Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 KASIM 1999 CUMARTESİ
14 kultur@cumhuriyet.com.tr
Z. Livaneli çift CD'lik best of çıkanü.
Livaneli'nin
'en iyileri'
Zülfli Livaneli Film Müzikleri ve ls-
tanbul Konseri albümlerini saymazsak
bugüne dek best of stili bir albüm ha-
zırlamamıştı. Seksenli yıllarda çıkardı-
ğı albümlerde yer alan parçalann büyük
bölümü klasikleştiğinden bu ürünlerin
satışlan belli bir raya oturmuştu ve bi-
zim değerlendirmemize göre böyle bir
yeni değerlendirmeye gereksinim duy-
mamıştı Livaneli.
Ancak günden güne çeşitlenen mü-
zik piyasasında bu ürünlere ulaşmak
zorlaşınca Livaneli'nin 'gözdeleri'ni
bir araya toplamasının zamanı gelmiş-
ti. Bir önceki albümü Nevv Age Rfaap-
sody'de eski bestelerini senfonik bir an-
layışla değerlendiren Livaneli arayı faz-
la uzun tutmayarak bu kez de 'en sevi-
lenler'ini l'nutulmayanlar adıyla çift
CD-kasetlik albümde topladı.
Zülfu Livaneli'den aldiğimızbilgiye
göre kardeşi Ferhat Livaneli'yle birlik-
te konserlerde en fazla ilgi gören, bir-
likte söylenen parçalann birbölûmûnü
ayırmışlar. Türkiye'nin 30 yılını yan-
sıttiğına inandıkları bu yapıtlan, hiçbir
yeriyle oynamadan. nasıl sevildiyse o
halleriyle albüme aktarmışlar...
Bestelerin tümünün Livaneli tarafm-
dan yazıldtğı albümün birinci CD-ka-
setinde Leylim Ley (söz: Sabahattin
Ali).GüneşToplaBenimlçin(Söz: Ül-
kü Tamer). Memik Oglan (Ülkü Ta-
mer). Kardeşin DuymazlSöz Z. Liva-
neli), Gözterin(Söz: Z. Livaneli), Mek-
tup(söz: ArasÖren, Z. Livaneli), Kar-
h Kayın Ormanı (Söz: Nâzım Hikmet),
Eski Tüfek (söz: Z. Livaneli), Sus Söy-
leme (Söz:Z. Livaneli), Ada (söz: Z.
Livaneli), Gün Olur (söz: Orhan Veli)
var.
tkinci CD-kasette Sevda D e p (söz:
Ahmet Çuhacı). Ylğidim Aslanım (söz:
Bedri Rahmi Eyüboğlu). Kan Çiçekle-
ri (söz: Z. Livaneli), Günlerimiz (söz:
Yağmur Atsız), AÜı (söz: Federico Gar-
cia Lorca), Mayın (söz: Ülkü Tamer),
Merhaba (söz: Yaşar Kemal), Çırak
Aranıyor (söz: Refik Durbaş), Ozgûr-
lük (söz: Paul Eluard), Böyledir Bizim
Sevdamız (söz: Z. Livaneli), Dağlara
Küsrüm (söz: Z. Livaneli), Duvarlar
(söz: Z. Livaneli) yeralıyor.
Livaneli, Unutulmayanlar albümü-
nü. bestelennden kısa bölümleri içeren
müzikler ve otuz yıllık kariyerinin en
çarpıcı görüntülennden oluşacak ıki
dakikalık bir videokliple tanıtacak.
Sonsuza
dek Clash
Rockseverlere iyi bir haberimiz var:
Temmuzda çıkan Clash'm tribute al-
bümünden (saygı albümü) sonra bu kez
de Sony Müzflc topluluğun bir canlı ya-
pıtını çıkardı. Albümün adı From He-
re To Eterniry (The Clash Live): gru-
bun ilk yıllanndan, yani 1978 ile 1982
dönemindeki parçalardan oluşuyor. Bun-
lann hiçbiri daha önce canlı yonımla-
nyla yayımlanmamış. çok değerli ka-
yıtlar.
