13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 MART 1998 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER Laik CumhuriyetYapılanmasında 3 Mart 1924 Yasaları FETHİKARADUMAN ADD A nadolu'nun her tarafindaki "çobanateşterini* birleştire- rek aydınlanma meşalesine dönüştüren Mustafa Keınal, kongrelerde tutuşturduğu "Ulusal Egemenlik" ateşini de 23 Nisan 1920'de kurduğu Büyük Millet Meclisi ile sûrekli kılmıştır. Bağımsızlığa ve özgürlüğe giden süreç- te ulusun temsılcisı TBMM'den aldıgı güç- k, tanhte eşine rastlanmayan Kurtuluş Sa- vaşı'yla emperyalist güçlere hakettiği der- si veren Mustafa K.emal, teokratik-monar- şik yapıyı tanhin çöplüğüne göndenrken, Ulusal Egemenlik temeline dayalı Türki- ye Cumhunyetrni kurmuştur. Cumhuriyet öncesinin kul ve tebaa an- layışından yurttaşlık bilıncine, ümmet-top- lumdan ulus-devlete ulaşılması; özgür dü- şünen bireylerden oluşan toplumun laik devlet yapısına kavuşması ile mümkün olacaktır. Devletin laık bir yapıya kavuş- ması içtn de öncelikle e|itim ve hukuk sis- teminin çağdaş bir eksene oturması zo- runludur. Aklını özgürce kullanan yurt- Mersin Şuhesi Başk. Yard. taşlık bilincıyle donanmış bireyler de an- cak eğitimle yetiştırilir. Buaıüamda 3 Mart 1924 günüTBMM'ce kabul edilen yasalar, laik cumhuriyet ya- pılanmasında önemli yapı taşlandır. Bu yasalar sırasıyla: 429 sayılı Şeriye ve Evkaf Vekâleti ile Erkân-ı Harbiye Umu- miye Vekâletini Kaldıran Yasa; 430sayılıTevhid-iTedrisat(Egitunin Bir- leştirilmesi) Yasası; 431 Sayılı Halifeliğin Kaldınlması, Os- manoğullan Soyundan Olanlann Türkiye Dışına Çıkanlması Yasası'dır. Şeriye ve Evkaf Bakanhğı'nı Kaldıran Yasa ile Türkiye Cumhuriyeti'nde yasa yapma yetkisi yanlızca TBMM'ye bıra- kılmıştır. Hukuk sisteminde e\Tensel ölcüt- lere uymanın önü açılmıştır. Artık, kamu yasamına ilışkin karar ve işlemler şeyhü- lıslamın verdiği "fetva"lara ve hiç değiş- meyen dinsel kaynaklı kurallara göre de- ğil, çağdaş, evrensel değerlerin üzerinde yükselen hukuk sistemine göre oluşturu- lacaktır. Böylece "Ulusal EgemenKk" ve "Laikük" ilkesinin yaşama geçirilmesin- de zorunlu bir adım daha atılmıştır. Egitim Birliği Yasası ile de evrenselli- ğı yakalama uğraşının bir başka boyutu gerçekleştirilmiştir. Cumhuriyet dönemi öncesi üç grup öğ- retim kurumu vardır. Bunlar. l-Diniögretimkurumlan(Sıb- yan Mektepleri, Medreseler); 2- Tanzimat'labirlıkte başlayan genel öğ- retim kurumlan ve meslek okullan (Rüş- diye, Idadi, Tıbbiye -1826). Harbiye (1834). Darülfunun (üniversıte 1900'lü yıllardan sonra süreklilik kazanmıştır); 3- Yabancı okullar (azınlık okullan) idi. Cumhuriyet yönetımi. "Oğretim Birli- ği Yasas" ile; Ziya Gökalp'in deyimiyle "kozmopoBt" bir durumda olan Osmanh eğıtım kurumlannı Milli Egitim çatısı al- tuıda toplayarak dağınıklığa son verdiğı gibı, dvn temeline dayalı okullan kapata- rak çağdaş, laik eğitimin yapılanması ger- çekleştirilrniştir. Eğitimde "fikri hür, vk- danı hür" kuşaklarm yetiştirilmesi yolu açılmıştır. Böylece, bihmi dinden, akıh inançtanbağımsızlaştıran '•»dınlanma" sü- reci de başlamıştır. "Halife4 ruy-i zenün" (yeryûzünün ha- lifesi) ve "ZiHulahifi'larz" (Allah'ın dün- yadaki gölgesi) sanlannı da kullanan Os- manh padişahlan, siyasi ve dini otoriteyi ellerinde tutuyorlardı. Cumhuriyetin ilanın- dan önce saltanatın kaldınlmasıyla siyasi otoriteden yoksun kalan padışahın. Hila- fetin Kaldınlması Yasası'yla da dıni oto- ritesi yok edilerek laik, demokratik devlet yapılanması pekiştirilmiştir. Yüzyıllardır • dini politıkanın aracı olarak kullanan an- layışın kalelerinden birisi daha çökertilmiş- tir. Söz konusu yasayla ilgili olarak Fran- sız tarihçi Paul Dumont, "Türkiye Cum- huriyeti. eski Türkhe'nin üç yüzyüdır ya- pamadığım üç günde gerçekJeştirdi. Ani bir davranışlateokrasinin son kösteklerin- den kendini kurtaran Türkiye, Avrupah düşüncelerin izinden duraksamadan iteri aûldı. Bu, bütün Batüı düşünür ve yazar- lann daha düne kadar değişmez ve taşlaş- nnş saydjklan kurumlaruı tam anlanuyla yılolışıdır 7 * değerlendirmesi ile böylesine önemh bir değişimin yurtdışındaki yankı- lanmasını dile getirmiştir. Ancak, yirminci yüzyılın ilk çeyreğın- de Mustafa Kemal Atatürk'ün gerçekleş- tirdiği Türk de\Tİminin önemli kilometre taşlanndan olan 3 Mart 1924 yasalannın, yirmi birinciyüzyılın eşığınde içleriboşal- tıhyor. fslamı siyasallaştırarak teokratik devlet yapısını yaşama geçirmek isteyenler, mes- lek okullan olmaktan çıkmış imam-hatip liseleri, Kuran kurslan, tarikat okullan ile "eğföm birliğini'' parçalayarak amaçlan- na ulaşmak ıstiyorlar. Köy Enstitûlerinin kapatılmasıru izleyen süreçle birlikte laik. çağdaş egitim adım adımyok ediliyor. Eği- time gereken önemverilrniyor. Genelbüt- çeden eğitime aynlan pay her geçen yıl azalıyor. Eğitiıninve öğretmenin nıteliği düşüyOT, ders kitaplan bilimsellikten uzak, çağdışı düşüncelerle dolduruluyor. Aktarmacı, ez- berci egitim sistemi; bir tiirlü araştıran, üretenyapıya dönüşmüyor. Bütünbunlar- la birlikte belki de en önemhsi, eğitimimiz özelleştirilerek kazanç hırsına, dini saya- sallaştırma çabasına. tarikatlara kurban ediliyor. Ulusal değerlerimizle birlikte eğ^- tim sistemi de erozyona uğruyor... Durum böyle iken; yıllar önce yakılan ışıkbugün karartılmak istenirken, Atatürk Devriminin bekçileri, laik Cumhuriyete sahip çıkacak, akıl ve bilim dışı düşünce- lerle uygulamalara tüm varlıgı ile karşı koyacaktır. Her şirkette b>ir ..V"- Yatırırnlarınızı şubeye kadar zahmet etmeden yapmcık istiyorscınız.^ r*-v ~ « ^ « . . 7. Şirketinizde bir şube açın. Bilgisayarınızı çalıştırın, Internet'e bağlanıp www.isbank.com.tr adresine gidin ve şubeniz karşınıza çjksın... Bu şubede yalnızca Yatırım Hesabı işlemlerinizi değil, para çekmek dışında her türlii bankacılık işlemini yapabilirsiniz. Hem de dünyanın neresinde olursanız olun... Hesap bakiyesi kontrolii; havale; fatura, vergi, SSK prim ödemeleri; EFT* işlemleri; döviz alım satımı. Her şey... (Bütün hu işlemleri Interaktif Telefon'daM da yctpabileceğinizi hatırlatmamıza gerek. yok tabii ki) INTERAKTİF Gördüğünüz gibi... devrimler süreklidir. .»•..V'ı" TBM.M ' E n k ı s a z a m a n d a , m e s e l a b u g ü n , ş u b e n i z e — "j. ' İT r_^ uğrayıp bir Ticari Interaktif Bankacılık JSsSSm.^SSİİSi— ~~ talimatı verin; sizin şirketinîze de bir şube açalım! BANKACILIK TÜRKİYE IŞ BANKASI îşlenılennizt İnteraktif'Bil&isayar'la yapahılırsmiz PENCERE Başörtüsü Türban Değildîp... Bir hamal resmi gördüm. Ne olacak?.. Hamal resminden ne çıkar?.. Ressam başka bir konu bulamamış mı?.. Içimden 'imge gücü kıt herif di- ye düşünürken resim beni çekmeye başladı. Öy- le bir çekim ki.. anlam derinliğinde iskandilin so- nu yok. Kuşkuya düştüm. Sakın bu hamal yerkü- reyisırtındataşıyan Attas olmasın?.. Ezilmişliği, dün- yayı sırtında süresiz taşıma cezasına çarptınlma- sından mı?.. Yok canım!.. Hamalın sırtında kos- kocaman bir çuval var. Ama dur bakalım. Çuval yerküreye benzemiyor mu?.. Ya hamala ne diye- lim?.. Adamın suratınatanrısal bir anlam işlenme- miş mi?.. Resimde beni alıp götüren bir çekim gücü var... O gücün adı ne?.. SanatL • Geçen haftacumartesi günüTaksim'deki AKM'de (Atatürk Kültür Merkezi) 'Orhan Apaydın Demok- rasi ve Barış Vakfı'run yıllıktoplantısı vardı. Hukuk adami, yazar, insan haklan savunucusu, sevgili dos- tum, kardeşim Orhan'ı yitireli 12 yıl geçmiş... Vakfın seçiciler kurulu, bu yıl 'Demokrasi ve Ba- nş Ödü/ü'nü hakça paylaştırdı. Nasıl?.. Önce Istanbul Barosu kapsamında kurulup ça- lışan 'CMUK Servisi' adına Baro Başkanı Yücel Sayman'a ödül verildi. Gözaltında öldürülen ga- zetecı Metin Göktepe'nin ödülünü annesi Fadi- me Hanım aldı. Ardından tarihçi yazar Sayın Ce- mal Kutay'a sıra geldi. Anlamlı ve coşkulu bir ödül töreni yaşandı; Ce- mal Kutay, 90 yaşındaki gerçek delikanlı, tutarlı ve çarpıcı konuşmasıyla bu anlamı vurguladı. Ancak ben töreni izlerken bir başka anlamın ar- dında düşünceye daldım, Neydi o?.. • Yücel Sayman, Istanbul Barosu'nda üs kuran 'CMUK Servisi' adına ödülü alırken bir açıklama yaptı. Genç avukatlar, yurttaşın karakoldan baş- layarak avukatsız kalmaması için Baro'da üs kur- muşlardı. Ülkemizde 'savunmanlı savunma' sü- recinin daha ilk adımda başlaması için gerekli gö- renegi yerleştirmeye çalışıyoriardı. İlk bakışta ko- lay görünen, ama büyük özveri isteyen bir çabay- dt bu... Baro Başkanı Sayman, genç avukatlan sahne- ye çağırdı, hepsinin teker teker ellerini sıktı, hep- sini birer birer kucakladı, salon alkıştan inliyordu. Ama beklenmedik bir şey oldu. Genç avukatlann arasındaki bayanlardan bıri başörtülüydü; Sayman'a elini vermedi; Baro Baş- kanı birkaç saniye durakladıktan sonra durumu kav- radı; genç kadın geçti gitti. Izleyiciler önce şaşırdılar; sonra protesto ses- leriyükseldi;salonda bir tartışma başladı; protes- tocuları protesto edenler çıktı; tatsızîık çıkayazdt; bereket versin, töreni yöneten Orhan Erinç, ola- yın üzerinde durmadan Fadime Göktepe'yi çsğır- dı; Metin'in annesi sahneye doğru yürüdü. Bu gü- zeller güzeli şehit anası, her zamanki 'vakurve sa-; de' alımiılığı içinde başörtüsüyle sahneye çıkınca, alkışlann ardı arkası kesilmedi. Ne olmuştu?.. • Resimdeki hamal, Atlas olmuştu; orman gölge- sindekı yeşil yaprak, kuş olmuştu; ağaç dalında- ki benek, uğurböceği olmuştu; kadının başında- ki türban, başörtüsü olmuştu. O an düşündüm ki: Başörtüsü, türban degildir. O güzelim örtüyü türbanlaştırmak ctnayetin ta kendisidir; kadın özgürlüğüne saygısızlıktır. Tıp faküttesinde okuyup hekimlik andı içmeye hazır- lanan kızımız erkek eli sıkmayacak, peki hastaya nasıl yaklaşacak?.. Üniversitede türban başörtüsü değil... Dinci politika adına yeşil bayrak... Oysa bizim bir bayrağımız var... Onun da rengi kırmızı. BASSBAKKAVEŞİGOKTA[ŞÇİLERİSENDİKASI LGt BÖLGESİ ŞUBESİ Şubemiz 5. Oloğon Genel Kunjkjnon 21.03.1998 Cumortesi günü soat 10:00' do ipeltyolu Restourant, ikiçeynelik Cd. No: 234/1 Eşrsfpaşa/iZMiR adresinde aşağıdaki gündom uyorınca toplanmasına. ilk toplantıda çoğunluk sağlanmaması hal'ınde 2. toplanh aynı yer ve saatte 28.03.1998 Cumartesi günü olocalrtır, GÜNDEM: 1 - Yolelama ve Saygı Duru?u 2- Başltanlık Divanmın okjşmosı 3- Açılış Konuşması 4- Çaltşma Raponjnun okunmasf ve gönjşülmesi 5- Yönetim ve Denetirn Kurukı RapoHannın Gönjşülmesı 6- Seçimler a) Şube Başkanı b) Şube Sekreteri c) Şube Mali Şekreteri d) Şube Yonetim Kunjkj (6 Asil, 9 yedek) e) Şube Denetleme Kurulu (3 Asil, 3 Yedek) f) Şube Disiplm KÜHJIO (5 Asil, 5 yedek) gl Sendika Genel Merkez Genel Kurul Delege Şe^im'«ri BASS BANKA VE SİGORTA İŞÇilfRİ SE>OIKASI EGE BöLGE ŞUBESİ KIRIKKALE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1994 628 Esas 1996 673 Karar Davacı Şaban Karslı Vekili: Av. Uğur yüdınm Davalv 1- Mustafa Büyükkuşoğlu 2- Mehmet Aytekia Davahlardan Mustafa Büyükkuşoğlu kendisine ait Kınkka- le lli Hüseyin Kahya Mahallesı'nde kaın 47 ada 66 parssl sa- yılı taşınmaz üzenne >an yanya bına yapmak suretiyle dava- lı Mehmet Aytekın"e müteahhit olarak \ ermıştir Mehmet A)1ekin ise kendisine ısabet eden bir dükkâu da- \acı Şaban Karslı'ya sannış olduğu \e parasımn tamajnnı al- m\ş olduğu dükkânın tapusunun ise halen venlmedığini ıddıa ederek mahkememize da\ a açmıştır. Dava kabul edilerek sonuçlanmış yukanda belütilen a^ın- maz üzenndekı zemin katta bir nolu yerin tapusunun davacı Şaban K.arslı"ya tescıline karar venlmıştır. Tüm aramalara rağmen davalı Mehmet Aytekm bulurama- dı|ından. hüküm davalılardan Mustafa BüNTikkuşoğlı vekılı Av. Süleyman Özkan tarafından >asal süresı içerisinie tem- yiz edilmıştir. Aramalara ragmen bulunamayan davalı Mehmet Aytdjdn'e ilanen tebligat yapılmasına karar venldığinden, temyB ülek- çesi tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ okuıur. 23.2.1998 Basın: 7996
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle