21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 EYLÜL1998 PAZARTESİ HABERLERİN DEVAMI Erdoğan hn 3yühesabıANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Diyarbakır DGM tarafından 10 ay hapse mahkûm edilen ve cezası Yargıtay 8. Ceza Dairesi tarafından onayla- nan Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın. 3 yıl sonra yeniden siyasete dö- nebileceği ileri sürüldü. Bazı hukukçulann yoru- muna göre Erdoğan. TCY'nin I2l ve 122. maddelerine göre üç yıl sonra bulunduğu yerdeki cumhuriyet savcılığına başv urup siyasi haklannın iadesini ısteyebilecek. Erdoğan'm. "tüm öm- rii boyunca siyasi vasaklı kalaeağı" yönündeki id- diaların doğru olmadığı kaydedilen yorumda. TCY'nin memnu (yasak- lı) hakları düzenleyen "Yasak Haklann Geri'Ve- rilmesi" başlıklı I2l \e 122. maddeleri. cezalan- dınlan kişinin cezasını ta- mamladıktan sonraki 3 yıl boyunca bir suç işleme- mesi durumunda. iyi hali- nin dikkate alınarak bu- lunduğu yerdeki cumhuri- yet savcılıgına başvurup siyasi haklannın iadesini isteyebileceği belirtiliyor. TCY'nin ilgili madde- leri şöyle: "Madde 121: Müebbeden hidemâtı âm- meden memnuiyet ve ceza mahkûmiyetinden müte- vellit diğer nev'i adtmi eh- liyet cezalan haklann ia- desi tarikivle izale oluna- bilir." "Madde 122: Şahsi hürriyeti bağlavıcı bir ce- zaya bağlı olduğu halde, buna mahkûm olan ve iş- lemiş olduğu cürümden dolayı iyi hali görülen kim- se. asıl cezasını ctkriği ve- ya af ile ortadan kalktığı tarihten üç ve zamanaşınu ile düşmüş olduğu sürette düştüğü tarihten beş yıl geçtikten sonra memnu haklannın iadesini talep edebilir. Eğer bu mahru- miyet ve ıskatı ehlivet ceza- lan diğer bir cezaya ilave- ten tertip olunmamış. ise memnu haklann iadesi, ancak hiikmün ilanının kat'ileştiği tarihten itiba- ren beş sene sonra istene- büir." Kaset sansürlü • Baştarafi I. Sayfada kurumda bulunduğu öğTenildi. Gazeteci Santaylı, Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorulannı yanıtlarken kaynağı açıklamak istemediğini. siyasetçi ve işadam- lannın adlan silinmiş olabileceği için açıklayamaya- cağını. kaseti 4 Eylül günü defalarca dinlediğini söy- ledi. Santaylı, 9 dakikalık kasetin az bir böliimünün Tür- kiye'de kamuoyuna açıklandığını belirtti. Alınan bil- giye göre, ülkücü mafya elebaşısı Çakıcı'nın firarda olduğu dönemde kullandığı 7 telefondan 5'i MİT ta- rafindan dinleniyordu. Kaydettiği kasetlerin bir kop- yasını üzerinde bulunduran Çakıcı, 2 kopyasmı da 2 farklı ülkede tutuyordu. Çakıcı'nın üzerinde bulun- durduğu kasetin Fransız polisinin elinde olduğu, ge- çen hafta basına yansıyan kaydın ise başka bir ülke- de tuttuğu kaset olduğu öğrenildi. Gazeteci Santaylı, dün TRT INT'te yayımlanan Pazar Panorama progra- mındaki canlı yayında da kasetlerin Türkiye'de eksik bölümleriyle yayımlandığını söyledi. w Mali milat'a son iki yapanlann teşvikine yö- nelik bir olay" dedi. Zekeriya Temizel, 30 Eylül'de kayıtlara girme- si gereken değerler için, büyük işler yapılması ge- rekmediğini vurgularken "Aynı kavram içinde mü- talaa edilen stok beyanı var. Onun süresi 31 Ekim'de bitiyor. Onun içinr de yeteri kadar za- man var" dedi. Yurttaşla- rın, kayıtlı bulunmayan ya "da "kanaat getirici ve- sika" kapsamında olma- yan nakit para, döviz, mevduat sertifikası, çek, hamıline yazılı menkul kıymet, özel finans ku- rumlannca açılan hamili- ne yazılı hesap, yabancı kurumlar tarafından çı- kartılan mevduat sertifı- kalannı 30 Eylül 1998 ta- rihinde Türkiye'de kurulu bankalann yine Türki- ye'de bulunan şubelerin- de turmalan gerekiyor. fl Baştarafi 1. Sayfada lansın. Kanun henüz çık- madı. Plan ve Bütçe Ko- misyonu'ndaki tasanda da yüzde 51 denildi. O çı- kana kadar çok fazla za- man geçer, buraya yazın dediler" Temizel, hisse senedi alımsatım kazançlarının vergilendirilmesinde mu- afiyet koşulunun, "1 yıl yerine 3 ay elde tutulma- sı" olarak değiştirilmesi- nin önemli olmadığını ileri sürdü. Temizel, "Bütün koşul- lar normal olsaydı 1 yühk süre konusunda da ısrar- h olunabilirdi. Borsanm li- kiditesi dikkate alındığın- da 3 av lık süre önemli bir olay olarak görülemez. 1 ay bile bir şey değil. Bor- saya bakıldığında 3 ay bekleyip de işlem yapan insanlann müthiş az oldu- ğu görülür. Aslında borsa- da ovnama verine \ atınm Yargıtay'a tehdit • Baştarafi 1. Sayfada si Başkanı Naci Lmer'le konuşmak istedikleri. ancak Ümer'in kimseyle görüşmek istememesi üzerine tehdit ve hakaret edip telefonu kapartıkları belirtildi. Benzer te- lefonlann..dairenin diğer üyelerine de edüdiği ileri sü- rüldü. Yargıtay 8. Ceza Dairesi Cnver'in. Erdoğan'la il- gili onama kararını açıkladıktan sonra kendileri aleyhi- ne yay ın yapan şeriat yanlısı bazı gazeteler hakkında An- kara Cumhuriyet Basın Savcılığı'na suç duyurusunda bulunacağı öğrenildi.Cnver'in, karar açıklandıktan bir gün sonra düzenlediği basın toplantısında yargıyı ve ken- dilerini küçük düşürücü. tehdit edici sözleri nedeniyle Is- tanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Er- doğan hakkında da suç duyurusunda bulunacağı bildiril- di. Yargıtay çevrelerinden alınan bilgiye göre Unver, ge- rek Yargıtay'a gelen tehdit telefonlan ve gerekse aşın din- ci gazetelerde yayımlanan hedef gösterici haber ve ma- kaleler üzerine. geçen cuma günü Adalet Bakanı Deniz- kurdu'nu telefonla arayıp durumu anlattı. Ünver, Denizkurdu'ndan savcılan harekete geçirme- sini istedi. Denizkurdu'nun. Ankara ve İstanbul cumhu- riyet başsavcılarını arayarak bu konuda daha duyarlı ol- malan talimatını verdiği ileri sürüldü. Barlas, Zaman'dan • Baştarafi 1. Sayfada man'da yazmaya başlayan Barlas'ın, gazetenin çalı- şanlan ve okurları arasın- da ciddi rahatsızhklara ne- den olduğu belirtildi. Ba- sında yer alan haberlere göre Zaman çevresinde duyulan rahatsızlığın kay- nağının. Barlas'a ödenen 30 bin dolar maaş ile > azı- lannın cenıaat üyeleri ara- sında doğurduğu tepkiler olduğu vurgulandı. Zaman Gazetesi Başyazarı Fehmi Koru'nun da bu rahatsız- lıklar nedeniyle aniden iz- ne aynldığı kaydedildi. O- tağtepe'deki köşkünde ger- çekleştirdiği "sağnrveyte" bir süre siyasi gündemi iş- gal eden Barlas" ın, Zaman gazetesine geçeceğini ilk kez Cumhuriyet duyur- muştu. Cumhuriyet'in söz konusu haberinde Bar- las'ın Zaman çahşanlannı tedirgin ettiği vurgulan- mış. Zaman yöneticileri ise bunu yalanlamıştı. Budak: Sendikalarda da çeteler var İZMİR (Cumhuriyet Ege Büro- su) - Devrimci tşçi Sendikalan Kon- federasyonu (DtSK) Genel Başkanı Rıdvan Budak, sendikalarda da çete- lerin olduğunu söyiedi. Türk Metal- tş Sendikası Genel Başkanı Musta- fa Özbek'e de seslenen Budak, *Sen DİSK'i öcü gibi göstererek kendi su- çunu örteceğini mi sanıyorsun? \ akit varken emekli ol, sana ve yedi sülale- ne yetecek servetinle hayabnı yaşa" diye konuştu. Türk Metal-lş Sendikasf ndan is- tifa eden işçilerin DÎSK'e bağlı Bir- leşik Metal-lş Sendikası'na geçme- si dolayısıyla düzenlenen toplantıda konuşan Rıdvan Budak, "Yalnız si- yasette mi çeteler var" diye sorarak şunlan söyiedi: " Sendikalarda da çeteler var. Size temsilcinizi seçtirmeyip Ankara'dan temsilci atayanlar; toplu iş sözieşme- sini sizin görüşünüzü almadan gece yansı imzalavan sendikalar da birer çetedir. 12 Eylül'de açık kalan sendi- kalar is\erenle kucak kucağa otura- rak san sendikacıük vaptılar. Sendikalar. sendikacüara babala- nndan kalmadı. Sendikalar en bü- vük sosyal demokratik kurumlardır. İşçilerin haklannı savunmak için ku- rulmuşlanhr. işçiyi satmak için değil. Sizler bize geçtiğjniz vakit temsilcini- zi kendiniz seçeceksiniz, toplu iş söz- leşmeleri sizin görüşleriniz alınnıa- dan imzalanmaz. Sizonay vermezse- niz biz inızalamay ız." Sendikalann. işçiden kopuk anlaş- ma, sözleşme imzalayamayacağını ifade eden Rıdvan Budak. Kurtuluş Savaşı'nın başlatıldığı yer olan lz- mir'de san sendikacıhğın tarihe gö- mülmeye başlandığı bir tarih olduğu- nu vurguladı. Özbek'e davet Budak, BMC'den çıkanlan 2 işçi- ye sahip çıkacaklarını belirtirken lz- mir'den Bursa'ya geçeceklerini. Türk Metal-lş Sendikası Genel Baş- kanı Mustafa Özbek'i de işçilerin önünde tartışmaya ve konuşmaya da- vet ettiğmi söyiedi. Mustafa Özbek'i sertbirdilleeleş- r k i * r k t ^ e t r k Türk-İş'ebağhTez-Koop-İşSendikasıGenelSekreteriFarukİs- | J I Wlt:»l,«J ^ ^ M e t n ) i ^ e r e n i n i n < sendikasızlaştirma çabalan başansız olunca. işçileri "sudan sebeplerle" isten atnğını öne sürdü. Tez-Koop-tş Sendikası'na üye üç işçinin işten atıldığı Metro Grosmarket önünde dün kitlesel bir basın açıklaması vapıldı. Sendika tarafından yapılan açıklamaya CHP, ÖDP, SİP, EMEP ve bazı srvil kuruluşlan da destek verdi. Faruk l srün. yapügı konuşmada daha önceki işten aöl- malarda yürütülen mücadeleler sonucunda işverenin u Gerekçesiz işten atılma olmayacak" sözünü verdiğini be- lirtti. Çalıştiğı kasa başuıdan bir dakika av nldığı gerekçesiyle işten ahlan Hakan Turan da kendisinden önce "Gö- bekli ohnak" veya "tsvankâr bir kişiliğe sahip ohnak" gibi nedenleıie işten atılnıalann vaşandığını anlath. tiren Budak, sözlerini şöyle sürdür- dü: "Mustafe Özbek, sen DİSK'i öcü gibi göstererek suçunu örteceğini mi sanıyorsun? Oturduğun yerde laf at- mayı bırak. Gel Bursa'da Renault ya daTOFAŞ işçilcrinin önündetarnşa- hm. Herkes kimin ne olduğunu gör- sün. \akit varken emekli oL Sana ve yedi sülalene yetecek servetinle hava- ünı yaşa." Birleşik Metal-tş Sendi- kası Genel Başkanı Kâmil Kinkır ise çok yakında san sendikacılığı tama- men tarihe gömeceklerini iddia ede- rek, MESS Genel Başkam Erdoğan Karakoyunlu'yu, kendi sendikalan- nın çalışmalanna ve işçilerin irade- sine kanşmaması yönünde uyardı. 460. yıldönümü PrevezeDeniz Zaferikutiandı tstanbul Haber Servisi - Preveze Deniz Zaferi'nin 460. yıldönümü ve "Deniz Kavvetleri Günü". lstan- bul'da törenlerle kutiandı. Istan- bul'daki ilk tören dün sabah Beşik- taş Barbaros Anıtı önünde yapıldı. Kuzey Deniz Saha Komutanı Ko- ramiral Atilla Kıyat. Beşiktaş Kay- makamı Mehmet Enün Avcı ve yük- sek rütbeli subaylann katıldığı tö- rende. Barbaros Hayrettin Paşa san- cağının göndere çekilmesinin ardın- dan kıdemli Yüzbaşı Aydın Adahoğ- lu günün önemini belirten bir ko- nuşma yaptı. Preveze Deniz Zaferi ile Türklerin sadece karada değil, denizlerde de en büyük olduğunun ispatlandığını vurgulayan Yüzbaşı Adahoğlu, "Türk askerinin. Türk insanının yeteneklerinin sınır tanı- madıgL bu zaferle dünyaya duyurul- muştur" dedi. Törene katılanlar da- ha sonra Barbaros Hayrettin Paşa türbesini ziyaret ettiler. ^TCDD'nin zararı faaliyet dışı harcamadan' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -11 yıl aradan sonra yapılan "9. Ulaşürma Şûrası"nın komisyon raporlan yayımlandı. Ekonomik olan demiryolu sisteminin ağırlıklı olarak kullanılmamasının önemli bir kaynak israfına yol açtığı kaydedilen ra- porda, demiryolu yan sanayiinin geliştirilmesi ve personel açığının kısa sürede giderilmesi gerekti- ği vurgulandı. Demiryolu Ulaştırma Komisyonu'nun raporun- da, demiryolu ulaşımının; çevre kirliliği, kullanılan ara- zi, gürültü, maliyet ve fayda- h ömür sûresi açısmdan kara-' yoluna karşı üstünlükleri bu- lunduğu kaydedildi. Ekono- mik olan demiryolunun ağır- lıklı olarak kullanılmaması- nm önemli kaynak ısrafina neden olduğu belirtilirken hükümetlenn ulaştırma poli- tikalanndaki farklıhklar ne- deniyle demiryollannın pa- zar payının yıllar itibanyla önemli düşüşler gösterdiği, yönetim yapısının hantallaş- tığı ve gelişmelere uyum sağ- layabilen bir işletmeciliğin gerçekleştirilemediği vurgu- landı. TCDD'nin 1997 yılı toplam gelirlerinin, toplam giderlerinin ancak yüzde 42.7'sini karşılayabildiği be- lirtilen raporda, demiryolu u- laşımının kamu hizmeti gör- düğü yönündeki genel kanı- nın da etkisiyle artan maliyetleriyle koşut gelir ar- tışı yaratamadığı \e oluşan açığı borçlanmayla ka- patmak zorunda kaldığına dikkat çekildi. Raporda şu saptamalara yer verildi: # Dışa bağımlı yedek parça teminindeki güç- lüklerin çözümlenmesi demiryolu yan sanayiinin geliştirilmesine bağlı bulunmaktadır. % Emekli olan personelin yerine yenisinin atan- ması mümkün olmadığından. yük trenlerinin per- Bülent Ecevit'in açıklamasına tepki Bağdat: Ankara çok geç anladı ÖZGÜRULUSOY BAĞDAT - Irak; Başbakan Yardımcı- sı Büfcnt Ecevit'in, Irak ileTürkiye ara- sındaki diplomarik ilişkileri büyükelçi- lik seviyesine yükseltileceği yönündeki açıklamasına temkinli yaklaştı. tktidar- daki Baas Partisi'nin yayın organı El Tavra'da dün yayımlanan "Türkiye anla- makta geç kakh" başlıklı yazıda, Türki- ye'nin duyduğu rahatsızhğm kendi top- rak bütünlüğü ile ilgili korkulardan kay- naklandığı yorumuyapılarak Türk yöne- ticiler samimiyetsizlikle suçlandı. Başyazar Sami Vfehdi imzasıyla ya- yımlanan yazıda şu ifadeler kuHanıldı: "Türkiye'nin bu ani kaygısı irakuı top- rak bütünlüğü vç milli güvenliği ile ilgili endişelerinden değiL kendisiyle UgiBkor- kulardan kaynaklanmaktadır. Türk yö- netkilerine hatırlatmak isteriz kL biz Türkiye'deki bütün çevreleri Kürt kozu- nu kullanmamalan. bu kozun lürkiye için olumsuz sonuçlar doğuracağı konu- sunda uyarmrçtık. Türkiye, Irak'm uya- n ve tavsiyelerine kulak asmadığı gibi ABD, İngÛtere ve Siyonistlerie işbirliği yapmıştır." ABD, Ingiliz ve Israil ajanlannm Irak'ın toprak bütünlüğüne karşı yürüt- tükleri komplolannda Türkiye toprakla- nnı kullandığı öne sürülen yazıda, "Türk yönetimi, ABD ve İngiltere'nin kurnazca politikalannı anlamakta, Irak'ın toprak bütünlügünü düşünmek- te çok geç kaldı" denildi. sonel yokluğu nedeniyle ıptali dikkat çekmektedir. 9 Günümüzde ülkeler toplutaşımacılığı tekrar keşfetmekte, yeniden demiryoluna yönelmektedir- ler. Demiryolu sistemi, maliyetlerini kontrol altın- da tutabildiği ölçüde piyasa koşullannda geçerli bir tarife yapısıyla başanlı olma şansına sahiptir. # Demiryollannın modernize edilmesi, demir- yolu sektörüne sürekli yatınm yapılması, gelece- ğin ulaşım sistemi olan çoklu sistemin geliştirihne- si de bir zorunluluktur. # Dengeli gelişmeyi sağ- layacak şekilde ulaştırma mastır planı çalışması vakit geçirilmeden başlatılmah, bir devlet politikası haline getiril- melidir. # Demiryolu sistemindeki finansal darboğazın aşılma- sına, yeni örgütsel yapı ve iş- leyişe imkân tanıyan demir- yolu kanunu çıkanlmah, de- miryollanmn personel, fi- nansman ve örgütsel yapı ola- rak canlandmlabilmesi için yürütülen yeniden yapılanma çalışmalan desteklenmelidir. # Demiryolunun yapmak zorunda bırakıldığı hizmet- lerden oluşan görev zaran ek- siksiz ödenmelidir. # Yeni demiryolu hatlan- nrn yapımına başlanmalıdır. 0 Ulaşun, özellikle tüm özürlülerin kullanımına uy- gun olmalıdır. YAMTKREDl KÛLTÛRSANAT YAY1NCIUK YAPI KREDI ARTS FESTIVAL YAPI KREDİ SANAT FESTİVALİ Esin Afşar Caz Yorumuyla Âşık Veysel Değerli halk ozanımız Âşık Veysel'in anılacağı bu konserde, sanatçı Esin Afşar'a, değişik yorumlarıyla OkayTemiz, YavuzTop, Baki Duyarlar, Nezih Yeşilnil Tahsin Ünüvar, Arzu Kopuz ve İzzet Hiçkalmaz eşlik ediyor. Cemal Reşit Rey Konser Salonu, Saat: 19.00 4.000.000 TL, 2.000.000 TL Bilet Satış Noktaları Galatasaray Yapı Kredı Kitabevı • Yapı Kredi Akmerkez Şubesı • Atatürk Kûltür Merkezi • Suadıye Vakkorama • Zıhnı Müzikevı-Kadıköy Telefonla Rezervasyon (0212) 243 62 24 - 249 18 29 - 252 67 45 Internet Bilet Satışı http://www.superonhne.com/ykykultur Son kademe bilet fiyatlarından öğrencilere % 20 indirim yapılır. YAPI KREDİ BASAK SİGORTA SANAT GALERİSİ İFERİHA TUĞRAN ATÖLYESİ KARMA RESİM SERGİSİ 23 Eylül - 12 Ekim 1998 Şehit Adem Yavuz sok. 12 Kızüay / ANKARA Başak Sigorta Sanat Galerisi, Başak Sigorta'nın bir kültür hizmetidir. GÜLMİNE SANAT MERKEZİ ATÖLYEÇALIŞMALARI RESİM İBRAHİM ÇİFTÇİOĞLU REMZİ İREN SENAN EHADOĞLU SAÜMÖZGÜR GRAVÜR MINE ARASAN AKADEMİYE HAZ1RLK YAVUZ DENİZ SERAMİK GÜL ERBİL ÇOÇUKLARA RESİM VE SERAMİK MİNE ARASAN Ayrtca VİTRAY-TAKI ve TORNA Pazar- Pazartesı Harıç Saat 10 30-1B 30 arası Bilgiiçin: (0212)571 60 16 Fax: (0212) 571 63 62 Adres: Zeytınlık Mah Sporcu Sok. No 12 Bakırkoy / İSTANBUL TİYATRO ve Kültür Sanat ilanlarınız için 293 89 78 G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada sı haline gelmiş! Alaattin Çakıcı, bir elinde kaset bir elinde siya- set istediği gibi oynuyor. Siyasetçiler de ülkeyi bu pislikten nasıl temizleriz diye düşünmek yerine, bu pisliği karşımızdakinin üzerine nasıl sıçratırız hesap- ları yapıyor. Farkında değiller ki karşılanndakine attıklan her çamur aynı zamanda kendilerinin de içinde bulun- duğu siyasi havanın bozulmasına neden oluyor. Dün TRT-İNT'teki Pazar Panorama programında TRT'nin ve İHA'nın Paris muhabiri Tansu Santaylı, son dönemin modası kasetlerle ilgili ilginç bilgiler verdi. Sarıtaylı, 9 dakikalık bir kaseti 4 Eylül günü Pa- ris'te dinlemiş. Ancak bazı bölümleri sansür edecek- lerini söylemişler. Sansürlü kaseti haber olarak ser- vise de koymuş, yayımlanmayınca öteki kanallar, gazeteler devreye sokulmuş. Santaylı attını çizerek söylüyordu: "Kasetin kullanılması için adeta yalvardılar." Mafya-siyaset ilişkilerinin iyice ortalığa dökülme- sine neden olan kaset de sansürlenerek yayımlanı- yoıi Oyun içinde oyun, nereye koyarsanız koyun! Araya reklamları sokalım, sakın sütundan ayrıl- mayın... Televizyonlarda kasetlere ilişkin gelişmeleri izler- ken doğal olarak araya reklamlar da giriyor. Bir reklam: Baba kılıklı biri, koltuk-kanepelerin olduğu bir sa- lona giriyor. Ellerini-kollarını dağıta dağıta bağınyor: - Niye getirdiniz lann beni buraya? Sonra koltukJar-kanepelerekranı dolduruyor. Maf- ya babası bir koltukta, ardında siyah gözlüklü, sın- tan iki kişiyle sesleniyor: - En baba kampanya... Yakında çocuk bezi reklamlannda da temsili maf- ya babası oynatırlarsa şaşırmamak gerekir. Mafya babası silahının ucuyla çocuk bezini ikiye katlar, ba- ğınr: "Bu çocuk bezini kullanın, ne kurşun geçirir ne dışkı!" Bir başka reklam... Ekrem Bey yürürken, iki kişi onu çekiştiriyor: "Hızlı hızlı yürüdü mü, mühim bir işi vardır..." - Avantajı vardır avantajı... Son sözcüğü öyle bir söylüyor ki, hani şu deme- ye getiriyor: "Ekrem Bey öyle biri ki nerede beleş orda yerleş yaşar. Çıkarelde edeceğiyere giderken kimseye ha- ber vermez..." Geçen günlerde de şöyle bir boya reklamı vardı: "Bu boyadan sür iki kat, Niyeryalı futbolcuyu Da- nimarkalı diye sat." Reklam eksik. devam etmesi lazımdı: "6u boyadan sür dört kat, mafya babasını terte- miz yap Meclis 'e kat." Reklamlarımız da bu hale geldiğine göre, mafya- laşmanın artık genlerimize kadar işlediğini söyle- mek abartma olmaz... Hesap sormama geleneği Böyle durumlarda arada sorarız: - Bu noktaya nasıl gelindi? Elbette herkesin söyleyeceği bir şey vardır. Ancak, altı çizilmesi gereken durumlardan biri şu: - Bu noktaya hesap sormaya sormaya gelindi. Kısaca anımsatalım: 1980'li yıllara damgasını vuran olaylardan biri ha- yali ihracattı. Iddialar öylesine ayyuka çıktı ki, döne- min Devlet PlanlamaTeşkılatı Müsteşan'ndan güm- rük memurlanna, tanınmış işadamlanndan milletve- killerine kadar geniş bir yelpaze zan altındaydı. 1992'de Hayali ihracatı Araştırma Komisyonu kurul- du. Bütün yapının küçük bir bölümü ortaya çıkanl- dı. Üç bin sayfalık rapor 1993'te hazırdı. Rapor o günden beri, tozlu raflarda. . Açılması gereken da- valann zamanaşımına uğramasını bekliyor! Ardından Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Ko- misyonu kuruldu. Komisyon, 1995'te çalışmalannı tamamladı. Binlerle ifade edilen olaylan aralamaya çalıştı. Ne mi çıktı? Raporda suçlanan kişiler Aratık 1995'teki seçim- lerde Meclis'e girdi, raporu hazırlayarı kişilerin çoğu Meclis dışı kaldı... Hesap sorulnıama olayı öylesine olağan bir hal al- dı ki... Artık yeraltı dünyasıyla ilişki içinde olanlar da bunu son derece olağan saymaya başladılar. Bugün akan o cerahat... Yapılması gereken, bünyeye zarar vermeden, bütün bu cerahati akıtmak! Köşk'te K. Irak zirvesi ANK\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Kuzey Irak'taki Kürt grupları federasyon oluşumuna götüren Was- hington uzlaşması. önce MGK'nin 30 Eylül'de yapa- cağı aylık olağan toplantıda. 9 Ekim'de de özel gündem- le yapılacak dış politika zir- vesinde ele alınacak. MGK'nin diğer önemli gün- dem maddelerini. organize suçlarla mücadele ile irticaı faaliyetler oluşturu> or. Top- lantıda aynca radikal sağda yaşanan son gelışmeler de •görüşülecek. Türkiye'nin dış politika- sı; bu ay sonunda başlava- cak MGK toplantısı ve ar- dından 9 Ekim'de Çankaya Köşkünde yapılacak olan ve özel gündem maddesini Kuzey Irak'taki gelişmele- rin oluşturacağı toplantılar- da masaya yatınlacak. MGK'nin 3ü Eylül günü saat 15.00"te Çankaya Köş- kü'nde yapılacak a) lık ola- ğan toplantısvnda. öncelıkle, organize suçlarla mücadele konusunda gelişmeler de- ğerlendirilecek. trticai faaliyetlerle müca- dele konusu da toplantının önemli gündem maddeleı in- den birini oluşturuyor. Top- lantıda. ünıversitelerin acıl- masıyla birlikte türban olay- lan ile eğitim kurumları \e öğrencilerin barındıkları yurtlardaki irticai faalivetle- rin önlenmesi için alınan ön lemler gözden geçirilecek Toplantıda. türban konusun- da geri adım atılmaması ko- nusunda görüşbirliğine \ an- lacağına kesin gözüyle ba- kılıyor. Kuzey Irak'taki bölün- müşlüğü fiilen sürdürmeyi temel alan ve bölgede bir Kürt devleti kurulmasına yonelik işaret \eren Was- hington göriişmesi, MGK toplantısınm ana gündem maddeleri arasında yer alı- >or. Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lıderi Mesud Barzani ile Kürdistan Yurt- severler Bırliği (KYB) lide- ri Celal lalabaninin. ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albrighfın güdümünde tö- renle imzaladıklan uzlaşma metni toplantıda ele alma- cak. Eylül ayı başında Çan- kaya Köşkü'nde yapılan ilk zirvede. toplantılann her ay özel gündemle yinelenmesi konusunda görüş birliğine vanlmıştı. 9 Ekim'de yapı- lacak toplantının özel gün- denıini Kuzey Irak oluştura- cak. 17 Eylül uzlaşmasıyla, KYBilk'kezPKK'yesilah- lı ya da silahsız bannma ola- nağı sağlamayacağı güven- cesini veriyor.Türkiye'nin, Irak konusunda gözettiği en önemli ilke toprak bütünlü- ğünün korunması. Taraflar uzlaşma metnin- de bu ilkeyi teyit ediyorlar, ancak metindeki "Heriki ta- raf. Irak'ın ulusal birliği ve tuprak bütünlügünü sürdü- recek bir federasyon teme- linde reformlar yapümasmı amaç edinirler" ifadesi An- kara"da rahatsızlık yarattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle