24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KİM1998SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI /[email protected] 13 RKETLERDEN TURKCELL ve JCSSON Türkiye'nin lendiği "Bodrum ıtik Sur Restorasyonu" >jesi Başbakan :sut Yılmaz'ın tılımıyla başlatıldv. rkcell ve Ericsson'un lansmanını Şladığı projeyle :lenistik döneme ait 7 lometre uzunluğundaki rlann onanmı 5 yıl recek. MOTOROLA'nın Star \£ serisinin en son odeli Star TAC 130, rrupa ve Amerika yasalan Ue biriikte ürkiye'de de sabşa ınuldu. 87 gram jniığıyla dünyanm en içiik telefonlan -asında yer alan Star \C 130, ileri teknolojik îellikleri ve kolay ışmabiliriiği Ue dikkat :ki\or. lORİFLAME'inkadını eniden yaratan rengin ücü Colour Performance erisi içinde yer alan emlendirici ruj, dudak alemi ve tırnak cilalan, eni bir renk dili luşturuyor. I İGS, yurtdışında ve urtiçindc vatırım apmaya de\am ederken ok sa>Kİa alternatif pora destek veriyor. İGS, ürk spor turizminin eiişimine katkı saglamak ;in katokmı görev kabul diyor. I SİGNAL ile "Ağız ve >iş Sağlığı Otobüsü rojesi" (Dentibus) artık lkemızde de ygulanıyor. Signal ırafından başlatılan )entibus projesi apsamında. bütün yaz oyunca tstanbul'un ipermarketlerinde ğ t ğ ıramasından geçırildi. 1 GEDİKYatırım İGEDtKYATIRIM, jgo ve kimliğini eğiştirdi. ISO 9001 kalite «lgesine sahip tek aracı urunı olan şirket, enitenen merkezi ve 13 ubesi) le \atıruncıya apsamlı hizmet sunuyor. I ECZACIBAŞI lolding, Nejat F. xzacıbaşrnm 5. ölüm ıldönümü nedeniyle ışadamının Toplumsal iorumluluğu" konulu bir empozyum düzenliyor. Fon ve Dünya Bankası'nın sonbahar toplantıları devam ediyor DfF çözüm arı\©rFUAT KOZLUKLU VVASHLNGTON - üluslararası Para Fo- nu (IMF) \e Dünya Bankası'oın yılhk sonbahar toplantılanna katılan Ekonomi- den Sorumlu Devlet Bakanı Güneş Ta- ner, sanayileşmiş ülkelerin çözüm bula- maması durumunda, global krizin derin- leşeceğini söyledi. IMF, dünyayı saran ekonomik krize çözüm arayışlannı sür- dürürken, fona para b.ulunması ve kuru- luştan yardım bekleyen üye ülkelere des- tek çıkılması hedeflenıyor. Türkiye'nin yıl sonunda yüzde 50 enf- lasyon hedefınde ısrarcı oldugunu belir- ten Taner. "Türkiye şu anda ne krizde ne dekrize aday bir ülkedir. F.konomimiz sağ- lam temeller üzerindedir" dedi. Devlet Bakanı Güneş Taner, önceki ak- şam VVashington'da gazetecilere yaptığı açıldamada, tüm dünyanın kriz dolayısıy- la tedirgin oldugunu \ urguladı. Bakan Ta- ner, "Gelişmiş 7 ülke çözüm üretmeli. Çö- züm üretümezse, Asya'da başlayan, Rus- ya'ya atlayan ve Latin Amerika'ya sıçra- yacağı tahmin edilen kriz derinleşir. Bu da tüm dünyayı durgunluk ve sıkıntıya so- kar" diye konuştu. Dev let Bakanı Güneş Taner, krizin derinleşmesinin Türkiye'ye farurasını değerlendırirken şöyle konuştu: "Türkiye'nin ekononıisi kuvvetli. An- cak dünyadaki kriz \e dağınıklık yüzün- den; Türkiye borçlanırken istediği kayna- ğı bulnıakta zoıianabilir. Yeya bulduğu- muz kaynağm malhetlerinde yiikselme olabilir." G-7 ülketeri maliye bakanlan, IMF-Dünya Bankası toplanülan öncesinde bir araya geldi. *Bu arada, dünyayı saran ekonomik kri- zin nasıl kontrol altına ahnabileceğine iliş- kin arayışlar dün de sürdü. 182 ülkeden ba- kan, teknokrat ve akademisyen, toplam 3 bin 200 kişi geçen hafta sonundan beri son 50 yılın en büyük global krizine çö- züm anyor. IMF-Dünya Bankası'nın res- mi toplantıları dün sabah başladı. Hafta so- nunda özellikle sanayileşmiş 7 ülkenin maliye bakanlan ile Merkez Bankası baş- kanlan, ABD'nın liderliğinde bir araya geldiler. G-7'ler, ABD Başkanı Bill Clin- ton'ın geçen hafta sonunda önerdıği "Kriz- deki ülkelere güçlendirilmiş IMF'nin ön- deriiğinde hızia para aktanlmasr planı- nı "desteklediklerini" açıkladılar. G-7'ler, IMF'nin. bundan böyle özellik- le "Forward" ve benzeri finansal işlem- lerin yakın takibe alınmasını da vurgula- dılar. Ancak her şeyden önce kaynak sı- kıntısı çeken IMF'ye para bulunması ve daha sonra da bu kuruluştan yardım bek- leyen üye ülkelere destek çıkılması he- defleniyor... llk etapta tüm gözler, ABD'nın IMF'ye aktaracağı 18 milyardolarda. Clinton yö- netimi, bu para için aylardan beri, kong- re çoğunluğunu elinde bulunduran Cum- huriyetçiler'i ikna etmeye çalışıyor. Beyaz Saray ile Cumhuriyetçi Kongre üyeleri, dünden itibaren, ABD'nin IMF'ye akta- racağı paranın miktan konusunda pazar- lığa oturdular. Küresel mali bunalıma çö- züm arayışının başını çeken Zenginler Ku- lübü'nün (G-7) üyeleri arasında henüz sağlanamayan görüş birliği ise dünya ma- li piyasalannın beklediği "faizindiriminin'' ABD'den sonra Avrupa ülkelerince de ya- pılması konusunda oldu. Protesto edildi Washington'da küresel mali krize çözüm paketleri oluşturmak için "ter dökerken", IMF binası önünde toplanan "300" kadar gösterici de "dünya ekonomi zirvesini" protesto etti. Çogu Amerikalı göstericiler, IMF binası önünde saatlerce slogan ata- rak bina çevresinde "Gelecek sefer bu bi- na yerinde olmayacak. IMF 2000 yılında jübileyapacak" diye bagırdılar. Gösterici grup, IMFyi, "sanayileşmiş 7 ülkenin emir ve istekkri doğrultusunda, dütıva halk- lannın ekonomik gereksinimleri yerine belisayıdabankerinenırindeohnakla" suç- ladı. Washington'da herkesi rahatlatan olay ise Brezilya'daki seçimleri iktidardaki Car- doso'nun kazanması oldu. Çünkü IMF yönetimi ile ABD ve Zenginler Kulübü G- 7, Cardoso'ya oynuyordu. IMF-Dünya Bankası toplantılanna katılanlann büyük bölümü, "Şayet Brezflya'da Cardoso'nun rakipleri seçimi kazansaydı, pazartesi gününden itibaren ABD'ye ve Avrupa ül- kelerine sıçramış büyük bir krizi tartış- maya başlamıştuV yorumunu yaptılar. Maliye Bakanı Zekeriya Temizel, yıl sonu hedeflerinde revizeye yeşil ışık yaktı 'Enüasyon, beldentimitı 2 puaıı üzerinde'AINKARA(Cumhuri>et Büro- su)- Maliye Bakanı Zekeriva Te- mizel, eylül ayı enflasyonunun, beklentisinin 1.5-2 puan üzerinde oldugunu belirtirken "Ekonomi- ye istediğiniz gibi müdahale ede- mezsiniz, etmemeniz gerekir za- ten. Koşullar kendi içerisinde işle- miş, böyle bir sonuç doğmuştur" dedi. Temizel, eylül ayı enflasyo- nundaki yüksekliği "1.6katr3yon lirahkborç ödcmesi. tanmsal des- tekieme yukünılülüklcri ve okul- lann açıİışına" bağladı. zel'in ziyaretı sırasında, para ve ser- maye pıyasalanna yönelik vergi ödünlenyle devletin tarafsızlığı konusunda tereddütler başladığı- na dikkat çekerek yasanm getırdı- ği ek mali yükümlülüklerin esnaf- sanatkâr ve ücretli kesım üzerin- de bırakılmamasını istedı. Gün- day, "Basit usule tabi esnaf ve sa- natkârlar katma değer beyanna- melerini 3 yıl için 6 ayda bir ver- sinler. Yasada çelişld yaratan ya- zar kasa kullanılmasına ilişkin hü- küm kaldınlsm. Peşin vergi oranı vüzde 50'den vüzde 15'e indirfl- sin" istemlerini sıraladı. Temizel ise banka ve borsacılara yönelik ödünlerin, Bakanlar Kurulu yetkı- sindeki esneklikler oldugunu sa- vundu. "Türkiye vergi sorununu halletmeden ileri>e gitnH> olayını ka>bediyor. Devlet sizlerin kulla- nacağı, üren'm yannmının ihtiya- cı olan kaynaklan bü> ük ölçüde çekme>e başladı. Hem de yüksek faizterie" diyen Temizel. kendi dö- neminde vergi yasasmdan ödün verilmeyeceğini ileri sürdü. Temizel, mali milat sonuçlan- nın kendilerine ulaşmadığını be- lirtırken "Mali idarenin özel ola- rak toplayacağL, bilgüerin hepsi bende kabuı diyebüeceği bir olay değü" dedi. Yenı şirketler kurul- ması, sermaye arttırımlan, Istan- bul Altın Borsası 'nda 31 ton altın satılmasıyla kayda ginşin sağlan- dığını kaydeden Temizel, bundan sonra devletin kayıt dışılığa karşı elinden gelen mücadeleyi yapa- cağını bildırdi. Temizel, bütçe rakamlannın haf- ta sonuna kadar belirleneceğini kaydettı. Tüketici fıyatlannda yüz- de 6.7, toptan eşyada yüzde 5.3_, .vJylaüye8akanı Temizel, 1999 yı- Tnçia büyülc sapiatîa- ' Fiyat arüşının sorumlusu kayıtdışı lar olabileceğine ih- timal vermediğini kaydederek "Bütçe verüeri ve temel eko- nomik büyüklükler belirlenirken sadece dogma bazı rakamla- n koyup da bunun üzerinde ısrar ediyo- rum derseniz inand»- ncı olmazsınız. Eko- nomikkonjonktür ne- yi gerektiriyorsa, veri- lerinLa ona göre revi- ze etmeniz zorunlu olur" diye konuştu. TESK Genel Baş- kanı Derviş Günday. Maliye Bakanı Temi- MERtHAK tZMİR-Hükümetin 1998 bütçesin- detnflasyon hedefıni yüzde 50 olarak belirlemesinin ardmdan toptan eşya fı- yat endeksi (TEFE) ile tüketici fıyat en- deksi (TÜFE) arasındaki farkın hızla açılmayabaşlaması, dikkat çekiyor. Ey- lül ayı rakamlanyla TEFE ve TUFE ara- sındaki açıklık, geçen yılki yüzde 8'lik oran bu yıl yüzde 15'e dayandı. Yaklaşık 20 yıldır yaşadığı enflasyon ile iktisat Hteratürüne "ömek iUke!" ola- rak adını yazdıran Türkiye, enflasyon mücadelesındeki başansızhğını sürdü- rüyor. Hükümetin 1998 yılı bütcesine koyduğu yüzde 50 enflasyon hesabın- da bir kandırmaca içine gidildigi belir- tiliyor. Son eylül rakamlannda da Baş- bakan Mesnt Yılmaz'ın "hedefledigi- mizdea yukan" sözünü kullandığı enf- lasyon artışı TEFE'de yüzde 5.3, TÜ- FE'de yüzde 6.7 oldu. Aylık artışlann yıl- hk yansımasına bakıldığında ise TEFE- TÜFE makasının da arttığı görülüyor. TEFE yüzde 65.9 olarak belirlenirken, TÜFE yüzde 80.4'te kaldı ve yüzde 80'in altına yine düşmedi. Dokuz Eylül Üniversitesi lktisadi 1da- ri Bilimler Fakültesi'nden Dr. tsmafl Mazgjt TEFE'nin yurttaşlan pek fazla ilgilendiren bir konu olmadığını vurgu- ladı. TEFE'nin, TÜFE'ye göre "birhay- li düşük olmasHun" enflasyon hedefle- rinin onun üzerine kunılmasına yol aç- tıgını belirten Mazgit, bununyanıtacı ve- ri olduğu görüşünde. TÜFE'nin doğrudan tüketime konu- lan maddeleri içerdiğini vurgulayan Mazgit, özel sektördeki fıyat arbşlan- mn, kamunun çok üzerinde gerçekleş- tiginin ortaya çıktığını da belirtti. olan enflasyondakı yüksek artışa ilişkin soru üzerine, Temizel, ey- lül ayı sendromunun 1998 bütçe- si hazırlanırken net olarak ortaya konulduğunu savunarak şunlan söyledi: "Böylebirolayla karşda- şılrnasj pek sürpriz olan bir oiay de- ğiL Özeliikle devletin çok büyük yü- kümlülükleri vardi. Eylül ayuida 1.6 katrihon lira borç ödedi. Ta- nmdestekJemelerryleilgUiyükürD- lülükler hemen peşinden geldi. Onun ötesinde okullanmız açıkü. Ulkeetonomisininenflasyon raka- mından etkilenmeyen bazı uıısur- lan vardır. Buniar çok somutolarak ortaya ÇK kan olaylardL Eylül ayı enflasyonunun ben de bu düzeyde olacagını beklemiyordum. Açık söylemek gerekirse 15- 2 puan daha altında olacagını tahmin edi- yordum. Ama ekono- miye istediğiniz gibi müdahak edemezsiniz, etmemeniz de gerekir. Dolayısıyla koşullar kendiiçeriandeişiemiş, böyle bir sonuç doğ- muştur. Elbette bu ve- rilerin hangi nedenler- leorta>a çıkbğı elbette değerlendirilecektir.*' Nasıl mı? Gayet basit! Yıllardır dünyanın en iyi ve en güçlü markalarını Türkiye'ye sunan RAKS artık İtalya'nın en ünlü kombi ûreticisi İMMERGAS'la birarada. 219600000 246000.00C 269600000 315.200.0Q0 219.600.0% 246.000.000 269.600000 315.200.000 • Bu Umfaıtfa sloklaıınulı sınırlıdır. • Taksilli salı;lnda 1 • 6 seçeıegiııle X 3 oranında laiz iT|ulaımı;tıt. 34 yıldır kombilerinde kendi ürettiği eşanjörleri kullanan İMMERGAS, alev modülasyonu ve elektriksel düzey korumada patent sahibı dünyanın üç kombi ûretidsinden biri! Kombmm tüm parçalarmı kapsayan 12 aylık garantisiyle. montaj ve kullanım kolayltğıyia. yaygın senis ağı ve uzvn ömrüyte. modem ve şık tasarımıyla, benzersiz emniyeti ve ekonomik yakıt kullanımtyla ıster doğalgaz ister LPG ile keyfinı yıllarca yaşayacağınız İMMERGAS RAKS Kombi, çehd Hyatlanyla da aklmızı başmtzdan alacak! Hemen arayın, Sıcaklıgı kilitleyin! Kombilenin... t RAKS le İMfM,i 11 II.IM üfAMt Mu rrKritif İ M M E R ıt TKIM bİLUİtgı ıca 25.«5.J»« lıritı n 21W unlı lami Gjafr* 0» Ma teUÇc uffmbr. ıma «ngtıhatoır. lıksM atijhnb M sv;tt*İMk MtrmmiıbDf^mmfm.fTf^KKJitmindm (ınfm C t N».«V1 fr)ilq İIIMMI txMmMıuAmâjliı. G A S / R A K S B A Y İ L E R İ IHI^.'hUIW:PTninni• SOO EVLER - TAŞÇILAR 537 62 85 • BAĞCILAR - REKOR 611 66 94 • TES 2000 517 71 52 • AR-DEN 557 58 88 • BAHÇEÜEVLER - ÇELİK PROJE 505 80 38 • EKIN 577 49 56 • TAŞER 539 92 83 • BAYRAMPAŞA - TUNA 564 21 58 • ÖZREGA 545 05 61 • BEŞİKTAŞ - STARGAZ 260 09 77 • ESENLER - RUMELI 508 93 60 • HÛSEYIN ASLAN 508 50 91 • OĞULSAN 610 35 55 • EYÛP - TUNA 564 21 58 • FATİH - ÖZISI 521 18 48 • GAZİOSMANPAŞA - TATARLI 545 78 15 • KILIÇ YAPI 545 89 03 • GÜNEŞLİ - ÖZTEMA 651 92 88 • GÜNGÖREN - FURKAN 502 32 91 •AYDIN557 06 76 • HAZNEDAR - BAZ 575 74 00 • BAYHAN 539 47 67 • KOCAMUSTAFAPAŞA - MERT 632 56 12 • SEFAKÖY - UÇAN 592 13 84 • ŞİŞLİ - DOĞUŞ 212 70 82 • YEHİBOSNA - OZAY 551 37 05 • ZEYTİNBURNU - SÖNMEZ 582 94 ?atHiMJM;HllH!Htlılllll» BOSTAHCI - TERMO 367 19 93 • SET ISI 410 91 27 • FEMERYOLU - TITA 349 33 35 • İÇERENKÖY - SETISI 463 75 00 • KAOIKÖY - HAKSAL 337 58 98 • KOÇEL ISI 349 09 53 • KARTAL - AÇI 387 84 65 • ASLAN 374 23 54 • AYDINLAR 377 13 14 • ALUÇLAR 387 77 67 • DOĞ-TES 389 11 16 • EMSAŞ 488 86 10 • KAYHAN 451 82 29 • KOZYATAĞI - STAR 361 04 73 • YAYLA 361 48 09 • KÜÇÜKYALI - YILMAZTÜRK 489 38 36 • DOĞALISI 367 31 06 • HAZER 388 69 17 • NUR 366 10 28 • KAYALAR 388 33 22 • MALTEPE - KOMET 459 16 18 • MAKINTES 305 13 30 • UĞUR 305 72 61 • ISI ILETIM 441 53 53 • PEHDİK - SEDOGAZ 375 77 73 • SIMGE 491 65 24 • RAHMANLAR - KÛÇÛKALİOĞLU 353 90 98 • ÜMRAMİYE - MAVI GRUP 412 90 00 • ÛSKÜDAR - TUN^SAN ISI 391 72 24 • ÖZYURT 334 71 98 • MITES 391 61 13 • YAKACIK - STAR 475 38 27/28 g M S E I - AYTUNA 481 29 87 • ULUS - DOĞA 311 90 46 •ERBORSAN 309 23 61 • ÜNCAN - TEMAS 270 89 25 • Y.AYRAMCI - EGAY 439 48 47 • DEMETEVLER - ENDER 332 17 57 • ÇAMKAYA - FB 441 92 12 • OSTİM - YUNUS 385 52 4 7 Q 3 ! C ^ 3 - AKYAPI 271 39 ı'O • BALKAYA 250 06 40 • BEKAY 246 56 10 • BERBEROĞLU 271 61 41 • BOTES 252 62 54 • CANERTAŞ 360 31 49 • (KESTEL) CIHAN 372 23 00 • C.K AKSU 364 21 38 • ERKSAN 364 21 85 • ONURTES 255 09 11 • OZBAYRAMOĞLU 245 35 01 «TUŞPA363 63 00 H B H t l (DERİNCE) ALTES 229 39 21 • (DERINCE) BOZKAR 239 17 74 • BÜMA ; 2 2 19 74 « INTES 322 03 68 • MAT 322 75 90 • (TÛTÜNÇIFTLIK) MERCAN 527 89 56 •ORKA 321 41 78 • ÜNLÜ 229 11 07 • (GEBZE) KADIOĞLU 641 02 24 H J S 3 H I 2 E I BETA 230 88 24 • ISIMAK 230 34 01 1 M M E fi G A S R f t K S t S l T M A S I S T E M L E R I T I C A S 236 6 &J 0 0(2121 259 89 19 In ISO 9002 t> İMMERGAS " A r a m ı z d a s ı c a k b i r b a ğ v a r ' İŞÇİNİN EYRENİNDEN ŞÜKRAN SONER İşçiler Ayakta Türkiye'de olup bitenleri televizyonlardan izleyen, gazeteyi tabak-çanak-çömleğe göre alan halkın ço- ğunluğun haberi bile yok. Medya resmen sansür uy- gulaciığı için olayların boyutu kamuoyuna ulaşamıyor. Orgütlü işçiler uzun yıllar aradan sonra yine ayakta. Bir şeyleri değiştirecek önemli olaylar yaşanıyor. Metal işko'unun işçileri kötü bir sözleşmenin ar- dından üretimi durdurup yollara dökülünce, bundan 15 gün kadar önce, Cumhuriyet okurianna taşlann ye- rinden oynadığını anlatmaya çalışmıştım. 12 Eylül sonrası düzende çok zoriu bir başkaldınşın yaşanmak- ta oldugunu, sıradan bir işçi tepkisi, öfkesi olarak al- gılanmaması gerektiğini vurgulamıştım. Gelişmeler beklediğimden çok daha önemli ve hızlı. Emek, işçi sınrfı cephesinde bardak taşmış... Türkiye'de, 12 Eylül sonrası süreçte bu tşter hep böy- le oluyor. Yasaklı anayasal ve yasal sendikal düzen- de, moral değerierini yrtirmiş sendikacılık içinde, sin- dirilmiş, cendereye alınmış işçi sınıfı tek tek hak gas- pında sessiz kalıyor. Kazanılmış hak kayıpları, ücret- lerin aşağı çekilmesi, özelleştirmeler, sendikasızlaş- tırma, işten atılmalar, taşeronlaştımnalar sürüp gidiyor. Sonra bardağın taştığı bir nokta geliyor. "Yeter" de- niliyor. Evet, ardı arkası kesilmeyen, son birkaç yıldır hız- la gelişen özelleştirmelerde on binlerie işçinin işini kaybettiğı uygulamalargerçekleştirildikten sonra tek tek özelleştirmelerde, kımi karşı duruşlara rağmen, ik- tidarlar bildiğinı okuyabilirken günün bırinde deöişik bir durum ortayaçıkıyor. Hükümet ve Özelleştırme 1da- resi 62 yıllık Izmit SEKA Fabrikası için, 1671 'i sendi- ka üyesi işçi olmak üzere 2 bini aşkın çalışanını so- kağa atacak biçimde kapatma karan veriyor. 2 Ekim Cumartesi günü işçilere vardiya çıkışı ulaşacak biçim- de, işten atridıklannın yazılı talimatı ulaşıyor. SEKA işçileri ve sendikaları Selüloz-lş, bu işe ol- maz diyerek direnişe geçiyorlar, kendilerini fabrikaya kapatıyorlar. İşçiler fabrikayı terk etmiş olsalar, hükü- met açısmdan sorun kalmayacak. Hafta sonunun ar- dından fabrika güvenlik kontrolüne alınarak hukuken sokakta olan ışçinın tepkisi kolayca sindirilecek. Hü- kümet, işçinin kendini fabrikaya kapatması karan kar- şısında, karann geri alınacağını bildiriyor, ışçilerin di- renişine son verilmek üzere Türk-lş Başkanı Bayram Meral gönderiliyor. Ancak işçiler ve Selüloz-lş yöne- timi, hukuken yazılı bildirilmiş kapatma ve iş akdi fe- sih kararlan karşısında hükümetten, karanndan dö- nükJüğüne ilişkin yazılı güvence isrjyorlar. Hukuken alın- mış kararlar kaldınlmadan direnişten dönmeyecekle- rini ilan ediyorlar. SEKA işçileri kendilerini kilitlemiş olarak fabrikala- nnda yazılı geriye dönüş karannı beklerlerken alışıl- mışın çok ötesinde bir işçi sınrfı, emek cephesi daya- nışması patlıyor. Türk-lş, DİSK, Hak-lş, KESK, mes- lek örgütleri düzeyinde, özlenen düzeyde gerçekleş- tirilemeyen emek cephesi dayanışması, yaşam pra- tiğinde, eylem gerçeğinde gündeme geliyor. Dün Tür- kiye'nin bütün SEKA fabrikalanndaki işçiler, kendile- rini fabrikalanna kapatıp, üretimden gelen güçlerini, eytemterine yansrtırtarken Kocaeli'nde büyük bir emek cephesi dayanışması, yaşama geçiriliyor. İşçiler fab- rikada kapalı, hafta sonu, Kocaeli yöresinin bütün sendikalanndan gelen dayanışma, yıllar önce sanayi bölgesinde oluşturulmuş, ancak son yıllarda pek di- namikolmayan Kocaeli SendikalarBiriiği'nin hareke- te geçirilmesi He yetinilmiyor. Gün boyu önce ailele- rin kitleler halinde, çoluk çocuk fabrika önüne yürü- yüşleri, yiyecek yardımlan, sonra çevre fabrikalann iş- çilerinin vardiya çıkışı, SEKA işçileri ile dayanışma yü- rüyüşleri gerçekleştiriliyor. Medya hâlâ sansür etmeyi sürdürebilecek mi? Pek sanmıyorum. Ama Zonguldak direnişi türünden biryö- re, bahar eylemleri, yaz direnişleri türünden bir büyük emek cephesi dayanışması, işçi sınrfının patlama ey- lemleri sürüyor. En geç bugün hükümetin, Özelleştir- me Idaresi'ni de toplayıp, kapatma karanndan dön- mesi bekleniyor. Hükümet karanndan dönmezse ne mi olur? Uzun yıllar hak gaspına suskun kalan ve bar- dak taşınca ancak patlayan işçi sınrfının gazaba gel- mesinin ne anlama gelecegini bilemeyecek siyaset- çi olabilir mi? Zonguldak'a kadar işçiyi, emek cephesini ezmek- te bir sakınca görmeyen Turgırt Özal, "öza//zm"den dönülmesi, kendisinin de ıktidannın da püskürtülme- si, ilk ciddi ödünlerin verilmesi anlamına gelen adım- lan büyük Zonguldak direnişinin ardından atmamış mıy- dı? Şimdi Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan, za- manın muhalefet partisi lideri Demirel'in işçilere ve sendika liderterine "Hükümeti teslim aldınız, maden- leri kapattırma karanndan geri döndünip ücret/eri yükselttiniz, yeter. Durmazsanız, hükümet de düşer. Ama biz iktidara hazır değiliz" mesajını gönderdiğini anımsıyorum. Kocaeli'nde emek cephesi, işçi sınrfı ayakta, SE- KA işçileri bütün Türkiye'de direnişte, dayanışmada. Medya sansür etmiş, kamuoyu işin ciddiyetinin bilin- cine varamamış, ne yazar? Zonguldak'ta da kent için- de 35 gün süren direniş sansür edilmişti. İş; Ankara'ya yürümeye, iktidar düşürme noktasına gelince ancak ayılmıştı. Üstelik olay bu kez SEKA'nın aileleri ile on binlerie insanı açlıga, işsizliğe mahkûm edecek karan ile sı- nıriı değil. Metal işkolu daha öncesinden ayakta. On binlerie metal işçisinin çalıştıklan MESS'e bağlı işyer- lerinde kazan kaynıyor. Işverenler sözleşmenin satıl- masına karşı, 12 Eylül sonrası ilk kez bir kötü sözleş- me ve sendika yönetimine karşı ayaklanışı durdurmak üzere ellerinden gelen baskıyı uyguluyor. İşçinin sen- dika seçme hak ve özgürtüğüne karşı işyeri tek tek işçi bellenip işten atılmalar uygulanıyor. Yeni direniş- ler, yeni tepkiler patlak veriyor. Kimi fabrikalar kendi kendilerini kapatmak durumunda kalıyorlar. Kamuoyuna Suriye gelişmeleri, savaş olasılığı sı- cak gündem olarak sunuluyor. Oysa emek cephesinin gündeminde, kamuoyundansaklanan, pekçokşeyi, gidişatı değiştirebilecek, çok sıcak günler yaşanıyor. Mali milat paralan bankalarda Ekonomi Servisi - Mali milat kapsamında "30 Ey- Kil"de bloke edilen parala- nn büyük kısmının çekil- meyerek bankalardatutuldu- gu bildirildi. Bankacılar, mali milat kapsamında bankalara 15- 20 milyar dolar civannda bir giriş oldugunu tahmin ettiklerini belirterek, bupa- ranın büyük ölçüde nakit döviz olarak geldigini söy- lediler. Bankacılar, 30 Eylül ta- rihinin ardından bloke edi- len paralardan fazla bir çı- kış olmadığını kaydederek. yastık altı olarak nitelendi- rilen bu paralann zaten be- lirli bir grubun elinde oldu- guna dikkat çektiler. Banka- cılar, mali milatta olduğu gibi paralann çekilmesinde de şubelerde herhangi bir yoğunluğun yaşanmadıgı- nı dile getirdüet. Mali milat nedeniyle son 30-40 gün içinde çok sayı- da şirket kurulduğunu bil- diren bankacılar, "Asıl bu önemli. Demek ki buniar, artık kendilerini kayıt alü- na aldılar. Para yaünhr, çe- kün-" görüşünü dile getirdi- ler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle