Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 25 TEMMUZ 1997 CUMA
HABERLER
Seçmen
kiitüklerinin
yenilenmesi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Hükümet ortaklan, genel
nüfııs tespiti yapılması ve
seçmen kütüİderinin
güncelleştirilmesini
öngören yasa önerisinin
dün TBMM'de
görüşülmesini "gol yeme"
korkusu nedeniyle
ertelediler. Muhalefet
partılerinin "3 ay hazırlık,
2 ay içinde de
değerlendirmeler yapılarak
seçime gidilmesi'"ne
dönük önergeler üzerinde
anlaşması üzerine
"Yüksek Seçim Kurulu
(YSK) ile süre
konusundakı görüş
aynhklan" gerekçe
gösterilerek görüşmelere
geçilmesi önlendi.
RffAHYOL
kadrolaşmasına
engel
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Sosyal Hizmetler ve Çocuk
Esirgeme Kurumu
(SHÇEK) ile özürlülerden
sorumlu Deviet Bakanı
Hasan Gemici,
REFAHYOL hükümetınin,
istifa ettikten sonra
Özürlüler ldaresı
Başkanhğı'na yapmak
istediği 41 atamayi
engellediğini açıkladı.
TÜBİTAK'ın
kuruluş
yıldöniımü
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türkıye Bılimsel ve Teknik
Araştırma Kurumu'nun
(TÜBİTAK) 34. kuruluş
yıldönümü kutlandı.
Kuruluş yıldönümü
nedeniyle düzenlenen
kokteyle, TBMM Başkanı
Mustafa Kalemli,
Başbakan Mesut Yılmaz,
Milli Eğitim Bakanı
Hikmet Uluğbay. Kültür
Bakanı Istemihan Talay,
deviet bakanlan Rüştü
Kazım Yücelen ve Metin
Gurdere katıldı.
SPY tasarısı
yumuşatıldı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Siyasi partı yetkılileri ve
adaylann elde
edebilecekleri bağışlarve
bağış niteliğindeki hak
kullanımlannı düzenleyen
maddeyı görüşen TBMM
Partilerarası Uyum
Komisyonu, yaptığı
düzenleme ile cezalan
yumuşattı. Komisyon
toplantısmda, yasadaki
bazı tenmler anayasaya
uyumlu hale getirilirken
Siyasi Partiler Yasası'nın
9.91,92.97veek4.
maddelerini yürürlükten
kaldırdı.
CHP hükümeti
idiyop
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Genel Başkan
Yardımcısı Onur
Kumbaracıbaşı, CHP
Genel Başkanı Deniz
Baykal"ın elçısi sıfatıyla
dün Başbakan Mesut
Yılmaz'ı ziyaret ederek
bazı "söz"lerini anımsattı.
Kumbaracıbaşı,
REFAHYOL dönemindeki
kadrolaşmaya karşı verilen
yargı kararlannın
uygulanması ve mağdur
edilen belediyelere sahip
çıkılmasını istedi.
Kombassan
carketti
ANKAR\
(Cumhuriyet Bürosu) -
Kombassan Holding
tarafından satın alınan
Petlas'la Petrol-lş arasında
dün yapılan görüşmelerde
Kombassan'ın, birikmiş
kıdem ve ihbar
tazminatlannın ödenmesi
içın 5 ay süre istemesi
üzerine anlaşma sağlandı.
Kombassan'ın, fazla mesai
ücreti olmaksızın 45
saatlik çalışma saati
isteğinde de ısrarlı olduğu
bildirildi.
Güneydoğu'da
caüsma
ERUH/KULP(AA)-
Siirt'in Eruh ilçesi
Dağdüzü Köyü'nde 1 'i
kadın 2 PKK'li ele
geçirildi. Diyarbakır'ın
Kulp ilçesinde de mayına
basan Celal Efe (55)
hayatını
kaybederken, ağır
yaralanan Refik Ertaş
Diyarbakır Dev let
Hastanesi'ne kaldınldı.
ANAP'lı muhafazakârlar direniyor. Başbakan Yılmaz: Bu noktadan dönüş yok
8 yd kesintisiz krîtik eşikANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) - Baş-
bakan Mesut
Yılmaz, gru-
bundakı mu-
hafazakâr milletvekillerinin di-
renişinin sürmesine karşıhk, 8
yıllık kesintisiz temel eğitime
geçışi öngören yasa tasansının
geri çekilmesi ya da değiştiril-
mesinin söz konusu olmadığını
bildirdi. ANAP Genel Başkan
Yardımcısı Agâh Oktay Güner
de "Baalannın hayal ettiği gibi
bu konuda aynük yoktur" dedi.
DSP ve CHP'nin; uygulamanm
bu öğretim yılında başlaması ko-
nusundaki ısran, 8 yıllık kesin-
tisiz eğitimi 55. hükümetin deva-
mı için de "kritikeşik" durumu-
na getirdi.
Milli Güvenlik Kurulu'nun 28
şubatta 8 yıllık eğitime geçiş ko-
• Muhafazakârlann direnişi sürerse grup karan ahnacak. Başbakan Mesut
Yılmaz tasarmın geri çekilmesinin mümkün olmadığını söyledi. ANAP Genel
Başkan Yardımcısı Agâh Oktay Güner de "Bazılannm hayal ettiği gibi bu konuda
nusunu da içeren kararlannın ar-
dından hemen toplanarak bu ko-
nuda görüş belirleyen ve temel
eğitimin son 3 yılmda yönlen-
dirmeyi savunan ANAP grubun-
da tasan ile ilgilı tartışmalar sü-
rüyor.
ANAP'lı bazı üst düzey yöne-
ticilennin de aralannda bulun-
dugu muhafazakâr milletvekil-
leri, TBMM'ye sevk edilen tasa-
nya sert tepki gösterirken bazı
milletvekilleri de partinin gös-
terdiği tavır değişikliğini kamu-
oyuna anlatamayacakJannı dile
getirdiler. Başbakan Yılmaz ise
"Mevcut koşullarda ulaşabüdi-
ğünizen son nokta bu, tasan üze-
rinde değjşiklik yapmamız
aynlık yoktur" dedi.
mümkün değU" dıyerek kesin
tavnru ortaya koydu. ANAP gru-
bunun iki gûn üst üste yaptığı
toplantılarda tepkilerini dile ge-
tiren muhafazakâr milletvekille-
ri, kendilerine yapılan açıklama-
lardan ve Başbakan Yılmaz'ın
sözlerinden tatmin olmadılar.
Başta Ali Coşkun,Ekrem Pakde-
mirli,Cemil Çiçek, Ahmet Alkan
ve Yüdınm Aktürk ile Yusuf
Ekind olmak üzere çok sayıda
muhafazakâr milletvekillerinin
tasanyı değiştirmek için müca-
dele edecekleri öğrenildi.
Bu konuda, özellikle imam-
hatıp liseleri mezunlan dernek-
leri üyeleri ile muhafazakâr ke-
simlerin baskısı altında olan mil-
letvekillerinin ortak bir tavır be-
lirleyebilecekleri dile getırildi.
Başbakan Yılmaz, TOBB yö-
neticilerini kabulü sırasında yö-
neltilen bir soru üzerine 8 yıllık
kesintisiz eğitime geçişe ilişkin
yasa tasansının geri çekilmesi ya
da değiştirilmesinin söz konusu
olmadığını bildirdi. ANAP Ge-
nel Başkan Yardımcısı Agâh Ok-
tay Güner de dün partisinin ge-
nişletilmiş başkanhk divanı top-
lantısından sonra yaptığı açıkla-
mada. partideki eğitim ile ilgili
uzman kadrolann görüşlerini ak-
tardıklannı, Başbakan'ın da bu-
nu değerlendireceğini söyledi.
Tasarmın, TBMM komisyonla-
nnda ve Genel Kurul'da görüşü-
lerek karara bağlanacağını anım-
satan Güner, ANAP'ın, 8 yıllık
kesintisiz eğitimin en ıyi şekliy-
le uygulanmasından yana oldu-
ğunu kaydetti. Güner. "Daha
dün 8 yühk eğitimi savunanlar,
bugün bombardımana turuyor-
lar. Bunu da anlamak mümkün
degüdir" dedi Güner, bir gaze-
tecinin, "Tasanya karşı olan mil-
letvekiDeriniz olduğu basında da
yer aldL ANAPgrubunda tasan-
ya karşı çıkanlar olabilir mi"
şeklindeki sorusu üzenne, "Kar-
şı çıkanlar değil, tasanya başka
açılardan bakanlar olabilir. An-
cak, bazılannın hayal ettiği gibi
grubumuzda bu konuda aynlık
yoktur" diye konuştu.
ANAP Kocaeli Milletvekili
Hayrettin Uzun. tasannın ciddi
bir çalışma ürünü olmadığını be-
lirterek "Bu bir uyutma meto-
du" dedi.
CHP lideri Baykal, 8 yıllık kesintisiz eğitimin din ve eğitim çekişmesi olmadığını söyledi
'Bu tasan ulusal birlik projesi'ALİER
ŞİLE - CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal, 8 yıllık
kesintisiz temel eğitime ge-
çilmesini öngören kanun
tasansının Bakanlar Kuru-
lu'nca TBMM'ye gönde-
rilmesini memnuniyetle
karşıladıklannı, ancak bazı
önemli siyasi ve sakıncalı
tavizlerin verildiğini belır-
terek, "Gönül isterdi ki bu
konu bir eğitim anlayışı
içinde ele alınsın ve sonuç-
landınlsın" dedi. 8 yıllık te-
mel eğitimin din ve eğitim
çekişmesi olmaktan çıka-
nlması gerektiğini söyle-
yen Baykal, bu konunun
Türkiye'nın ulusal bütün-
leşme projesi olduğunu ve
bir eğitim reformu anlayışı
içinde ele alınması gerekti-
ğini vurguladı.
CHP liden Baykal, 12.
Şile Bezi Kültür ve Sanat
Şenlıkleri'nin açılışına ka-
tıldı ve gazetecilerin son si-
yasi gelişmelerle ilgili so-
rulannı yanıtladı. Bakanlar
Kurulu"nca TBMM'ye
sevk edilen 8 yıllık temel
eğıtimle ilgili kanun tasan-
sını memnuniyetle karşıla-
dıklannı ve tasanyı hazırla-
yanlan kutladığını belirten
Baykal. "Bu Türk Milli
Eğitimi'nin uzun süredir
Baykal, "Çok önemli sîyasi tavizler verildi. Sanki böyle bir adım aülırsa bazı başka konularda tavizlere ihtiyaç
varmış gibi bir anlayış içinde davranılnuştır. Sakıncalı bazı kapılar açılnıışür. Anayasaya ay kınhklar açısından
degerlendirlmesi gereken konular vardır" dedi (Fotoğraf: KAAN SAG ANAK)
beklediği bir konuydu. U-
mut ederim TBMM'de hız-
la yasalaşır ve bir an önce
bu konu taroşma konusu
olmaktan çıkar" dedi.
CHP olarak 8 yıllık te-
mel eğitimle ilgili çalışma-
lan yakından izlediklerini
ve hükümetin kuruluş ön-
cesinden beri konuyu ka-
muoyuna ısrarla sundukla-
nnı anımsatan Baykal, ta-
san hakkında ANAP içinde
aleyhte belirtilen görüşle-
rin aksine konunun bir eği-
tim projesi çerçevesi dışına
taşmlarak ele alındığını ve
sakıncalı tavizlerin verildi-
ğini savundu. Konunun bu
yanıyla ilgili tartışmalan
erteleme eğiliminde oldu-
ğu gözlenen Baykal şöyle
devam etti:
14
Bu konuyla ilgili doğru-
dan ilgisi olmavan. bu ko-
nuyu çıkarabilmek için ne
yazık ki bazı sakıncalı taviz-
lerin verildiği görülüyor. Bu
konu önümüzdeki günler-
de parlamentoda tarüşıla-
cakur. Gönül isterdi ki 8 yıl-
lık kesintisiz eğitim konusu
bir eğitim anlayışı içinde ele
alınsın ve sonuçlandınisın.
Ama sanki böyle bir adım
aohrsa bazı başka konular-
da tavizlere ihtiyaç varmış
gibi bir antayış içinde dav-
ranılmışur. Önemli siyasi
ta\izler \erilmiştir. Sakın-
calı bazı kapılar açünuşor.
Anayasaya aykınhklar açı-
sından değerlendirilmesi
gereken konular vardu"."
Bu noktadaki tartışmala-
n önümüzdeki günlere bı-
raktığını vurgulayan Bay-
kal, olayı şimdilik sadece 8
yıllık temel eğitim olarak
gördüğünü ve bu çerçeve
içinde hazırlanan tasandan
memnun olduğunu kaydet-
ti. MGK'nin 28 şubat ka-
rarlannın özünü oluşturan
ve yeni hükümetten bekle-
nen icraatlann ilk sırasında
yer alan 8 yıllık kesintisiz
eğitime bakış açısını "Bu
konu bir eğitim reformu an-
layışıyla ele ahnmahdır. Bu
konu Türtdye'nin ulusal
bütünleşme projesidir" di-
ye açıklayan Baykal, konu-
nun aıtık bir eğitim ve din
çekişmesi olmaktan çıka-
nlması gerektiğinın altını
çizdi.
Çiller kendi hazırladığı tasanyı reddetti
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller, bizzat kendisinin
"eğitim reform paketi" olarak
açıkladığı düzenlemeye karşı
çıkarak "İmam-hatiporta
okullanna vurulacak darbeye
seyirci kalamayız" dedi.
Çiller, dün topladığı genel
idare kurulundan önce
gazetecilere. "Biz her zaman
sekiz yıllık eğitimin yanında
olduk, ancak biz imam-hatip
okullannuı orta kısmının
kapanmasını hiçbir zaman
LstemediğimLd ifade ettik"
dedi. Çiller'in. dün görüştüğü
Imam-Hatip Mezunlan ve
Mensuplan Derneği
yöneticilerine de "İmam-hatip
orta okullanna vurulacak
darbeye seyirci kalamayız.
Kuran öğrenimine son verecek
düzenlemelere de karşıytz"
sözleriyle güvence verdiği
öğrenildi. DYP'li Milli Eğitim
Komisyonu Başkanı Tayyar
Alükulaç, hükümet tasansını
gelecek perşembe günü
gündemlerine alacaklannı
açıklarken kendisinin de
alternatif bir öneri
hazırladığını bildirdi.
Alrıkulaç'ın önerisinde, 8
yıllık temel eğitime aşamah
olarak geçilmesi. 2000 yılında
da bu sürecin tamamlanması
öngörülüyor. Öneride, RP'nin
de istemine uygun olarak 5 artı
3 formülü getirilirken Kuran
ve Arapça derslerinin
"seçmeü" olarak verilmesi
hükmü yer alıyor. Çiller,
GtK'in basına kapalı
bölümünde de 5 artı 3
modelinden sapmayacaklannın
altını çizerek üyelere "Aykın
düşenen var mı" diye sordu.
Aksi görüş bildirilmeyince
Çiller. "Grup karan
ahnmasına gerek olmayabUir"
dedi.GlK'te oybirliğiyle genel
başkan yardımcısı seçilen
NaJıH Menteşe, tasannın
sadece imam-hatiplerin orta
kısımlannın kapatılması
anlamı taşımadığını belirterek
"Askdan eğitim düzeyinin
yükselrilmesidir. 1973 yihndan
beri fıziki koşullar elverişstz
olduğu için yapılamadı. Şimdi
uygunsa geçilebUir" dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı
Hasan Ekinci. "Biz mey danda,
Menderes'in, Demirel'in açüğı
imam-hatip okullannı 'Mesut
Yılmaz kapattı' deriz.
Yıunaz'ın suçuna niye ortak
olalım. Oyumuzun rengi
nettir
T>
görüşünü dile getirdi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı
Rıza Akçah. yasa tasan sında
yönlendirmenin
bulunmamasına tepki gösterdi.
"Bu, Kuyucu Murat Paşa
taktiğkür. Suçluyu
bulamaymca o da herkesi
kesermi^. Bugün de yapümak
istenen budur" dıyen Akçah.
imam-hatip okullannın siyasi
malzeme yapıldığına ilişkin
görüşler bulunduğuna dikkat
çekerek "Eğer bu okullarda
yanhş varsa bertaraf edilmesi
saghkh yoJdur" dedi.
TfÜZ YAZIIORHAN BİRGİT
iktidargaıplan, hükümetlerin
işlerini kolaylaştırır; muhalefet
partilerinin görevleri gereği
Meclis içinde döşemek istedik-
leri mayınları da temizleyerek
yolu açık tutmaya çalışıriar.
Oysa Anasol-D hükümetinin
büyük grubunun yapısal sıkın-
tıları, güvenoyunun üzerinden
daha iki hafta geçmeden orta-
ya çıkmaya başladı.
Sekiz yıllık öğrenim konusu
ile ilgili tartışmalar, Anavatan
grubundaki "Truva ^f/an"nın
başkaldırmalarının ilk işaretini
verdi.
Genel Başkan Yardımcısı
Agâh Oktay da, grup başkan
vekili Ülkü Güney de, evlerinin
içindeki bu balayı döneminin
beklenmeyen sıkıntılannı ne ka-
dar saklamaya çalışsalar da,
Ekrem Pakdemirli, kestirme-
den ve apaçık bu koalisyonu
içine sindiremediğini ve başka
alternatiflerin denenmesi ge-
rektiğini genel başkanının gö-
zünün içıne baka baka söyle-
mektedir. Denilebilir ki, adam
kendisini anasından "bakan
olarak" doğmuş politikacılar sı-
nıfı içinde görmekte ve bu kez
kabine dışında kalmanın düş kı-
Yılmaz'mîşiZor...
nklığı içinde, sekiz yıl olayını ba-
hane ederek hesapsız öneriler-
de bulunmaktadır.
Bir Anasol-D hükümetinin
bugünkü parlamentodaki ma-
tematiksel alternatifınin sadece
Refahanayol olabileceğini bu
ekonomi profesörü de hesaplı-
yordur. Ama bunu açıktan kür-
süye getirip tartışmaktan bilin-
mez niçin kaçınıyor.
Anavatan grubunun çoğun-
luğu böyle bir yolu, "çözüm"
olarak görecek olursa, Pakde-
mirli o işin miman srfatı ile Er-
bakan hocasının yardımcılığını
da, Çiller bacısı ile niçin paylaş-
masın?
Sanınm Başbakan Yılmaz'ın
önceki gün grup kürsüsünden
Pakdemirli'nin restini görmesi,
Manisa milletvekilini bu açma-
zın içine düşürmeyi amaçlıyor-
du.
Yılmaz hükümetinin sekiz yıl-
lık kesintisiz ve zorunlu eğitim
tasansına Pakdemirli'nin yanı
sıra karşı çıkan üyelerin sayıla-
rı sekiz. Dünkü gazeteler, tasa-
nya Meclis içinde engel olabile-
ceklerin sayılannı 43 olarak bil-
diriyorlar. Bu sayı, tasanda ba-
zı eksiklikler olduğunu söyleye-
rek hükümete 49 üyesi ile des-
tek veren CHP grubunun ona-
yına yakın.
ANAP grubunun dışa vuran
rahatsızlığının bir başka işareti
de dün Meclis'in Milli Eğitim
Komisyonu'nda görüldü.
Gülhane Askeri Tıp Akademi-
si'nde, irticai faaliyette bulun-
duklan iddiası ile Genelkurmay
Başkanlığı tarafından ilişkileri
kesilen öğrencilerin affedilmele-
ri için verilen yasa önerisinin al-
tında bir ANAP milletvekilinin
imzası var. Komisyonda bu tek-
lifi genel kurula indiren oylar da
Refahlı, DYP'li ve ANAP'lı mil-
letvekilleri. Eski Bakan Meh-
met Sağlam, ANAP milletveki-
li Lale Aytaman bu oluşumun
dışında ve DSP-CHP'li üyeler
ile biriikte tavır alıyoriar.
Bu son olay bile, 8 yıllık zo-
runlu ve kesintisiz eğitim tasa-
nsını yeterli bulmayarak "armu-
dun sapı, üzümün çöpü" araş-
tırmalanna giren CHP'lilerin de,
bir bölüm sivil toplum örgütü
üyelerinin de gözlerini açmalıdır.
Tabii, onlarla biriikte koalisyo-
nun diğer partisi, DSP ve
DTP'lilerin de.
Mesut Yılmaz, seferin başın-
da yaptığı yanlışlıkları, seferin
ortasındadüzeltmeyi bilmezse,
yani grubuna bu konularda
bağlayıcı kararaldırtmazsa, uy-
kulan kaçmadan ne başbakan-
lık ne de genel başkanhk yapa-
mayacağını görecektir.
Başbakanı bekleyen zoriuk-
lar sadece bunlarda değil.
Düşününüz. Başbakan çok
yerinde bir davranış ile Metin
Göktepe'nin katil sanıklan olan
polislerin dünkü duruşmaları
için Afyon Ağır Ceza Mahkeme-
si'nin önüne çıkartılmalarını is-
tiyor. Isteğini de, gazetecilerin
önünde Içişleri Bakanı'na tele-
fonla iletiyor. Başbakan'ın bu
direktifini Başesgioğlu da, gi-
ne başka gazetecilerin önünde
Emniyet Genel Müdürü'ne
anında iletiyor.
Ama dünkü duruşmada, da-
vanın sanıklan yine yoktur.
Bu olayın, politik argodaki
açıklaması, birilerinin Başbakan
ile Içişleri Bakanı'nı "iplemedi-
ği" sözcüğü ile anlatılabilir.
••*
Başbakan'ın işinin zor oldu-
ğunu yazmak için dün masamın
başına oturmadan önce Atatürk
Havaalanı'na gitmiştim.
Ekonomiden Sorumlu Deviet
Bakanı Güneş Taner, ağzından
düşürmediği purosu ile VIP sa-
lonundan çıktı ve kendisini bek-
leyen özel bir uçağa binerek
başkente doğru havalandı.
Uçak "Ceylan Holding"e aitti.
Enflasyon tahminleri için ka-
ramsar beklentilerine bızı alıştır-
maya çalışan bakanın, başkent
yolculuğu için, tarifeli uçaklar
yerine bir özel kuruluşun tahsis
ettiği aracı seçmenin açıklana-
bilecek bir nedenı olmalıdır.
Hazine bu kuruluşa o uçak
için kaç para ödemektedir?
Yoksa bu, açıkgöz çevrelerin ye-
ni hükümetin bazı üyelerine bir
"ulufe" ikramı mıydı?
Yazımın başında oturdum ve
benim sabahtan bulduğum baş-
lığı ekrana yazarken, "haksız
değilmişim" dedim. "Yılmaz'ın
işi gerçekten zor."
BIRBAKIMA
SERVER TANİLLİ
Upuzun Günleriyle Yaz...
"Nerede kaldı?" diye aklınıza durup durup takılan,
sevdiğiniz bir yazann, bir şairin, bir denemecinin ye-
ni kitaplan ummadığınız bir anda çıkagelse, sevin-
cinize payan olmaz değil mi? İlk yaptığınız da şu olur
Onlan önce elinize alır göğsünüze bastınrsınız, bir
kucaklaşma anıdır bu; sonra birer birer, bu kez tadı-
na vara vara açar okursunuz. Daha önceki kitaplar-
la açılmış bir sohbet, yeni gelenlerie kaldığı yerden
başlar, sürer. Yazann hası, okuyucusunda bu bekle^
yiş duygusunu yaratmış olandır.
Böyle üç kitap var masamda.
Yazıyla Yaşamak, Toplu Şiirler, 101 BirDize.
Güven Turan'ın Yapı Kredi Yayınlan'nda çıkan
son üç kitabı.
•
Güven Turan şair, öykücü, romancı, denemeci.
Daha ilk günden, kitaplan beğeniyle karşılanmış,
ödüllendirilmiştir.
Belleğimi yokluyorum; 1960 kuşağının bu önçü
şairiyle, asıl karşılaşmam romanlanyla olmuş ve sü-
rüp gitmiş. Dalyan (1978), Yalnızmısm? (1987), So-
ğukTûylüMartı (1992).
En azından birini okumuş olmalısınız siz de.
Neyi anlatır Güven Turan onlarda?
Kadın-erkek ilişkileriyle belirienen insan ilişkileri-.
ni, dahası insanın dünyadaki yerini. Sadece biryan-
sıtma değil, bir sorgulamadır da yazanmızın yaptığt.
Yalın veakıcı birdille...
Güven Turan, son çıkardığı Yazıyla Yaşamakta,
eleştirilerini, denemelerini, konuşmalannı toplamış.
Yazarlık, elbette şairiik de, kendinden önceki, bu
arada yaşadığı yıllardaki kültür ve edebiyatı, bir ye-
nıden değerlendirmeyı gerektirir. Bu değeriendinme,
ister istemez bir hesaplaşmadır da.
Güven Turan, postmodernizm, modernizm, çizgi
roman gibi önemli konularda bunu yapıyor.Ahmet
Haşim, Yusuf Atılgan, Lale Müldür, Tezer Özlü için
de yaptığı budur; Grı, Dıvan, Atlas, Bir Kara Derin
Kuyu gibi önemli kıtaplann üzerine de bu amaçla eği-
lir.
Ağırbaşlılıkla ve durmuş oturmuş bir dille yine.
Güven Turan'ın söylediklerine katılın ya da katıl-
mayın, değerlendirmelerini ve eleştirilerini bilmelisi-
niz. Hiç de abartmış olmadan söylemiş olayım: Bu
kitabı okumadan, günümüzde edebiyat ortamının
farklılıklannı açıkça görmek güçtür. Yazanmızın ka-
lemiyle getirdiği bir aydınlık var... ;
•
60 kuşağının öncü şairi oldu Güven Turan.
O yıllardan bu yana şiirini geliştirip durdu şairimiz.
Güneşler... Gölgeler... (1981), Peş (1982), Sevda Yo-
rumlan (1990), Bir Albûmde Dört Mçvsim (1991),
Ikaros'un Uçuşu (1993), bu gelışmenin önemli du-
rak noktalarıdır.
İlk göze çarpanlardan biri, politikaya uzak oluşu
bu şiirin.
Ama önemli olan şairin genel tavn. Feridun An-
daç'la yaptığı bir söyleşide (Cumhuriyet/Kitap, sy.
379, 22 Mayıs 1997), şöyte diyor: "/ç dünya ile dış
dünyanın, ımanla doganm, insanın en eskiyanlany-
la uygartığın çatışmasıdır şiirim."
Bunun aranışı içinde şair.
Önümüzdeki örneklere bakarak söylemiş olalım:
Kendini kolayca ele vermeyen bir şiirdir Güven Tu-
ran'ınkiler. ı
Imgeci, yer yer metaforlarla konuşan, düşündtb
ren...
Elimizdeki Toplu Şiırler (1995), 1963'ten 1993'e
uzanan bu ilginç aranışın bir dökümü. Çağdaş şiiri-
mizin de -görmeden edemeyeceğimiz- bir uğrağı.
101 BirDize için ne demeli?
Japonlann "Haiku" dedikleri birkaç dizelik şiirleri
vardır. Doymak bilmez insan. Güven Turan'ın bu ki-
tabındakiler ise, sadece tek dizeden ibaret; adsız üs-
telik. "Uzun bir şiirden alınacak tüm tadı bir dizede
yoğunlaştırma çabası" diyor kendisi.
Gerçekten o tadı veren çarpıcı söyleyişler. >
Buyurunuz birkaç örnek onlardan:
"Doymuyorum susuzluğuna seninle paylaştığım
sabahın."
"Bir nisan bulutunu öpüyorum; yüzün değiyor."
"Gökte yıldız yansısı: Gecede bir fulya tartası."
"Sen aşksın, bilirsin, yalnızlığın gözleri ne renk?"
"Aldatıyorayışığı üstüne düştüğü herşeyi: Aşk iş^
te."
"Aşk olsun kumruya! Işır ısımaz güneş, haydi aş-
ka!"
"Saçlann dökülüyor üstüme; kızgın çağlayan, se-
rin lav."
"Ah bu aynlık; tımağın arasına saplı kıymık..."
Son olarak da şu: "Upuzun günleriyle yaz nasıl da
kısacık."
Öyledir, uzun görünür yaz, ama hızla brter; çabuk
tutunuz elinizi sevgili okurianm!
Güzellikleriedolubiryazdadileyerek... "•
Askeri savcılık
Çiller dosyası
DGM'yegönderildi
ANKARA (Cumhuri-
yetBürosu)-Genelkurmay
Asken Savcılığı. eskı Baş-
bakan. DYP Genel Başka-
nı Tansu Çiller in "CIA
görevfisT olduğu suçlama-
sı konusunda "görevsizlik''
karan v ererek dosyayı An-
kara Deviet Güvenlik
Mahkemesı (DGM) Baş-
savcılığı'na gönderdi.
Işçi Partisi (tP) Genel
Başkanı Doğu Perinçek'in
Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcılığı'na ilettıği Çil-
ler'in C1A görevlisi oldu-
ğu suçlamasına ilişkin
dosya, görevsizlik karanv -
la Ankara DGM Başsavcı-
liğı'na gönderilmişti. İlk
incelemenin ardından An-
kara DGM Başsavcılığı da
görevsizlik karan vererek
dosyayı Genelkurma>
Başkanlığı'na gönderdi
Genelkurmay Adlı Müşa-
virliği'nce yapılan ilk in-
celemeden sonra dosya
Genelkurmay Başkanı Or-
general tsmail Hakkı Ka-
radajı'ya sunuldu. Kara-
dayı. soruşturma içın ge-
rekli izni vererek dosyayı
askeri savcılığa iletti. Alı-
nan bilgiye göre asken
sa\cılık da ilk ıncelemesi-
nin ardından Çıller'e yö-
neltilen suçlamaya ilişkin
soruşturmanın askeri yar-
gının görev alanına girme-
dıği sonucuna vanp dosya-
yı Ankara DGM Başsavcı-
lığı'na iade etti.
.\nkara DGM Başsavcı-
lığı 'nın yeniden görevsiz-
lik karan vermesi duru?
munda dosya, Uyuşmazlık
Mahkemesi'ne gidecek..
Soruşturmayı yürütecek
savcılığın fezleke düzenle-
>erek dokunulmazlığının
kaldınlması durumunda;
Çiller hakkında Türk Ceza
Yasası'nın 133. maddesi
uyannca "milH müdafaaya
hıyanet" suçlamasıyla da-
%a açılacak. Perinçek'in
Yargıtay Cumhuriyet Baş-I
savcılığı'na sunduğu dos-I
yanın yanı sıra, gazetect
Emin Çölaşanda aynı suç-
lamalara ilişkin yeni savla-
n Hürriyet gazetesindeki
köşesinde bir süre önce di-
le getirdi. Bazı CIA ajan-
lannın noter onayh ifdale-
n olduğu belirtilen metin-
lere dayanarak Çiller'in
-Rose ofIstanbul(lstanbul
Gülü)" koduyla çalışma
yürüttüğü, 1979 yılında
ABD yurttaşlığına geçtiği
iddialannı kaleme alan
Çölaşan. bu savlann araş-
tınlması gerektiğini vur-
gulamıştı.