25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 1998 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER Yeni YÖK Yasa Taslağı... Prof. Dr. ATIF URAL Kocaeli Üniversitesi Rektörü Y asa taslağı birçok yenilik- leri içermektedir. En önemlileri şöyle sıralaya- bilıriz: 1- \akif Yükseköğretim Okullan: Vakıflann yük- sekokul açmasına ızin verilmektedir. 2- YÖK Bılim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nca saptanacak politikalar ve alı- nacak kararlar doğrultusunda TÜBlTAK, TÜBA \ e öbür ilgili kurum ve kuruluşlar- la işbirliği \ e eşgüdüm (koordinasyon) ya- pacak; araştırma-geliştirme faaliyetlerine aynlan kamu kaynakJannın etkin bir biçim- de kullanılmasını sağlayacaktır. 3- Bu konularda işbirliği yapacak: çe- şjtli bilim. sanat ve teknoloji alanlarında bilimsel milli komiteler ve çalışma grupla- nkuracakür. 4- Akademik Değeriendirme Kurulu (ADK)kuruluyor. Birçok yetkilerle dona- tılmış 15 kişilik bir kurul oluşturuluyor. 5- Mesleki ve Teknik Egitim Bölgeleri: Mesleki ve Teknik Eğitim Bölgesi bir MYO ile müfredat programlan bütünlüğü için- de irtibatlandınlmış mesleki ve teknik or- taöğretim kurumlanndan oluşur. Mezun- lar MY okullanna sınavsız alınabilırler. Bölge Eşgüdüm Kurulu kurulur. 6- Bölüm başkanı. başka bir üniversite- nin öğretim üyeleri arasmdan da seçilebi- lir. 7- Yrd. doçentlerin atanmalannda .Aka- demik Değeriendirme Kurulu da ışin içi- ne girecek. 8- Doçentliğe yükseltilmede aranan as- gari koşullarda. Akademik Değeriendir- me Kurulu"nca belirlenen uluslararası dü- zeyde bilimsel dergilerde yayınlaryapmış olmak koşulu da geüriliyor vedoçentlik sı- navı kaldınlıyor. 9- Profesörlüğe \iikselrilmede aranacak en az koşullar ise: - ADK'ce belirlenen uluslararası dü- zeyde bilimsel dergilerde yayınlar yapmış olmak, - Adaym yayınlanna, yurtdışı uluslara- rası düzeyde dergilerde bilım adamlann- ca yapılmış atıflar olmak. 10- Arasürma profesöriüğü kurumu ge- tirflhor: Sözleşmeli Prof.- Ders yükü aran- mayabılir. Uluslararası nıtelikte TC uy- ruklu ya da yabancı uyruklu olabilir. 11 - Yabancı ülkelerde alman unv anlann onayını da, ADK önerisiyle Üniversitele- rarası Kurul'a bırakıyor. 12- Arasürma Görevlileri: Y. lisansta ögrenim görmekte olan öğrenciler arasın- dan seçiliyorlar. Tez bitince görevlerine son veriliyor. 13- Oğretim yardımcılan kurumu geti- rfliyor. Tanımı: Ders saat ücretiyle lisansüs- tü ya da son sınıf ögrencileridir. 14- Oğretim demanı ve üst düzey ara$- ünayetiştirme kurulu oluşturuluyor. Böy- lece yurtdışına gönderilen araştırma görev- lilerinin işleri disipline edilmiş oluyor. 15- YÖK'te üstdüzey araştıncı yetiştir- me fonu kuruluyor. 16- Madde 36 ile part-time uygulama- sma son verilmektedir. 'Ancakhaftadabir günü geçmemek kaydıvla resmi ya da özel kurum vekunıluşlarda görev lendirilirler' hükmü getiriliyor. 17- Ders yükü zorunluluğunda değişik- ' likler var. Rektör, dekan, MYO Md., Enst. Md. için ders yükü zorunluluğu aranmaz iken şimdi bunlara rektör yardımcılan, konservatuvar ve bölüm başkanlan da ka- tılıyorlar. 18- 'Gelişmiş bir ünhvrsitede otup da YÖK'çe belirlenen geüşmekteolan üniver- strierdeen az3yılgöı» yapmayıkabuleden öğretim üyelerine her ay bir maaş tutann- da ek ödeme yapıür' maddesi getiriliyor. 19- Yardımcı doçentlerin görev sürele- rindeki 12yılhksınırkaldınlmakta,ancak bilimsel bakımdan yetersiz.olanlann gö- revlerine son verilmesinin esaslan belirlen- mektedir. ADK de bu konuda yetkili kılı- nıyor. _ 20- Oğretmen Yetiştirme Koordinasyon Kurulu kuruluyor. 21- 'Yükseköğrerjm kurumlanndaki egitim-öğretim faaliyetleri yanyıL yaz dö- nemi ve > ılda yedüşer haftalık 7 dönem ha- linde. gündüz ve gece öğretimi olarak dü- zenlenebilir' denilıyor. 22- Cniversite ve yüksek teknoloji ens- titülerindeki derslerin bir kısmı ya da ta- mamı ileri eğitim teknolojileri ile uzaktan öğretim teknolojileri kullanılmak suretiy- le verilebilir. 23- TÜBÎTAK'ça belirlenen uluslarara- sı bilimsel yarışmalarda da madalya kaza- nan öğrenciler. madalya kazandıklan alan- larda Öğrencı Seçme ve Yerleştirme Mer- kezi ile TÜBlTAK'çaortaklaşa belirlene- cek yükseköğretim kurumlanndan seçtik- lerine sınavsız girebiliyorlar. 24- Öğrenci katkı payları. TC uyruklu öğrenciler ve her bir program için ayn ay- n olarak ilgili Üniversiteveva YüksekTek- noloji Enstitüsü Yönetim Kurulu'nca be- lirlenir ve o eğitim-öğretim yılına ait yük- seköğretime giriş sınav kılavuzu ile öğ- rencilere ve adaylara duyurulur. Bu belir- lemenin yapılacağı YK toplantısına öğ- renci birliği başkanı ve yardımcısı da ka- tılır. Öğrenci katkı paylan yükseköğretim kurumlannm işletme hesabına gelir olarak aktanlır. 25- Yükseklisans, doktora. sanatta ye- terlilik ya da tıpta uzmanlık öğrenimi yap- mak isteyenler ADK'nin önerisi üzerine ÜK'nin belirleyeceği genel esaslar dahi- linde seçilirler. Lisansüstü ögrenim yapan öğrencilerden almacak ögrenim ücretleri üniversite YK'ce belirlenir. 26- Lisansüstü ögrenim gören öğrenci- ler sözteşme ile de istihdam edilebilirler. 27- Yönetime, idari personeli kadro kar- şılığı sözleşmeli personel olarak istihdam etme yetkisi tanınmaktadır. 28- Bütcenin hazırlanması: Bu maddc ile yükseköğretime aynlan kamu kaynak- lannın üniversıteler arasında dağıtımı ye- ni esaslara bağlanmakta ve üniversite büt- çelerinin personel giderteri ve transferler olmak üzere sadece 2 tertipten oluşması ön- görülmektedir. 29- Devlet ya da vakıflar tarafından ku- rulmuş yükseköğretim kurumlanna, eği- tim ve öğretim amaçlannı gerçekleştirmek için, öğretim üyesi lojmanlan ve yurtlar da- hil her türlü tesısler kurmak üzere Hazıne ve kamu tüzelkişilerine ait taşınmaz mal- lar, YÖK'ün görüşü, MEB önerisi üzeri- ne Malıye Bakanlığı'nca beddazolarak tah- sis edilir. 30- İşletme hesabmın tanımı yapılmak- tadır. Bu madde ile getirilen düzenleme- nin amacı. üniversitelerin mali kaynakla- nnın tek bir işletme hesabında toplanma- sı ve işletme hesabının yıllık bütçesini yap- ma yetkisinin üniversitelere verilmesi su- retiyle esneklik sağlanması, mali kaynak yaratmaya teşvik edilmesi, kaynaklann birleştirilmesi ile mali etkinlik ve verim- lilik sağjanmasıdır. 31- Öğretim elemanlan. gerektiğinde kadro karşılık gösterilmek suretiyle sözleş- meli olarakdaçalıştınlabilir. Böylece, ki- şilere niteliklerine uygun ücretler öden- mesi suretiyle kalitenin yükseltilmesi amaç- lanmaktadır. 32- Rektörlüge bağlı Öğrenci Krliği'nin kurulması öngörülmektedir. Öğrenci Bir- liği başkanı ve Yrd. oy hakkıyla Senato'ya, oy hakkı olmaksızın ÜY'ye katılırlar. 33- Kadroların kullanımı, eskiden Ma- liye Bakanlığı ile DPT görüşleri almarak Bakanlar Kurulu'nca serbest bırakılırken, şimdi YÖK tam yetkili kılınmış. 34- Kadrolann yükseköğretim kurum- lannda dağıtımı ve kullanımında eskiden YÖK'ün izni gerekirken şimdi yalnızca üniversite yönetim kurulu yetkili oluyor. 35- Rektör yardımcılannın sayısı 3'ten 7 ya da 9'a çıkanlıyor; 3'ü profesör. öbür- leri dışandan da atanabiliyorlar. Ana de- ğişiklikler bu şekilde özetlenebilir. Bizce şu hususlann da dikkate alınma- agerekir: I- Rektörlerin seçimi: Seçilen ilk 6 kişi- den YÖK 3 kişi belirliyor. Cumhurbaşka- nı, bu 3 kişiden bir kişiyi rektör olarak atı- yor. Bizce ilk 3, YÖK'e gönderilmeli, YÖK Kurulu görüşlerini belirterek sıra- lama yapmalıdır. Tersi durumda bazen hak- sızlık olabiliyor. II- L nmrateferarası Kurul: thtisas grup- lan olarak çalışmalı, genel konularda or- tak toplantı yapılmalıdır. III- Rektörlerin görev süreleri de, mil- leKekilliğinde olduğu gibi 5 yıl olmahdır. IV- Akademik Değeriendirme Kuru- lu'nun tüm kararlannın Cniversitelerara- sı Kurul'un ihtisas komisyonlannda görü- şülüp tartışıldıktan sonra yürürlüğe gir- mesi gerekir. V- Akademik değerlendirmede yalnız- ca ADK'nin belirleyeceği Uluslararası Ya- yın (Science Citation Index) SCI yapma koşulu. yalnızca geçerli olmamalıdır. Biz her yaptığımızı dışandakilere beğendir- mek zorunda mıyız? Bu biraz da ticari iş oluyor. Sonra öyle bilim dallan vardır ki, burada özgün çalışmalar yapanlar nasıl olur da bu çalışmalan bu dergilerde yayım- latabilirler? Buna gerek var mıdır? Örne- ğin sanat dallan, tarih, edebiyat, coğrafya vb. Bu SCI'e giren uluslararası yayınlann yanında ülkemizde de bu değerde dergi- lerin çıkmasına katkılar sağlamahyız. TL ; - BtTAK, TÜBA vb. bu işleri yapmak zo- rundadırlar. Bilimde saygın olmak istiyor- sak kendi gücümüzü de kanıtlamalıyız. VI- Yasadaki Valaf YüksekokuUan ku- rumu bizce kurulmamalıdır. 1970-1980'li yıllann özel yüksekokullan dramınm ye- niden yaşanması riski çok büyük olasılık- la yeniden yaşanacaktır. - Aynca vakıfüniv ersitelerinin kuruluş- lannda gerekli ve yeterli denetim yapılma- dan izin veriliyor izlenimi bulunmaktadır. Çok sözü edilen Akreditasyon Kurumla- n, ömeğin ABED gibi bu tip vakıf üniver- sitelerini değerlendirdikten sonra açılışla- nna izin verilmesi daha doğru olmaz mı? - Devlet üniversitelerinden vakıf üni- versitelerine öğretim üyesi görevlendiril- mesini ve transferini ele alacak yasal dü- zenlemeler yapılmalıdır. Belirli tazminat- lar ödenmelidir. Bunlar yapılamıyorsa Üniversite Perso- nel Yasası yeniden düzenlenmelidir. - Hiçbir üniversiteye y. lisans. doktora egitimi yaptıramazsm gizli hükmü getiril- memelidir. BeJirli koşullar istenmeli. On- lan sağlayamayanlara bu işlem uygulan- malıdır. Universiteler lisans, y. lisans. dok- tora eğitimleri yaptırtmak için kurulmuş- lardır. Bugüne kadar belli yönetmeliklere göre bu işler yapılmış ve yapılmaktadır. Yal- nızca bazı üniversitelerde doktora eğitimi yapûnlması gibi bir ayncalık yaratılmama- lıdır. IX- Tüm MY Okullan 4 yıliık olmah- dır. Almanya'daki Technische Hochschu- le örneğinde olduğu gibi y. lisansa geçiş teşvik edilmelidir. Aynca 2 yıllık MYO mezunlan yedek astsubay olarak askerlik yapabilmelidir- ler. Yasa taslağı hazırlanmalıdır. Yeni kurulan, gelişmekte olan üniversi- telere 15. yıllannı tamamlayana kadar tüm personelinden kesilen vergiler. üniversi- tenin işletme hesabına gelir kaydedilme- lidir. Emekli kesenekleri hariç üniversite- lere bulunduklan illerdeki kaimu kurum- lannın ve belediyelerin denetim görevi ve- rilmelidir. Universiteler böyle güçlenirler. Temiz toplum daha da ortaya çıkar. Güçlübölgesel kütüphaneler ve araştır- ma laboratuvarlanna hükümet programla- nnda yer verilmeli ve bu iş için universi- teler görevlendirilmelidirler. Sonuç olarak. temelinde üniversitelere daha fazla mali özerklik getirilmesi ana amacı yatan bu üniversite yasa taslağmda yükseköğretim kurumlarına daha fazla bilimsel ve yönetsel özerkliklerin de tanın- ması, üniversite kavramına yaraşan bir davranış olacaktır. ARADABİR Prof. Dr. ERENDIZ OZBAYOGLU Ist. Üni. Edebiyat Fakültesi, Klasik Filoloji Bölümü Ârkeoloji Müzeleri, Epigraflar, Uzmanlap... Kısa bir süre önce bu sayfada istanbul Arkeolo- ji Müzeleri Müdürü Aipay Pasinli'nin, müzedeki bi- ri epigraf olmak üzere iki eski Yunan dili uzmanı- nın bilim dallanyla ilgili olmayan başka müzelere atandığına ilişkin bir "eleştiri-tartışma" yazısı oku- duk. Bu uzmanlar, klasik diller (eski Yunanca-Latin- ce) gibi büyük emek gerektiren dillerin öğretildiği bölümümüzden mezun olmuşlar, çok az okul ar- kadaşlanna gülen birşansla bilim dallanyla ilgili bir alanda, müzede çalışmışlar, üretmişler ve bu ka- dar yıl sonra da akıl almaz bir savurganlıkla oraya buraya fırlatılıp atılmışlardı. Bundan altmış yıl kadar önce, Atatürk'ün ön- görüsünden hareketle, klasik dillerin öğrenilmesi- nin belli uzmanlık alanlanna sağlayacağı yararlar üstünde durularak, birçok hedef arasında, arke- olojik degerierin belgelenmesi, incelenmesi vede- ğerîendırilmesi hedefi doğrultusunda bizzat Hasan Ali Yücel'in imzasıyla Ankara ve İstanbul üniver- sitelerinde Klasik Filoloji Enstitüleri kuruluyor, ba- zı liselere, seçmeli de olsa, Latince dersleri konu- luyordu. Kaderin cilvesine bakın ki, Kültür Bakanlığı'nın da kutladığı Yücel yılında, aynı bakanlığın önemli bir müzesinin huzursuz ve gergin ortamında, Yü- cel'in aydınlık insancılığı, onun, kültür varlığı-ko- ruma eyleminin siyasi projelendirilmesi-formas- yon stratejileri arasında kurduğu sıkı bağ hiçe sa- yılarak iki klasik dil uzmanı fazlalık olarak görüldü. Bu uzmanlar, binlerce belge, müze depolarında incelenmeyi beklerken, Istanbul'un arkeolojik de- ğerleri. işyerlerinin birkaç bodrum katınafedaedi- lirken ya da Gedikpaşa Otoparkı'nda olduğu gibi, paramparça, çöplükleri boylarken, beş-on yıldızlı Four Seasons Oteli'nin, belki de lüks bir yüzme ha- vuzuna zemin hazıriamak üzere kurtarılmakta(!) olan Bizans Sarnıcı'nda çalıştırılmaya bile değer görülmediler. Buna karşılık, Türkiye tarihinin birinci elden in- celenmesi temel amacıyla klasik diller öğrenimine son yıllarda hız verildiğini, Akdeniz ve Ege üniver- sitelerinde klasik filoloji bölümlerinin kurulduğunu, yeni açilan başka üniversitelerin arkeoloji bölüm- lerine, bu dillerin eğitimini almış elemanların atan- dığını görmek olumlu gelişmeler sayılmalıdır. Ye- ter ki, o büyük arkeoloğun söylediği gibi, sefilân- ı Şark (Şark sefilleri), bir daha bireysel ve günlük yararlarına kurban aramasın. Eva Peron ve Benzerlerinin Yazgısı REGEPBİLGİNER G eçenlerde özel bir televizyonda, EwPer»n'uno çılgın hırslanm an- latan birfıbn seyrettim. Kim bu Eva Peron ya da müzikalde adı geçen Evita? Ariantin diktatörü Juan Pfe- ron'un eşi. Dansözlükten diktatö- rün sarayına taşman güzel ve sarışın bir kadın. Diktatörün sevgili eşi olduktan sonra. kısa sürede Arjantin halkının sevgilisi olur. Her yerde coşkuyla karşılanır. Kalabalıklararasınakanşır.kiminikucâk- lar. kimini öper. Hatta cüzamlı hastalan bile! Kimi- ne para dağıtır. kimine ekmek ve giyecek... Ama acımasızdır, kendisine "YoksuDara Yardun DerneğT başkanhğını önermeyen yaşlı ve soylu bir kadını hemen hapse attınr. Rakiplerini silahlı saldı- nlarla korkutur. Polis örgütünün kimi ileri gelenleriyle "devietiçin- de çete" oluşturmuştur. Arjantinli yoksul ve zavallı insanlara, kimi zenginlerden tehditle topladığı bağış- lan. hemen oracıkta. herkesin gözü önünde dağıtır. Hani bunun hesabı, defteri diye soran yabancı gaze- tecilere. bu dağıtımı göstererek, **lşte hesabı*' yanı- tını \erir. Hapishaneler tıklım tıklım doludur. Kimse hak arayamaz, kimseözgürlüVten. insan haklarmdanşa • edemez. Oicâdar ki, yüzüne karşı yapfığı yaıfhşlM^ haksızlıklan açıkça söyleyen eski bir yoksulluk ar- kadaşını bile, devlet içindeki çetelere rutuklatıp hap- se attırmaktan çekinmez. Halkın ilgisinin, hatta sev'gisinin odak noktası du- rumuna geldiği an, artık gösterilen coşkulu sevgi ve alkışlarla yetinmez olur. Ben artık "Arjantin'in mat, simgesi oJdum" diye böbürlenir. Hırslan onu, resmi bir mev ki sahibi ol- ma isteğıne götürür. Başkan olan kocası Juan Pe- ron'un yardımcısı olacaktır. Güçlü bir rakibi vardır: Polis şefi Versante. Ama onu, devlet içindeki çeteleriyie. ayaklan dibine silah sıktırarak tehdit eder ve adaylıktan vazgeçirir. Hazır- lanan mizansenle, uydurma birseçimle. başkan yar- dımcısı seçilirde. Ordu buna izin veımez. Üst rütbeli bir subay, or- du hareketinin başındaki komutanın mesajmı getirir. tam da başkanvekilliği koltuğuna oturacağı sırada. Bu mesaja Eva Peron parlar: "Bu ordudan bıkdm ar- nk!" Ordu adına ordunun isteklerini bildiren üst rütbe- li subay, Juan Peron'a döner: "Egereşüüzbaşkan yar- dtmctsı olursa, harekete geçeriz.'" Bunun anlanıı dar- be yapanz deraektir. Ev« Peron dikleşir: "Sizinle sa- '- -Aynca yasaldaıgöre. ofuz-yaşırtdan aşağı olanlar başkan yardımcısı seçilemezler. Oysa Evita, yaşmı üç yıl eksik söylemiştir. Evita çöker: "Bugüne kadar hiç kimseye venitme- miştim. Şimdi kaybettim'' dıve olduğu yere yığılır. Paris'e gidip pahalı pahalı takılar alan, en şık giy- sileri en lüks modaev lerinden satın alan Evita, bedel- lerini lsviçre bankalanndaki hesaplanndan öder. thtirasının sonunda, kanserolurve bu hastalığa ye- nilir. *Ben ötüyonım, bütün Arjantin arkamdanyas tutacak"di>e teselli bulur. Kocası Peron askere kar- şı koyamamıştır, Evita da kansere yenik düşmüştür. Bu filmi seyrederken. tarihteki ve günümüzdeki birçok hırslı kadını getirdim gözlerimin önüne. Kleopatn'yı, Katerina'yı. HürremSultan'ı, Ken- nedy'nin kansını, Saba Melikesi'nı. Benazir But- to'yu... Ama günümüzde, Arjantin'e benzeyen han- gi ülke var diye düşünüp durdum: Bulamadım. Bu nedenle yazımı, "Politikada BirSan Çamdi*' adlı pi- yesimden şu bölümle tamamlamak ıstiyorurn: Oyun- daki ihtiyar, seyirciye Aslı yok ülkesinin Üstü açık köyünü anlatır. Soranlara da şu yanıtı verir: "Gören anlatsın görmeyenlere, büen sö> lesin bü- meyenlere_" PENCERE Ağın Neresi?.. Postadan çıkan kalın bir zarfın içinde dergiler, yanında bir mektup. 'Ağın Kültür ve Dayanışma Derneği' Başkanı Dr. Vakrf Özkul ve Genei Sek- reteri Altan llter anlatıyorlar: "Elazığ iline bağlı, Keban Baraj Gölü nedeniy- le karayolu bağlantısı kesildiğinden ancak feri- botla geçilebilen ve nüfus kayıtlannda 40 bin ki- şinin kaydı bulunmasına karşın 1997 sayımında nüfusu 2.103'e düşen Ağın... Seçimlerde oy potansiyelinin fazla olmaması ve (...) sürekli aydınlığı, çağdaşlığı benimsemesi ne- deniyle her şeyden yoksun bırakılmaya çalışılan şanssız bir ilçe Ağın... Ağınlınm para verip (...) baraj gölü üzerinde 200 metre uzunluğunda köprü yaptırma olanağı yok ve belki de en önemlisi Ağın da terör olayı yok!.. Devletin Ağın'ı anımsaması, devletin hastane ve köprü vb. yaptırması için PKK'nin burada toplu kıyım yapması mı bekleniyor?.." Mektuba eklenen 'Ağın Düşün ve Sanat Dergi- si' 75'inci sayısına ulaşmış... Şaştım kaldım!.. Türkiye garip bir ülke, halkımız bir tuhaf, Ağın- lı'nın işi ğücü yok, dergi çıkarıyor... Hem de sanat ve düşün dergisi... Içimi bir sevinç kapladı. t; • Dergileri karıştırmaya başladım, al sana Ağın dergisinden bir güzel çeviri şiir: Yazan Jacques Godbout, çeviren Necip Baytaş... Bir çocuk Yaratınca . Bir başka çocuk ' ' ' - • • < • • Ve de ikisi Bu iki çocuğu Mutluluğun Bakınca birbirine Düzleşir dünya Göstermek için onlara Gidecekleri yeri Ve uzayıp gider Soyulan bir portakal ., Kabuğu gibi ' ^ Yalnız çocuklara özgü değil bu, insan sevgisin- den dağlar iki kat olur, ovalaşıp ufuksuz bir ipek halı sererier yakınlaşıp birleşenlerin yollanna... • Ülkemizde kaç Ağın var, dağlann, göllerin, ne- hirierin, ormanların arasına serpilip unutulmuş?.. Onlar da birer düşün, edebiyat, kültür, sanat der- gisi çıkanp kendilerini anımsatsalar ülke cennet olur. M. Cavit Alpaslan, dergideki yazısında Ağınlı- lara sesleniyor: "Andirililer, Ekirekliler, Pullular, Küzneniler, Ba- demliler, Mıneyikliler, Saracıklılar, Kopinikliler, Hü- renekliler, Paşikliler, Vahşenliler, Zalbarlılar, Hünü- lüler, Pağnikliler, kısaca Ağınlılar!.. Vay.. vay.. vay.. Okurken sanırsın ki Ağın bir ilçe değil de bir ül- ke, bir imparatorluk, bir atlas, bir coğrafya.. Kim bilir, belki de öyledir... • Türkiye'airMju vaktinde sürekîi birdüşün-sanat dergıst çıkSrrrîak, hele uzun yıllar yaşatmak öyte- '•"• sino göçki»buişi başaranlan kutiamaktan kendi- mi alamadım. Dergi, Ağın gibi Keban Baraj Gölü'r)öt) yamacında bir ilçenin aydınlarınca yayımlanıyor- sa, adını duyurmadan geçmek, dostluğa sığmaz diye düşündüm. Türkiye bir kültür cumhuriyetidir, öyle olmalrdır, bir başka yolumuz yoktur. Yazımı nasıl bitireyim?.. Ha.. Ağın Düşün ve Sa- nat Dergisi'nin yazışma adresi: Necatibey Cad. Uy- sal Apt. No: 20/16. Tel: 230 11 54 - Ankara. BEYOĞLU 1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo 1995 976 Davacı Malıye Hazıncsı tarafından açılan gaıplık ve tescıl dava- st sonunda: Beyoğlu Çukur Mah 357 ada. 15 parsel malıkı V'asılı- kı Drestılıan'nın gaıplığıne. ta^ınmazın Hazıne adına tapuya tescı- Ime 11.9 1997 tarıhınde karar venlmıştir. Gaıp Vasılıkı Drestılı- an'ya leblığ yenne geçmek üzere. 1 günlük ilan sûresın sonunda başlayacak 15 günlük ıtıraz süresinde temyız edılmediğı takdirde karann kesinleşeceğı ilan olunur 3 10 199^ Basın: 2629 TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİODASI İSTANBUL ŞUBESİ 31.ÇAL1ŞMADÖNEMİ GENEL KURUL ÇAĞRISI . Şubemiz 31. Çalışma Dönemı Olağan Genel Knnıl Toplan- tısı 14 Şubat 1998 Cumartesı günü saat 10.00'da Cumhuriyet Cad. No: 283 K: 4 Harbıye.'lstanbul adresinde ve seçimler 15 Şubat 1998 Pazar günü ayru adreste yapılacaktır. 14 Şubat 1998 tarih- lı toplantıda çofunluk sağlanamadıgı takdirde Genel Kurul Top- lantışı, 21 Şubat 1998 Cumartesi günü saat 10.00'da "Yrldız Tek- nik Cniversıtesi Oditoryum Saîonu, Yıldız Kampusu Beşik- taş. İstanbul" adresinde ve seçimler 22 Şubat 1998 Pazar günü "Karagözyan Yetimhanesi llkokulu, Abidei Hürriyet Cad. No: 228 Şişli İstanbul" adresinde asağıdaki gündemle yapılacaktır. GÜNDEM: l.GÜN: 1- Açılış ve saygı duruşu 2- Başkanlık dıvanının oluşturulması 3- Şube Yönetım Kurulu Başkanı 'mn konuşması 4- Konuklann konusması 5- Şube Yönetim Kurulu çalışma raporunun sunulması 6- Çalışma raporunun görüşülmesi 7 - Yönetim Kurulu'nun aklanması 8- Yeni seçilecek şube yönetim kurulu asil ve yedek adaylan ile EMO genel kurul delege adaylannın saptanması 9- Kapanış 2.GÜN Seçimler Oyelerimizın kimlik kartlan ile katılmasını rica ederiz. Saygılanmızla. YÖNETİM KURULU VEFAT Melahat Duman'ın sevgili eşi, Aygün ve Ayhan Duman'ın kıymetli babalan, Fulya Engineri'nin sevgili dedesi, merhum Doç. Dr. Naci Düman ve merhum Av. Necmi Duman, Prof. Niyazi Duman. Mürvet Sungur ve Lütfiye Yılmaz'ın ağabeyleri, Mustafa Duman, Dr. Erdem Duman, Emre Duman, Dilek Tüzün ve rahatsızhğı boyunca her zaman yanında olan ve ilgisini esirgemeyen Dr. Ekrem Duman'ın amcalan. Prof. llhan Sungur, Osman Sungur, Beyhan Kabadayı, Perran Gürhan ve Sevgi Şiranlf nın dayılan Em. Hv. Tbp. Kd. Alb. (1940/1) Dr. CEMAL DUMAN25.01.1998 günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 27.01.1998 Salı günü (bugün) Selimiye Camii'nde kılınacak öğle namazından sonra Nakkaştepe Mezarlığı'ndaki ebedi istirahatgâhına defnedilecektir. Allah rahmet eylesin. AİLESİ KULTÜR • SANAT 293 89 78 (3 HATI VURULOUK & HALKM SZ,GÖZ,ARPAOK Şür. BUNDAN SONRA ^ ı ^ l ^ f t h i b t a ™ . YavuzTop HMSNDAĞ) Anor«TV*a}la™«luya):Arit BE8İGELHAL0 î3£S?S!2?İ^Y o b r f ' K 0 YANA DONDER AnonmrfWtro Ba$ama: Arif KARAOGUN Anonim-Elektro Ba^taro* Şîir Nad Olendoü AOYHALEYlfi* j VURUUHİK HALKM Sfir A,O T m*ste: Sekb «ASANKAtfSİ Canımız, oğlumuz, ağabeyimiz Türkiye İşçi Partisi 1965-1971 Amasya İl Başkanı ŞERAFETTİN ATALAY. ölümünün 27. yılında, o günün heyecanı ve sıcaklığı ile anıyoruz. AİLESİ BAKICI ARANIYOR 3. yaşındaki oğlumuza bakıcı abla arıyoruz. Ümraniye ve çevresinde oturması tercih edilir. Saat: 09.30 -17.00 arası 513 84 60-61 'den Tayfun Acar Gümrük stajer personel kartımı kaybettim. Hükümsüzür. GÜLTEKİNSAY1CI 001937 Nolu San Basın kartımı kaybettim. Hükümsüzür. AYŞE YILDIRIM SES_^885 ORTAOYUNCULAR İSTİKLAL CAD. N0.140 TEL: 25118 65-66 FAX: 0212.244 43 27 _ ^ ? L 2)6 35 89 - 247 36 3 1 Ferfıan Şensoy FERHANGİ ŞEYLER Çaj«mb»-Perjembe 21.00 Ferhor Şensoy FELEK BİR GÜN SALAKKEN Pazar15.30-18.30 HALDUN TANER KABARE Kurguloyon : Ferfıan Şensoy Yöneten : Derya Boykal Cvma 21.00 Cvmartesi 18.30-21.00 ' KütKir Botonlığının Kaffalanyta MUŞFİK KENTER-BEKİR AKSO- -—~~~ Genel istek uzerine 7—~ Soo 2 Oyon \^> ORHAN VELİ : O«Mİ ttt mm. Imir umcındn mt J MARIÂ'CALLAS 27Ocak 1998den baflayarak ESKİ OYUNLAR BUYUK EKRAN VİDEO GÖSTERİLERİ İÇİNDEN TRAMVAY GEÇEN ŞARKI Korl ValenHn / FenSan Şensoy 27 Ocat Salı 19.00/ 28 OcakÇarşamba 15 00/31 OcakC.teti 1 4 M Bılet Scıtıs Yerlen. Ortaoyuncular Gıse 251 1 8 65 VAKKORAMALAR; Toksim, Rumelı, Suodiye ve Altmerlcez Hadi Çaman YEDİTEPE OYUNCULARI PeterShaffer 10,16,17,23,24,30^0»!! ' Cuma, CumartesîSaaî:2İ.OO 4 Hadi Çaman Şyairosu * Jeşvikiye Cad. 160 "" -İöanbul ) ^ l .71 98 -246 17 11 EFES Pilsen :- kdmr ve sanata katkılan artarak surecei
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle