Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 OCAK 1999 PERŞEMBE
HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ StRMEN
Ratlng
Dilimıze davetsiz birden gelip, ön sıraJara kuru-
lan birsözcük rayting. Bütün dünyayı odamızın içi-
ne kadar sokma savında olup da, koskoca dün-
yamızı bir budala kutusu boyutuna ındiren, TV'nin
kanallan, "vizyon sahibi!" bir uyanık tarafından oğ-
lu da televizyon sahibi olsun diye serbest bırakı-
lınca, rating, yaşamımızı düzenler oldu.
Toplum artık ratingi yüksek olanlara tapıyor, ra-
tingini en üst düzeye çıkaranlar, medyatik kişilik-
leriyle idolleşiyorlardı.
Bilmem, belirtmeye gerek var mı, rating toplum-
sal beğenınin düzeyinde oluşuyor. Eğer toplum
hâlâ "bir ayağında mesi varya da öbüründe nesi
var?" düzeyini aşamamışsa, dokuzuncu senfoni
ile rating yapmanızın mümkünü yok. Başka birde-
yişle, Türkiye'de Mozart'ın rating konusunda Ah-
met Kaya ile yarışması mümkün değil.
Toplumlann kültür düzeyi. yüksek rating ile med-
yatik kişiliğe ulaşmada karizmanın mı, yoksa ke-
rizmanın mı önceliği olduğunu belirler.
Medyatizmin egemen olduğu toplumda, ratin-
ge hiç aldırmayan insanlar da yaşar.
Dört gün önce yitirdiğimiz Ergun Balcı, rating
toplumunda çılgınlığın dışında kalmış, hiç medya-
tik yanı olmayan, akıcı, egitici ve ciddi inceleme-
lerin sonucu olan yazılannın kalitesini, popülizme
feda etmeyen bir gazeteci yazardı.
Onu otuz yıl sürekli okuyanlar bile evinde ne tür
müzik dinlediğini, hangi kadına hayran olduğunu
yazılanndan çıkaramazlardı. Çünkü Ergun için
bunlar hayatın ayrı alanlarıydı.
Onunla aynı sayfa ve sütunu yıllarca paylaşmış
bir kişi otarak açıklıkla söyleyebilirim ki, basınımız-
da dünya standartlarına erişmiş bir avuç insandan
biriydi Ergun ve bütün ömrü boyunca, bunu hiç
farkına varmamış gibi yaşadı.
Ergun'un şaşırtıcı yanı yalnız bu değildi. 68 yil-
lık ömründe, şu toplumda, ivmesi gittikçe artan kir-
lenmişjiğe hiç bulaşmadan, bunca pisliğin arasın-
dan, nasıl tertemiz kalarak sıynldığını anlamak da
mümkün değil. Sanki bilim-kurgu filmlerinin baş-
ka gezegenden kalkıp, yanlışhkla dünyaya düş-
müş yaratıklan gibiydi. O yalnız adamın, yine o ya-
ratıklar gibi, bütün sevecenliği ve insancıllığına
karşın, bir yerden sonra kendini başkalanndan ve
dış dünyadan ayıran görünmeyen bir perdesi var-
dı sanki.
• Bu gizli perdenin ardında yalnızlığını yaşaması,
kendtsini kirletmeyi bir türlü beceremeyen dünya
karşısında Ergun'un tavır almasını engelleyen bir
faktör de değildi. O dünya olaylan karşısında da
tavnnı koyardı. Yalnız dış olaylan aktarmakla ye-
tinmez, kendi elden geldiğınce nesnel olmaya ça-
lışan yorumunu da katardı. Gazeteciydi, yani ça-
ğının tanığı. Ama bu tanıklığın yanı sıra, her geliş-
menin sorumluluğunu da içinde taşırdı.
"Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" zihniye-
tinin egemen olduğu toplumda, kendini insanlığın
davasına adamış bir gönüllüydü Ergun. Ama bu
gönüllülük, Ergun'u hiçbir zaman güdümlü hale
getirip, yalnızca bir partinin, bir "rzm"\n kalıpları içi-
ne hapsetmedi.
Bütün bu vasıflara sahip olan bir kişi, ülkemiz-
de genış toplulukların vazgeçmediği talebe, ken-
di beğenisinin, nerede kalmış olursa olsun düze-
yinin ve değer yargısının pohpohlanması talebine
olumlu cevap vermeyip, politikacılann içinde fü-
tursuzca kulaç attıkları popülizm batağına sap-
' lanmayı reddederse ülke çapında ratingi ne olur
dersiniz?
Ergun ratingi yüksek olmayan, medyatik olma-
yan biriydi.
O medyatik değildi, insandı. Yeri de işte bu yüz-
den doldurulamıyor. Toplum bir sürü medyatik ye-
tiştiriyor, biri gitse bir diğeri geliyor. Ama mühim
olan "Ergun "ları yetiştirmektir.
Aday bulmakta sıkıntı çekiyor
Fazilet Partisi
TımcelTde yok
• FP, il teşkilatını, çoğunluğunu kent
dışında ikamet eden 'ithal partililer'le zar
zor oluşturabildiği Tunceli'de aday
bulmakta sıkıntı çekiyor.
ANKARA (ANKA) -
Kapatılan RP'de olduğu
gibi FP de Tunceli'de
temsil edilmeyi başara-
madı.
tl teşkilatını, çoğunlu-
gu kent dışında ikamet e-
den 'ithal partililer'le an-
cak oluşturabilen FP. se-
çimlere çok az bir süre
kala Tunceli'de aday bul-
makta zorlanıyor.
Seçim sürecine gınl-
mesiyle FP yönetimınin
aday belirlemekte en çok
zorlandığı il Tunceli ol-
du. 'Alevi ili" olarak bili-
nen bu kentte FP, siyasal
olarak devamı olduğu
RP'nin sıkıntılanndan
kurtulamadı.
FP, teşkilatlanmada
Tunceli'de partiyi temsil
edecek isim bulamadığı
için 79 ili tamamladıktan
çok sonra kent dışında
ikamet eden partililerin
oluşturduğu bir yönetimi
ancak kurabildi.
Yönetimin ithal par-
tililer'le kurulabilmesi-
nin hemen ardından
FP'de bu kez seçimlerde
Tunceli'den kimlerin a-
day gösterileceği sorunu
ortayaçıktı. Partiyi kent-
te temsil edecek yerli is-
mi uzun arayışlara karşın
bulamayan FP, komşu il-
lerin teşkilat yöneticile-
rini aday bulmalan için
Tunceli'ye gönderdi.
Ancak gönderilen he-
yetin de eli boş dönmesi
ûzerine Tunceli'de aday-
lık için arayışlann sürdü-
rülmesi kararlaştınldı.
Yerli aday bulunama-
ması halinde kent dışın-
da jaşayan Alevi kesim-
den bir milletvekili ada-
yı göstermeyi planlayan
FP, belediye başkanlığı
için 'seçime kadar olan
son 6 ayda seçim bölge-
sinde ikametetmezorun-
luluğu' bulundugu için a-
da\ gösterememe sıkmtı-
sıyla karşı karşıya kala-
cak.
FP'nin olduğu gibi ka-
patılan RP de, bu kentte
çok uzun süre aynı güç-
lükleri yaşadığı için An-
kara'da ikamet eden par-
tililerin oluşturduğu bir
yönetimle "kâğıt üstün-
de' var olabilmişti.
1994 yerelve 1995 ge-
nel seçimlerinde de yine
kâğıt üstünde adaylar
zorlama bir şekilde gös-
terilmiş. ancak daha son-
ra Alevi çevrelerin bas-
kısı sonucu adaylann ço-
ğunun çekilmesiyle par-
ti bu kentte adaysız kal-
mıştı.
REFAHYOL döne-
mınde Başbakan Nec-
mettin Erbakan, Tunce-
li'yi 'pilot bölge' ilan et-
miş, tüm RP'li bakanlar-
dan iş ve yatınm olanak-
lannın çoğunluğunu bu-
raya yöneltmelenni iste-
miş, ancak yapılan bütün
çalışmalara karşın RP.
Tunceli'de temsil edilme
krizini aşamamıştı.
İzmir Tabip Odası'nın hazırladığı ve çeşitli davalarda mahkemelerin de kabul ettiği belgeler etkili oldu
Işkenceyi caydıran raporlarASUMAN ABACIOĞLU
İZMİR - İzmir'de İnsan Haklan Vakfı
ve Tabip Odası'nca, işkenceyi saptamak
amacıylabaşlatılan "altematifadli tıp ra-
porlan". işkencecileriçin caydıncı rol oy-
nuyor. Dünyada ilk kez sintigrafi ve bi-
yopsi yöntemlerini işkencenin tespit edil-
mesinde kullanan tzmirlı hekimler saye-
sinde alternatif adli tıp raporlan, gerek
Türkiye'de gerekse uluslararası düzeyde
mahkeme kararlannda işkence mağdur-
lan lehine sonuçlara yol açıyor.
Türkiye'de işkence gördüğü halde "iş-
kence iziııe rastlanmadT bıçımınde ven-
len ve gerçeği yansıtmayan "hatalı nega-
tif adli tıp raporlannın oranının yüzde
50'nin üzerine çıkması nedeniyle, Türki-
ye'ye özgü "alternatif adli üp raporu" ha-
zırlanması olgusu Izmır'de ortaya çıktı.
İzmir Tabip Odası ve İnsan Haklan Vak-
fi'ncabaşlatılan,giderek "sintigrafi ve bi-
yopsi" gibi ilen muayene yöntemlerini de
içeren çalışmalar. bugün işkencecileraçı-
sından "caydıncı" boyutlara ulaştı.
"Hatalı negatiP adli tıp raporlannın za-
man zaman Manisalı gençler olayında ol-
duğu gibi yüzde 100'e ulaştığına dikkat
çeken izmirTabip Odası Muayene \e Ra-
por Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Veli
Lök. hatalı negatıf adli tıp raporlannın,
mahkemelerde kişilerin ifadelerinin "iş-
kence altında alınmadığı" yolunda daya-
nak oluşturduklarını ve bu kişilerin mah-
kûm edilmesi sonucunu doğurduklannı
belirtti.
İşkence izleri
Prof. Dr. Lök. gözaltı süresı uzadıkça
hatalı negatıf adli tıp raporu verilme ora-
nının arttığını. bu nedenle ortadan kalkan
işkence izlerinı saptamak için ileri mu-
ayene >öntemleri geliştirdiklerini söyledi.
tlk olarak Haydar Kutlu-Nihat Sargın
davasında hazırladıklan "alternatif yo-
rum" raporun Avrupa İnsan Haklan Mah-
kemesi 'nce dikkate alındığını ve bu rapor
sayesinde davanın seynnin değışerek Kut-
lu ve Sargın'ın Türkiye aleyhıne açtıkla-
n davayı kazandıklannı belirten Prof. Dr.
Lök. "alternatif adli tıp raporlannın"
Türk kamuoyuna mal olmasmın ise Baki
Erdoğan olayında yine belgelere ve vıdeo
çekimlerine dayanarak hazırladıklan ra-
porla gerçekleştiğini söyledi.
Polisler cezalandınldı
Prof. Lök, "Baki Erdoğan davasmda, al-
ternatif raporumuz olmasaydu işkenceci-
lerin ceza alması mümkün olmayacakh"
dedı.
tşkence mağdurlannın İzmir Tabip
Odası'na başvurusu ve İnsan Haklan Vak-
fı'nın tüm masraflan üstlenmesiyle hazır-
lanan alternatif adli tıp raporlannın mah-
kemelerde daha çok dikkate alınmaya baş-
landığına dikkat çeken Prof. Dr. Lök. top-
lam sayısı 76'ya ulaşan raporlann 32'si-
nın mahkemeler tarafından göz önüne
alındığını, savcılann buna dayanarak 12
dava açtığını. ancak poliste tekrar işken-
ce göıme korkusuyla 30 kişının "alterna-
tif rapor" işkence gördüğünü belirtmesı-
ne karşın dava açmaktan kaçındığını bil-
dirdi.
Gözaltında yapılan işkenceyi. görünür-
de hiçbir iz olmamasına karşın saptamak
amacıyla "sintigrafi ve biyopsi" gibi ilen
muayene yöntemlen geliştirdiklenni bil-
diren Prof. Dr. Lök. sintigrafinin, ortala-
ma 10 yıl sonra dahi "kabadayak,falaka"
gibi işkenceyi ortaya çıkarabıldiğını söy-
ledi. Sintigrafivi, dünya literatüründe ilk
kez işkencenin saptanmasında kullandık-
lannı ve etkili bir şekilde pratiğe geçirdik-
lerini vurgulayan Prof. Dr. Lök, dünyanin
birçok yerinden bu uygulamayı incelemek
üzere araştırmacılann geldığini belirtti.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin Antalya Büyükşehir Belediyesi adaymı açıkladı
'CHP oy sıçraması yapacak'
BÜLENT ECEVİT
ANTAL-
YA - CHP
Genel Baş-
kanı Deniz
Baykal. DSP
azınlıkhükü-
metine "ka-
bul" oyu ve-
ren 3 CHP
milletvekili
için grup yö-
netim kuru-
lunun gerekli
değerlendır-
meyi yapaca-
gını söyledi. Antalya büyükşehir adayının
da milletvekili olan Dr Bekir Kumbul ol-
duğunu açıklayan Baykal. 18 Nısan'da ya-
pılacak seçimlerde de CHP'nin çok ciddi
oy sıçraması yapacağını ileri sürdü.
Şeker Bayramı nedeniyle seçim bölge-
si Antalya'ya gelen ve dün de parti il bi-
nasında düzenlenen bayramlaşma töreni-
nc kattlan CHP Genel Başkanı Deniz Bay-
kal. "CHP barajı aşamay acak" sa\ lannın.
partisinin önünü kesmek için çıkanlan
söyleiBiler olduğunu \urguladı. Baykal.
"CHP çok ciddi oy sıçraması gerçekleşti-
recekör" dedi.
Baykal, önseçim yapılacak olan Antal-
ya'da Serap Sevük ve IVIerai Sağır'ın aday
adayı olarak çıkmasına, "Bavan arkadaş-
lanmız da iddialı olarak katılıyorlar. Bun-
dan da büyük bir sevinç \e mutluluk du-
vuyorum" diyerek destek verdi.
Kendi seçim bölgesi de olan Antalya'ya
önem verdikJerini belirten Deniz Baykal,
şunlan söyledi:
"Bayram sonrasında Antalya halkına
yerel yönetimlerde nasıl bir kadro ile hiz-
met verecegimizi ortaya koymuş olacağız.
Bildiginiz gibi biz Antaha'da önseçim ya-
pıyoruz. Bu önseçim sonucunda da Antal-
ya milletvekili aday lanmız belirienecektir.
Antaha'da CHP ciddi bir haarlık ve bü-
yük bir iddia ile seçimlere giriyor."
Baykal gazetecilerin parti ıçi sorunlar,
Öcalan ve hükümetle ilgili sorulanna da
şuyanıtlan verdi:
- Güvenoylamasında grup karanna uy-
may an milletvekilleri için bir ceza söz ko-
nusu mu?
- CHP bir kurumdur. Partinin çeşitli or-
ganlan var. Bu organlann yetkileri var, so-
rumluluklan var. Her şey CHP'de tüzük
içinde gerçekleşir. Gerekenleri partinin
yetkili organlan değerlendirir. Grup yöne-
tım kurulumuza bir değerlendirme yap-
mak görev i düşüyor önümüzdeki günler-
de. CHP'de her şey tüzük ve hukuk için-
de işler.
- Büyükşehir belediye başkan aday ları
konusunda tespitler tamamlandı mı?
- Aday tespiti belli bir takvimle şekille-
niyor. İzmir ile ilgili merkez yoklaması
karan aldık. Bunun için başvurmuş birar-
kadaşımız var. Bunun karan takvim çer-
çevesince alınacaktır. Bildiğim kadanyla
Sayın Yüksel Çakmur dışında bir başka
arkadaşımız başvurmuş değildir. Başanlı
bir belediye başkanlığı dönemi arkasın-
dan, İzmir halkı, Yüksel Çakmur'un CHP
tarafından aday gösterilmesi doğrultusun-
da sürekli bir bekleyiş ve talep içensinde.
Biz de CHP yönetimi olarak bunu değer-
lendiriyoruz. Günü geldiği zaman bu ko-
nuda gereken karar alınacaktır.
-İstanbul?
- Biz Istanbul'da biliyorsunuz önseçim
karan aldık. Önseçime başvurma hazırlı-
ğı içinde olan arkadaşlanmız var. Bu ar-
kadaşlanmızın başvunı süreleri henüz so-
nuçlanmış değildir. Önümüzdeki günler-
de bu konuda tablo şekillenecektir.
- Öcalan krizini nasıl değerlendiriyor-
sunuz. Sizce başan mı?
- Bu konu. hükümeti aşmış bir konudur.
Türkiye'nin bir sorunudur. Bu başından
beri öyleydi. Ama bu olaym üzünrü veri-
ci yönleri. memnuniyet verici yönleri var.
Memnuniyet verici yönü; sorunun, Avru-
pa ülkelerinin himayesinde Türkiye'ye
karşı birkampanya konusu olarak ele alın-
masının kolayca mümkün olmadığının or-
taya çıkmasıdır. Türkiye'nin bunu anla-
yışla karşılaması düşünülemezdi. Keşke
bu noktalara gelmemiş olsaydı konu. Ola-
yın üzüntü verici yanı ise Öcalan'ın Tür-
kiye'ye ıadesi sağlanamamıştır.
Şeker Bay ramı'nı gö/>aşı \e buruk se\ inçle «eçiren y urttaşlar. \ ılda bir kez olsun akrabalany la kucaklaşnıak için her > ıl
nlduğu «ibi bu yıl da \etkililerin i/iıı \ermesini istediler. Geçen yılki bu görüntü bir ke/ daha y inelendi.
Suriye sınırındaki bayramlaşma dramatik gÖrüntülere sahne oldu
Tel örgüler özlemi çoğalttı
OZCAN Gl'NEŞ
CE^ LANPINAR - Türkiye-Suriye
tampon böloesindedü/enlenen hayram-
laşma törenL sınırların ay ırdığı binlerce
kişiy i tel örgük'r arkasında bir aray a ge-
tirdi. Hü/ün%e«ö/\a
c
>ınınegemen oldu-
«II törende 2? metrelik uzaklık nedeniy-
le birbirlerini kucaklayanıayan iıısanla-
rııı y akınlarına hay ranı arınağanı \erme
çabaları dramatik bir görünüm oluştur-
du.
îjanlııırfa'nın Cey lanpınar. Suriy e'niıı
Resulayn ilçelerini birbirinden ayıran
1.5 kilometrelik sınırı. dün yakınlanyla
bay ramlaşmak isteyen binlerce kişi dol-
dunlu.
Sahah 07JO sıralarında toplanmaya
haşlayan Türk ve Suriye'de yaşayan
Kürt \e Arap kökenli yurttaşlar. yakııı-
larını. yılda lıir ke/ de nlsa, uzaktan da
olsa görmenin huruk se\ incini y aşadılar.
Geçen yıl başrollerini Gani Rüzgar Şa-
vata ve MineÇay ıroğlu'nun pay laşhğı \v
Altın Portakal I ilnı Festhali'nde öıliil
alan "Sınırda Gö/yaşı~ adli filnıe konu
ı>lan hay ranılaşnıa töreni. Suriye tarali-
nın ilgisiz kalması sonucu dramatik gö-
rüntülere yol açtı.
\etkililer,Tüı-kiye"nin bay ramlaşmak
için hirgiinlük de olsa insanların arada
tel örgüler nlmaksı/ın görüsebilmeleri
amacıy la Cey lanpınar Kay makarııı Salv
ri Başköy'ün Resulayn Kaymakamı
\arbay Yaser Selman El Şufi ile göriiş-
tüğünü.ancak»lumluM»nuçalınamadı-
ğını söy lediler.
Her iki taratin yakınlanna \ermek is-
tedikleri kiliııı. halı \e ben/eri armağan-
lar. 25 metrelik tampon bölge ü/erinde-
ki tel örgüleri aşanıadı. Mehnıetçik l;ııı>-
pon bölgey e diişen eşy alan alarak sahip-
lerine ulaştırdı. Vaklaşık 20 Suriyeli as-
kerin duy arsı/ kalnıası \e lel örgüy e y ak-
laşan y urttaşlarını ellerindeki sopalarla
uvarnıası tepkilere neden oldu.
Hediyelik eşy a satıcılarının yer nede-
niyle ka^ga ettikleri törende. insanlar
y akınlarını bulnıak için büy ük çaba har-
eadılar.
Bugüne kadar yakınlarını hiç görme-
yen. sadece telefonla göriişenler ise tel \ e
sopalar ü/erine çeşitli renklerdeki be/-
lerihağlayarakkendilerinitanılınayaça-
lıştılar. >lesafe \ü/üınkıı birbirinin ktt-
nuşıııalarını duy mayanlürk>e Suriye-
li yurttaşlar.elk'riyle işaret yapaıak an-
laşnıa yoluna gittiler.
. Zengin olanlaı ın pasaportla giriş-çı-
kış y aparak y akınlarıy la görüşiip özlem
giderdiklerini. ancak hüyükçoğunluğun
koşııllarınm huna uygun olnıadığını he-
lirten yıırttaşlar. "Her yıl 25 metrelik
tampon bölge nedeniy le kimimi/ karde-
şiıni/i. kimimi/ anıca \e day ımızı görü-
yor. sarılanıadan bay ranılaşıyoruz. 'Net-
kililerden istegimi/: y ılda bir ke/ de ol-
sa yakınlarımızla kucaklaşnıamızı i/iıı
\ersinler" dediler.
Yargı
Nuh Mete
YükseVin
karnesi
ANKARA (ANKA) -
Ankara Devlet Güvenlik
Mahkemesi Cumhuriyet
Savcısı Nuh Mete
Yüksel'in 1996yılmdan
bu yana 581 kişi
hakkında 125 kamu
davası açtığı bıldirildi.
FP Trabzon Milletvekili
Şeref Malkoç, TBMM
Başkanlığı'na yazılı bir
soru önergesı vererek
Ankara DGM
savcılanndan Nuh Mete
Yüksel'in bu
mahkemede ne
zamandan beri görev
yaptığını. kaç dava
açtığını ve bu davalann
sonucunun ne olduğunu,
Yüksel hakkında
herhangi bir soruşturma
açılıp açılmadığını
sordu.
FP"h Malkoç'a Adalet
Bakanlığf ndan verilen
yazılı yanıtta,
DGM'lerde görev yapan
Cumhuriyet savcılannın
fiili kadro sayısının 71
olduğu, bunlann 8
tanesinin askeri savcı
olarak görev yaptiğı
kaydedildi.
Sonuçlar
Adalet Bakanlığı,
Yüksel'in açtığı
davalann sonuçlan ile
ilgili olarak şu bilgileri
verdi: "Bugüne degin
sonuçlandırüan ve
kesinleşen 58 da\ada,
diğer suçlan nedeniyle
görevsizlik karan
verilenler de dahil ounak
üzere 158 sanığın
beraabna, 47 sanığın
mahkûmiyetine karar
verildiği: halen tefrik ya
da V'argrtay''ca
bozubnası nedeniyle
yeniden esasa alınıp
yargılaması sürdürülen
veya yargılaması
tamamlanamayan 29
kamu da\asmda 258
sanığın yargılanmasına
de%amolunduğu,
karar verilip de
Vargrtay'a gönderilen
veya temyiz aşamasında
bulunan 34 dosyada
beraatına karar verilen
27. mahkûm edîlen 71
sanık hakkındaki
hükümlerin henüz
kesinleşmedigi;
DGM görev alanına
giren suçlardan açılan
10 ayn dosyada bu
suçlardan 52 sanık
hakkında suç
unsurlannın oluşmadtğı
gerekçesiy le beraat
karan verildiği. diğer
suçlarla ilgili kamu
da>alannın ise göevsizlik
karan verilerek
bakmakla görevli yer
mahkemelerine; 3
dosyada da 7 sanık
hakkındaki davalann
yetkisizlik karan
verilerek ilgili DGM'lere
gönderildiği belirlendi."
Erbakan'ın bağımsız
adayhğı netleşmedi
(Cumhuriyet Bü-
rosu) - FP liderı
Recai Kutan. ka-
patılan RP'nin ya-
saklı lideri Nec-
mettin Erbakan'ın
Bayburt'tan ba-
ğımsız adaylığa
hazırlandığı ha-
berleriyle ilgili olarak 'bu
konuda henüz bir hazuiık-
lan olmadığım' söyledi.
Yüksek Seçim Kurulu
(YSK) yetkıhlen de, Erba-
kan'ın adayhğı ile ilgili ola-
rak yüksek kurula henüz bir
başvuru yapılmadığını ve
görüş sorulmadığını kaydet-
tiler.
Erbakan'ın bağımsız
adaylığa hazırlandığı ve
YSK'nin de "Biz. ancak iti-
razgelirse adaylan inceteme-
yeahnz*
1
görüşünü bildırdi-
ği haberleri tartışma yarattı.
FP lıden Kutan. dün partisi-
nin .Ankara il ba^kanlığında-
ki bayramlaşma töreninde
gazetecilerin konu
ile ilgili sorulannı
> anıtlarken "Sayın
I rbakan'ınadaylı-
~z\ konusunda par-
nmizin henüz bir
ha/ırlığı bulunma-
maktadır. Sayın
Erbakan'ın düşün-
cesi nedir bilmiyo-
rum. Ama bazı hukukçular
aday olabileceğini, bazılan
ise aday olamayacağını beür-
tiyoıiar. Bu konuda son ka-
ran Yüksek Seçim Kurulu
verir" dedı.
YSK yetkılilen, Erba-
kan'm adayhğı ile ilgili şu
ana kadar kendılerine bir
başvuru yapılmadığını ve
görüş de sorulmadığını be-
lırterek "Ancak bu konunun
önümüzdeki günlerde gün-
deme geleceği kesin. Bize
herhangi bir başvuru yapılır
ya da görüş sorulursa kurul
olarak değerlendirmemizi
yapar ve kamuoyunu bilgi-
lendiririz" dıye konuştular.
Demirerden gazilere ziyaret
ANKARA (AA) - Cumhur-
başkanı Sükyman Demirel. Ola-
ganüstü Hal Bölgesı'nde yarala-
nan ve GATA'da tedavı gören
gazileri ziyaret ettı. Cumhurbaş-
kanı Demırel. ülkenin şehitleri
ve gazilerinin milletin baştacı
olduğunu belirterek "Onlan se-
viyoruz, sayıyonız" dedi. GA-
TAya gelişınde Komutan Prof.
Tabip Tümgeneral Çetin Har-
mankaya tarafından askeri tö-
renle karşılanan Demirel. tören
mangasmı selamladı. Demirel,
daha sonra, kendisine eşlik eden
Genelkurmay Harekât Başkanı
Koıgeneral Yaşar Büyükanıt ve
GATA Komutanı ile birlikte çe-
şitli bırimlerdeyatan gazileri zi-
yaret ettı. Demirel, gazilere hi-
taben yaptığı konuşmalarda
şunlan söyledi:
"ŞehHterimizin,gazilerimizin
sayesinde bir fitne. ülkemize
karşj yapılan bir tertip ycnilmiş-
tir. Ulkenin şehitleri ve gazileri:
Sizler, bu ülkenin baştacısınız.
Sizi seviyoruz, sizi sayıyoruz. Si-
a her zaman gönüllerimizde,
zihnimizdesakbvoruz. Yatan ev-
Demirerin ziyaretinde gaziler
kimi isteklerde de bulundu.
latlan olarak sizler çok güzel ör-
neksiniz. Bu ülkeye yöneltilmiş
her türlü tehdide, tehlikeye kar-
şı kahramanca mücadelenin na-
sıl yapıldıgını gösterdiıûz. Hepi-
nize geçmiş olsun. Devlet ve niil-
let sizuı için her şeyiyaprnaya ha-
zırdır."
Gazilere memleketlerini tek
tek soran Demirel, "Ülkenin her
köşesinden kahraman çocuklar,
kahramanhk için yanşmışlar-
dır*" diye konuştu. Bir gazinin,
terörün bitmesini ve kendisin-
den sonrakilerin aynı şeye ma-
ruz kalmamasmı istediğini be-
lirtmesi üzerine Cumhurbaşka-
nı Demirel şunlan söyledi:
"Biz de istiyoruz. ama hudut-
lanmızdan sızdılar, sivil \atan-
daşlanmızı öldürdükr. 9 aylık
çocuk, 90 yaşında kadın deme-
diler. Türk devleti, hududanm,
topraklanru. masum sivil vatan-
daşlannı korumak için hareke-
te geçti. Neyle koruyacaktı? Or-
dusuy la, polisiyle, meşru güven-
lik güçleriyle. O da sizdiniz. Mil-
letin evlaüan olarak sizi göreve
çağırdı, gittiniz, bu görevleri
kahramanca yaptuıız. Şimdi şu-
nu herkes iyi bilmeli: Siz öyie bir
örneksiniz ki içerden, dışardan
herkes size bakarak 'Türkiye
sonsuza kadar var olacak' yar-
gısoıa vanyor. Ve miDetimiz,dev-
letimiz sizinle övünüyor. Ben
hem milleti hem devletitemsilen
geuyorum. Sizinle övündüğümü
birçok kere söy ledim, bugün de
söylüyonım."