmir. tatilcile- nn en çok ilgi gösterdiğı merkezlerin ba- şındagehyor. llgıçekicidiğer noktaise ilkokul mezunlannın lıse ve üniversite me- zunlanndan daha fazla tatıleçıkması. tl- kokul mezunlan yüzde 40 oranı ile dı- ğer kategorileri geride bırakıyor. f in tr/niı*vfiİ0m Tayland'da önceki gün travestiler arasında güzellik yanşması yapıldL y in i r u v e s u t e r i pa"ttiri\aSiriİQanwrog'un(ortada)birinciseçildiiiyarışmada"ikiııci- liği Patriporn Siriwron(solda) elde ederken Khâimok Kidomai üçüncü oldu. (Fotograf: REUTERS) 'Yıllarca tiyatro yaptık, buza yazı yazdık, buz eridi' diyen Metin Akpınar: inemayla banşmak istiyorum' İZMtR (AA) - Tıyatro ve sinema sanatçısı Metin Akpınar."YUlarca tiyatro yapök. buza yazı yazdık, buz eridi. Sinemayla banşmak istiyonım" dedi. Akpınar. Sinan Çetüi'in yönettiği, başrolleri Kemal Sunal ile paylaştıği Propaganda filminin gördügü ilgiden memnun olduğunu ifade etti. 15 yıl aradan sonra Propaganda ile kamera karşısına geçtiğini. Kemal Sunal ile iyi bir film çıkardıklannı söyleyen Akpınar, sinemada oyuncunun 'hizmet satüğuu". düşünen. okuyan rejisörlerin de akılda kalacak fılm ürettiklerini kaydetti. Türk sinemasına 40 film yaptığını, daha sonra tiyatro, kabare ve dizi film çalışmalanna ağırlık • Tiyatro ve sinema sanatçısı Metin Akpınar, "Sanat toplum için vazgeçilmez ise sanata sahip çıkılmak zorunda. Bu konuda sermaye, yerel yönetimler destek vermek durumundalar" dedi. verdığini anlatan Akpınar, bundan sonra sinemaya yöneleceğini ifade etti. Akpınar, genç yönetmenlerin çağdaş yapıya kavuştuklanna, toplumun bundan yararlanması gerektiğine işaret ederek şöyle konuştu: "Sanat toplum için vazgeçibnez ise sanata sahip çıkılmak zorunda. Bu konuda sermaye, yerel yönetimler destek vermek durumundalar. Tiyatroda telif haklan diye bir şey yok. Sinema kalabahklara seslenen bir sanat dah. Lütfı Akad, Metin Erksan, Ertem Eğilmez sinetnalan Türk insanına ciddi örnekler verdL Türkiye'de sinema yapüması için mükemmel bir plato var. ama ne yazık ki bu yeterince değerlendu-Umiyor." Akpınar, bundan sonra Türk seyircisıne, öyküsü, senaryosu teknolojisi iyi filmler izlettirmek için çalışma yürüteceğini belirterek "Yıllarca tijBtro >apök, buza yazı yazdık, buz eridi. Sinemayla banşmak istiyorum. Bunu da başaracağım" diye konuştu. Metin Akpınar, Zekı Alasya ile ortakhğının devam ettiğini, beraberliklerinin bitmeyeceğini de vurguladı. "Türk toplumuna istediğini >'eretim, parayı alahm" zihniyetiyle hareket ermediklerini, bu yüzden tiyatTo ve televizyon dizilerinden uzak kaldığını savunan Akpınar, "Türk toplumu bizi bir yere getirdL Toplumla birlikte daha güzel yerlerde olmak için çıtayı yükseğe kovduk. Çıta aşağıda olsa, altından geçme kolaycılığını gösterecektik. Hedefi yüksek tutmayı yeğledik' dedi yazık ki tüıier bir bir yok oluyor" dedi. Birçok ulus- lararası sözleşmeye imza atılmasına, bu sözleşmele- rin bir bölümünün ülkemi- zin biyolojik çeşitliliğinin korunmasını amaçlaması- na karşın doğal ve kültürel kaynaklanmızın yeteri ka- dar korunmadığma dikkat çeken Mülazımoğlu, bu- nunla ilgili yürürlükteki ya- salann da yeterii olamadı- ğını söyledi. Mülazımoğlu şöyle devam etti: "Doğal kaynaklan açı- sından birçok ülkenin ve konuyla ilgili araştırmacn lann gözünün üstünde ol- duğu ülkemiz, coğrafı ko- numu, yüzey şekilleri, ik- lim çeşitliliği vt bu faktör- Vere bağh olarak oluşan or- man, bozkır, sulak alan ve kıyısal ekosistemler nede- niyieçokçeşitli canhlan ba- nndırmaktadır. Aynca iki büyük kuş göçyohınun üze- rinde bulunması nedeniy- le de kuş türleri açısından çok ay ncahklı bir konunv dadır. Ülkemizde 132 me- meti.450 kuş. 106 sürüngen, 345 balık \e diğer canlı gruplan olmak ü/ere 80 bin hayvan türü vardır. Bu çok büyük zenginliktir." Öğretmen adaylanna trilyonluk burs ANKARA (ANKA) - Milli Eğitim Bakanhğı, öğ- retmenlik mesleğine ilgi- nin arttınlmasma yönelik olarak binlerce öğrenciye burs verecek. Bakanlık, 1999 ÖSS'de eğitim fakül- telerini ilk 5 tercihinde ka- zanacak adaylardan 6 bi- nine burs verecek. Öğren- cilere burs ile birlikte, harç katkısı da yapılacak. Milli Eğitim Bakanh- ğı'ndan edinilen bilgiye gö- re, öğretmenlik mesleğine ilginin arttınlmasına yöne- lik olarak uygulamaya ko- nulan. eğitim fakültelerini ilk 5 tercihinde kazanan öğrencilere burs proje kap- samında 1997-98 öğretim yılmda 12 bin 419 öğren- ciye burs verilirken, 1998- 99 öğretim yılında yüzde 56'lık artışla burs alan öğ- renci sayısı 19 bin 331'e ulaştı. Öğrencilere, aylık 16 milyon lira burs verilirken, aynca harç ücretleri de Ba- kanlık tarafindan karşıla- nıyor. Öğrencilerin, yıllık burs ücretleri toplamı 2.5 tril- yon lira olarak belirlenir- ken, yan ödemelerle bir- likte öğretmen adaylanna yıllık yapılan destek 5 tril- yon lirayı aşıyor. İŞILÖZGENTÜRK Eyüp semtini oldum olası se- verim. En çok da sabah vakitle- rinde. Hele baharsa, havada bir sis bulutu varsa, Eyüp bir masal ül- kesidir. Ben bu masal ülkesinde dolaşırdururum. Caminin önün- deki güvercinler bir iner, bir çı- kar. Az ötedeki çaycı. tablasındaki bardaklan son kez parlatır. Tür- benin tek canlı konuğu, tek ba- caklı leylek artık orada değil. Öl- dü. Sabahın sisli alacasında ha- yaleti bir görünür bir kaybolur. Cami avlusunda derin, huzur verici bir sessizlik vardır. Bu ses- sizlik insanı adeta kişisel bir he- saplaşmaya sürükler. Insan o ses- sizlik içinde pişmanlıklannı, in- cittiğı insanlan, yaptığı kötülük- leri tek tek anımsar. Yaşamın ne denli geçici olduğunu hisseder Ölüm korkusu uçup gider, geri- ye. insan gibi yaşamanın hazzı ka- lır. İnsan olmanın sevinci kalır. Avluya ilk gelenler daima yaş- lılardır. Çünkü onlar günü daha uzun yaşamak için erken kalkar- lar. Birbirlenni saygılı bir sessiz- lik içinde selamlayıp aptes alır- lar. Şimdi sabah namazının vak- tidir. Sonra avlu yavaş yavaş dolma- Eyüp'teBirSabah Vakti ya başlar. Bun- lar Eyüp Sultan Hazrederi'ni zi- yarete gelenler- dir. Her birinin ayn bir adağı, ayrı bir derdi vardır. Sessizce dua ederler. Inanç içinde. tüm yürekleriy- le Eyüp Sultan Hazretleri'ne seslenirler. Tür- benin çevresin- de fısıldanan seslerden bü- yük bir çember oluşur. Yüzler- ce acj, yüzlerce sevinç, yüzlerce umut birbırine harmanlanır. Şu yaşlı ha- linde hâlâ çalış- mak zorunda olan Ahmet Bey'in tek bir isteği vardır, elden ayaktan iyice dü- şünce başını sokacağı bir ev. En büyük korkusu, çocuklanna yük olmaktır. Bir evi olsun, başka bir şey istemez. Aç kalsın da bir ev olsun yeter. O sanşın, şık giyimli bayan her hafta gelir. Her haftabiradak adar. Tek dileğı, biricik oğlunun müptela oldu- ğuuyuşturucu- dan kurtulma- sıdır. Oğlu, üç yıldır yanı ba- şındayavaş ya- vaş ölüyor. Ar- tık dayanamı- yor. Tannm bu ne biçim bir acıdır böyle, ölüm açısından bile daha zor, bitmek bilme- yen... Her hafta bir adak adar, o sa- nşın kadın. Nermin Ha- nım çok uzak yoldan geldi. Afyon'dan. Bu sabah indi oto- büsten, akşa- ma aynı oto- büsle dönecek. Bütün gece sallamaktan ayakla- n şiş, yürürken ağnyor. Uyku- suzluktan, yorgunluktan tansiyo- nu yükseldi, ama olsun. Yüreği kıpır kıpır. Sevinç içinde. Hiç kuşkusuz Eyüp Sultan Hazretle- ri'nin koruyucu elleri bundan böyle oğlunun üstünde olacak. Oğlu doğuda asker. Şehit anası ol- mak istemiyor Nermin Hanım. O babayiğit, güzeller güzeli oğ- lunun dirisini istiyor. Ölü bir oğul istemiyor. İstemiyor! Mehmet, bütün yıl boyunca kurslara gitti. Özel hocalardan ders aldı. ama gene de korkuyor. Sadece biimek yetmez, şans da gerek diye düşünüyor, şans da gerek. Şu üniversite sınavlanru bir kazansa, caminin avlusuna ye- mek kazanlan kuracak. Bir bit- se şu endişe, şu korku bir bitse, kazanlar kuracak vallahi, kazan- lar! Böyledir, Eyüp Sultan'da gün biter, dertler, isteklerbitmez... Gece, avludan el ayak çekilip güvercinler birbirlerine sokularak uyumayabaşladıklannda, hiç bel- li olmaz, köşelerden bir yerden bir çocuk sesi yükselir, sepet için- de avluya bırakılmış bir kız ço- cuğu ağlamaya başlar, hiç belli olmaz. evsiz Kâzım'ın kıvnlı- verdiği türbe altında sıcak bir rüzgâreser... Gece, Eyüp Sultan'da her şey olabilir, bütün mucizeler... ısozSOCd hotmaiLcom. e-posta : tan @ prizma. net. tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle