Katalog

SAYFA CUMHURİYET 21 OCAK 1999 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER Mesleksel Eğitim Toplumsal Yatınmdır TOMRİS ÇAVDAR/ Yuksek Endustn Muhendısı 7 5 yıhnı buyük bır görkemle rupa Bırlığı ülkelennden Fransa Anaya- kutladığımız Türkıye Cumhu- nyetı'nın ana hedefi, Yuce Atıı- türk tarafından "Çağdaş u>- garük düzeyine ulaşmak vegeç- mek" bıçımınde belırlenmış- tır Bırçokyönlenyleçağdaşveuygarola- rak nıtelenen Avrupa Bırlığı'ne üye olan ulkelerle eşıt koşullarda yaşama \e ben- zer olçutlere enşme, ancak eğıtım sıste- mımızın bütûncül bır yapıda hem nıtelık hem de nıcelık yonünden bırhğe üye ul- kelenn duzeyıne çıkartılması ıle olanak- lıdır Bu hedeflere enşmemızde temel et- ken, bır toplumsal yatınm öğesı olan mes- leksel eğıtım sıstemımızın gelıştınlmesı doğrultusunda. toplumsal taraflann (dev- let, ışçı ve ışveren) uzlaşması olacaktır La- ık. demokratık ve sosyal hukuk devletı te- melıne dayalı olarak, ulkemızın toplum- sal ve ekonomık açıdan gelışmesı, kal- kırvması ve değışen koşullara uygun ola- rak ınsan gücûne yeru nıtelıklenn kazan- dınlması ve üretken kılınması, toplumun gönencı (refahı) ve bırlıkteliğı toplumsal uzlaşmanın sağlanmasına bağlıdır Bılındığı üzere laık devlet yönetımın- de bılım süreklı olarak sorgulanmakta, gerçekler araştınlıp bulunmakta ve başta eğıtım, hukuk, tıp olmak uzere benzen bırçok alanda dınsel olçüler uygulanma- maktadır Laık devlet duzenı, evrensel ın- san haklannm dınsel dogmalardan ve sı- nırlamalardan korunmasmı da ıçenr A\- sası7 nda "Eğitim ve oğretimin her derece- de laikolarakorgutlendirilmesi devietin go- revidir" hukmu yer almaktadır Mmany a Federal Anayasası' na gore "Çoculdaruı din dersine katüıp kaülmayacaklanna karar vermek, çocuklann eğitimi ile yukumlü kimselerinhakladırr denılmektedır Boy- lesıne bır yaklaşım, daha l960'lı yıllarda TurkıyeCumhunyetı'nm 1961 Anayasa- sı madde 19 hukmunde "Din eğitim veöğ- renimi. ancak kişınin kendi ısteğine \e kü- çuklenn de kanunı tcrnsilcıJerinin ısteğüe bağbdır" ılkesı ıle eşanlamlı bır uygula- madır Ataturk'ün ongorduğu eğıtım ve oğre- tım anlayışı kaynağını Turk devnmının temel ılkelen olan ulusal egemenlık. ba- ğımsızlık, ozgurluk, demokrası, banş ve toplumsal kalkınmadan almaktadır 29 Ekım 1923'te cumhunyetımızm ılanın- dan bırkaç gun sonra, donemin Mıllı Eğı- tım Bakanhğı tarafından y ayımlanan "Eği- tim Andı" adlı genelge, cumhunyetımızm eğıtım alanındakı amaçlannı beş ana bo- hımde toplamıştır 1 - Ulusçu. halkçı, devnmcı, laık ve cum- hunyetçı yurttaşlar yetıştırmek, 2- llköğreümı gerçekten yaygınlaşurmak ve herkese okuma-yazma oğretmek, 3- Yenı kuşaklan bütün öğretım basa- maklannda genellıkle bılımsel ve ozel- lıkle de ekonomık yaşamda etkın ve ba- şanlı kılacak bılgılerle donatmak, 4- Toplum yaşamında korkuya dayalı ah- lak yenne ozgurluk ve dûzen arasında toplumsal uzlaşmaya davalı gerçek ahlak ve erdemı egemen kılmak, 5- Turk ulusunu uygarlıkta en ılenye gö- turmek ve yenı kuşaklan. Turk olma onu- runun gerektırdığı aşk ıstenç ve gücleye- tıştırmek Cumhun>etın ongorduğu eğıtım duze- nının ılke v e hedeflennın ozumsenmesın- de. Ataturk'un goru^len vetennce avdın- latıcıdır Bunagore"Nevazıkkigerçekdu- nım şudur Id, yeryüzundeki yüz milyon- larcaMuslumanyığınlanşumınvadabu- nun tutsaklık \e aşağılay ıcılık zincirleri al- tındadır. AJdıklan manevi eğitim ve ah- lak, onlara bu tutsaklık /incırlerini kıra- bilecek ınsanlık nıtelığını \ erememıştır. ve- remiyor. Çunku cğıtimlennın hedefi ulu- sal dejjildı... Llkeyı, ulusu kurtarmak iste- yenler için yurt sevgisi. ı>ı nıyet. ozven en zorunlu olan nıteliklerdendir. -Vma bir top- lumuçağın gereklerinegöre ilerletebilmek için bu nitelikler yetmez. bu niteliklerin yanında bilim ve teknik gereklidir." Bu amaçlar ıçın Ataturk e gore "eğitim işle- rindc ovle bir program izJemek zonında- >iz ki.o program ulusumuzun bugunku du- rumuyla. toplumsal yaşamın gereksinim- leriyle, çevTerun kosullan ile ve çağın ge- rekleri Ue uyumlu otsun." Yuce ondenn yukanda belırttığımız on- gorusunden çıkartılabılen en onemlı so- nuç, onun eğıtım sıstemınden beklentısı- nın dogmatık olmayan. duşunmeye ve araştırmava davalı, ussal (akılcı) ve bı- lımsel bır eğıtım anlayışı olmasıdır Ozet- lemek gerekırse. eğıtımın temel hedefi, bağ- naz olmayan. sorgulayan, ozgür düşunce- lı ve ustun nıtehklı ınsan yetıştırmektır Ger- çek demokrasının yad'sınamayan oğesı olan laık eğıtımın asıl ışlev ı, Turk ınsanı- na özgur duşunme v e dav ranma yeteneğı kazandırmaktır Kuşkusuz bır ulusun ekonomık gelışmış- lığı ve kalkınmışlık duzevı o ulusu oluş- turan bıreylenn eğıtımı, bılımsel \e tek- nolojık yonden yeterlılık duzev len ıle doğ- rudan orantılıdır Ancak bu amacın ger- çekleştınlmesınde, de\ letımızın kurucu- sunun ongorduğu hedefler çerçevesınde ve ılen Batı ulkelennde uy gulanan bıçımı ıle "ileri goruşhT ve "yetişmis. isgucu"1 öğe- lenne özel onem veren bır eğıtım anlavı- şının benımsenmış olması gereğı ortaya çık- maktadır Bu temel anlayışın yerleşmesı ıçın üçlu yapıda (dev let, ışçı ve ışv eren ola- rak) ışgücunun yeterlılıklennm saptan- masında ve belgelendınlmesınde uvgu- lanması duşunulen meslek standartlanna dayah bır belgelendırme sıstemı, onemlı bır ışlev ı yenne getırecektır Boylebırsıs- tem ış vaşammdakı oluşum ve değışım- len ve ozellıkle. mesleksel gelışmelen ve yapılanmalan, üretım süreçlenndekı do- nuşumu veyenı meslekalanlannıngerek- sınımlennı goz onune alarak, ış yaşamı ıle mesleksel eğıtım sıstemı arasında sağlam köprulenn kurulması \e meslek eğıtım sıstemıne butuncul bır yapı kazandınlma- sı zoruniuluğundan doğmuştur Llkemızde 196O'lı yıllardan bu yana gundemde olan meslek standartlan, ölç- me- değerlendırme ve belgelendırme sıs- temı ışgucü bınkımımızın nıtelık ve nı- celık açısından behrlenmesı ve bu bınkı- mın toplumsal yaşamın gereksınımlen ve çağın beklentüen ıle uyumlu bır yapıda vonlendınlmesı zoruniuluğundan ortaya çıkmıştır Sosyal yaşamdakı taraflann uz- laşmasına dayalı olarak kurulması duşu- nülen boyle bır sıstemın toplumdakı çe- şıtlı çıkar gruplannı temsıl eden ışçı (ış- goren) ve ışveren ust orgutlen ıle dev let arasında kurulacak ılışkıler ve ızlenecek sobyal ve ekonomık polıtıkalann saptan- masında yapılacak ışbırhğının ve sonuç- ta. sosyal uzlaşmanın sağlanmasında onem- lı bır etken olacağı duşunulmektedır Bu sıstem ıle sosyal ve ekonomık yaşamın bugûnkü durumu. gereksınımlen, koşul- lan ve çağın gereklen gelıştınlecek olan meslek eğıtım programlanna doğrudan yansıtılabılecektır Bu yapılanma ıle b\r yandan "ikrlemc ve demokrasi içinde ge- lişme" amacına yönelınecek ve ote yan- dan, çağın gerektırdığı koşullar göz onu- ne alınarak toplumsal yatınm dıye adlan- dınlabılecek olan meslek standartlanna dayalı butuncul bır mesleksel eğıtıme v e nıtelıklıjşgücune gereken oncelık venle- cektır Öte yandan. bütün ılgılı taraflann (devlet ışçı ve ışveren üçlu yapısı ıçen- sınde) katıhmına dayalı olarak, demokratık. toplumsal ve laık devlet yapısı ıçensınde, toplumumuz ıçın buyük bır gereksınım olan toplumsal uzlaşma ortamı korunacak- tır EVET/HAYIR OKTAY AKBAL i l "Olum, Ey Göklerden Büyiik...' Bır bakıyorsun yanı başındakı çekıp gıdıvermış 1 Habersız, selamsız, bır şey demeden 1 Bugun var, bıriıkteyız, konuşuyoruz, dertleşıyoruz, gunler ge- çecek, sonra başka gunler gelecek Bır şeylen anacağız Yıllann gensınde kalanlan Yannlarçok, yannlar bızım sanarak Insanoğlu hep aldatmış kendını 1 Dağlarca'nın dedığı gıbı "Kım aldatmış bu kadar ınsanı I Kım- secıkler aldırmıyor olume I ölum, ey göklerden buyuk I Sığdıramıyorum gönlume." Kım sığdırabılmış, kım kabullenebılmış, goz- yaşları, çığlıklar, ozleyışler kımı yolundan dondu- rebılmış 1 Geçıa bır dunyanın ınsanlan olduğumu- zu neden unutuyoruz? Sıra kımde dıye bır duşun- sek, belkı ıçınde yaşadığımız anlann değennı da- ha çok bılınz Ama sonsuzluktur ınsanın özlemı! Ben neden oleceğım, neyım var, neyım eksık, ış- te sapasağlamım, tehlıkelerden uzaktayım, olum ulaşamaz bana 1 Şaır "Dunyayokolabılırbelkı" der de kendısının de bır gun yok olabıleceğını bılmez mı? Bılır, ama "bılmemek bılmekten lyıdır" de- memış mıydı Asaf Halet Çelebi... • • • Ergun Balcı, bu bılınen dunyadan olmayan bı- n gıbıydı Orhan Veli ne demıştı "Bız bu dunya- dan değıl mıyız?" Ergun Balcı bu dunyadan de- ğıldı 1 Yalnız bır ınsan, belkı de yalnız olmayı ıste- dığınden yalnız Dunyanın çırkınlığınden, pıslığın- den uzak Otuz yıllık dostça yakınlığımızda ben- de uyanan ızlenım, onun çevremızdekı ınsanlara hıç mı hıç benzemeyen bın olduğu 1 Otuz yıl "Cumhuriyef sutunlarında dunyayı, dunya sorunlannı anlattı Hepsı guzel yazılardı Sağlam yazılar Ele aldığı konuyu, o konu ne denlı karmaşık olsa da aydınlatmasını bılen bır uzmanın yazılan Ben, doğrusu ya dış polrtıka so- runlannın gızlı yanlannı onun çozumleyıcı yazıla- nndan oğrenmışımdır Ergun Balcı'nın yazılan açık- tı, ıddıasızdı, yalındı Istedığı, okuaınun soylemek ıstedığını, tam, eksıksız anlamasıydı Kı bunu son gunlenne kadar başardı.. ••• "Saşın sağ olsun " demeyı de bir bakıma anlam- sız buluyorum Gıden grtmış, sen kendıne bak, ya- şamana bak anlamına gelmez mı bu soz? Ama başka ne dıyeceksın? Oğlu, kızı, eşı, annesı, ba- bası yıtmış bın ıle nasıl konuşacağımı bılemıyo- rum1 Hele acının ılk gunlennde! Tek sozcuk soy- lemeden bır bakışla, bır duruşla acılanna katıldı- ğımı belırtmek Bırel sıkışıyla, bırkucaklaşma ıle Örneğın sevgılı Eren Güvener'e, oylesıne dost ve gerçek ınsan arkadaşa, ne dıyebılırdım? Gen- cecık oğlunu anlamsız bır kazada yıtırmış, bırkaç ay sonra sevdığı eşını1 Zaman geçtı bır şey soy- leyemedım Ne desem anlamsız, yararsız, belkı de acıyı arttıncı Hüseyin Rahmi'nın "EcırSabır" oy- kusunu anımsar mısınız 9 Oğlunu yıtıren anaya gunler haftalar boyu başsağlığına gelenler, dur- maksızın gozyaşlarının dokulmesı, olenın anısının salt gorev dıye canlı tutulması 1 Bu, olsa olsa ole- nın yakınına ıstırap çektırmek değıl mıdır^ • • • Yaşlanmak, yalnızlaşmaktır Cevresınde daha çok gençlenn yer alması, yaşrtlannın, bıriıkte bır yaşam geçırdıklerının, nıce seruven yaşadıklannın bırer bırer yok olması sızı bır golgeler, bır hayaller dün- yasına goturmez mı 1 ? Ne var kl yaşamın yasası bu 1 Gelınecek gıdılecek1 Buyuk babam seksen ye- dı yaşında gece yatmaya gıderken "Ne kadar tu- haf bır şey bu, yatıyorsun uyuyorsun uyanıyor- sun derken bır gun daha gün geçıyor" derdı Is- tedığı kadar şaır "Ben nasıl ölurum anlamıyorum" dese de gunu geldığınde o da çekıp gıdecek, al- lahaısmariadık bıle demeden1 Yaşam, kalbin iki vuruşu arasındaki zamandır. Kalbinizi koruyun. TÛRKKALPVAKFI 19MayısCd No 8 Şışiı/İSTANBUL Tel (0212)2120707 (pbx)10Hat Faks (0 212)212 6835 Romanlannız ve ansiklopedılerinız yerinızden alınır. Tel: 554 08 04 Temiz Siyaset Doç. Dr. MERAL SACIR S on yıllarda gıderek daha da artan bır bıçımde siyaset'ın kirliliğL sivasetçi- nin olumsuz imajı konusunda hemen hemen hepımızın de zaman zaman katıldığı bırkoronun sesı yukselmek- tedır Yaygın kotü orneklen ortada Yıne de siyaset'ın tümuyle yanlış, sıy asetçının tü- müyle kotu olduğunu soyleyebılır mıyız' Ne ya- zık kı, bu çok açıkta duran olumsuz orneklen sap- tamak. çok buyük bır çaba gerektırmezken. ola- yın bıraz daha ınce vanlan gozden kaçabılmekte- dır Toplumsal adaletsızlıklere toplumdakı değer yozlaşmasına duyduğumuz tepkının buyukluğu ıle ehmızdekı yeterlı ya da yetersız, ıyı ya da ko- tu tek ve onemlı aracı. vanı siyaseti,duyduğumuz toplumsal rahatsızlıklann duzelrılmesi ıçın guçlen- dmp gelıştırecek yerde, bız de koroya katılmayı yeğleyebılıyoruz Oysaılkı*siyasetinelimizdekitekaraç olması", ıkıncısı de "her siy asetin kotu olmadığu v oz olma- «hgı" olmak uzere ıkı temel noktanm aydınlatılma- sına her zamankmden fazla gereksımmımız var ErirmzTtetoplumsa] adaletsızhklen gıderebılmek ıçın her ne olursa olsun demokrası kurallan ıçın- dc sıyasetten daha ıyı bır araç olup olamayacağı- nın taKH^mı okuyuculara bırakmak ıstıyorum tkmcitloktayla ılgılı olarak ıse yukanda kullan- dığım ıtideye dıkkatınızı çekmek ıstenm "Ifer ayasetçiııin kötu olupoiınadıği—'' Sıyasetçının kö- tuluğu ya da ıyılığı elbette soz konusu olabılır Ancak ışınesası değıldır Sıy asetin hangı anlayış- la yapıldığı. hangı düşunceye dayandığı asıl uze- nnde durmamız gereken, asıl bızı ılgılendıren ko- nudur Sıyasetın.pekçoktanımı vapılabılır Bunlardan en genel ve bıraz da bu yuzden yadsınamayacak olanı, sıyasetın ıktıdan ele geçırmeye yönelık ey- lemlenn rumu olduğudur Ancak, bu eylemler rast- gele değıl bellı çıkarlarçevresındegerçekleştınl- mektedır tşte bellı çıkarlar çevTesınde bır araya gelen ve gevşek bır tanımlamayla "sıuP dıyebı- leceğımız ınsanlar ıçın doğaldır kı. ıyı olarak ka- bul edılecek olan oncelıkle kendı çıkarlannı sağ- layacak. yol ve yontemlerdır Bu vol ve yöntem- lenn sınıf çıkarlannın ustundekı hukuk ve evren- sel değerlerle sınırlı olacağını da unutmamak ge- rekır Işte tam bu noktada farklı sınıflara yönelık ol- mak ıtıbanyla sağ ve sol duşunce arasında fark belırmektedır Gerek sağ gerekse sol, kendı anla- yışianyla, tt iyi''olanın peşındedırier. Neyarkı,sa- ğın \e sofun "lyi" tanımlan ve anlayışlan bırbı- nnden butünuyle ayndır Sağ, kâr'ın artmasınr, bırevsel çıkan esas alıp, bır avuç ınsanın sınırsız gonencını (refahını) "iyi'" kabul ederken, ınsan da dahıl bunun dışındakı tum oğelen ışte bu "iyi'' an- layışının araçlan olarak gormektedır Sohse-tophjmsalcıkar'' ı "toptumsaladalet'1 ı, "e\Tensel insani değerler"ı "ıyi" kabul etmekte- dır Işte sağ ve sol arasındaki bu temel ve bırbı- nyle bağdaşmaz anlayış farkından dolayı, sağ ve sol sıyasetın aynı kefeye konulması asla doğru de- ğıldır Şıddet ıçermedığı, katı ve dogmatık olma- dığı, toplumsal değtşmeyı dıkkate aldığı ıçın so- lun, yaşama geçınlmesının en sağlıklı bıçımı de sosyal demokrasıdır Turkıye'de sosyal demokrat duşüncenın bana gore sağlam temsılcısı Cumhu- nyet Halk Partısı'dır Cumhunyet'ı kuran, yaşa- tan v e yaşatacak olan ve gucunu tanhınden alan bır partı Berrak zıhınlere her zamankınden çok gereksınımımız olduğu şu gunlerde, kırlı sıyase- te duyduğumuz tepkıyı rasyonel çızgının dışına taşımamak gerektığı kanısındayım Uygulama- dakı aksaklık ve eksıklıkler ne olursa olsun. ku- ramsal yapılanmadakı oz bakımından temız sıya- setı nerede arayacağımız bellıdır Toptancı bakış açılan temız sıyasete onem verenlen. başkalan- nın "iyı" kabul ettığı, başkalannın çıkarlanna hız- met eden bır yörüngeye taşır Elımızde bızım ıçın ıyı olanı gerçekleştırmeye yarayacak tek araç olan siyaset'ı, toptancı bır an- layışla kırlı kabul edıp karamsar ve edılgın kala- cağımıza, fılızlenebılmesı mumkün olan kaynak- lara destek vermek tum aydınlann sorumluluğu- dur, düşuncesındeyım Aydmlanmada Aldığımız Yol Dr. ADALET ERGENEKON ÇİL Udı: Tek ünv oğrenm gorexlm T oplumlann ozlemlen doğrulan onla- nn yaşam bıçımlennı kulturlennı y an- sıtır Bu açıdan Turk kulturune ba- karsak neler goruruz 0 Anadolu ınsa- nının şımdılerde yaşam bıçımındekı değerler nelerdır 0 Kuşkusuz bu çok genış bır araştırma gerektınr Ancak değışık çev- relerde yapılacak kuçuk bır araştırma, en azından şu değerlenn oluştuğunu göstenr Nesnel olma, gerçekçı olma, etkı altında kalma- dan çalışma, karar verme, dunyanın kabul ettığı doğrulan yadsımama zamanauymavb Yonetımde akılcı olma. ınsan onuruna yaraşır du- zenlemelenn yapılması, yapılan ışlenn uzmanlar- ca gerçekleştınlmesı vb Bılgının değen. oğrenmenm gereklılığı. bılen ınsana saygı, kendı çapında bılme ve ogrenme gay- retı vb Saygı görmeyı ısteme, ınsana saygı, saygıh dav- ranma vb ^INOZOR BU HAFTA TASABBÜF 6ENEL6! ÜYDU,KÂPAXKARİXÂTÜRÛNÛ r ' KÜÇÜLITÜ^DAHAAZ MÜREKKEP HÂRCÂDIİr ıı »«>• ı»*ı ıuıiMi» BC1VİT HÜKÖMETt'NtH BAYBAM TA8ARBUTU! • Mületvekili adaylan nere^, nasıl yalıyor? • Apo nerede? • Susma hakkını faşist tetikçi nasıl kullanıyor, • solcular nasıl kullanıyor? • Nûkleer çekirdek Nedp Çernobü hangi partiden aday olacak? • Kameralar huzornnda yoksullara yardını Pflftii ğercekleşiyor? • Bir millet nasıl kûçûlûr? • Ekranlar ^»"^^7^" tesettürunden nasıl çıktı? • Hakan Şükûr niçin boğulma tehlikesi geçirdi? Bu ozlem ve kavramlann Türk toplumunda goz- lenebılırlılığı, bızı Aydııüanma Felsefesi'ne gotürur 18 yuzyıl Fransa, lngıltere. Almanyası'ndabaş- lay ıp çağdaş ulkelerde yaşama geçınlen. ay dmlan- ma felsefesının "inanmadanbilmeveyonclme.top- lumu insan aklı ve doğasıyla duzenleme. bilginin halkayayTİmasL.bireyindeğerivb-." kavramlanyla Turk kulrurunun ortüştuğu gorulür Anadolu msanının aydınlanma ıle tanışması Cum- hunyet y onetımıyledır O her şeyden habersız oy - lece olanlara boyun eğmış, ıçınde bulunduğu du- rumu kadenn gereğı olarak kabullenmışken, onun ıçın olağanüstü bırgelecek tasarlanmaktaydı Ana- dolu ınsanı aydınlanma ıle tanışacak, onu benım- sey ıp y aşam bıçımını yenıden şeİallendiTerek onur- lu ve varsıl bır yaşama kavuşacaktı Bu Mustafa Kemal Atafurk'un buyuk duşuydu Öte yandan erkeklerde yaklaşık yuzde 9, kadın- larda yaklaşık bınde 4 okuma yazma oranı ıle boy- le bır oluşumun gerçekleşmesı olası değıldı Top- lum yapısmdakı değışım "dûşünme"den geçer Dü- şünme dıl ıle ıfadesını bulur "Dil-düşünme"nın gelışmesı ıse "okuma" eylemme bağlı gorulur Öy- leyse anahtar bellıdır Okuma' Herkes okumalı 1 Aydın-toplum ılışkısındekı bu en etkılı araç yaşa- ma geçınlmeh. toplumsal gehşmenm ıvme kazan- ması sağlanmalıydı Yuzyıllarcaaydın-toplum ılış- kısınden yoksun kalmış olan Anadolu ınsanı ıçın bu araç ışlemeye başlamalıydı Harf ve dıl devnm- len bu bağlamda anlam kazanır Kurtuluştan sonra çetın bır yol aynmına gelın- mıştı Lozan ın ardından ya eskı yapı aynen koru- nacaktı ya da yenı bır yapılanma gerçekleştınlecek- tı Dıkkatlı bır gozlem, ıkmcı yola Lozan'dan çok once gınldığınm ıpuçlannı seçebılır Bazılan ıçın ıse bınncı yoldan başka yol yoktu Mustafa Kemal Ataturk'ün hızla ılerledıgı ıkıncı yolda, başlangıç- ta yanında yer alan, onunla olan arkadaşlannın za- manla teker teker pes etmelen bu nedenledır Seçım yapılmış \e ıkmcı yola gınlmıştı Şundı "kuruluş" sağlanmalıydı Bu bağlamda ınançlara ya da duygulara aklın üstunluğu egemen oldu Oy - İeyse aklın gereği saptanıp. uv gulamay a geçilmeliy- di. Türk devriminin ozu bu olsa gerek. Kuruluşta amaçlanan ulus-devlettormulunde so- run, "ulus" olmaktan geçer Anadolu ınsanı ulus ol- manın bılıncme varmalıydı Dolayısıyla devletıy- le olan ılışkısı de "yurttaş" duzeyıne çıkmalıydı \nadolu ınsanı, Turk ulusundan olduğunun, dev- letmın ınsanlara hızmet v eren bır kurum olduğu- nun, kendısının de "birey " olduğunun ayırdına var- malıydı Kuruluşta hareket noktası, bu sonınun ço- zulmesı olarak gorulur Millet mekteplen. halkev- len, folklor çalışmalan, okuma odalan, seyyar ku- rüphanelervb Uygulamalar bızı aynı noktayago- türur Yetmış beş yılın sonunda nereye gelındığıne bak- tığımızda, gınlen yolda bırhaylı ılerlendığını soy- lemek hıç de abartı olmasa gerek "Ulus-devtet"bı- çımı Turk ınsanı tarafından kabul gormüş, benım- senmıştır Yukanda behrtmeye çalıştığımız ortuş- me (gunümuzde, Turk kulrurunun aydınlanma fel- sefesının kavramlany la ortuşmesı) bu gerçeğı vur- gulamaktadır Guncel yaşamda, bunun ızlen rahatlıkla surüle- bılmektedır ÇevTemızdekı olaylara bakar, ozlem- len dınlersek. kuçuk bır gencı azınlık dışmda her- kesın aynı kaygıyı taşıdığma tanık oluruz PENCERE Ergun Ne Derdi?.. Ressam Elif Naci Cumhunyet'ın arşıv muduruy- du, 19'uncu Yuzyılın bıtmesıne ıkı yıl kala doğmuş bır Istanbul efendısıydı, sohbetıne doyum olmaz, gozunden bır şey kaçmazdı, olen dostlann ardın- dan bu koşede bır yazı çıktı mı, hemen damlayıp aynı soruyu yınelerdı - llhan Bey, çok guzel yazmışsınız, ben ölunce ne yazacaksınız? Gozluklennın ardından parlayan gozlenndekı bellı belırsız gulumsemesıyle hem benı tefe alryor hem olumuyle gırgır geçıyordu? Yanıt verırdım: - Elıf Nacı Bey, ötekı dunyaya kımın daha on- ce gıdeceğı bellı olmaz, ama, sız benden once gıdersenız, ışte bunu yazacağım - Neyı? - Ikıde bır bana bu soruyu yonelttığınızı okur- lara duyuracağım Elıf Nacı benden once otekı dunyaya goçunce bu anıyı yazdım, sonra bırkaç kez yıneledım, çun- ku, Azraıl'le şakalaşmanın saymakla bıtmez yarar- ları var hepımız mayın tarlasında yuruyoruz Kım kımın ardından yazacak bellı mı? * Ergun Balcı'yı yıtırdık Acı olay buyuk yankılar yarattı meğer ne çok sevılıyormuş Ergun, medyanın her koşesınden bır ses yukseldı Balcı yaşamının gerçeklerını dıle ge- tıren ovgulerle uğurlandı Herkes gıbı ben de bu yazılan okudum Ergun'un nıtelıklennın altını bır kez daha çızdım Ergun paraya pula onem vermezdı Göstenşı sevmezdı Yukselen değehen takmazdı Alçakgonulluydu Iktıdar sahıplerıne metelık vermez, koltuk pe- şınde koşmazdı Numaracı Cumhunyetçılerden hoşlanmazdı Medyator değıldı Cumhurıyetçı devnmcıydı.. Toplumcu demokrattı Yaşamını sadelık temelıne oturtmuştu, gorgu- sûzlukten nefret ederdı Önde gorunmekten kaçınır, ışadamlannın çev- resınde dolanmazdı Yazılarında kımseye yalakalık yapmazdı Donek değıldı Sosyalısttı • Ne var kı Ergun'un kımlığıne ve nıtelıklerıne tu- muyle ters duşen nıce koşe yazarı Ergun'a ovgu- ler duzdu Ne bıçım ış bu 9 Ergun her anlamda yukselen değerlerı dışlayan bır dınozor değıl mıydı'' Ergun Balcı'nın fıkırlen ve yaşam bıçımı doğruy- sa, medyatorunkı yanlış Medyatorunkı doğruysa, Ergun'unkı yanlış Yukseten değerler uçurtmasının kuyruğuna ta- •kılıp benlığını satan doneğın Ergun'un ardından ov- gutör"ddzVnesındekı anlam ne"> ' ' u Gönatı çıkartma mı'? ' T^kiıma Elıf Nacı'nın şakaları geldı, Ergun sağlı- ğında bu kışılere sorsaydı - Ben olünce ardımdan ne yazacaksrn?. - Senı oveceğım, goklere çıkaracağım, senın he- pımıze ornek bır kışılığın var . Ergun ne derdı - Sen oldükten sonra benı göklere çıkaracağı- na, yaşamında benı ornek alsan daha doğru ol- maz mı? gCumhuriçrtl IMZA GUNU TAKSİM SERGİ SALONU'NDA Konuklanmızla soyleşıp, kıtaplarını ımzalayacak İstiklal Cad. (Fransız Konsolosluğu yanı) Taksim Tel: 252 38 81/82 ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ İCRA MÜDLIRLÜĞÜ'NDEN KIYMET TAKDİR RAPORUNUN İLANEN TEBLİĞİ 1998 746 *ılacakh Türkıye tş Bankası 'kŞ tarafından borçlular Nılgun Gulşen ve Zekenya Kalelı hakkında 718 128 986 TL'nın (Masrafsız) tahsılıne ılışkın olarak yapılan takıp nedenıyle. Kayden hacızlı olup borçlu Ze- kenya Kalelı adına kayıtlı ^nkara, Çankaya, Kavaklıde- re Mahallesı'nde kaın 9026 ada, 12 numaralı parselı teş- kıl eden 880 m2 mıktanndakı arsa vasıflı taşınmazın 16300/880000 hıssesmın satışa esas kıymet takdın ya- pılmış olup, bılırkışılerce tanzım olunan 3 9 1998 tanh- lı raporla taşınmazın borçlu hıssesıne 652 000 000 TL kıymet takdır edılmış ve borçlunun adresı tespıt edıle- medığınden adına kıvmet takdır raporunun ılanen teblı- ğıne karar venlmıştır Karar gereğınce borçlulann ışbu ılanın yayımı tanhınden ıtıbaren 1 gunlük yasal sureye ılaveten 15 gun, kı toplam 22 gun ıçınde kıymet takdın hakkında varsa ıtırazlannı ılgılı mercıe yapmalan, olma- dığı takdırde kıymet takdınnm kesınleşmış sayılacağı kıymet takdır raporunun borçlular adına teblığı yenne kaım olmak uzere ılan olunur 7 1 1999 Basın 2189