19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 1 ARALIK 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI /[email protected] 13 ŞİRKETLERDEN •HOTİÇ Ayakkabı Mağazalan, 10 milyon TL'lik hediye çeki kampanyası başlatacak. Kampanyanuı 1-21 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilecegi belirtilirken kampanyadan 20 bine yakın Hotiç Kredi Kartı sahipleri yararianacak. • BOYNER Holding kuruluşlanndan Benkar Tüketici Finansmanı ve Kart Hizmetleri AŞ, 'Advantage Card' adlı kredi kartını piyasaya sundu. Kredi kartının Türkiye'nin öndegelen 19 markasını bir araya getirdiği kaydedilirken kartta uyguİanan ödül programı ile harcanan paranın her ay tüketicilere nakit olarak geri dönmesi mümkün. • NTS Fuarcıhk, 11-12 Aralık 1998 tarihinde, Dünva Ticaret Merkezi'nde 'İstanbul Uluslararası Boat Show' fuannı açıyor. İnsan ve deniz ilişkisinin örneklerinin sergiieneceği fuarda Tiirkiye Deniz Araştırma Vakh da çeşitii seminerler düzenlevecek. •MOTOROLA, maliyeti 100 milyon dolan bulan ve 'Kanatlar' adını taşıyan reklam kampanyası baslattı. Kampanya, tüketicilerin kişisel iletişim ürünlerinden neler bekledikJeri üzerine yapılan araştırmalar sonunda belirlendi. • GLOBALONEve CITIBANK, 'Devlet Okullanna Özel Sektör Vardımışla Bilgisayar Destekli İnternet Erişimi' projesi u\gula\acak. İlk uygulama Kabataş Erkek Lisesi'nde başlatıldı. • GÖZLÜKEVİ, sanal alışveriş merkezi Superonli Shopping'deki mağazasında yüzde 50 ındirim uyguluyor. Ray- Ban, Jean Paul Gaultier, Guess gibi markalann güneş gözlüklerinde indirim uygulayan Gözlükevi, 31 Aralık tarihine kadar alışveriş yapanlara tişört hediye ediyor. • LOGO YÂZILIM Ue Yapı Kredi Bankası'nın başlarhğı çahşma çerçevesinde Küçük ve Orta Büyüklükteld Işletmeler (KOBt) için yeni bir u\gulama başlatıldı. Uygulama} la KOBİ'lerin. baza işlemlerini banka şubesine gitmeden gerçekleştirebilmesi sağlanıyor. • DATA Ticaret tarafından Türkiye'ye getirilen Pulse Clean tüketicilerin beğenisine sunuldu. Elektronik cihazlardan yayılan zararlı manyetik dalgalann etkilerini azalttığı belirtilen ürünün. baş ağnsı. uyukJama, göz ağnsı gibi ofıs yorgunluklannı önlediği ifade ediliyor. • ALMAN tüketicilerin Tiirkiye'deki turistik tesislere ulaşmalan için İnternet üzerinde turizm sitesi hizmete açıkü. Turistik tesislerin yazdı ve görüntülü olarak tanıtıldığı sitenin adresi ise www.turkeihotels.com. Kriz giderek derinleşirken parlamenterler devalüasyon baskısma dikkati çekiyorlar Ekoııoıııide tehlike çanlarıTekstil, deri ve metal sanayiinde başlayan kriz ve hükümet kurma çalışmalannda henüz bir sonuç alınamaması, ülkeyi panik ortamına sokmaya başladı. fşten çıkarmalar artar, fabrikalar peşpeşe kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalırken parlamenterler devalüasyon baskısına 'Önlem almada dikkatleri çektiler. "Ana hedef artık enflasyon olmaktan çıktı" diyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Kumbaracıbaşı, ivedi olarak önlem alınmaması halinde devalüasyonun gerekeceğini vurguladı. ANAP istanbul Milletvekili Ilhan Kesici ise küresel kriz ve siyasetteki istikrarsızlığm 1999 yılının ilk 4 ayındaki yüklü iç borç ödemelerini zorlayacağını ve faiz oranlannı yüzde 250 düzeyine taşıyacağını söyledi. Başta otomotiv olmak üzere birçok sektörde yatınmlan olan Koç Grubu ise sanayicilerin yatınm yapmadıklan takdirde daha da gerileyeceklerine dikkati çekti. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Suna Kıraç "Krize giren sektörlerde kriz yönetimi uyguluyoruz" derken Yönetim Kurulu üyesi Cengiz Solakoğlu da bu önemli dönemde ülkenin hükümetsiz bırakılmasından yakındı. kaldık' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHPGenel Baş- kan Yardımcısı Onur Kum- baracıbaşL uluslararası dü- zeydeki bunalıma karşı za- manında önlem alınmadı- ğı gibi içerde de tüketim daralmasım güçlendirecek politikalaruygulanması so- nucunda. "stagflasyon(yük- sek enflasyonda durgunhık ve işsiztik)'* ortamına gıril- diğini söyledi. Konsolidasyona (iç borç- lar ödemelerinin ertelen- mesi) gidilmesininbunah- mı derinleştireceğini sayu- nan Kumbaracıbaşı, "Ön- lemler alınmasında geç ka- hnırsa devalüasyon beöre- büir" uyansmda bulundu. Kumbaracıbaşı. artık ana hedefin enflasyon değil, durgunluk olduğunu söyle- di. CHP Genel Başkan Yar- dımcısı Kumbaracıbaşı. ekonomide kaygıya neden olan gelişmeleri değerlen- dirdi. Kumbaracıbaşı, As- ya'da başlayan, giderek Av- rupa ve Arnerika'da yayılan bunalımın aslında Türki- ye'yi etkilemeyebileceği- ni, ancak zamanında sapta- ma yapılamadığını söyledi. Hükümetin uyguladığı programın enflasyonun ana nedenleri yerine harcama- lann, bütçenin kısılmasma dayandınldığına dikkat çe- ken Kumbaracıbaşı şöyle konuştu: «tç talebi daralbcı, kri- zi artürıcı yönde uygula- malar vapıidı. Maliye'nin u>gulaması bu. Hazine'nin zaten yapnğı bir şe> yok. Her hastalığa aynı ilacı ve- ren doktorun teda\isine benziyor. Ekonominin gırt- lağını sıkarak enflasyonu indirmeyeçalıştuar. Bu ba- yat bir yöntem. Geçen yıl son derece düşük olan ya- tırımlara. hazırladıklan bütçede de hiçbir şey aynl- mışdeğü." Onur Kumbaracıbaşı. Vergi Yasası'nın zamanla- masının yanlış olduğuna, banka ve borsaya yönelik ödünlerle düzenlemelerin tüketiciye yöneltildiğine, küçük tasarrufçulann ür- kütüldüğüne dikkat çeker- ken. "Kara para takipte, şu tarihe kadar mali milat bildirmeyenlerin çırasını vakanz. açıklamalanyla ür- küttüler" dedı. Kumbaracıbaşı, hükü- metin, dar gelirlilere "enf- lasyonu düşürüyoruz nasıl olsa" mantığıyla çok dü- şük zamlar yapmasının da tüketimin daralmasında et- kili olduğunu belirtti. KoÇ YÖNETtCtLERl ~ 'Sektörler ktizyönetimi uygulamah' ŞANLIURFA (AA)-Koç Hol- ding Yönetim Kurulu Başkan- vekili Suna Kı- raç, Koç şirket- lerinin krize gi- ren sektörlerde kriz yönetimi uygAiladıgmıbil- S u n a K ı n l dırdı. Kıraç, sa- * nayicilerin yatınm yap- madıklan takdirde gerile- yeceklerine dikkati çekti. Şanlıurfa'da gazetecile- rin sorulannı yanıtlarken Koç Holding olarak bu dö- nemde yatınm projeleri- ni çok dikkatli gözden ge- çirerek yatınm yapmaya devam edeceklerini belir- ten Kıraç, sıkışan alanlar- da, ertelemeye gidilebile- ceğini, ancak kendileri için en doğru olan yolun yatı- nma devam etmek olduğu- nu söyledi. 'Onceden biliyordıık 1 Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Otomo- tiv Grubu Başkanı Gökçe Baymdır da otomotiv sek- töründe diğer dünya ülke- lerinde olduğu gibi Tür- kiye'ye de krizin geldiği- ni söyledi. Krizin boyutla- nnın beklediklerinin da- ha üzerinde gerçekleştiği- ni ifade eden Ba- yındır, sektörde ciddibirdaralma yaşandığını be- lirtti. Bayındır, geçen yıl ekim ayında 33 bin olan toplam oto- mobil satışının, bu yılın ekim ayında 22 bin se- viyesine gerilediğini be- lirtti. Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Tüketim Grubu Başkanı Cengiz So- lakoğkı da 3-4 yıldır yüz- de 7'nin üzerinde gerçek- leşen büyüme hızının bu şekilde gitmeyeceğinin belli olduğunu vurguladı. Solakoğlu. bu dönemde ülkenin hükümetsiz bıra- kılmasından yakındı. Işlerin iyi olduğu dö- nemlerde herkesin işleri- ni iyi idare edeceğine dik- kat çeken Solakoğlu. "tş- lerin kötü olduğu dönem- lerde iyi yönetilen, miişte- risine, pazarlamasına önem veren şirketler bu dönemlerde yol aur. Tür- kiye'nin böyle dönemle- rinde ekonominin üstüne yük olan firmalar, çalış- mayan rekabet gücü olma- yan firmalar da bir bakıma elenebiür" diye konuştu. EkonomiServis-ANAP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici küresel kriz ve siya- setteki istikrarsızlığm 1999 yılının ilk 4 ayındaki yük- lü iç borç ödemelerini zor- layacağını ve faiz oranlan- nı yüzde 250 düzeyine ta- şıyacağını söyledi. Kesici, hükümette ekonomi ile il- gili kişilerin işi daha ciddi- ye almalan gerektiği uya- nsında bulundu. ANAP milletvekili Ke- sici, tüm dünyada yaşanan küresel kriz ve Türk siya- setindeki istikrarsızlığm yurtdışından sermaye ve borç bulma olanaklannı çok etkileyeceğini söyledi. Dünya üretim ekonomisi- nin yüzde 45'ini oluşturan kesimin 1999 yılında yüz- de 4 küçüleceğini belirten Kesici. Asya'daki küçül- menin Batı ekonomilerinin ihracat ve büyümelerine küçük çaplı da olsa yavaş- lama olarak yansıyacağını dile getirdi. Batı ekonomi- lerindeki olumsuz gelişrne- lerin Türkiye'yi de olum- suz etkileyeceğini ileri sü- ren Kesici sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'nin ihracaü az ya da çokolumsuzetküene- cek. Uzakdogu ülkelerinde \-apilanyüksekoranh deva- lüasyonlar bizde de devalü- asyon baskısına neden ola- cak. Uzakdoğu'dan gelen veözel sektörün hazırnkb ol- madığı dampingli nıallar- la mücadek zorlaşacak." Içborçlann 1999 yılının ilk dört ayına yığıldığına işaret eden Kesici, nere- deyse biryıllık iç borcun yı- lın ilk dört ayında karşılan- mak zorunda kalınacağına dikkat çekti. Kesici "Faiz- lerinşuandayüzde 150'ler- de olduğunu düşünürsek bu şartlar alünda önümüz- deki ilkbaharda yüzde 250 düzeyini kesinlikle görü- rüz" dedi. Ucunu gösteren olum- suz şartlar nedeniyle hü- kümette ekonomiyle ilgili kişilerin şu ana kadar gös- terdikleri ciddiyetten daha yüksek bir ciddiyet göster- mek zorunda olduklannı söyleyen Kesici, hüküme- tin de konuya ciddiyetle yaklaşması gerektiğine işa- ret ederek hükümetin sa- nayici, bankacı, işçi, tanm kesimiyle birlikte acil ola- rak bir zirve yapması ve IMF ile zaman kaybetme- den bir stand-by anlaşma- sı imzalaması gerektiğini sözlerine ekledi. Dış ticaret dengesi için kamunun açtığı ihalelerde 'off-set' uygulamasma geçilecek Dışsatıın arüşı için yeni modelEkonomi Servisi - İthalattaki hız- lı artışa karşın, artış hızı düşük ka- lan ihracatın arttınlması için yeni bir önlem alınıyor. Halen sadece savunma sanayii ihalelerinde zorunlu olarak uygula- nan off-set sistemi, tüm kamu iha- leleleri için yaygınlaştınlıyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) yetki- lilerinden edinilen bilgiye göre, ofF- set sistemini tüm kamu kurum ve kuruluşlanna ve bağlı ortaklıklan- na yaygınlaşttnlmasını öngören mevzuat çalışması tamamlandı. 1996 yılı başlannda Bakanlar Ku- rulu karan ile çıkanlması öngörü- len kamu ihalelerinde off-set uy- gulaması, Başbakanlık'ın "konu- nun tebüğile düzenlenebileceği'' gö- • Off-set kapsamında ihaleyi kazanan firma, belli miktarda dışsatım yapmayı, yabancı sermaye ve teknoloji getirmeyi, eğitim hizmeti vermeyi de taahhüt edecek. rüşü üzerine, tebliğ şeklinde yeni- den düzenlendi. Yakında resmi ga- zetede yayımlanması beklenen teb- liğe göre, belli bir tutann üzerinde olan kamu ihalelerinde. "ana ihak şaruannın sakh kalmas şartrvla" off- set öneren fırma tercih edilebile- cek. İhaleyi düzenleyen kamu ku- ruluşu ihale şartlanna off-set kap- samındaki taahhütlerindikkate alın- masını da koyabilecek. thaleye ka- tılan firmalar, off-set kapsamında. ihracat dışında belli miktarda ihra- cat yapmayı, yabancı sermaye ve teknoloji getirmeyi, eğitim hizme- ti vermeyi de taahhüt edebilecek. Off-set oranı serbestçe belirlene- bilmekle birlikte 5 milyon dolarlık bir ihalede yüzde 30-40 düzeyinde olabileceği belirtiliyor. Uygulama için zorunluluk geti- rilmesinin, olumlu sonuç alınması- nı engellediğini dile getiren yetki- liler. ihalelerde önceliğin ihracatta değil diğer şartlarda olacağını savun- dular. Bu yöntem ile Türkiye'nin ye- ni pazarlara girmesi ve daha önce ihraç edilmeyen üriinlerin ihraç şan- sının arttınlması amaçlanıyor. Söz- gelimi Türkiye'nin ihracatının dü- şük olduğu ancak çok fazla yatınm mah ithal ettiği Japonya, ABD, Avusturya. Kore gibi ülkelere bu yöntem ile ihracat arttınlabilecek. Off-set sisteminde "ihale konu- su ile ilgili makn ihraç edilmesi" şar- tı bulunmayacak. Bu durumda ör- neğin Çanakkale Köprüsü'nün ya- pım ihalesini kazanan firma, ihale- de off-set teklifi vermişse, ihracat şartını alanıyla ilgili olmayan ürün- ler ihraç ederek de yerine getirile- bilecek. Ancak off-set kapsamında satümasında güçlük çekilen, yeni pa- zar imkânı bulunabilecek, yüksek katma değerli ürünler değerlendi- rilecek. Yağmupdan kaçarken doluya tutuldular Fatma Koşar Cumtiur-ry&t TurKocagı Cad 33/4 Çukurova- lı Otomo- tiv'in düzen- lediği kam- panyayakatı- lıp ödeme yaptığı halde araçlannı ala- mayarak mağdur olan tüketiciler, yağmurdan kaçarken doluya tutuldu. Bin civannda oldu- ğu tahmin edilen tüketicilerden yaklaşık 700'ünün başv'urduğu Müstakil Tüketiciler Birliği'nin Başkanı Mehmet Bülent Deniz. mağdurlann sorununu çözmede tüketici örgü- tü yerine kendi hukuk bürosunu devreye sok- tu. tstanbul Barosu, Deniz'in avukatlıkla da bağdaşmayan bu davranışlannı görüşme kara- n aldı. tstanbul Barosu'nun, Deniz'i disiplin kuruluna sevk ermesi bekleniyor. Ticari kaygıyla kendisine başvuran tüketici- lere eksik bilgi vererek yanlış yönlendirdiği an- laşılan Müstakil Tüketiciler Birliği Başkanı Deniz, tüketicilere paralannı kurtarma şansla- nnın düşük olduğunu söylediği halde dava aç- tıklannı iddia ederken mağdurlar, Deniz'in ek- sik bilgi verdiğini bildirdıler. Deniz, kendisine gelen tüketicilere, "kay- bettikleri paranın yüzde 10'unu talep ederek" yardımcı olmayı vaat etti. Deniz'in başkanlığını yaptığı tüketici örgü- tünü devreye sokması halinde tüketiciler, en faz- la 5 milyon lira ödeyerek haklannı arayabile- ceklerdi. Ançak Deniz'in maddi çıkar sağlama yolu- na giderek avukatlık yapmaya soyunması söz konusu mağdurlara pahalıya patladı. Off-set nedir? Off-set sistemi. kamu projelerinde ihaleyi alan firmanın belli miktardaki ihracaü da garanti etmesi anlamına geliyor. 1984-1987 yıllan arasında savunma sanayii ihalelerinde bir süre zorunlu olarak uygulanmış, ancak ihale şartlannın değişmesine kadar bazı sorunlara yol açması nedeniyle daha sonra zorunluluktan çıkanlmıştı. Bu sistem tsrail ve Avusturya gibi ülkelerde yaygın olarak kullanılıyor. Almanya'da ise genellikle açık pazarlık usulü ile ihale yapılırken, firmalardan off-set sistemi kapsamında ihracat taahüdü alınabiliyor. ÇİFTÇİ DOSTU SADULLAH USUMİ Pamuk SOS VeriyorL Pamuk, dünya piyasalannın en değerli ve geçerli ürün- lerinden biri. Hele Türk pamuğunun ünü ve kalitesi dıl- lere destan. Ülke ekonomısine ise katkısı yüzlerce tril- yon lira. Aynca, Türkıye'de pamuk üretimınden geçimıni sağ- layan insan sayısı 5 milyona yakın. Pamuk sanayımi- zin ihracatından her yıl sağladığımız gelir 6 ila 7 mil- yar dolar. Pamuk, Türkiye için büyük birgelır kaynağı. Yeıiı üre- ticilerimizjn dediği gibi tam bir beyaz altın. Eğer, bıraz akıllı ve dikkatli bir politika izlemiş olsaydık, yıllık ihra- cat gelirimizin 15 milyar dolara çıkması işten bile de- ğıldi. Ancak, 1980 yılından sonra işbaşına gelen hükümet- terin izlediği yanlış polıtıkalaryüzundenbu kadar önem- li bir gelir kaynağımızı kaybetmek üzereyız. Belki de kaybettik. Zira, 18 yıl zar zor ayakta kalabilen pamuk üreticisi bu yıl artık tamamen çöktü. Milyonlarca üretıcınin bir kısmı pamuğunu malıyetinın yarı fıyatına, bir kısmı da üçte biri fiyatına satabildi. En acısı da, üretımin en azından dörtte biri tariada kaldı. Manisa, Aydın ve Söke ovalannda on binlerce dekar arazi sular altında. Tarlaların kenarında bile çiz- mesiz dolaşmak mümkün değil. Bir yandan ışçı sıkın- tısı, bir yandan erken başlayan yağışlar pamuklann za- manında toplanmasına engel oldu. • • • 1980 yılından sonra işbaşına gelen hükümetlerin hepsi tüccar ve sanayıciden yana politikalar izledıler. Destekleme alımlan kaldırıldı. Her yıl düşük alım fiyat- lan verildi. Üreticileri koruyan Çukobiriik, Antbirlik ve Tariş gibi tanm satış kooperatiflen birliklen etkısiz ha- le getirildi. Tüccar ve sanayıcılere düşük faızlı krediler sağlanırken, kooperatifler yüksek faizli krediler kul- lanmaya zorlandı. Hatta, sahibi üretıcıler olduğu halde, hükümetler ta- nm satış kooperatıflerinı tüccar ve sanayıciye hızmet verecek biçimde yönetmeye çalıştılar. Yılmaz hükü- metinin 1998 yılında izlediği politikalar da bardağı ta- şıran son damla oldu. Sonuçta üretıcı ekonomik kri- ze sürüklendi. Hükümetin açıkladığı alım fiyatlarından sadece Ta- riş, Çukobiriik ve Antbiriik ortakları yararianabiliyor. Halbuki, pamuk üreticilerinın yansından çok fazlası bu birliklere ortak değil. Birlikler de ortak dışı alım yap- madığı için hepsınin kaderi tüccar ve sanayicinin iki dudağı arasında. Üreticilerın elındekı pamuğu istedi- ği fiyattan alıyor, üreticı de yapabılecegı bir şey olma- dığı için tüccara mahkûm oluyor. Nitekim, buyıl birlikortaklan pamuğunu Antbirlik ve Tariş'e 195 bin lıradan satarken, ortak olmayanlar 100 bin ile 140 bin lira arasında alıcı bulabıldi. Çukurova bölgesınde ise fiyat 160 bin lira ilan edıidiğı halde, üre- ticıler tüccara pamuğunu 80 ile 120 bin lira arasında satmak zorunda kaldı. Dünyada en ucuz pamukTürkıye'de. Amerika ve Av- rupa borsalannda işlenmış pamuk fıyatı 470 bin hra civannda. Aynı kalıtedeki pamuk Izmir Borsası'nda 410 ile 415 bin lira arasında ışlem gorüyor. Bir aydan beri de fıyatlar bir tek lira bile tırmanmıyor. • • • Türk pamuğunun tek kurtuluş yolu ihracat. Yapılan tahmini hesaplara göre, tekstil sanayıındekı kriz yüzün- den iç tüketimde 250 bin ton civannda azalma ola- cak. Geçen yıl iç tüketımimiz 1 milyon 150 bin ton ci- vanndaydı. Bir miktar rthalat ile açık kapatıimıştı. Bu yıl ise tam tersı birdurum söz konusu. Adana'da geçen gün toplanan "Pamuk Danışma Grubu "nda yapılan hesaplara göre, 1998 yılı rekoltesi 831 bin ton olacak. Buna karşılık, iç tüketimimizın 800 bin ton ci- vannda kalacağı tahmin ediliyor. Bu arada Amerika'nın GSM kredilennın cazibesi yü- zünden biraz da ıthalat yapıhrsa, Türkiye'de fıyat den- gelennı koruyabilmek için gene de 200 bin ton kadar pamuk ihraç etmemız gerekecek. Maliyeti 250 bin lıraya yaklaşan pamuğunu 80 ile 140 bin lira arasında satmak zorunda kaian üreticilerin bir kısmı, borçlannı ödeyebilmek için daha şimdıden trak- törlerini, hayvanlannı, tarialarını satışa çıkarmaya baş- ladı. Bu nedenlerle birçok bölgede ureticiler pamuk ek- mek istemiyor. Örneğın, Antalya'da eKim zaten bitti sa- yılır. Adana ve çevresınde ise üretıcıienn buyukçoğun- luğu pamuk ekmemekte kararlı. Tarsus'ta bu yıl pa- muk ekimi hemen hemen sıfırianacaK. Manisa ve Sö- ke'de ureticiler pamuk yenne buğday ekmeye hazır- lanıyor. Durum gerçekten çok vahim. Eğer. cıddi onlemler alınmazsa Türk pamuğuna yazık olacak. Herkes teks- til sanayiindekı krizin çözülmesı ıçın çare anyor. Buna birdiyeceğımizolamaz. Elbettesanayidekı krızçözül- melidir. Ancak, sanayinin hammaddesi oian ve 5 mil- yona yakın insanımızın geçim kaynağı olan pamukta- ki krizi düşünen yok... Eğer, pamuktaki knzçözülemezse, gelecekyıl kur- tarılan fabrikalarda ışleyecek yerli pamuk bulamayız. Fabrikalar bu kez bir daha açılmamak üzere kapanır. Ithalat çözüm değildir. Taşıma suyla değirmen dönmez. Üsteiik, ekonomimiz de bu yükü çekemez. İlk önlem olarak prim yenıden ele alınmalıdır. Hükü- met 10 sent primi 20 sente çıkaracağını açıklamıştı. Öncelikle bu sözünü yenne getirmeıi ve 10cak 1999'dan itibaren ödemelere başlanmalıdır. Zira sanayicıye dayanan bıçak, üretıciyi çoktan del- di geçti. E k m e k fiyatlannın serbest bırakıl- g m a s i ş beklenen rekabeti yaratmadığı için tüketicinin ale> hine oldu. 70-80 bin lira> a satılan ekmeğin ağırlığını 300 grama ka- dar düşürerek son 1.5 a> içtnde ortalama 20 bin lira zam yapan finncılaı; yıl başında ekmeğin gramajını 250'ye düşürmeye hazırlanıyor. Fh'atiann serbestçe finncı tarafin- dan belirlendiği son 15 ay içinde avm fı\atla saölan ekmeğin ağırüğt 100 gram azaldı. İstanbul Barosu ve Tüketiciyi Koruma Der- neği'ni (TÜKODER) harekete geçiren olay, Türkiye'de tüketici sorunlanndan çıkar sağla- maya çalışan demekleri bir kez daha gündeme getirdi. istanbul Barosu'nun M. Bülent Deniz'i mes- lekten ihraç etmesi beklenirken TÜKODER mağdurlann şikâyetini kabul etmeye başladı. Mağdurlar için örnek dilekçeler hazırlayan TÜKODER'in Başkanı Mehmet Sevim, tüke- ticilerin en fazla 3 milyon lira ödeyerek hakla- nnı arayabileceklerini belirtti. Sevim, gelecek hafta Mecidiyeköy Kültür Merkezi'nde bir toplantı düzenleyeceklerini ifade ederek Adliye'nin önünde örnek dilek- çelerin dağıtılacağını. daha sonra toplu bir şe- kilde teslim edileceğini söyledi. TÜKODER'e başvıırmak isteyen tüketici- ler (0 216) 414 34 52 - 349 85 10 telefon numaralanndan derneğe ulaşabilirler. Doğayla uygarlık bvduşuyor... yakında! Cu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle