28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
f 24OCAK1999PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Türkuye'de 63 milyonluk nüfusun 13 milyonu yoksulluk sınmnın altında yaşam mücadelesi veriyor GeBruçıuinıIIUKIU ürkütiû*Ü tablo BANU SALMA> ANKARA-Türkiye'de 1987yılında yûzde 14.2olan yoksulluk oranı yüzde 21'e çıktı. Gelir dağılımı adaletsizliğı- ni gidermeye yönelik etkin polıtikalar uygulanraazken; 63 milyonluk nüfusun 13 milyom. yoksulluk sınınnın altında yaşamaya ;alışıyor. 1999 yılı progra- mında ortaya konulan 204 milyar 566 milyon doiarlık ulusal gelir hedefine göre, en üstyüzde 51ik dilimde yer alan 3 milyon 1 "5 bin kışiden herbiri ulusal gelirden 19 bin 329 dolar pay alırken. en alt yüzde 20'lik dilimde kışı başına düşen gelir 25 kat azalarak 789 dolara kadar genliyor. Banka Uzmanlan Derneği Yönetim Kurulu üyesı Koray Çetin. Devlet lsta- tıstik Enstitüsü'nün en son 1994'te ya- yımlanan hanehalklan gelir anketını. 1999 programında öngörülen ulusal ge- • 1999 yılı programında ortaya konulan 204 milyar 566 milyon doiarlık ulusal gelir hedefine göre, en üst yüzde 5'lik dilimde yer alan 3 milyon 175 bin kişiden her biri ulusal gelirden 19 bin 329 dolar pay alırken, en alt yüzde 20'lik dilimde kişi başına düşen gelir 25 kat azalarak 789 dolara kadar geriliyor. lır hedefine uyarladı. Geçen 4yılda ge- lir dağıl ımını düzeltmey e yönelik önlem- lenn alınmaması ve düşük ücret polıti- kalan nedenıyle daha da bozulduğuna dikkat çekılmeye başlanan gelir dağılı- mına ılişkın araştırmada. 5 Nisan 1994 kararlannın bıle yansımadığı veriler esas alınmasına karşın Türkiye'de 13 milyon ınsanın yoksulluk sınınnın altında ya- şadığı ortaya konuluyor. 1994 yılındakı gelir yüzdelerinin sa- bıt kaldığı varsayılarak yapılan araştır- mada. "krematabakası" denilen Türki- yenüfusunun yüzde5'initemsileden3 milyon 17 5 bin kışinin ulusal gelinn yüzde 30'unu aldığı ortaya konuldu. En üstteki yüzde 5'i oluşturan 3 mil- yon 175 bin kişiden her biriningeliri 19 bin 329 dolara ulaşıyor. Ancak en alt y üz- de 20"likdilimi oluşturan 13 milyonluk nüfusa ulusal gelırın yalnızca yüzde 4.9'u kahrken, kişi başına düşen gelir de 789 dolara iniyor. Yani en üst dilimdeki yüzde 5'le, en alt dilimdeki yüzde 20'lik nüfus grup- lan arasındaki gelir farkı yaklaşık 25 kataçıkıyor. Bukarşılaştırmaen üst di- limdeki yüzde 5"le en alt dilimdeki yüz- de 5'lik gruplararasındayapıldığında ara- dakı fark ürkütücü boyutlara ulasıyor. En alt yüzde 5'lik dilimde kişi başına dü- şen gelirin 400 dolar olduğu belirtiliyor. Buna göre, en üst yüzde 5 Me en alt yüz- de 5 arasında kişi başına düşen gelir açı- sından fark 48 kata ulasıyor. Avrupa Birliği ülkelerinde kişi başı- na ulusal gelirde en alt ve en üst grup arasındaki farkın 3-4 katla sınırlı oldu- ğuna dikkat çekilen araştırmada, Türki- ye'de 1987 yılında yoksulluk oranı yüz- de 14.2'yken, 1994 verilerine göre her 100 kişiden 21 'inin yoksulluk sınınnın altında yaşadığı kaydedildi. Araştırma- da şu değerlendirme yapıldı: "Yaklaşık, 13 nıiiyon kişinin sırf can- b kalabilmek için gerekli 2 bin 450 kalo- riük gıdayı alamadığı, insana > araşır bir konutta barınamadığı, asgari kalitede ghim, kuşam, sağtık, eğirim. kültür gi- bi lüksleri aklına bile getiremediği bir \ a- tandaşük durumu demektir. Bugün ge- rek bütçeden maaş-ücret alanlar. gerek- sc 1999 sürecinde kamu toplu iş sözleş- mesi kapsamında olanlar açısından dü- şen enflasyona bagü olarak yeni özveri- lerin giindeme gelmesi söz konusudur. Dış ve iç talep azalışına bağtı olarak ekono- minin yavaşlaması ile issizliğin artması- nın tehdit cdici havasında. ücretlerin re- el olarak bir parça daha geriletilmesin- de kullanılması, filkemizin probieırüi alt- yapısuun daha da carpıklaşması sürecin- de yaratacağı sonuçlann göı ardı edil- memesi gerekir. KüreseUeşmenin eko- nomik kalkınma kavrantını parampar- ça ettiği şartlann Türkiyesi'nde. ilk he- def yaratılan bu yoksulluğun ortadan kaldınlması olmalıdır. Aksi takdirde ekonomiyi ayağa kaldırmanın imkânı voktur." Hastalığa karşı öneriler 6 Gribm şifası doğa kaynakh ev üaçları' DOLMABAHÇE SARAYI BODRUMLARI GÜN IŞIĞINA ÇIKIYOR ANKARA (AA)-Şusı- ralarda pek çok Avrupa ül- kesini etkisi altına alan, kış aylarının korkulu rüyası gribe karşı en etkili savun- manın. "doğa kaynakb e\ UacjarT ile yapılabıleceğı bildırildi. Dr. Ufuk AkyoTun. ay- Iık kültür dergısi "Bütün Dünya" ıçin bılım dergile- rinden yaptığı derlemeye göre, e\ ilaçlan, grip baş- ta olmak üzere çeşitli has- talıklara karşı çok etkili... Hekımler, sıcak içecek- lerin soguk algınlıgı ve gri- bin yol açtığı rahatsızlıkla- n azalttığını uzun süredir ifade ederken Miami'deki Mount Sınai Tıp Merke- zi'nın yaptığı araştırma, çok daha ılginç bir sonucu ortayakoydu. Araştırma- lara başkanlık eden Dr. Fru- ce Krieger, tavuk çorbası- nın bütün dıger sıcak içe- ceklerden daha faydalı ol- duğunu açıkladı. Gribe ya- kalandıgınızda içeceğiniz tavuk suyuna çorba. bir ka- se dolusu sıcacık şifa... Gribin yol açtığı boğaz ağnsına karşı gündedört- beş kez tuzlu, ılık suyla gar- gara yapılırsa birçok bo- ğaz pastilinden daha lyı ge- liyor. Paris Instute'de doğal bıt- kiler ve tanm üzerine ıhlı- sas yapan doktor Mehmet Göbetez de gnp ve soğuk algınlığına karşı şifalı bit- kilen tavsiye ediyor. Gö- belez'in kaletne aldığı "Sağbğunızda Şifalı Bitki- ler" adlı kitaptaki bilgile- re göre, kış aylannın bıtmez derdi gribin şifası doğada... Aktarlarda bulunan çu- haçıçeğı; gnp. öksürük. za- türree. bronşıt. mıgren ve baş ağnlanna ıyı geliyor. Denizüzümü bitkısinin "sak" adlı bölümü de bir bardak suya kanştınlarak ıçıldığı takdirde. gnbin ya- nında saman nezlesi ve bronşite de ıyi geliyor. Ebegümecınin çayı. kış günlennde grip hastalığınm en büyük düşmanı... Grip ve öksürüğün yanı sıra faranjıt, larinjık, sa- man nezlesi ve nnıte de ıy i gelen bir başka bitki de si- nir otu... L falanarak bir bar- dak sıcak suya kanştırılan \e sabah. öğle ve akşam yemeklerinin ardından içi- İen çay. bu rahatsızhklann üstesinden geliyor. Ağn kesicilenn ana mad- delerınden olan söğüt ka- bugu, ağnlan keserken aga- cın yaprağı da gribin yol açtğı ateş nöbetlerinde, sırt ve eklem ağnlannda çok etkili. Söğüt yaprağının da bir bardak sıcak suya kanş- tılarak günde üç kez alın- ması tavsiye edıliyor. Çok zengin bir C v itami- ni deposu olan kuşbumu ise her bakkalda, markette bulunabilecek bir şifa kay- nağı. Bu bitkinın 100 gra- mında limondan 20 kat da- ha fazla C vitamini var. Bagışıklık sistemini kuv- vetlendirmek amacıyla kul- lanılan okaliptüs bitkisi de solunum yolları içm çok yararlı. Bu bitkı. ağır gri- pal enfeksiyonlarda anti- biyotikle birlikte kullanıl- dığında çok çabuk \e güç- lü etki gösteriyor. Doğalgaz santralları için yeterK gaz yok CELALYTLMAZ tZMtR - Türkiye'nin elektnk gereksinımi baha- nesiyle yapılması planla- nan ve dördünün sözleş- mesi imzalanan 10 doğal- gaz termik santralının üre- timegeçmesı halinde. ülke- de santralları çalıştıracak doğalgazın olmayacağı sa- \-unuldu. Kamu Işletmecı- liğinı Geliştirme Merkezı Vakfi(KlGEM)GenelSek- reterı Mehmet YükselBar- kurt, BOTAŞ'ın 2010 yı- lına uzanan projeksıyonla- nnın gerçekleşme olanağı- nın bulunrnadığını belirte- rek, "Bu durumda kuru- lacak doğalgaz santralla- rıy la Türki>e baa şirketie- re, eiektriğini almasa da pa- rasını ödeme sözü vermek- tedir. Bunun Türkive'nin ulusalçıkarlan\la naal bağ- daşbnlabileceğini anlamak zordur" dedı. Doğalgaz boru hatlany- la getinlmesı düşünülen "yap-işlet" gibı çözümle- nn cumhunyet hukukuna aykın olduğunu savunan Barkurt. nükleer santralla- nn da termık santrallarda olduğu gibi "maksath bir ihtryaca" dayandınldığını belirtti. Barkurt şöyle ko- nuştu: "Nükleer teknoloji baş- ka şe>, nükleersantral baş- ka şeydir. Kurulması plan- lanan nükker santrahn üre- teceği varsavılan elektriği bugün için Uetim \e dağıtıın sırasmdaki hat ka\ ıplannı sadece yan \an\a düşüre- rektasamıf etmek olasıdır. t stelik. bu yol çok daha ucuzdur ve çok daha kısa sürede gcrçekleştirilebilir. Elektrik dağıom şebekesi- nin özelleştirUıne bahanesi de hat kayıplannın azaltıl- masına dayandınlmakta- dır. De\ letin yaünm için ge- rekli kaynağa sahip olnıa- dığı \e >annmlann özel ke- sim tarafindan yapılacağı ileri sürülmektedir. Ancak. ne yazık kû bu da gerçeği yansırmamaktadır. Üreti- mi artüracağı bahanesiyle özelkştirilen 10 termiksant- rahn devir bedeli, bu sant- rallann 1^ yıllık kârlan- nın karşdığidır. De\let 1.2 milyar dolan almak için 42 mihar dolar borç \e yann- mı üsdenmiş. kömür ma- denleri de söz konusu şirkrt- lere hibe edümiştir.*' Türkiye'de kımsenın hu- kuka uygun yahnmlara kar- şı çıkmayacagını vurgula- yan Barkurt. 55. hüküme- tırı 8 Ekım 1998 tarihınde "yap-işlet" modelıyle ıha- le ettiği Ankara. Adapaza- n, Gebze ve Izmır-Ah- ağa'daki doğalgaz çevrim santralı ihalelerinın iptali ıçm da\a açtıklannı kay- dettı. • Çalışmalar sonucunda "selamlık" bölümünün altında yer alan bodrumda restorasyon çalışmalannın bittiğini, haremlik bölümünde ise çalışmalann sürdüğünü anlatan Milli Saraylar Daire Başkanı Ismail Hakkı Celayir, bunlar arasında çok değerli çalar saatler. koltuk takımlan. Atatürk'ün yatı Savarona'ya gidip gelmek ıçin kullanılan bir kayık, Atatürk'ün tabutu. şezlongu, şanzımanh çamaşır makinesi gibi parçalann yer aldığını söyledi. • 7ayda bodrumlarınyarısı ve 5 bin eser restore edildi tstanbul Haber Servisi - TBMM Milli Sa- raylar Daıre Başkanı Ismail Hakkı Celayir. restore edılerek sergı alanı halıne dönüştü- rülen Dolmabahçe Sarayı'nın bodrumlan- nın ziyarete açılacağını belirtti. Çalışmalar çerçevesınde sarayın atölyelennde bugüne kadar 5 binin üzerinde eserin elden geçirile- rek bakım ve temizliğınin yapıldığını belir- ten Celayir. bu eserlerden bir kısmını uygun koşullarda depoladıklannı söyledi. Celayir. yüksek orandakı rutubet nedeniy- le sarayın bodrumu ile ıçınde yer alan eser- lerin küflenmeye. kurtlanmaya ve çürüme- ye maruz kaldığını anımsatarak 7 ay önce üni- versitelerdeki bılim kurullannın denerimi ve verdikJen raporlar dogrultusunda restorasyon çalışmalanna başladıklannı kaydetti. Çalış- malar sonucunda "setamhk" bölümünün al- tında yer alan bodrumda restorasyon çalış- malannın bittiğini. haremlik bölümünde ise çalışmalann sürdüğünü anlatan Celayir. bun- lar arasında çok değerli çalar saatler, koltuk takımlan. Atatürk'ün yan Savarona'ya gidip gelmek için kullanılan bir kayık, Atatürk'ün tabutu, şezlongu, şanzımanlı çamajir maki- nesi gibi parçalann yer aldığını söyledi. tsmail Hakkı Celayir. restorasyon çalışma- ları sırasında sarayın çatı katında son halife Abdülmecid'ın orijinal resim deften. yağlı- boya tablolan ve resim atölyesindekı boya- lar. aseton. boya kutulan ve fırçalannı da bulduklannı bıldırdı. Abdülmecid'ın yağlıboya tablolan arasın- da eşi Mehiste. kızı Dürrûşehvar ve oğlu Ömer Fanık'un resimlerinın de yer aldığını ifade eden Celayir. bodrum katın restorasyo- nu tamamen bittikten sonra çatı katı da da- hil saray içindeki rüm depo alanlanndaki eserleri bodruma indireceklerini ve böylece buralann sergi alanı olarak düzenleneceginı kaydetti. Celayir. bodrum katlannın gezi bilet fiyat- lannın tunstler için 750 bin. yerli halk için de 250 bin lira olacağını kaydetti. Konca Kuriş'in izi bulunamıyorMERStN /ADANA(CumhuriyetBü- rosu)- Hamidıye Mahallesi'ndeki evi- nın önünden kimliği belirsiz silahlı üç kışı tarafından kaçınlan "Müslüman feminist 1 " Konca Kuriş' in aradan geçen 6 aya karşın halen izine rastlanamadı. Bazi yayın organlannda Ramazan aym- da bırakılacağı yönünde haberlerin çık- ması ile umutlandıkJannı kaydeden Ku- riş'in büyük kızı Sırma Kuriş. "BayTam geçti hâlâ annemi bıraknıadılar" dedı. Mersin Anakent Belediye Başkanı HaMl Kuriş'in kardeşınin eşi olan ve Türkçe ibadet konusundakı görüşleriy- le radıkal lslamcılann tepkisini çeken Konca Kunş'in kaçınlmasıy la ilgili baş- latılan operasyonlarda önemli bir nok- taya ulaşüamadı. Operasyonlar sonun- da gözaltına alınan \e Hızbullah örgü- tü üyesi olduğu belirtilen Hüseyin Hil- mi Hocaiar, Yünus Eser ve Ramazan Te- kin ise yeterlı kanıt toplanamadığı ge- rekçesıyle çıkanldıklan mahkemece serbest bırakılmışlardı. Aynca bu 3 ki- şiyle birlikte yakalanan Mehmet Srvan adlı Hızbullah üyesı de DGM tarafın- dan adam öldürme olayından arandığı için Dıyarbakır'a göndenlmiştı. Bu arada Bağımsız Kadın Derneği, üyelen Kunş'in fotoğrafinın da yer al- dığı ve üzerinde "Konca'mızı sağ isti- ytMTiz" yazllı afışleri kentın değişik yer- lenne yapıştırdı. Öte yandan 15 gün önce Adana'nın Abdioğlu köyünde Ceyhan Nehri kıyısında başına iki kur- şun sıkılarak öldürülen kadının kimli- ğinın belirlenememesi üzerine polis. cesedın Konca Kuriş e ait olabileceğı ihtimaliyle eşi Orhan Kuriş'e haber verdi. Adli Tıp Morgu'na gelen ve ce- sedın eşıne aıt olmadığını belirten Or- han Kuriş. "Konca'nındişleriçoksıkidL Oysa cesedin dişleri çok sejTek. Aynca Konca'nın alnında izvardı. Cesettc böy- le bir iz göremedim" demışti. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TAINER KIŞLALI Donizetti Paşa'dan Carmen'e... Perde inmiş, alkışlar dinmek bilmiyordu. Dekoruyla, korosuyla, dansçılanyla, orkestrası ve şefiyle, solistleriyle nefis bırCarmen'di iziediğimiz. An- kara Operası'nın salonunu tklım tıklım dolduranlar, bir mutlu akşamı daha paylaşıyoriardı. Bırden anılanm benı çok gerilere, öğrencılik yıllan- na götürdü. O dönemde henüz bale yoktu. Ama Hıncal Uluç'la birlikte opera galalannı kaçırmazdık. Yeni Gun gaze- tesine gelen davetiye, o zamanlar çok kişiye çekici gelmezdi, biz de bundan yararlanırdık. Sık sık düş kınklığına uğradığımız olurdu. Solıstle- nn sesinin orkestranın arkasında kaybolması bizi ra- hatsız ederdı. Güçlü seslerin azlığına hayıflanırdık. Nereden nereye!? Bizım Aıda'mızı, bızim Carmen'imizı, artık Batı'nın müzıkte gelışmış ulkelen bıle davet ediyorlar. Kendi sanatseverlerine izletebtlmek ıçin!.. • • • Atatürk'ün ilk ızlediğı opera da Carmen. Sofya'da askeri ataşe ıken bu fırsat buluyor. Çok etkilenıyor. Ve temsilın ardından, yakın arkadaşı Şa- kir Zümre'ye şöyle diyor: '- Şakır, görûyor musun? Baş artistlerBulgar, or- kestra ve şefBulgar. Baikan Savaşı'nı neden kaybet- tığimızi şımdı anladım..." Mustafa Kemal'ın kafasında "müzık devrimi"nm oluşmasında bir önemli aşama ıdi Carmen. Ama o dev- rimin bazı temelleri O'ndan çok önceleri atıimıştı. Gu- iseppe Donizetti, CSO'ya giden yolda ilk tohum olan bandoyu kurmak için Istanbul'a geldiğınde, Ata- türk'ün dogumuna daha 53 yıl vardı. Donizetti giderek "paşa" oldu ve Istanbul'a gömül- dü. Ama Mızıka-i Hümayun yoluna devam etö. 1869'da Istanbul'u ziyaret eden Fransa Kraliçesi Eugenie ıçin, Beylerbeyi Sarayı'nda bir de konser verdi. Gounod'nun Faust operasından parçalar çaldı. Kralıçe etkilenmişti. Şefe sordu: "- Ben Fransızım, Gounod da Fransız, eseri tanı- nm. Bu kadar hoş bir biçimde çalınması beni şaşırt- tı. Acaba orkestrada yabancı varmı?" Guiseppe Paşa'nın yanıtı kısaydı: "- Tekyabancı benim." • • • Bugün gericilerin yere göğe sığdıramadıklan II. Ab- dülhamrt bıle, çokseslı muzıkten anlardı ve severdı. Şu satıriar kızı Ayşe Suttan a aittir: "Babam, alafranga musıkiyialaturkaya tercih eder- di. Alaturka gûzeldir ama daima gam verir. Alafran- ga değışiktir, neşe venr." Atatürk de aynı görüşteydi. Ve ulusallık ile evren- sellik arasında kültürel bağlantıyı kuran çizgi, Ismet Inönü zamanında da sürdu. idil Biret ile Suna Kan'ı bir anlamda hem Türk hem de evrensel kultüre armağan eden ismet Paşa'nın bir tepkisi unlüdür. Beethoven'in Almanya'nın malı olduğu söylenince. şoyle der: "- Hayır! Beethoven bütün dünyanın malıdır. Do- layısıyla aynı zamanda bizım malımızdır..." Haksız mı? Örneğın Saygun'un "Yunus Emre"sı, şımdi sadece bızim mı? • • • Carmen'den çıktğım yolda. beni geçmışteki bu il- gınç yolculuğa çıkaran Şefîk Kahramankaptan ol- du. "Ismet Inonü ve Hanka Çocuklar" kıtabını bir ro- man gibı okudum. Kimi zaman duygulanarak. kımı zaman mutlana- rak.. kımı zaman da heyecanlanarak.. Ve hemen her sayfasında çok ılginç şeyler ogrene- rek.. Ataturk'un devnmınin lokomotıfi olan "yeni insan" kolay dogmadı. Ama ne yazık ki, kolay unutulabiliyor! Mflas Ovası ıııalıkemelik OLCAY AKDENİZ MİLAS-Milas Beledi- ye Meclisi'nin aldığı bir kararla Milas Chası'nın yaklaşık 3 bin dönümlük bir bölümünü yapılaşmaya açması ve iki ile üç katlı bı- nalara birer kat artışı getır- mesi üzerine. TMMOB adına Aydm Bölge Idare Mahkemesf ne karann ip- tali için davaaçıldı. Milas Belediye Mecli- si'nin ovanın yaklaşık 3 bin dönümiük bir bölıimünü imara açması yönündekı karanna karşı Milas halkı- nın tepkısine TMMOB'den de destek geidi TMMOB Genel Merkezı. belediye meclisı kararına karşı ge- reklı yasal tepkınm göste- nlebilmesi için lzmir Şu- besi'ni görevlendirmişti. lzmir Şubesı de Mimarlar Odası Milas Temsilcısi Mi- mar Fatih Abban'ı Aydın Bölge Idare Mahkemesi'ne karann iptali için dava aç- makla görevlendirdi. Bu- nun üzerine tzmir Mimar ve Mühendisler Odası ta- rafından hazırlanan gerek- çeli ıtirazdılekçesi Mimar Abban tarafından Aydın Bölge Idare Mahkemesi'ne gönderildi. TMMOB'nin dava dilekçesinde imara açılan Milas Ovası içm Tanm Ba- kanlığı ile ilgili birimlerin- den yasal olarak alınması zorunlu görüşlerin beledi- ye meclisi karan öncesı alınmadığı da savunuldu. Türk Kalp Vakfi 24 yaşında İstanbul Haber Servisi - Türk Kalp Vakfı. kuruluşunun 24. yılı- nı kutlamaya hazırlanırken Şışli Sağlık Merkezi 'nde v e gezıci sağ- lık ekibıyle ucuz fıyatlarla yurttaş- lara kalp sağlığı konusunda yardım- cı olmayı sürdürüyor. Kaip sağlı- ğının geliştırilmesiyle ilgili bılgi- leri dünyanın çeşitli ülkelerinde- kı uzmanlarla paylaşma gayreti ıçinde olan vakıf, Avrupa Kalp Birliği'nin (EHN) Genel Kuru- lu'na ev sahipliği yapmaya hazır- lanıyor. Kalp sağlığını geliştirme dü- şüncesi kapsamında bıraraya ge- len bir grup hayırseverin 1975 yı- lında kurduğu kâr amacı gütmeyen bir kunıluş olan Türk Kalp Vak- fi. küçük bir klınıkten yola çıka- rak kurmayı başardığı sağlık mer- kezınde sağlık sıgortasmdan mah- rum olan muhtaç kimselere ucuz veya ücretsiz kalp kontrollen ger- çekleştiriyor. Türk Kalp Vakfı Yö- netım Kurulu Başkanı Çetin Yd- dınmakın. kalp ve damar hastalık- lannın en büyük yaşam problemi ve ölüm nedeni olduğunu anımsa- tarak şu bılgilen veriyor: "Kalpve damar hastahklannın Türldyemiz için bir diğer dezavan- tajı; muavene. teşhis. tedavi ve ge- rektiğinde ameliyatların halkunı- nn ödeyemeyeceği kadar pahalı olmasu batta astronomik rakam- lan bulmasıdır.\akfımız enucuz. en kesin ve en etkin tedav i olanak- lan sağlamak amacı ile çahşma gayreti içindedirr Uzman doktorlar, vasıflı hem- şire ve sağlık personeli ile kalp sağlığı hizmeti veren vakfın Şiş- lı'dekı sağlık merkezi: son sistem eforlu test, renkli ekokardiyogra- fi cihazlan, monitör, holter tansi- yon. tek ve üç kanallı elektrokar- diyografi cihazlan, kısa süreli ri- tim takibı ve rüm başvurulan sü- ratle karşılayabilecek kapasitede la- boratuvar (check-up merkezi), rönt- gen seksiyonlan ve son sistem nükleer tıp merkezi ile donatılmış bulunuyor. Çocuk kardıyolojısı servısinın de yer aldığı Şişlı Sağ- lık Merkezı'nde, acıl haller dışın- da telefonla randevu almak gere- kıyor. Türk Kalp Vakfı gezıci sağ- lık ekib\, Milli Eğıtım Müdürlüğü \e belediyelerle hazırlanan ortak bir programla 6-12 yaş grubunda- ki çocuklar arasında İstanbul'un ke- nar semtlerinde düşük gelir düze- yindeki ynrttaşlar için kalp sağlı- ğı taramalan yapıyor A\ rupa Kalp Birliği 'ne üye olan ve 9-12Haziran 1999 tarihlenn- de yapılacak AvTupa Kalp Birliği genel kuruluna ve yıllık seminere ev sahipliği yapmaya hazırlanan Türk Kalp Vakfı. 22 Avrupa ülke- sinin birlığe üye 26 kuruluşundan genış bir katılım bekliyor Vakıf Yönetim Kurulu Başka- nı Çetin Yıldınmakın. herkesi en büyük yaşam tehlikesi olan kalp ve damar hastalıkları ile daha iyi savaşmak için vakıfla birlikte ol- maya davet etti. Ülkemizde Türk Kardiyoioji Derneği de çeşitli ça- lışmalar yürütüyor. Şışli Kalp Merkezi'nde rande- vu alınacak telefon numaralan şöy- le: (0212/ 212 07 07 - 10 hat). Türk Kalp Yakfi'nın Şişli'deki merkezinde en son teknolojiye ait cihazlar kullanılıvor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle