24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 OCAK 1999 SALI 10 DIŞ HABERLER KAVŞAK OZGEN ACAR Ricciardone'nin misyonu Amerikalı diptomat Francis (Frank) Ric- ciardone, Ankaralı meslektaşlanna veda etmek üzere VVashington'dan Ankara'ya dün döndü. Noel ve yılbaşı tatilini, köke- ninden dolayı Italya'da aılesi ile geçiren Riccıardone, oradan VVashıngton'a gide- rek, yenı görevinı "tebellüğ"ettı. ABD Bü- yükelçiliği'nın "2. Adam" rolündeki süre- sını doldurduğu ıçın Ankara'dan zaten ay- nlacaktı. Nasıl bır görev verilecegini bılmı- yordu. ABD dışında fazla kalmış diplomat- lanyeniden "Amerikalılaştırma" amaçlı, al- tı aylık ülke genelinde yolculuklan da ıçe- ren bir programa katılabilirdı. Bekledigi ol- madı. Bakanlığın patroniçesı Albright Ab- la, -bıraz da yardımcılanndan eski Ankara Büyükelçısı Mark Grosmann'ın önerisi ile- bu cin gibi diplomata parmağını uza- tıp "SamAmca seniistıyor" dedi ve önem- li bir görev verdı. Ankara'dayken Gros- mann'ın da "2. Adam"\ olan Ricciardone, Saddam Hüseyin'ı devırme hedefine da- yalı 7 Iraklı muhalif örgütün çalışmalannın eşgüdümünü yaparken, Ekim 1998'de ka- buledilen "Irak'ınKurtuluşu Yasası" ileön- görülen 97 mılyon dolartık bütçeyi kullana- cak. Meslek yaşamma Irak Masası'nda başlamıştı. Kahıre'dekı görevinde "Genel Müdürtük Başan ödülü"nü, Mısır'da Sina Çölü'nde "Çokuluslu Güç ve Gözlemci- ter"deki çalışmalan ile kazandı. Körfez Sa- vaşı'nın ardından kapatılan Bağdat Büyü- kelçiligi'ni Amman ve Londra'da "2. Adam" konumunda "işgüder" olarakyürüttü. "Çe- kiç Güç"ün Türk ve Amerikalı komutanla- nnın siyasal danışmanhğını yaptı. kalyan- ca, Fransızca, Arapça, Türkçe de bilen Ricciardone'nin dışişlenndekı yıldızı, Türk basınında, "CIA Kürtlen" denılen ve Sad- dam'a muhalif bazı Kürt grupların Guam'a gönderilmesi harekâtını yürütmedeki ba- şansından sonra parladı. Bir söyleşımizde bu ınsanlann CIA Kürt'ü olmadıklannı an- latmak için şu gözlemini aktarmıştı: "Alaf- ranga tuvaletkullanmasını bilmeyen. uçar- ken uçağın kapısını açmaya çalışan, kapı tokmağını hayatlarmda kullanmamış za- vallı kişiler..." Rıccıardone'nin iki Kürt lıde- rin banşmasında. Ankara surecı ve 17 Ey- lül'de VVashington ortak bildirisinın ortaya çıkışında katkılannın variığı bihniyor. Na- zık, akıllı, becerikli Ricciardone'yi Washing- ton'ın Irak'ta şu ana değin ne yaptığını bil- mez politikasında güç günler bekliyor. Bir fahişe zehri!Irak önemli bir petrol ülkesi. BM, "gı- da karşılığındapetrol'' ıhraç eden Irak'a elektrik enerji kaynaklarını onarmak amaayla81 milyardolariıkizınverdi.Ge- çen yıl 70 mılyon dolarlık benzen mal- zemeyı Rusya'dan alan Irak, bu yıi bun- lan Çin'den getirtecek. Güvenlik Kon- seyi'nin daimi 5 üyesinden Fransa ve Rusya'ntn yanı sıraTürki- ye de ambargonun kaldı- nlmasını istiyor. Beyaz Sa- ray ise Saddam Hüse- yin'i devınp, yenne geçe- cek kışıler ile iigıli çalışma- lannı sürdürüyor. Nijerya, dünyanın petrol üreten en büyük 11. ülke- si. Ülkenın başındaki Ge- neral Sani Abacha, hazi- randa bilinmeyen bir ne- denle, birden öldü. Olayın çevresindeki sis perdesi yeni yeni aralanryor. Anla- şıldtğınagöre muhaliflen Hindistan'dan getirdikleri üç fahişe ile generali zehır- lemişler. Bir kaynağa göre de general, aşın Vıagra yüklemesı ile °La Mort Du- ce-Tatlı t)lüm" kurbanı olmuş. Bu olay Saddam için de bir örnek otabilir mi? NH jerya'dan farklı olarak Saddam'ın yakın çevresi çok sadık insanlardan oluştu- ğu için Amerikalılann sonuca ulaşama- dıklan söylenıyor. Ramazan öncesi ha- va saldınlarının da özellikle Saddam çevresindeki generaller ile Cumhuriyet Muhafızlan'nın kıslalannayöneldiğı, böy- Iece bu kışalerde caydıncılık hedeflen- diği öne sürülüyor. "Hûr Irak Radyo- su"nun da aynı çevreyeya- yımını yoğunlaştırdıgı bil- dinjiyor. Kuzey Irak'ta mu- halif Kürt liderierin Sad- dam'a karşı devreye so- kulduğu anlaşılıyor. Sad- dam'ın nüfusun yüzde 20 oranındaki Sünnilere da- yanağınt kırmak için gü- neydeki Şiıterin de fitili ateş- leniyor. Amaç Saddam'ı bjr fahişenın zehri yerine, bir başka yöntemle ortadan kaidırmak. Bakalım Sad- dam'a nasıl biryöntem uy- gulanacak ya da uygulanabılecek mi? Saddam'ın da "Bumu dibindekı Cast- ro'y/a 40 yıldır baş edemeyen ABD, beni mi yok edecek?" diye meydan okudugu biliniyor. Bu gidişle, dünya, bölge banşı ve Türkiye iki inatçı keçi- den daha çok çekecek demektir. Çlinton'ın başarısıGeçerHerde bu köşede Avrupa- Brrk- ği'ndeki 15 ülkeden 13'ünde solcu ya da sosyal demokrat iktidarlann variıgına de- ğinmiştik. Üç aylık da olsa, Türkiye'de de bir sosyal demokrat hükumet ışbaşında. ABD'de de bır "Demokrat" ıktıdar var. Tu- tucu Cumhuriyetçilere karşı Amerikaölçe- ğinde solda sayılan Demokrat Parti, Kong- re'de olmasa bile, başkanhk koltuğu ile ık- tidarda. Bill Clinton göreve geldiğinde yüzde 2.7 olan kalkınma hızını 3.5'e, orta- lamagelınytllıki 6.665 doiardan 19241 do- laraçıkardı, ışsızlıgi 7.3'ten 4.5'e indırdi. Fe- deral bütçedekı 290 milyardolarlık açığı ka- patmakla kalmadı, 70 milyar dolar da faz- la verdirdi. Borsa 3242'den 9340'a sıçra- dı. Cep telefonlannın sayısı altı buçuk kat artışla 66.5 milyona ulaştı. Ev bilgisayar- lan 22.6'dan 35.3 milyona çıktı. Şrfır olan bilgısayar bağlantılı satışlar 14 milyar do- lar olarak gerçekleşti. zengınlerin kamu yaranna b«ğBİan 110 mHyardan t43"mH-" yar dolara yükseldi. AIDSten ölümler 40 binden 22 bine düştü. Kamuoyunda "her şeyin iyigittığini" söyieyenlerin sayısı, Clin- ton iktıdara geldiğinde yüzde 53 iken, ABD tarihtnde görülmemış bır bkpımde, şimdı yüz- de 74'le rekor kırdı. Başkan, önümüzdeki 15 yılda beklenen 4.4 tnlyon dolarlık büt- çe fazlalığı ıçın şu harcamalara ağırlık ve- rileceğini açıkladı: Yüzde 67 oranının kar- şılığı olan 2.7 trilyon dolar toplumsal gü- venlığe aktanlacak. Yanm trilyon dolariık fazlahk ise düşük ve orta direk vergilerin- de 1 Ocak'tan geçerli olmak üzere yüzde 10'luk ındinm ile eritilecek. 700 milyar do- lar sağlık hizmettenne kaydmlacak. 5.15 do- lar olan asgari saat ücreti gelecek yildan ıtibaren 6.15 dolara çıkanlacak. Amerikan halkının, Cumhunyetçilerin "ovaloda-oral oda" tartışmalanna neden karşı çtktığı da- ha lyi anlaşılryor. Mulkiyeli sacayagı Farklı tarihterde Siyasal Bitailer Fakül- tesi'nden mezun Başbakan Yardımcıs) Hikrnet Ukığbay (Eskı Hazıne Genel Müdürü), Maliye Bakanı Zekeriya Te- rnizel (Eski Gelirler Genel Müdürü), Ha- zine Müsteşan Yener Dinçmen'den ojuşan üçlü sacayagı şu günlerde Tür- kiye'yi ekonomik sırat köprüsünden na- sıl geçireceklerinı hesaplıyor. Bülent Ecevit'ın 56 hükümeti. TC tarihinin en büyük iç ve dış borç ödemesini, yük- sek enflasyon, aşn durgunluk alttndadört ay gıbi kısa bir sürede gerçekleştirecek ve seçıme gidecek. Ödenecek borçlar (mılyon dolar). Aylar Dış İç Ocak 383 6.100 Şubat 515 - 5.200 Mart 494 4.700 Nisan 551 6.300 , Toplam 1.943 22.300 Işte, sorun bu noktada düğümterHyor. Ecevit'in "MûlkjyeH" üç ekonomi kurrna- yı, toplam 24 milyar doiartık borç ve fa- ızine kaynak bulmak zorunda. Türki- ye'nin toplam dış borçlan 100 milyar dolara dayanmış. Geçmiş hükümetler, Türkiye'nin toplam dış borçtanrtın dört- te birine denk bu borcu, Ecevrt'i dört ay- da ödemek zorunda bırakmış. İç borç- tanma ödemeferi, dış borçlanmadan 11 kat daha fazla Kamu kaynaklartnı yüksek faiz poli- tikası ile rantçılara peşkeş çekmenin fa- turasını 56. hükumet ödeyecek. IMF heyeti, yann başkentte yıne karargâh ku- ruyor. Heyetin gelmeden öncekı işare- tı, 55. ve 56. Türk hükümetiennın azim- li sıyasalanna destek verir nrtejikteydi. Başkentte bu kadar borcun dört ayda ödenmesi için IMF'den bekienenlerin kısa sürede devreye giremeyecegi kuş- kusu var. Yıllarca önce, bir grup Türk meslektaşımla birlikte. Londra'da, Işçi ve Muhafazakâr Parti yönetıciten ile ko- nuşmuştuk, Muhafazakâr yonetici, "Ne zaman ûlkede ekonomik çıkmaz olur- sa, ıktidan sola yani Işçi Partisi ne dev- rederiz. Onlar kemer sıkıp ekonomiyi dûzlüğe çıkardıklannda acı reçeteleri- nin kurbanı olur, biz de düzlüğe çıkmış ekonomik koşullarda yeniden iktidara geliriz" demışti. Yoksa Türkiye'de de benzeri birsenaryo mu sahneye konul- du? Türk borsası gözden düştü Where In The World ABD'nın uluslararası sermaye piyasala- n aracı kuruluşu "PrudentialInvestments", her yıl olduğu gıbi tam sayfa ilanını New York Times gazetesinde yayımladı. 1995 yılının birincisi Polonya, ilanda artık yer al- mıyor. 1996'nın birincisi Rusya 1998'de yatınm- cılan yüzde 83. 1997'nin yüzde 118'lik dünya bi- rincisi Türkiye ise 1998'deyüzde 52 oranında kayba uğratmış. 1998'in gözdesiartık yüz- de 141 likgetin ile Kore. Bir an için şu soruya yanıt arayalım: "Siz, Amerikalı biryatınmcısınız. Pazargünü geç ve güç- 10 bir kahvaltıda yediklerinizle birlikte, iki kilo ağırtığında New York Times gazetesi- ni sindire sindire okumaktaşınız. Sıra eko- nomik haberier ekine geldiğinde karşını- za tam sayfa bir ilan çıkıyor. İlanda en çok getırinin yüzde 118'le Türkiye'den sağ- landığını okuduğunuzda, yatınm tercih sı- ralamanızda bu ülkeyi ön sıralarayüksett- mez misiniz? Bir de bunun tersini düşü- nün. Prudential In- vestments, Türki- ye 'nin yatınmcılara yüzde 52 kaybetti- ren bir ülke oldu- ğunu ilan ediyor. Bu açıkça 'Ey yatınm- cı.Türkiye'yegitme zarar edersin1 de- mek değil midir? Sizolsanız1999'da Türk sermaye piya- sasında alışvehşya- parmıydmız?" Istediği kadar IMF destek- lesin, Standard&Poor's Türkiye'nın notu- nu sabit tutsun, Thomson Bankvvatch (BB)'den sadece (BB-)'ye düşürsün, yaban- cı yatınmcıyı kısa sürede bu gazete ilanı- nın oiumsuz etkisinden kurtafabilirier mi? Elmek: oacar(asuperonline.com Fax: 0312. 468 1579 Dışişleri Bakanı Albright, Rus meslektaşı Ivanov ve Başbakan Primakov'la görüşüyor ABD-Rıısya gündemî yüldü • îki ülke arasında gerginliğin tırmandığı bir dönemde Moskova'ya giden ABD Dışişleri Bakanı'nın gündeminde Irak, Kosova ve silahsızlanma gibi konular var. MOSKOVA (Ajanshr) - ABD Dışişleri Bakanı Maddeine Albright önceki gece 2 günJük bir ziyaret için geldiği Moskova'da dün Rus Başbakanı YevgeniPrimakas ve D\- şişlen Bakanı İgor İvaDO\' ile bir araya gel- dı. Rus Dışişleri Bakanı Ivanov, Albright ile yaptıklan göriişmenin "jTipıa %<e iş dûnvası- nı çagnştran bir atmosferde geçtiğüıi" söy- ledı. t\ano\, "tnanıwruz ki kendisinin zi>a- reti sırasında rufumlanmızı >akınlaştırmak- la kalma>acak, ikili ilişkilerimizin eşit ortak- hk temelindegeliştirilmesüıe yeni bir motivas- wn da kazannuş olaeağu" diye konuştu. ABD Dışişleri Bakanı, Pnmakov ile dün akşam yemeğinde bir araya geldi. Albright ile Ivanov ise bugün daha uzun sürelı bır gö- rüşme yapacaklar. Bu arada Rusça da konuşan ABD Dışiş- leri Bakanı, akut ülser teşhisiyle hastanede yatan Rusya Devlet Başkanı Boris Veltsin ile telefonla görüştü. ABD'li ve Rus yetkililerarasındaki gorüş- melerde Irak'ın silahsızlandınlması, Koso- va'daki gelişmeler ve nükleer silahsızlanma konulannın ele alındığı belirtüdî. ABD ve Rus- ya arasında başlıca dış politika konulannda önemli görüş aynhklan bulunuyor. Rusya'nın Iran'a nükleer ve fuze teknolojisi sattığı yö- nündeki ABD ıddialan da iki ülke arasında son dönemde gerilimin artmasma neden ol- muştu. lyi Rusça konuşan ABD Drçişleri Bakanı Madekine AJbright, kalpağıyla da Ugi çektL Rusya 'dan İran'a fuze teknolojisi Haber Merkezi - Rusya'dan 10 bin uzjnamn Iran'tn biyoiojik, kimyasal ve nükleer silah progratnmın geHştirilmesine yardımcı olduklan bildirildi. Tel Aviv'de Ingilizce yayımlanan Israeli News gazetcsinin, Israil haberalma örgütü Mossad'm edindiği bilgüere dayanarak verdiği habere göre Rusya'run îran'a yaptığı söz konusu yardîm İsrail'le Rusya arasmdaki ilişkılerde ciddi bir soğukluğa neden oldu. Haberlerini Londra'da yayımlanan 'Foreign Report' adlı haber bültenine de dayandıran gazete. eski Israil Savunma Bakanı İzak Mordehay'ın Moskava'ya, ikili savunma işbirliği anlaşmasını yinelemek amacıyla yapacağı ziyaretin de bu nedenle ertelendığıni belirtti. Öte yandan ABD'li ve Rus yetkililer, bu farklılıklann çatışma yaratarak ortak çıkar alanlannı gölgelememesi gerektığini vurgu- luyorlar. Dış politikada ciddi farklıhklar Albright. kendisiyle birlikte Moskova'ya gelen gazetecılere uçakta yaptığı açıklama- da, dış politikalannda ciddi bakış farklılık- lan bulunan ABD ve Rusya ilişkileri açısın- dan bir "gerfleme döneminden söz edileme- yeceğini''belirterek "Sorun jaraoa değil, so- run çözücü bir ruh halinde>iz'" demişti. Ivanov da geçen cuma günü yaptığı basın toplantısında, iki ülke arasında diyaloğun sürdüğünü vurgulayarak "Önemli olan fark- hlıklann devletierûniz arasında çaoşmaya yol açmaması" ıfadesmı kullanmıştı. Albright dün Yeltsin'den sonra devlet baş- kanlığı için adı geçen Moskova Belediye Başkanı Yuri Luzhkov ile görüştü. ABD Dı- şişleri Bakanı bugün de dığer güçlü adaylar, emeklı General AJeksander Lebed ve Yab- loko Partısi'nin liberal lideri Gregori Yavtins- ki ile görüşecek. Albright'ın Moskova'da gündeme getireceği konulann başında silah kontrolü geliyor. Rusya, nükleer silahlarda indirimi öngören STARTII anlaşmasını onay- lamadı. VV'ashıngton ise START III anlaşma- sınrn görüşmelenne başlanması ve NATO'nun Doğu Avrupa'ya genişlemesi konulannda ilerleme kaydedilmesini istiyor. ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Alb- right, Rusya'nın ardından Mısır, Suudi Ara- bistan, lngiltere ve Fransa'yı ziyaret edecek. Albright cuma günü Washmgton'a dönecek. Demokrat Partili Senatör Byrd, dün, davanın düşürülmesi için önergeyi sundu Clinton davasında karar haftası FUAT KOZLUKLU • Senatör Robert Byrd, dün Clinton hakkındaki davanm düşürülmesi için bir önerge sundu. Byrd'ın sunduğu önerge 100 üyeli Senato'nun 51 üyesi tarafin- dan kabul edilirse dava düşecek ve Clinton tarihi yargılamadan aİdanarak çı- kacak. Önerge bugün oylanacak. ton'un Cumhuriyetçi Parti'den on Senato üye- sinin gönderdiği sorulara yanıt vermeyeceği bil- dirildi. Mahkemede savcılar ve Clinton'un avu- katlanna soru yöneltme bölümü geçen Cumar- tesi günü tamamlanmış, ancak g^rekirse sojula- • n»' yaztlı olarak sunuiabileceğîne karar veril- mişti. Senato Çoğunluk Grubu Lideri Trent Lott ve dokuz Senatör, Monica Lewinsky seks skan- dalıyla ilgili tarüşmalıonsoruyubizzatABD Baş- kanı'nm cevaplandırmasını, avukatlannın yanı- tını kabul ermeyeceklerini belirttıler. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Başkan Clinton'un Clinton'ın Arkansas'ta yapüğı konuşmayı kendisine karşı cinsel taciz davası açan Paulo Jones da dinledi. WASHINGTON-Başkanlıktan uzak- laştınlması istemiyle Yüce Divan göre- vinı üstlmen Senato'dajanık sandalye- Sjlaa ABD Bakanı BD1 CUB- yargılanmasırun daha ne kadar sü- receği ve bundan sonra nasıl bir yöntem izleneceği bu hafta şekillenecek. Senato'nun Demokrat ve Cumhunyetçi partili üyeleri, davaya bu hafta içinde son verilmesi olasılığmı tartışıyorlar. Başkan aleyhinde oy kullanma ıhtıma- li en yüksek Demokrat Partili olarak gö- rülen Senatör Robert Byrd, dün Clinton hakkındaki davanın düşürülmesi için bir önerge sundu. Byrd'ın sunduğu önerge 100 üyeli Senato'nun 51 üyesi tarafindan kabul edilirse dava düşecek ve Clinton tarihi yargı- lamadan aklanarak çıkacak. Önerge bugün oylanacak, Aynca yann davayla iigıli ola- rak tanıklann Senato'da dinlenip dinlen- meyeceği konusu oylanacak. Dinlenecek tanıklann Monica Lewisky. Clinton'ın özel sekreteri Bettj r Curry ve Başka- nın yakın arkadaşı Vernon Jordan ol- duğu belirtiliyor. Bu arada, BillClin- sorulara kesinlikle cevap vermeyeceği bildiril- di. Beyaz Saray Sözcüsü Joe Lockhart, sorula- n siyasi manevTa olarak nıteledi. Clinton konuştu, Jones dinledi Clinton'ın, önceki gün memleketi Arkansas'ta ya- şanan hortumlann yarattığı hasan yerinde inceler- ken yaptığı bir konuşmayı, kendisine karşı cinsel ta- ciz davası açan Paulo Jones da dinledi. Clinton, bir grup hemşensı ile konuşurken kalabalığın arasında Jones'un bulunması dikkatleri çekti. Clinton, Jo- nes'u görmedi. Jones, basının kendisini fark etmesi üzerine kalabalıktan avnlırken "Evet burada bu- lunmam biraz ters, ama devletin bu yaralann sanl- maa için ne yapacağuıı bizzat işitmek istedim*" dedi. Almanya'da 6 nükleer bunafam9 BONN(AjansJar) -Ahnanya 'da. nükleer enerjinin terk edilmesine ilişkin olarak hazırlanan yasa ta- sansınm bu hafta içinde kabine- de ve mecliste görüşülmesi erte- lendi. Sosyal-Demokrat meclis grubunun başkan ı Peter Stnıck Bonn'da yaptığı açıklamada. nük- leer yasa tasansının bu hafta için- de kabinede ve federal mecliste ele alınmasının öngörüldüğünü hatır- lattı, ancak tasannın görüşülme- sinin daha sonraki bır tarihe bıra- kıldığını bildirdi. Struck, tasan- nın ne zaman ele alınacağını be- lirtmedi. Bu arada sanayıcileradı- na yapılan açıklamada da. hükü- metle nükleer alanda yapılacak görüşmelerin hükümetin takınaca- ga tutuma bağlı olduğu kaydedil- • Nükleer enerjinin terk edilmesine ilişkin yasa tasansının görüşülmesi ertelendi. Çevre Bakanlığı, koalisyon ortağı Başbakan Schröder'i suçladı. di. Bir şirket tarafindan yapılan met bunalımı yaratmayacağının açıklamada. hükümetin. özellikle çekirdeksel atıklann yeniden ışlen- mesi konusundakı yaklaşımını de- ğiştirmesi gerektiği kaydedildi, aksi halde yann başlaması bekle- nen görüşmelerin başlamayacağı belirtildi. Bu gelişmeler üzerine Ye- şiller Partisi'nin yetkilileriyle bir araya gelen Çevre Bakanı Jfirgen Trittin, koalisyonun büyük ortağı Sosyal Demokratlar'ı, koalisyon protokolünü çiğnemekJe suçladı. Trittin adına sözcüsü tarafindan yapılan açıklamada. bu gelişme- lerin S'ahim' olduğu, ancak hükü- umulduğu kaydedildi. 4 AB için tarihi dönem' Öte yandan, AB'nin en yüksek karar organı olan ve üye ülkelerin dışişleri bakanlanndan oluşan AB Konseyi'nin dünkü aylık olağan toplantısında konuşan AB Dönem Başkanı Almanya'nın Dışişleri Bakanı Joschka Fıscher, 'tarihi btr dönem yaşandığınf söyledi ve 'AB'nin demokratikleşme süreci- nin canlandınlacağım' bildirdi. Dönem Başkanlığı'nın ilk konsey toplantısında programlan hakkın- da bilgi veren Fischer. 'AB'nin ka- pasitelerinin, boyutlan ile uyum- lu hale getirilmesi gerektiğini' an- lattı ve Euro'ya geçişin 'henüz tam olarak fark edilemeyen öne- mi' üzerinde durdu. Ortak dış politika konusunda AB'nin kapasitelerinin arttınlma- sı için çalışacaklannı belirten Fisc- her, bu alanda zayıf kalınmasında ana sorunun oybirliği ilkesi oldu- ğunu. oyçokluğu sisteminin be- nimsenmesi için çaba harcayacak- lannı bildirdi. Fischer, AB'nin ge- nişlemesi konusunda da, aday ül- keler üzerinde ayn ayn durmadan görüş bildirdi ve hiçbir adaya tam üyelik için tarih verilmesinden ya- na olmadıklannı, bunu erken gör- düklerini vurguladı. Kolombiya Marquez CBnton'ı savundu VVASHINGTON (AA) - Kolombiya'nın Nobel ödül- lü ünlü yazan Gabriel Gar- cia Martjuez. ABD Senato- su'nda azil suçlamasıyla yar- gılanan Başkan BiUClinton' ı savundu. Marquez'in, Kolombiya'da yayımlanan Cambio adlı der- gidekı yazısında, "ahlakfaoi- mavi ve safhğT savunan *pü- ritenizm"e çattığı ve Clin- ton'ı savunduğu belirtildi. Marquez, Bill Clinton'ın ki- şisel yaşamma saldm kam- panyası başlatan dinci sağın, ABD Başkanı 'nı '^ükenme" noktasına getirdiğıni ifade etti. Bütün insanlann şehvet ve aşka ihtiyacı bulunduğunu kaydeden Marquez, "ABD Başkanı, sadecezamanın baş- iangıcından beri bütün er- keklerin >apıp da kansından gizlediğini yapmaya çahşü" dedi. Yazardan kmama Marquez, Clinton'ın, Le- winskv ile ilişkisini reddettık- ten aylar sonra ilişkisini ka- bul eonesini "bûyük bir ha- ta" olarak niteledi. Ünlü yazar Gabriel Gar- cia Marquez, Clinton'ın, ka- muoyunun dikkatlerini baş- ka yöne çekmek için binler- ce mil uzaklarda bulunan ül- keleri bombalama emri ver- mesini de kınadığmı belirt- ti. Gabriel Garcia Marquez'e Nobel Edebiyat Ödülü "Yüz- jıllık Yalıuzlık" adlı yapıtın- dan ötürü ve 1982'de veril- mişti. Clinton, Marquez'in bu kitabı için "En sevdiğim edebiyat eseri" demişti. ABD'nin eskı başkanlann- dan George Bush ise Reno'da yaptığı bir konuşmada, Clin- ton'ın, başkanlık makamma saygılı olmamasından kaygı duyduğunu söyledi. Nüfus kâğıdımı kaybettim, hükümsüzdür. HANİFE ÖZCAS Nüfus kâğıdımı kaybettim, hükümsüzdür. ÇİĞDEMÖZCAN Nüfiıs kâğıdımı kaybettim, hükümsüzdür. NEZİYE ÖZCAN Ehliyetimi ve nüfus kâğıdımı kaybettim, hükümsüzdür. ORHAN YILMAZ umhuriyef cibirinançl mhuriy Cumhuriyet Ajandası ^YAYSAT B a y i l e r i n d e Romanlannız ve ansiklopedileriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04 r £~ Cumhurryet ^ kitap kulûbü Çağ Pazartama A Ş. Tûrkocağı Cad. No:39/41 (34334)Cağa!o^!u-lstanbulTel (212)514 01 96 Ankara Üniversitesi Ttp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı. kurucusu ve değerli hocası Prof. Dr. A. LÜTFÜ TAT'ı 23.1.1999 tarihinde yitirmiştir. Ajıkara Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji binasmda 26.1.1999 Salı günü, 10.30'da yapılacak törenden sonra, aziz naaşı Kocatepe Camii'ndeki cenaze namazuu müteakip Karşıyaka Mezarhğı'nda demedilecektir. Merhuma Tann'dan rahmet, tüm dermatoloji ve tıp camiası ile sevenlerine başsaghğı dileriz. A.Ü.T.F. Dermatoloji Anabilim Dalı Oğretim Uyeleri
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle