Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ya>ın Yönetmenr Orhan Erinç
9 Genel Yayın Koordjnatörü Hikmet
Çetinkaya # Yazıışlerı Müclüru. Ibrahim
Yıldız '• SorumJu Müdûr Fikret llkiz
# Haber Merkezı Müduru Hakan
Kara 0 Görsel Yonecmen Fikret Eser
Istıhbarat: Cengiz Yıldırım • Kültür:
Handan Şenköken # Spor: Abdfllkadir
Yüeelman # Makaleler. Sami Karaören
# Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Fotoöraf.
Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe
Buğra # Yurt Haberleri: Mehmet Faraç
Ya>ın Kurulu: llhan Selçuk
(Başkan). Orhaa Erinç, Oktay
Kurtfaöke, Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner, Ergun Balcı.
Ibrahim Yıidız. Orhan Bursalı.
MusUfa Balbay. Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbay Atatürk BuKarı
No- 125, Kat-4, Bakanlıkiar-Ankara Tel 4195020(7
hat), Faks: 4195027 •IzmırTemsılcısı: SerdarKıak,
H.ZiyaBlv. 1352 S. 23 Tel 4411220, Faks. 4419117
# Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, tnönüCd. 119
S No.l Kat.I.TeI-363 12 11, Faks: 363 12 15
Mûessese Mudüru Üstüo Akmeo #
Koordmatör Ahmet Konıhan • Muha-
sebe Büknt Yener • Idare Hüseyin
Gürer •Ulctme Önder Çdik • Bıip-
tşlem Nail tnal • Bılgısayar Sıstem
Mflrüvtt ÇlertSaOş FazOetKna
MEDYA C: • Yonetım Kuı
Başkanı - Genel Mudur Gfil
Erduran • Koordınatör R<
Işıtman • GCIKI MudûrYaniıını
SevdaÇoban Tel 514 07 5
5139580-513846O«l,Faks 513»
Ya>ımla\aD \e Basan: Yem Gun Haber Aıansı. Basın \e Yaymcılık A Ş
Turkocai! t'ad 39 4) CagaJoglu 34334 Ist'PK 246 Istanbul Tel (0 212)512 Ü5 05 (20 hal) Faks (0 212) 513 85 95 6EKIM 1998 tmsak:5.32 Güneş: 6.58 Öğk: 13.00 Ikindi: 16.11 Akşam: 18.47 Yatsı: 20.07
Versace
modası
• Haber Merkezi -
Milano'da süren moda
gösterilerinde Gianni
Versace'nin kız kardeşi
Donatella Versace yenı
kreasyonunu tanıttı Siyah
renkteki gece elbisesinde
göğüs dekoltesi oldukça
cesurdu.
ADD'den eğitime
katkı
• TRABZON
(Cumhuriyet) - Atatürkçü
Düşünce Derneği Sürmene
Şubesi 8 yıllık eğitime
katkı için gece düzenledi.
Gecede konuşan dernek
başkanı Ertan Malkoç,
toplanan 750 milyon lira
ile köy okullanndaki 500
öğrenciye kitap. defter ve
diğer araç gereç yardımı
yapılacağını söyledi.
Alman turistler
azaldı
• ANKARA (ANKA)-
Türkiye'yı zıyaret eden
turistler içinde en büyük
grubu oluşturan ve adeta
Türk turizminin sigortası
olarak görülen Almanlar,
bu vıI Türkiye'ye daha az
geldıler. Alman turistlerin
sayısı bu yıl yüzde 10.4
gerileyerek 1 milyon 393
bin 584 kışiye düştü.
Geçen yılın eş döneminde
1 milyon 555 bin 861
Alman Türkiye'yi ziyaret
etmişti. Almanlann toplam
turist sayısında geçen yılın
ilk sekiz ayı itibanyla
yüzde 24 olan payı, bu
yılın aynı döneminde
yüzde 21'e geriledi.
Orman mülkiyet
sorunları
• Haber Merkezi -
Orman Genel Müdürlüğü
ile Karadeniz Teknık
Üniversitesi (KTÜ) Orman
Fakültesı'nce düzenlenen
"Doğu Karadeniz
Bölgesi'nde Orman
Mülkiyet Sorunlan
Sempozyumu'", 8-10 Ekim
tarihlen arasında
Trabzon'da yapılacak.
Orman Genel Müdürlüğü
\e çeşitli üniversitelerden
bilim adamlannın
katılacağı sempozyumda.
Dogu Karadeniz
Bölgesı'nin orman ve
mülkıyet sorunlan geniş
bir biçimde ele alınacak.
Bursa'da
deprem
• BURSA (Cumhuriyet) -
Bursa'da dün sabah karşı
hafif şiddette yer sarsıntısı
meydana geldi. Kandilli
Rasathanesi'nden yapılan
açıklamaya göre saat
03.26'da meydana gelen ve
merkez üssü Bursa'nın
Gemlik ilçesi olduğu
belirtilen 3.4 şiddetindeki
yer sarsıntısında can ve
mal kaybı olmadı.
Errtre'deki
kafatası
• ANKARA (UBA)-
Afrika boynuzundaki
Eritre'de bulunan kafatası,
insanhk tarihine ışık
tutacak bulgulan da
beraberinde getirdi. Alet
kullanan modern ınsanın
ilk temsilcilerinden "Homo
Sapiens'e ait bir kafatası,
iki diş ve bir leğen kemiği
ile, aynı katmanda bulunan
bazı aletler, kafatası ve
dişler 1 milyon yıl
öncesine kadar gidiyor.
TÜBlTAK'ın yayın organı
Bilim Teknik Dergisi'nde
yer alan habere göre
arkeologlar bu kafatasının
sahibi olan insanın. alet
kullanmayı ve avlanmayı
bılen. 'Modern insanın ilk
temsilcısi' olduğunu
kaydediyorlar.
Savaş, açlık, yoksulluk, hastalıklar nedeniyle bu yıl da Dünya Çocuk Günü buruk geçti
Çoculdar barış istiyortstanbul Haber Servisi - Savaşlar, açlık,
yoksulluk, ekolojık ve ekonomik dengesiz-
likler. hastalıklar, felaketler... Hepsi. önce ço-
cuklan vuruyor. Her v ıl ekım ayının ilk pa-
zartesı günü kutlanan "Dünya Çoeuk Gö-
nü". vaşanan ağır sorunlar nedeniyle yine
'buruk' kutlandı.
UNICEF'in katkılanyla gerçekleştirilen
ve dünyanın dört bir yanında kutlanan gün
kapsamında. Öze! Eİcin Lısesi Ilkögretim
Okulu öğrencileri bir bülten yayımlayarak
büyüklerden beklentileruıı sıraladılar. Bü-
yükleri temız ve bakımlı bir çevre içın du-
yarlı olmaya çağıran çocuklar, hayvanlara
gereken degenn venimesiru. ormanlann ya-
kılmayıp ço|altılmasını. trafik kazalannın
son bulmasını ve iyı öğretım sağlaranasını
ıstediler. Öğrencileraynca büyüklerinden ba-
nştan yana olmalan talebinde bulunarak sa-
vaşlann son bulmasını dıledıler.
Son 10yıldakı savaşlarda 2 milyondan çok
çocuğun öldüğü, 4-5 milyon çocuğun sakat
kaldığı, 5 milyon çocuğun da mülteci kamp-
lannda olduğu belirtılıvor.
UNICEF'in yayımladığı raporlara göre,
yoksul durumdâki 40-50 ülkenin dünya top-
lam geliri içindeki paylan yüzde 1-1.5 ara-
sında. Bu dengesizlik nedeniyle, 600 mil-
yon çocuk beslenmeyetersizlıği içinde. 1 mil-
yar 300 milyon çocuk yoksulluk sınınnın al-
tında ve sağlıklı ev ortamından uzakta ya-
şıyor. Yaşlan 6-11 olan 130 milyon çocuk
okula gidemezken 400 mılyonu temiz su
• BM verilerine göre
1 milyar 300 milyon
çocuk yoksulluk
sınınnın altında yaşıyor.
kullanma olanağından yoksun.
BM'nin AIDS konusundaki ortak prog-
ramı UNAIDS de dünya çocuklannın AIDS
salgınmm artan tehdıdi altında olduğunu
belirtiyor. UNAIDS tarafından yapılan ba-
sın açıklamasında geçen yıl 500 binden faz-
la bebeğe. doğumdan önce veya doğum sı-
rasında ya da anne sütü alırken AIDS'e yol
açan HIV virüsü bulaştığı kaydediliyor.
Türkiye'de ise yüz binin üzerinde çocuk,
sokaklarda yaşıyor. 3 milyon çalışan çocuk
ise sokaklarda açlık, uyuşrurucu bağımlıh-
ğı, cinsel istismar ve diğer tehlikelere ma-
ruz kalarak yaşayan çocuklara oranla 'şans-
Iı' sayılıyor. Sokak çocuklannın sayısı hız-
lı göç, yoksulluk, aile içi şiddet ve istismar
gibi nedenlerden dolayı artarken ülkemiz-
de bu çocuklara yönelik çalışmalar yapan
bir devlet kurumunun hâlâ olmaması, sivil
toplum örgütlerini ellerindeki kısıtlı imkân-
lan harekete geçirmeye ıtıyor. "Sokak ço-
cuklan" için somut çalışmalar yapan kuru-
luşlardan Türkiye Sokak Çocuklan Vakfı,
kimsesız çocuklan korumakla yükümlü Sos-
yal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kuru-
mu'nu (SHÇEK) elindeki olanaklan değer-
lendirememekle eleştinyor.
Türkıye Sokak Çocuklan Vakfı Başkanı
Cumhur Onur, Türkiye'de sokak çocuğu
olmaya aday 1 milyon çocuk olduğunu, dev-
letin sokakta yaşayan ve kimsesiz çocuklar
konusunda mutlaka sivil toplum örgütleriy-
le işbirlığı yapması gerektğıni söyledi. Onur,
SHÇEK'in bugün ancak 23 bin çocuga ba-
kabildiğini, oysa yine bu kurumun rakam-
lanyla sokak çocuğu olmaya aday 1 milyon
çocuk bulunduğunu kaydetti.
Vakfin telefonnumarası: 0-212-259 89 91
Vakfin hesap numarası: Türkiye Sokak Ço-
cuklan Vakfı Akbank Valideçeşme Şubesi
10060/01-2
Başbakan MesutYıtanaz'ın eşı Berna Yü-
maz ise dün Bakırköy Beledıyesı tarafindan
yaptınlan 'LmutÇocuklanllkAdını İstas-
}onu"nu hızmete açtı. Yılmaz, "Buradaki
gibihiçbirçocuksokakta kalmagn, bö>1e \v-
valan olsun" dıleğinde bulundu.
'Karar verebilen insanlar yetiştirflıneK'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ODTÜ ögretım
üyesi Prof. Dr. Ahmet tnam, cumhunyeti yeniden yorum-
lamadan eğitimin ıyileştirılemeyeceğinı vurguladı. Cum-
hurıyetı •biryaşamabiçimi' olarak algılayan ınsanlanngi-
derek azaldığını söyleven Inam, "Cumhuriveti aktarabi-
lecek bir egitim. bir eğitim cumhuriveti olmalı. Kendj ken-
dine karar verebilen: betgelerin, bilgilerin ışığuıda öğren-
dikleriv te değişebilen insanlar vetiştirilmeli'" dedı.
Türkiye Eğitim Derneğı 'nce (TED) eğitimin sorunlan-
na dikkat çekmek ve cumhunyeti yeniden anlamak ve an-
latmak üzere "75. Yıluida Cumhurryet ve Eğitinıi' başlık-
lı bir bilimsel toplantı düzenlendi. Toplantıda konuşan
ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet tnam, cumhuriye-
• ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet
înam, cumhunyeti yeniden yorumlayarak
diri tutmak gerektiğini vurguladı.
tı yeniden yorumlayarak diri tutmak gerektiğini vurgula-
dı. Cumhuriyetin bir yaşama biçimi, bir tutum, bir tavır
olduğunu anlatan tnam. "Yazıkkicurahuriyetiyaşayajıin-
sanlanmız arasında bu tavra sahip olanlar. karşıt görüşlü
kişüere oranla sayıca azaimaktadır" dedı. Cumhunyetın
başlangıçta taşıdığı coşkuyu yıtirdiğıni kaydeden Inam,
"Cumhuriyet bir çıkıştır. varolma çabastdır" dedi.
Cumhunyeti, yaşama biçimi olarak algılayan insan sa-
yısı azaldıkça eğitimin de yozlaştığına işaret eden tnam,
sorunlann günübirhk çözümlerle aşılmaya çahşılmasıru da
eleştirdi. Toplumda köşeyi dönme ilkesinin yerleştiğini;
pragmacılık, yararcılık anlayışımn kültüre egemen olma-
ya başladığını vurgulayan tnam, eğitim politikalannın
mutlaka gözden geçirilmesı gerektiğini söyledi. tnam,
"Kola> yakınan. 'bız adam olmayız' görüşüyle beslenen
cumhumet insaıu, devraküğ) mirası nasıl gekceğe taşıya-
cak?" diye tepki gösterdi.
Eğitimin içindeki insanlann; zamanı dünü, bugünü ve
geçmişiyle üç boyutlu olarak yaşaması gerektiğini akta-
ran Inam, Türkiye'de zamanın sadece 'şündide' yaşandı-
ğına dikkat çektı. tnam, eğitimin 'cumhuriyeti' aktaracak
şekilde kurgulanması gerektiğini vurguladı.
*>.V.* frfl&S&a&ff &$fil
Dünyaya 'merhaba*
Kim der ki bir süre sonra vahşi birer ha>\ana dö-
nüşecekkr™ Henüz bir a\ lık bile değiller™ Şaşkm ba-
kışlanyla uysal birer kedivi andırıvorlar... Dünya
Hayvanlan Koruma Günü'nü kutlamadan kısa bir
süre önce lOEylürdeİsviçre'de dünyaya 'merhaba'
dedi dört yavru aslan. Dünv a hav v anları nasıl koru-
yacağını tartışırken, onlar hay vanat bahçesinde do-
ğaıun ve insanlann vahşetinden nzak, konınarak bü-
yüyecekler... (Fotoğraf: REUTERS)
Türk dili panelî
'Özentisiz
dil
kullanılsın'
GAZİANTEP(Cumhu-
riyet) - Cumhuriyet'in 75.
yılı etkinlikleri çerçevesin-
de Gaziantep Üniversitesi
Türk Dili Bölümü tarafın-
dan düzenlenen 'Türk Di-
linin Dünü Bugünü' konu-
lu panelde konuşan öğretim
göreviisi Nurel Taner, "Üç
dilin birleşjminden meyda-
na gelen Türkçe, Tanzi-
mat'tan sonra Almanca,
Fransızca ve tngilizcenin de
kaülmasıyla bu kez 6 diün
birleştiği bir dil dunımuna
geldi" dedi.
Taner. yabancı kelimele-
rin kullanılması gerekse bi-
le günümüze uyarlanması
gerektiğini savundu.
Taner, "Özentisiz bir dil
kıülaıup, özentisiz yazma-
mız gerekir. Bir kelimenin
yabancı dillerdeki karşüığı-
m kullanmak dilimiz içüı
zenginlik değüdir" dedi.
Dünya Öğretmenler Cünü kutland
Eğitim-Sen
24 Kasım'ı
protesto ettitstanbul Haber Servisi -
Eğıtim-Sen'in tstanbul'daki
8 şube başkanı. "5 Ekinı Dün-
ya ÖğretmenlerGünü" nede-
niyle ll Mıllı Eğitim Müdü-
rü Ömer Balıbey'i ziyaret
ederek öğretmen ve eğitim
hizmetlilerinin taleplerini içe-
ren dilekçe verdiler.
Eğitim-Sen şube başkan-
lan, "5 Ekim Dünya Öğret-
menler Günü" nedeniyle
Ömer Balıbey'e verdikleri
dilekçede özlük haklan ve
maddi konulardaki sorunla-
nnı ilettiler. Eğitim-Sen'li-
ler aynca aday öğreönenle-
rin eğitim programlannın dü-
zenlenmesinde sendika görii-
şünün alınmasını, sendika
şubelerinin ilçelerdeki bina
olanakJanndan yararlandınl-
masını, danışma kurullan-
nın işlevsel hale getiriimesı
için eğıtim-öğretim yılı ba-
şında ve sonunda toplanan
kurul raporlanndan sendika-
nın bilgilendirilmesini ve
Uluslararası Çalışma Örgü-
tü'nün (ILO) 87, 98 ve 151
sayılı sözleşmeleriyle ana-
yasanın 53 ve 90. maddele-
rine dayanılarak yaptıklan
sendikal örgütlenmeye ılişkin
okullarda pano ve işyeri tem-
sılcilerı bulundurulmasına
engel olan okul idarecileri
hakkında yasal işlem yapıl-
masını da ıstediler.
Balıbey ise doğum yapan
kadın öğretmenlere emzir-
me odası sağlanması ve Eği-
tim-Sen duyurulannın ıl mil-
li eğitim müdürlüğünde ası-
lacağı bir pano oluşturulma-
sı konusunda çalışma yapa-
caklannı söyledi. Balıbey,
öğretmenlere indirimli seya-
hat kartı verilmesi girişimiı
de bulunmalanna karşm ti
tanbul Büyükşehir Beled
yesi 'nin bu taleplerine yan
vermediğinı söyledi. Balı
bey, öğretmenevleri yapıla
cağını belirterek tstanbul'
600 sınıföğretmeni daha ata
nacağını bildirdi. Balıbej
Cumhuriyet muhabirini
"tmam-hatip Bseterinde kılıl
kryafet geuejgesinin uvgulan
maması karşısında ne vapıl
dtğı" yönündekı sorusu üze
rine, türbanlı stajyer öğret
menleri görevden almalann;
karşın kadrolu öğretmenle
hakkında yalnızca maaş ke
sün ve uyan cezalan verebil
diklerini söyledi.
Eğitim-Sen'in yaptığı ba
sm açıklamasında, 12 Eylü
darbesinden sonra getiriler
24 Kasım'ı, Eğıtim-Sen'l
öğretmenlerin kabul etme
dikleri kaydedildi. Açıkla
mada, *irtica bahaneshie ye
nilenen" personel yasa tasa
nsıyla iş güvenliklerinin or
tadan kaldınlmasına izin ver
meyecekleri belirtildi. Açık
lamada, zorunlu din dersle
ri ve Kuran kurslanna gö;
yumularak irticanın engelle
nemeyeceği de vurgulandı.
Öte yandan Milli Eğitirr
Bakanı Hikmet Uluğbay d;
yayımladığı mesajda öğret
menlerin 75 yıldır büyük biı
özveriyle cumhuriyetin ema
net edildiği kuşaklan yetiş
tirdiğini söyledi. Uluğbay
Atatürk'ün "Öğretmenler
gelecek kuşaklar sizin ese
riniz olacaktır" deyişi ilc
milli eğitimin hedeflerini be-
Iirleme görevini öğretmen-
lere verdiğini söyledi.
e-posta : tan (a prizma. net tr
dingin bir uykuya daldı
IŞIL ÖZGENTÜRK
Geçen hafta her yaştan "yakm dost-
ları" çok olan, her zaman genç bir ka-
dın öldü. 16 yıldır kanserle savaşıyor-
du. Daha doğrusu kanserle o, 16 yıl-
dır bırlikte dans ediyorlardı. Sonunda
müzik sustu ve dans bitti.
Bu her zaman genç kadın, 1997'nin
başında 16 yıl süren bu dansın tüm ay-
nntılannı, sevinç ve hüznünü anlatan
bir günce rutmaya başlamıştı. Amacı;
insanlan ağlatmak değil, şu hayat de-
diğimiz sonsuzluğun içinde, kendi çok
özel 16 yılını anlatmaktı. Öyle de yap-
h. Kanserli bir anneyle birlikte büyü-
yen çocuklannı, kanserli bedeniyle ya-
şadığı olağanüstü iki büyük aşkı, onu
asla yalmz bırakmayan, her an gülme-
ye hazır dostlannı, 16 yıl içinde geçir-
diği ameliyatlan v e motosikletle yapı-
lan bir düş yolculuğunu anlattı.
Onun, güncesini yayımlamaya hiç ni-
yeti yoktu. Ama dostlan bu kez onu din-
lemediler ve günce, kitap olarak yayım-
landı. O. "bir gökyüzü, motosiklet ve
bistüri öyküsü"nde şöyle diyordu:
"Ölüm duygusunu çok daha sonra
yaşadım. İlk anlar şaşkınlı k içüıde geç-
ti. Hele bir de benim gibi sorumluluk
duvgusuabarOlmış'bınyscniz' başka-
lannı düşünmek v ü/ünden. kendiiuze
su^ çok geç geliyor. Bence olüm duy-
gusu' ya da "ölüm korkusu' ile karşı-
laşmak, kendinle baş başa-yalnız kal-
maya başladığm ilk an oluyor. Yaşa-
dıklann bir film ol-
maktan çılayor vv ger-
çeğe dönüşüyor.
' Ölüm' bir tokât gibi
suratuıda patlıyor ve
kendine geliyorsun.
'Ölüm'ün yarartığı
panikle, hastabkla
arandaki bağı artık
görüyorsun \etüm in-
sanca duygular açığa
çıkıyor. Kendine acı-
yorsun, pişmanlık du-
yuyorsun, çaresiz ka-
fayorsun, korkuyorsun
ve ağüyorsun. Buniar
o kadargerçek duv gu-
lar ve o kadar voğun,
o kadar içten yaşanı-
yorlar, "ölüm' deneno
suııra o kadar yaklaş-
nktan sonra,insanıöy-
le bir başka yere firia-
üyorlar ki, işte, gerçeğin öbür yüzüyle
karşı karşıya geliyorsun. O güne kadar
hiç düşünmediğin şeyler sanki beynin-
den dökülüvor. Buniar. birçok insan-
dan farklı vaşadığm bir gerçeğin tam
göbeğine birdenbireduşmekten kaynak-
lanıyor. Sanki önünde bugüne kadar
görmediğin başka bir dünya açılıyor,
sanki'üçüncügöz' denilenyenibirgö-
zün oluyor. Bu yüzden, >aşadıklanma
nep' şükran' duymuşumdur. Bugünkü
'ben'de bunlann önemli payı var.
... Nerede kalmıştık? Takside oturu-
yorum, elimde küçük bir şişe, şişemin
içinde biri büyükçe, ikisi küçük üç kit-
le. Kendisine daha önce neden bu ka-
dar yakmdan bakmayı akıl edemedi-
ğinıi düşünüyorum. Oysa bu hücreler
yabana anlmayacak şeylerdi. Asunda
çok zeki ve anarşLsftiler. Dalak hücre-
si, yanındaki dalak hücresiyle, kalp
hücresi kalp hücresiyle, damar hücre-
si damar hücresiyle uvum içindedir.
Böylece de işler yolunda gider. Ama
kanser hücresi vücuda yeni bir anlayış
getirivor. Bu hücreler bulunduklan ye-
ri pek önemsemiyor-
lar. Dalakmış,böbrek-
miş, pankreasmış,
varsm kendikurah dî-
şma çıkmayı bir kez
bfleakıl etmesia Kan-
ser hücresi farklı!
Pankreastatseonauy-
mujor, bağırsakta ise
ona uymuyor, çünkü
onun kendi kurallan
var. Evet eser anarşist
ama kendi içinde
uyumlu. Çünkü o her-
hangi bir organ hüc-
resi değil, o kanser
hücresi Uyıunsuzluk
işte buradan kaynak-
lanıyor. Onu, bulun-
duğu yere uyum gös-
teremediği için suçlu-
yorlar ama o, zaten
oraya ait değiL Her-
hangi bir organ hücresi, bulunduğu
organın hücreleriyle uyumlu yaşarken
çoğahnalan da uyumlu olur. DeU gibi
çoğalıp üç dalakh olnıuvoruz. Nasıl ya-
pıyorlarsa sayıyı ayarhyorlar. Gel gele-
lim bizimkikre... Hani, ya hiç sopa ye-
memişler ya da sayı sa> masını bilme-
yenler var ya, işte o sülaleden gelijor-
lar. Bir çoğabna tutkusu ki. sorma git-
sin. Yahu bu organ, bu beden. bu ka-
dar hücreyi bakalım kaldırabilir mi?
Düşünen kim? Bu güvensizUknereden
geliyor (ay pardon bu psikoloji alanı-
na giriyor, belki Freud'yen bir açıkla-
ması vardır). Bir ezikliği çoğalarak ka-
patmak mı istiyor? tste buradan son-
rasını henüz çözemedim. Çünkü ken-
disi son derece güzeL, zeki kendi için-
de uyumlu,anarşist (bu tarafi beniçok
etkiliyor), ama öyle mannksız ve çıl-
gmca çoğahyor kisonunda kendini yok
ediyor. Zoriayacağın her şeyin bir sını-
n vardır, her şeyin bir kapasitesi, isti-
ab haddi vardır; bu sının aştm mı' bü-
yük patlama'. Tabii kendisiyle birlikte
bulunduğu bedeni de yok ediyor. İşte
kendisineyakıştıramadığım 'son' bu.
Ama bu.benim insan akhmla vardıgım
sonuç, onun gibi düşünmeyi henüz hiç-
birimiz bilmhoruz.
Kanseri anlatan cilt cilt kitaplar ya-
zan hocalar. bunlan okuyunca neler
düşünecekler acaba? Amfide ögrenci-
lere kanseri böyle anlatabUme nrsaüm
olsaydı, hem öğrencilerin hem de ho-
calann suratlan ne hal alırdı? Bu yaz-
dıklannun bilimsel olarak doğnı olup
olmadığını bilmiyorutn. buniar benim
duvgularun ve düşüncelerim; ama yi-
ne de kanseri bir ders konusu değil de,
tanıdık biri haline getirivor. Bunlan
ona âşıkolun diye değil, tanımanız için
anlartım. Çünkü o var ve böyie yaşa-
nıyor."
O, her yaştan yakın dostlan çok olan
genç kadın güncesinde 16 yıllık part-
neri kanseri böyle anlatmış. Bir aşk
gibi, bir tutku gibi...
Ama artık müzik çalmıyor ve dans
bitti. Geriye adı Makbel olan bu genç
kadından bir kitap, iki yetişkin çocuk
ve yüzlerce dost öyküsü kaldı.
Makbel, dingin bir uykuya daldı.
isoz50(g hotmail.com
Uluslararası
Frankftırt
Kitap Fuarı
açıhyor
METİNGÜR
FRANKFURT - Ünlı
Uluslararası Frankfurt Ki-
tap Fuan 50. kez yazılı \t
görüntülü dünya medyası-
na kapılannı açıyor. Yaym-
cılar, yazarlar, sanatçılar
okurlar, 7-12 Ekim tarih-
leri arasında yeni yayınla-
nnı tanıtacaklar, edebiyatır
evrenselleşmesi doğrultu-
sunda ilişkiler kuracakJar
yayın dünyasındaki yen
gelişmeleri sergileyecek-
ler, tanıyacaklar.
tkinci Dünya Sava-
şı'ndan sonra Uluslararas
Frankfurt Fuan'nin süre-
ğenlik içinde yanm yüzyı-
la girdiğini belirten fûaı
yetkililerinden edinilen bil-
gilere göre 9.500 yayıne-
vinin katılacağı fuard;
300.000 yeni kitap tanıtıla-
cak. Fuar süresince yakla-
şık yanm milyon ziyaretçi-
nin fuan gezeceği bekleni
yor. Geleneksel olarak heı
yıl fuar yönetimince belir-
İenen fuann konuk ülkesi bı
yıl, tsviçre.
Türkiye'nin kaülımı
Türkiye, 1989'dan ber
Kültür Bakaniığı'mn dü
zenlemesı altında Ulusla-
rarası Frankfurt Kitap Fu-
an 'na katılıyor.
Bakanlık Yayınlar Daire-
si Başkanlığı'na göre fuar-
da, 80 yayınevinin yayım-
ladığı kitaplar Kültür Ba-
kanlığı'nın standında tanı
tılacak. Diyanet Vakfi'nır
fuara katılacağı ve fuanr
dini yayınlar bölümündt
yaymlannı sergileyeceğ
öğrenildi.
40 yıldır Almanya'da ya-
şayan, çevirilerle birlikfc
yaklaşık 50 kitabı bulunar
yazar-gazeteci Yüksel Pa-
zarkaya, 50. Uluslararas
Frankfurt Kitap Fuan'n
gazetemiz için değerlendir-
di. Pazarkaya, "Türki>e'de
Id yaynncıhk sanayB Abnan-
ya ile karşüaştırılaınaz. Al
manya'daki vvrieşik vayım-
cılık Türkiye'de yok. AJ-
mam-a'daki gibidağmm ağ
da Türkiye 'deyok. Alman-
ya'daki kitapçılık, Türki
ye'debirkaçşehirdekibirik
kitapçı dışında göriiimüyor
Almanya'da kitapçı ağı ka-
sabalara, köyiere kadar gir
miştir"dedi.