Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 AĞUSTOS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kuran kursu
yönetmeliği
Danıştay'da
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)-
Banş Panısi (BP), Kuran
Kurslan Yönetmeliği"nde
yapılan değişikliğe ilişkin
yönetmeliğin iptali
ıstemiyle Danıştay'a dava
açtı. Dava dilekçesinde.
Diyanet lşleri
Başkanlıği'nın Kuran
kurslan içın harcamalan
hallan tamamından aiınan
vergi ve gelirlerden oluşan
genel bütçeden yapacağı
vurgulanarak "'Oysa
hallan üçte bın, Sünnı
İslam'ı kabul
etmemektedir. Bu
insanlardan alınacak
vergilerin. inançlannın
aksine venlen bir hizmet
içın kuüanılması adil
olmadığı gibi, anayasanın
eşitlik hükümlerine de
aykındır" denildi.
Hekime
'işkenceci'
suçlaması
• İstanbul Haber Servisi -
Halkın Hukuk Bürosu.
eski Adlı Tıp Kurumu
Üçüncü lhtısas Dairesi
görevlısı Dr. Nur
Bırgen'ın. YDH İstanbul ıl
bınasını işgal ettikleri
gerekçesıyle gözaltına
aiınan sanıklara. ışkence
görmelerine karşın
'vücudunda darp ızıne
rastlanmamıştır' raporu
verdiğıni iddıa etti. Adli
Tıp'ın tarafsız ve gerçeğe
uygun raporlar
düzenlemesi gereken bir
kurum olması gerektığini
belirten Halkın Hukuk
Bürosu. bu hekimin
işkence suçuna ortak
oldu&unu savunarak
önemlı görevlere
getirilmesini de kınadı.
DYP'li başkan
istifa etti
• MİLAS (Cumhuriyet) -
DYP'li Vlilas Belediye
Başkanı Alı Dogan Serçek
dun partisinden ıstıfa etti.
Serçek. açıklamasında
""DYP artık bugün AP-DP
misyonunu terk etmiştir.
Apayn bir misyona
bürünmüş; tabanıyla,
kuruculanyla ka\ga eder
hale gelmiştir. Partimiz,
Cumhurbaşkanlığı. ordu,
medya. sendikalar,
sanayici ve odalarla karşı
karşıya geririldi.
Demokrasi çizgısinden
saptınldı. Toplumdan
kopuk, ne yaptıgını
bilmeyen. tutarsız birparti
kimliğıne döndü. Bu
şartlar altında bu partide
daha fazla kalmanın
kendime. tabanıma ve
mısyonumuza karşı
saygısızlık olacağından
istifa etmiş bulunuyorum"
dedi.
Flash TV'nin
basılması
H İstanbul Haber Servisi -
Flash TV'nin tstanbul
Bürosu'nu bir programdan
dolayı basarak çevreye
ateş açtıkJarı. çalışanlan
darp ettikleri ve eşyalara
zarar \erdikleri öne
sürülen 4'ü tutuklu 5
sanığın yargılanmasına
Bevoğlu 6. Asliye Ceza
Mahkemesf nde devam
edıJdı. Sanık a\Tikatlannın
tahlıye ıstemini reddeden
mahkeme heyeti
duruşmayı tanıklann
dınlenmesı amacıyla
erteledi.
Silah ticareti
davası
• İstanbul Haber Servisi -
Sılah \e mermi ticareti
yaptıklan iddia edilen, biri
Diyanet görevlısı tutuklu 3
sanığın yargılanmasına
başlandı. Sanıklardan ikisi
sorgulanndan sonra tahliye
'edildi. İstanbul 4 No'lu
DGM'dekı duruşmaya,
tutuklu sanıklar Mustafa
Soykan. Ahmet Sönmez ve
-Yusuf Topal katıldı.
İstanbul DGM Cumhuriyet
Başsavcılığı'nca
hazırlanan ıddianamede.
sanıklardan Mustafa
Sovkan, Ahmet Sönmez ve
.Yusuf Topal'ın, 'silah ve
mermılen yayma ve
çoğaltma amacıyla hareket
etmek' suçundan 8 ile 12
yıl arasında ağır hapisleri
istenivor.
Cindoruk, partizanca atamalar ekime kadar düzeltilmezse ortaklıktan aynlacak
'Hükümetten çekiliriz'DÜRDANE KOCAOĞLU
ANKARA-55. koalısyon hükümetinde
kadro bunalımı tırmanırken DTP
hükümetten çekilme tehdıdinde bulundu.
DTP Genel Başkanı Hüsamettin
Cindoruk. ANAP'ın atamalarda ölçü
tanımadığını, hûkümetin bu konuda
REFAHYOLÜan bir farkının kalmadığını
ileri sürdii. Defalarca uyardığı Başbakan
Mesut Yılmaz'la yeni bir görüşme
yapmasının yaran kalmadığını kaydeden
Cindoruk, "Hükümet bu sonınu kendi
içinde çözsün. Hükümcti TBMM açılana
kadar (ekim) takip edeceğiz. Daha sonra,
Temsiicüer Meclisi'ni toplayarak yeniden
bakacağız. Gerekirse çekilme de gündeme
gelebilir" dedı.
Hûkümetin küçük ortağı DTP'nin lideri
Hüsamettin Cindoruk" un Başbakan
Yılmaz'a bir mektup göndermesiyle
başlayan hükümetteki kadro bunalımı
yeni bir boyut kazandı. Geçen günlerde
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit ve
DSP'lı Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan
ile yaptığı görüşmede de sıkıntılannı
aktaran Cindoruk, dün DTP Temsilciler
Meclisi'nde örgütünden gelen yoğun
şıkâyetler üzerine sertleşti. Hükümetten
çekılmeyi bile düşünebılecekleri mesajını
veren Cindoruk. Cumhuriyet'e yaptığı
açıklamada. "Eğer partizanca atamalar
devam edecekse, ne farkı kaldı hûkümetin
REFAHYOCdan?" dedı Ecevit ile
herhangi bir sorunlan bulunmadığını
belirten Cındoruk. atamalar konusundaki
sıkıntısını Hüsamettin Özkana da
aktardığını ve 3 1ü bir bakanlar
komıtesının tayınlen denetlemesı
önerisinde bulunduğunu aktardı. DTP
Temsilciler Meclisi'nin önceki gün
yapılan toplantısından sonra yayımlanan
bıldinsınde de zamlardan şikâyetçi
olundu. Başbakan Yılmaz'a partizanca
yapılan atamalar konusunda mektup
yazdığını, aynca kendisiyle de
görüştüğünü anımsatan Cindoruk. hiçbir
sonuç alamadığını ve bundan sonra
görüşmenin de bir yaran olacağını
REFAHYOL'dan farksız'
Hûkümetin küçük ortağı DTP'nin
lideri Hüsamettin Cindoruk,
partizanca atamalarda ANAP'ın
ölçü tanımadığını belirterek,
"Hûkümetin partizan atamalar
konusunda REFAHYOLÜan ne
farkı var?" diye sordu. Hükümete,
partizanca atamalan düzeltmesi
için ekim ayına kadar süre
tanıdıklannı kaydeden Cindoruk,
•'TBMM açılana kadar (ekim)
takip edeceğiz.
Daha sonra, Temsilciler Meclisi'ni
toplayarak yeniden bakacağız.
Gerekirse çekilme de gündeme
gelebilir" dedi.
sanmadığını söyledi. Cindoruk.
"Hükümet kendi içinde bu sonınu
çözsün. Sayuı İsmet Sezgın ile birlikte
görüşüp bu sonınu çözsünler" dedi.
Atamalar konusundaki sıkıntıya
örgütünün yoğun şikâyetleri üzerine
girdığını anlatan Cindoruk. "Dün (önceki
gün) 74 il başkanı geldi. Bölgeierinde
yapılan tayinlerden çok çarpıcı örnckler
veriyorlar. ANAP'ın milletvekilleri. il
başkanlannm istediği tayinler yapılıyor.
Tabü hizmet bakanhklan bunlarda
olduğu için, yapüklan tayinler bölgeyi
sarsıyor. Ölçü yok bunlarda" dıye
yakındı.
Şimdilik hükümetten çekilme kararlan
bulunmadığını belırten Cindoruk,
"Hükümeti Meclis açılana, yani ekim
ayma kadar takip eder sonra Temsilciler
Meclisi'ni toplayarak bakanz. Cerekirse
hükümetten çeküme de gündeme gelir.
Hükümcti sıkıntiva sokmayız. Biz de CHP
gibi dışardan hükümeti destekleyebiliriz"
uyansında bulundu. Cindoruk, sözlerini
şöyle sürdürdü:
"Şimdi, bizim söyledikierimizi bir süre
sonra siz de hissetmeye başlayacaksınız,
kamuoyu da. Resmi Gazete'yi takip
ediyorsanız göriiyorsunuz. Atama
listelerinde hep AN'AP'h eski
milletvekilleri bakanlar. il başkanlannm
isimleri var. Ne farkı var o /aman
REFAHYOL hükümetiyle bu hükümet
arasında? Bizim tayin ettiğimiz bir eski
milktvekili var mı? Bir yönetim kurulu
üyeliğine yahut banka müdürlüğüne
getirdiğimiz politikacı var mı? Yok. Her
şey ortada. Ortak bir ilke olmalı.
Bürokrasi siyasallaştınlmış. Hükümet
parti hükümeti haline getirilmiş. Böyle şey
olur mu? REF4HYOL hükümetinde en
çok şikâyet edilen konu buvdu.
REFAHYOL'un devleti işgal etmesine
karşıvdık. Ama yeni bir model
oluşturmuyorsak bu hûkümetin bize
getireceği faydalar azalır. Bu hükümet
örnek teşkil etmeüydi. model
oluşturmalndı. Biz bunu oluşturmak için
uğraş verdik ve \ermeye devam edeceğiz."
RP'li Abdülkadir Aksu, Necmettin Erbakan'ın ırkçı lider Le Pen'le görüşmesini savundu
'Ecevit de Saddam'la görüştü'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - RP Genel B'aşkan
Yardımcısı Abdülkadir Aksu,
Erbakan-Le Pen görüşmesini
savunurken Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit'ın bu
konudaki tavrını DSP lidennın
daha önce Irak Devlet Başkanı
Saddam Hüseyin'le yaptığı
görüşmeyi anımsatarak
eleştirdi. Aralannda Şevket
Kazan'ın da bulunduğu bazı
• Şevket Kazan'ın da aralannda bulunduğu bazı RP'lilerin Saddam'ı
ziyaretlerini gözardı eden Aksu, Ecevit'i eleştirirken "Ülkemize gelmiş bir
liderin görüşme talebini kabul etmek yanlış oluyor da bir diktatöre koşa koşa
gitmek doğru oluyor, çağdaşlık oluyor" dedi.
RP'lilerin Saddam'la yaptığı
görüşmeleri gözardı eden
Aksu. "Ülkemize gelmiş bir
liderin görüşme talebini kabul
etmek. geleneksel
misafirperverliğimizi
göstermek yanlış oluyor da
tecrit edilmiş. bütün bölgevi
ateşe verip kana bulamış bir
diktatöre koşa koşa gitmek
doğru oluyor, çağdaşlık
oluyor" diye konuştu.
Abdülkadir Aksu, düzenlediği
basın toplantısında hûkümetin
zammı ekonominin en büyük
unsuru olarak gördüğünü
savunarak "Zamlar vanlış ve
ayıplı siyasetin gereği olarak
. * * • - - » . » . * .
Bakanlar
Kurulu
toplandı
Bakanlar
Kurulu,
Başbakan
Mesut Yümaz
başkanlığında
toplandı.
Toplanüda.
Sağlık
BakanlığVnın
öncelikli
projeleri,
KKTCye
içme suyu
projcsi, çevreye
ilişkin sorunlar
ve meteoroloji
çalıştnalan ele
ahndı.
(Fotoğraf:
AA)
Yılmaz, Izmir'de yaptığı konuşmada 'Artık kavga etmeyeceğim' dedi
'Susmtuk'ta bazızprluklarvarJ
ANKARA/İZMİR
(Cumhuriyet) - Başbakan Mesut
Yılmaz. Susurluk olayının açığa
çıkanlmasında bazı zorluklar
olduğunu kaydederek
dokunulmazlıklann kaldınlması
ve pişmanlık yasasının
çıkanlması gerektiğini bildirdi.
Yılmaz, İzmir'de partisine
katılımlar nedeniyle düzenlenen
törende konuşurken de geçmişte
birçok siyasi kavga yaptıgını
belirterek "Arûk kavga
etmeyeceğun" diye söz verdı.
Başbakan Yılmaz. önceki gün
NTV'de "Türkiye Konuşuyor"
adlı programda yaptığı
açıklamada. Susurluk olayının
aydınlatılabilmesi için bazı
önkoşullara gereksinim
olduğunu kaydetti. Yılmaz.
"Bunlardan birisi
dokunulmazlıklann
kaldınlmasıdır. İlgüi kişiler.
milletvekUi zırhının arkasına
saklandıklan, yargının önüne
çıkmaktan kortuklan sürece. bu
olaylann ortaya çıkması
mümkün değil. Ikûıcisi. yine bir
yasal düzenleme: pişmanlık
vasasıdır. Yani bu olavlarda
kullanılmış olan kişilerin
kendilerine verflmiş birtakım
yasal güvencelere dayanarak
yargıva bilgi vermeleri lazım"
dedı. Yılmaz, Başbakanlık Teftiş
Kurulu Başkanı Kutiu Savaş'a
olaym aydınlatılabilmesi için
bütün yetkilerinı devrettiğinı
sövledı. Yılmaz. hûkümetin
yargı yeri olmadığını, elde edilen
bütün bilgileri yargıya intikal
ettıreceklerini belirtti.
Ekonomik sorunlarla ılgıli
görüşlerini de açıklayan Yılmaz,
kamu bankalanmn öncelikli
olarak özelleştirilmesı
gerektiğini söyledi. Yılmaz,
kendilerinin iktidarda olması
durumunda, enflasyonun 1 Ocak
2000 yılında tek raİcamlı
oranlara düşeceğini de ileri
sürdü. Başbakan Mesut Yılmaz.
dün İzmir'de DYP'den istifa
ederek ANAP'a geçen 1000 kışi
ile yeni üye olan 1500 kişinin
kayıt töremnde, ANASOL-D
hükümetimn Türkiye'yi
karanlığın pençesinden
kurtardığını söyledi. Yılmaz.
siyaset adına geçmişte kavgalar
yapıldığını, kendisinin de kavga
ettiğini belirterek "Bundan böyle
kavga etmeyeceğun" dedı.
Yılmaz, törene yaptığı
konuşmada şunlan söyledi: "2
ay önce, Türkiye'de Iran mı
olacak, Cezayir'e mi dönecek,
darbe mi olacak tarüşmalan
vardL Türidye bizim
hükümetimizle karanlığın
pençesinden kurtuldu. Bir daha
Türk insanı bu memlekette
gericilikle sahte çağdaşlar
arasında seçim yapmak zorunda
kalmavacak."
'îran idam vahşetine son vermeli'
tstanbul Haber Servisi- însan Haklan
Demeği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Ercan
Kanar. Iran yöneticilerini insan haklan
ihlallerine son vermeye ve idamlan
durdurmaya çağırdı. tran tslam Cumhuriyeti
Başkonsolosluğu önünde dün yaptığı
açıklamada, Iran'da yaşamın birçok
alanında insan haklannın ihlal edildiğini
söyleyen Kanar, "Son günlerde idam edilen
Ali Rıza Koşru Kuran Kordiyeh ve Ahmet
Taghi Abadi'nin önce kırbaçlanıp sonra teşhir
edilerek asıhşlan, suçlan ne olursa olsun
insamm diyen herkesin tüyierini diken diken
etmiştir" dedi. ABD'nin bazı eyaletleri,
Çin ve Iran'ın idamın sıkça uygulandığı tipik
örnekler olduğunu ifade eden
Kanar, ölüm cezasıyla insanın yeniden
sosyalleştirilmesinin ve topluma
kazandırılmasınm söz konusu
olmadığmı vurguladı.
yapılmıştır. Hûkümetin
kaprislerinin faturası dar
geliriilere çıkanlmaktadır. Bu
yapüan ayıpbr, yüzsüzlüktür"
dedı. Hûkümetin seçıme
ilişkin görüşlerinin de net
olmadığını kaydeden Aksu,
44
Hûkümetin dışandaki ortağı
CHPkafaian
kanşhrmaktadır. Bir ay önce
seçim için baskı yapan CHP
şimdi 'Seçim nereden çıktı"
diyor.DSPdeCHPve
Baykal'ışeçimden, «" -_^
kaçmakla suçluyor.
Dinime küfreden bari "
Müslüman olsa.
Seçimden kaçıyor diye
CHP'yi suçluyoriar, ama
erken seçimle ilgili hiçbir
çahşma da vapnııyorlar"
görüşünü savundu.
Erbakan'ın ırkçı Fransız
lider Le Pen'le yaptığı
görüşmeyle ilgili
eleştinlere değinen
Aksu. bu görüşmede
Fransa'daki Türk
vatandaşlanna yapılan
saldınlann gündeme
getinldığını öne sürdü.
"Le Pen Fransa'da yüzde
15 ov almış ve miUiyetçi
karakteri haiz bir
partinin genel başkanıdır.
Genel başkammızm bu
siyasi liderie görüşmesini
eleştirenlerin mantığı ve
zihniyeti üçüncü dünya
mantığıdır1
" diye
konuştu.
Aksu'dan suçlama
Başbakan Yardımcısı
Bülent Ecevit'e bu
konudaki eleştirileri
nedeniyle suçlamalarda
bulunan Aksu. "Sayın
Ecevit bu yaşından sonra
dedikodu yapmaya ve
eşine ender rastlanacak
komplo teorileri
üretmeye başladı.
Bağdat'ta bütün
dünyanın tecrit ettiğj,
bırakın bölgevi dünva
için tehlikeli olan halkına,
Türkmenlere, ailesine,
çevresindekilere zulüm
üstüne zulümler yapan
Saddam'ın yanına giden
kimdi acaba? Evi
camdan olanlar bizim
sapasağlam evünize taş
atmasınlar. Aksi halde
zarariı çıkarlar. Sa>in
Ecevit Türkiye'nin ulusal
politikalanna ters bu
ziyareti niçin, hangi
mantıkla vapmıştır.
Ülkemize gelmiş bir siyasi
partinin genel başkanının
görüşme talebini kabul
etmek, geleneksel
misafırperveıiiğimizi
göstermek yanlış oluyor
da tecrit edilmiş, bütün
bölgeyi ateşe verip kana
bulamış bir diktatöre
koşa koşa gitmek doğru
oluyor, çağdaşlık oluyor.
Geçin bunlan artık geçin.
Dünya değişti' dedi.
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
İslam Kerimov...
20Hazıran1994...
Özrjekıstan Devlet Başkanı (slam Kerimov'un, Tür-
kiye'yi ziyareti sırasında bazı ilgınç gelişmeler oluyor.
Kerimov bir toplantı sırasında Türk yetkililere şöyle di-
yor.,
"Ozbekistan'da Türkiye'de yayımlanan bir gaze-
teyle yakın ilişkısı bulunan SİM grubu tarafından açı-
lan 20 özel okulda şeriatçı faaliyet göstenldıği kuşku-
su içındeyız. Türkiye Cumhuriyeti bu konu için Özbe-
kıstan'a müfettış gönderebilir mi?"
23Agustos1997...
Bir Ozbekıstan yetkılisınin gazetelerın bırinci say-
fasında yer alan açıklaması şöyle:
"Öğrencilerimiz Türkiye'de REFAHYOL zamanın-
da etkılen iyice artan tarikatlann pençesine düşü-
yor..."
Aynı gün Özbekistan Devlet Başkanı İslam Keri-
mov konuşuyor:
"Biz Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'ni
örnek aldık. Sız bizi şaşırttınız..."
Önceki gün kımı gazetelerin birincı sayfasında yer
alan habenn başlığı şöyleydi:
"Kerimov, Refah'ın tankatasoktuğuöğrencilerihe-
men geri çekti..."
Dün sabah 'şeriatçı gazetelere' baktım, bu konu-
da bir haber yoktu, çok konuşan RP Grup Başkanve-
kilı Salih Kapusuz bile bir açıklama yapıp şöyle de-
memişti:
"RP'nin bu konuyla bir ilgisi yok!.."
Özbekistan'ın Ankara Büyükelçiliğı Müsteşan Ba-
hadır Umarov Cumhuriyet'e kısa bir açıklama yap-
mıştı:
"7993 yılında 2500 Özbek öğrenciden 1500'ü ve-
rilen bursun yetersız görülmesi nedeniyle geri çekil-
mıştir. O tanhten bu yana Özbekistan tarafından öğ-
rencı çekılmemiştır..."
Bahadır Umarov ardından ekliyon
"Ancak bu konu, siyasete alet edilmemeliydı. RE-
FAHYOL hukümetine karşı oluşan eğilımlerde basın
bu konuyu kullanmamalıydı..."
Görüldüğü gibi olay yeni değil...
O zaman ne oluyor?
Tüm irticaı çalışmalar Refah'ın üzerine atılıp bir ta-
rıkat şeyhi korunup kollanıyor...
• • •
Ozbekistan'da okullan bulunan SİM grubu hangi ta-
rikatın ya da cemaatin içinde yer alır? Fethullahçıla-
nn! Özbekistan Devlet Başkanı İslam Kerimov, Fethul-
lahçılann, okullarda 'şenatçı yap//anma'yaönem ver-
diğıni, daha önce Türkiye Cumhuriyeti hükümeti yet-
kılilenne duyurmuş mudur? Evet! Türkiye Cumhuriye-
ti hükümeti ne yapmıştır? Millı Eğıtım Bakanlığı Oz-
bekistan'a müfettiş göndermiştir. Müfettişler ne yap-
mıştır? Soruşturma! Sonuç neolmuştur? Kerimov'un
ıddialannın asılsızolduğunu bir raporia bildirmişlerdir...
O tarihte Mıllı Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Eğitım ve Öğ-
retim Genel Müdürü Aysal Aytaç'tır...
Aysal Aytaç. Nurcuların Fethullahçı kanadındandır
ve yıllanjır görevinde kalmayı başanmıştır...
Biz, Aysal Aytaç hakkında yazdığımız bir yazıdan
yargılandık...
Bir soru:
"Aysal Aytaç'ın bu davada avukatı kimdi?"
Yanıtıbız verelim:
- "Fethullah Gülen 'ın avukatı Feti Ün..."
Işte basına yansıyan bu olay yeni değil, üç-dört yıl
önceyı kapsar. Bu olayla da RP'nin uzaktan yakından
ilışkisi yoktur. Ancak RP "Bu örgütlenmeyle benım il-
gim yok" diyememektedir...
• • •
Bugün Özbekistan ve dığer Orta Asya cumhuriyet-
lennden Türkiye'ye gelmiş olan üniversıte öğrencile-
ri 'tarikatların kuşatması' altındadır...
Fethullahçılar olarak bılınen 'Nurcu kolu' bu kuşat-
manın önderliğıni yapmıyor mu?
Tarıkatlar ve dincı vakıflar, Özbek, Kırgız. Azeri vb
öğrencılere her ay 200 dolar harçlık vermıyor mu?
2500 Özbek öğrenciden 1500'ü uç-dört yıl önce ge-
ri çekildı, şımdi Türkiye'de 500 öğrencı bulunuyor;
basın da Fethullahçıları aklamak için RP'yi 'günah ke-
çısi' yapıyor...
Mıllı Eğitım Bakanı Hikmet Uluğbay'a soruyoruz:
"Tarikatçı okullarda, Millı Eğitım Bakanlığı 'ndan izin-
lı kaç öğretmen bulunuyor, açıklayabilir mi?"
Orta Asya cumhuriyetlerindeki 'tarikat okullan'mn
amacı. oralara Türk-islam sentezi adı altında bir ide-
olojiyi taşımaktır. ABD'nin hazıriayıp sunduğu 'ılımlı İs-
lam 'ı mayalamaktır...
Aynı tezgâhı ABD Türkiye'de de uygulamaya hazır-
lanmıyor mu?
Özbekistan Devlet Başkanı, 1994 yılında ülkemizı
ziyareti sırasında Türk yetkilileri bu nedenle uyarırken
şu soruyu da yöneltiyor:
"Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu laik demok-
ratik cumhunyet, bir İslam devleti olmayolunda mı?"
iktidarda DYP-SHP hükümeti vardır ve Başbakan
Tansu Çiller'dır...
işte Fethullah Gülen, o tarihte henüz 'medyatik' de-
ğildir.
Fethullah Gülen ve çevresi hemen harekete geçi-
yor, 'Gazeteciler ve Yazariar Vakfı'n kuruyor...
Takkeli ve takkesiz lıboşlar da "Fethullah 'ı Seven-
ler Derneği"ne katılıp 'Hocaefendi' için destekleme
kampanyası açıyor...
Elbet, bu oyunların hiçbırine Özbekistan Devlet
Başkanı islam Kerimov gelmiyor, 1993-1994 yıllann-
da 2500 öğrenciden 1500'ünü Türkıye'den geri çe-
kerken, Fethullahçıların ülkesinde açtığı okulları da
'çok sıkı' denetlemeye başlıyor...
Sonuç: Özbekistan 2500 öğrenciden 1500'ünü
Türkiye'den DYP-SHP hükümeti döneminde çekti,
REFAHYOL döneminde değil...
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
1
ANASOL değil, ANAZAM'
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP Genel
Sekreteri Adnan Keskin, hûkümetin yaptığı zamlann
sonunun gelmeyeceğini belirterek ANASOL'un 'sol'
yapısınm işlemez hale geldığini söyledi. Keskin, "Bu
hûkümetin adı değişmeli; sol yerine zam koymalıyız,
ANAZAM olmah" dedi. Keskin, dün
Seyranbağlan'nda esnaf ziyareti sırasında yaptığı
açıklamada. hûkümetin zam politikasını ve ortaklanyla
uyum içerisınde çalıştıklannı söyleyen Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit'i eleştirdi.
Le Pen gitti
• İstanbul Haber Servisi - Türkiye ziyaretini
tamamlayan Fransa Ulusal Cephe Partisi Lıden Jean
Mane Le Pen Fransa">a gitti. Kendisine yöneltilen
sorulan ayaküstû cevaplandıramayacağını belirten Le
Pen, önceden randevu verdiği bir gazeteciyle bir süre
görüştü ve daha sonra Fransa'ya gitti.
U n u t u l m a s ı n !.. D i n o z o r y a r ı n b a y i n i z d e