Katalog

21 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Toyota Camry TÜPkiye'de • Ekonomi Servisi - Bu yılın ilk 6 ayında gerçekJeştirdiği 200 binin üzerindeki satışıyla Amerika"da en çok satılan otomobil olan Toyota Camry, Türkiye'de satışa sunuldu. Toyotasa Genel Müdürü Hazım Kantarcı, "Elde edilen bu sonuç toplam kalite yaklaşımının 'sürekli iyileştirme" ilkesinin Toyota tarafından nasıl hayata geçirilebileceğinin somut bir kanıtıdır' dedi. Japonca'da "Taç" anlamına gelen Camry'nin 2.2 versiyonu 4 milyon 18 bin 909 Japon Yeni've 443 milyon 58 bin lira, 0.3 versiyonu ise 4 milyon 994 bin 191 Japon Yeni ve 443 milyon 58 bin lira anahtar teslim fiyatıyla satılacak. Audi'nin yeni modelleri • Ekonomi Servisi - Doğuş Grubu tarafından üç ay önce lanse edilen yeni Audi A6 Türk tüketicisiyle buluştu. Ünlü sanatçı Viktor Lazlo'nun konser verdiği bir gece ile tanıtılan Audi A6'nın üç modeli bulunuyor. Advance sadeliğin simgesı. Ambition A6 karakterinin dinamik yüzü. Ambiante ise Audi A6 yeni kasasının en donanımlı versiyonu olarak tanımlanıyor. Bayar Telekom sınavında • ANKARA(UBA)- Başbakan Mesut Yılmaz'ın. 1998"e kayacağı kesinleşen Telekom'un satışını hızlandınn talimatını, Özelleştirme ldaresi'nin yeni patronu Uğur Bayar gerçekleştirecek. Bayar'ın, Telekom dışında TÜPRAŞ, Havayollan. PETKtM, POAŞ gibi özelleştirme kapsamındaki dev kuruluşlann özelleştirilmesini de hızlandırması bekleniyor. Bayar, Erdemir için üçüncü ihaleyi açmayı düşünürken, Etibank için de Özelleştirme Yüksek Kurulu karar verecek. Gecikme faizi yüzde 50 B Ekonomi Servisi - Yasal ve temerrüt faiz oranlan yüzde 30'dan yüzde 50'ye çıkanldı. Faiz oranlannın yeniden belirlenmesine ilişkin Bakanlar Kurulu karanna göre. para alacağinın zamanında ödenmemesi durumunda yasal faiz ve gecikme faizi (temerrüt) yüzde 50 oranı üzerinden hesaplanacak. Yeni faiz oranlan 1 Ocak 1998 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek. Sosyal güvenlik reformu raporu • Ekonomi Servisi - Ekonomik ve Sosyal Konsey'de tartışılması beklenen "sosyal güvenlik reformu" konusunda, Türkiye Genç Işadamlan Derneği (TÜGtAD) de bir araştırma raporu hazırladı. TÜGİAD, raporda sosyal güvenlik sisteminin "sigortacılık temefinde ve tek çatı altında yeniden yapılanması" gerektiği savundu. Raporda. "'SSK, Emekli Sandığı ve Bağ- Kur'un gelecekte birlikte oluşturacaklan sosyal güvenlik kurumu, sağlıkla ilgili herhangi birprim toplamayacaktır'" denildi. CHP'den Özal'a soru önergesi • ANKARA (AA) - CHP Genel Sekreteri ve Denizli Milletvekili Adnan Keskin, Başbakan Mesut Yılmaz'a, Ahmet Özal'a Emlak Bankası, Halkbank ve Vakıflar Bankası tarafından verildiği iddia edilen kredilerin geri ödenip ödenmediğinı sordu. Keskin, sunduğu soru önergesinde, Emlak Bankası Yönetim Kurulu'nun açtığı 2,5 milyon dolarhk dövize endeksli kredinin daha sonra 7.5 milyon dolara yükseltılip yükseltilmediğinin açıklanmasını istedi. Büyük patronlar, konsey toplantısı ve kalite ödül törenini Doğu'da yapmayı tartışıyor TÜSIAD Doğu yollarıııda• İlk Doğulu üyeyi kabul eden TÜSİAD'ın, yılsonu konsey toplantısının Adana'da, kasım aymdaki kalite ödül töreninin ise Diyarbakırda yapılması gündemde. Eski TÜSİAD Yüksek Istişare Konseyi Başkanı Feyyaz Berker, konseyin Ankara'da ya da Adana'da toplanacağını söylerken, GÜNSlAD Başkanı Vasfi Akyıl, kalite ödüllerinin Diyarbakır'da verilmesi için TÜSİAD'la temasta olduklannı belirtti. IUSIAD HAYRİYE MENGÜÇ Diyarbakırlı işadamı Mustafa Akyıl'ı üye olarak kabul eden Türkiye Sanayicileri ve Işadamlan Derneği'nin (TÜSİAD), yılsonu konsey toplantısının Adana'da, kalite ödül töreninin ise Diyarbakır'da gerçekleştirilmesi gündeme geldi. Akyıl Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Akyıl'ın üyeliğiyle gündeme gelen TÜSİAD'ın Doğu atağının, önümüzdeki dönemde de sürmesi bekleniyor. Eski TÜSlAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Feyyaz Berker. önümüzdeki ay Antalya'da yapılacak konsey toplantısının ardından. aralık ayı konseyinin Ankara ya da Adana'da yapılmasının söz konusu olduğunu söyledi. Berker. Halis Komiii'nin başkanlığı döneminde başlayan "Anadolu'ya açılma" karannı devralan Muharrem Kayhan'ın en büyük amacının TÜSlAD'a Türkiye çapında üye almak olduğunu söyledi. "Mustafa Akyıl'ın Doğu'dan ilk üye olması, TÜSİAD'ın bu anlamda atttğı önemli ilk adımdır. Bunun arkası gelecek. Bu sene çok sayıda üye kaydı yapılacak" diyen Berker, derneğin yurtçapındaki tüm sanayici ve işadamlan dernekleriyle (SİAD) dirsek temasında bulunmak ve yakın ilişki kurmak amacıyla çalışmalar yaptığını belirtti. Berker, şunlan söyledi: "Gerek SİAD'lar gerekse bölge işadamlan konusunda araştırmalar yapıyoruz. Özellikle SİAD'ların bölgelerindeki yerel sorunlan ele alan ve Türkiye'nin problemleri içinde çözmeye çalışan ciddi kuruluşlar olup olmadığını araştırıyoruz. Çünkü belirlenecek yeni üyeler, o yörelerde TÜSİAD'ın öncüsü özelliğine sahip oluyor." Aynca. geçen yıl Sabancı Grubu'ndan Kordsa'nın sahibı olduğu ve Türk-lş dünyasının en prestijli yanşması olarak kabul edilen TÜSİAD'm Kalite Derneği ile birlikte düzenlediği Kalite Ödülü'nün de Diyarbakır'da verilmesi gündeme geldi. Güneydoğu Anadolu Sanayici ve İşadamlan Derneği (GÜNSlAD) Başkanı Vasfi Akyıl. "Kalite Ödülü'nün Diyarbakır'da verilmesi konusundaki TÜSİAD'la görüşmelerimiz devam ediyor" dedi. Vasfi Akyıl. TÜSİAD. GÜNSlAD (Güneydoğu Anadolu Sanayici ve İşadamlan Derneği), TÜSİBAK ve EStAD (Ege Sanayici ve İşadamlan Derneği) olarak iki aydan bugüne süren çahşmalann üriinü olarak bir komisyon oluşturduklannı belirtti. Kunılan komisyonun 17 ekimde Istanbul'da ilk kez bir araya geleceğini söyleyen GÜNSİAD Baskanı Akyıl, toplantıda alınacak kararlann ilk fırsatta Yılmaz hükümetine bildırileceğini kaydetti. "Türkiye'deki bütün işadamlan bir araya geldiği zaman ülkede bölge aynmı yapmak mümkün değildir" diyen Akyıl. Doğu ve Güneydoğu bölgelerindeki eksikliklerin giderilmesi yönünde çözüm yollan üretilmesi gerektiğini ifade etti. Başbakan Yılmaz, eğitimden sonra sıranın ekonomiye geldiğini söyledi 4 Radikal önlemler alacağız'ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Başbakan Mesut Yılmaz, "Eğitim reformundan sonra, sıra ekonomik reformlarda. Ekonomideki kanamavı durdurmak için gerekli tedbirleri ne kadar radi- kal olursa olsun uygula- maya kovmakta kararlı- yız" dedi. Başbakan Yılmaz. An- kara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan ile yönetim kurulu üyele- rini kabulü sırasında, eko- nomınin asıl dinamizmi- nin özel sektör olduğunu, kamu sektörünün ise eko- nominin hastalığı olduğu- nu söyledi. Bugüne kadar devletin özel sektör için ye- terli altyapı yatınmı yapma- dığını kaydeden Yılmaz, şunlan söyledi: "Şu anda 16.5 katril- yon tutarında kamu yatı- nmı projesi var. Ancak bunun için bütçeden yıl- da 500 trllyon lira ayrıl- maktadır. Bütçe dışından da bir o kadar yatırım için kaynak aktarılmak- tadır. Yani yılda 1 katrilyon lira. Bu du- rum da yatırımlarda verimliliği azaltır- ken, israfı artırmaktadır. Yüksek Plan- lama Kurulu 15 gün içinde yeniden top- lanarak yatırımlarda önceliği tartışa- cak." Yılmaz, 54. hükümetten cumhuriyet ta- rihinin en büyük bütçe açığını devraldık- lannı ve özelleştirme konusunda yıllardır bir arpa boyu yol alınamadığını anlattı. Yıl- maz. devraldıkları kötü tabloya karşın şevk- lerinin kınlmadığını ve dış dünyanın ken- dilerine büyük bir kredi açtığmı dile geti- rirken. önümüzdeki dönemde başta enerji Cünes Taner 'Zamlar otomatiğe bağlanacak' Ekonomi Servisi - Ekonomiden Sorum- lu Devlet Bakanı Güneş Taner, bundan son- ra benzer zamlann olmayacağuıı belırterek, fiyat ayarlamalannın otomatiğe bağlanarak yapılacağını söyledi. Taner, son zamlann yarattığı tepkiye değinerek, "Bu zamlan yapmasaydık memurun maaşını veremez- dik" dedi. Taner Deniz Ticaret Odası'nm (DTO) dün yapılan aylık olağan Meclis top- lanrısına katıldı. Burada denizcilikle ilgili so- runlann yanı sıra güncel ekonomik konula- ra değinen Taner, hükümetin yaptığı zamla- nn, REFAHYOL döneminde izlenen popü- list politikalann sonucu olduğunu savunarak "Denk bütçe de kaynak paketleri de bi- rer hayal olarak kaldı. Biz geldik ve kötü bir ekonomik tabloyla karşılaştık. Yeni atılımlar yapıyoruz. Eğer biz de popülist politikalar izlemek isteseydik. memura maaş veremez duruma gelebilirdik. Sonuç olarak bu zamlar gerekliydi" dedi. Enfla&- yonunJsjprçtrol altina alınmasının gereklili- ğine işaret eden Taner, IMF'nin kendilerine, izlenen politikalar konusunda destek oldu- ğunu söyledi. Yılmaz, popülist olmayan önlemleri almaya kararlı. ve haberleşme olmak üzere özelleştirme- ye hız vereceklerini bildirdi. Sosyal güven- lik konusuna da değinen Yılmaz. Ekono- mik v e Sosyal Konsey'in gelecek hafta ya- pacağı ilk toplantıda bu konunun ele alına- cağını söyledi. Yılmaz, "Ekonomimizin bu kanamasını durdurmak için gerekli ted- birleri ne kadar radikal de olsa, popü- ler olmayan tedbirler de olsa uygulama- ya koymaya kararlıyız. Bunu da özel sek- törle işbirliği anlayışı içinde gerçekleşti- receğiz" dedi. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit de, Çağlayan ve ASO Yönetim Kurulu üyele- rini kabulünde yaptığı konuşmada. zamla- nn sadece 8 yıllık kesintisiz eğitime katkı sağlamak için yapıldığı düşüncesinin yan- lış olduğunu belirterek, dar gelirli ailelerin çocuklannın eğitim masraflarının devlet tarafından karşılanabilmesi için kaynak ya- ratıldığmı belirtti. Dar gelirli ailelerin ço- cuklannın Türkiye'de laikliği tahripetmek isteyenlerin tuzaklanna düştüklerine dikkat çeken Ecevit, sosyal devlet anlayışı içinde olanak eşitliği getireceklerini vurguladı. Ecevit, "Çocukları. laik demokratik cumhuriyeti tehdit edenlerin tuzaklardan koruma amacını güdüyoruz" dedi. İTO'nun projesine tepki 'Vergi afFıyla kaynak yaratılmaz' FİLİZ GÜMÜŞ Istanbul Ticaret Odası'nın (İTO), 8 yıllık eğitime katkı amacıyla önerdiği 1.1 katrilyon liralık projeye diğer oda baş- kanlan ve işadamlanndan sonra, serbest muhasebeci ve mali müşavirler de tep- ki gösterdi. İTO Başkanı Mehmet Yıldınm'uı, "Maliye Bakanlığı, mükelleflerin 5 yıllık defterierini incelemesin, bir ke- reye mahsus olarak mükel- lefler yüzde 25 fazla vergi öde- sin, bu kaynak da 8 yıllık eğiti- me aktarılsın" önerisine karşı çıkan Istanbul Serbest Muhase- beci Mali Müşa- virler Odası (İSMMMO) Yahya Ankan. Başkanı Yahya Ankan, "Toplumun tuttuğu kayıtlar sürekli affa uğruyorsa o toplumda vergi vermemek alışkanlığı da pekiş- mektedir. Bu nedenle vergi ile ilgili aflar asla gündeme getirilmemelidir" dedi. Ankan, şuönerilerigetirdi: "Ver- gi mükellefi olmayan kesimler kayit al- tına alınmalı. Sigortasız çalışanlar si- gortalı olmalı. Rant gelirlerinde her rüriü muafiyet kaldırılarak vergilen- dirilmeli. Hayat standardı esası kaldı- nlmalı. Vergi ve SSK oranlan düşü- rülmeli, her türlü giderlerin indirimi kabul edilmeli. Şu anda yüzde 15 ola- rak uygulanmakta olan gecikme faizi oranı yüzde 8'e indirilmeli. Bu uygu- lamalarla hem daha çok vergi toplan- ması, hem de eğitime sağlıklı kaynak aktanlması gerçekleştirilmiş olur." îhracatçılar Ankara yolunda Laleli 'serbest bölge'ye direniyor FATMA KOŞAR Uzun süre REFAHYOL hükümetinin gündeminde kalan bavul ticaretınin ka- yıt altına alınması çalışma- ları ANASOL-D'yle hız kazanırken. ihracatçılar ser- best bölge projesine sıcak bakmıyor. Geçen günlerde Devlet Bakanı Işın Çele- bi'yle görüşen bavul tica- retiyle ilgili kesimler. tek- rar Ankara'ya giderek La- leli esnafinın Sahpazan'na taşınması, Laleli'nin de ser- best bölge yapılmasına kar- şı olduklannı dile getire- cekler. Serbest bölge koşullan- nın Laleli ya da Salıpaza- n'nda uygulanamayacağı- nısavunan ihracatçılar özel fatura sisteminin önemli ayağını oluşturan özel KDV bürolannın bir an önce fa- aliyete geçirilmesini isti- yor. Özel fatura sisteminin 'şimdilik' en iyi tercih ol- duğunu savunan ihracatçı- lar, bürolarda gümrükçüle- rin maliyecilerle çalışmak istememesi konusunda çı- kan sorunun çözümü için il- gili bakanlıklarla tekrar gö- rüşeceklerini bildirdiler. Laleli esnafinın Salıpa- zan 'na taşınması ya da ser- best bölge koşullan uygu- lanması alternatifleri üze- rine çahşmalann sürdüğü- nü belirten Serbest Bölge- ler Genel Müdürü Kürşad Tüzmen, "Uygulanacak sistemin ihracatı baltala- masına izin vermek iste- miyoruz. Bu açıdan çahş- maları detayiandırıyoruz. Laleli esnafı ve deri sana- yicilerinin görüşlerini alı- voruz" dedi. ANASOL-D'nın karar- lı çalıştığına dikkat çeken Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar, ser- best bölge fikrinın. işi bil- meyenler tarafından öne- rildiğini öne sürdü. Koşar, Laleli ve Salıpazan'nda serbest bölge şartlannın uy- gulanmasının mümkün ol- madığını savundu. Sistemin oturtulması ha- linde. devletin kasasına yıl- da 4-5 milyar dolar girme- sinin öngörüldüğünü ifade eden Koşar, "Bu hükümet kadrosu da çözüm geti- remezse, kimsenin başa- racağına dair inancımız kalmayacak" dedi. Laleli Esnaf ve Sanatkâr- lar Odalan Birliği Genel Sekreteri Hasan Pehlivan, esnafın serbest bölge ko- şullannda çalışmayı iste- diğini. ancak Laleli'nin ser- best bölge koşullanna uy- gun olmadığını söyledi. Pehlivan, başka bir yere taşınma konusunu, henüz görüşmediklerini dile ge- tırerek, "Bunun ilgi göre- ceğini tahmin etmiyorum. Özel KDV bürolannın fa- aliyete geçirilmesi gere- kiyor, aksi halde esnafın işi zorlaşır" diye konuştu. Dış Ticaret Müsteşarlı- ğı Ihracat Dairesi Başkanı Mesut Sapmaztürk. sis- temin tam anlamıyla uygu- lamaya konması için Mali- ye Bakanlığı ile Gümrük Müsteşarhğı arasmdaki so- runun çözümlenmesini bek- lediklerini ifade etti. Serbest bölge ıhtimalinin halen tar- tışıldığını bildiren Sapmaz- türk, bakanlık ile müsteşar- lık arasında görüşmelerin sürdüğünü kaydetti. ATATURK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimlen Enstıtüsü'ne 1997-1998 eğitim-öğretim yılırtda aşağıda belirtilen Anabilim/Bilim dallanna sınavla lisansüstü öğrencisi alınacaktır. Adaylann Enstitü'den temin edecekleri dilekçeyi doldurarak; diplomasının aslını, nüfus cüzdan örneği (noter tasdikli), 6 adet vesikahk fotoğraf, ıkametgâh ilmuhaberi (muhtarlık onaylı), erkek adaylar için askerlik müsaade belgesi (son mü- racaat tarihi itibariyle en az iki aylık rnüsaadelı olacak) LES sınav sonuç belgesini, not transkriptini ve özgeçmişlerini be- lirtir bir yazı ile 18 Ağustos 1997 Pazartesi tarihinden itibaren 5 Eylül 1997 Cuma günü mesai bitimine kadar Enstitü- ye başvurarak "Ön Kayıt" yaptırmalan gerekir. Posta ile yapılacak olan müracaatlarda meydana gelebilecek gecikmelerden dolayı zamanında ulaşamayan evraklar işleme konulmayacaktır. Son sınıfta bulunan lisans öğrencileri ve tez jürisi oluşturulmuş bulunan yüksek lisans öğrencileri aşağıda belirtilen kon- tenjanlara müracaat edebilirler. Ancak bu durumdaki öğrencilerin, başanlı olmaları halinde kesin kayıt işlemleri sırasında diploma veya bitirme (çıkış) belgelerinin aslını getirmeleri zorunludur. Aksi takdirde işlemleri ıptal edilir. 1997-1998 eğı- tim-öğretim yılında enstitümüze alınacak lisans üstü öğrencilerin "bilim" sınavlan 24 Eylül 1997 Çarşamba günü saat 10.00'da, "İngilizce Yabancı Dil" sınavlan 30 Eylül 1997 Salı günü saat 10.00'da enstitü binasında yapılacaktır. ALINMASI DÜŞÜNÜLEN ANABİLİM / BİLİM DALLARINA AİT ÖĞRENCİ KONTENJANLARI S.N. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 Anabilim / Bilim Dallan Anatomı Bıyokimya Mikrobıyoloji (*) Fizyoloji Fizyoloji (Beden Eğıtimi ve Spor Programı) Farmakoloji (") Tıbbi Biyoloji-Genetik Nükleer Tıp Halk Sağlığı (**) Hemşirelik Esaslan (***) iç Hastalıklan Hemşıreliği (***) Cerrahi Hastalıklan Hemşireliği ("*) Doğum ve Kadın Sağl. Hast. Hem. (***) Çocuk Sağlığı ve Hast. Hem. (***) Psikiyatri Hastalıklan Hemşireliği (***) Halk Sağlığı Hemşireliği {"') Konservatif Diş Tedavisi Bilim Dalı Endodonti Bilim Dalı Perilodontoloji Ağız-Diş-Çene Hast. ve Cerr. Oraldiagnoz ve Radyoloji Ortodonti Pedodonti Protetik Diş Tedavisi Anabilim / Bilim Yüksek Lisans (****) - 5 - 2 5 2 2 3 5 - 1 2 2 - " 2 2 - - - - - - - - Dallan Doktora (****) 3 5 5 3 - 2 2 - 3 1 1 1 - 1 - 4 2 1 3 5 3 2 3 , 3 NOT: (*) Tam gün mesaji sartı aranacaktır. n Doktora programına müracaat edebilmek için aynı anabilim dalında "TUS" sınavını kazanmış olma şartı aranacaktır. (***) Yükseköğretim Kurumu'ndan doktora eğitimi için müsaade alındığı takdirde sınav yapılacak ve öğrenci kabul edilecektir. (*"*) Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın 19.03.1997 tanh ve B.30.2.YÖM/487-5044 sayılı yazısı dikkate alınarak; Tüm Anabilim / Bilim Dallan kontenanlan 1 'er (bırer) adet arttınlmıştır. Arttırılan bu kontenjanlar Türk Cumhuriyetleri ile Asya ve Balkanlar'da yaşayan Türk ve akraba topluluklarından gelebile- cek öğrencıler ıçın kullanılacak olup, bu topluluklardan müracaat olmaması veya sınavlarda başarısız olunması halinde ye- rine öğrenci alınamayacaktır. Basın: 31263 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Dozu Kaçtıkça Kaçıyor Alkol, uyuşuturucu, sigara bağımlıları için geçerti olan bir durum, aslında yaşamımızda- ki bütün alışkanlıklarımızı, davranışlarımızı da açıklıyor. Karşı duramadığımızolumsuzalışkan- lıklarımıza, zaaflarımıza her gün artan dozlar- da teslim oluyoruz. Van'da bir astsubay ve uzman çavuşun 178 kilo saf eroinle yakalanmaları, arada kayna- yan bir haber. Çeteler, derin devlete bulaşıklı- ğının boyutları bilinirken bu olaya sıradan suç ve suçlu olarak bakabilir miyiz? Uluslararası arenada Türkiye haritasının üze- rine uyuşturucu ve silah işaretleri konduktan, resmi raporlarda Türkiye'ye giren dövizin üç- te birine varan önemli bir boyutunun aklanan kara para olduğu yer aldıktan, gümrük geçiş- leıinde tek tek köpeklere koklatılan ve köpek huysuzlandı diye kadın vatandaşımızın çırıl- çıplak soyulup arandığı potansiyel suçlu ve şüpheli bir duruma düştükten.. sonra dabudu- yarsızlık olur mu? Susurluk kazasında ölen Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Kocadağ'ın ancak Ola- ğanüstü Hal Bölgesi sınırları içinde kullanıla- bilecek silahının, 19 yıl önce İtalya'dan Za- ire'ye yolculuğa çıkmış ve bir kaçakçıdan alın- mış olması bile artık bizi bir polisiye filim ka- dar heyecanlandırıp, ilgimizi çekemiyor. Susurluk'un çözümlenmesinde kilit isimler Mehmet Ağar ve Sedat Edip Bucak'ın doku- nulmazlıkları korunmuş olarak Meclis'in tatile girmesinin ayıbını taşıyan kaç milletvekilimiz var- dır dersiniz? Bu kadar çok boyutlu bulaşmışlık karşısın- da derin devletin bir hamlede çetelerden arın- dınlmasını, Türkiye'nin hukuk devleti düzeni- ne kavuşmasını düşleyecek, hele de bu irade- yi kimi çeteler uzantısı destekli, zor dengelere oturmuş bir koalisyon hükümetinden bekle- yecek kadar hayalperest değiliz. Ama bu hükümetin de REFAHYOL hüküme- tinden bir farkı olmalı idi. Bir ayağı Susurluk'ta açığa çıkmış çetelerle doğrudan bağlantılı, di- ğer ayağı şeriat iktidarı uğruna çeteler dahil her kirli ittifaka amade REFAHYOL ortaklığından farklı havada Mesut Yılmaz Hükümeti, bir ucundan başlayıp, hiç değilse Susurluk çete- sini açığa çıkarmakla sorumlu değil mi? Susurluk'un, Abdullah Çatlı'nın kimliğinin ihbar edilmesinden başlayarak bilgilerinin sız- dırılması, bir çeteler hesaplaşmasının kanıtı ol- duğu kadar, bir ölçüde de temizlemenin baş- lamasının umudu gibi gözükmüştü. En azından "derin devlet içinde görevlendirilmiş, barınmış çetelerin ve bireylerinin, kara paraya, silah ti- caretine, uyuşturucuya bulaşmış, kendi çıkar- larına cinayet işlemiş, ipin ucunu kaçırmış olan- larının açığa çıkarılması gereği duyuluyor. Bu anlamda bir hesaplaşma başlamış bulunuyor" diyorduk. Kimi eski MİTyönetiminden sorumlu kişile- rin kamuoyu önünde konuşmalarını, ipin ucu- nu kaçırmışlar ile sınırlı boyutlu olsa da bir çe- teler temizliği gereksiniminin algılanması ola- rak değerlendiriyorduk. Gide gide bir arpa boyu yol aldık. Bana gö- re en ürkütücü noktaya, bile bile alışma ve ka- bullenme noktasına vardık. Susurluk öncesin- den daha tehlikeli bir yola dönüşün dönemeç noktasındayız. Derin devlet içine yerleşmiş çetelerin, kişisel çıkar adına cinayetlere, uyuşturucuya, silaha ticaretine, mafyaya, hertür kara para aklanma rüşvet işlerine bulaşmışları, açığa çıkmış olan- ları ile bile hesaplaşamazsak Kolombiya'dan farkımız kalır mı? Kademe ve derece uygulamasına son BAMJ SALMAN ANKAR.A - 55. hüküme- tin üzerinde çalıştığı devlet personel rejimini değiştiren iki ayn yasa taslağıyla, göre- ve atanma ve maaşlar konu- sunda belirleyici olan kade- me ve derecelendirme uygu- lamalarına son verilecek. Atanmada esas alınan temel koşullar dışında, görevine gö- re öğrenim düzeyi, hizmet yı- lı, kurumda geçen hizmet sü- resi, önceki alt görevi ve bu görevde çalışma süresi ile ya- bancı dil gibi özel nitelikler aranacak. Maaş bağlama ise, tablo numarası ve başlangıç hizmet yılının yer aldığı temel ücret tablolanyla belirlene- cek. 657 sayılı Devlet Memur- lan Yasası kapsamında dü- zenlenen memurlann mali ve sosyal haklanna ilişkin dü- zenleme için, ayn bir yasa ta- sansı taslağı oluşturuldu. Bu taslak, kamu işçileri, sözleş- meliler ve askeri personeli kapsam dışında tutarken, me- mur, kamu çalışanı, öğretim elemanlan ile hâkim ve sav- cılan ilgilendiren düzenleme- ler getiriyor. Memurlar ve di- ğer kamu göreviilerinin ma- li haklan, "temel ücret: gö- rev ücreti; hizmet tazmina- tı; vekâlet, ikinci görev, ek görev ücreti, toplantı ödene- ği; ders, ek ders ve konfe- rans ücreti: fazla çalışma ücreti; yolluklar; yurtdışı aylık ücreti" maddeleri ha- linde düzenleniyor. Taslağa göre, maaş bağla- ma, kademe ve derece uygu- lamasına göre değil. öğrenim durumlanna göre uygulana- cak temel ücret tablosu, kıs- tas ücret, görev ücret grupla- nna göre belirlenecek. Aylık ücret, brüt olarak te- mel ve görev ücretinin topla- mından oluşrurulacak. Aylık ücret miktannın taban sının aynı yerde çalışan kamu işçi- leri için belirlenen asgari üc- retle eşit düzeyde tutulacak. Temel ücret ve görev ücretı- nın hesaplanmasında esas alı- nacak olan kıstas ücretıni brüt 100 milyon lira olarak öngö- ren taslakta, temel ücretin, hizmet yıllanna ve öğrenim düzeylerine göre hazırlanan temel ücret tablosundaki oran- larla 100 milyon liralık kıstas ücretin çarpılmasıyla bulu- nacağı belirtiliyor. Bu tablo- da, hizmet yılı ve öğrenim düzeyi en düşük olan memur yüzde 65'lik oranla; en >ük- sek memur maaşmın hesap- lanmasını sağlayacak olan de- ğer de yüzde 81.3'le gösteri- liyor. En j'üksekle en düşük memur arasında temel ücret tablosu bazında 16 puanlık fark oluşrurulacak. Taslakta, görev ücretinin de, görev ücret gruplannı gös- teren tabloda yer alan oranla- nn yine 100 milyon liralık kıstas ücretle çarpımıyla bu- lunacağı öngörüldü. Görev ücret tablosunda, 20 ücret gru- bu yer alıyor ve birinci grup- ta yer alanlar yüzde 430; 20. gruptayer alanlar yüzde 15 'lik oranlamaya tabi tutulacaklar. Ücret gruplannda tek ba- şına birinci sırada yer alan 25 yıllık yüksekokul mezunu müsteşann temel ücret tab- losundaki 81.3'lük değerle kıstas ücreti çarpımı sonu- cunda 81.3 milyon liralık te- mel ücret ve ücret grup tab- losundaki 430'luk değerle yi- ne kıstas ücretin çarpımı so- nucunda da 430 milyon lira- ya denk gelen görev ücreti al- ması, böylece aylık ücretinin 511 milyon lira olması öngö- rülüyor.