Katalog

2fi EYLÜL 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bakanhğın eski Teftiş Kurulu Başkanı da hakkında hazırlanan raporda çıkar sağlamakla suçlanıyor Sağhkta yolsuzhıkzhıciıdMLTLUSERELİ ANKARA - Eskı Şağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı AJi Özaydın ve bazı bürok- ratlarla ilgili çeşitli yolsuzluk iddıalannın in- celendıği ön raporun_3 aydır bekletildiği or- taya çıktı. Raporda, Özaydın'ın 53 müfetti- şe toplam 240 dosyayı çeşitli gerekçelerle geri gönderdiği. 7 dosyayı hiç işlemekoyma- dığı, bazı şirket ve kişilerden çıkar sağladı- ğı iddialanna yer verili>or. Sağlık Bakanı Halil tbrahim Özsoy,rapo- ru soruşturma açılması için Başbakanlık Tef- tiş Kurulu'na gönderdiğini söyledi. Dosya- yı daha tarafsız incelenmesi için Başbakan- hk Teftiş Kurulu'na gönderdiğini belirten Özsoy, dosyanın Başbakanlık'tan geri dön- düğü ve işlem yapılmadığı iddialannı doğ- ruJamadı. CHP Ankara Milletvekilı Yılmaz Ateş, konuyla ilgili olarak Özsoy'un yanıt- laması istemiyle soru önergesi verdiklerini ammsatarak "Sağhk BakanTnın bu insanla- ra diyet borcu yoksa gerekeni vapması la- zun" dedi.Ankara Hastanesi Başhekimi.De- mokan Erol ve yardımcılannm kısa süre ön- ce "sağhk çetelerinin baskı ve tehditleri ne- deniyte" ısrifa etmeleri, dikkatlen sağlık ala- nındakı yolsuzluk iddialanna yöneltirken bu konuda hazırlanan pek çok dosyanın sume- naltı edildiği ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Vıldız Banr- baygil. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Mü- dürü Prof. Dr. Suat Çağlavan, Istanbul Tef- tiş Kurulu müfettışlerınden Dr. İlhanDoğan ve Nazun Danacı'dan oluşan inceleme ko- misyonunca hazırlanan ön rapor, 25 Mayıs 1998'de Sağlık Bakanı Özsoy'a sunuldu. Ra- porda, Özaydın'ın Teftiş Kurulu Başkanlığı görevine başladjğı 6 Ekim 1994 ilegörevin- den aynldıgı 24 Şubat 1998 tarihleri arasın- dakı dönemde ileri sürülen ıddıalar ve şikâ- yetler incelendi. Özaydın ile birlikte başmü- fettiş NibatÜnver, başmüfettiş İsmet Kars- boğlu. başmiifettiş Cahitl çar. hukuk müşa- viri Salih Haciömeroğlu ve eski müsteşar yardımcısı Ömer Köse de komisyonun ince- tum ve davranışmın göstergesi olduğu, tûm bu eylemleriyle rnüfettişleri huzursuz ve te- dirgin ertıgi, sonuçta kuruldaki çalışma ba- nşını bozduğu kanısına vanldı. - Özaydın döneminde 53 müfettişe. top- lam 240 rapor geri göndenldi. lade yazılan, yetersiz inceleme ve saptamalarla görüş ara- sındaki uyumsuzluk gibı gerekçelere dayan- dınlırken işlem yapılmasına ya da yapılma- masına yönelik görüşlere de yer verildi. - Özaydın"ın Teftiş Kurulu Başkanı olmadan önceki müfettişlik döneminde sicil notunun -LÎ/ski Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Ali Özaydın ile ilgili yolsuzluk iddialannın yer aldığı rapor 3 aydır bekletiliyor; Sağlık Bakanı Özsoy "Tarafsız olarak incelenmesi için Başbakanlık'a gönderdim" dedi. leme kapsarnında yer aldı. Raporda Özaydın ile ilgili olarak şunlara yer verildi: - Göreve başlamasının ardından 6 müfet- tişi yeni gruplar oluşturduğu gerekçesiyle Ankara'dan uzaklaştırması; müfettişlere loj- man tahsisinde. yabancı dil kursu ve yurtdı- şı görevlendırmelerinde sürekli belirli kişi- lere olanak tanınması; mesai takibinı imza cetvellerı ile yapması ve bu doğrultuda yet- kili olabılecek başkan yardımcılan yerıne memur ve hizmetli personele tutanaklar dü- zenletmesi; çalışma odalannı zoraki bir şe- kilde değiştirmesi uygulamalannın. keyfi ru- orta olduğu, 1993-1994 yıllannda da "kişi- ük" bölümünde hakkındaolumsuzgörüş bil- dirildiği saptandı. İnceleme komisyonu, 1997 sicil raporunu imzalamadan önce bu görüşlerin göz önüne alınmasmın Sağlık Ba- kanı'nın takdirine bırakıldığını vurguladı. - Özaydın'ın işbirliği yaptığı bazı müfet- tışler aracılığı ile birtakım şirket ve kişiler- den çıkar sağladığı. lstanbul'da Cangı Gıda firması ile müfettişler CevatSoysal ve Sinan Uzel'in Istanbul hastanelerinde birlikte de- netim yaptıkJan, Uzel'in kardeşine temizlik firması kurdurduğu iddialannın tespiti için bir an önce söz konusu müfettişler hakkın- da soruşturma açılması önerisi getirildi. Sağlık Bakanı Halil Ibrahim Ozsoy, rapo- ru, kendisine ulaştıktan sonra Başbakanlık Teftiş Kurulu'na gönderdiğini söyledi. Baş- bakanlık Teftiş Kurulu'ndan 3 müfettişin 3 aydır raporu incelediğini kaydeden Özsoy şunlan belirtri: "RaporSağfakBakanhğı'na geri geimedL Dosva o zaman beaim önüme geldi. Kendisi teftiş kurulu başkanlığı yapu- ğıiçin Sağfak BakankğTndakimüfettişlerigö- re\lendirmem doğru olmavacağı kanaatiyie Başbakan'la görüştüm, ora>a ha>ale ettik. Onlarsoruşturmalannaöe\am edi>oriar. Biz de onun netkesine göre gerekli prosedürü iş- letiriz. Baa konularla ilgili olarak soruştur- ma acılması isteni>or. Onlar onu yürüfüyor- lar. Buradaki rnüfettişleri göre> lendirirsem, çeşitli spekülasyon olacak. Dolavısıvla dtşar- dan birinin bunu >apması lazım. En tarafeız olanBaşbakanlık Teftiş Kurulu.Emrinde ca- lışan bir adamın onu incelemesi sakil oluyor tabfi." Sağlık Bakanlığı'ndaki çete iddiaianyla iJgili olarak Özsoy'un yanıtlaması istemiy- le soru önergesi veren CHP Ankara Millet- vekilı YılmazAteş de, Sağlık Bakanlığı'nda ülkücü ve şeriatçı çetelerin Başbakan Mesut Yılmaz ve Sağlik Bakanı Özsoy tarafindan korunduğunu ileri sürdü. Ateş, "EUeritemiz olsa,siyasiiktidarmensuplantarafindan ko- runmalan mümkün değil. Şebrin merkezin- de resmen de\ let soyuluyor. Bakan'ın bunla- ra diyet borru yoksa gerekeni yapması la- zun" diye konuştu. 50 H^ıffc» Pîlc*» kutufar armağan c Açın, ka çok açın, çok kazanın. <*> 5.000 Avcı Yeleei 10.000 Svveat Shir 20.000 Sırt Çantası Milyonlarca Bedav EFES Pilsen por Çorap \/Â tiJi Hedıyelennızi nasıl alıcıksını;? • Bu kampânya 31 Ekım 1998 tarihine kadar, şans halkalı SO cl Efes Pilsen kutu icin gecerlidır • Sdıis halkâlarınızın altmda ka.'jmlıgniı; hedıyeier ya;ıyor • Egeı hedıyeni: bedava Eles Pilsen ıse. şans halkasmı bakkalınıza veya marketinize vererek kampanyasız 50 cl kutu Efes Pilsen'inizi anında alabilirsiniz • Iget bedıva urun dişmdakı hediyi'lerden birini kazanır&anız, tum yapmanız gereken sans halkamzı, ad, soyadı ve adresınizı yazarak "MBE 220 Levent-lstanbur adresine taahhutlu olarak postalamak Hediyeniz, en kısa surede adresinize ulastırılacak. Hastanede flginç uygulama: Goyret bizden, şifa Allah 'tan • Konya'daki pek çok doktor ve vatandaş, hastanenin bu uygulamasıyla ilgili olarak Türk Tabipleri Birliği'ne şikâyette bulundu. ANKARA/KONYA (UBA) - Fazilet Partisi'nin (FP) yönetimindeki Konya Büyükşehir Belediyesi'nin de ortaklan arasında olduğu Belediye Sağlık Hastanesi'nde "hastalann işi Allah'a kaMı". Belediye Sağlık Hastanesi'nden çıkan tıbbi raporlara, hastanenin kâğıt ve zarflannın logosu ile binanın iç duvarlanna, tt Gayret bizden, şifa Allah tan" yazdinldı. Konya'daki pek çok doktor ve vatandaş, 52 yataklı. 