Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 MART 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA
15
Ayrmtılar
Üç ay kadar önce
"istanbul Dostu" ve
Turing Genel Müdürü
Çetik Gülersoy'un
Büyükada'daki
çalışmalanndan söz
ederken "uygarlık
aynntıdadır"
dediğimiz için olsa
gerek CHP Adalar llçe
Başkanı mimar Uluç
Yurtduru,
Gülersoy'un
onardığı
Büyükada
Kültür Evi'nin
tarihi bahçe
duvannı neden
sıvadığı aynntısını üst
üste çektiği ısrartı
fakslarla bize sordu.
Biz de Gülersoy'a
sorduk, "ayrintı"yı
anlattı: "Duvann aslı
zaten sıvalıydı ve
sıvalan dökülmüştü.
Duvar kesme taş değil
moloz ve yığma bir
duvardı. Moloz ve
yığma duvarı sıva
ayakta tuttuğu için
sıvalan dökülen
duvann yıkılması söz
konusuydu. Onanm
sırasında duvan
orijinalinde olduğu
gibi sıvadık."
Yurtduru sıvanan
duvann "taş örme"
olduğunu öne
sürerken, Gülersoy
duvann herhangi bir
yeri kazındığında
moloz ve yığma
olduğunun
görüleceğini söyledi.
CHP'li başkan
"aynntf'yı yerinde
saptayabilir...
Elektronik posta: [email protected] Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Yeşil'in cep telefonu
general Veli Küçük adına
kayıtlıymış...
"Bölüüük dur!
Susurluklu sen de dur!"
D
iyanet Işleri Başkanlığı Din Işleri Yüksek
Kurulu, imam-hatipokullarındaki kızöğren-
cilerin nasıl giyineceğine ilişkin bin "fetva"
vererek, eğitim kurumlarındaki kılık kıyafet
konusuna da burnunu sokmuş oldu. Yasaların ge-
çerli olduğu bir hukuk devletinde böylesi bir "fetva"yı
demokrasinin hoşgörüsüyle karşılayalım ve Din iş-
leri Yüksek Kurulu'nun yorumladığı gibi Kuran'ın
Nur suresinin 31. ve Ahzab suresinin 59. ayetinde
kadınların başlarını örtmesinin istendiğini kabul ede-
lim.
Bu ayetlerde başörtüsünden, türbandan, kadın-
ların başlarını örtmesinden söz edilmemesine kar-
şın böyle olduğunu kabul ederek Nur suresinin 31.
ayetine bakalım. Ayette, kadınların gözlerini namah-
remden sakınmasını ve örtülecek yerlerini koruma-
sını istemekte "Ziynetlerinin görünen kısmından faz-
lasını göstermesinler... Örtülerini omuzlarından aşa-
ğı doğru sarkıtsınlar... Gizledikleri ziynet bilinsin di-
Turbanye ayaklarını birbirine vurmasınlar" denmektedir.
Ahzab suresinin 59. ayetinde ise "Ey Peygamber!
Zevcelerine, kızlarına, müminlerin kadınlarına de ki:
Dış esvaplarını üzerlerine giysinler. Bu hal, onların
tanılıp da taarruza uğramamalarına daha fazla hiz-
met eder" denilmektedir.
Buradaki "taarruz"un cinsel taciz olduğu bilin-
mektedir. Islamiyet'in ilkyıllarında (ki yüzyıllar boyu
devam etmiştir) cariyelerin yani köle kadınlann Müs-
lüman olsalar bile örtülerini omuzlarından aşağı doğ-
ru sarkıtmalarına izin verilmemiş ve Müslüman er-
keklerin Müslüman cariyelerle cinsel ilişkisine her-
hangi bir yasak getirilmemiştir. Erkeklerin, Müslüman
hür kadınlara yönelik sarkıntılıklarında "Biz onları
cariye sandık" şeklinde savunma yapmalan üzeri-
ne, örtülerini omuzlarından sarkıtma yöntemiyle
Müslüman hür kadınların kölelerden farkı ortaya
konmak istenmiştir. Düz kumaşı olduğu gibi vücu-
da sararak giyinilen bir toplumda "ziynet yerleri"ni
ve dolayısıyla ayak bileklerine taktıkları ziynetleri
gizlemek de cinsel tahrik kadar soygun amaçlı sal-
dınlara karşı bir önlem şeklinde ortaya çıkmaktadır.
Yine de, bugün tek tip giysileriyle üniversite ön-
lerinde toplanan kız öğrencilerin başındaki "tür-
ban"ın Kuran'da yeri olduğunu ve hatta "dış es-
vap"ın da burnunun ucunu bile göstermeyen kara
çarşaf olduğunu kabul edelim. Din Işleri Yüksek Ku-
rulu'nun "fetva"sının doğru olduğunu benimseyelim
ve Kuran'ın Nur suresinin 60. ayetine gelelim:
"Erkeğe varmaktan ümidi kesilmiş kadınların, ziy-
netlerini göstermemek üzere dış esvaplarını çıkar-
malarında beis yoktur."
Fetvacı muhteremlere soralım: Nur suresinin 60.
ayeti için neden bir şey demezsiniz?
SESStZ SEDASIZ (!) NURİKURTCEBE
Yüksek Yerilim Hattı
Erdinç UTKU
Hazlı yaşa geç öl; cesedin estetik ameliyath olsun!
'Melek Hanım nasıl? İyiler mi?'
Annesinin genç yaşta ölümü üzeri-
ne kendisine bakan rahmetli babaan-
nesi Melek Hanım'ı köşe yazılanna
taşıyan ve "Melek Hanımın Tosunu"
olarak tanınan Hürriyet'ten Yavuz Gök-
men, geçen hafta hayranı olduğu bir
başka kadın "Sarışın Kadın" Tansu
Çiller'e röportaja gidiyor...
Gazetenin parasıyla aldığı 50 adet kır-
mızı gülle yola çıkan Gökmen, yanın-
daki foto muhabirini uyarıyor:
- Bu kadına iyi bak, bundan başka
güzel kadın bir daha göremezsin.
Kucağında 50 kırmızı gülle röportaj
yapmaya gelen Gökmen'i ayakta kar-
şılayan Çiller, daha da samimi bir or-
tam yaratmak için hemen hal ha-1
tır soruyor:
- Melek Hanım nasıl? İyiler mi?
Yıllar önce yitirdiği babaanne-
sinin hatırının sorulması Yavuz Gök-
men'i biraz sarsıyor. Suratı asılırgibi olu-
yorama hayranı olduğu kadını kırmak
istemiyor ve "İyi" diyerek soruyu ge-
çiştiriyor. Ancak Tansu Çiller, nezake-
ti elden bırakmıyor:
- Lütfen saygılarımı iletin.
Gökmen yanıt vermiyor; cansipera-
ne savunduğu "Sanşın Kadın"ın bile ya-
zılarını okumadığını anlıyor fakat "kol
kırılır yeni içinde kalır" hesabıyla haya-
tının en güzel röportajına geçiyor.
PALAS PANDIRAS"Fazilet Partisi"nden "z"yi atınca ve biraz da karman-
çorman yapınca; şifre çözülüyor: Telafi Partisi.
iMüfrtBozacı h
Bakan İmren Aykut, DJSK'i ziyaret etti
Aykut, çevresel sorunların çözümünde DİSK'ten destek istedi.
'Çevre sorunu, toplumun
desteğiyle çözülür'
tstanbul Haber Servisi - Çev-
re Bakanı tmren Aykut her yıl 930
miryon metreküp endüstriyel atık
suyun doğal çevreye verildiğini
belirtti. Kurşun ve nikel gibi zehir-
li metaller içeren endüstriyel atık
suyun yüzde 80'inin. kamu kuru-
luşularına ait olduğunu vurgula-
yan Aykut. çevresel sorunlann çö-
zümünde DİSK'ten, diğer sivil ku-
ruluşlardan ve 60 milyonluk top-
lumdan destek istedi.
İmren Aykut. dün DİSK Genel
Merkezi'nde DİSK Genel Başka-
nı Rıdvan Budak ve yönetim ku-
rulu üyelerini ziyaretetti. Çevre Ba-
kanı Aykut, DtSK'i ziyaretinin ar-
dmdan da Lions 118 T Yönetim
Çevresi'nin Beşiktaş Belediyesi
ile ortak düzenlediği "Türkiye'de
Çevre Politikalan ve İnsan" ko-
nulu panele katıldı. Işçi sağlığı ve
işgüvenliğinin fabrikayla sınırlı
olînayıp çevresel olumsuzluklan da
içerdiğini vurgulayan Aykut, cid-
di boyutlara ulaşan çevre sorunla-
nnın çözümünde sivil kuruluşla-
nn katkı larına ihtiyaç duydukları-
nı anlattı. Aykut, "Çevresel so-
runlan sendikalar ve sivil kuru-
luşlarla işbirliği yaparak çözebi-
leceğimize inanıyorum. Sendi-
kalar toplusözleşmelerde 'ant-
ma tesisi kurulmasını" istevebilir-
ler. Çevre halkının katılımıyla
•Çevre Etki Değerlendirme' (ÇED)
daha etkin hale getirilebilir" dı-
ye konuştu
Rıd\an Budak. Avkut'un kadın
duyarlılığını çe\reye jansıttığını
görmekten sevinç duyduklannı be-
lirtti. Çevre Bakanlığı komisyon-
lanndan onay alınmamış yatınm
projelerine izin verilmemesi ge-
rektiğini anlatan Budak. "sendi-
kalar olarak > aşanabilir bir çe\ -
reyi sanayileşmeyle eş tutuyo-
ruz. tşçiler. kentin varsıl bölge-
lerinde değil. sanayi ile iç içe ya-
şıyor. Sadece fabrika içinden de-
ğil, çevrenin olumsuzluklarını
da yaşıyorlar" dedi.
Aykut, daha sonra Akatlar Kül-
tür Merkezi'nde düzenlenen pa-
nelde yaptığı konuşmada. Türki-
ye'deki 2900 belediyenin sadece
43"ünde arıtma tesisi bulunduğu-
nu bildirdi. Ege. Trakya ve Çuku-
rovadakı çiftçilerin tanm toprak-
lannın kirlenmesi konusunda yar-
dım beklediklenni belirten Aykut.
sorunlann çözümü için toplumun
bürokrasiyi zorlamasını istedi. Li-
ons 118 T Yönetim Çevresi Baş-
kanı Hayati Babaoğlu. Aykut'a
ve Beşiktaş Belediye Başkanı Ay-
fer Atay'a günün anısına birer pla-
ket verdi.
Yeşil alana otopark yapılıyor
CHP'li Bural Çarboğa 'dan
Erdoğan
J
a suç duyurusu
İstanbul Haber Servisi - CHP
İstanbul ll Başkan Yardımcısı avu-
kat Hikmet Bural Çarboğa. nâ-
zım imar planına aykın olarak ye-
şil alana katlı otopark yaptıran İs-
tanbul Büyükşehir Belediye Baş-
kanı Tayyip Erdoğan hakkında
cumhuriyet savcılığına suç duyu-
rusunda bulundu.
Çarboğa. İstanbul Cumhuriyet
Savcılıği 'na yaptığı başvuruda. is-
tanbul Büyükşehir Belediye Baş-
kanhğı'nca kat karşılığı Yazıcı-
oğullan Şirketi'ne verilen ve ya-
pımı devam eden Beyoğlu, Kasım-
paşa'daki kat otoparkının nâzım
imar planına aykın yapıldığını be-
lirtti. Büyükşehir belediye başka-
nı ve diğer ilgililerin cezalandırıl-
masını isteyen Çarboğa. planda
yeşil alan olarak aynlan yerin oto-
parka dönüştürüldüğünü iddia et-
ti.
Camiikebir Mahallesi 165 paf-
ta, 1070 ada 1,2,3 ve 4 sayılı par-
sellerin otopark yapımına ayrıl-
masının. yeşil alanı azaltıcı nite-
likte bulunmasına karşın, söz ko-
nusu yerin zemin altının otopark.
zemin üstününse yeşil alan olarak
kullanılması için 1 5000 ölçekli
imar planlannda değişiklik yapıl-
dığını belirten Çarboğa şunları
söyledi:
"Yeşil alanın altına yapılma-
sı planlanan otopark inşaatın
yer üstündc de devam etmekte-
dir. 1/5000 planda toprak altı
kat otoparkı gözüken alan, Be-
yoğlu Belediye Başkanhğı'nca
hazırlanan 1/1000 ölçekli plan-
da kat otoparkı, çarşı, ticaret
alanına dönüştürüldü. Bu du-
rum, plan ilkelerine aykırıdır.
1/1000'lik planlar 1/50Ö0 ölçek-
li planlara aykın olamaz. Plana
karşı itirazlar devam ederken
İstanbul Büyükşehir Beledive-
si'nin söz konusu yeri ihaleye çı-
karması vasalara avkırıdır."
HAYVANLAR ÎSMAIL GÜLGEÇ
ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI
HARBİ SEMtH POROY
BULUT BEBEK MRAYÇIFTÇ!
İYİ Hİ5SETMEYEH
BtYLEP- İÇİN UY6UM Bİ
YAR.MI.BAKAU1M...
MIRMIRLAR VĞVR DURAK
...AMA Sv;MUN SAHi-
3i(NA.i<;iM NE
TARİHTE BüGUN MLMTAZ ARIKAN 3 Mart
AYASTEFANOS
1876'OESUGUN,OSMANIIKYlsn.RUSYA İLE AMSTSfHMOS
AtnLAŞMASINI İMZALAMiSri/nASrEFANOS'T* BULUHAM
BİHAMÇYANDA SÖeÜLEN) İHUAIAN/UI ANTlAŞMA, 1871-
me TÜKK-ms SAVAŞINI NOKMUYORDU. UZUN MÜCA-
KLE, OSMAHUtAff'M rENILGİYE U68AMASIHA, KUS KUV-
VETl£RİNİN DB ÎSTANBUL YA/CIHLARtNA KADAK İLER-
LBU£SİN£ NED&I OİMÜŞTU. AĞIH K0$UUAXI OLAN BU
Ç , ,
ĞIMSIZ OtAKAK OSAVtNLI S/NIRlARiNDAN ÇltJYOR,
SULSAümAN'A Ö&RKLİK VBRİLİmeDU. PADİŞAH'SJI8-
DÜUiAUİr,SAVA$ TAZMİNATT OMMK KAÜS.AÜOAUAH,
SATVM VEDOĞU BAİEZİr'İ KUSLAg'A VEKMEYİ K4BUL
BDİrOK, AVRICA ÛOĞUMKI BHMBNİLEK'B BAZI Ami-
CALHCLSIS TANIYORDU. RUSLAR. 8ÖYt£CE BİKEKMENİ
SOHUHtJ YARATILMASt AMACINA DA ULAÇIYORDU..
GORUŞ
Prof. Dr. TL RKKAYA ATAOV
Annan'a Nobe! Ödülü
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan,
Bağdat'ta imzaladığı antlaşmayla son Irak buna-
lımının barışçı yoldan çözümünde tarihe geçecek
bir önderlik gerçekleştirmiştir. Birçok olumlu so-
nuçları olacak olan bu başarılı girişiminden ötü-
rü kendisine bu yılın Nobel Barış Ödülü verilme-
lidir. Bu başarıda ona önemli ölçüde eylem öz-
gürlüğü tanıyan Rusya ve Fransa'nın da rolleri var-
sa da, bu olanaklardan Genel Sekreter'e yaraşır
biçimde yararlanan Kofi Annan'dı.
Her şeyden önce, kuşku yok ki, dünya sahne-
sine egemen olmak isteyen Amerika'nın savaş ha-
zırlıklarının gereksizliğini ortaya koyan mahir ve
zamanlı diplomasisiyle, BM'yeçoktandıryitirmiş
göründüğü saygınlığı yeniden kazandırmıştır. Bu
başarısı, söz konusu uluslararası örgütün süper
güç hegemonyasından kurtulması ve daha de-
mokratik biçimde işlemesi için bir zemin oluştur-
makta ve insancıl dünya yönetimi seçeneğini
beslemektedir. Dünyanın en yüksek rütbeli yöne-
ticisi konumunda bulunan Annan, BM Güvenlik
Konseyi'ni kuvvet politikası mekanizmasının dı-
şında görev yapmaya iterek bu organın son bir-
kaç yıldır nasıl kötüye kullanıldığını idrak ettiğini
kanıtlamıştır. "Ulusal çıkar" sözcüklerinin ardına
sığınarak dünya barışı ve güvenliğini korumakla
görevli bu organı, kendi dış politika tercihlerinin
bir maşası durumuna indirgemiş olan Amerika'nın
savaş tasarılarının önünde, artık Kofi Annan'ın
dizdiği barış engelleri vardır.
Genel Sekreter, barışçıl tercihleri cesurca uy-
gulayarak en başta Irak halkını ölüm ve yıkımdan
kurtarmıştır. Bu arada, son teknolojinin acımasız-
lığıyla korunmasız duran Mezopotomya gibi es-
ki uygarlıkların kalıntılarına da kol-kanat germiş
sayılır. Eylemleri, buyönüyle, uluslararası ilişkile-
re güçlü devletlerden bazılarının yerleştirmek is-
tedikleri kuvvet politikasının acımasızlığına hiç
gerek olmadığını gösteren ahlaksal bir boyut ge-
tirmiş, bu yeni boyutun pekâlâ uygulanabilirliği-
ni de kanıtlamıştır.
Kofi Annan, ayrıca bölge devletlerini büyük teh-
likelerle karşı karşıya getirecek oluşumlara da
kapıları kapamak istemiştir. Ortadoğu'da özel-
likle Irak'ın komşularının, hem savaş hem de am-
bargodan ötürü, çeşitli zararlara uğradıkları artık
bilinmektedir. Sıcak çatışma ve belirsizlik, bu kez,
daha da fazlaydı. Kofi Annan, barışçı yöntemle-
ri temel alan kararlı ve aktif yaklaşımıyla bu kor-
kuları yok etmiştir. Irak halkından başka bölge-
nin öteki halklarının insanlarına da sahip çıkma-
sı ayrı bir umut kaynağıdır.
Genel Sekreter'in banşa bu olağanüstü hizme-
ti, gösterdiği uyanıklık, kararlılık ve cesaret ona
Nobel Barış Ödülü'nü kazandırmalıdır. Bu amaç-
la Nobel Komitesi'ne, onun sekreteri Geir Lun-
destad'a (+47 22 43 01 68) yollayacağım yaban-
cı dildeki yazıya destek vermek isteyen aydınla-
rımız ad ve imzalarıyla birlikte görevlerini acilen
adresime (Turan Emeksiz Sok. 10/16, 06700 An-
kara) ya da telefon/faksıma (90 312 427 62 67)
bildirebilirler. Aynı destek Cumhuriyet gazetesi
aracılığıyla da gösterilebilir. Barışçı girişimleri bu
ülke üstündeki bulutları da dağıttığından, aydın-
larımızın tuzlarının eksik olmaması herhalde on-
ları da Sayın Kofi Annan'ı da mutlu edecektir.
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SAGA:
1/ Açık pokere
verilen ad. 2/ '
Hastalıklı, sa- 2
kat..."—görme
kimseyı hiç kim- "
sene boş degil" 4
(Yunus Emre).
3/ Eti lezzetli bir
balık... Söz, la-
kırdı. 4/ Yiyecek
bulamayan, yok-
sul kimse...
Ûlüm. 5/ Mı-
sırunuyla yapı-
lan yaglı bir yemek. 6/ tl-
han Berk'in bir şiir ki- .
tabı... Yarı memnunluk
belirten bir ünlem... "Ha- 2
yır" anlamında kullanı- 3
lan söz. II Yumurta bi- 4
çimindeolan,söbe...Din 5
işlerini devlet işlerine g
kanştırmayan. 8/ Korun-
mak için birine ya da bir ^
yere bırakılan eşya. 9/ 8
Yalnız atomlannın kit- 9
leleri yönünden farklı
olan aynı kimyasal element... "Erdal —": Yazanmız.
YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Çoğunlukla döşemelik
olarak kullanılan keten ve ıpek kanşımı bir tür kumaş. 2/
Belirteç olarak kullanılan eylem soylu sözcük... Muşmu-
laya benzer bir yemiş. 3/ Sır... Bir yapıda agaçlann ya da
taşlann birbirine bağlanmasında kullanılan dirsekli kenet.
4/ Ünsüzle biten bir sözcügün. ünlüyle başlayan sözcüge
baglanarak okunması... Islamlıktan önce Kâbe'de duran
üç puttan biri. 5/ Yapagı ya da keçı kılının dokunmadan.
yalnızca dövülmesiyle elde edılen kaba kumaş... Japon
lirik dramı. 6/ Bir çalgı... Nohut büyüklüğündekı yemişi
bahar olarak kullanılan bir ağaç. II Tann'nın varlıgını ve
lslam dininin dogruluğunu konu edinen bilim... Bir hay-
\an. 8/ Şah tsmail'ın şiirlerinde kullandıgı mahlas. 9/ Pamuk
kozası... "Parasız, züğürt" anlamında argo sözcük.
İSTAINBLL GÜREŞ İHTİSAS
KULÜBÜ GENEL KURUL
TOPLANTISI
İstanbul Güreş thtisas Kulübü'nün olagan genel ku-
rul toplantısı 28 Mart 1998 Cumartesi günü saat
10.00'da Aksaray Çmgıraklı Bostan Sokak No. 39'daki
kulüp lokalinde yapılacaktır. Ekseriyet olmadığı tak-
dirde ertelenecek, aynı yer ve aynı saatte 4 Nisan 1998
Cumartesi günü ekseriyete bakılmaksızın icra edile-
cektir.
YÖNETİM KURULU
GÜM)EM
1- Genel Kurul toplantısının açılması ve saygı
duruşu
2- Genel Kurulu idare etmek üzere bir başkan. bir
başkanvekıli ve üç kâtip seçimi,
3- Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu
raporlarının okunması ve müzakeresi,
4- Tenkıtler,
5- Yönetim Kurulu'nun ibrası
6- Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu, Haysiyet
Divanı ve üye kayıt sicil kurullannın seçimi
7- Dilek ve temenniler