25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet l İmtivaz Sahibi: Berin Nadi nel Yavın Vonetmenı Orhan Erinç Genel Yavın Koordınatoru Hiknıet Çetinka>a# YazıışlenMuduni Ibrahim \ ıldız • Sorumlu Müdür Fikret İlki/ 0 Haber Merkezı Müdûru Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser Utıhbarat Cengi/Nıldınm0 hkonomı Özlem \ ü/ak 0 Kültur Handan Şenkoken 0 Spor: Abdülkadir \ ücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Duzeltme Abdullah Yazıcı 0 Foıoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgi-Belge: Edib« Buğra 0 Yurt Haberlerı Mehmel Faraç Yayın Kurulu İlhan Stli.uk (Ba^kan). Orhan Erinç. Okta> Kurtböke. Hikmet Çetinka>a. Şükran Soner. Ergun Balcı. fbrahim \ ıldız. Orhan Bıırsali. Mustafa Balbav. Hakan Kara. AnkardTemsılcisı: Mustafa Balbav AtatürkBuKan No 125. Kat:4. Bakanlıklar-Ankarâ Tel- 4195020 (7 hat), Faks4195O2'I 0IznıirTemsıIcısi SerdarKızık. H.Zı>jBlv.l352S.2 3Tel 4411220. Faks.4419117 • AdanaTemsılciM. Çetin \ iğenoğlu. InönüCd. 119 S. No:l KaıM.Tel. 363 12 1 1. Faks. 363 12 15 Müessese Muduru Üstün \kmen # Koonjınaıor Ahmet Konıban 9 Muha- sebe Büknt Yener • tdare Hüseyin Gûrer • kletme ÖnderÇelik#Bılgı- l^lem Nail İnal # Bılgısa>ar Sıstem Mûrûvet Çiler#Sao« FaziletKuza MEDYA C: • Yonelım Kurulu Başkanı - Gene! Mudür Gülbin Erduran 9 Koordınaıor Reha Işıtman # üencl MudurYardımcjsı SndaÇoban Tel 514 07 53 - 513958O-513S46O*!,Faks 5138463 Vatımlatan \e Basaa: Yenı Gun Haber Aıariif. Basın \e Yavıncıhk \ Ş TuÂocagıCad 'w 4İ Cağaloğlu 34334 Ul PK..246 Islanbul f el lO 212ı 512 05 05 C0 hat) haks 10 212)513 85 9 27ARAL1K1998 İmsak: 5.47 Güneş:7.21 Öğle: 12.12 İkındi: 14.29 Akşam: 16.49 Yatsı: 18.17 www.cumhuriyet.com.tr Öğretmenlerin defilesi • İZMİR(AA)-Izmirll Milli Eğitim Müdürlüğü Öğretmenler Halkoyunlan ve Defile Gruplan'nın Alsancak Gazi Jlköğretim Okulu tiyatro salonunda sunduklan gösteri, öğrenciler ve veliler tarafından ilgiyle izlendi. Millı Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay'ın da izlediği gösterilerde, öğretmenlerin sunduğu Ege halk oyunlan gösterisı ile koreografisini Şafak Fişek'ın yaptığı. öğretmen ve profesyonel mankenlerin sunduğu defile büyük ilgi topladı. Göstenyı, Mıllı Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay'ın eşi Nedret (Jluğbay. Izmir Valisi Kemal Nehrozoğlu ve eşi Müşerref Nehrozoğlu ile DSP lzmir Milletvekili Ahmet Pinştina da izledi. Nuh'un gemisi aranacak • ERZLRUM(AA)- Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Salih Bayraktutan, Nuh"un Gemisi'ni arama çalışmalanna yeniden başlayacaklannı bildirdi. Ağn'nın Doğubeyazıt ilçesi Üzengili köyünün 20 kilometre doğusundaki kütle üzennde çalışmalannı yoğunlaştıracaklannı anlatan Salih Bayraktutan, " Arama çalışmalanmıza 1999 Mayısayında ekibimizİe başlayacağız" dedi Kapanan yollar için özel ekjp • TRABZON(AA)- Arazi yapısı nedeniyle köy yollan bakımından en sorunlu yörelerden Doğu Karadeniz'de. kış mevsiminde yollann ulaşıma kapanmaması için özel ekıpler oluşturulacak. Kö> Hizmetleri Bölge Müdürlüğü yetkilileri, arazi yapısı ve iklim şartlan nedeniyle bölgede köv yollannın yıllardır sorun olmaya devam ettiğini belirterek son yıllarda yol yapımında betonlama gibi özel projeler uygulanmaya başlandığını. ancak bunun sorunu çözmek için yeterli olmadığını söylediler. Sosyal hizmetler için 104 trilyon • DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Sosyal hizmetlerden sorumlu De\ let Bakanı Hasan Gemıci. 1997 yılından bugüne kadar sosyal hizmetler için 104 trilyon harcandığını söyledi. Gemici, bu yardımlann yüzde 24'ünün Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde bulunan illere \erildiğini açıkladı. Kapadokya Madrid fuarında • NEYŞEHİR(AA)- Kapadokya bölgesinin tarihi \e turistik merkezlerinin yanı sıra el sanatlan ürünleri 27-31 Ocak tarihleri arasında İspanya'nın başkenti Madridde düzenlenecek FİTUR rurizm fuannda tanıtılacak, Kapadokya Turistik İşletmeler Derneği (KAPTİD) Başkanı Ahmet Bayram. fuarda bölgeyi tanıtan 20 bine yakın afiş, broşür ve kitabın dağıtılacağını ve yöresel eserlerin sergileneceğini söyledi. Şükriye Tutkun, halk müziğini dünyaya tanıtmak için bakanlığa proje götürecek 'Amacım müzik elçiliğpAVŞE YILDIRIM Balkanlardan Kafkaslara. Karadeniz"den Akdenız'e. de- nızin, ovalann. dağlann birbinnden farklı \e birbırinın ay- nı insanlannı 'Çiğdemderki'de buluşturmuş Şükriye Tut- kun. Binlerce yıldır yaşanan sev inçleri. hüzünlerı. coşku- ları ve kederi bugünlere aktaran türküleri doğal yapısına zarar vermeden çağdaş bır müzik anlayışıv la yorumlama- yı amaçladığını söylüyor. "Zamanjıı bu kesintisi/ ve u/un yoiculuğundaonu geçmişten,gelecekkuşaklara aktaran hav - rak taşıyıcılanndan biri de ben olmak istedim" dıvor. İlk albümde olduğu gibi ikinci albümünüzde de bir mo- zaik var. Oldukça da geniş bir velpa/evi kapsıvor. Özei bir mesaj nu termek istijorsunuz? - İlk albümde öyle bır mozaik yapıldı \e ınsanların ho- şuna gitti. Yani Kayserilısi de Kırımlısı da Azerisi de din- ledi. Bütün bölgelerden insanlar sevindiler. pav lannı al- dılar. Onun ıçın ıkincı albümde de öyle bır düşüncey- !e yola çıktık. fki Sıvas olacağına bir Sıvas ol^un. bir Ege olsun, bir Karadenız olsun. Yani dağınık olsun. bölgecilik olmasın. Tabii sonrasında düşündü- ğümşeylervar. Yani sırfKırım albümü yapnıak. sırf Azeri albümü yapmak gıbı. Ama onu daha böyle ara kasetler gibi düşünüyoruın. Tasavvufalbümü > apacağınız doğru mu? Çalış- maJan başladı mı? - Çalışmalan başlamadı, ama ben kendi kendıme araştırmalar vapmaya başladım. Orada da aynı şey var. Tasavvuf müziği, sadece dinci kesimin dinlediği ve söylediği bir müzik olmamalı. Çünkü bızim kültü- rümüzde v ar tasavv uf müziği v e çok da güzel eserler var. Onlan da söylemek istiyorum. Işte senfonik bir altyapıv- la. eğitimli bir ses olarak belki de tek kadın olacağım on- lan söyleyen... Ssadece yobazların müziği degıl kı bu. Ama bizde öcü gibi görünüvor. Yani kim>e tasav \ uf mü- zik dinlemiyor. sankı sadece o tür insanlar dınler gıbı. Nasıl türküler şimdı daha dinlenilir hale geldi. Niye mo- dernleştirerek. günün koşullarına uyarlanarak söylendi- ğinde daha çok insana sesleniyor. Aynı şekilde tasav v uf mü- zik de yapılabilir. 'Sevgiye hasretim' Vınetürkülerinizde hasretağırbasıyor. !\e\ehasretsini/? Sevgişe hasretim... Buacıklı bırlafama >evgıve has- retim. Sevgisizlik çok varetrafta. hakikaten toplumda bir sevgisizlik var ve insanlar sahip çtkmıyorlar hıç- bır şekilde sevgılerine. sevdiklerine... Bundan ^ikâ- yetçiyim ben. Sadece kendi adıma değil, toplum adı- na bir sevgisizlik söz konusu. Bir ) ıl geçti. Sizi tanıdı<jmı/da türküler v ükselen de- ğerlerdi. Bu bir \ilda ne değişö? Türkülerin yükselme grafiğinebugün? - Türkü söyleyenlerin sayısı arttı. dinleyenlerçoğal- dı daha doğrusu değişik bır türkü anlayışı oluştu Türki- ye'de. Çok olumlu. çok olumsuz o tartışılır tabiı. ama yi- ne de dinlenmesi hoşuma gidıyor. Bir sürü ınsanın türkü söylemesi hoşuma gidiyor. lyi ya da kötü bır şekilde iyi olanlar ortaya çıkar. Kötüler elenir veya başka bir amaç- la türkü söyleyenler elenir gider. Zaten toplum o samimı- yeti anhyor... 'Değişik çalışmalar \apmak Lsiyorum' •Sesimin sınırlannı zoıiamak istiyorum' di>t>rsunuz. Ne yapmak istiyorsunuz? - Aslında bu albümde istediğim şeyleri vapmaya başla- dım ufak ufak. Çünkü pat diye birden bire istediğin şeyı yapamıyorsun. Hem şirket olarak yapamazsın hem de mü- 'Çığlık çok şey anlatır' deneysel çalışmalar yapmak istiyorum. Anlamsız sözler. bağınşlar, haykınşlar... Değişik enstrümanlarla. belki de hiç enstrümansız, doğaçlama, o anda ne geliyorsa içimden söylemek... Çünkü insanın çığlıklan çok şey anlatıyor bence... zikal altyapısı olarak toplum hazır değil daha. Sesim var- sa eğer bunu sonuna kadar kullanayım istiyorum. Değişik deneysel çalışmalar yapmak istiyorum. Anlamsız sözler, bağınşlar. hay kınştar... Bütünüylebu değil de değişik enst- rümanlarla. belki de hiç enstrümansız. doğaçlama. o anda ne geliyorsa içimden söylemek... Çünkü insanın çığlıklan çok şey anlatıyor bence... Yolda yürürken bağınyorsun veya bir şeye çok üzüldüğün zaman ağlıyorsun. Bun- lar çok anlam- lı benim için. Bunları kul- lanmak isti- yorum. Deneme- leriniz var rnıpeki? - Var ta- bii. Özgürce kullanmak istiyorum, sadece bel- li kahp- larla sınırlanmak istemiyorum, sevmiyorum da. Bir sürü şey denemek istiyorum. Türkü de söylemek istiyorum, ama bunun yanında bu tip çalışmalan da yapmak istiyo- rum. Zararı >ok çok dinleyen olmasın. ama içimdekileri dışanv a v urmak istivorum. îçimdeki depremi, içimdeki dev- rimi insanlarla paylaşmak istiyorum. Belki Türkiye'de ya- pamam da yurtdışında yapanm. Bu konuda bir çalışmanız var mı? - Bir Norveç'e veja Danimarka'ya gidip oradaki mü- zisyenlerle orurup onlann müzik aletlerivle, müzik ritım- Ieriyle bizim müzik ritimlerimizi birleştirerek bir çalışma ortava çıkarmak gibi düşüncelerım var. Şımdı elimde bir albüm varmesela. Norveç korosuyla Azerbavcanlı birkaç sanatçı bırleşmişler ve bir albüm yapmışlar. Ve çok güzel bir albüm olmuş. Halk müziğinin bir şekilde daha değişik enstrümanlarla daha değişik üikelerin müzikleriyle birle- şerek dünyaya tanıtılması lazım. ^'urtdışına gittiğimde sadece Türkler dinlemesin. va- bancı insanlar da dinlesin. Sadece gidip Türklere konser vermeyelım... Oradaki bıryabancı organızatörşirketi de- sinki *BuradaCD'lerinizçokbeğenili>'or,gelinburadakon- serverin.' Yabancılara yönelik konserlerde vermek lazım. Bizım kültürümüzü tanımalan lazım. Ben müziğimize çok güveniyorum o anlamda... Çok da beğenileceğıne ina- nıyorum. Oncelikle iyi orkestralarla. güzel orkestralarla. Ama ancak dev let desteğıv le yapılabilir ya da sponsor ola- cak büyük firmalarla... Maddi kaygı olmaksızın gidip ül- kcmızi tanıtıcı konserler verilebilir. Gönüllü elçi Kültür Bakanlıgı'yla tcnıasa geçmeyi düşünüyor mu- sunuz? - Aslında bir randevu alıp bakanla konuşmak lazım. Ben bunu bunu yapmak istiyorum diye. Ama ne kadar ilgi gösterirler, ne kadar önemserlerbilemiyorum. Çün- kü bin tane şey le ilgileniyorlar. Çok önemli gelir mi on- lara? Ben işte böyle gönüllü bir elçi olmak istiyorum. Bana orkestrayı versinler. çünkü orkestranın yurt- dışma gitmesı çok malıyetli. Ama on- lann maaşlı orkestra sanatçılan var. Görev verecek onlara. Her za- man yurtdışında olmayacaksın ki avda bir. bir ülkede konser vereceksin. Belki de zor de- ğildir. belki de yapılır. Belki de onlar da böyle bir şey is- tivorlar... İlk klibinizi 'N'ârim İstan- bul'u Mesken mi Tuttun'a çektiniz. \\ne hüzün var kL'pte... - Tabii bu da yüzyılla- nn toplumsal gerçeği... tstanbula giden eş baş- kasıyla evlenir... Hâlâ gerçek olduğu için ona ilkin klip çektik. Ama klibin sonunda kadın lstanbul'ageldiğin- de kocasını başka kadınlarla görmü- yor da bir akıl hastanesinde gö- i- rüyor. .\rtık onun yorumunu ınsan- lara bıraktık. Çevrecilerin büyük tepkisi üzerine belediye yat linıanı projesinden geri adım attı Yabkavak'ta fok alanları kurtuldu ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA-Milletvekili Cefi Kamhi'nin Bodrum Yalıkavak'ta 49 yıllığına kiraladığı alanda de- nizi doldurarak yapmav ı planla- dığı 400 yat kapasiteli liman pro- jesi. çevrecilerin karşı çıkmasıy- la engellendi. Yalıkavak Beledi- ye Başkanı IMehmet Bayat, li- mana olur veren meclis karannı iptal edeceklerini belirterek u Yurt- taşlar istemiyor" dedi Çökertme yöresınde yapılma- sı planlanan liman. Ulaştırma Ba- kanlığı 6. Bölge Müdürlüğü'nce geçen ağustos ayında onav landı. Millenekili Çefi Kamhi'nin kur- duğu Bodrum- Yalıkavak Turizm ve Yat Limanı AŞ'nin 49 vıllığı- na kiraladığı 77 bin metrekarelik alanda yapılacak limanla ilgiii proje açıklanınca >urtta^lar ve çevreciler büvük tepki gösterdi- ler. Projeye göre kiralanan alan dı- şında deniz de doldurulacak ve foklann yaijam alanlan tehlike- ve girecekti. Yalıkavak Belediyesj, yüzde 15 hisse ile ortak olmak koşu- luvla projeye onav verince tepki- ler arttı. Yalıka\ak Belediye Mec- lis Salonu'nda düzenlenen toplan- tıda. yapılacak limanın çevreye büyük zarar vereceği, fok >aşa- ma alanlannı kirleteceği uyansın- da bulunuldu. Bodrum MimarlarOdası Baş- kanı Öktem İrem v e Bodrum Gö- nüllüleri Derneği Başkanı Say- nurGelendost'un da katıldığı top- lantıda konuşan CHP Muğla Mil- lcrvekılı ZekiÇakıroğlu da konu- yu TBMM gündemine taşıyaca- ğrnı açıkladı. Başkandan geri adım Toplantıya katılmayan Beledi- ye Başkanı Mehmet Bayzıt. pro- jenin faydalı olacağı vönünde açıklama yapmasının ardından belediye önünde toplanan Bod- rum Yurttaş lnisiyatifi ve çevre- ciler eylem yaptılar. Siyasi parti temsilcilerinın de katıldığı eyle- me fok maskeleri ve pankartlar- la gelenler orurma eylemine baş- layınca. Belediye Başkanı eylem- cilerle görüşmeyi kabul etti. Ya- pılan görüşmede geri adım atan Belediye Başkanı Bayzıt, "Bu kadar tepki varsa btz de bu tsten vazgeçeriz" diyerek eylemcilere söz verdi. Bavzıt. "İşin bu noktaya gele- ceğini sanmıvürduL Halkın onav- lamadığı bir ştv i elbette > apama- >ız. Belediye olarak onayımızı ge- ri alacağım. Halk istemiyorsa ol- maz" diye konuştu. Kendinize birarmağan sunun IŞILOZGENTURK "İnsanoğluna tatil günleri genekir, yaşamın taduıı çı- karsm. diye..." Bu. 12 milvona yakın açık ve gizli işsi- zi bulunan ülkemiz için biraz abes bir söz olsa da pek doğru bir sözdür. Böyledir, insana tatıl gerekir. Bugün her şeyi bir yana bırakın. yanm saatliğine. bir saatliği- ne de olsa kendinize tatil verin ve sokağa çıkın Isterkent merkezinde. ısterseniz kendi mahallenızde dolaşın. göreceksıniz insanlarda birtelaşbirtelaş. Her- kes yeni yıla girerken neşe için dostluk için bir güzel- lik yaratmaya çalışıyor. En azmdan bir armağan seçi- yor. Belki de yılbaşının en güzel. en şiirsel vanı bu. İn- sanın sevdiklenne armağan seçmesi. Sevilen kışinin özelliklerini. ihtiyaçlannı anımsaması. Bu kişi anneriz, babanız. sevgiliniz. kannız. kocanız. çocuğunuz ya da bir arkadaşınız. bir dostunuzoiabiliryada kendinize bir yeni yıl armağanı seçebilirsiniz. Şaşırmayın, insan neden kendine bir yeni yıl arma- ğanı sunmasın. Bence bu son derece keyif verici, eğ- lenceli bir olay. Ben birkaç yıldır her yılbaşında önce kendime sun- duğum armağanı açıyorum. Çoğu zaman bu almav ı çok istediğim. ama başka ihtiyaçlar öne geçtiği için bir tür- lü alamadığım pahalı bir fotoğraf kitabı oluyor ya da gene görüp renklerine vurulduğum cam şişelerden alı- yorum. Üç yıl önce. beni en çok keyiflendiren armağanlann bunlarolduğunu keşfettim. Şimdi hiç fazla dolaşmadan. kararsızlığa düşmeden. kendime beni mutlu kılacak ye- ni yıl armağanını şıp diye buluyorum. Gelin siz de bugün sadece kendınız için bır armağan seçin! Evet, çoluk çocuğu. evin bütçesinde açılacak gediği düşünmeden. bakalım kendiniz için neler seçeceksi- niz? Bakalım. kendinizi gerçekten tanıvormusunuz? Çün- kü armağan seçmek pek öyle kolay bir iş değildir. Oncelikle bunu istemek. gönüllü olmak gerekir, o zaman ö> le çok paraya gerek olmadığını göreceksiniz. Pırlantalı saat. altın yüzük gibi armağanlara bakıp ken- dinizi yormayın. Onlan bu ülkede sadece belirli bir ke- sim alabilir. bunu biliyorsunuz. En iyisi işe, gencecik üniversiteli çocukların kendi el emeği ürünlerini sergi- ledikleri tezgâhlan bir bir dolaşarak başlamak. Sizin ev e de işyerinize de yakın bir üniversiteli tezgâhı mutlaka vardır. Bu tezgâhlarda neler yok ki... tşte tam yüzünüze uvgun bır şapka. Kırmızı kadife- den. \'ıllardır böv le bir şapka almadınız. Hadı alın: "züppelik" diye. "negereği var" diye düşünmeyin. onu kendinize armağan edin. Ve hiç çekinmeden seve seve kullanın. size çok yakıştı. O da ne! Ayılı bir müzik kutusu. Kapağı açtığınızda ayı dönmeye başlıyor. Ayıya eşlik eden müzik yaban- cınızdeğil. Komparsita! Biraz gülünç mü kaçıyor? Kos- koca kadın bak ne alıvor? Nleden aimajacaksınız; ayı çok sevimli ve evlendiğiniz gün komparsitayla az dans etmediniz. Boş verin toruna almayı. kendiniz için alın bu armağanı, kendiniz için! Ev et, o ham deriden v apılmış küçük gece çantası çok güzel. Tezgâh başındaki kıv ırcık saçlı. güzel gözlü kız- cağız kendi eliyle vapmış onu. Nerede mi kullanacak- sımz? Pek çok yerde. Bir partide. bir yaşgününde, en olmadı. yakında emekli olacaksınız, ilk emekli maaşı- nızı aldığınızda otuz yılın emeğini kutlamak için gide- ceğiniz toplantıda. Bugün kendinizi, sev diğiniz bir şey- den mahrum etmeyin. Yılın son günleri kim bilir daha kaç kez elinize geçecek. Kim bilir daha kaç kez bö>le birtembellik saatıni. kendinizi şımartmaya adadığınız bu dakikaîan bulabileceksiniz. Tamaın. tamanı böy lesine bencıl olmav a yüreğiniz el- vermıyor. Çocuklannız, sevgiliniz, kannız. kocanız, can dostlannız geliyor aklınıza. Onlarsız hiçbir şey içi- nize sinmiyor. Buyrun gezin. onlara da bir şey seçin, ama ne olur kendi armağanmızdan vazgeçmeyin. Ken- di kendimizi sevindirmenin en önemli haklanmızdan bı- ri olduğunu hiç unutmayın. Çıkın, bir saatliğine olsa da sokaklarda dolaşın. 1998 bitiyor v e hep birlikte bir y ıl daha yaşlanıyoruz. isozSOfa hotmail.com Nesin'i anma gecesi Nesin Vakfı'na bağış çağnsı İstanbul Haber Servısi-Aziz Nesin Vakff nca yapılma- sı planlanan Aziz Nesin llköğretim Okulu için öncekı akşam Çatı Resto- ran'da gece düzenlendi. Aziz Nesin Vakfı Başka- nı Ali Nesin, gecede yaptığı konuşmada, vakıftaki ço- cuklann Çatalca'daki dev- let okullarına gittiklerini. ancak eğitim kadrosunun bekJentilerini karşılamadığı- nı söyledi. Çocuklann ihtiyaçlarını giderebilecek bir ilköğretim okuluna ihtiyaç duv duklan- nı belirten Ali Nesin. "Ne- sin Vakfı'nın geliri, yeterli olmadığı için bir kampanya başlattık. Yapılacak okuJda ço- cuklarson derece öz- gür olacaklar. Okul- lannı se>ecekler. Fa- şizan ve ezbere da- yalı bir eğitimin olmayaca- ğı bir okul olacak. Bu okul- Ia Aziz Nesin hep yaşaya- cak"dedi. Gecede .AzizNesin'in, oğ- lu Ali Nesin için yazdığı şi- iri okuyan Yılmaz Onay da Nesin'in sadece mizahıyla tanındığını belirterek "Tek yönlü sanatçı olmaz, Nesin aynı zamanda iyi bir şairdi. Dinci faşizmin adım adım geldiği bir dönemde onu şi- irie anrvoruz" dedi. Yağmur suyunda asit var Uludağ'da hava kirliliği BURSA (AA) - Sanayi- leşme ve kentleşmeyle bir- likte dünya sorunu haline gelen çevre kirlenmesi; top- rak, su ve havadan sonra, dağlan daetkilemeve başla- dı. Türkiye'nin kayak ve kış sporlan merkezi Uludağda çevre kirlenmesinden payı- nı alıyor. Araştırmada, Ulu- dağ'ın otellerbölgesindeki havanın da kirlenmev e baş- ladığı, yağmur suv'unda da kirlilikten kaynaklanan asit bulunduğu saptandı. ODTÜ Fen-Edebiyat Fa- kültesi Kimya Bölümü öğ- retim üyesi Prof. Dr. Sem- raTunck, Uludağ Üniversi- tesi Çevre Sorunları Uygu- lama Merkezi'nce. Bursada voirütülen çevTe kirliliği araş- tınnasına katıldığını ve il- ginç sonuçlareldeettikleri- ni kaydetti. Bursa, Kayseri ve Mani- sa'nın havası kirli kentler arasında ilk sıralarda bulun- duğunadikkatçeken Tuncel, kentlerdeki kirliliğin araç trafiği ve kullanılan yakıt- tan kaynaklandığını söyle- di. Kentlerdeki hava kirliliği- nin doğalgatzın yaygınlaş- masıyla büyük ölçüde gide- rildiğinı, buna Ankara'nın örnek gösterilebileceğini di- le getiren Tuncel, kirliiiğin daha genış boyutlara ulaşma- ması için önlemleralınma- sının gerekli olduğunu kay- detti. Tuncel. hava kirliliğiyle mücadele amacıyla birçok ülkede değişik yöntemler uygulandığını, ttalya ve Yu- nanistan'da araçlara tek-çift plaka uygulaması, kurşun- suz benzin kullanımıyla so- runun çözümüne katkı sağ- lanmavaçalışıldığınıanlat- tı. l ludağ'daki durum Bursa'da yaptıklan araş- tırmada, kent merkezıyle birlikte Uludağ'da da kir- lenme tespit ettiklerini be- lırten Tuncel. şöyle konuş- tu: "Lludağ'ınhavasdakir- leniyor. Özeflikle otellerböJ- gesindeki tesislerin kuDaıub- ğı yakıt. hav a kûiiliğine ne- den oluyor. Lludağ'da >ağ- mur suyunda da asit bulun- du. Asit vağmuru da doğa- yı etkiliyor." Prof. Dr. Semra Tuncel, Uludağ'daki hava kirliliğinin önlenmesi için tesislerin ya- kıtlannın çok iyi denetlen- mesi. hava kirliliği yaratma- yan yakıtlara yönelinmesi gerektiğini belirtti. Bayındır'dan klinik ^ linik hizmeti vermek amacıyla kurulan Bayındır Klinik bugün açüıyor. BAVEK Tedavi Sağük Hizmetleri ve İş- letmeleribünyesindeaçılan Bayındır Klinik Genel Mü- dürü Melikşah Acuner, kJiniğin poliklinik hizmetlerin- deki y ıllık kapasitesinin 250 bin civ annda olduğunu söy- ledi. Kliniğin Bayındır Tıp Merkezi'ne destek vereceği- ni belirten Acuner, çalışmalannın entegre sağjık hizme- ti anJavişı içinde hareket edeceğine dikkat çekti. Vılda 6 bin ameliyat yapılması hedeflenen kliniktc kardiyoloji. nöroloji. göz. KBB. kadın dogum. üroloji, tıbbi tahliller. tanı \c tıbbi görüntüleme,fiziktedavi ve rehabilitasyon bölümleri bulunuyor. (Fotoğraf: SAADET USLU)" Cumhuriyet kadınları Tatent uygulaması 2005'eertelensin' İstanbul Haber Servisi - Gumhuriyet Kadınlan Der- neği Başkanı Serpil Şeker- cîoğlu. ilaçta patent uygu- lamasının ilaç fiyatlarını arttıracağını belirterek uy- gulamanın mutlaka 2005 yılına kadar ertelenmesi ge- rektiğini söyledi. Serpil Şekercioğlu yap- tığı yazılı açıklamada. "Oaç- ta patentuygulamasrvla yur- dun korunması için srrate- jik önem taşıyan üaçiaruı ülkede bulunabilmesL, va- bancılann takdirine btra- kılacağmı" belirtti. Uygula- manın sadece yabancı şir- ketlerin işine yarayacağını vurgulayan Şekercioğlu. şöyle devam etti: "Tekelleşme süreci hal- kımızı daha da fakirleştir- mekle kalmayacaktır. Her firsatta Türkiye'nin başına çorap örmek iste>en yaban- cı güçlerin istedikleri zaman ülkeye ilaç vermemek gibi bir duruma girdiklerinde, neler>apacaklannı düşün- meliyiz. Barış zamanında tarun ve hayvancılığımıza, savaş zamanında ülke ko- runmasına engeller koyup ülkeyi felaketlere sürükle- yebüirler." Serpil Şekercioğlu, ülke çıkarlan için patent uygu- lamasının mutlaka 2005 vılına ertelenmesini istedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle