18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKİM 1998 SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 stanbul Devlet Tiyatrosu Müdürü Nesrin Kazankaya, sanatta niteliği ön plana çıkarmayı amaçlıyor Deıııokratik ve açık dönem Sahnelenecek Oyunlar Yabancı Oyunlar. Karanhkta Komedi, Lavvrence Till Kısasa Kısas, Nesrin Kazankaya Cyrano de Bergerac, Işıl Kasapoğlu Şeytanlar, Cüneyt Çalışkur Yerli Oyunlar Atçah Kel Mehmet Mahmut Gökgöz Fertıat Oe Şirin, Yücel Erten Bir Ölünün Toplumsal Anatomisi, Can Gürzap Rüzgâıia Yanşan Tay, Ayşe Lebriz Geçen sezondan süren oyunlar: Kuvayi Millhe, Ergin Orbey Miss Margarita Yöntemi, Metin Belgin Bir Casusa Ağıt, Cüneyt Çalışkur Bir Anarşistin Kaza Sonucu Öiümü, Murat Karasu Küçük Bir İş İçin Yaşlı Bir Palyaço Aranıyor, Müge Gûrman SRA ALİÇAVUŞOGLU Bu yaz hayli çalkantılı günler yaşayan Devlet Ti- atrolan, yeni sezona Türkiye genelinde 'yenibirya- danma' ile başlıyor. Sanatta niteliği. paylaşım ve katılımı öne çeken, böl- eler bazında özerk bir anlayışı hedefleyen 'yeni' yö- etim. geçmiş. yılların olumsuz izlerini de silmeyi lanlıyor. İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun yeni müdü- i Nesrin Kazankaya. kalitenin hedeflenmesinin ba- ın konusunda olumlu. ancak risklı bir adun olduğu örüşünde. "Toplu sabşlara istatistik olarak bei bağ- ımayan. seyircisinin secerek oyunageldiği bir sezonu edefleyen yönetimin risk alacağı gerçektir"diyen Ka- mkaya ile Devlet Tiyatrolan'nda yeni dönemi ko- uştuk. - Devlet Tiyatrolan'nda >aşanan büyük degişiklik- rin nedeni nedir? NESRİN KAZANKAYA - Devlet Tiyatrolan'nda ;nel, idan ve sanatsal yönetim anlammda bütün Tür- lye'yi kapsayan kökten bir değişiklik oldu. Son beş ıldır Devlet Tiyatrolan radikal yaklaşımlı ağırbir sü- •ç yaşıyordu. Bozkurt Kuruç dönemi; sanatın önü- i kesen, umutsuzluğa yol açanbir sûreçti. Kültür Ba- • Son dört-beş > ıldır vaşadıklanmız, sanatçı olarak inançlanmızın kaybolmasına neden oldu. Bir sanatçınm inancı için öncelikle güven duygusu gerekiyor. Sanat adına, kapalı kapılar ardmda birkaç kişiyi mutlu edecek hareketlerin nasıl bir umutsuzluğa ve yılgınlığa yol açacağı son derece açık. Biz öncelikle bu inancın ve güvenin geri getirilmesini amaçlıyoruz. kanlığı'nın özellikle isimler bazında yaptığı bu hare- ket, sanatınönünü açan, özerk anlayışı ilke edinenöz- gürlükçü, yaratıcılığın olmazsa olmaz alt koşulu olan, demokratik bir altyapıyı hedefleyen bir anlayış. Ba- kanlık kaynaklı gibi görünen bu atılımın sonuna dek yanmdayım. - Sizin yönetiminizde ne tür değişiklikler olacak İs- tanbul Devlet Tryatrosu'nda? Bütün Devlet Tiyatrolan'nda öncelikli olarak aşıl- ması gereken sorunun; sanatçılann neredeyse tiyat- rodan vazgeçme noktasına vardıklan inanç kaybı ol- duğunu düşünüyorum. Son dört-beş yıldır yaşadık- lanmız, sanatçı olarak inançlanmızın kaybolmasına neden oldu. Orneğın son dört yıldır hıçbir ış yapma- dım Devlet Tiyatrolan'nda. Son yıllarda yaşanılan- lann bu değişiklik için gerekli doneleri oluşturduğu- na inamyorum. Bir sanatçınm inancı için öncelikle gü- ven duygusu gerekiyor. Sanat adına, kapalı kapılar ar-' drndabirkaçkişiyi mutluedecek hareketlerinnasıl bir umutsuzluğa ve yılgınlığa yol açacağı son derece açık. Biz öncelikle bu inancın ve güvenin geri geti- rilmesini amaçlıyoruz. Bir tiyatronun yaşaması için iki önemli olgu var. Bunlardan biri sanatsal boyuttur; repertuvar ve çalışma sürecini kapsar. Bunlar bizim sanatsal kimliğimizdir. Neden burada olduğumuzun cevabıdır. tkıncisı ise sanata altyapı oluşturacak olan demokratik yapılanma... İstanbul Devlet Tiyatro- su'nda ilk kez bir yönetim kurulu oluşturduk. Sanat- çı temsilcisi seçimi yaptık. -Yönetim kuruhınun İstanbulDevletTiyatrosu'nda- kiişlevi nedir? Yönetim kurulu; buradavaroluşumuzun nedeni olan sanatsal tercihler bazında, kurduğumuz ilkeleri, oto- rite parçalanmasıyaratmadan, sanatsal işleyiştekiyet- Dormenler 30 Ekim'de perdelerini açıyor Dormen Tiyatrosu'ndan /enı sezonda uç oyunKültür Servisi - Dormen Tiyatrosu, J98-1999 tiyatro sezonunda üç yeni unla ızleyicilerin karşısına çıkacak. "op Corn', 'Zafer Madalyası' ve 'Nice ıllara' adlı oyunlar Volks\vagen'in spon- ırluğunda sahnelenecek. Dormen Tiyatrosu'nda 30 Ekim'de prö- iyeri gerçekleştirilecek olan ilk oyun mdan 30 > ıl önce sahnelendiğinde bü- ık başarılar kazanan 'Zafer Madalya- . Oyunda, 2. Dünya Savaşı sırasında Pa- fik'teki sakin bir adada demirleyen ge- i personelinin kendi aralanndaki iliş- ler konu ediliyor. Thomas Heggen ve ishuaLogan'ın yazdığı oyunRefikEr- ıran v e Leyla Turnier tarafından Türk- leştırilmiş. Metin Serez- - ^ — — nin yönettiği oyunun de- >r tasanmı Duygu Sağı- glu'na. kostüm tasanmı Î Gürkan Uygun ve Mu- t Ovalı'ya ait. Zafer Ma- lyası'nda Suat Sungur. met İ stekin. llakan Ök- n, Şencan Güleryüz. En- ı YükseL Sefa Zengin. Al- r Düzen, Mustafa Dinç. rkan Ercan ve Ayça Bin- ıl oynuyor. Dormen Tiyatrosu'nun hneleyeceği ikinci oyun "~ w ^~ mm ~~ m : 5 Kasım'da Ankara'da prömıyeri ger- kleştirilecek olan Pop Corn. Ben El- ı'un yazdığı PopCornu HaidunDor- en sahneye koyuyor. TankGünersel'in ırkçeleştirdiği oyunun dekor tasanmı- Osman Şengezer, kostüm tasanmını ise iler Yiğit üstleniyor. Oyunda Kerem abeyoğlu, Güneş Berberoğlu. Şebnem 'JnaL Halit Ergenç, Gülbin Yeşil. Ka- Çakır, Seda Dinler, Selin Tömer ve ertOzger rol ahyor. Londra ve Paris'te palı gişe oynayan Pop Corn. Quentin rantino tarzı filmler yapan bir yönet- :nin oyuncu olma sevdasındaki bir ıvboy kızıyla birlikteyken. seri katil • çift tarafından rehin alınmasıyla baş- or. Yönetmenin yapımcısı, boşanmak X-/ormenTiyatrosu Pop Corn, Zafer Madalyası ve Nice Yıllara adlı üç yeni oyunla izleyicinin karşısına çıkacağı yeni sezonda perdelerini 30 Ekim'de açacak. üzere olduğu kansı ve kızı olan bitenden habersiz olarak eve geldiğinde olaylar birbiri ardına gelişiyor«Dormen Tiyatro- su'nun bu sezon sahneleyeceği son oyun ise Bernard Slade'in yazdığı Nice YUla- ra. Haldun Dormen \e Kemal Uzun'un Türkçeleştırdiği oyunun yönetmeni Çe- tin Akcan. 12 Kasım'da Terakki Vakfi Kültür Merkezi, Levent'te sahnelenme- ye başlayacak olan oyunda Haldun Dor- men, Gülen Karaman. Erden Alkan, Ye- şim Abç, Ayşe Çakar. Ali Altuğ, Ayçıl Yeltan ve Birgül Sekmen rol ahyor. Oyu- nun dekor tasanmı Nilgün Gürkan'a. kostüm tasanmı ise Güler Yiğit'e ait. Oyun, hayatı ciddiye almadığı için yıllar — — — önce kansı tarafından terk edilen ve ciddi bir yazar ol- mak niyetindeyken pembe dizi senaryosu yazmak zo- runda kalan bir yazann ya- şamını konu ediyor. Haldun Dormen yaptığı açıklamada odenekli tiyat- roların sponsor sorununa değinerek şunlan söyledi: "VolkswagenMn katkdam- la bu sezon üç oyun sahne- leyeceğiz. L'manm diger öde- nekli riyatrolar da en kısa ^———~ zamanda sponsor buluriar. Tiyatrosu olmayan bir iilke gelişemez." Türkiye'deki sahneyetersizliğı sorununu da ele alan Haldun Dormen "Salon ye- tersizliğine rağmen birçok tiyatro var. Son dönemde Anadolu'nun çeşitli kentlerin- de kültür merkezleri açılmaya başlandı. Ancak bu merkezlerin salonlan bilgisiz kişiler tarafından yapılıyor ve rahatlıkla o>ıın sahnele>enıi>T>nızr ' dedi. Dormen aynca bu sezon farklı yerler- de oyunlannı sahneleyeceklerini belirte- rek 29 kişilik genç ve dinamik bir oyun- cukadrosuyla çalışnklannı söyledi. Volks- vvagen Genel Müdürü M. Arif Cengiz ise Dormen Tiyatrosu gibi bir kuruma spon- sor olmaktan dolayı duyduğu mutluluğu dile getirdi. rnen Tiyatrosu oyunlannı 29 kişilikbir kadroyla farkta mekânlarda sahneleyecek. Bellekten Modernlığe sergisi bugün açılıyor Modernliğin getirdiği sorunlar ele alınıyorKültür Servisi -1997 yılında 47. Vene- dik Bienali'nde gerçekleştirilen 'Moder- nities & Memories' tslam Dünyasmdan Yeni Yapıtlar sergisi 'Bellekten Modernli- ğe' baslığı altındabugün Dohnabahce Kül- tür Merfcezi'nde açılıyor. İstanbul Bilgi Ûniversitesi ve Rockefeller Vakfı New York işbirliği ile gerçekleştirilen sergiye 10 ülkeden 15 sanatçı katıhyor. 30 Ekim ta- rihine dek sürecek serginin istanbul so- rumlu küratörlüğünü Beral Madra üstle- niyor. Sergiye katılan Zahoor Ul Akhlaq (Pakistan), Anusapati(Endonezya). S>ivat Aziz (Pakistan/Kanada). Farid Belkabia (Fas), tnd Eviner (Türkiye), Serhat Kiraz (Türkiye), Abdoulaye Konate (Mali). Rac- hid Koraichi (Cezayir). Murat Morova (Türkiye), HassanMusa(Sudan), SafimOb- raMc (Bosna-Hersek). Hendrawan Rryan- to (Endonezya), Setuman Sabana (Endo- nezya), Adel El-Smı (Mısır). Zulkifli Yu- soff (Malezya) îslarrun biçimlendirdiği bir ortam içinde çalışıyor. Sanatçılar gelenek ve anılar, toplumsal ve çevresel kaygılar, çatışma ve değişim ve giderek birörnek- leşen bir dünyada smırlann aşılması üze- rine düşünerek modernliğin getirdiği so- runlan ele ahyorlar. Bellekten Modernliğe sergisinin içeri- ği; kavramlan ve irdelediği sorunlar ve söylemlerle bağlantıh açıkoturumlarla ve 'Art Agora' başlıklı bir sanal ortam tartış- ması ve sergisiyle zenginleştirildi. Sergi- nin düşünsel ve kuramsal uzantısı olan açık oturumlarla sanatçılann uluslararası çağdaş sanat, yazm, mimarhk ortamında olduğu kadar, bilim ve teknoloji alanla- nnda da gündemden düşmeyen soru ve sonınlara yaklaşımlan ve yorumlan izle- yicilere aktanlmaya çalışılacak. 7 Ekim Çarşamba günü saat 10.00-18.00 arasın- da istanbul Bilgi Ûniversitesi'nde düzen- lenecek 'Beflek ve Modernlik, Baö ve Ba- tMÜşı' başlıklı birinci oturumda, bellek ve . modernlik arasında sanatın dururnu tartı- şılırken. Doğu ve Batı ilişkileri irdelene- cek. tkinci oturumun başlığı ise 'Disipfin- krarası Geçişler, Etkileşimler'. Açıkotu- rumlara sergi sanatçılan, küratörler, Sabi- ne Vogel, Prof. Dr. Fikret Hactef. Doç. Dr. İhsan Bilgin. Doç. Dr. Ahmet DaMidoğKı. Prof. Dr. Murat Belge. Tank AK ve Doç. Dr. AydınUğurkatılacak. Açıkoturumlar- da simultane çeviri yapılacak. Art Agora 'Bellekten Modernliğe' ser- gisinin bir uzantısı olarak tnternet orta- mında gerçekleşiyor. Art Agora, Internet dünyasındaki herkesi, serginin gündeme ge- tirdiği, Islam dünyasının yeni yapıtlan üze- rine düşünmeye, bu yapıtlann arka planı üzerine bir tartışmaya katılmaya, sergi ile ilişkili Doğu-Batı, geçmiş ve gelecek, ger- çek ve sanal arasındaki çokboyutlu ilişki- leri irdelemeye, Internet ortamının olanak- lannı kuHanarak, bu kavramlar ve düşün- celer kapsamında sanat yapıtı üretmeye çağınyor. İstanbul Bilgi Ûniversitesi bu girişimiyle, dünyanın dört bir yanındaki sa- natçılarla Intemet kullanıcılan arasında birV on-Ü0e diyalog" başlatmay ı amaçlıyor. http://artagora.ibun.edu.tr Aynntılı bilgi almak isteyenler için: is- tanbul Bilgi Oniversitesi (0212-216 23 00) e-mail: pelinutğiibun.edu.tr. ki ve sorumluluğu paylaşmak amacını taşıyor. Yöne- tim kurulunda ya§anan süreç, söyleyeceğimiz ilkeler için doneler oluşturuyor. Bu süreç elbette karşılıklı fi- kir alışverişi ve iş paylaşarak olacak. -PdkirepertiA^oluşunıundaöiKekiyTUardan fark- lı bir yol iztenecek mi? Repertuvar bizim için çok önemli. Repertuvar, iyi oyunlan yan yana getirerek değil, yorum ve yorum- culan göz önüne alarak oluşturulur. 'Kısasa Kısas', 'Cyrano de Bergerac', 'Atçah Kel Mehmet' ve 'Fer- hat üeŞirin' yorum ve yorumcu bazındabir araya gel- di. tyi oyunlan bir araya getirmek kolay, ancak nasıl bir araya getirildiği daha önemli. Oyunların öncelik- le yorum ve yorumcular açısından yan yana gelmesi ve çağdaş tiyatro yapıh olması gerekiyor. Oyuncunun yorum ve içerik açısından reji ekibine katılma şansı olmalı. Bunlar bir tiyatro için en temel olgular. An- cak biz bunlan dahi yitirmiştik. -1998-99 sezonunun repertuvan sizin > önetiminiz- de mi gerçekleştirildi? Evet. Sadece geçen sezondan miras aldığımız 'Ka- ranhkta Komedi' adlı oyun var. Bu oyunu seçkin bir komedi örneği olarak gururla taşıyoruz repertuvan- mızda. Ama diğer oyunlar bizim buraya gelmemiz- le, özgür irademizle katüdı re- ~""^^~~ pertuvara. Vatandaşın vergi- siyle yaşayan bir odenekli ti- yatroda çalışıyorsanız, Türk oyunlannı tiyatroya kazan- dırmak gibi asal bir görevi- niz var. Yerli oyunlann ora- nı yüzde 70'e vanyor. Bu oyunlar sanatsal tercihleri- mizle örtüşüyor. İkinci tur repertuvann çahşmalan ise sürüyor. -BuvTİneg8)iven«klervar İstanbul Devlet Tiyatro- su'nda? Çocuk Tiyatrosu Birimi oluşturduk. tlk oyunumuz 'Rüzgâria Yanşan Tay". Ço- cuk Tiyatrosu Birimi'nde, yaratıcı drama çahşmalan yapılacak ve ikinci oyunu- muz bu yöntemle oluşturu- lacak. Bu çalışmalar, Türk tiyatro yazarlannın kıtlığın- dan söz ettiğimiz bir dönem- de erişkin tiyatrosu için de te- mel olacak. Aynca bu yıl •İkinci Çocuk Tiyatrosu Se- mineri ve Festh-aîi'ni 'Tn/at- ro Tiyatro' dergısiyle birlik- te gerçekleştireceğiz. Mosko- va Mali Tiyatrosu ile iç eği- timimizi güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Buçalışma yaz okuluyla başlayacak ve kış aylannda üç-dört ayhk peri- yotlarla sürecek. 10 Kasım'da ilk kez bir tiyatro Aya lri- ni'de temsil verecek. 'Cyra- no de Bergerac'ı sahneleye- ceğiz Ayafrini'de. Aynca Ru- meli Hisan'nda bir tiyatro buluşması da gerçekleştiri- lecek. Kadıköy Belediyesi ile ortaklaşa Kadıköy Vapur Iskelesi'nde gişe actdc Ana- dolu yakasında yeni bir ti- yatro açmayı planlıyoruz. - Devlet Tîyatrolan'ndaki bu değjşiknlder nasıl kaucı hale getirflecek? Devlet Tiyatrolan'ndaki atüımlannyasal dayanağı ol- ması kalıcılığının ilk garan- tisidir kuşkusuz. Yeni yöne- tim ve Kültür Bakanlığı yıl- lardır üzerinde çalışılan Dev- let Tiyatrosu Yasası'nın çık- ması için uğraş veriyor. Ya- samn çıkmasım büyük bir özkmle bekliyorum, ama bu- nu beklerken yaşayacağımız bu sürecin de Devlet Tiyat- rosutarihi içinbelirleyici ola- cağım düşünüyorum. Şu an Devlet Tiyatrosu'nda birçal- kanü olmadığını görüyorum. 18 yıldır Devlet Tiyatrola- n'nda çalışıyorum ve ken- dim için özlediğim her şeyin gerçekleşmesi için çaba sarf ediyorum. Hiçbir şeyin kapa- lı kapılar ardında kalmasmı istemiyorum. Her şeyin açık olmasından yanayım. - Diğer Ulerdeki Devlet Ti- >*atrolantteUetişim kunıyor musunuz? Batı'ya açılan kapı İstan- bul, Doğu'ya açılan kapı Di- yarbakır görüşü çerçevesin- de Diyarbakır'ı kardeş kent ilan ettik. Ortaklaşa proje üretmeyeçahşıyoruz. Diyar- bakır'a, İstanbul sanatçıla- nndan destek oluşturmak is- tiyoruz. Bunun ilk adırru Di- yarbakır'a rejisör yollamak oldu. 35. Antalya Film Festivali Altın Portakal 'Yara'nın oldu BÜLENT ECEVtT ANTALYA - 35. Altın Portakal ödülleri sahiple- rini buldu. Yönetmenliği- ni YıfanazAslan'ın, yapım- cılığını Murat Kadıoğ- hı'nun yaptığı "Yara", En tyi Film Odülü'nü alırken yönetmenliğini Serdar Akar'ın yapımcılığını da Önder Çakar'ın yaptığı "Gemkk", En İyi 2. Film ile En İyi Yönetmen ödül- lerinin sahibi oldu. Sanatçılann boykotuyla açılan 35. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde ödüllerin genç oyuncu ve yönetmenlere gitmesi, si- nema dünyasını şaşırttı. Jüri başkanı Hülya Kocyi- ğit, ödülleri teslim eder- ken "Yeni kuşak, yeni so- luk. gençsanatçılar, yönet- menler, Türk sinemasına getivor. Bundan mutluluk duyuyonız. Odüüeri beür- lerken çok zorlandık" di- ye konuştu. Antalya Ha- san Subaşı Kültür Par- kı'nda yapılan ödül töreni, saat 21. 00'de başladı. Ödüllerin dağıtımı sırasın- da birçok ödül sahibi sanat- çımn ohnaması, izleyen- lertarafından tepki ile kar- şılandı. En tyi Film "Ya- ra"nın yapımcısı Murat Kadığolu, ödülünü alırken gözyaşlannı rutamadı. Ka- dıoğlu. "Bu ödülü film eki- bi olarak ahyorum. Oniar çekti bu filmi" diyerek se- vincini dile getirdi. En İyi Kadın Oyuncu Odülü'nü de aynı fılmin başrol oyun- cusu Yelda Kaynıakçı Rey- na, "Hiç beklemiyorduıtı böyle bir ödül. Bu ödülü neneme %ereceğim. Size sa- lakça gelebilir ama benim için önemli" dedi. Onder Çakar-SevinçÇakar'm ya- pımcıhğım üstlendiği, Ser- dar Akar ile En İyi Yö- netmen; Erkan Can ile En iyi Erkek Oyuncu ödülle- rini alan "Gemkk'' En tyi 2. Film Ödülü'nün de sa- hibi oldu. 35 Altın Porta- kal Film Yanşması'nın di- ğer ödülleri de şöyle pay- laşıldı: Dr. Avni Tolunay Özel Ödülü, yapımcılığını Kad- riYurdatap'ın yaptığı "Ka- çıkuk Diplomaa? 'na; Beh- lül Dal Özel Ödülü, Ya- pımcılığını Faruk Ak- soy'un yaptığı "Karışık Pizza"ya; TRT Özel Ödü- lü yapımcı Ahmet Necef Uğıırlu'nun "Eski Fotoğ- raflar"ına değer göriildü. En tyi Yardımcı Erkek Oyuncu, Ağır Roman ad- lı fılmdeki rolüyle Mus- tafa Uğurlu, En İyi Yar- dımcı Kadın Oyuncu yine Ağır Roman'daki rolüyle Sevda Ferdağ alırken En îyi Senaryo, "Leopann Kuyruğu"ndaki çalışma- sıyla Turgut Yasalar; En İyi Görüntü Yönetmeni "Kaçıkhk Diploması"nda- ki çalışmasıyla ErtunçŞen- kay'a; En tyi Sanat Yönet- meni, Ağır Roman'daki ça- hşmasıyla Mustafa Ziya Ülkcnciler'e; En İyi Müzik Ödülü "Eski Fotoğraf- lar"daki çalışmasıyla Uğur Dikmen'e; En İyi Kurgu Ödülü, Gemide filminde- ki çalışmasıyla Ne\2atDi- şiaçık ve Kanşık Pizza'da- ki çalışmasıyla BülentÖz- demir'e paylaştınldı. En İyi Laboratuar Ödülü ise Kanşık Pizza Filmindeki çalışmasıyla Sinefekt La- boratuvanna değer göriil- dü. Altın Portakal Kültür ve Sanat Vakfı Başkanı Hasan Subaşı, ödül töreni sonunda yaptığı konuşma- da, Antalya'nın Türk Sine- ması'na daha uzun yıllar sahip çıkacağım ve Antal- ya'nın, Türkiye'nin sanat başkenti olmaya aday ol- duğunu söyledi. ABD Van Goglrtı yeniden keşfedîyor^ ^ crf^AGO (AA) -1890 yılında kendjsmi vüfaraÜT ^ intihar eden ve yaşarken sadece bir resinrsatabilmiş olan ressam Van Gogh, Amerikalılar tarafından yeniden keşfediliyor. Washington'daki National Gallery of Art Müzesi'nde sergilenen 72 Van Gogh eserini görmek için, sanat meraklılan Chicago dahil, ABD'nin bir çok yerinden V/ashington'a akm etmeye başladılar. Van Gogh hayranlan, geceyansından itibaren müzenin önünde kuyruİdar meydana getirerek, yerel saatle sabah 11.00'de açılan sergıyi beklediler. Pazar günü açılan sergiyi, 4 bin kişinin gezdığı bildirildi. 3 Ocak 1999'a kadar açık kalacak sergi, son, 25 yıldır ABD'deki ilk Van Gogh sergisi. Van Gogh Vakfı'na ait eserlerin yeraldığı sergi, 17 Ocak 1999-4 Nisan 1999 tarihleri arasında da Los Angeles County Müzesi'nde açılacak. ÇeviPi Bütteni'nin ikinci sayısı • Kültür Servisi - Bir uzmanlık alaru olarak çevirmeniik mesleğini ve çeviriyi özendirmek, mesleğin saygınlığımn gelişmiş ülkelerdeki düzeyine ulaşmasma ortam hazırlamak ve üniversitelerin mütercim-tercümanlık bölümü öğrencilerine profesyonel ipuçlan vennek amacıyla iki ayda bir yayımJanan Çeviri Bülteni'nin ikinci sayısı çıktı. Bu sayıda Prof. Dr. Rona Aybay, Rafet Saltık, Akşit Göktürk, Prof. Dr. Nedret Kuran Burçoğlu, Prof. Dr. Hasan Anamur, Ali Yalıman, Beşir Ayvazoğlu, Dr. Neşe Başar, Faruk Durdu ve Halil Aydın'ın makale ve röportajlannın yanı sıra Çeviri Dünyasf ndan haberler ve YılcUz Teknık Ûniversitesi tarafından ikinci baskısı yayımlanan 'Hasan Âli Yücel Anma Kitabı' hakkında bir değerlendirme, Can Yücel'in el yazısıyla ünlü şiiri 'Hayatta Ben En Çok Babamı Sevdim' yer ahyor. Nobel Edebiyat Ödülü'nün iki adayı • STOCKHOLM (Cumhurijet) - Ekim ayı içinde verilecek Nobel Edebiyat Odülü'nü kimin alacağı konusu edebiyat dünyasında tartışma yaratıyor. Eleştirmenler biri tsveçli, diğeri Çinli iki ozanın adında birleşiyor. Isveçli ozan Tomas Tranströmer, ülkesinin en sevilen ve eserleri yabancı dillere en çok çevrilen ozanlanndan biri. Son yapıtı "Hüzün Gondolu" kısa bir süre önce Amerika'da yayımlanmıştı ve başta New York Revievv of Books dergisi ohnak üzere çeşitli yayın organlannda övgüyle karşılanmıştı. Kitabın Türkçesi de kısa bir süre önce Telos Yayınlan'ndan çıkmıştı. Bu yılki Nobel Ödülü'nün ikici adayı ise halen Paris'te mülteci olarak yaşamakta olan Çinli ozan Bei Dao. Ödülün bugüne dek Çin edebiyatından hiç kimseye verilmemiş olmasının Dao'nun şansını arttırdığı belirtiliyor. BUGUN • AKSANATta L. Pavoroöi'nin M. Benini yönetimindeki Ro>al Philharmonic Orchestra eşliğinde seslendirdiği opera aryalan, 12.30 ve 19.00 saatlerinde lazer-diskten izlenebilir. • BORUSAN KÜLTÜR MERKEZİ'nin düzenlediği etkinlikler kapsamında saat 19.00'da îtalyan Kültür Merkezi'nde bas-bariton Eşref Denizhan'ın piyanist Sergey Gavrilov eşliğinde seslendirdiği tangolar dinlenebilir. • BELGESELStNEMACILARBtRLlĞt'nde Sabri Ozaydın'ın yönettiği u Aydın Ailesi'nin YaşamındaBirGün"isimlibelgesel 13.00, 14.00, 15.00, 16.00, 17.00 ve 18.00'de izlenebilir. ÜÇ KUŞAK CUMHURİYET SERGİSİ ETKİNLİKLERİ BUGÜN • Tarihi Darphane Binalan'nda süren etkinlikler kapsamında saat 11.00'de belgesel gösterimi, saat 15.00'te rehberli sergi gezisi ve müzik dinletisi, saat 18.00'de ise sinema gösterimi yer abyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle