25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EKİM 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Selvi'den enflasyon eleştiPisi • .ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, hükümetin enflasyon oranlan konusunda halkı yanılttığını söyledi. Toptan eşya fiyatlan üzerinden yapılan hesaplarla bir yıllık enflasyon oranının yüzde 65.9 olarak gösterildiğini belirten Selvi, asıl enflasyon oranının yüzde 80.4 olarak gerçekleştiğini kaydetti. Selvi, "Hükümet 2 ay içinde bu rakamı yıl sonu hedefine nasıl çekeceğini açıklamalıdır" dedi. 'Yeni tıp laküttesi açılmasın' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 16 üniversite rektörü ve yardımcısı ile 37 tıp fakültesi dekanı. yayımladıklan bildiriyle "yeni tıp fakültelerinin açılmamasınf' istediler. Akdeniz, Başkent, Cumhuriyet, Çukurova, Dicle. Dokuz Eylül, Denizli Pamukkale, Ege, Gazi, Hacettepe. lstanbul, Inönü, Trakya, Uludağ üniversiteleri rektörleri ile Selçuk Üniversitesi, Gülhane Askeri Tıp Akademisi rektör yardımcılan ve 37 tıp fakültesi dekanı tarafından yayımlanan bildiride, Türkiye'de gereksinimin üzennde pratisyen ve uzman hekim bulundugu belirtilerek yeni tıp fakültelerinin açılmaması istendi. Bahriye Üçok anılıyor • İstanbul Haber Servisi - Atatürk devrimlerinin ve laikliğin yılmaz savunuculanndan Doç. Dr. Bahriye Üçok, katledilişinin 8. yılında anılıyor. ÖDP tstanbul ll Başkanı Mehmet Atay, Oçok cinayetinin arka planının 1980 öncesine- dayandığını f>elirtti. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) lstanbul Merkez Şube Başkanı Bilge Bilgiç de Üçok'un yaşamı boyunca inançla, bilinçle, yüreklilikle ve kararlılıkla laik- demokratik-çağdaş toplum düzenini ve değerlerini savunduğunu belirtti. Blff'ten açıklama İstanbul Haber Merkezi - Emeğin Partisi (EMEP) Genel Başkanı Levent Tüzel, Türkiye ve Suriye arasında yaşanan gerginliği "kriz politikası" olarak niteleyerek Türkiye halkının bu politikadan çıkan olmadığını vurguladı. Saygısızlığa tutuklama • ADANA (AA) - Büyük Birlik Partisi'nce, 20 Eylül "de Adana'da düzenlenen "Beyaz Yürüyüş" adlı yürüyüş ve toplantıda, Istiklal Marşı okunurken oturarak "Kuran istiyoruz"' diyen kadınlardan Melahat S. hakkında, gıyabi tutuklama karan çıkanldı. T> Türk-İş Genel Başkanı Meral: Araziyi kapmaya çalışanlar var 'SEKA'yı yağtna planı'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özel- leştirme Yüksek Kunılu'nca (ÖYK) kapa- tılmasına karar verilen SEKA Izmit Mües- seseleri 'nin 1320 dönümlük arazisi için bü- yük holdinglerin devTeye gireceği belirtil- di. Selüloz-tş Sendikası Genel Başkanı Da- vut Bozkan, işletmenin "ekonomik ömrii- nütamamlanuş" gösterilmesinin yanhş ol- duğunu vurguladı. Bozkan, "thanet araıu- yorsa, vatana ihanet edenler bu karara im- za atanlardır" dedı. Türk-lş Genel Başka- nı Bayram Meral de işletmenin bulundugu araziyi "kapmaya çahşanlar" olduğunu söyledi. ÖYK tarafından kapatılmasına karar ve- rilen SEKA Izmit Müessesesi'nde "işyeri- ni terk etmeme" eylemi sürerken diğer ör- gütlerden de destek geldi. Selüloz-Iş Sen- dikası Genel Başkanı Bozkan, Başbakan SEKA İzmit'e destek Mesut Yılmaz'ın Kocaeli programını iptal etmesinin dikkat çekici olduğunu belirterek "Karar, yazılı olarak ortadan kaldırümadı- ğı, SEKVnın açıldığı resmen ilan edilmedi- ği sürece bu mücadeleye devam edeceğiz" dedi. Bozkan; karan, haksız, siyası ve yan- lış olarak değerlendirdiklerıni vurgulaya- rak şunlan söyledi: "Ekonomik ömrûnû tamamlamış bir müessese olarak İzmit'i görenler, gercekte kendi bürokratlanndan bilgi alsalar. gerçe- ğin böyle olmadığını görecekler. Bürokrat- lardan büe bilgi alma ihtiyacı hissetmedik- leri için burada bu karann yanlışlığına im- za atmışlardır. ÖYK'de Başbakan, Başba- kan Yardımcısu MaMye. Sanayi Bakanı ve Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Işın Çe- lebi'nin imzaladığı bir karar. Hükümet edenlerin imzaladığı bir karar. Ancak bu karardan vazgeçOmesi halinde üretime ge- ceceğjz." Bozkan, "Bu insanlar açhğa, ge- leceği belirsiz bir yola itiliyor. Aiklerij le bir- likte 10 bin insanı UgUendiriyor" dedi. 'Kimin uşaklan?' DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak da "ne olduğu belü olmayan" kararla binlerce işçinin işinden olacagmı vurgulayarak "10 bini aşkın insan ekmeğinden edilhor. Bun- dan da bu karan alanlar dışında kimsenin bilgisi olmuyor" dedi. Budak, karan alan ve uygulatan anlayışın nerden destek aldı- ğma iyi bakılması gerektiğini belirterek şunlan söyledi: "Türkiye'de var olan sosyal banşı altüst edecek bir karardır. Karar siyasi ve serma- ye destekll Karan kimin talimatıyla verdi- ler? Kimin uşaklan, kapı kuUandîr? Kara- n nasıl akülar da Başbakan'uı haberi yok. Türk-İş uyuyor mu? Kimin maünı kime ve- riyorlar? CumhurbaşkanL başbakanın üi- kenin topraklannı zenginlere peşkeş cek- mek görevieri değildir. İslamköy 'de arazi bağışlamıyorsunuz. Devlet, sermaye ve irti- canın saldırganlığı ile karşı karşıya. Devieti vağmauyoriar." Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral, kararın askıya alındığım ileri sürerek "Ara- ziyi kapmaya çauşryorlar. Ölsiin diye bekte- mişler. ÖzeUeştirme için hanriannuş. Tek- nolojisi eski. Sıkıntı buradan kavnaklanı- yor" dedi. tşçi Partisi (İP) Genel Başkan Vekili Ha- san Yatçın. SEKA Izmit Fabrikası'nın ka- patılmasının kararlaştınldığmı anımsatarak "Türkiyenin bütün stratejik KİT'leri yağ- malanıyor"dedı Dört fabrika daha eylemdeHaber Merkezi - Özel- leştirme Yüksek Kuru- lu'nun (ÖYK) kapatma karanna tepki göstererek işyerinı terk etmeyen SE- KA tzmit Fabrikası işçile- rinin eylemi beşincı gü- nünde "özelleştirmeye" karşı dırenişe dönüştü. Ko- caelı Sendikalar Birligi 'ne bağlı çalışanlar SEKA önünde yaklaşık beş bin kişinin katılımıyla gerçek- leştirdikleri mitingde özel- leştirme karşıtı sloganlar attı. Mitingde Kocaeli'nde sağlanan işçi dayanışması- nın devamı istenirken Se- lüloz-lş Genel Başkanı Davut Bozkan kapatma karan gen almıncaya ka- dar fabrikayı terk etmeye- ceklerinı bildirdı. Izmit muhabirimiz Ah- met Kurt'un bildirdiğine göre Kocaeli Sendikalar Birliği'ni oluşturan Türk- lş, DİSK, Hak-lş ve KESK'e bağh çalışanlar, iş çıkışı SEKA Fabrikası önünde toplandılar. Türk-tş Bölge Temsilci- sı FanıkBüyükkucak, SE- KA"yı kapatma karan kar- şısmda Kocaeli'nde kon- federasyonların birlik oluşturduğunu anımsattı. Petrol-lş Genel Başkanı Bayram Yıkünm, KlT'le- rin zararettiği masalına ış- çinin artık inanmadığını belirtti. Selüloz-lş Genel Başkanı Bozkan da rant- çılann SEKA'ya göz koy- duğunu "Kapatma karan- nın kakiınldığı yazılı ola- rakbizebikürilmeden tüm çahşan kardeşlerimizle bir- likte burada sonuna kadar direneceğiz" dıye konuşnj. CHP II Başkanı Hafflİb- rahim Aydın, Kocaeli Be- lediye Başkanı Sefa Sir- men ve FP ll Başkanı Or- han Atabay, özelleştirmeye tamamen karşı olmadıkla- nnı söyleyince yuhalandı. Deri-lş Genel Başkanı Yener Kaya, Basın-lş Ge- nel Başkanı Kenan Kaya ve EMEP Genel Levent Tûzel"in de bir konuşma yaptığı mitinge dönüşen eylemde. StP pankartıyla desteğe gelen gençler, po- lis tarafmdan dövülerek gözaltına alındı. Izmit Şe- hir Tiyatrosu'nun cuma günü SEKA Salonu'ndaki yeni sezon açılışı. eylem nedeniyle yapılamadı. Muhabırlerimız Coş- kun Yaman ve Ozcan Öz- gür'ün bildirdiğine göre Izmit, Balıkesir ve Çaycu- ma fabrikalarmdaki eyle- me Dalaman da katıldı. Dalaman'da 729 işçi işyer- lerini terk etmeyerek "pa- afdirenişe" geçtı. Selüloz- lş Dalaman Şube Başkanı HalukAlkaç, gerekırse ey- lemlenmn 'işgale'dönüşe- bileceğini \ıırguladı. SEKA Bahkesır işlet- melerinde ise işçilerin ön- ceki gün başlattığı "işyeri- ni terk etmeme" eylemiy- le birükte üretim de sürdü- rülüyor. Türk-lş Muğla îl Temsilcisi ve Tes-Iş Yata- ğan Şube Başkanı Eroi So- ğana da SEKA işyerlerin- deki eylemleri destekle- diklerini bildirdi. Giresun muhabirimiz Nihat Tığh'nın haberine göre Aksu Müessese- si'nde de eylem başladı. Selüloz-lş Sendikası Gire- sun Şube Başkanı Mehmet Aydın, lzmıt'ı kapatmasın- dan sonra sıranm kendile- rine geldiğini söyledi. SEKA Kastamonu çalı- şanlan eylem başlatırken Sılıfke'de kurulu Taşucu Müessesesi'nde çahşan iş- çiler de "fabrikayı terk et- meme'' karan aldılar. ÇİZV1EDEN YUKARI MUSA KART İstanbul ve Izmir'de sağanak yağmur su baskmlanna neden oldu. 'Sanaseçimderanûyedkrqyvemn y HATİCE TUNCER İZMTT - Selüloz ve Kâğıt Fab- rikalan Izmit Fabrikası... Fabrika- nın kapısı, "SEKA'yı kapatmak yürek ister". "Cumhuriyetünizin simgesi SEK.\'nın 62. VTIİ", "Sana seçimde rantiyeciler o> - versin", "SEKA kapatılamaz" yazılanyla donatılmış... SEKA çalışanlan, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun SEKA Izmit Fabrikası'nın kapatılması karan üzerine cuma günü saat 18.00'den itibaren başlattıklan işyerini terk etmeme eylemini sürdürüyorlar. Işçilere göre, SEKA kâğıt fabrika- sı olmasaydı Izmit de olamayacak- tı... Izmitlilerin de işçilere büyük desteği var. Minibüsçüler, büfeci- ler camlanna, "SEKA kapatıla- maz" yazılı etiketler yapıştınyor- lar. Çeşitli kitle örgütleri ziyaret- leriyle desteklerini belirtiyorlar. İşçilerin örgütlü olduğu Selüloz-lş Sendikası'mn kurucu başkanlann- dan Selahattin İstanbullu destek ziyareti sırasında gözlen dolu do- lu "Jzmit'e hayat veren SEKA idi, 60 yaşında olan her İzmitli SE- KA'mn ekmegini yemiştir" diyor. Yıllann sendikacısı "SEKA fab- rikası 20 yıl önce kendi haline bı- rakıldı. Biz bu hale geleceğini bili- yorduk" derken işçiler "SEKAbi- zimdir, kapaülamaz" sloganı atı- yorlar. Işçilerden Ahmet BıçakçL Ya- şar Akgün, Erdoğan Külah ve Bü- İent Aydın. neredeyse 30 yıldır SE- KA'da çahştıklannı anlatıyorlar. 1936'da üretime başlayan fabrika- nın ilk müdürii Mehmet AliKâğıt- çı'yı saygıyla anıyorlar. Kimya mühendisi olan Kâğıtçı. Türkiye'de kâğıt fabnkasıoın ku- rulması için yoğun çaba harcamış. Almanya'da selüloz ve kâgıt fab- rikalannda işçi olarak çalışarak kâğıt üretimini gözlemlemiş. "Mehmet Ali Kâğıtçı'dan utansuv lar" diyen işçiler, fabrikaya yıllar- dır bir cıvata bile alınmadığını. makineleri telle bağlayarak çalış- tırdıklannı anlatıyorlar. İşçiler söz- lerini şöyle sürdürüyorlar: "Almanya'dan, Finlandiya'dan, Kanada'dan gelen heyetkr bidm nasıl makinclerle çalıştıgımızı gö- rüp madalya ile ödiülendirümeye layık olduğumuzu söylediler. Bir iş- çi arkadaşı y önetime getirsinler, bu fabrika kâra geçsin." İşçilerin neredeyse hepsinin ço- cukluğu, eençliği bu fabrikada geçmiş. II yaşında çalışmaya baş- layan işçiler bile var. "Kendi eme- ğimizi, çocuğumuzun nzkmı ran- tiyeye teslim edemeviz" diyorlar. Fabrikanın özelleştirilmeyece- ğini, kurulu olduğu alanın rantiye- ye peşkeş çekileceğini söyleyen iş- çilerin sokak köpekleri için üzülen bakanlara da bir çift lafı var "Köpeklere ağlayacaklanna 2 bin işçiy i seyredip ağİasınlar. Seçim zamam gelecek, fabrika kapablsm ya da kapatdmasm bu işçi bunlan unutmayacak. Yılmaz'ı unutma- yacak,Ecev ıt' i unutmayacak,Bay- kal'ı unutmayacak, Çiller'i unut- mayacak-." Fabrikanın giriş kapısına daya- nıp slogan atmaktan sesi kısılan Nusret Eroglu, isyanını şöyle dile getiriyor "SEK.A. kapahlırsa mafyw a ka- ülacağı/. Fabrikayı kapatmak ye- rine modernize etsinler. Rantiyeyıe peşkeş çekmeyi bıraksınlar..." Eroğlu. fabrika girişine asılan Atatürk posterinin üzerinde yazı- lı olan "Ben SEKA'yı sizi kapatuı diye kunnadım" yazısını gösterip devam ediyor: "Cumhuriyetin 75. yümda hü- kümetin hediyesi, Atamızm kur- duğu en eski fabrikayı kapatmak oluyor. Bu fabrika 8 kâğıt fabrika- sıdaha doğurdu. Sözde Atatürkçü- ler Atatürk' ün fabrikasını kapab- yor." Gösteri sürerken fabrikadan çıkan fabrika müdürü Işık Alnı- pak'ın yakasma bir işçi "SEKA kapaülamaz'' kokartı takıyor. İşçiler, Izmit Büyükşehir Bele- diye Başkanı Sefa Sirmen'i de ka- patılmaya karşı çıkmaması ve fab- rika alanının bir bölümünün bele- diyeye tahsis edilmesini kabul et- mesi nedeniyle eleştiriyorlar. UZ YAZIIORHAN BİRGİT Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mü- barek, Suriye ile aramızdakı krizin ba- nş yolu ile çözülmesinde arabulucu- luk yapmak amacı ile bugün Anka- ra'ya geliyor. Türkiye ile Suriye arasındaki ger- ginliğin bizim penceremizden sakla- namayan nedeni, komşu ülkenin, kendi topraklannda yıllardan beri ba- nndırmakta olduğu bir eşkıya lideri ile o liderin yönetimindeki teröristlerin eğitildiği kamplann bulunmasıdır. Suriye, Şam ve Bekaa'daki bu ko- nuşlanmalan ister aramızdaki su so- runu yüzünden yapsın, dilerse Türki- ye'nin aynlmaz bir parçası olan Hatay üzerindeki istekleri ile bağlamış ol- sun, bütün dünyanın açık açık terö- rist olarak suçladığı bir örgüte kucak açmakta oluşunu, hiçbir biçimde izah edemez. O yüzden öyle görülüyor ki, Cum- hurbaşkanı Demirel, konuk devlet başkanına arabuluculukian neyi amaçladığını diplomatik bir dil ile so- racaktır. Türkiye yıllardan beri Güneydoğu bölgesine sızan terör gruplan ile sıcak mücadele veriyor. Bu mücadele sıra- sında sınırlarımızdan sızan gruplar genelde ya Iran ya da Irak topraklan- nın engebeli oluşlanndan yararlana- rak geri dönebiliyorlarsa, yeniden to- parlanma süreci geçiriyorlar. Körfez Savaşı'nın yeni bir konuma getirdiği Irak'ta belirli bir bölge zaman zaman Türk güvenlik güçlerinin sınır ötesi ha- rekâtı ile elden geçirildiği için PKK, kamplannı ve ikmal depolannı daha çok Iran'a kaydırmayı yeğliyor. Ama bütün dünyanın bildiği gerçek, Ab- dullah Öcalan adındaki eşkıya başı- nın Şam'da oturduğu, eşkıya güçle- rinin de Bekaa'da eğitildiğidir. Bu iki "ur" temizlenmeden Suriye ile Türkiye arasındaki gerginliği gider- mek için hiçbir arabulucu ya da dip- lomasi girişimi sonuç vermeyecektir. O halde, bir Türk-Suriye savaşının beklentisi yerine Türkiye'nin, toprak- larına sızan teröristleri barındıran komşu ülkede belirti bölgelere polis operasyonlan düzenlemesini bekle- mek daha gerçekçi olacaktır. Nitekirn, Amerika Birfeşik Devletle- ri'nin Türkiye'ye karşı izlediği politi- kalar karşısında yönetime danışman- lık yapan Alan Makovsky de "Suri- Arabulmak... ye'ye yapılacak harekâtta hedeflerin çok iyi seçilerek, sadece terörist nok- talara yönelinmesi halinde ülkesinin buna destek vereceğini" bildîrdi. VVashington Enstitüsü Türkiye Uz- manı Makovsky, elbette ABD'nin yet- kili sözcüsü değil. Aslında Türkiye'nin de böyle mevzii bir polis harekâtında başka ülkelerden izin ya da icazet al- ma gibi birzorunluğu olmadığı, Hüs- nü Mübarek'e evsahipliği yapacak olan Cumhurbaşkanı Demirel'in ön- ceki gün Elazığ'daki konuşmasında da altı çizilerek söylendi. Cumhurbaşkanı, Suriye'nin yaptı- ğının ne insanlığa ne de Müslümanlı- ğa sığdığtnı, Şam'da belirli adreste oturan terörist lider ile ılgili olarak bu ülkenin resmi makamlannın her baş- vuru karşısında inkâr yoluna saptıkla- nnı söyledi. Olasıdır ki bugün de Mısır Devlet Başkanı, Süleyman Demirel'e, Hafız Esad ile yaptığı son görüşmeden ay- nı tür izlenimlerini nakledecektir. Ama Cumhurbaşkanı'nın da söyle- diği gibi şehitler, ölenler ve akan kan- lar bizimdir. Topraklanndan edilen, ev- leri yıkılan, işsiz ve aşsız kalanlar da bizim insanlanmızdır. O halde, Suriye ile aramızdaki kri- zi, Israil ile Türkiye arasındaki anlaş- malann sonucu olarak görmek de yanltştır. Sorunu, iç politikadan, mutlaka iyi niyetle de olsa, büyüteç altına alan Fazilet Partisi yönetiminin, Öcalan'ın da PKK kamplannın da Suriye'de ko- nuşlandınlmasının bugünün mesele- si olmadığını söylemelerini de anla- mak güçtür. Türkiye dün böyle bir görünüme ta- hammül etmiş olabilir. Ama bu, Şam hükümetinin Öcalan'a evsahipliğini sürdürmesine bundan böyle de göz yumma anlamına gelmemelidir. • • • Zaten Öcalan-'ı bekleyen yakın ge- leceğin ne olduğunu sezen ve anla- yan PKK'nin siyasi kanadı ERNK'um Avrupa'daki yayın organı "ÖzgürPo- litika" isimli gazete, dün panikten do- ğan tehditler arasında söylüyordu. Gazete, Türkiye'nin Suriye yerine öcalan'ı hedef alacağını belirten ya- yınında, liderierini ortadan kaldıracak bir harekât sonrasında, bunu yapan- lara dünyayı başlanna yıkma tehdidi- ni savuruyor ve Öcalan'a bir şey olsa da mücadelenin devam edeceğini söylüyor. Ne diyecekler ki? Ama, birkaç gün önce "Sabah" ga- zetesinde de oturduğu villanın bahçe- sinde ve konuklar bekleyen yemek masası ile birlikte görüntüsü yayımla- nan Abdullah Öcalan, kendi genç soydaşlannı savaş için dağtara sürü- yor. Onlar mağaralarda yarı aç yan tok ölüm için sıranın kendilerine gel- mesini beklerken PKK lideri, önceki gece yine Şam'daki villasından tele- fonla katıldığı MED TV yayınında, Kürt kadınlannın aşktan uzak duygularia cinset ilişkilere girmekte oluşunu eleş- tiren söyleşiler yaparak, nasıl bir psi- kolojik ortamda olduğunu bir kez da- ha sergiliyor. Böyle bir psikopatın ölüme yönelt- tiği kızlı erkekli Kürt gençlerinin de kurtuluşu, ya Şam'ın bugüne kadar izlediği evsahipliği konumunu terk et- mesi ile gerçekleşecektir; ya da Kürt- ler için en büyük kurtuluş, jetlerimiz- den gelecektir. POLTIİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ttirafçı... ObirPKKitirafçısıydı... Adı Sami Demirkıran'dı ve Bitlisliydi... Kanal 6'da Hulki Cevizoğlu'nun hazırlayıp sun- duğu 'Ceviz Kabuğu' programında İP Genel Baş- kan Yardımcısı Hasan Yalçın'ın açıklamalarından bunalmıştı... Kamera, Sami'yi yakın plan çekiyordu... Gözlerinin içine baktım... Gülmekle ağlamak arasındaydı... Acı çekiyordu... Hasan Yalçın'a yanıt veremiyor, kısır bir döngü içinde dolaşıp duruyordu... Şaşkındı... İç evreni yüzünden okunuyor, bir kişilik sorunu olduğu açık seçik belli oluyordu... Sık sık söylediği şuydu Sami'nin: "Beni kimse kullanamaz..." Belli ki birileri kullanıyordu... UBA Genel Yayın Yönetmeni Baki Özilhan ve Aydınlık dergisinden Hikmet Çiçek ve Adnan Akfırat'ın açıklamalanndan ötürü iyice bunalmış- tı Sami... 23 yaşında bir genç adam... Onu böyle bir eyleme kimler itmiş olabilirdi? Es- ki PKK'li Sami, Doğu Perinçek'e neden bu den- li öfke ve kin duyuyordu? Uzun yıllar Güneydoğu'da görev yapmış bir emekli kurmay albayın anlattıklarını anımsadım 'Cewz Kabuğu 'nu izlerken: "Eğer PKK'den aynlan itirafçılar 14-17 yaş ara- sındaysalar, biz onlan topluma kazandırabiliyor- duk; ancak daha yukan yaşta olanlar karanlık iş- lere giriyor, eroin kaçakçılığı yapıyorya da lstan- bul, Ankara ve Izmir gibi kentlerde mafyanın te- tikçisi oluyorlardı..." • • • Hasan Yalçın, eski 2000'e Dognı dergilerini Hul- ki Cevizoğlu'na verirken kamera, yine Sami'yi ya- kın plan çekiyordu... Başını sağa sola çeviriyor, omuzlannı oynatıyor, tuhaf davranışlarda bulunuyordu... Bir ara DYP Milletvekilı Sedat Bucak'ı övmeye kalkıştı; yeni kitabıyla ilgili bir soruyu yanıtsız bı- raktı... Şöyle dedi: "Fethullah Erbaş, esk/den solcuydu..." Hikmet Çiçek, Sami'nin Ankara'da Kürt köken- li bir kuyumcu yurttaşımızdan 'haraç' istediği ge- rekçesiyle gözaltına alındığım söyleyince, yakayı ele verdi: "Onun PKK ile bağlantısı vardı, ben Istihbarat Daire Başkanı Yardımcısı'nı telefonla aradım, ba- na 'sen askerlere bağlısın' dedi. Biz böyle bir du- rum olunca hemen 'yöneliriz', yani cezalandın- nz..." •Yönelmek' nedir rtirafçı dilinde? Dün askere, polise yöneliyorlardı, bugün haraç vermeyenlere? PKK itirafçısı Sami Demirkıran, sık sık şöyle di- .yordu: .3^...., v.x.,— ,. "Ben.dfiuietitıyanındayımy^ 1 »*- ''•"*;•' " •. Devtetinı nasj) yanındaydı? Vbksa "Ben devte- tim" mi demek istiyordu? Adnan Akfırat sordu: "Demirkıran, heyecanlanınca ağzından kaçırdı. Ben devletin yanındayım dedi. Onlarla bir zaman çalıştım dedi. Bu arada bazı kişilere yönelebilece- ğini söyledi. Yani Ankara 'daki kuyumcuya yönel- diğini bunun da kendisinin hakkı olduğunu açık- ladı." Demirkıran: "Yöneldi derken silahlı değil!" Akfırat: "Yani silahlı veya değil!" Sami Demirkıran panikledi ve saçmalamaya başladı bu sırada... Şöyle yanıt verdi: "Siz PKK'yle bağlantılısınız..." • • • Sami Demirkıran ne yer ne içer, nasıl yaşar, ne- rede yatar kalkardı Ankara'da, Istanbul'da? Anlattıklan ilginçti. Herkesi tanıdığını söylüyor- du... Birden aklıma kamuoyuna "Italyan gazeteci" di- ye yutturulan Dino Frisullo geldi. Diyarbakır'da halkı kışkırtan, birsüre Diyarbakır Cezaevi'nde yatan Frisullo, acaba şimdi ne yapı- yordu? Onun da öyküsünü pazar günü Milliyet'te Ntl- gün Cerrahoğlu'nun röportajında okudum... Cerrahoğlu: "Kimsiniz siz? Nasıl yaşıyorsunuz? Geçiminizi neyle sağlıyorsunuz?" Frisullo: "Italyan pahamentosunda, bazı parlamenterle- re, 'göç ve ırkçılık' konulannda danışmanlık yapı- yorum. Aylık gelirim bir milyon liret (600 dolar). Çeşitli yayın organlanna yazdığım yazılardan aldı- ğım paralar var. Yaşamak için bana, az para yeti- yor. Geçmişte (aşın sol) 'Proleter Demokrasi' Par- tisi'ndeyöneticiydim. Komünistim. Artık ama böy- le bir parti yok." 600 dolarla, yani bin liretle nasıl geçiniyordu Di- no Frisullo? Yaptığı işler önemliydi, arkasındaki güç ise hiç kuşkusuz eli kanlı PKK'ydiL Türkiye bir dönemeçten geçiyor... Eli kanlı eski PKK itirafçılan, Sedat Bucak'ı 'kahraman' olarak görüyor, laik demokratik cum- huriyeti savunan güçleri 'vatan haini' ilan ediyor- du... Parasal desteği PKK'den sağlayan bir Italyan provokatör ise Cerrahoğlu'na şöyle yanıt veriyor- du: "Ben Türk halkının değil rejimin düşmanıyım..." Italyan Frisullo tıpkı Kürtçüler ve köktendinci yo- bazlar, neoliberaller gibi rejime, yani 'laik demok- ratik cumhuriyet'e düşmanL Hepsi Mustafa Ke- mal Atatürk'e ve demokrasiye düşman!.. Açın bazı gazetelerin sayfalannı, köşelerine bir göz atın, onlan tek tek tanıyacaksınız!.. hikmet.cetinkaya(a cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 (Kadın Sağlığı ve Aile Planlaması) Hizmet Sistemi Bilgi Hattı: 212 - 257 06 46
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle