Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 AĞUSTOS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Eğitim-Sen'den büyük suçlama: Ders kitaplan pazannda rüşvet dönüyor
21 tiTİyoıdıdv ldtap pazanEBRITOKTAR
ANKARA - İlköğretim ve ortaöğretim
kurumlannda öğrenım gören yaklaşık 12
milyon öğrencı en az 21.6 trilyon liralık
kitap pazan yaratıyor. Talim ve Terbiye
Kurulu'nca belirlenen kitap listelerinde
bazı çıkar ilişkilennin etkili olduğu öne
sürülürken. Eğitim-Sen'den açıklanan ra-
porda, bazı ya> ınev lerinin rüşvet vermek-
ten çekinmediklen iddia edildl.
Remzi Kitabevi sahiplerinden Erol Er-
duran. Talim \e Terbiye Kurulu'nun ders
kitaplannın güncelleştirilmesi konusunda
gösterdiği direnç nedeniyle 10 yıldan be-
ri ders kitabı basmadıklannı söyledi. Er-
duran, "Ders kitabının günceDeştirilmesi
için Talim Terbiye Kurulu'na başvuru ya-
pıyorduk. Kurul. bunu 1 vıl inceledikten
sonra geri gönderiyor ve kitap yine eski ha-
iiyle basılıyordu. Dünya değişiyor, bizim
Idtaplanmız değişmiyordu" dedi.
• Yaklaşık 12 milyon öğrenci en az 21.6 trilyon liralık kitap pazan yaratıyor. Talim
Terbiye Kurulu'nca belirlenen kitap listelerinde bazı çıkar ilişkilerinin etkili olduğu öne
sürülürken Eğitim-Sen'den açıklanan raporda, bazı yayınevlerinin rüşvet vermekten
çekinmedikleri iddia edildi.
Inkılap Yayınevi sahiplerinden Nazar
Fikri de, profesyonel yazarlarla çahştık-
lannı. ancak Talim Terbiye Kurulu'nun
zaman zaman "sudan bahanelerle" kalı-
teli kitaplan onaylamadığını söyledi. Ku-
rulun demokratik bir yapıya sahip olma-
dığını öne süren Fikri, "Kurul, özellikle
Tûrkçe kitaplannda çok hassas davranı-
yor. Birçok bölümde yonım yapıldığını sa-
vunarak, kitaplan geri gönderiyor. Bunun
bize ber gidiş gelişteki maliyeti 40 miiyon
Bra" görüşünü dile getirdi.
Eğitim-Sen tarafından yapılan "Ders
Kitaplan tnceteme Raporu" adlı çalışma-
da, Türkiye'de ilköğretim ve ortaöğretim
kurumlannda yaklaşık 12 milyon öğren-
cinin öğrenim gördüğü, öğrenci başına 6
ders kitabı düştüğü belirtıldi. Milli Eğıtim
Bakanhğf nın bu yılki kitap lıstesinden
alınan verilere göre en ucuz kitabın 300
bin lira olarak alınması halinde 21.6 tril-
yonluk kitap pazan oluşacağının belırtil-
diği raporda, "Bu rakam. bazı bakanlık-
lann bütçelerine yakjn bir rakamdır. Bu
denli büyük bir pazann varlığırun, bu pi-
yasayı paylaşmak için mücadale eden ya-
yınevlerinin iştahını da kabarttığı bir ger-
çektir. Bu yüzden yayınevlerinin pazardan
pay kapmak için mflyariarca lirayı rüşvet
olarakdağıtnklan büuımektedir" denildi.
Raporda. en az 21.6 trilyonluk kitap pa-
zannın TBMM, Cumhurbaşkanlığı, Kül-
tür Bakanlığı. Dışişleri Bakanlığı, Diya-
net İşlerı Başkanlığı ve Tanm Bakanlı-
ğı'nın 1997 yılı bütçelerinden daha fazla
olduğuna dikkat çekildi.
Raporda, hem öğretmenlerin hem de
ögrencılenn kıtaplann ıçeriğınden hoşnut
olmadığına dikkat çekilerek, öğretmen-
lenn yüzde 66.66"sının ders kitaplannın
yeniden düzenlenmesini istediğine dik-
kat çeken raporda, ögrencilerin yüzde
75'inin de ders kitaplanndan faydalana-
madığı vurgulandı. Ders kitaplannın içe-
riğinde de büyük yanlışlar olduğu belirti-
len raporda, "Talim Terbiye Kurulu'nun
ldtap inceleme korrdsyonlan bazı sakınca-
b sözcükleri dikkatinden kaçırmazken.
bilgj yanhşlan nedense kaçıverivor" de-
nıldı. tran'ın yüzölçümünün her sosyal
bılgıler kitabında farklı olduğu vurgula-
nan raporda, şu örnekler verildi:
"tran'ın yüzölçüınü 1 milyon 648 bin ki-
lometrekaredir. (Ilkokul 5. SınıfSosyal Bü-
giler Kitabı, Salan Yayınlan) tran'ın yü-
zölçümü 1 milyon 663 bin kilometrekare-
dir. (Sosyal Bilgiler İlkokul 5. Sınıf, Tek
Işık Yayınlan)" Raporda, Türkçe ders ki-
taplannın din dersi kitaplannı bile solla-
dığı, MEB yaymı ilkokul üçüncü sınıf ki-
tabındakı "AÜah'ın her canlıyı yaşayabi-
leceği iklime göre yaratüğmı iş işten geç-
tikten sonra anlamış"örneğıyle somutla-
nıyor. Coğrafya kitaplanndaki verilerin
her sayfada değiştiğine dikkat çekilen ra-
porda, "Coğrafya I ders kitabının 18. say-
fasında 45. paraletin uzunluğu 28 bin 400
km olarak verümişken. bu 20. sayfada 20
bin km olarak verilmiştir" saptamasına
işaret edildi.
Yas sınırı 55 olacak
Emekli
öğretmenler
göreve çağnldı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
1997-1998 ögretım dönemınde tüm
Türkiye'de 8 yıllık kesıntisiz eğitime
geçecek olan Millı Eğitim Bakanlığı,
öğretmen gereksmimini karşılamak
üzere emekli öğretmenlen resmen
göreve çağırdı. Yaş sınınnı 55 olarak
belirleyen bakanlık, emekli
öğretmenlerin en geç 8 Eylül 1997
tarihine kadar Millı Eğıtim Bakanlı
Personel Genel Müdürlüğü'ne
başvurmasını istedi. 8 yıllık eğitim
müfredatının çağdaş bir tabana
oturtulması için bürokrasideki
muhafazakâr kadrolaşmayı da
elemeye çalışan Milli Eğitim Bakanı
Hikmet Uluğbay, 10 il milli eğitim
müdüründen sonra, atamalann beyni
sayılan Personel Genel Müdürlüğü'ne
1.5 yıldır vekâlet eden tlhat Şeniz'i de
görevden aldı. Personel Genel
Müdürlüğü'ne bakanlık başmüfettişi
Muhsin Şeaer getirildi. Milli Eğitim^
Bakanlığı,.8 yıllık kesintisiz temel
eğitim nedeniyle ortaya çıkacak
öğretmen gereksiniminı karşılamak
üzere Maliye Bakanlığı'ndan 10 bin
800 kişilik kadro isteminde bulundu.
8-9 bin arasinda branş öğretmenine
gereksinim duyan bakanlık, mevcut
açığı da emekÖ öğretmenlerle
karşılamayı planhyor. Dün emekli
öğretmenlersT resmen duyuru yapan
bakanlık, başvurulann 8 eylüle kadar
süreceğini3)ildirdi. 1942yılından
önce doğşrı emekli öğretmenlerin
görev yajfâmayacağını bildiren
bakanlık; başvurulann Personel
Genel NRdüriügü'ne. il ve ilçe
müdürlüklerine yapılmasını istedi.
Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri en
çok lngilizce. Türk dili ve edebiyatı.
fizik, iş eğitimi, müzik derslerinde
öğretmen açığı bulunduğunu
söylediler. Geçen yıl ataması
bekleyen 10 bin kadronun
değerlendirilmesine de başlanacağını
bildiren yetkililer, öncelikle
pedagojik formasyonu olan
öğretmenlerin tercih edileceğini
belirttiler.
4. sımfa yabancı dil
Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı,
ilkokul 4. sınıf öğrencilerine yabancı
dil eğitimi verilmesi için çalışmalara
başladı. Yabancı dilin 4. sınıf
öğrencilenne zorunlu olarak
verilmesi karan alan kurul, bu
uygulamanın, koşullann elverişli
olduğu bölgelerde 1997-1998
öğretim döneminden itibaren
gerçekleşebıleceğini bıldirdi. 6. ve 7.
sınıflardan itibaren ikinci bir yabancı
dil eğitimi verilmesi gerektığini de
kaydeden kurul, gelecek günlerde söz
konusu çalışmayı Milli Eğitim
Bakanı Hikmet Uluğbay'a sunacak.
Yanlışlarla dolu olan ders kitaplannın okullarda okutulmaması isteniyor
MEBaleyhinedava açdacak
FİGEN ATALAY
Türkçe öğretmenlen
Gülsün Özakın ve Mu-
ammer Karadaş, yakla-
şık iki bin yanhşını orta-
ya çıkardıklan 11 ders ki-
tabının okullarda okutul-
maya devam edilmesi ha-
linde Milli Eğitim Ba-
kanlığı aleyhine dava
açacaklar.
Bu kitaplann Milli
Eğitim Temel Kanu-
nu'nun birçok maddesi-
ne; 1 Mayıs 1995 tarih,
129 karar sayılı Milli
Eğitim Bakanlığı Ders
Kitaplan Yönetmeliği'ne
olduğu gibi aykın oldu-
ğuna dikkat çeken öğret-
menler Özakın ve Kara-
daş, bu yönetmeliğe gö-
re ders kitaplannı incele-
mek için ücret karşıhgı
çalışan inceleme komis-
yonu kurulduğunu haür-
lattılar. Türkçe öğret-
menleri, şöyle devam et-
tiler:
"Ancak, bu komisyon
ücretlerini kesinlikle hak
etmemiş. Birkaç olasıhk-
tan söz edilebilir. Ya yö-
netmeliğin zorunlu kıldı-
ğı bu komisyon hiç kurul-
mamış ya konuyla hiç ü-
gisiz kimselerden kurulmuş ya da ko-
misyon bu kitaplann kapağuı açıp
bakmamış. Yalruzca kapaklan bile açıl-
sa birçok ay kınlıkla, düzeitme yanlışıy-
layüzyüze gelecektL Neresinden bakar-
sanız bakın. açıkça suç işlenmiş. Giinü-
müzde ortaya çıkan benzerleri gibi bu
alanda da siyaset ve çıkar temelinde
Setoyılhk kesintisiz eğitiın yasasınakar-
y ş ı ç ı k a n ç e v r e l e r eylemlerinde artık ço-
cuklan Ueri sürûyorlar. Yasayla bu yıl ilkokul mezunu olan çocuklar imam-hatip liselerine kay ıt
yapbramayacaklar. Bu durumu protesto edenler küçücük çocuklan ellerinde diplomalanyla e>-
lem yapmaya teş^ik ederken kendilerini de arka planda tutuyorlar. (Fotoğraf: A A)
oluşturulmuş bir örgütlenme seziliyor.
Bunlan ileri süriiyoruz.çünkü,okul-
larda okutulan 11 kitabı (W bu Idtap-
lardan beş tanesini yazan.inceleyen, ba-
san ve yayan devletin ta kendisi. Bura-
dan devletle birtakını yayınevleri ve ya-
zarlann bir"çete' ilişkisi içinde olduğu-
nu sezmek hiç zor değil) birçok yönden
yaklaşık bir yıklır inceliyoruz. Bu çahş-
mamız, bize, kitaplardaki birçok ters-
Bgin, aykınhğın. vanhşhğm "eh venişer',
'masumanelik' çerçevesindeohnadığı-
nu en azından bir başıbozukluk, kayır-
macüık. çıkar örgütlenmesi örgütlen-
mesi olduğunu gösterdL
Biz bu ders kitaplanyla eğjtim-öğ-
retim yapmak, çocukla-
rımızı bu kitaplarla ye-
tiştirmek istemiyoruz.
Bu kitaplan yazan, in-
celeyen, onaylayan, ba-
san ve yayanları dil düş-
manı, insan düşmanı,
ulus ve yurt düşmanı
sayıyoruz."
Özakın ve Karadaş,
ders kitaplan konusunda
en yetkili kunım olan Ta-
lim Terbiye Kurulu'nun
bir an önce değiştirilme-
si, okutulmakta olan ders
kitaplannın tek tek ve ti-
tiz bir biçimde incelen-
mesi. çıtanın üstünde
olanlannın yeniden ya-
zılması, öbürlerinin de en
tipiklerinin mumyalan-
ması, gerisinin de çöpe
atılması gerektiğini be-
lirttiler. lşin uzmanlann-
dan yeni bir kurul oluştu-
rularak, diliyle, düşünü-
şüyle, baskısıyla, dizgi-
siyle, insana ve ulusumu-
za yakışır yeni kitaplar
yazılmasını isteyen Gül-
sün Özakın ve Muammer
Karadaş, bu amaçla avu-
katlan ŞenalSanhan, Ay-
han Sanhan. Mehmet
Cengiz ve Nusret Senem
aracılığıyla Milli Eğitim
Bakanlığı'na başvurdu-
lar. Öğretmenler, bakanlığın gerekli
duyarlılığı göstermemesi halinde Ta-
lim Terbiye Kurulu ve MEB aleyhine
idari mahkemede dava açacaklar ve
"Ülkemiz çocuklanmn yanlış egitilme-
lerinden duyduklan şiddetli üzüntü-
nun telafısi için" manevi tazminat da is-
tevecekler.
YALNIZCA MEB ADINA TOPLANACAK
Sekîz yıl bağışına denetim
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- İçişleri Bakanı Murat Başesgioğlu,
sekiz yıllık kesintisiz ilköğretim gi-
derlerinin karşılanması amacıyla ya-
pılan bağış ve yardımlann, Milli
Eğitim Bakanlığı adına açılan he-
sapta toplanacağını, bunun dışında-
ki girişiınlere izin verilmeyeceğini
bildirdi.Başesgioğlu, 80 ilin valile-
rine gönderdiğı genelgede, "Toplu-
mumuzun yannmseverlik duygula-
nndan yararlanmak isteyen bazı ld-
şj \c gruplarca bu amaçhyanhnı top-
lama faaliyerJerinde bulunmak su-
retiyle, kendDerineveya illegal örgüt-
lere maddi çıkar sağlama çaba ve gi-
rişimleri önlenecektir'"dedı.Genel-
gese, resmi ve özel kişi ve kurum-
larca bu tebliğin yayımı tarihine ka-
dar toplanmış bağış ve yardımlann
en geç 7 gün içinde nemalanyla bir-
likte MEB adına Ziraat Bankası
Merkez Şubesi'nde açılan "3388.9"
numaralı hesaba aktanlacağı belir-
tilerek, başka hesaplarda toplanan
bağış ve yardımlann bu hesap nu-
maralanna aktanlacağı kaydedıldi.
Genelgede, bağış ve yardımlarla il-
gili olarak şöyle denildi:" Toplumu-
muzun yardımseveriik duygulann-
dan yararianmakisteyen bazı Idşive-
ya gruplarca bu amaçlı yardım top-
lama faatiyetierinde bulunmak su-
retijie, kendilerine veya illegalöcgat-
lere maddi çıkar sağlama çaba vegj-
rişimleri önlenecektir.'"
1. Ordu'da devir-teslim töreni
Görev Orgeneral Ateş 'te
Istanbul Haber Senisi- l. Or-
du Komutanı Orgeneral Hüseyin
Krvnkoğlu. görevini 3. Ordu Ko-
mutanı Orgeneral Atilla Ateş'e
teslim etti.
Selimiye l. Ordu Komutanlı-
ğı'nda dün gerçekleştirilen tören,
Istiklal Marşı'yla başladı. Vali
Kutlu Aktaş, Büyükşehir Beledi-
ye Başkanı Recep Tayyip Erdo-
ğan.Nevzat Ayazve lstanbul Em-
niyet Müdürü Hasan Özdemir'in
katıldığı törende bir konuşma ya-
pan Orgeneral Kıvnkoğlu, " 1 .
Ordu KomutanlığVnı devretti-
ğim, üstün ehliyet ve yetenekleri-
ni yakınen bildigim değerti silah
arkadaşun Orgeneral Atilla
Ateş'in de bu görevde başanlı ola-
cağı inancıyla tebriklerimi sunu-
yorum" dedi. Orgeneral Atilla
Ateş ise "Bu görevin icrasmda tek
güvencemiz, 1. Ordu'ya mensup
tüm personelin Atatürkçü görüş-
te bütünleşen üstün vatan ve mil-
let sevgjsi, zaman tanunazyiiksek
vazife şuunı ve sarsılmaz disipli-
ni olacaknr" diye konuştu.
Kara Kuvvetleri Komutanı Or-
general Hikmet Köksal'ın Kıvn-
koğlu ve Ateş'e plaket vermesi-
nin ardından Ordu Komutanlığı
forsunun göndere çekilmesiyle
tören sona erdi.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Hangi Yaşar Kemal? (2)
Yazmak istemediğiniz, ama yazmaktan da kaçına-
madığınız yazılar vardır. Bugünkü de onlardan birisi.
Yaşar Kemal, büyük romancı... Sevecen. Sevimli.
Ama gıderek bir kişilik bölünmesi tehlikesiyle karşı
karşıya. Sevenlerine zaman zaman acı venyor.
Geçenlerde Der Spıegel dergisi ile söyleşısinde şöy-
le demiş:
"70 yıldırAnadolu'dakı kültürieri yok etmeye çalışı-
yoruz."
Yani Atatürk'ten beri... Yani Osmanh'dan sonra...
Şu sözleri bana daha birkaç yıl önce söyleyen aca-
ba başka bir Yaşar Kemal miydi:
"- Anadolu insanı üç kişisıyle övünmelı. Atatürk'ü
ile ismail Hakkı Tonguç u ile Nâzım Hikmet'/ ile...
Anadolu'nun yeniden kendi özüne dönmesı, Musta-
fa Kemal 'in devnmıyle olmuştur."
• • •
Atatürk'ün bu topraklar üzerinde bin yılda oluşmuş
olan bir kültür ortaklığını kurumsallaştırmaya çalıştığı
doğru. Yırmi etnik kökenden gelen Anadolu insanın-
dan çağdaş bir ulus yaratmaya çalıştığı da.
Ve bu ulusu o kültür ortaklığının üzenne oturttuğu
da...
Ama Aradolu kültürlerini yok etmek istediği doğru
değil.
Fransızlann ünlü Le Monde gazetesi bile başyazı-
sında ne demişti:
"Kemalizm, biretnikgrubun dığeretnikgruplaruze-
rinde bir baskı aracı değıldir. Laik ve cumhuriyetçi bir
bütünleşme idealidir."
Bu köşede birçok kez yazıldı: Tito Yugoslavya'nın
bütünlüğünü, etnik grupların kurumlaşmasına bağla-
mıştı. Yani farklılıkları kurumsallaştıımıştı. Tıto öldü.
Yugoslavya kan içinde boğuldu. Paramparça oldu.
Atatürk ise benzerliklerı kurumsallaştırdı... Öldü. Yo-
lundan sapıldı. Aymazlıklar, hıyanetler yaşandı. içeri-
den dışandan onca çaba sarf edildi. Türkiye hâlâ ayak-
ta ve bütünlüğünü koruyor.
Anadolu ınsanını -kendısını yabancılaştıran- bir
Arap- Acem kültürünün istilasından kim kurtardı? Fu-
zuli'nin dilini kitaplara bırakıp, Yunus Emre'nın dilinı
kim devrimin bayrağı yaptı?
Anadolu'nun Türkler öncesine bile sahıp çıkan, Hı-
tit'lerin mirasçılığına soyunan bir Atatürk mü Anadolu
kültürlerini öldürdü?
• • •
Yıl 1992.
Life dergisi, dünyanın ünlü isımlerınden birer yazı
içeren bir kitap yayımiıyor. "More Reflexions on the
Meaning ofLife." Her yazann adının altında da tek sa-
tırlık bir tanrtma yer alıyor. Yaşar Kemal'le ılgilı olanı
şöyle:
"Kürt kökenli, Türkiye'nin en önde gelen romancı-
lanndan."
Ve Yaşar Kemal, Lrfe'ın Türkiye temsilcısı M. Ali Kış-
lah'yateşekkür ederken ufak birserzenişte bulunuyor:
- Negerek vardı, "Kürt kökenli" dıyeyazmaya?..
Yıl 1995.
Yaşar Kemal'in Der Spiegel'de şu satırlan yayınla-
nıyor
"Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu 29 Ekim 1923 ta-
rihinden bu yana, kendı içindeki ınsanlara baskı ve
vahşet uygulayan birsistem yarattı. TC, Anadolu halk-
lan üzennde bir tiranlık kurdu."
Yıl 1996.
Yaşar Kemal'e isveç'te bir gazeteci soruyor:
- BirKürtyazan olarak Türkiye'nin Güneydoğu'sun-
da olanlardan rahatsız değil misiniz?
Yanıt çok kısa ve çok net:
- Ben bir Kürt yazan değilim; Kürt asıllı bir Türk ya-
zanyım!
• • •
1995 Ocak ayında bu köşede çıkan bir yazının baş-
Itğı "Hangı Yaşar Kemal?" idı. Bugünkü yazının başlı-
ğı da "Hangi Yaşar Kemal (2)"... Uçüncüyü. dördün-
cüyü yazmak istemiyorum.
Hangi Yaşar Kemal?
"Yeterince cesaretim olsa, Ince Memed'in destanı
gibi Mustafa Kemal'in de destanını yazmak ısterdım;
ama başaramamaktan korkuyorum" diyen mı? Yoksa
"70 yıllık" bir cinayetten ve tiranlıktan söz eden Yaşar
Kemal mi?
Ikisi aynı bedene sığamayacağına göre; hangtsı?
Ben birinciyi seviyorum. Ikinciye sağduyu diliyorum.
Ve de Yaşar Kemal'in ruhunun derinlıklenndekı bu
kişilik çatışmasının sona ermesıni de...
CHP VE SES'TEN EYLEM
Son zamlar protesto edfldi
İstanbul Haber Servisi-Sağlıkve
Sosyal Hizmet Emekçileri Sendi-
kası (SES)Şişli Şubesi ve CHP Be-
şiktaş İlçe Örgütü, yapılan son zam-
lan protesto etti. Okmeydanı SSK
Hastanesi önünde dün toplanan S-
ES üyeleri, "Herkese ücretsiz sağ-
hk", "Emperyalist talan politikala-
nna hayır" ve "Zamlara ve özelleş-
tirmeye hayır" sloganlan atarak
zamlara tepkilenni dile getirdiler.
Gösteride konuşan SES Şişli Şube
Başkanı Metin Karabulut kamu
emekçileri olarak alım güçlerini ta-
mamen yitirdiklerini söyledi.
Karabulut, ülke kaynaklannın
"ranrjyeye ve haksız savaşa değil,
üretimi artbracak alanlara kay dı-
nlması gerekngmi" vurguladı. CHP
Beşiktaş İlçe Örgütü ise iktıdann
yaptığı zamlan yurttaşlara tatlı da-
ğıtarak protesto etti.
Tatlı standının arkasına "Zamcı
Ecevit"," Nerede halkçı Ece\it
"."Tatlı yiyelim zamlı konuşalım"
yazılı pankanlar asıldı. CHP Beşik-
taş İlçe Başkanı Zakir Özlü, "Son
günlerde ülkemizde yaşanmakta
olan tatsız olaylan ve son zamlan
bir nebze unutturmak için 'Tatlı yı-
yelim tatlı konuşalım' sloganıyla
halkımıza zerde tathsı dağıuyoruz.
Zerdenin özelliği, san renldi bir tat-
b ounasıdır. Yapılan son zamlardan
sonra halkımızın rengini de zerde
gibi sarartnlar" diye konuştu.
ALAADDIN HOTEL
****
ALAADDİN OTEL
Incekum Alaaddın Hotel, Türkiye'nin yeşil turizm beldesi Antalya'nın Alanya ilçesi Avsallar kasabasında Akdeniz'in
berrak kıyılannda huzur, spor. eğlence dolu bir ortama sahiptir.
Antalya Havaalam'na 98 km. uzaklıkta olan İncekum Alaaddin Hotel 232 oda, 500 yatak kapasitelidir.
Yılın 300 gününün güneşli geçtiği ve deniz sezonunun 8 ay sürdüğü Akdeniz'in bu şirin yöresindeki otelimizin odalan ile tüm
kapalı alanlan merkezi ısıtma. soğutma ve havalandırma sistemi ile donatılmıştır.
Özel banyolu odalanmız otomatik telefon, 4 kanal müzık yayını, uydu yayın TV sistemi ile otelimiz tatilde evinizi aratmayacaktır.
İncekum Alaaddin Hotel'de aynca açık ve kapalı barlar, sauna. kondisyon merkezi, disco, 2 yüzme havuzu. özel plaj alanı, iskele, su
sporlan merkezi. tenis kortu bulunmaktadır.
Otelimiz 150 kişilik simültane çeviri sistemi toplantı salonu. 500 kişilik restoran. alakart restoran, pasta salonu, televizyon salonu, oyun
odası, alışveriş mağazalan ve manzara terasları ile unutamayacağınız bir tatil sunmaktadır.
incekum Alaaddin Otel'in mutfak ustalan da gece müziği eşliğinde zengin açık büfeleri ile Türk yemeklerinin lezzetini sizler e bir kez daha
tattıracaktır.
Rezervasyon için: (0242) 517 14 91 (6 hat) İncekum - ALANYA