Katalog

•9KASIM1999CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bedelsiz ittıalata fcilipkişi incelemesi • ANK\RA (Cumhuriyet Bürosu)- Kapatilan RP'nin gtnel başkanı Necmettin E-bakan"ın başbakan odugu REFAHYOL hikümeti döneminde Ziraat Bankasfnca yürütülen bedelsiz ithalat kampanyası sırasmda, görevlerini kötüye kullanarak bankayı zarara uğrattıklan iddiasıyla haklannda dava açılan 7 üst düzey banka yöneticisinin Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasma devam edildi. Mankeme heyeti, dosyanın 3 kişilik bir bilirkişi heyetine gönderilmesine, Ziraat Bankası'nı genel müdürlüğünün müdahilliğine karar vererek duruşmayı erteledi. Diyarbakır'da çatışma • DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - OHAL Valiliği'nden yapılan açıklamada Diyarbakır'ın Hani ilçesının kuzeyindeki Zincibel Dağı bölgesinde yapılan operasyonlar sırasmda bir grup PKK'li teröristle sıcak temas sağlandığı, çıkan çatışmada 8 teröristin öldürüldüğü belirtildi. Açıklamada operasyon sırasında 1 güvenlik görevlisinin şehit edildiği ifade edildi. Bölgede operasyonlar sürüyor. Ayaydın'dan açıklama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP lstanbul Milletvekili Aydm Ayaydın, TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu'nda oluşturulan alt komisyonda dokunulmazlığının kaldınlmasıyla ilgili dosyanın dönem sonuna bırakılması karan konusunda "Dokunulmazlığımın kaldınlmasını ben istedim" dedi. Meclis Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu içinde oluşturulan komisyonun ele aldığı 16 dosyamn dönem sonuna ertelenmesine karar verilmişti. Bu karar Meclis Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu'nda oylandıktan sonra kesuıleşecek. Uyuşturucular tipta kullamlacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Güvenlik güçlerince yürütülen operasyonlarda ele geçirilen uyuşturucu maddelerin imhasından vazgeçiliyor. Uyuşturucu maddelerin dedektör köpek eğitiminde kullanılmak üzere Emniyet Genel Müdürlüğü'ne, tıbbi amaçlı kullanımının araştınlması için de Toprak Mahsulleri Ofisi'ne (TMO) teslimine olanak tanıyan yasa tasansı TBMM Sağhk Komisyonu'nda kabul edildi. DiHpak'm yargılanması • MALATYA (Cumhuriyet) - Malatya'da 21 Eylül 1998 tarihinde bir konferansta yaptıklan bir konuşmada, "Halkı din ve mezhep farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek" suçunu işledikleri gerekçesiyle aralannda Akit gazetesi yazan Abdurrahman Dilipak ve Yeni Şafak gazetesi yazan Ahmet Taşgetiren'in de bulunduğu 11 kişi hakkında Malatya 1 No'lu DGM'ce tutuksuz yargılanmak üzere açılan davaya devam edildi. Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi. Alün kaçakçıları • ANTAKYA (AA) - Hatay Valiligi'nden yapılan açıklamada, Dörtyol ilçesinde bir sanayi kuruluşunun toprak altındakı borusunun onanm çalışması sırasında buldukları 4 kilo 250 gramlık altın külçelerle 1200adetsikkeyi kuyumcuya sattıklan belirlenen 9 işçiden 5'inin yakalandığı belirtildi. Yakalanan 5 işçi tutuklanırken 4 işçi ile kuyumcu aranıyor. 750 binanın yıkıldığı 12 Kasım depreminde yaşamını yitirenlerin sayısı 550'ye ulaştı 4 Bolu tarîhten silinmistir'DtLEKAKIRMAK BOLU - Bolu'nun Düzce ilçesinde. 12 Kasım'da meydana gelen depremin ardından çadır dağıtımında yetkili kılınan muhtarlara kriz merkezınde masa verilmemesi nedeniyle sorunlar yaşanıyor. Depremzedeler dün akşam yine protesto yürüyüşü yaptılar. Bolu Valisi Miroğlu, "Bolu tarihten sitinmiştir" açıklamasını yaparken halktan sabırlı olmalannı istedi. Vali Miroğlu, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e durumla ilgili bilgi verdiğini ve Bolu'ya yapılacak yardımlar konusunda dünyayla irtibatlaştıklannı bildirdi. llçe halkının beslenme sorunu ise çeşitli illerden gelen gönüllülerin kurduklan aşevleriyle çözülmeye çahşılıyor. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi, Düzce'deki depremde ölenlerin sayısınm 550, yaralı sayısmın 3 bin 313, depremde yıkılan bina sayısının da 750 oldugunu bildirdi. Içişlen Bakanı Sadettin Tantan'ın emriyle Bolu, Düzce ve Kaynaşh'dan 8 bin depremzede yurttaşın ilk etapta Antalya, Balıkesir ve Aydın illerindeki kamuya ait sosyal tesislerde banndınlacağını bildirdi. Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı da Kaynaşlı'da 120, Düzce'de ise'500 geçici konut • Bolu Valisi Nusret Miroğlu'nun geçen günlerde "Bolu'da hiçbir şey yok. Yardıma ihtiyacımız yok" açıklamalanna depremzedelerin tepkileri sürüyor. Vali Miroğlu da tepkilere "Istifa etsem de bu bir işe yaramayacak" karşılığmı veriyor. yapabilmek amacıyla başladı. Düzce halkının beslenme sorunu, çeşitli illerden gelen gönüllülerin kurduklan aşevleriyle çözülmeye çahşılıyor. Düzce'de şu ana kadar Ankara, Kayseri ve Trabzon Büyükşehir ile Afyon ve Zonguldak belediyeleri, Kızılay Adapazan Şubesi, Konya izcileri, Yapı Merkezi, Kayseri Aşevı, Sakarya Valiliği, Yenimahalle pazarcı esnafı, pazarcılar esnafı ve Antalya aşevi ile Ankara Esnaf ve Sanatkârlar Odalan Birliği'nce toplam 66 bin 800 kişi kapasiteli aşevleri kuruldu. Depremzedelerin tepkisi Kurulan aşevlerinin 10'unda 3 öğün, 4'ünde de 2 öğün yemek verilirken depremde evleri yıkılmayan, ancak korkudan içeriye giremeyenlere gıda dağıtımı yapılmaması da depremzedelerin tepkilerine yol açıyor. Bu arada, Bolu Valisi Miroğlu'nun geçen günlerde " Bolu'da bir şey yok. Bolu'da sadece 10 ev yüaldı. Yardıma da ihtiyacunız yok" şeklindeki açıklamalanna depremzedelerden tepkiler hâlâ sürüyor. Dün akşam saatlerinde depremzedeler yine protesto yürüyüşü yaptılar. Karaman Mahallesi'nden başlayıp valilik çadınna kadar süren yürüyüşe yaklaşık 400 kişi katıldı. "Çadır yok, ekmek yok, su yok, battaniye yok",u Vali fctifa" sloganlan atan gruba polis ve jandarma ekipleri dağılmalan için uyanlarda bulundu. Miroğlu 'na sorunlannı iletmek üzere aralannda Karamanlı Mahallesi Muhtan Ahmet Karageyik'in de bulunduğu 10 depremzede temsilci olarak seçildi. Görüşmenin ardından bir açıklama yapan Miroğlu. "Hadiseleri doğru anîamak lazjm. Ben 10 bina derken Bolu'da çöken binaları kastettim. Buradaki insanlann hiçbiri evierine girmiyor. Onun farkındayım. Zaten zevkinden kimse sokakta yatmaz. Vatandaşlaruı yüzde 80'i sokakta yaayor. İlk gün 10 bin çadır istedim ama gelmedi. Elimize ne geçerse anmda vatandaşa iletiyoruz" dedi. Öte yandan, Düzce'de Devlet ve SSK hastanelerinin dışında, Rusya, Israil, Japonya, Mısır ve Avusturya'nm kurduğu sahra hastanelerinde sağlık hizmeti veriliyor. Ankara-lstanbul yolunun trafiğe açık olduğu, Bolu Dağı'ndan geçişin servis yolundan çift yönlü verildiği ifade edilen açıklamada, ancak ağır vasıtalann, çahşmalann etkilenmemesi, servis yolunun bozulmaması ve yoğunluğun artmaması için trafik akışınm hem Ankara hem de lstanbul yönünden Eskişehir-Bilecik üzerinden yönlendirildiği belirtildi. Hatay ve Marmaris'te deprem Öte yandan, dün saat I2.34'te, merkez üssü Hatay olan 3.3 büyüklüğünde hafif şiddette deprem yaşanırken saat 18.37'de ise merkez üssü Marmaris olan 3.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Boğaziçi Universitesi Kandillı Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nden yapılan açıklamaya göre, dün 00.03-20.22 saatleri arasında 15 artçı sarsıntı kaydedildi. Bursadaki lodos Tedavi edilen öğrencilere borç senedi BURSA (Cumhuriyet) -Bursa, lodos ne- deniyle uçan okul çatılanyla sarsılırken ça- tısı uçan Yunus Emre Ilköğretim Oku- lu'nun yaralı öğrencilerine Bursa Devlet Hastanesi'ndekı tedavileri için borç sene- di imzalatılması öğrenci velilerinin tepki- sine neden oldu. Borç senedi imzalatılina- sından Bursa Valisi Ali Fuat Güven'in ta- limatıyla vazgeçildıği bildirildi. Şubat 1999'da 6 öğrencinin ölümüyle sonuçlanan çatı uçması olayının ardından güvenli olması için onanlan okul çatısının uçmasıyla yaralanan 9 öğrenciden birinin durumunun çok ciddi olduğu bildinlirken değişik yerlerinden aldıklan yaralann öte- sinde çatının uçmasıyla psikolojik sıkıntı yaşayan öğrencilerin tedavilen sürüyor. Bursa Devlet Hastanesi'nde yatan öğren- cilerden, tedavilerinin karşıhğı olarak borç senedi istenmesi dün büyük tepkiyle kar- şılandı. Spordan sorumlu Devlet Bakanı Fikret Ünlü'nün de hastanede ziyaret ettiği yara- lı öğrencilerden tedavi masraflannm kar- şılığındaborç senedi imzalanlmasıyla ilgi- li sorulan yanıtlayan Bursa Valisi Ali Fu- at Güven, "Benzer şikâyetier bana da gel- di. Talimat verdim. Oğrencilerimizin tüm masraflannı devlet karşılavacak" dedi. VehbiKoçVakfitarafindanyeniknenttah^HastanesiGioaımiAlber- to Agnelli binası açıldL Bir süre önce yaşâmını yitiren Fiat'm vârismin adı verUen binanın açıhşuıda konuşan Rahmi Koç, hastanenin onkoloji merkezi, rehabilitasvon ünitesi ve evde bakım merkezterinden oluştuğunu söyledi. Koç, 50 yataldı hastanenin 10 yatağmın Türkiye'deki ftahan cemaatmin geriat- rik hastahklanna tahsis edildiğini belirttL Sağlık Bakanı Osman Durmuş ise özel sektörün sağhk alaruna ginnesinin rekabeti arttırdığını söyledi. Durmuş, iki ülke arasuıdaki sağhk çalışanlannın değişimi ile bilgi abşverişinin sağlana- bileceğini ka> detti. İtaha Dışişleri Bakanı Lamberto Dini ise deprem nedeniyle duyduğu üzünfüyü dile getirerek Türk halkının acısını azaltmak istediklerini söyledi. Hastanenin açıhşnu Dışişleri Bakanı Dini, Sağhk Bakanı Durmuş, Rah- mi Koç ve binaya adını veren AgneDi'nin eşi Avery Howe Agnelli birükte yaptılar. (Fotoğraf: SAADET USLU) Gülgönül, 9 olması gereken blok sayısını 14'e çıkardıklannı söyledi Avcılar'da müteahhit itirafiİstanbul Haber Servisi - Avcılar Ambarlı 'da, 17 Ağustos depreminde çökerek 11 kişiye mezar olan binanın müteahhidi, 9 olması gereken blok sayısını kaçak olarak 14'e çıkardıklannı itiraf etti. Müteahhit Mustafa Gülgönül ve arsa sahibi Fehmi Karaağaç'ın tutuklu olarak yargılandıklan davada, sanık avukatlan kaçak yapılaşmada sorumluluklan bulunan belediye yetkililerinin de yargılanması gerektiğini belirttiler. Mustafa Gülgönül ve Fehmi Karaağaç'ın "tcdbirsi/Jik ve dikkatsizUk veya meslek ve sanatta acemilik, taMmatlararia>etsiztik sonucu birden fazla Idşinin ölümüne yol açuklan" gerekçesiyle, 4 ile 10'ar yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanmalanna başlandı. Küçükçekmece 4. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, sorgusu yapılan Gülgönül, arsa sahibi Karaağaç ile 9 bağımsız blok yapılması karşılığında anlaşma yaptıklannı, ancak daha sonra işlerinin yoğunluğu nedeniyle binanın yaptmını devrettiği kardeşi Alaartin Gülgönül ile arsa sahibi Fehmi Karaağaç tarafindan binanın 14 bağımsız blok olarak inşa edildiğini öne sürdü. Arsa sahibi Fehmi Karaağaç ise ifadesinde, binanın müteahhidinin Mustafa Gülgönül oldugunu, kardeşi Alaattin'in ise sadece inşaatta kalfa olarak calıştığını belirterek Gülgönül'ü yalanladı. Arsasma 4 kat yapılması karşıhğı müteahhit Gülgönül ile anlaştığını vurgulayan Karaağaç, bir gün inşaata geldiğinde 4 kat karşıhğı anlaşılan binanın kaçak olarak 5. katına başlandığını gördüğünü anlattı. Karaağaç, bu nedenle müteahhit Gülgönül ile anlaşmazlığa düştüğünü ve inşaatı belediye yetkililerine ihbar ettiğini ifade etti. Karaağaç, binanın belediye tarafindan mühürlenmesine rağmen inşaata devam edildiğini kaydetti. Karaağaç'ın avukatı Fahrettin Adfl de, belediye tarafindan binanın kaçak katı dolayısıyla verilen para cezasının müteahhit Gülgönül tarafindan ödendiğini söyledi. 'Belediye de yargriansın' Duruşmada söz alan Mustafa Gülgönül'ün avukatlan Turan Soyyiğit ve Aydın Ayhan, bir binanın ruhsatından ve projeye uygunluğundan birinci derece sorumlulann, belediye yetkilileri oldugunu ifade ettiler. Rahatsızlığı nedeniyle Gülgönül'ün tahliyesini isteyen avukatlan dönemin belediye yetkililerinin de bu davada sanık olması gerektiğini savundular. Sanıklann tahliye istemlerini reddeden hâkim duruşmayı erteledi. İMO: Siyasi iktidar ders almıyor 'Deprem raııtmda paylaşun kavgası' İZMİR (Cumhurivet Ege Bürosu)-17 Ağustos Mannara ve 12 Kasım Bolu- Düzce depremleri sonrasında hasar gö- ren yaklaşık 70 bin yapının "onanm pro- jefcrÜH" yapan uzmanlann hazırladıkla- n projeleri onayladıklan, hatta yükleni- ciliği de üstlendiklerine dikkat çekilerek 140trilyonluk liralık '•deprem rantı"'nın belli kesimlere peşkeş çekildiği öne sü- rûldü. înşaat Mühendisleri Odası (ÎMO) 2. Başkanı Muzaffer Tunçağ, depremler sonrasında siyasi iktidann geleceğe yö- neük dersler çıkarması ve uzmanlaşma- ya öncelik veren bir örgütlenmeyi ger- çekleştirmesi yerine tam tersi uygulama- lara giriştiğinin izlendiğini vurguladı. 3 aylık dönemde yaşanan iki büyûk deprem felaketiyle ortaya çıkan "teknik eteman »kmosı tt nın gıdenlmesi yerine, bakanhğın partizan uygulamalanyla çok sayıdaki teknikpersonelin "taymıvesür- gûnlerle'' görevlerinden alındığj, yerieri- ne de yandaşlannın yerleştirildiSi iddia edildi. Tunçağ. "ÖnceHkle 2 Eyfûl 1999 tarihiiHkyeni birimaryönetmeiigiçıkar- tarak esldsine oranla köklü degisiJdikler getiren ve bir geçiş süresi bile öngörme- den bunlan uygulamaja kalkanlar bir milyonldsuûnistihdamedüdigivevakla- şık 200 sanavi dahıun ürün ginüsi olan in- şaatsektöriinün tamamen durmasına ne- den olmuşlardır. Odamıan iptali için yar- gıya basvurduğu yönetmeMk, uznıan gö- rüşteri ahnmadan telaşla hazuianıp yfl- rürlüge konmuştur. Ardından da özefflk- k bayındırlık, ulaşörma ve diğer bakan- hklarda > üderce teknik elemanın layun ve sürgünle göre\lerinden alııııp ytrlert- ne yandaşlaruı yerkştiriidiği süreç başla- tdımşar" dedi. 'Mevlana ve Atatürk Gecesi' n Vakfi (EMAV) tarafindan AKM'de düzenlenen "MevlanaveAtatürk GecesTnde konuşan Cenıal Kutay, Atatürk'e 'dinsiz' dh enlerin o olmasaydı şu anda açık bir cami bulamayacaklannı anımsatarak "tmam harip mezunlan devletin her kade- mesinde verieşiyor,ordu hariç. Atatürk'ün ordusuna bir tanesinin girmesi bile kor- kutucudur. Atatürk Türkçe ibadeti sağladı. ama onun ölümünden sonra ardmdan gelenler bu perdevi sonuna kadar kapattı" diye konuştu. Gecede Kutay'a haüra plaketi verildi. Geceye, emekli Orgeneral Çevik Bir, Türkan ve Difek Sabancı, esld lstanbul Valisi Nevzât Ayaz da kanldL (Fotoğraf: SAADET USLU) DEPRREMMM! ORHAN BURSALI Ya İstanbul Kuzeye YaFayGüneye! Sayın "Deprem Babası" Işıkara'nın önceki günkü basın toplantısında, TPAO hantasını kullanarak ıstan- bul'u tehdit eden fayı, "aşağı çekme" girişimleriyle büyük bir fiyasko ve büyük bir skandal yaşadık! Öyle anlaşılıyor ki bu fayı yok etme girişimi Ankara'nın yani siyasetin emriyle yapıldı! Hiç anlamadığım bir konu ise, biri bir şey söyleyin- ce neden hemen inandığımız ve öncelikle söylenen- den şüphe etmediğimiz. "Acaba öyle mi?" sorusunu niye sormuyoruz? Çoğumuz, arada sırada ben de, ne yazık ki bu konuda sınıfta kalıyoruz: Işıkara'nın fayı "60-70 km. güneye" çekmesi karşı- sında hiçbir Allah'ın kulu basın organı ve TV ankor- manı, eline cetveli alıp da harita üzerinde, "Yahu şu fay Marmara'nın 70 km. aşağısına çekilirse nereye gider?" diye ölçmüyor ve merak etmiyorsa, basın olarak sandığımızdan daha kötü bir durumdayız de- mektir. Daha da berbatı, bazı ciddi basın organlan, TPAO fayını yeniden çizerek, TPAO haritasındaki fay- lan en az 15 km. daha güneye taşımış! Bu konuyu konuşup kahkahalarla gülerken, Tan Oral "Ne yapsınlar" dedi, "Istanbul'u faydan daha kuzeye taşımanın zorluğunu gördüler, fayı güneye taşıyıverdiler!" Millet aptal! Istanbul'dan 60-70 km. uzaklığın tam Yalova üzerine geldiğini görmeyecek! Millet enayi! Gazetenin çizdiği harita ile orijinal TPAO hantasını karşılaştırmayacak ve fayı yok etme- ye yönelik çabaian görmeyecek! Ne yazık ki anlayış bu! ' • • • Şimdi, TPAO haritası konusunda bazı noktalara değinelim ve bu konuda güvendiğimiz uzmanlardan aldığımız görüşleri özetleyelim: 1) Petrol araştınmalan için uygulanan sismik yön- temlerle, aktif fayları saptamak için kullanılan yön- temler ve amaçlar farklıdır. Petrol aramalarında TPAO, 2-5-7 km. kadar derinlere bakar. Bu nedenle, TPAO haritasında işaretlenen faylardan hangisinin aktif, hangisinin ölü faylar oldugunu anlamak müm- kün değildir. Çünkü Marmara'nın altında aktif olma- yan, olmayacak olan, ve bu nedenle de deprem açı- sından bizi hiç ilgilendirmeyen yığınla fay vardır! Bu- gün Istanbul'un altındaki zeminde de TPAO yönte- miyle araştırılsa yüzlerce fay bulunur. Ama bunlar milyonlarca yıllık gelişme içinde ortaya çıkan ve aktif özelliğini tamamen kaybetmiş faylardır. 2) Aslında TPAO'nun haritası, fay zenginliği, fay kı- nklan, faylann mütemadiyeliği bakımından, hepimizi daha büyük dehşetlere düşürmeli, imdaat diye ba- ğırtmalı ve derhal pılıyı pırtıyı toplayarak bu ülkeden kaçırtmalıdııi 3) Deprem üreten faylar ise, daha çok yüzeyde aranır. Yüzey kınkları, hareket eden, deprem üreten ğenç faylar önemlidir. 4) Diyelim ki TPAO haritası genç fayları da göster- mektedir. Depremin Babası, Yalova'ya yakın müte- madi fayı gösteriyor da, adalann aşağısından (Diye- lim ki Istanbul'a 20 km.) Tekirdağ'a doğru uzanan fay çizgisini niye göstermiyor? Çünkü millet aptal! 5) Halkı sakinleştirmek amacıyla, hem de çok ka- baca sürdürülen fayı ortalıktan yok etme operasyo- nu, tam tersine, "Kandilli'nin Babası"na güveni ve gazetelere güveni srfıra indirmektedir! Bir daha, bu kurumlar ağızlanyla kuş tutsalar, halkı inandırama- mak gibi bir konuma düşebilirler. 6) Panik ve korkuyu yatıştırmanın tek yolu vardın a) Gerçegi gizlememek, gizleme çabasına girme- mek (En aklı başında dostlarımız bile arayıp, siz bilir- siniz, bir şeyler saklanıyor ve açıklanmıyor galiba, di- ye soruyor!) b) Istanbul'a sahip çıkmak! lstanbul için gereğini yapmak! Gerekiyorsa, kenti depreme hazırlamak için Olağanüstü Hal ilan etmek (Oktay Ekinci'nin ortaya attığı bu konuyu yazmasını bekliyoruz) Istanbul'a sahip çıkılır, kısa orta ve uzun vadeli bir program çerçevesinde harekete geçilirse, öyle sanı- yorum ki, Istanbulluda ne korku kalır ne endişe! Işte ancak o zaman Istanbullu depremle yaşamayı öğre- niıi Bu endişenin kaynağı, biKm insanlan değil, faylan emirle yok etme girişimleri ve Istanbul'a sahip çıkıp bir plan program ortaya koymak ve uygulamaya geç- mekten aciz iktidardır! Istanbul deprem tartışmalanyla ve deprem gerçe- ğiyle olağanüstü bir duruma geçmiştir. Biz ise hâJâ olağan düzende ve olağan yaşamımızı sürdürmeye çalışıyoruz! Bütün sorun buradan kaynaklanıyori Not: Sayın Ali Kırca dünkü yazısında ilginç bir gö- rüş ortaya attı: Özetle: "7963 yılında 6.3'lük adalar depremi yaşandı, Istanbul'da sadece 1 kişi öldü, bi- limciler niye bu depremi lstanbul depremi saymıyor, çok yıkım olmadığı ve çok kişi ölmediği için mi?" di- yor. Gerçekten bir adalar depremi yaşandıysa, korka- cak bir şey olmayabilir, diyerek bu depremi soruştur- dum. Topladığım bilgi: 1963 yılında depremin merke- zini belirleyecek araçlar yokmuş, yanlış tahminle ka- yrtlarda adalar depremi diye geçmiş. Daha sonra ya- pılan bilimsel çalışmalarla bu depremin Çınarcık'ta olduğu belirlenmiş ve literatürde artık uzun zamandır Çınarcık depremi olarak anılryormuş!... obursali bilimmerkezi.org.tr 13 kişinin ifadesi alındı TBMM'den Kızılay'a kayyum önerisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mannara depre- minin ardından Kızılay'la ilgili savlan incelemek üze- re TBMM'de oluşturulan araştırma komisyonu, Içiş- leri Bakanı Sadettin Tan- tan'la görüşerek kurum yö- netiminin kayyuma devrini isteyecek. Ankara Cumhu- riyet Başsavcdığı da, Kızı- lay Genel Başkanlığı'nca 1998 yıluıda yapılan çadır ihalesine fesat kanştırdık- Ian, rüşvet aldıklan ve gö- revlerini kötüye kullandık- lan iddiasıyla dönemin Kı- zılay yönetici ve görevlile- ri hakkında başlatılan so- ruşturma kapsamında 13 kişinin ifadesini aldı. Kızılay Araştırma Ko- misyonu'nun dünkü top- lantısında kurumun depo- lanyla ilgili görüntülerin y- er aldığı Arena programı- nın kasetleri izlenildi. Eski Kızılay Genel Başkanı Ke- mal Etemir'in görevinden istıfasına yol açan görüntü- lerin izlenilmesinden sonra gelecek hafta depolara gi- dilerek yerinde inceleme yapılması kararlaştınldı. Toplantıda ayrica bu hafta sonu yapılacak olan Kızı- lay Genel Kurulu da günde- me geldi. Komisyon üyele- ri genel kurulda kim seçilir- se seçilsin eski yönetimle bağlantdı olacağını sa\ una- rak bu durumda yapılan araştırma sırasmda kurum- dan sağlıklı bilgi alınanıa- yacağı görüşünü dile getir- diler.