Clash, bizce rocktarihinin temel taş-
lanndan biri. 70'li yıllann sonlanna
doğru rock müziğin bittiğine inanıldı-
ğı günlerde Bnıce Springsteen, Patti
Smith ve az sayıdaki grupla birlikte bu
türün üzerine ısrarla giderek önemli bir
görevi yerine getiımişlerdi. Punk, fiınk.
ska gibi türlere de kaymasına rağmen
otantik bir rockVroll grubu olarak bel-
leklerde yer ettiler.
Anımsadığımız kadanyla o günlerde
punkın çok müthiş birbuluş olmadığı-
nı. özde rocka bağlı kaldıklannı ve elekt-
ronik müzik peşinde koşanlann tekno-
loji cambazı olduklannı anlatıyorlardı
söyleşilerinde...
Bu canlı albümün öyküsüne gelince;
grubun lideri Joe Strummer geçen yıl
evini taşırken eski konser kayıtlannı
bulmuş ve plak şirketiyle görüşüp bun-
lan temizletmişler.
Repertuvar gerçekten etkileyici; açı-
lış parçası Complete Controfdan Lon-
don's Burning'e. Clash Chy Rockers'dan
In Hammer Smith Pataise, I FoughtThe
Lan'dan London Calling'e, Guns Of
Brüton'dan ShoukJ I Stay or Should I
Go?'ya kadar tüm parçalar etkileyici.
Klasiklerden TommyGun ile White Ri-
ot'un böyle bir albümde olmaması ek-
siklik ama sekız dakikaya yakın Stra-
ight To Hell yorumu (diğer parçalar iki.
üç dakika sürüyor) her şeyi unutturu-
yor.
Strummer ile Mkk Jones'un riffleri,
Simenon'la o dönem davuldaki Top-
pcr Headon'ın uyumu etkileyici.
Bu albüm rafine rock adına önemli
birbelge...
Ayşe Tütüncü- Piyano Perküsyon Grubu 'Çeşitlemeler' albümünü çıkardı
Yeni alameder beliriyor,•.• Eski Mozaikçiler'den
Saruhan Erim, Timuçin
Gürer, Ümit Kıvanç'la
Serdar Gönenç ve Oğuz
Büyükberber'den oluşan
grup Ayşe Tütüncü'nün
düzenlediği Oregon,
Shadowfax, Chick
Korea gibi bestecilerin
yapıtlannı yorumluyor.
Bir dönemin önemli gruplann-
dan Mozaik'ın 'müzıkal' kanadı-
nın önemli ismi Ayşe Tütüncü.
grubu Piyano-Perküsyon Gru-
bu'yla birlikte Çeşitlemeler (ADA
Müzik) adlı albümü yayımladı.
Mozaik'in eski elemanlanndan
Saruhan Erirn (vurmalılar, vokal),
Timuçin Gürer (vurmalılar, vo-
kal), Umit Krvanç'la (davul) Ser-
dar Gönenç (vurmalılar) ve Oğuz
Büyükberber'den oluşan grup Ay-
şe Tütüncü'nün (piyano, vokal)
özgün haline fazla bağlı kalmadan
düzenlediği Oregon, Shadowfax,
Chick Korea, Debussy gibi beste-
cilerin yapıtlannı yorumluyor al-
bümde (71 dakika, 15 saniye).
Ayşe Tütüncü albümle ilgili şu
bilgileri verdi:
-Çeşitlemeler albfimünün yayı-
mı bir haytigecikti. Çıkışı açıklan-
dıktan sonra bu kadar geciken bir
albüm daha anımsamryoruz-
AYŞE TÜTÜNCÜ - Bu albü-
mün kayıt tarihı Nisan 1998. Ge-
cikmenin birinci nedeni. kaydının
ve miksajımn ayn stüdyolarda ya-
pılması. Stüdyolann uygun zama-
nını beklemek zorunda kaldık.
Arahkta bitirebildik: ondan son-
ra iş büyük bir gecikmeye uğradı.
Çünkü telif sorunlarını kolay çö-
zemedik. Düzenlemeleri bana ait
olsa da albümdeki beş parçanın
DİSKOCRAFİ
Mozaik döneml
• Ardmdan_(1985)
• ÇookAlameÜer
Bdirdi(1988)
• PlastikAşk(1990)
• TheOtherSideOf
Ttartay(199n
• Ölüraden Önce Hayat
Vanhr(1993)
Mehmet Cüreli ile
• Vapurlar/ Bhıes
(1990)
Plyano-Pertcüsyon
Crubu'yla
• Çe^deraefcr(1999)
oldukça aslına sadık bir yorumu
var. Böylelikle bir telif hakkı do-
ğuyor; işte bu durumu çözebıl-
mek için tam dört buçuk ay uğras-
tık. Sonra deprem feleketı oldu ve
yine beklemek zorunda kaldık.
- Sizbesteleri de olan bir wrum-
cusunuz. Neden ilk albümde baş-
kalannın vapıtlannı yorumlama-
yı tercih ettiniz?
TÜTÜNCÜ - 1995'te Mozaik
grubu dağıldıktan sonra biz yine
çalışmaya devam ettik, ama he-
men albüm fikri yoktu kafamız-
da. İki yıl kadar kendımizi çalma-
ya verdik. Mozaik'te yaptıklan-
mı piyanoya yontmaya çalışsam da
daha ziyade klavye ağırlıklı ışler
üretıyordum. Yoğunlukla piyano
çalmayı özlüyordum. Yeni grup-
ta doyasıya piyano çalmaya giriş-
tim. Albümde çaldıklanmız be-
nim çok sevdiğım parçalardır. Baş-
langıçta orijinalıne sadık çalarken
giderek kendimizden bir şeyler
kattık. Onlar özgünleşmeye baş-
ladı. Birbeste havası kazandı. Al-
bümün adının Çeşitlemeler olma-
sınm nedeni de bu. Bir tema alı-
yoruz, onu geliştiriyoruz. Burada
da bir tür beste faaliyeti söz konu-
su.
- Grubun adında Avşe Tütün-
cü*yü bu derece öne çıkartan ne gi-
bi görevleriniz var?
TÜTÜNCÜ - Projeyi ortaya atan
benim. piyano çalayım ve bunu
çok sayıdaki perküsyonla yapa-
yım diyen benim. Parça seçimin-
de ise diğer arkadaşlann katkısı faz-
la. Projenin yaratılması, yönlendı-
rilmesi ve tıkandığı zaman işın
derdini yüklenmek benim göre-
vim kısacası.
- Mozaik'in dağılmasına ne gi-
bi geUşmeler neden oldu sizce?
TÜTÜNCÜ - Bir grubun yaşa-
masının yalnız üyelerinı ilgilendir-
diğine inanmıyorum. Mozaik'i bi-
tiren nedenleri yalnız biz bilme-
meliyiz, eğer durum böyleyse za-
ten içimizden hıç dışan çıkama-
mışız demektir bu. Tabii ki müzik-
severden birtakım şeyler aldık,
ama daha ileriye gıtmek için yet-
memiş alışveriş. Bir koca neden bu.
Diğeri de, o dönemde market di-
ye birşeyden bahsedilmediği gün-
lerde müzik yapmak çok zordu. Bu
grubun içindeki insanlar aralan-
na yeni insanlar da alarak iki ye-
ni grupta toplandılar sonuçta. Bi-
rincisi bizım grup, ikincisi de Bü-
lent'in de (Somay) yeraldığı grup.
1995'ten beri bu iki gmp paralel
olarak yürüyor.
-Mozaik'inyenidcn birarayage-
lip konser verme ya da bir topla-
ma albüm yapma gibi projeleri
varmı?
TtTÜNCÜ - Bir Mozaik best
of projesı var kafamızda. Vaktimiz
oluncaçalışacağız. En iyi olacak-
ları seçip durumuna bakacağız.
Kimi parçayı aynı koyacağız, ki-
minın de gereklıyse bazı bölüm-
lerini yenileyeceğiz.
- Albümü nasıl tanırmayı plan-
byorsunuz?
' TİJTÜNCCı -Şu anda ADA Mü-
zik'in klip yapma gibi bir projesi
yok, ama albüm daha çok yeni.
Bir dolaşmasını istiyoruz; insan-
lar dinledikten sonra gelecek tep-
kilere göre klıbe karar vereceğiz.
Aynca 22 Kasım'da Tünel'deki
ADA Kültür Merkezi'nde, 28'in-
de de Babylon'da konserlenmiz
var. Ondan sonra da konserler de-
vam edecek tabii. Enerjimizın yet-
tiğince tanıtmaya çalışacağız.
Princeçok mııtluMüzisyen, yorumcu, şarkıcı, beste-
ci, yaptmcı, düzenlemeci ve de birçok
isimli Prince'in ya da The Artisfın iki
albümü bir ay araylapiyasayaçıktı. Bi-
rinci albüm Baletehketi taşıyor ve Prin-
ce'in (asıl adı Prince Roger Nelson-
1958) 1985-1994 arası piyasaya hiç
sürülmemiş çalışmalanndan oluşuyor.
The Vault-OklFriends'Sale adlı bu
albümde yeni bir şey yok; Prince'in
bildiğımiz enerjisiyle ve stiliyle yo-
rumladığı parçalar bunlar.
Yapıt, Prince'in serbest iradesiyle
yayımlanmış bir albüm değil; uzun sü-
redir ihtilafta olduğu ve ona Prince adı-
nı kullanmayı yasaklayan şirketin ken-
di iradesiyle malzemeden oluşuyor.
Prince ise bir söyleşisınde durumu
şöyle değerlendinyor: "EUerindenge-
len her tüıiü kötülüğü yaptılar bana.
Kontratlann insanlan bu derece baş-
kalannın karşısında aciz düşürmesi-
ne izin verilmemeli. Şirket Vault albü-
müyle elinde kalmış her şeyi tükettL
Bakalım bundan sonra ne yapacak-
lar?"
Prince'in The Artist adıyla yayım-
ladığı yepyeni albümü Rave Un2 The
Joy Fantastic (BMG)ise 17 parçadan
oluşuyor. Yirmi yıldır bu yolda seyre-
den The Artist yeni bin yıla kariyeri-
nin 'en pop' albümüyle gırmek istemiş.
Kontrat yönünden artık 'serbest' kalan
sanatçı yeni albümde deneysel açıdan
da hiç alışık olunmadığı ölçüde kısır
kalmış.
Yine Batılı dergilerde çıkan söyle-
şilerinden öğrendiğimize göre bu yılın
başında 'Ne yapryorum ben?' diye şöy-
le bir kendini dinledikten sonra artık
hiçbir şeyi sorun edinmemeye karar
vermiş ve dünyaya daha pembe göz-
lüklerle bakmaya başlamış.
Bu iyimser hava çalıştığı insanlara
da yansımış. Etrafındaki ekibi fazla
değiştirmeyi sevmeyen The Artist,
bu kez sıkı bir devrim yapıp Chuck
D, Sheryl Crow, Ani Di Franco, No
Doubt'tan Gwen Stefani'den destek
almış.
Bu 31. albümünde Prince çok
mutlu; yeniden 'bulunmuş' bu
sevincin örnekleri bizce rafi-
ne pop dinlemek isteyenle-
rin beklentileriyle örtü-
şecek. Kaçırmayın.
• "Şöyle bir
sahne getirin
gözünüzün
önüne;
dünyanınen .•»%*
ünlü dört
metalcisi 104
kişilik bir
senfoni
orkestrasıyla
birlikte.
Metallica büyük
orkestrayla
1 kendi bestelerini
yorumluyor..."
Senfonik yorumla
Metallica besteleriMetaDica, Doksanlar'ın en çok tartışılan me-
tal gruplannın başında gelıyor. On yedi yıldır
ne yapsalar ya da tam tersi. yapmasalar, her ha-
reketleri haber oluyor Sıkı hayranlan onlan
sürekli popa kaymakla suçlarken grup üyeleri
Master Of Puppets (1986) günlerinden çok
uzakta olmalannı, 'Degişmeyen tekşey degişim-
dir' slogamyla kendilerini savunuyor.
Geçerı yıl sonunda başkalannm parçalannı
yorumlayarak Garage Inc. adlı bir albüm ya-
pıp yine polemiğe yol açan ekip. şımdi tartış-
malan büyütecek yeni bir albümle pazara çık-
tı. Bugüne dek 60 milyon albüm satan Metal-
lica'nın son yaptığı bir senfonik albüm.
Şöyle bir sahne getirin gözünüzün önüne; dün-
yanın en ünlü dört metalcisi 104 kişilik bir sen-
foni orkestrasıyla sahnede. Trash metali liste-
lerin en üst sırasına taşıyan Metallica büyük or-
kestrayla birlikte kendi bestelerini yorumlu-
yor...
Bu anlattıklanmız hayal değil, tamamıyla
gerçek: geçen nisanda Kalifomiya Berkeley'de
San Francisco Senfoni Orkestrası'yla bestele-
rini klasik Batı müzığine uyarlayıp tarihe bı-
rakmıştı Metallica.
Şimdı Lniversal şirketi bu albümü dünyay-
la birlikte Türkiye'de de pazartesi günü yayım-
layarak Metallica hayranlanna en kısa sürede
ulaştınyor. Albümle ilgili söyleyeceğımiz şu;
birincisi hızh parçalan daha heyecanlı çalmış-
lar; yavaşlarda da daha büyüleyici bir atmos-
fer oluşmuş. Bir ara albüm olan bu çalışmayı
müzikseverlerin dinlemesı gerekiyor. Oncelik-
le iyi bir deney, Metallica'nın müzikal ağırh-
ğını incelemek açısından da değerli..
Birinci CD-kasette The Ectasy Of Gold, The
Call OfThe Ktulu. Master Of Puppets, Of Wolf
And Man, The Thing That Should Not Be, Fu-
el. The Memory Remains, No Leaf Clover, He-
ro OfThe Day, Devil's Dance. Bleeding Me,
ikinci CD-kasette ise Nothıng Else Matters,
Until It Şleeps, For Whom The Bell Tolls, Hu-
man, Wherever I May Roam, Outlavv Torn,
Sad But True, One, EnteT Sandman. Battery var.
Yerli
4
rapçüer'den 'Yeraltı Operasyonu'
'Rap'in Türkiye serüveni pek parlak
gelişmedi bugüne dek. ABD'de gettolar-
da yaşayan siyahi gençlerin 24 saat boyun-
ca yaşadıklan her türlü gelişmeyi müzik
yoluyla aktarmalanyla başlayan rap'i di-
ğer müzik türleri gibi kolaylıkla dünyaya
ihraç edemedi endüstri. Çünkü Amerika-
lı gencin dokulanna kadar işlemiş o şiir-
sel anlatım bizde ve Avnıpa'da ancak mü-
zikal açıdan yakalanmaya çalışıldı.
Doksanlar'ın başında Mazhar-Fuat-Öz-
kan, Anında Görüntü'yle arayışı başlatır-
ken arkasının gelmemesi, Vitamin moda-
sıyla işin suyunun çıkartılması bu tip bir
kültüre ne kadar uzak olduğumuzu yan-
sıtıyordu. Bu arada endüstri toplumunda
yaşamalanna karşın sisteme bir türlü ka-
bul edilmeyen Almanya'daki Türkıyeli
genç kuşak, ilginç rap ve türevi hip hop
denemelerine girişmişti. Ancak bunlann
Türkiye'ye yansıması. popun fırtına gibi
estiği günlerin sona enp yapımcılann pa-
ra getirecek projeler aramasına kadar ge-
cikti. Sonra ortaya Cartel çıktı ve orien-
Tunç 'Turbo'
Dindaş oturmuş
ve kolay
albüm yapma
olanağı
bulamayan
gnıplann ryi
parçalannı
Yeraltı
Operasyonu
aduu verdiği bir
projede toplamış.
tal hip hopla yanm milyona ulaşan bir ti-
raj yakalayan grup bu türde seyreden di-
ğer gruplara da Unkapanf nın kapılannı
açtı. Ancak rap ya da hip hop bir yaşam
biçiminin uzantısı olduğundan diğer mü-
zik türleri gibi kolay tüketile'medi ve pa-
zan genişleyemedi.
Hal böyle olunca aylık Blue Jean der-
gisinde hip hop sayfasını hazırlayan Tlınç
'Turbo' Dindaş oturmuş ve kolay albüm
yapma olanağı bulamayan gruplann iyi par-
çalannı Yeraltı Operasyonu adını verdiği
bir projede toplamış. Albüm geçen hafta
K.OD Müzik etiketiyle yayımlandı.
Biz bu gruplan yakından tanımadığımız
için basın bülteninde verilen bilgileri ak-
taralım öncelikle.
Statik: tstanbul'un en eski yeraltı grup-
lanndan olan Statik. Turbo ve Jemy'den
oluşuyor. 1996'da bir araya gelen ikili, ön-
ce break beat yaparken sonra rap'i seçmış.
Nefret: Dr. Fuchs ve Ceza'nın grubu
Nefret bu âlemin en tanınmış gruplann-
dan biri. Ekip ilk albümünün hazırlıkla-
nyla meşgul.
Ses: Almanya'nın Frankfurt kentinden
projeye dahil edilen grup, Almanya'nın en
eski Türkçe rap ekiplerinden Asiatk War-
riors'ın alt grubu. Elemanlannın adlan
Düşman ve Sezai.
SilahsızKuvvet: Projenin liden Samsun-
lu Mic Check, ama diğer rapperlara da
kapısı açık.
Yener: lzmirii rapçilerden Yener solo al-
büm hazırlığmda; Kuva-1-zmirgrubunda
diğer rapçilere de yardımcı oluyor.
Susturucu: Iki tane demo albümü olan
lzmirii Duke ve Tetik, rap dışında yaptık-
lan hardcore çalışmalarla da dikkat çeki-
yor.
GÖRÜS f:VI»M!l
Borusan Filarmoni
Giirer Aykal'la Güçlü
Büyük deprem felaketinin üzüntüsü, do-
ğurduğu endişe ve stres yaşanırken olağa-
nüstü güzel ve başanlı bir konseri izlemiş
olmak insanı karanlıktan aydınlığa ve umu-
da taşıyor. Bu aydınlığın yaratıcılan başta
uluslararası değerde orkestra şefi Pruf. Gü-
rer Aykal, virtüöz kemancı Doç. Dr. Cihat
Aşkın ve Borusan istanbul Filarmoni Or-
kestrası'n gerçekteştıren ve çeşitiı sanat hiz-
meti veren Borusan Kültür ve Sanat Mer-
kezi ve Genel Müdürü Sami Caner'i alkış-
lanz.
22 Mayıs 1999 tarihli Cumhuriyet gaze-
temizin Görüş köşemde: "Borusan Oda
Orkestrası 'nın yeni dönemdeki Genel Mü-
zik Dırektörü ve ŞefiProf. Gürer Aykalyö-
netimindeki çok başanlı ilk özel konserin
yanı sıra bu orkestranın genişletilerekkent
orkestrası niteliğinde Borusan İstanbul Fi-
larmoni Orkestrası'na dönüşmesi olayı"n\
duyurmuştuk... işte, ekim ayında orkest-
raya nefesli sazlann katılımıyla ve kadro-
nun geniştetılmesiyte bu yararlı olay gerçek-
leşmış ve Borusan İstanbul Filarmoni Or-
kestrası kasım ayından itibaren Prof. Gü-
rer Aykal'ın Genel Müzik Direktörü olarak
ve sürekli orkestra şefliğinde düzenli kon-
serler vermeye başlamıştır. Bu orkestra yi-
ne önemli bir güçlendirmeyle başkeman-
cı görevine, genç yaşına rağmen dünyaca
ünlü müzik otoritelerıyle çalışan ve hem
keman vırtüözü olarak başanlı konserteri
hem de ögretim görevlisi olarak tanınan
Doç. Dr. Cihat Aşkm'ı getirmiştir.
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası,
yukanda sözünü ettiğimız çok başanlı kon-
serin istanbul'da Lütfü Kırdar Kongre Sa-
lonu'nda "Boya'99 Kongre ve Sergisi Et-
kinlıkleri" çerçevesinde şef Prof. Gürer Ay-
kal yönetiminde ve solist olarak viyolonist
Doç. Dr. Cihat Aşkın'ın katılımıyla verdi.
Konser programında ilk bölüm Antonio
VıvakJi' nin (1680-1743) "Op. 8 Dört Mev-
sim" (Le quattro stagioni) adlı dort bolüm-
den oluşan konçerto btçimindeki tanınmış
eserine aynlmıştı. rtalyan besteci bu dün-
yaca sevilen ölümsüz eserinde "Mevsim-
ler"\ kendi yaratıcılık kişiliğine ve stiline uy-
gun olarak barok tarzında, besteciliğinde
ağır basan melodik (ezgi) duyuşlannı, so-
lo kemana verdiği teknik ınceliklerle renk-
lendirerek yaratmıştır. "ilkbahar No. 1",
"Yaz No. 2", "Sonbahar No. 3" ve "Kış
No. 4" bölümlerinde, özellikle GürerAykal'm
kişilikli ve ustalıklı yönetiminde her zaman-
ki başansının yanı sıra benceönemli birözel-
likle de bu yeni orkestranın formasyonun-
da "ayncalık" taşıyan tmı (timbre) renkli-
liği ve dinleyicınin ıçıni ısıtan toplu bir ses-
lendirme armonisi ilgimi çekti. Nüansla-
nn ve alçalış yükselişlerin belirlenmesi de
etkileyiciydi. Antonio Vivaldi, bilindiği gibi
besteciliğinın yanı sıra iyi bir kemancıydı.
"Dört Mevsim" bestesinde "kuşlann se-
sini, ıımaklann şınltısını vd." orkestra dü-
zenlemesinde hissettirmesi de aynca ün-
lü eleştirmen Marc Pincherte'ın yazdığı-
na göre "Barok çağın romantik bir beste-
cisi" yorumunu kanıtlıyor. Cihat Aşkın da
sololannda çok başanlıydı.
Konserin ikinci bolümünde Ludwig van
Beethoven'ın (1770-1827) "Op. 21 Do
majör No. 1 Senfoni"sini Gürer Aykal'ın
yorumlayışında bestecınin karakterine uy-
gun bir yönetimle izledık. Bu senfoninin
orkestra partisyonlan (yazımlan) 1820'de
yayımlandığı zaman adına "1. Büyük Sen-
foni Do majör" denmişti. Melodik yanla-
nyta birtıkte, enerjik, bazen dramatik, bir an-
da duygusal. birden güçlü, hareketliçizgi-
lenyle sonraki senfonilere de basamak rjlur.
nuraaraYerli popta birkaç haftadır lider olan Kenan
Doğulu. yeni albümü Ben Senüı
Herşe\inim'le ıkincilığe inerken yenni
Serdar Ortaç'ın Bijsem ki adlı yeni
albümüne bıraktı. Üçüncü sıradaTanju
Okan. Bir Zamanlar adlı 'best of'uyla yer
aldı. Sanat müziğinde sıralama aynı: Safiye
So>man. Sevenler Gece Ağlar'la birinci,
Pınar Alünok. Arz Ediyorum'la ikinci, Zeki
Müren'ın Bıldıran Yağmuru adlı yapıtı
üçüncü. Halk müziğinde Yavuz BingöL
Sitemdir'le binnci. Kubat, Bir Aynlık Bir
YbksuHuk Bir Öfüm'le ikinci. Servet
Kocaka>a. Keke ile üçüncü.
Yabancı müzikte Sting, Brand New Daj'
albümüyle lıderliğmi korudu. RadyoS'in
toplama albümü Summer Hits 99 ikinci,
Eric Clapton yeni best of albümüyle üçüncü.
- Saturday Night Live, Volume 2- Vanous
- My First Album- Lolly
- Le Crabe Est Erotique- Moos
- Euphona Morning- Chris Cornell
- Movin Melodies- Atb
- Hoora> For Boobies- The
Bloodhaundgang
- Back From The Deed- Obituary
- 7th Deadh Sin- Ice T 7
- Conspiracy- King Diamond
- Act Seven- Crematory
- Hypocrisy- Hypocrsy
- The Crovvning Of Atlantis- Therion
- Colony- In Flames
- The Burning Red- Machine Head
- Amped- Dog Eat Dog
- VVbrld Coming Down- Type O Negative
- Chamber Music- Coal Chamber
- Northem Star- Melanie C
- Sevdalım- Grup Laçın
- Dünya Aşkı Anlasın- Nesrin-Çetin
Körükçü