Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3MART1998SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kurye davası
Seyhan
suçlamalan
reddetti
tstanbul Haber Servisi -
Atatürk Havalimanı'nda
döviz dolu bir bavulla gö-
zaltına alınan kurye Dilek
Örnek'in "Uyuşturucu ti-
careti yapmak" suçundan
yargılandığı davada. Ör-
nek'e havalimanında yar-
dım ettiği öne süriilen güm-
rûk memuru Vahdettin Sey-
han ilk kez hâkim karşısı-
na çıktı. Seyhan suçlamala-
n reddetti.
tstanbul 4 No'lu
DGM'de görülen davanm
dün yapılan oturumunda
Vahdettin Seyhan' ın dava
dosyası ile Dilek Örnek,
Ayhan Akça ve AzerDöviz
Bûrosu'nun sahiplerinin
yargılandığı dava dosyası
ile birleştirildi. Seyhan dı-
şındaki sanıklar duruşma-
ya katılmadı. Seyhan'ın
kimlik tespitinden sonra
sorgusu yapıldı. Uyuşturu-
cu suçundan DGM'de yar-
gılanmasınm kendisi için
büyük bir utanç olduğunu
söyleyen Seyhan, yaşamı
boyunca uyuşturucu ile
mücadele ettiğini belirtti.
Atatürk Havalimanı'ndaki
görevinin, yolculann eşya-
lannı bantlayarak gümrüğe
sevk etmek olduğunu vur-
gulayan Seyhan, Dilek Ör-
nek'i tanımadığını savun-
du.
Seyhan'ın tahliye istemi-
ni reddeden mahkeme he-
yeti, lranlı YoussefGharac-
hehdaghi'nin yurtdışına çı-
kış yasagını kaldırdı.
Bakan Kara
'İstanbul
Boğazı
otoyolgibV
ANKARA (ANKA) - De-
nizcilikten sorumlu Devlet
Bakanı Burhao Kara, ge-
çen yıl İstanbul Boğa-
zı'ndan 50 bin 942 gemi
geçtiğini, bunlardan
374'ünün Boğazlar'ın trafi-
ğe kapanmasına neden ol-
duğunu bildirdi.
Burhan Kara, ANAP
Bursa Milletvekili Ertuğrul
Yalçınbayır ın yazılı soru
önergesini yanıtlarken, bo-
ğazlar ve Marmara Deni-
zi'nde kazalann önlenebil-
mesı, gûvenli, düzenli ve
hızlı trafık akışının sağlana-
bilmesi için bilgisayarlı ra-
dar ağına dayanan bir "ge-
mi trafik yönetimi hizmette-
ri"nin kurulmasının gereklı
olduğunu anlattı.
Daha önce 3 kez ihaleye
çıkılan, ancak sonuç alına-
mayan gemi trafık hizmet-
leri sistemi için mayıs ayın-
da yeni bir ihale düzenlene-
ceğini bildiren Kara, İstan-
bul Boğazı'ndan günde or-
talama 142 gemi geçtiğini.
1997 yılında boğazdan ge-
çen 50 bin 942 gemiden an-
cak yüzde 39'unun Türk
bayraklı olduğunu anlattı.
İstanbul Boğazı'ndan 1995
yıhnda 46 bin 954,1996 yı-
lında 49 bin 952 gemi geçti-
ğini, bunun doğurduğu teh-
likeler değerlendirilirken
İstanbul Limanı'nda küçük
teknelerin günde binden
fazla sefer yaptığının göz
önünde tutulması gerektiği-
ni ifade eden Kara, bo-
ğazdan geçen tankerlerın
yüzde 48'inin boyunun 150
metreden uzun olduğunu
belirtti.
Eski MİT'Cİ
Teoman
Koman
Interbank'ta
Ekonomi Servisi - tnter-
bank Yönetım Kurulu Baş-
kanlığı'na Erman Yerdelen.
başkan yardımcılığına da es-
ki Jandarma Genel Komuta-
nı Teoman Koman getirildi.
Teoman Koman 1988 ile
1992 yıllan arasında dört yıl
süreyle MtT Müsteşarlığı gö-
revinde de bulunmuştu.
Bankanın dün gerçekleşti-
rilen olağan genel kurul top-
lantısında belirlenen yeni yö-
netim kurulu üyeleri şu isim-
lerden oluşuyor: Erman Yer-
delen, Teoman Koman, Şerif
Ercan. Çetin Ersan. Ali Sedat
ÜnaL RehaPoroy. Osman Oy,
Esat Erkuş ve Nedim Ölçer.
Aynca. E. Naci Başerdem ve
Metin Tosun da denetçiliğe
getirildiler.
İşlevsiz kalan İş ve İşçi Bulma Kurumu'nun 1997 yılında işe yerleştirme oranı düştü
Kayıth işsiz 463 bin ldşiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -1ş ve
İşçi Bulma Kurumu'nun 1997 Aralık ıti-
banyla hazırladığı istatistik raporuna gö-
re geçen yılın sonunda kayıth işsiz sayısı
yüzde 11.16 oranında artarak 463 bin
323'e çıktı. İş için başvuranlann sayısı
geçen yıl yüzde 13.84 oranında bir artış-
la 468 bin 70 olurken işe yerleştirme ora-
nındaki yüzde 9.32'lik azalma sonucun-
da 1997 yılında kuruma iş için başvuran-
lardan 220 bin 615'i sonuç alabildi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlı-
ğı'nın "işlevsiz" kaldığı gerekçesiyle İŞ-
KUR adıyla yeniden yapılandınlması ça-
lışmalanna başladığı İş ve îşçi Bulma Ku-
rumu'nun Aralık 1997 istatistik verileri-
ne göre iş başvurusu yapanlann en büyük
dilimini yüzde 37.53 oranıyla 25-29 yaş-
lanndaki ınsanlar oluşruruyor. Başvuru
yapanlann yüzde 32.69'unu 20-24 yaşın-
dalciler; yüzde 8. 81'ini 15-19yaşarasın-
• İş için başvuranlann sayısı geçen yıl yüzde 13.84 oranında
bir artışla 468 bin 70 olurken işe yerleştirme oranındaki yüzde
9.32 "lik azalma sonucunda 1997 yılında kuruma iş için
başvuranlardan 220 bin 615'i sonuç alabildi.
daki gençler kapsıyor. Zorunlu eğitim
kapsamında çalıştınlmaması gereken 14
ve daha alt yaş, grubunda olan çocuklann
da iş başvurusunda bulunmuş olmalan
dikkati çekerken: kamuda işe başlama
olanağı kalmayan 30 yaşın üzerindeki in-
sanlann oluşturduğu ve 65 yaş sınınna
kadar uzanan dilimin iş başvurulannın
yaklaşık yüzde 20'sini kapladığı görülü-
yor.
Eğitim düzeylenne göre yapılan aynş-
tırmada ise yüzde 48.97'yle ilkokul me-
zunlannın iş arayanlar içinde ağırlıklı ol-
duğu saptandı. Baş\Tirulann yüzde
17.94'ünü oluşturan lise \e dengi okul
mezunlannın, yüzde 15.95 oranında pay
sahibı olan orta ve dengi okul mezunla-
nndan daha fazla olması dikkat çekti.
Ünıversite mezunlannın ise ış başvurula-
nnın yüzde 2.1 'ıni kapsadığı ortaya ko-
nuldu. tşe yerleştırmelerin toplam başvu-
rulara oranı yüzde 47.13 olarak saptanır-
ken: bu oranlamanın en yüksek olduğu
eğitim grubunu yüzde 81.13'le ilkokul
mezunlan oluşturdu.
tş ve İşçi Bulma Kurumu'nun istatis-
tik çalışmasına göre işsizliğin en yoğun
olduğu iller grubunu. Adana. Gaziantep.
Hatay. Içel. Kahramanmaraş. Kılis. Os-
maniye oluşturuyor. Bölgeler itibanyla
birinci sırada yer alan Adana Bölge Mü-
dürlüğü'nde 61 bin 440 kayıth işsiz sayı-
sı yer alıyor.
Emeklfler de iş anyor
Rapora göre 1997 yılında 404'ü erkek,
42'si kadın olmak üzere 446 emekli, iş
için kuruma başvurdu. Daha iyi koşullar-
da iş arayanlann, yüzde 11.05'lik artışla
52 bin 994'e yükseldiği belirtilirken 14
bin 81 özürlünün de iş için başvuruda bu-
lunduğu kaydedildi. Eski hükümlülerden
iş arayanlann sayısı ise 4 bin 54 olarak
saptandı. İşe yerleştirmelerin çoğunluğu
kamu kurum ve kuruluşlannda gerçek-
leştirildi. Kamuda, 1997 yılında bir önce-
ki yıla göre yüzde 4.74 oranındaki artışla
136 bin 114 kişi işe yerleştirilirken; özel-
de iş olanağı yüzde 25.44 oranındadüşe-
rek yalnızca 84 bin 501 başvuruya yanıt
verildi.
Krkvlrrktiı tstanbulTeknikÜnrversitesi'nde (tTÜ)yemekücretlerineyapılan
? a m m ı p r o t e s t o e t m e k a m a c ı y l a öğrencilerin bir haftadır
sürdürdükleri yemek boykotu dün anlaşmayla sonuçlandı. tTÜ Ayazağa Kampusu'nda açıklama yapan öğrenciler, rektörlükle
yaptıkları görüşme sonucunda, yemekhanenin özelleştirme girişiminin durdurulacağı ve yinelenmeyccegi. yıl sonuna dek yemek
fiyaüna zam yapılmayacağı ve dilekçeyle basvuranlara yemek kalih verileceği sözii üzerine boykotu kaldırdıklanm söy lediler. Oğren-
cÛer, yilbaşından bu yana yüzde 200'e vardîğını belirttikleri yemek iicreti zammınıa, ünKersite yönetmeliğine aykın olduğunu öne
sürerek hukuksal girişimde bulunacaklarmı da vurguladılar. (Fotoğraf: UĞUR GUNYÜZ)
Disiplin Tüzüğü'nde yapılan değişiklik Resmi Gazete'de yayımlandı
Irticacı ve ayruncı polise ihraç
ANKARA (AA) - Görevi sıra-
sında laiklığe aykın veya bölücü
davTanışlarda bulunan ya da emni-
yet mensuplan arasında bu yolda
aynm yapıcı turum veya davranış-
lar gösteren emniyet mensuplan,
meslekten çıkanlacak. Emniyet
Örgütü Disiplin Tüzüğü'nde deği-
şiklik yapan tüzük. Resmı Gaze-
te'nin dünkü sayısında yayımlan-
dı. Değişıkliğe göre Emniyet
Hizmetleri Sınıfı Mensuplan
Kıyafet Yönetmeliğı'ne aykın şek-
ılde gıyinenler ve eksik kıyafetle
göreve çıkanlarla, görev yerı koi
arması ve sıcıl numarası takma-
yanlar, görev dışında amır veya
üstlerine saygısız da\ rananlar, res-
mı elbiseyle çalışmak zorunda
olup bina veya eklentilen dışında
ya da araç içinde görevin gerektir-
• Tüzükte yapılan değişikliğe göre, eksik kıyafetle
göreve çıkanlar ile görev yeri kol arması ve sicil
numarası takmayanlara, üç güne kadar ayhktan kesme
cezası verilecek.
dıği şapka. bere, kep. miğfer veya
kask gıymeyenlere. üç güne kadar
avlıktan kesme cezası venlecek.
Emrinde çalışanlan veya devletin
araç ve gereçlerinı özel işlerinde
kullananlara da bundan sonra aynı
ceza uygulanacak. Mühür veya be-
ratını kabuledılebıhr bir neden ol-
maksızın yitırenler de 4 günden 10
güne kadar aylıktan kesme cezası-
na maruz kalabılecek. Kendısine
verilen polis kimlik kokardını ka-
bul edılebilir bir neden olmaksızın
yetirenlerle. görev sırasında amir
veya üstlerine saygısız davTananla-
ra da bundan sonra 4 aya kadar ka-
deme durdurması cezası venlecek.
Amir veya üstlennı eskiden sade-
ce tutum \e davranışlanyla kü-
çümseyenlere venlen bir yıllık ka-
deme durdurması, bundan sonra
'sözveyaa' ile küçümseyenlere de
uygulanacak. Amır veya üstlennı
dövme gınşimınde bulunanlar ya
da hakaret edenlenn de 2 yıl sürey-
le kademe ilerlemesi durdurula-
cak.
Tüzükte yapılan bir diğer deği-
şiklikle de görevin yerine getıril-
mesinde. 'laikliğeajkınveja bölü-
cü davranışlarda bulunanlar ya da
emniyet mensuplan arasında bu
yolda aynm yapıcı tutum ve davra-
nışlarda bulunanlar' da meslekten
çıkanlacak <\mır veya üstlerini
döven veya tehdit edenlerle, dev-
let malı araç gereç, sılah. mermı ve
mühimmatı satanlar ve bunlan mal
edinenler, tanıtma karnesinı, polıs
kimlik kokardını. araç, gereç, silah
ve mühimmatı başkalannın kulla-
nımına verenlerde meslekten ihraç
edılecekler. Yasadışı örgütlere lo-
jıstık destek sağlayanlarya da üye-
lennı gü\enlık kuvTetlerinden sak-
layanlar. saklanmasına yardımcı
olanlar veya bu örgütlerle mensup-
lan lehıne propaganda yapanlar.
ö\ücü söz söyleyenler, bunlara ait
sembol ışaret ve amblemleri taşı-
yanlar, taşıtanlar ve bulunduranla-
ra da meslekten çıkarma cezası ve-
nlecek.
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI
16 bin öğretmenin
ataması yapıldı
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Milli Egıtım
Bakanlığı. başvuruda bu-
lunan 26 bin öğretmenden
16 bininin atamasını ger-
çekleştirdi. Ataması yapı-
lan öğretmenlerden
2787'si eş durumundan ya-
rarlandı.
Milli Eğitim Bakanlığı
Başöğretmen Salonu'nda
öğretmen adaylannın kura
çekimi dün yapıldı. Eylül
aymda başvuruda bulu-
nup, kadro yetersizliği ne-
deniyle ataması yapılama-
yan 11 bin öğretmen de
kura çekimine dahil edildi.
Kura çekimi sonucu 38
branşta toplam 16793 öğ-
retmenin ataması yapılır-
ken 5 bin adayın, seçenek-
leri dışındaki illerde görev
yapmak istememesi nede-
niyle ataması gerçekleştı-
rilmedi. Emekli dönüşü
atanacak sınıf öğretmenle-
rinin atama işlemleri ise
daha sonra yapılacak. Öğ-
retmen adaylannın görev
yerleri valiliklertarafından
belirlenecek. Adaylar 15
gün içinde görevlerine
başlayacaklar.
Milli Eğitim Bakanı
Hikmet Uluğbay, yaptığı
açıklamada. öğretmenlen
atandıklan andan itibaren
büyük bir sorumluluk bek-
ledığinı vurgulayarak.
14
Heröğretmen bilgice ken-
dini sürekli yenilemelidir"
dedı. Uluğbay. kendılerinı
yenilemeyen öğretmenle-
rin öğreneilerin yaşama
bilgice engelli başlaması-
na yol açacağmı belirterek
u
Bunun faturası topluma
malolacak" diyekonuştu.
Bugüne kadar 49500
öğretmen atadıklannı kay-
deden Uluğbay, göreve
başlama oranının da yüzde
85 olduğunu belirtti.
Güzellerin yanşma heyecanı
Kanal D'nin 9 Mart Pazartesi
akşamı gerçekleştireceği 'Miss
Turkey '98 Güzelük Yanşması'nın
hazırlıklan son hızla devam ediyor.
1300 başvurunun yapıldığı ve 20
finalistin seçildiği adaviar arasından
yanşmayı kazanan güzeller, 'Dünya
Güzellik Yanşması', 'Kâinat
Güzellik Y'anşmasr, 'Avnıpa
Güzellik YanşmasT ve 'Uluslararası
Güzellik Yanşması'na karılacaklar.
Mehmet .\ü Erbil >e Berna
Laçin'in sunuculuğunu yapacağı
yanşma gecesinde sarkıcı Tarkan,
Sibel Can ve talk şov cu Beyaz sahne
alacak. Yanşmaya katılacak
güzeller arasında CHP Genel
Sekreter Yarduncısı ve eski CHP
Tunceli MiHetvekiIi Sinan
Yerlikaya'nın kızı ŞidaJ
Yerlikaya da bulunvor.
(Fotoğraf: KADER TUĞLA)
Ankara
Memurdan
sahte
sendikaya
protesto
• KESK Genel Başkanı
Siyami Erdem, kamu
sendikalan yasa
tasansmın öncelikle
görüşülecek olmasından
kaygı duyduklannı
vurgulayarak yasanın
geri çekilmesi için
onbinlerce kamu
emekçisinin yann
Ankara'da olacağını
söyledi.
tstanbul Haber Servisi -
TBMM Danışma Kurulu,
grev ve toplusözleşme hak-
kı içermeyen "kamu sendi-
kalan yasa tasansi"nı gün-
demin ilk sıralanna aldı.
Gelişmeyi kaygıyla karşı-
Iadığını belirten KESK Ge-
nel Başkanı Siyami Erdem,
onbirlerce kamu emekçısi«^
nin yann Ankara'da olaca-
ğını söyledi.
Grev ve toplusözleşme
hakkı içermemesi nedeniy-
le kamuoyunda "sahte sen-
dika". "göriiş bildirmesen-
dikası". "amirime arz ede-
rim sendikası" gibi tanım-
lamalarla anılan kamu sen-
dikalan yasa tasansı.
DPT'nin önerisi üzerine
dün görüşüldüğü TBMM
Danışma Kurulu'nda önce-
likle görüşülecek yasa ta-
sanlan arasına alındı. Ta-
sannın öncelikle görüşül-
mesine CHP, "memur ör-
gütieriyle uzlaşma arayışı-
nuı sürdüriilmesi" gerekti-
ğini belirterek karşı çıktı.
KESK Genel Başkanı Si-
yami Erdem, gelişmeden
kaygı duyduklannı vurgu-
layarak yasanın geri çekil-
mesi için onbinlerce kamu
emekçisinin yann Anka-
ra'da olacağını söyledi. Er-
dem, gazetemize yaptığı
açıklamada. Hipodrom'dan
başlatacaklan yürüyüş son-
rasında da yasanın geri çe-
kilmesi için tüm demokra-
tik baskı güçlerini kullana-
caklannı anlattı.
Kamu çalışanlannın
1990'dan bu yana sürdür-
düğü ekonomik ve sosyal
haklar mücadelesinin ama-
cının, grev ve toplusözleş-
me hakkını içeren özgür ve
demokratik bir sendika ya-
sası olduğunu ifade eden
Erdem, "Oysa hükümet,
tam tersini yaparak kısıtla-
\K\ hak alma sürechnizi en-
gelleyen ve bağımsız sendi-
kal hareketimizi denetim
altına almak isteyen bir ya-
sa tasansı dayatmaktadır.
Khielerm iradesine rağmen
bu yasayı çıkarmak iste-
mektedir'*dedi.
Hükümetin de bu yasa
tasansını kısıtlayıcı oldu-
ğunu kabullendiğine dik-
kati çeken Erdem şöyie ko-
nuştu:
"Hükümet gerekçe ola-
rak da anayasamn engel teş-
Idl ettiğini söylüyor. Bize gö-
re anayasada yasaklayicı
bir hüküm yoktur. Csteük
Türkiye'nin de imzaladığı
87 ve 98 sayılı ILO sözleş-
meleri. gre\li toplusözleş-
meli sendika hakkını gü-
vence alüna almışnr. Yasak-
lar anayasada değil siyasi
partUerin kafasındadır.
Eğer anayasamn yasakladı-
ğı iddiasındaysalar yapıl-
ması gereken iş, kamu
emekçilerini mağdur eden
bir yasal düzenleme değil
anayasayı değiştirmektir.'
1
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Ya Hep Ya Hiç...
Kız öğreneilerin derslerine başlarını örterek girip
giremeyecekleri sorununun "ayyuka çıktığı" gün-
lerde, istanbul dışındaydım. Ege-Koop'un düzen-
lediği bir eğitim seminerinde, "Özgürlüğün sınırla-
n" başlıklı bir panelin yöneticisıydim. Onümüzde-
ki günlerde bir fırsat yaratabilirsem, bu seminer-
den de söz etmek isterim.
Olayların en hararetli bir biçimde ortaya çıktığı
perşembe ve cuma günleri İstanbul dışındaydım
ama, elbette hem televizyonlardan ve hem de te-
lefonla arkadaşlarımızdan, gelişmelerı sıcağı sıca-
ğına izlemek fırsatını buldum.
Saçma bir biçimde, "türban sorunu" olarak isım-
lendirilen bu sorun, aslında bizim Islamcı çevrele-
rin üzerine en çok gittikleri bir meseledir ve geniş-
liğine ele alınmasında yarar vardır. Öncelikle, so-
runun adını düzeltmek gerekir.
Türban, bizim gençliğimizde kimi hanımefendi-
lerin giydikleri ve kenarları büzgülü bir tür şapka-
dır. Saçlann tümü bu şapkanın ıçine sokulabilece-
ği gibi, bir kısmının (havalı olsun diye) dışarda bı-
rakılması da mümkündür. Ama her şeyin doğrusu-
nu bilen YÖK (.'), sanıyorum 1987 yılında, "Ünıver-
sitelerde başörtüsü yasaktır ama, çağdaş bir bi-
çimde türban giyilebilir" gibisinden bir açıklama
yapınca, 40 yıllık başörtüsü bırdenbire türban adı-
nı aldı. Ve "örtünme" sorununun adı da değışerek,
"türban sorunu" oldu.
Bizim "Islamcı muhteremlerin" garip bir yapıla-
n var. Müthiş mazoşist biryaklaşım içındeler. "Müs-
lümanlara zulmediliyor" diye feryat etmekten son-
suz bir zevk alıyorlar. "Namaz kılmamız engellenı-
yor" diyemiyoriar. "Oruç tutmamıza karışılıyor" di-
yemiyortar. "Cami yapmamıza izın venlmiyor" di-
yemiyoriar... Ellerindeki tek "koz", kimı okullarda
başörtüsü sorununun olması. Yanı bu konu; laık
kesimin bir anlamda, "yumuşak karnı". Ve bu ne-
denle bu konuda çok dikkatli olunması ve bunla-
ra istedikleri fırsatın verilmemesi gerekirdi. Ancak
bizim üniversitenin rektörü Sayın Alemdaroğlu,
bunlara istedikleri fırsatı fazlasıyla verdi.
Öncelikle şu noktanın altını çızmek isterim ki;
sayın rektörle aynı düşünceyi paylaşıyorum. Yani
olayı algılayışına tümüyle katılıyorum. Atatürk
Cumhuriyeti'nin üniversitelerıne (ufak bir azınlık da
olsa) genç kızlanmızın örtünerek gelmelen. benim
de hoşuma gitmiyor. Kaldı ki; bir yöneticı, elinde
hangi yasa ve hangi yönetmelik varsa, onu uygu-
lamak zorundadır. Fakat "uygulama" var, "uygu-
lama" var...
Sayın Alemdaroğlu'nun psıkolojıkyaptsında "si-
yah" ve "beyaz"dışındahiçbirrenkyok. Vebuya-
pının ortaya çıkardığı uygulama öylesıne katı oldu
ki; başörtüsünü, siyasal bir mücadele konusu yap-
mak ve "Müslümanlara nasıl baskı yapıldığının"
sömürüsünü yapmak isteyen kimi Islamcı çevre-
lerin ekmeğine yağ sürdü. Entelektüel heves ve he-
yecan içindeki kimi çağdaş öğrenciler de üniver-
sitenin kapılanndan giremeyince, genel bir hoşnut-
suzluk havası içinde, "şeriatçı gösterilerin" zemi-
ni hazırlanmış oldu. Vallahi bravo...
Örtünme konusuna, bundan önce bu sütunda
defalarca değindim. Defalarca Akıt gazetesıne
manşet oldum. "Toktamış Hoca gör bunlan" it-
hamlanna hedef teşkil ettim.
Dünya üzerindeki tüm dınlerde "örtünme" ol-
masına karşın, Müslüman bir hanımın nasıl örtü-
neceği konusu tartışmalıdır. Kuranıkerim'deki ayet
"zinet" ya da "ziynet" yerlerinin örtünmesi gerek-
tiğini buyurmaktadır ki; zinet yerinin neresı olduğu
tartışılmaktadır. Kimine göre "edep yerleri" zinet
yeridir, kimine göre "göğüsler". Kımilerı de bam-
başka açıklamalar yapmaktadır...
Zaten Islamcı hanımların farklı "örtünüş bıçım-
leri" de, bu konuda bir düşünce birlıği ya da her-
kesi bağlayıcı bir açıklama olmadığını göstermek-
tedir. Ancak İstanbul Üniversitesi'nın hanka (!) uy-
gulaması sayesinde, bunlar unutulmuş ve müthiş
bir gerginlik ortamının zemini hazırlanmıştır.
Uygulamanın daha sonra "yumuşatılmak" ısten-
mesi de yangını söndürmeye yetmemıştır ve yet-
meyecek gibi görünmektedır. Perşembe günkü
gösteride atılan sloganlardan biri, işin vardığı nok-
tayı göstermektedir: "Ya hep, ya hiç..."
REFAHYOL hükümetinin yıkılmasının, sekiz yıl-
lık kesintisiz temel eğitim yasasının çıkarılmasının
ve uygulanmaya başlamasının, Refah Partisi'nin
kapatılmasının vb. hayal kırıklıklannın birikımi, şim-
di sokağa dökülmüştür. Zaten bahane arıyorlardı.
örtülü hanımların, örtülü olmalarının da değişik
nedenleri var. Bunlardan ufak bir kısmı, gerçekten
inançlan gereği örtünüyorlar. Bir kısmı, ailelerinden
okula gitme iznini kopartabilmek için örtünüyorlar.
Bir kısmı da bu işin militanı. Zaten bunların bir bö-
lümünün, öğrencilikle de ilgisi yok. (Bu arada kimi
kızlanmızı da ücret karşılığı örterek sokağa çıkar-
tıyorlar ama, elimde bunun kanıtı mevcut değil.)
Işi kopma noktasına getirmek istıyorlar. Polisin
kendilerine dokunmayacağını biliyorlar. Bunun için,
"solcu" polisleri evire çevire döverek. tabancala-
nnı almaktan da çekinmiyorlar. Fazilet Partisı ar-
kalannda, DYP arkalarında, hatta ANAP arkaların-
da...
Aman dikkat... Korkarım ülke ıç savaşa sürük-
lenmek isteniyor.
VEFAT
Mustafa Demirci'nin değerlı eşi, Melek Sıma Alp,
Mesut ve Muzaffer Demirci'nin sevgili annelerı.
Afet Alp ve Ayşe Demirci'nin değerli
kayınvalideleri, Aker, Mahir ve Ozan'ın sevgılı
büyükanneleri, Pazarören Köy Enstitüsü mezunu
emekli öğretmen
DUDU DEMİRCİ'yi
kaybettik.
Cenazesi 3 Mart 1998 Salı günü Beşiktaş Sinanpaşa
Camii'nde kılınacak ikindi namazını takiben Aşiyan
Mezarlığı'nda toprağa verilecektir.
AİLESİ
Nüfus cüzdanırm, sigorta
kartımı kaybettim.
Hükümsüzdür.
ŞAHtNKABAK
Nüfus cüzdanımı
kay bettim
Hükümsüzdür.
SİBEL KOCAMAS
Nüfus cüzdanımı
kaybettim.
Hükümsüzdür.
MÜRVET BAŞARAX
Nüfus cüzdanımı
kaybettim.
Hükümsüzdür.
SEYHANAK)VREK