15 uzman doktorun görev yaptığı Özel Sağhk Yurdu Anonim Şirketi'nin yönettiği Belediye Sağlık Hastanesi'nin bu uygulamasıyla ilgili olarak Türk Tabipleri Birliği'ne (TTB) AYDINLANMA EMRE KONGAR Yamyamlara Karşı Umut: Medya ve Sivil Toplum Geçen haftaki, "Yamyamlara Oy Vermeyin" başlıklı yazım, inanılmaz yoğunlukta ve olumluluk- ta bir tepki sağanağına neden oldu. Telefonlanm, faksım ve e-postam kilitlendi. Herkes bu "yamyam politikacılardan" bıkmış usanmış. Herkes öfke dolu: "Bir kez daha aidatılmamıza izin verrneyece- ğiz" diyoriar. Seçmen şimdiden harekete geçmiş ve örgütlen- meye başlamış. • • • Bu sütunda pek çok kez dile getirdim: Yozlaşma, toplumun içinden geldiği ve politikay- la da etkileşıme girerek, "politikacılann yamyam- lığı ile toplumun yağmacılığı birbirini besleme- ye başladığı zaman", çıkış sadece evrensel değer- lerde, bu değerleri savunan meslek örgütlerin- de, sivil toplum kuruluşlanndadır. • • • Soyutlamalan bir kenara bırakıp, önce somut ba- zı örneklere dikkat çekmek istiyorum: Yazılı ve elektronik tüm medya Susuriuk'tan beri, çete ilişkisi olan polrtikacılann üstüne gitmeye baş- ladı, bakanlan istifa ettirdi. Başta Cumhuriyet olmak üzere, Hürriyet, Sa- bah, Milliyet, Radikal ve Yeni Yüzyıl gazeteleri ve tüm televizyonlar "orman yağmasına karşı" birta- vır geliştirdi. Bütün büyük basın, Istanbul'un su havzasının yağmalanmasına öncülük eden bir milletvekilini teş- hir etti ve hesap sordu. Başta Mimariar Odası olmak kaydıyla tüm mü- hendis odalan, Tabipler Odası, Diş Hekimleri Oda- sı, Eczacılar Odası gibi "meslek kuruluşlan" önü- müzdeki seçimtere ağırtıklannı koymaya hazırianryor. Ömeğin Mimariar Odası, seçimlerdeki tutumunu beliriemek amacıyla en üst düzeyde mesleki toplan- tılara başladı. Barolar muazzam bir güç olarak, "temiz toplum" yönündeki isteklerini seçimler üzerinde odaklaştır- dılar. Pek çok sendika, belli prbgramlan ilan ederek, bu programlar çerçevesinde eylem yapan politikacıla- n destekleme karan aldı. Vatandaşlar bırçok yerde, "milletvekili izleme komiteleri" oluşturdu. Bu komiteler, aday (fsteteri açıklandığında, hırsızlan, uğursuzlan, rüşvetçıleri, dönekleri, şantajcılan, kısacası "tüm yamyamlan" teşhir etmeye hazırlanıyor. Televizyonlar, başta Uğur Dünöar'm Arena prog- ramı olmak kaydıyla, yolsuzluklann, rüşvetin üzeri- ne korkusuzca gıdiyor. Kanal D, atv, Interstar, Show, en azından haber büttenlerinde, "temiz toplumdan yana" açıkça tavır koymuş durumdalar. ^.Of^iaCÛayr, Bekir Yatom»#»M|en, Emin Güzel bir dunyanın içeceği bizden; şifa Allah' yazılrkâğıtlanna yazdığı ultrasonografı raporlannın sonuna da aynı cümleyi eklediği için ^ikâyetlerin de odak noktasında bulunan radyodiagnostik uzmanı Doçent Dr. fsmet Tolu şunlan söyledi: "Bu benim şahsımla ilgili bir şey değil. Bu bizûn hastanenin genel bir logosudur. Hastanenin içinde de her tarafta yazar. Sadece raporlann alünda değiL üst köşesinde de yazar. Zarflannıızda da, her yerde... İdarenin inisiyatifı ile yazılmış bir şe\. Bize de raporlann aJtuıa yazm, boyle bir şey olsun dediler." Başhekim savundu Doç. Dr. İsmet Tolu'nun kardeşi, hastanenin ortaklanndan ve aynı zamanda da başhekim olan genel cerrah Doçent Dr. Ahmet Tolu da. uygulamalannın şikâyet edilecek bir.tarafı olduğunu sanmadığını belirterek "Bir arkadaşunız önerdi. bizim de hoşumuza gittl Kojduk" dedi. Başhekim Tolu, Türk Tabipleri Birliği'nden de şu ana kadar. "Bu sakmcabdır. Kaldınn" diye bir uyan gelmediğini kaydederek "Öyk bir şe> olsa, sakıncalıysa kalduınz. Haksız rekabet oluşturuyor derse kaldınnz. Amaç, biz elimizden gelen gavTeti sonuna kadar gösteririz demektir. Toplum bunu bihnelL Burada ilim sonuna kadar kullanıhyor ana ilim her şeyi çözmiiş değil. Eğer öyle olsaydı doktoriar ölnıe/dL Biz ga> ret ederiz ama sonuca razı oluruz demek istedik. Koymamızın öyle ahım şahım da bir manası yoktur, sadece hastayi rahatlatma amacıyla konulmuştur" dedi. Türk Tabipleri Birliği'nin ilkkez karşılaşılan böyle bir uygulama karşısmda nasıl bir yol izleyeceği, yapılacak ilk merkez konseyi toplantısında ele ahnacak. ş ç y ^ A/taylı, De- niz Som, Enis Berberoğlu gibi yazaıiarolmak kay- dıyla, sürekli olarak "yamyamlarta" mücadele edi- yor. • • • Seçmen bugune dek, sürekli bir biçimde ikj sis- tematik hata yaptı: Birinci olarak, hemangi bir partiyi, "takım tutar" gibi tuttu ve oyunu, o partinin aday listesine "gözü kapalı" verdi. Ikinci olarak, kimlerin listeye sokuşturulduğuna bakmak yerine, çoğunlukla başansız kalan birbiçim- de, bazı değerli ve önemli kişilerin listelerde seçile- cek yerierde yer almalan için kulis ve bask/ yaptı. Böylece Adnan Menderes'ın "Ben odunu aday göstersem seçtiririm" vecizesi "demokrasimizin" bir "gerçeği" olarak tarihe geçti. Fakat, artık özellikle 12 Eylül'den ve Özal döne- minden sonra ayyuka çıkan yamyamlık ve bunun tarikat ve çete devleti görünümdeki yansıması, herkesin gözünün açılmasına yol açtı. Medya ile meslek kuruluşlan başta olmak kaydıy- la tüm sivil toplum örgütleri artık daha bilinçlendi ve etkinleşti. Nitekim bütün bu oluşumlann sonunda, "Sürek- li Aydınlık İçin Bir Oakika Karanlık" eylemi, özel- likle medyanın verdiği destekle, tüm Türkiye'yi et- kileyerek, siyasal iktidar değışıkliğine bile yol açtı. Şimdi iş, "Bir Dakika Karanlık" eylemi için ha- rekete geçen güçlerin, yani sivil toplum örgüt- lerinin ve medyanın, "Yamyamlara Oy Yok" kam- panyasına da soyunmalanna kaldı. Ortam hazır. llkeler belli. Partiler üstü bir "temiz toplum" anlayışı ile, seçi- lebilecek sıradaki adaylar arasına sokuşturulmuş olan yamyamlar belirlenip, teşhir edilecek ve o lis- telere oy verilmemesi istenecek. Bir küçük eşgüdüm, bir kıvılcım, kocaman bir temiz toplum meşalesini yeniden ateşleyecek. Ben medyamızın da, sivil toplum kuruluşlan- nın da arbk bu bilince erişmiş olduklanna inanı- yorum: SEÇİMLERDE YAMYAMLARA OY YOK. web sayfası: http://remzi.com.tr/yazar.html T.C. EYÜP 2. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1997/801 Esas Davacı Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili Av. Gülşen Akın tarafindan davahlar Nevzat Yavuz ve Ertan Yavoız aleyhlerine açılan ecrimisil davasının yapılan duruşmasında verilen ara karar uyannca; tstanbul ili, Eyüp ilçesi, Esentepe Mah. Yıldınm Beyazıt Cad. No: 32 adresinde ikamet etmekte iken bu adresten aynldıklan ve yeni adresleri de tespit edilemeyen davahlar Nevzat Yavuz ile Ertan Ya- vuz'un adlanna duruşma gününün ve dava dilekçe- si davetiyenin ilanen tebliğine karar venlmiştir. Davahlar Nevzat Yavuz ve Ertan Yavuz'un du- ruşma günü olan 3.11.1998 günü saat 09.30'da mahkememizde hazır bulunmalan veya kendilerini bir vekil ile temsil ettirmeleri, duruşmaya gelme- dikleri takdirde HUMK'nin 509. ve 510. maddele- ri gereğince duruşmanın gıyaplannda devamına ka- rar verileceği dava dilekçesi ve davetıye yerine ka- im olmak üzere ilan olunur. 11.9.1998 Basın: 44458