Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 TEMMUZ 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Bilican emniyetin
başına geliyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Içişleri Bakanı
Murat Başesgioğlu;
Müsteşar Teoman
Ünüsan'ın "kızak" olarak
bilinen merkez valihğine
atanması ve yerine merkez
yalisi, müsteşar yardımcısı
Metin Ilyas Aksoy'un
getirilmesini öngören
kararnameyi Bakanlar
Kurulu'nun imzasına açtı.
Kemal Çelik'in Emniyet
Genel Müdürlugü'nden
alınmasıyla boşalacak olan
göreve de Olağanûstü Hal
Bölge (OHAL) Valisi
Necati Bilican getiriliyor.
Başesgioğlu'nun Emniyet
Genel Müdür
Yardımcılığı'na da 7.
Cumhurbaşkanı Kenan
Evren'in koruma müdürü
Ersin Yılmaz'ı getirmeyi
planladığı öğrenildi.
Asgari ücret
komisyonu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Asgan ücret,
Devlet Istatistik
Enstitüsü'nün 31 milyon
286bin5141irayadenk
gelen ve taban olarak kabul
edilen hesabının üzerine
temmuz ayı enflasyonu ve
tefah payı eklenerek
belirlenecek. Asgari Ücret
Tespit Komisyonu, 1
ağustos itibanyla yürûrlüğe
girmesi beklenen asgari
ücret için 29 temmuz salı
günü karar vermek üzere
toplanacak.
Sultanahmet
Folklor Festivali
• İstanbul Haber Servisi -
Uluslararası 3.
Sultanahmet Folklor
Festivali, devam ediyor.
Arnavutluk, Brezılya,
Bulgaristan, lspanya,
Tayvan. Macaristan,
Makedonya, Meksika,
Polonya. Rusya ve
Türkiye'nin katıldığı
folklor festivali. ikinci
gününde de yoğun ilgi
gördü. Sultanahmet
Meydanı'nda
gerçekJeştirilen
etkinliklerde önceki akşam
PMİgaristan, Tayvan ve
Polonya'dan gelen ekipler,
farklı ezgilerle süsledikJeri
dansiannı izleyenlerden
büyük alkış aldı.
Kemal ÇelHc
ifade verdi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı Askeri
SavcılığVnca yürütülen
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne
(TSK.) yönelik istıhbarat
faaliyetleri soruşturması
sürüyor. Deniz Kuvvetleri
Komutanlığı Askeri
Savcılığı, istihbarat
skandalı soruşrurması
çerçevesinde Emniyet
Genel Müdürü Kemal
Çelik'in ifadesinı aldı.
Savcılık önceki gün de
Bülent Orakoğlu'nun
emniyet istihbaratının
başına getirilmesine karşı
çıkan fçişlen Bakanlığı
Müsteşan Teoman
Ünüsan'ın bilgisine
başvurmuştu.
Vahdet Vakfı'nın
kapatıbnası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara 1 No'lu
DGM, haklannda 4 yıl
6'şar aydan 7 yıl 6'şar aya
kadar hapis cezası
istemiyle dava açılan
Vahdet Vakfı'nın tutukJu 5
yöneticisı hakkında tahliye
karan verdi. Ankara DGM
Savcısı Nuh Mete Yüksel.
Vahdet Vakfı'nın
kapatılmasını ve
malvarlıkJannın
müsaderesini istedi. Dava,
vakıf yöneticilerinin
yasadışı Hizbullah, Partiya
tslamiya Kürdistan ve
tslami Direniş Erleri,
fBDA-C. tslami Hareket ve
Aczmendi örgütleri ile
çeşitli suçlardan
cezaevinde bulunan sağ
görüşlü sanıklara maddi
yardımda bulunduklan
ğerekçesiyle, açılmıştı.
Koç'tan 2 gemi
• İstanbul Haber Servisi -
Rahmi M. Koç Müzecilik
ve Kültür Vakfı tarafından
Türkiye Denizcilik
fşletmesi Genel
Müdürlugü'nden alınan
"S'Y Gonca" ve araştırma
ğemisi "Saros"un
festorasyonlan
tamamlandı. 4 yılda restore
edilen steam yacht (buharlı
yat) "Gonca" turizm
alanında, 1964yıhnda
Haliç Tersanesi'nde açık
deniz romorkörü olarak
inşa edilen "Soros" ise
araştırma gemisi olarak
kullanılacak.
RP'nin DP kökenli 7 milletvekilinden 3'ü partiden aynldı. Son istifacı Metin Işık
MenderesH terk ediyorlarANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) -
tstanbul
Milletvekili
Aydın
Menderes'in listesinden
parlamentoya giren DP
kökenli milletvekilleri RP'yi
teker teker terk ediyor. Şaban
Karataş, Gürcan Dağdaş'ın
ardından istanbul Milletvekili
Metin Işık da dün RP'den istifa
etti. "Mezara kadar RP'liyim"
diyerek kendini bağlayan
Aydın Menderes'in
Ceyhan Mumcu
• "Mezara kadar RP'liyim" diyerek kendini bağlayan İstanbul
Milletvekili Aydın Menderes'in arkadaşlanm tutamadığı için zor durumda
olduğu belirtildi. Menderes listesinden milletvekili seçilen Ahmet Bilge ve
Cemal Külahh'nın da istifa hazırlığında olduklan bildirildi.
arkadaşlanm tutamadığı için
zor durumda olduğu bildirildi.
Işık'ın istifasıyla RP'nin
parlamentodaki sandalye sayısı
15l'edüştü. Arkadaşlanm
tutamayan Menderes'in durum
değerlendirmesi yaptığı
bildirilirken diğer Ankara
Milletvekili Ahmet Bilge ve
Bursa Milletvekili Cemal
Külahlı'mn da istifa
hazırlığında olduğu bildirildi.
RP'den önceki gün istifa eden
İstanbul Milletvekili
Gürcan Dağdaş'ın yanı sıra
Metin Işık'ın da DTP'ye
katılmalan bekleniyor. Dağdaş
ve Işık'ın önceki gün DTP
lideri Hüsamettin Cindoruk'la
görüştükJeri ve bu partiye
katılım konusunda anlaştıklan
bildirildi. Cindonık, dün
Diyanet tşleri Başkanı
Mehmet Nuri Yılmaz'ı ziyareti
sırasında grup kurmalanna
ilişkın bir soru üzerine,
"Kurduk büe. Pazar günü
açıkuyonız" dedi. Işık ve
Dağdaş'ın katılımı durumunda
DTP'nin milletvekili sayısı
20'ye ulaşacak.
Cindoruk, pazartesi günü ilk
grup toplantılannı
yapacaklannı açıklamıştı.
DTP'nin grup kurmasıyla,
parlamento komisyonlanndaki
denge 55. hükümet lehine
değişerek yasa tasanlannın
gündeme alınması olanaklı
dunıma gelecek.
Meclis'te son durum
Işık'ın istifasının ardından
parlamentodaki milletvekili
dağılımı şöyle oldu:
RP: 151,ANAP: 136, DYP:
93, DSP: 67, CHP: 49, DTP:
18. BBP:8, MHP: 2,
Bağımsızlar: 24, Boş: 2
'Eymür kendini
aklamaya çalışıyor'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu)- Bombalı su-
ikast sonucu 54 ay önce
katledilen gazetemiz ya-
zan Uğur Mumcu'nun
ağabeyi Ceyhan Mumcu.
eski Milli İstihbarat Teş-
kilati (MİT) Kontr-Terör
Dairesi Başkanı Mehmet
Eymür'ün kendini akla-
maya çalıştığı izlenimi
verdiğini öne sürdü.
Avukat Ceyhan Mum-
cu, dün yaptığı yazılı açık-
lamada, Uğur Mum-
cu'nun Bahçeüevlerkatli-
amından, lpekçi suikastı-
na, Papa'ya saldından
uyuştunıcu kaçakçılığına
kadar pek çok olay hak-
kında belgeli ve güncel
araştırmalar yaptığını
anımsatarak, "Uğur
Mumcu, sürekli olarak O-
ral Çelik ve Abdullah Çat-
li isimleriyle karşüaşmış-
nr. Her seferinde emniyet
ve istihbarat örgütlerimiz-
den bu iki isinı özelindeki
yasadışı himayelerin ne-
denlerini de sormuşrur"
görüşüneyer verdi.
"Uğur Mumcu eğer gö-
rüştüyse, Mehmet Ey-
mür'e, sosyal bir hukuk
devleti olan Türkiye Cum-
humeti Devleti'nin anaya-
sası, ceza yasalan ve hü-
kümlerini haürlatarak bu
sistemli himayenin hangi
devlet hizmeti karşıhğında
yapüdığı sorusunu sor-
muştur" diyen Ceyhan
Mumcu, eski MtT Kontr-
Terör Dairesi Başkanı 'na
aynı soruyu yöneltti. Ya-
saya aykın davranan dev-
let görevlilerinin yargıya
hesap vermekte geç kal-
dıkJannı kaydeden Mum-
cu, şunlan dedi.
"Eymür, TBMM Uğur
Mumcu Cinayetini Araş-
ürma Komisyonu huzuru-
na çağınlarak bu cinaye-
tin çözülmesi konusunda
yardımı istenmiş ise de,
ciddi ve kayda değer bir
yanıt veremediği gibi, üye-
İerin Uğur Mumcu'nun
Abdullah Çatu'nın cylem-
lerinin ne kadannı bildiği
yotundaki sorulanna da o
gün için yanıt \ermemis,
ama şimdi mahkeme
önünde komisyondan giz-
ledigi bu gerçegi bir adım
ikri giderek kendisini ak-
layacak bir izlenim ver-
mek üzere açddamıştu-."
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
J
Askeri hâkimden hukuk skandallan kahramanı eski Bakan Şevket Kazan'a yargı dersi
'Hâldme genelge gönderflmez'
HÜLYATOPCU
RP'li Adalet Bakanı Şevket
Kazan'ın giderayak bir hukuk
skandalına neden olduğu
ortaya çıktı. Haziran ayında
hâkimlere gönderdiği
genelgede; birlik ve
bütünlüğümüzü bozmaya
yönelik suçlar karşısında
mahkemelerin titiz olmasını
isteyen Kazan'a genelgesini
iade eden İstanbul 2 No'lu
DGM Hâkimi Albay Tank
Senkeri. "Anayasanın 138/2.
maddesi gereğince
hâkimlere genelge
gönderilemez'" diyerek
bakana hukuk dersi
verdi. Herfırsatta
"yargmın bağunsız
olması gerektiğjni"
vurgulayan RP'li eski
Adalet Bakanı Şevket
Kazan'ın; anayasa
aykın olmasına karşın
hâkimlere emir, talimat
ve genelge gönderdiği
belirlendi. Kazan
haziran ayında tstanbul
DGM hîakimlerine
gönderdiği genelgede,
temel hak ve
özgürlüklenn yok
edilmesinin, dil, din. ırk
• Talimat ve emir verilmesi anayasaya aykın olan hâkimlere genelge gönderen
RP'li Adalet Bakanı Şevket Kazan'a genelgesini iade eden istanbul 2 No'lu
DGM Hâkimi Albay Tank Senkeri, "Anayasanın 138/2. maddesi gereğince
hâkimlere genelge gönderilemez" dedi.
ve mezhep aynrru yapılmasının
anayasamıza göre suç
sayıldığını belirttı. Yine 3713
sayılı Terörle Mücadele Yasası
(TM Y) uyannca anayasada
belirtilen Cumhuriyetin
niteliklerinin baskı ve zor ile
sindinlmesi ya da
değıştirilmesine yönelik
faaliyetlerde bulunanlann
cezalandınlmasının
öngörüldüğünü anımsatan
Kazan, anayasasal düzenimizi
değiştirmeye yönelik
eylemlerin de TCY'nin 146.
maddesine muhalefet suçunu
oluşturduğunu ifade etti. Siyasi
partılenn uyması gerekli
esaslann anayasanın 69.
maddesinde belirtildiğini ve bu
temel ilkelerin nasıl
uygulanacağının Siyasi Partıler
Kanunu'nda düzenlendiğini
kaydeden Kazan. bu nedenle
birlik ve beraberliğimizi
tahribe yönelik suç oluşturacak
eylemler karşısında kanun
maddelerinin uygulanmasını
istedi. Kazan'ın söz konusu
genelgesi "yargıya müdahale"
Akarcalı: Sendikasızlık polisi susturuyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP îstanbul Milletvekili Bülent
Akarcah, sendikasızlığin polisi
susturduğunu ve kirli olaylan
aydınlatmaktan ahkoyduğunu
bildırdi. Polise mutlaka sendika
hakkı verilmesi gerektiğini
kaydeden Akarcalı, "Susurhık olayı
ile ortaya çıkan ve benzeri başka
yerierde de olan kiriilikkri Idm bilir
kaç yüz tane polis memuru biliyor ve
buna için isyan ediyordu. Ama
kendini güven içinde hissedecek,
gidebfleceğt, dayamşmasını
sağtayabueceği bir yer ohnadığından
hepsi susmak zonında kahyordu"
dedi. Akarcalı'nm, "SusuıİukOlayı
ve Polis Sendikaahğr başhklı
makalesi Emniyet Genel
Müdürlüğü'nce çıkartılan aylık
"PoHs Dergisi''nin temmuz sayısında
yayımlandı. Akarcalı, çağdaş bütün
demokrarik ülkelerde polisin
sendikasmın olduğuna dikkat çektiği
yazısında şu görüşlere yer verdi:
"Peld bunlar grev yaparsa ne olur?
Hiçbir şey oimaz. Çünkü kamu
güvennğini tehfikeye sokacak bir
greve gttmezier. Gidemezler, çünkü
gkterlerse arkalannda hiçbir
vatandaş desteğj kahnayacağını
bibrler. Kendisini hırsıza, cmniye
karşı yalnız \e korumasız btrakanı
vatandaşın affetmeyeceğini biürkr.
Vatandaştan destek görmeyen hiçtoir
harekttin kaha ve başarrtı
obnayacağmı da herkes büuf
Akarcah, "En sakin insanı büe isyan
ettirecek durumiarla karşılaştığuKİa
derdini anlatacağı hiçbir merci
yoktur. Memurin Muhakematı
Yasası. memuru bütün dış
etkenJerden korursa da mesleğmin
içinde tanıkoktuğu çirkinlikkre
karşı süahsn ve çaresizdü-" dedi.
şeklinde değerlendirildi.
İstanbul 2 No'lu DGM Hâkimi
Albay Tank Senkeri, kendisine
gönderilen genelgeyi bir üst
yazıyla Adalet Bakanlıgı'na
iade etti. Senkeri, bakanhğa
gönderdiği yazıda anayasanın
138/2. maddesi uyannca
hâkimlere genelge
gönderilemeyeceğini
belirterek, genelgede açıklanan
maddelerin zaten Devlet
Güvenlik Mahkemelen'nin
yargı yetkisi içerisine giren
konular olduğunu anımsattı.
Bu bakımdan
genelgenin tamamen
yargı yetkisinin
kullanılmasına yönelik
olduğuna dikkat çeken
Senkeri, "Gerekçede
beurtildiği üzere,
genelge üst makamın
bütün baghlanna
uygulanması gerekli
hususlan düzenlemek
için yayımlandı, savcılar
için geçerli olabilir ise de
mahkemelere
gönderilmesi mümkün
değudir" dedi. Senkeri
açıkladığı nedenlerden
dolayı genelgeyi
bakanhğa iade ettiğini
bildirdi.
ORUŞl BEDRİ BAYKAM
Son günlerin meşhur fıkra-
sını ressam arkadaşım Yusuf
Taktak anlattı: Hoca sınıfta üç
öğrencisine soruyor: "Karşıda
telin üstünde üç kuş var, ateş
ediyorum birini vuruyorum,
kaç tane kuş kalır?" Öğrenci-
lerden biri, "Hiç kalmaz ho-
cam" diyor. Hoca, "Olur mu
oğlum, birini vurdun mu iki ta-
ne kalır" diyor. Öğrenci, "Olur
mu hocam, biri vurulunca di-
ğer ikisi uçargider" diyor. Ho-
ca, "Doğru cevabı bilemedin
ama düşünce tarzını beğen-
dim" diyor.
Bu sefer öğrenci, "Peki ho-
cam, ben size bir soru sora-
bilir miyim" diyor. "Sor" diyor
hoca. "Karşımda üç bayan
var, dondurma yiyorlar. Biriısı-
rarak, biriemerek, biriyalaya-
rak yiyor. Hangisi evli sizce?"
diye soruyor öğrenci. Hoca
'Düşünce Tarzı', Gülay ve Che...
hemen. "Yalayarakyiyen evli"
diye cevap veriyor. "Hayır, bi-
lemediniz" diyor öğrenci.
"Parmağında yüzük olan evli"
diyor ve hemen ardından ek-
liyor: "Ama düşünce tarzınızı
beğendim."
• * •
Fıkra işte ne olacak! Hay Al-
lah nereden aklıma geldi aca-
ba şimdi! Yeni Yüzyıl'da bir
bayan gazeteci, Gülay Ha-
nım'dı galiba adı. O bayan çok
ilginçtir, hep insana feleğinı
şaşırtan makaleler yazarak
sütununu korur ve herkesin
ağzını açık bırakmayı sever.
Mesela taciz ve fuhuşa karşı
herkesin bas bas bağırdığı bir
gün şöyle bir yazı yazmışlardı
kendileri: "Neden tecavüz ve
fuhuş var bu dünyada? Çün-
kü kadınlar seksi erkeklere
bolca vermiyorlar da ondan.
Serbest piyasa ekonomisine
göre arz ve talep arasında bu
kadar büyük bir uçurum ol-
masa ne tecavüz yaşanır, ne
de fuhuş. Onun için kadınlar
seksi erkekler istedikçe bol
bol versin, ortada sorun kal-
maz, serbest piyasa böylece
sorunu çözer." Kelimeler ay-
nen böyle değildi, ama anlam
vallahi billahi aynen böyleydi.
"Düşünce tarzı"nı beğendiniz
mi?
Aynı Gülay Hanım bu sefer
de Che Guevara'nın ölümü-
nün üstünden 30 yıl geçmesi-
ne rağmen bugün her gün-
künden daha revaçta, daha
gözde olmasına takmış. Üs-
telik Che'yi övenlere, ondan
söz edenlere, onun görüntü-
sünü bayrak yapanlara verip
veriştiriyor. Diyor ki Gülay Ha-
nım:
"Ha unutmadan ekleyeyim,
buyazım üzerine yine 'dönek-
lik' edebiyatına başlayanlara
bir çift sözüm var. Dönek ol-
mayıp da Che Guevara 'ya sa-
hip çıkanlar hâlâ neden bura-
larda geziniyor? Bar taburele-
rinde büyüttükleri popolannı
mazlum bir Latin Amerika ül-
kesınin dağlannda jandarma
kovalamacasında eritmeye
variar mı?
Buyursunlar, dağlar onları
bekliyor. Uçak biletleri de
benden."
Şimdi gördünüz mü Gülay
Hanım'ı, ne kadar yaratıcı.
Ben onun kadar yaratıcı ola-
mıyorum ama ondan esinle-
niyorum. Gülay Hanım seksi
serbest piyasaya sunup, bir
gerilim konusu olmaktan çı-
karmak istemiyor muydu? O
zaman bunun öncülüğünü
üstlensin, örnek olsun, yolla-
ra çıksın. Üstelik uçak biletine
de gerek yok. Kendisine biz
birminibüstahsisedelim. Tak-
sim-Şişli hattında halkımıza
bu iyiliği duyurmaya başlayıp
formüllerini açıklasın. Che'nin
gereksiz bulduğu dağ mace-
ralan yerine kendi kent serü-
venlerini bize ve tarihe bırak-
sın.
Evet ne diyorduk? Gülay
Hanım bence haksız. Ama dü-
şünce tarzı ilginç! Siz ne der-
siniz?
POLİTİKA GUNLUGU
HtKMET ÇETİNKAYA
Demokrasi Düşmanları...
Din bezirgânlan saldınyı sürdüruyorlar:
"ANAP kendi sonunu hazırlıyor..."
Bu arada 'tarikatlar' kimi ANAP milletvekilleri üze-
rinde baskı kuruyorlar...
Ali Coşkun televızyon kanallannda 'düşüncele-
ri'riı aktanyor, Ekrem Pakdemirli'nin 'bumundan
soluduğu' söyleniyor...
Türkiye'yi ortaçağ karanlığına götürmek iste-
yen '^arayoöaz çeteleri'rvn satt Refah'ın içinde ol-
madığı bir kez daha kanıtlanmış oluyor...
Son günlerde Istanbul'da özel ve ticari taksilerin
arka camlannda bir yazı dikkatinizi çekti mi?
Yazı şöyle:
"Imam-hatip okullanmı kapattırmam..."
1994 yerel seçimlerinden önce ise taşıtlann arka
camlannda şöyle yazıyordu:
"Tekyol Islam!.."
Refah Partisi, 1994 yerel seçimlerini kazanınca bu
yazılar ortadan kalkmıştı...
Şimdi TBMM gündeminde sekiz yıllık kesintisiz
zorunlu eğitim bulunuyor. Din bezirgânlan, "imam-
hatiplerkapatılacak" yaygarasıyla ortalığı ayağa kal-
dınyor...
Laik demokratik cumhuriyetle 70 yıldır hesapla-
şan yobazlar, askere, memura, işçiye, aydına karşı
tavır alıyor ve son kozlannı oynamaya başlıyorlar...
Sağcı mı, solcu mu, dinci mi, dinsız mı olduğu bel-
li olmayan kimi zibidilerde 'din bezirgânlanna' des-
tek veriyor...
Diyorlar ki:
"Demokrasilerde parti kâpatılmaz, dayatmacılık
olmaz..."
Bu 'zekâ özürlü' grup bir de 'hoşgörü' üzerine ah-
kâm kesiyor...
"Gelin birbihmize anlayış gösterelim, hoşgörülü
olalım..."
Demokrasiyi araç olarak gören 'demokrasi dûş-
manlanna' neden hoşgörülü olacağız, neden?
*••
Türkiye'nin sorunu, demokrasinin yaşam biçimi
olmamasından kaynaklanryor...
Siz, salt düşüncelerinden ötürü Eşber Yağmur-
dereli'yi 23 yıl zindana atacaksınız, sonra da 'hu-
kuk devleti'nöen söz edip. yüzünüz kızarmadan ba-
ğınp çağırıp, "Imam-hatipleri kapattırmayız" diye-
ceksiniz...
Siz, devlet içinde silahlı güç oluşturup insanlan öl-
düreceksiniz, sonra da kalkıp 'vatan-millet' edebi-
yatı yapıp 'hoşgörüden' söz edeceksiniz, tüm fo-
yanız ortaya çıktığında da, "6u ne biçım laiklik, bu
ne biçim demokrasi" diyeceksiniz...
Siz, gencecik çocuklanmızı yargısız ınfazlarla or-
tadan kaldıracaksınız, siz Güneydoğu'da bir yandan
itirafçılarla öte yandan Hizbullah adlı elı kanlı çete-
lerle 'eroin kaçakçılığı' yapacaksınız, ardından se-
çim meydanlarında, "Kuran kurslannı kapatanlann
ellerini kıranm" diyeceksiniz...
Siz, Metin Göktepe'nin katillenni hâlâ yargı önü-
ne çıkarmayacak, Gazi olaylannın suçlusu güven-
lik güçlerini bulamayacaksınız sonra da Meclis kür-
süsünden, "Biz Amehka'daki gibi laiklik istiyoruz"
diyeceksiniz...
Siz, Sıvas Madımak Oteli'nde aydınlarımızı, sa-
natçılanmızı din din yakan yobazlan sâvurpcak, titf
süre sonra da oturduğunuz koltuktan, "Bağımsız
yargı" diye sesleneceksiniz...
Siz laçka olan eğitim sisteminde hem gerici-fa-
şist örgütlenmeyi sürdürüp eğitimi tarikat şeyhleri-
ne teslim edecek, sonra da. "Biz laik cumhuriyetin
savunucusuyuz" diyeceksiniz...
Sizde hiç utanmak, sıkılmak yok mu?
• • •
Milli eğitime dinsel ve siyasal olarak bakanlar ça-
ğın gerisinde kalmış, düşlerinde iran ve Suudi Ara-
bistan rejiminı görenlerdir...
Bunlar demokrasi düşmanlandır...
llköğretimin bütünlüğü bugün anayasada yer al-
maktadır...
Görülen o ki, TBMM'yi kuşatan 'tarikat şeyhleri'
sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi engellemek için
diretmektedirler...
1973 yılında çıkan Milli Eğitim Temel Yasası'nın
22. maddesini okuyalım:
"llköğretim, 6-14 yaşlanndaki çocuklann eğitim
ve öğretimini kapsar. llköğretim, kız ve erkek bütün
vatandaşlar için zorunludur ve devlet okullannda
parasızdır."
Şimdi yapılan tartışmayla, çocuklanmıza hem bi-
limsel öğretim hem de isteğe bağlı Kuran kurslan-
nagitmelerinınyolu açılıyor. Yani, 'şeriata gıdenyol-
da' önemli bir adım atılmak ısteniyor...
Şeriatçılar pusuda değil, görevlennin başında..
• • •
Onlann öyküsünü Işık Kansu yazmıştı. Yurttaş ol-
manın ayırdına varmak istiyordu onlar.
Ne diyordu Işık, yazısında:
"Karşıdaki mezahık yaşam ile ölüm arasındaki
gereksizliği vurguluyor..."
Diyarbakır'ın Seyrantepe semtindeki Aziziye Ma-
hallesi'nde bir ev çöktü, Zeynep Uçak ve Dilnavez
Sert adlı iki çocuk göçük attında kaldı...
Evet... İki çocuk öldü...
Onlar belki okuyacaklardı, 8 yıllık kesintisiz, pa-
rasız, zorunlu eğitimden yararianacaklardı...
O çocuklann gözleri ne renkti Işık Kansu, söyler
misin ne renkti?..
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (Q Planet.com. TR
Aleviler sorunlannı
Avrupa'ya taşıyor
İstanbul Haber Servisi -
Alevi örgütleri. sorunlan-
VJ\ çözüm üretemeyen sı-
yası iktidarlann. kendilen-
ni "yok sayan" politikalar
ürettiğinı belirterek çö-
züm için gerekirse Avrupa
Insan Haklan Mahkeme-
si'ne gideceklerini vurgu-
ladılar. 13 Alevi örgütü.
Başbakan Yardımcısı Bü-
lent Ecevit. CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal ve
Başbakan Yardımcısı Hü-
samettin Cindoruk'a gön-
derdikleri mektupta.
ANASOL-D hükiimetin-
den laiklikle ilgili daha ıl-
kesel tutum beklediklerini
vurguladılar..
Orgütlerin gönderdiği
mektupta, şöyle denildi:
"Cumhuriyete, demok-
rasive, laikliğe yönelik teh-
Ukeli gelişmeleri >illar ön-
'cesinden görerek yetkilile-
ri uyardık. Diyanet İşleri
Başkanlığı'nın devlet biri-
minden çıkanlmasuıu zo-
runlu din ve ahlak dersle-
rinin devlet okullanndan
kakünlmasını. 8 v ıllık eği-
timin yıl sayısuıdan çok
içerik bakımından çağdaş,
bilimsel demokratik ve la-
ik bir müfredat olarak
programlanmasını,8 yılhk
temel eğitim programında
din derslerine hiçbir şekdl-
de yer verilmemesini iste-
dik"
Mektupta, Alevi örgüt-
lerinin. çözüm üretilmedi-
ği takdirde Avrupa Insan
Haklan Mahkemesi'negi-
deceklen bildinldi.