11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 MART 1998 PAZAR HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y PB Y PB PB PB PB Y 6 7 5 5 9 9 11 16 Sinop 7 Adana Y 14 Samsun 7 Mersin Y 17 Trabzon Y 10 Diyarbakır Y 16 Giresun 7 Şanlıurfa Y 16 Ankara Eskişehir _9 Mardin 9 Siirt Y 13 Y 14 Y 1 3 Hakkâri 16 Srvas 8 Van Zonguldak K 9 Antalya Y 18 Kars Y 10 Marmara'nın batısı ve kıyı Ege dışında tüm yurt yağışlı geçecek. Yağışlar genellikle yağmur, yurdun güne- yi ve doğu kesımlenn- de sağanakve gökgü- rültülü sağnak Batı Karadeniz'ın ıç kesım- len ıle Doğu Anado- lu'nun kuzeyının yük- seklennde karia kanşık yaömur şek- lınde olacak. DIS MERKE2LER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y PB PB Y PB PB PB PB 11 6 9 17 15 19 19 19 Münih PB 19 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB PB PB PB Y PB Y 16 14 20 18 12 5 19 13 PB 20 Şam Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB PB PB PB PB Y Y Y 10 20 1 17 18 16 20 19 Y 15 Taşkent •Tttran Kahire f ^ Parçalı bulutlu : Sıslı Bulutlu k Çok bulutlu Yağmuriu Kariı Sulu kar Gok gurûltutû GÜNCEL ctnsEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada Siyasetteki kısır döngünün tek nedeni, yeni yetme, a- ma "umutsuz vakaya" dönüşen günümüzün liderieri. Hak yemeyelim. Liderierin bir ortağı var: Böyyük med- yamız da tıpkı parti liderteri gibi. MGKtoplantısından sonraki manşet (Milliyet'te): "Uz- /aşma bildirisi çıktı." Fakat manşetin tam altında bir resim. Orgeneral Ka- radayı eğilmiş, Cumhurbaşkanı ile "bir şeyler konuşu- yor". Resimaltındaki yazının başlığı aynen şöyle: "Askerler Bir adım bile geri atmaytz." Bu başlık altındaki haber, askerlerin irtica konusunda düne kadar sabır ve inatla koruduklan mevzilerden geri çekilmediklerini kanıtlayan satırian içeriyor. Hükümetin "iyi niyetine" inandıklannı dile getirmişler MGK'de amma.. "daha somut ve karariı ad/m/ar aü/ma- sını istediklerini" de yinelemişler. Ya hükümet ne yapıyor? Içişleri Bakanı Başesgioğlu, bakanlığında tarikatlara yakınlığıyla tanınan önemli nok- talardaki beşyöneticiyi başındaolduklan "hassas görev- den" aldığını açıklıyor. Bu örnekten çıkan anlam nedir? Askerler Içişleri'nde- ki beş ya da daha fazla tarikat sevdahsı yöneticinin isim- lerini saptayıp Bakan'a veriyor. Oda... Gerisi yazıldığı gi- bi. Bu örnek bile askerlerin -sivil kesime oranla- sorunu ne denli ciddiye aldıklannın göstergesi oluyor. Eh, ne yapsın medyamız; hele derya gibi böyyük ga- zeteler? Sivillerden başan hanesine yazacaklan bir olay, bir girişim gelmeyince, hiç değilse irtica konusunda as- ker-sivil arasında bir denge bulmaya çabalıyor. MGK'nin 27 Mart 1998'deki toplantıdan sonra yayım- ladtğı bildiri, 28 Şubat 1997'de saptanan gerçekler üze- rine gereken çalışmanın yapılmadığını gösteriyor. Bir iki nokta dışında, son bildirinin hemen hemen her satın askerlerin bugüne kadar öne sürdüğü öneri ve öğe- lerin Yılmaz hükümetince de kabul edildiğini kanrtlıyor. Yeni bir öğe Dikkati çeken noktalann başlıcası, açıklamanın 4. mad- desinin (c) fıkrasında yazılı olanlar: "Din ve vicdan hürri- yetinin halkımızın büyük çoğunluğunu teşkil eden, 'sa- mimi inanç sahibi mütedeyyin (dinine bağlı) vatandaşla- 'nmız tarafından en geniş anlamda kulianılmakta' oldu- ğunun, bu hünriyetlerin kısıtlanmasının söz konusu ola- mayacağının" ilk kez ifade editmesi. Devleti yöneten kurumlann "laikliği mütalaa ederken Müslümanlığı hiç kaale (dikkate) almadığı" gibi, üstelik kimsenin aklından geçmeyen bir yargıyı Anadolu'ya sin- dirme çabalanndan kaynaklanan kaygıyla "mütedeyyin vatandaşlara" böyiesi bir güvence veriliyor. Türbana karşı devtet duyarlılığını Anadolu'da asırtardır başörtüsü kullanan masum milyonlara karşıymış gibi kul- lanma olasılığı güvencenin gerekçesini oluşturuyor. Açıklamadaki (c) fıkrası; "halkı, devlete düşman etme- ye yönelik" hazırtıklara da yanrt oluyor. Bu olasılık o denli dikkate alınıyor ki; açıklamanın (d) fıkrasında MGK, "samimi inanç sahibi mütedeyyin va- tandaşlanmızı rencide edici beyan ve hukuk dışı davra- nışlardan kaçınılması'n istiyor. Ama MGK, hükümete "öncelikle mevcut yasalan -uy- gulanmadığı saptanmış olacak ki- kararlılıkla uygulama- sı" direktifini veriyor. Doğrudan buyruk veremeyeceği TBMM'ye dolayiı dille "yeniyasalan süratie çıkarmasını" içeren bir de gönderme yapıyor. MGK, bölücü terör faaliyetlerinin "yurtiçinde ve dışın- da kontrol edilebilir bir dûzeye indirildiğini" söyleyebili- yor. Ne ki, 9 aylık bir hükümete hâlâ bir buçuk yıl önce sap- tanan önlemleri anımsatıyor. Hükümetin irticayı "kontrol edilebilir" aşamaya geldi- ğini söyieme olasılığtnı bir yana bıraktık, açıklama bu ko- nuda "olumlu adımlaratıldığına" bileyervermiyor. Olunv lu tek sonuç: Yılmaz muhaliflerinin elinde aleyhine işlenen tek ko- zun yitmesi! Başbakan da şimdi gerine gerine CHP'den destek, muhaliflerine kötek olanaklannı zortuyor. ^Niildeer santrala hayır' gösterisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Akkuyulu köylüler, hükümetin nükleer santral projesini An- kara'da taze meyve sebze ve at arabasıyla yaptık- lan eylemleprotesto ettiler. "NükleerKarşraPlat- fbrm" çerçevesinde bir araya gelen demokratik kitle örgütlen, hükümeti, Akkuyu'da ihale aşama- sına gelen ve Sinop'ta proje çalışmalan süren nükleer santrallardan bir an önce vazgeçmesi ko- nusunda uyardılar. Nükleer santrallar için girişimlerini sürdüren hükümeti uyarmak amacıyla Ankara'ya gelen Akkuyulu köylüler. Güvenpark'ta dün düzenle- dikleri protesto gösterisinde "Akkuyu'da ve Si- nop'tasantralageçhyok"rnesajıverdiler. Akku- yulu köylüler, Akkuyu'dan getirdikleri taze mey- ve ve sebzeleri yerleştirdikleri at arabasınm çev- resinde düzenledikleri protesto gösterisinde, "Ak- Karanlığa karşı I Baştarafi 1. Sayfada olmaya çağınrken "Karanhga karşı faikTürkrye" hedefinden asla ödün verilmeyeceğini haykırdı. Bazı sol partiler, sendikalar, meslek odalan ve si- vil kuruluşlann katıhmıyla gerçekleştirilen mi- tinge binlerce yurttaş katıldı. Mitmgde "Susma.. sustukça sıra sana gekcek", "Türkrve laiktir laik kalacak", "trtkava karşı omuz omuza", "Karan- hğa karşı dernokratik Türkiye'' sloganlan atıldı. Sanatçı Ufiık Karakoç türküler söylerken. Ata- türk'ün kendi sesinden Onuncu Yıl Nutku seslen- dirildi. BahadırTokmak ile Turg^yYıkhzve Grup Tanık da şarkı ve türküleriyle mitinge katıldı. Tok- mak ve Yıldız, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecc- vit'in, tt t>itarikaÖarda\«r" sözlenni eleştırip ve "Kimlerfc omuz omuza okluğuna dikkat edelim" deyince Ecevit yuhalandı. Daha sonra kürsüye gelen ÇYDD Ankara Şu- be Başkaru Gülsen Daktel, dini oy için kullanan- lar >Tİzünden ülkenın bunoktaya geldiğini vurgu- ladı. Daldal. "Laiklik ile dinin çelişkisi yok. Din- dar insanlann laiklikk aüp veremedigi bir şey yok. Laikükle dini kullananlann kavgası >ar" dedı. Cumhuriyet Kadınlan Demeğı Başkanı Avukat Şenal Sanhan, yürüyüş sırasında Atatürk'ün res- minin ve sözlerinin yer aldığı pankarta el konul- masmı eleştirerek, "Irtica sözcüğünden korkan- lar nasıl irtica ile mficadele ederler? trtica bura- dakilerin mücadelesiy le yok edilecektir" deyince topluluk, Ankara \'alısi Erdoğan Şahinoğlu'nu is- tifayaçağırdı. Sanhan; ışçileri,köylüleri,memur- lan ve gençleri özgürleşme mücadelesine çağıra- rak, "HiçMr yasak biâm irtica de mücadelemid engeUeyemez" dedı. Sanhan, sözlerinı şöyle sürdürdü: "LaikBkem- penalizme karşı mficadele içinde gelişri Emper- yzliım irtkanm arkasındadır. Kmpenalizmle mü- cadek için öncelikk laikliği korumalniz. Bugün kadmlar yeniden carşafa. türbana sokiümaya ça- hşılrvor. Ne oldu da tarikatçılar cumhurbaşkanb- ğma, başbakanlığa kadar yükseldi? Eğrtim tari- katiara bırakıklı. Ne kadar dış borcumuz olursa, 0 kadar şeriat getir. Bütiin bunlar kiiçük Ameri- ka ohnamn bedeüdir." ADD Genel Başkanı SuphiGûrsoytrak, mi- ting afışleri ve el ilanlannın dağıtılmasını en- gelleyen Vali Şahinoğlu'nu eleştirirken "Cum- huriyetin 75. yılında Atatürk' ün kurduğu cum- huriyetinvalisi, Atatürk'ün kalpaklıresmini ya- saklryor" dedi. trticaya karşı mücadele çağn- sı yapan Gürsoytrak, "Sessiz kalmamalryız. Her alanda ezilmemiz sessiz kalmamızdan ka>nak- lanıyor. Herkes'Ben de vanm' diyerek orta>a çıkmah" diyekonuştu. Binlerce yurttaş daha sonra Anıtkabir'e yürü- yerek Ata'nın mozolesini ziyaret etti. ÇGD ödülleıi sahiplerini buldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin (ÇGD) "Yüın Gazetedleri" ödülleri sahiplerini buldu. ÇGD Başkanı tsmet Demirdöğen, derneğin 20. yılını kutladığını arumsatarak " Biz 20 yaşmda bir deükanlıyız, ama kökümüz deriıüerde. Demokrasimiz de yeni. Demokrasimizin üzerine el birliğryle titrememiz gereldyor" dedi. ÇGD'nin ödül töreni ve 20. yıldönümü kutlaması için Bilkent Otel'de düzenlenen geceye çok sayıda davetli katıldı. Ödül törenine sanatçılar Leman Sam, Musa Eroğlu ve Yavuz Bingöl şarkı ve türküleriyle renk kattılar. ÇGD'nin karikatür dalında verdiği ödüle "Çizgflik" adlı karikatürüyle gazetemiz çizeri Kamil Masaracı değer görüldü. ÇGD'nin 1997 yılı ödüllerini kazananlar şöyle: - Onur Ödülü: Sürekli Aydınhk İçin 1 Dakika Karanlık girişimcileri adına Ergm Cinmen. - Uğur Mumcu Gazetecilik Ödülü: 'Sosurhık-20YıHık Domino Oyunu' adlı çalışmasıyla Enis Berberoğlu (Hürriyet). - Mustafa Ekmekçi Gazetecilik Ödülü: VarlıkÖzmenek - ÇGD Dayanışma Ödülü: Hapisteki gazeteciler ve düşünce suçlulan adına Haluk Gerger. - Izzet Kezer Fotoğraf Ödülü: AB Ekeyümaz (Sabah). - Haber Ödülü: "Diyarbakır Açhk Görüntüleri", "Aranan tbrahim Şahin Ankara'da Ortaya Çücb'', "Başkentte Esrarengiz Çete Buluşması", "Türkeş'in Vasiyeti" çalışmalan ve yıl içindeki haberleriyle UBA çalışanlanna. "Çüler'e ABD Koruması'' ile Milliyet'ten Hatice Gürel'e "Köylüler Mayın Koba\i" ile Demokrasi'den OrhanÇabuk. - TV Haber Ödülü: "Işte Çete'nin Dûğün Fotoğraflan" ile Kanal D'den T^ıncay Özkan "Bakandan Bakana Torpil Ricası" ile ATV'den Ateş Can. - Araştırma înceleme Ödülü: "Ftrtma Dosyaffl" ile Hürriyet'ten Sedat Ergin "Metin Göktepe, Manisalı Gençler, Bergamah Kövtfilere Işkence, Gazi Davası" ile Radikal'den Celal Başlangıç. - Röportaj Ödülü: "Hayatın tçmden" ile Sabah tan Nebil Ozgentürk. - Karikatür Ödülü: "Çizgüik" ile Cumhuriyet"ten Kamil MasaracL - Fotoğraf Ödülü: "Mahcup Erbakan" ile AA'dan Abdurrahman Antakyata. "Bombalardan Kaçış" ile yine AA'dan Zekeriya Albayrak - Radyo Programı Ödülü: "SesM Gazete" ile Best FM'den Mithat Bereket ve Musa Özuğurlu "Popüler Kültür ve tletişim" ile TRT'den Nükhet Evüboğju. - TV Programı Ödülü: "Haberci ile ATV'den Coşkun Aral. "Dünden Bugüne Türk-Rus tiişkfleri" ile TRT'den TüBn Eraslan. "Günce" ile CTV'den Bahar Daldal Yurttaş ve Canan Gülek Bay&al - Yerel Basın Ödülü: -Jtirafçılaria Röportaj" ile Denizli DEHA TV. "Yok Bu Halin OHAEden Farta" ile Batman Çağdaş Gazetesi'nden Arif Arslan. "Bölgede Yüzkrce Kaür Faüi Meçhule Gidiyor" ile Siirt Mücadele ve Cumhuriyet gazetesi muhabiri Cumhur Küıççıoglu. 1.5 milyon genç ÖSS srnavında İstanbul Haber Servisi-Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) bugün Türkiye'de 80 il ve 64 ilçe merkezi ile Lefkoşa'da olmak üzere toplam 145 smav merkezindeki 4 bin 966 binada, 70 bin 367 saionda gerçekleştirilecek. Daha önce 09. 30'da başlayacağı açıklanan sınav, 28 Mart gecesi saatlerin geri ahnışı nedeniyle 10.30'dabaşlayacak. ÖSS'ye bu yıl, 1 milyon 359 bin 579 Vrişi başvurdu. Sınav, tek oturumda yapılacak ve 13.30'da sona erecek. Adaylann yerleştirme işlemlerinin zamanrnda yapılabilmesi için en geç saat 10.00'da sınava girecekleri yerde hazır bulunmalan gereldyor. Sınavda adaylara bir kitapçık halinde test verilecek, sözel ve sayısal sorulardan oluşan iki test türü uygulanacak. Kopya çekilmesinin önlenmesi amacıyla 10 ayn kitapçık dağıtılacak. ÖSS puanlan hesaplanırken, sözel, sayısal ve eşit ağırhklı olmak üzere üç puan türü hesaplanacak. deniz mavidir, mavi kalacak", "Atoma hayır". "Akkuyn, Çernobil olmayacak". "ZehirH sebze istemh'oruz'', "Halkız, hakhyız, kazanacağızn slo- ganlan atıp "Bergama'da kazandık. Akkuyu'da da kazanacağız". "Nükleer santrala geçit yok". "Nükteer santral istemivoruz" pankartlan taşıdı- lar. Demokratik kitle örgütlerince oluşturulan "Nükleer Karşın Platform" tarafından hazırla- nan ortak bildiriyi okuyan TMMOB Başkanı Ya- vuz Önen. nükleer santrallann yapımı konusun- da ısrar edilmesi nedeniyle ülkenin sonu belli ol- mayan serüvenlere sürüİdenmek istendiğini söy- ledi. Japonya dışında, gelişmiş ülkelerde 1970'li yıllardan bu yana nükleer santrallann terk edildi- ğini belirten Önen. şöyle konuştu: "Bunun baş nedeni hiçbir kaza ve sızınO olmasa bile nükleer santrallann radyoaktjf auklanna kesin ve güveni- Ur bir çözüm bulunamamış ounasıdu-. Çünkü bu abklann arasında van ömrü 24 bin yua kadar uzanan bazı maddelervardır. Bunlannetkisiz ha- legelmesi için yan ömüıierininon kau süreyle,ya- ni 240 bin yıl saklanmalan gerekmektedir.'" Önen, des şirketlenn çok bü>ük kârlannın sü- rekliliğinin tehlikeye girdiğine dikkat çekerek şunlan söyledi: "Bu durum. bu şirketlerin açma- a ohnuştur. Onlann \arbk-yokluk mücadelesi bi- zim nükleer santral serüvenimizin başlangıcuu oluşturur. tşte bu nedenle Türkiye ve benzeri ül- kelere nükleersantralpazarlamagayretleri bu şir- keder için hayati bir önem raşımaktadır. Nüfusu. yüzölçümü ve gelişme gücü bakımmdan yurdu- muz onlar için çok cazip bir pazar olmanın dışın- da önem taşımamaktaduf Arkadaşımız Kayam'ı yitirdik tstanbul Haber Servisi - Gazetemızin düzeltme servisi çalışanı Necdet Kayam. önceki gün geçirdiği ani kalp krizi sonucu yaşammı yitirdi. Kayam'ın cenazesi, dün Kartal Soğanlık Eski Camisi'nde kılman ikindi namazından sonra Ortadağ Mezarlığı'nda toprağa verildi. 1954 dogumlu olan ve 5 yıldır gazetemizde çalışan Kayam, Ankara Siyasal Bilgıler Fakültesi'nde eğitim gördü. Düzeltme Servisi Şefimiz Abdullah YazKi, Necdet Kayam'ın işine bağhlığı ve titiz çalışmasıyla dikkat çektığini belirterek "Necdetçevresinde olup bitenle yakından ilgilenen, insanlarla sıcak ilişldler kuran. toplumsal paylaşımın yaşanu daha güzeUeştireceğine inanan bir arkadaşımızdı T> dedi. Kalp sağlığının korunmasına insanlann dikkatini çekmek amacıyla düzenlenen Kalp Haftası etkinliklerinin son gününde yitirdiğimiz Kayam'ın cenazesi, dün Kartal Soğanlık Eski Camisi'nde ikindi namazinı takiben kılman cenaze namazından sonra Ortadağ MezarlığYnda toprağa verildi. Cenaze törenine gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erü»ç, diğer yöneticiler, ailesi, çakşma arkadaşlan ve» ..^. dostlan katıldı. (Fotoğraf: KADER TUĞLA) Hükümete CHP etkisi B Baştarafi 1. Sayfada ğerlendirmenin ardından Yılmaz'la görüşme- ye geçti. 3 saat 15 dakika süren görüşmeden sonra ilk açıklamayı yapan Baykal, rejime sa- hip çıkma zorunluluğunun en başta CHP'ye düştügünü belirterek muhalefet partisi olma- lannın ülkenin sorunlannın çözümüne yöne- lik düzenlemeleri engellemeleri anlamına gel- meyeceğini söyledi. Baykal, görüşmeyi Cumhurivet'e şöyle de- ğerlendirdi: "Bizimle tarbşarak sijasi tabanını kaybettiğini görüyor. Parlamentoda başka tür- lü kabnası mümkün değil. Ben de > önlendirme- ye çahşıyorum. Yeniden hükümet kurmaya ça- uşıyoruz. Cçüncü kez hükümet kurdurmaya ça- bşıyonız. Arük bö>1e gidemcyeceğini 0 da kav- ramış. Bu görüşme nezaket ayarrti falan değiL Bize kı/gınlıklarla yapan/ ederiz denilemeyece- ği görüldü." Baykal, bayramdan sonra Başbakan'ın, ko- alisyon ortaklan Bülent Ecevit ve Hüsamettin Cindoruk'la seçim tarihi konusunda anlaşma- ya çalışacaklannı belirterek "Yoksa her an her şey olabilir. tnatiaşmayla bir yere vanlamaz" dedi. Baykal. basın toplantısında, laik ve de- mokratik rejime yönelik tehlikenın bertaraf edilmesi için her türlü düzenleme konusunda hükümete destek vereceklerini anlatarak tartış- ma noktalannın olabileceğini, muhalafet parti- si olarak her zaman eleştirilerde bulunabilecek- lerini söyledi. Baykal, görüşmede uzlaşmanok- tasına vanlan konulan şöyle açıkladı: "TBMM'de görüşmeleri süren metmıra sen- dika yasa tasansı askı\a alınacak. Gazilere emeklilik hakkı verilmesini öngören yasa tasa- nsı, vergi kimlik numarası uygulamasuun yav- gmlaştanlması için yasaldüzenlemeler, yabancı- lann Türkiye'de ikametsüresinin bürokratikiş- kmlere gerek kalmadan uzaülmasınailişkin dü- zenleme ile öğretmenlere yüzde 18 ücret arnsı öngören yasanın sonuçlandınlmasını birlikte gerçekleştireceğiz. Turizm alanlannın tahsisin- de açık arürma ve ihale yöntemi uygulanacak. Atik Ali Paşa Yalısı. bu yöntemle tahsis edilecek. Tekel konusunda Başbakanhk Dcnedeme Ku- rulu'nun raporuYılmaztarafından yeniden de- ğerlendirilecek." İrtica ile mücadele için pazarlığa gerek kal- madan duyarlılıkla hareket ettiklerine dikkat çeken CHP lideri, şunlan söyledi: "Bu yasalar MecBs'e geürse, CHP bu düzen- lemelerin gerçekleşmesi için ödünsüz, fıresiz ve pazarlıksız katkıyı yapacaktır. \lne ekonomiy- İe ügili reform yasalannı destekleyeceğiz. Bun- lann hızla ele alınması. konuşulması ve makul bir sürede yaza kadar kanunlaştınlması önem taşıyor. Bunun için hükümeti göreve çağıracağız. Yapacagımız gerüşmelerde Türkhç için daha uzun bir planlama yapılraasının müzakeresini yapacağız." Baykal. gazetecilerin sorulannı yanıtlarken seçim tarihi konusunda dayatmacı olmadıkla- nnı belirterek Kurban Bayramı'ndan sonra ya- pılacak görüşmede, seçim tarihi, seçim hükü- meti ve yasal düzenlemelerin gündeme gelebi- leceğini söyledi. Yılmaz da, Baykal'ın ardından Başbakanhk binasında düzenlediği basın top- lantısında. irtica ile mücadele için "parti müla- hazalannın üsründe laik. demokratik. sosyal hu- kuk doletini yaşatmak \e güçlendirmek ideali etrannda önümüzdeki dönemde Meclis'teki ça- hşmalan sonuçlandırma" konusunda uzlaşma- ya vardıklannı bildirdi. Meclis'in çalıştınlması ve öncelikli yasalar konusunda Baykal ile tam bir uzlaşma içinde ol- duklannı belirten Yılmaz, CHP'nin yaklaşımını fevkalade olumlu ve sorumluluk sahibi bul- duğunu söyledi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada olan devlete yapar. Erbakan'ın başbakan olarak ilk ayak bastığı yurtdışı toprağı Iran'dı. Bu süreci izte- yen aylarda burada yinelenmesi gereksiz gerginlik- ler yaşandı. - Hükümetin kuruluşundan tam sekiz ay sonra 28 Şubat 1997'de bugün de güncelliğini koruyan MGK toplantısı yapıldı. Ardından 18 maddelik "yapıfması gerekenler" bildirisi kamuoyuna yansıdı. - Hükümet bir dizi oyalama taktiklerine girişti. Ya- sa hazıriadı, geri çekti. Kararname yayımladı, gere- ğinin yapılması için samimi davranmadı... - Izleyen MGK toplantılannda hükümetten yapıl- ması gerekenler için "takvim" istendi. Çogundason tarih, haziran sonuydu. Bu, bir başka tânımla hükü- metin son kullanma tarihini de gösteriyordu. Zira, 28 Şubat'ın gereklerini yerine getirmeyeceği artık net- leşmişti. -18 Haziran 1997'de Erbakan, Köşk'e çıktı ve is- tifasını verdi. Beklediği, görevin Çiller'e verilmesi ve kaptan değiştirerek aynı yolda yürünmesiydi. Olma- dı. Demirel, Yılmaz'a görev verdi. - 30 Haziran'da göreve başiayan Yılmaz hüküme- ti, beklenenden öte rakamla güvenoyunu cebine ko- yup yola çıktı. - 27 Mart 1998'de, rastlantı mı bilinmez, tıpkı RE- FAHYOL'da olduğu gibi 55. hükümetin kuruluşundan yaklaşık sekiz ay sonra, "öüfün gözlerin çevn'ldiği" MGK toplantısı yapıldı. 55. hükümet üyeleri kabul etmeyecekler ama, 28 Şubat REFAHYOL için neyse, 27 Mart da bu hükü- met için o. Geçen sekiz ay boş muydu dolu muydu tartışma- sına girmeden, 27 Mart'ın yeni bir kilometre taşı ol- duğunu söyieyebiliriz. Bu hükümetin kadrolanndan REFAHYOL liderieri kadar çok yüzlülük beklemiyo- ruz. Ama önümüzdeki dönem ne olacağını merak ediyoriarsa, geçen hükümet sürecini iyi irdelesinler yeter diyoruz. MGK bildirisini bir tümceye indirirsek şunu söyle- yebiliriz: "Yûrühükteki yasalan bile uygulamıyorsunuz." Dün CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin genel merkezinde Başbakan Mesut Yılmaz'ı kabul etti. Baykal'ın görüşme öncesi açıklaması şuydu: "Irticayla mücadele konusunda hükümetin ata- cağı tüm adımlan destekliyonjz." Dileriz Yılmaz baş başa görüşmede bunu da yan- lış anlayıp çıkışmamıştır: "Bana destek dayatamazsın." Ama sanmıyoruz. Görüşme sonrası yapılan açık- lamalar, her iki lideri daha farklı bir noktaya getirmiş- ti. Belki de bayramdan sonra Yılmaz-Baykal-Ecevit- Cinctonık dörrJü zirvesi var. Anarrtar Baykal'da. Demirel'in günleri... Gelinen sürecin en keyifli kişisi kim? Demirel... Tam ona göre birortam oluştu. Hükümet arada yal- palıyor, onun uyarması gerekiyor. Ordu sert çıktyor, onun yumuşatması gerekiyor. Arada diyalog kaçınıl- maz oluyor, onun devreye girmesi gerekiyor. Üniver- site rektörieri bir araya geliyor, ardından ona çıkıyor- lar. Başkan Baba'nın yoğun günleri... Demirel'in RP'nin kapatılmasından sonraki süre- ce "küçük" bir katkısı da oldu. Fazilet, RP'nin deva- mı mı değil mi konuşulurken televizyondan seslen- di: - Yeni kuruldular, adamlara şans tanıyın. Kapatılan partinin tüm milletvekilleri yeni partiye geçti, şimdi yeni partinin eski partiyie aynı olup ol- madığına bakılacak. Ankara'da cuma günü bir araya gelen FP'li bele- diye başkanlannın ağzından dökülen şeyler, ne ol- duklannı çok iyi anlatıyordu. Sözün özü Demirel, ilerideki olası bir "başkanlık sistemi için anayasa değişikliği" oylamasında FP'li- leri de çantaya koydu demesek bile, oy isteyecek ze- min buldu. Küçük bir demeç katkısı... Belki de büyütmemek gerekir! Ancak ne demişler: Katkı küçüktür ama yol aldınr... Bu tümce bir atasözümüzü mü andırdı ne?.. Fazilet RP'nin devamı mı değil mi türü tartışmala- ra açıklık getirmede hoşlandığım bir tanımlama var. Bu iş, kokmuş aşın tenceresini değiştirmek... Ama bu durum karşısında zehirleneceğiz diye korkmak da, iki adım ötede muz kabuğunu görün- ce, "Eyvah düşeceğim" diye bağırmak gibi bir şey. Aslolan muz kabuklannı temizlemek değil mi? Küreselleşme sosyal çöküntü yarattı îçışleri Bakanbğı^nda tasfiye • Baştarafi 1. Sayfada yurusunda bulunduğu mülki idare amir- leri hakkında yapılan işlemleri anlatır- ken, 3'ü muhafazakâr kanattan olmak üzere bakanlık personel genel müdürlü- ğü bürokratlanndan 5'inin görevden alındığını söyledi. Genelkurmay'ın suç duyurusuna hedef olan mülki idare amirlerinin tamamının irticai faaliyetle- re kanştıklan yolunda kanıt elde etme- nin güçlüğüne işaret eden Başesgioğlu, belediyeler konusunda soruşturmalann da hızla yürütüldüğünü kaydetti. Alman bilgiye göre tçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdür Yardımcısı Muam- mer Yaşar Ozgül, Personel Şube Müdürü SabahattinOztürk ve Daire Başkanı tsma- flGündüz'ün görevden alınmasına ilişkin kararname, MGK öncesinde Başbakan- lık'a gönderildi. Içişleri Bakanlığı 3 vali, 73 kaymakam ve çok sayıda belediye baş- kanı hakkında irticai faaliyetlere kanştık- ları gerekçesiyle soruşturma yürütüyor. Genelkurmay'ın suç duyurulan, ihbarlar ve yayınlar üzerine Kocaeli Valisi Mem- duh Oğuz, Şanlıurfa Valisi Şehabettin Harput ile Gümüşhane Valisi MustafaÇe- tin hakkında başlatılan soruşturmalar son aşamaya geldi. Başesgioğlu, belediye olanaklannı özel- likle RP ve irticacı vakıflara yönlendirdik- leri, şeriatçı yayın kuruluşlanna maddi destek sağladıklan, keyfı olarak yasak koyduklan ve şeriatçı kadrolaşma yaptık- lan suçlamalan nedeniyle haklannda so- ruşturma açılan belediyelerle ilgili çalış- malan anlatn. Alman bilgiye göre Içişleri Bakanlığı. Meüh Gökçek yönetimindeki Ankara Büyükşehir Belediyesi, RecepTay- yip Erdoğan yönetimindeki İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi, Halil Ürün yöneti- mindeki Konya Büyükşehir Belediyesi, Şükrü Karatepe yönetimindeki Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Eskişehir-Çifteler, Beykoz. Konya-Meram, Kütahya, Afyon- Çay. Istanbul-Gaziosmanpaşa-Bolluca, ANKARA (UBA) - Küreselleşmeyle birlikte gelişen ser- best piyasa ekonomisinin egemenliğini sağlama girişimle- rinin, tüm dünyada sosyal cöküntüye sebep olduğu belir- lendi. Yapılan araştırmalar, gelir dağılımında büyük oranda eşitsizlikler ortaya çıktığını ve dünyarun en zen- gin 358 kişisinin sahip oldu- ğu servetin, dünya nüfusu- nun yüzde 45'ini oluşturan 2.5 miryar yoksulun serveti- ne eşit hale geldiğini ortaya koydu. Türk Harb-tş Sendikasf- nın derlediği veriler, küresel- leşmenin getirdiğı yeniden yapılanma sürecinde "sosyal devtet" ve "sendikilörgünu- lüğün" parçalandığını ve dünyanm, "zenginler-yoksul- lar" diye ikiye aynldığını or- taya koydu. Dümanın en yoksul kesimini oluşturan yüzde 20'lik dilirnm toplam gelir içindeki payımn, 30 yıl- lık bir süre içinde yüzde 2.3'ten yüzde 1.4'egeriledi- ği ve en zengin yüzde 20'nin payımn, yine aynı dönemde yüzde 70'ten yüzde 85'e yükseldiği belirleodi. Erzurum, Kartal, Tatvan, Adapazan- Eren- ler ve Kocaeli-Gebze- Güzeltepebelediye- leri hakkında irticai faaliyetlere destek ol- duklan iddialanyla soruşturma yürütüyor. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Okuyan, dün düzenlediği basın toplantı- sında. bir süredir "devletin tepesinde kav- ga yaşandıgma" ilişkin haberler yaydığını ileri sürdüğü karanlık odaklar bulunduğu- nu söyledi. Okuyan, ANAP olarak MGK bildirisi- ni olumlukarşıladıklannı, kamuoyunun da bu konuda ayhı görüşte olduğunu tahmin ettiklerini dile getirdi. Başbakan Yardımcısı tsmet Sezgin, bir soru önergesini yanıtlarken, TSK'nin per- sonelinin inanç ve ibadetıne kanşmadığı- nı, tersine moral hizmeti olarak değerlen- dirdiğini bildirdi. BazıTSKmensuplannın namaz kıldıklan ya da içki içtikleri gerek- çesiyle ordudan atıldıklan iddialannm dogru olmadığını belirten Sezgin, askerli- ğin temelinin disiplin olduğunu anunsattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle