Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19TEMMUZ1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Oto piyasasında
canlanma
• İZMİR (AA) - İç
pazarda yılın ilk 6 ayında
otomobıİ satışları l4o bin
520 adete ulaştı. Satışlann
94 bin 385 adetıni yerli, 46
bin 135'ini ise ithal
otomobiller oluşturuyor.
1996 yılınm 6 ayhk '
döneminde iç piyasa talebi
99 bin 226 adet olarak
hesaplanırken. bu talebin
79 bin 754 adetı yerli, 19
bin 472 adeti ise ithal
otomobil olarak belirlendi.
Otomobil Sanayicileri
Derneği Başkanı Ali Ihsan
Ilkbahar, iç piyasada ithal
otomobil ağırlığının her
geçen gün arttığına dikkat
çekti ve halen toplam
otomobil satışlannda ithal
oranımn yüzde 33
olduğunu açıkladı.
Kapasite
kullammı düştü
• ANKARA (AA) -
Imalat sanayiinde geçen
haziran ayında üretim
değeri ağırlıklı kapasite
kullammı yüzde 80.2
olarak gerçekleşti. Bu oran
geçen yılın haziran ayında
yüzde 81.6 olmuştu.
DlE'nın açıklamasına
göre, sektörler bazında ise
en yüksek kapasite
kullammı yüzde 93.7 ile
taş-toprağa dayalı ürünler
imalatında görüldü.
İsrail'le serbest
ticarete onay
• ANKARA (AA) -
Türkiye ile Israil arasında
daha önce imzalanan
serbest ticaret alanı
anlaşması, Bakanlar
Kurulu tarafindan
onaylanarak yürürlüğe
girdi. Anlaşma uyannca,
ikı ülke arasında, kademeli
olarak en geç 1 Ocak 2000
yılındasona erecek geçiş
dönemı boyunca. bir
serbest ticaret alanı
oluşturulacak. Anlaşma.
Türkiye ile Israil arasında
mevcut ekonomik
ilişkilerın geliştirilmesinin
teşviki. ikili ticarette
dürüst rekabet
koşullannın sağlanması ile
işbirliğinı arttııma
amaçlannı da içeriyor.
Anlaşmayla, AB normlan
çerçevesınde, Türkiye ile
lsrail arasındaki ticarette
engellerin aşamalı olarak
kaldınlması da
öngörülüyor.
TÜKODER'den
zamlara tepki
• İSTANBL L (AA) -
Tüketiciyi Koruma
Derneği'(TÜKODER) ve
DlSK'e bağlı Emekli-Sen
genel başkanlan, son
yapılan zamlan eleştirerek
"REFAHYOL ve
ANASOL-D hükümetleri
zam yanşında birbirini
aratmadı. Zamlan kınıyor
ve protesto ediyoruz"
dediler. TÜKODER Genel
Başkanı Mehmet Sevim ile
Emekli-Sen Genel Başkanı
tbrahim Şen. basın
toplantısında. yıllardır
sürdürülen yanlış
ekonomik politikalar
sonucu, hükümetler
değişmesine rağmen
uygulamalann
değişmediğini belirtti.
İhracata kolaylık
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
Ihracat işlemlerine hız
kazandırmak amacıyla
dün Başbakan Mesut
Yılmaz imzasıyla iki
genelge yayımlandı.
"Ihracat Işlemlerinin
Kolaylaştınlması" başhldı
Başbakanlık
genelgesinde, ihracatla
ilgili kamu kurum ve
görevlilerinden işlemlerin
hızla yapılması ve
ihracatçılara gerekli
kolaylıklann sağlanması
istenirken, "Fiili Ihracatta
Aranacak Belgeler"
başlıklı genelgeyle de.
fiili ihracat sırasında
gümrük beyannamesi \ e
ticari fatura dışında belge
istenmeyeceği belirtildi.
Llttie Big'den yaz
indirinıi
• Ekonomi Servisi - Blue
Jean firması Little Big,
yaz ortasına gelindiği şu
günlerde açtığı
kampanya\la, ürünlerinde
yüzde 60'lara varan
indirime başladı. "Yaz
modasını \az bitmeden
yaşamak istıyorsanız, bu
yaz üstünüzdekilerle
geçmez" sioganıyla
duyurulan kampanyayla,
firmamn yurt içindeki 410
saîış noktasında blue jean,
gömlek. pantolon ve
tiş>ortlarda fiyat indirimi
başlatıldığı bıldirildi.
Son 16 yıldır yaşanan seçimler, para arzı, iç borç ve bütçe açığına büyük darbe indirdi
Seçimler ekonomiyi çökertiyor
MERİH AK
tZMİR - Türkiye"nin son 16 yılda ya-
şadığı 4 genel. 3 yerel seçimde hükümet-
lerin devlet bütçesini, iktidarda kalmak
için kullanmalan ekonomiyi çökme nok-
tasına getirdi. Seçim dönemlerinde para ar-
zı. bütçe açığı. iç borçlanma artarken. ka-
mu kesiminin borçlanmasının yükseldi-
ği. kamu yatırımlannın arttığı yıllar oldu.
Izmir Ticaret Borsası Uzmanı Yaşar
Uysal'ın gerçekleştirdiği bir araştırmada,
Türk ekonomisi ve seçim ekonomisi ele
alındı. Türkiye'de demokrasinin en önem-
li aracı olan seçimlerin büyük oranda yoz-
laştınldığını savunan Uysal, cumhuriye-
tin kurulmasından bu yana 55 hükümetin
işbaşına geldiğini, bunun da 1.5 yılda bir
hükümet anlamına geldiğini dile getirdi.
"Seçimlerin ve iktidarın bu kadar
çok önem kazanması, devletin konu-
ımıyla yakından ilgili bulunmaktadır. Ni-
tekim. de\letin ekonomi içindeki ağır-
lığına bağlı olarak, rant dağıtıcı konu-
ma getirilmesi, buranın ele geçirilmesi
kavgasını alevlendirmektedir" diyen
Uysal, seçimlerin kamu kesiminde etkıle-
diği en önemli değişkenin bütçe açığı ol-
duğunu söyledi. Uysal. "1980 sonrası dö-
nemde yapılan dört seçimin iki kez ka-
sım, birer kez de ekim ve aralık aylann-
da gerçekleşmiş olması, bütçe açığının
hem seçim yılı hem de seçimi izleyen
yılda ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Ekonomiye seçim darbesî
1980
1981
1982
1983*
1984"
1985
1986
1987*
1988
1989**
1990
1991*
1992
1993
1994"
1995*
1996
1—Btîtfe
—Açtğı
-116
-124
-157
-313
-979
-798
-1.411
-2.607
-3.990
-7.673
-11.955
-33.517
-47.434
-133.857
-152.180
-316.623
-1.300.000
İÇ
Borçlanma
133
12
178
271
692
1.142
1.615
2.841
3.763
8.520
12.314
31.505
55.401
105.041
219.099
375.541
1.408.200
DışTic
Açığı
-4.6
-3.9
-2.6
-2.9
-2.9
-3.0
-3.1
-3.2
-1.8
-4.2
-9.6
-7.3
-8.2
-14 2
-4.2
-13.2
-19.4
Enf.
89.6
44.3
28.3
26.0
48.5
52 9
35.6
33.5
69.7
75.5
57.6
59.2
63.5
67.4
107.3
87.2
75.0
Buyüme
Hızı %
-2.8
4.8
3.1
4.2
7.1
4.3
6.8
9.8
1.5
1.6
9.4
0.3
6.4
8.1
-6.1
8.0
7.5
KKBG/
GSMH
8.8
4.0
3.5
4.9
5.4
3.6
3.7
6.1
4.8
5.3
7.4
10.2
1.6
120
7.9
5.4
U
Borç Öd
Vetgı Gelır
11.9
21.1
28.2
29.2
39.9
58.8
67.0
84.6
94.4
84.9
67.2
81.1
90.5
1230
150.5
175.4
214.0
Değerier Mılyar TL üzenndendtr ' Genel seçim, " Yerel seçim
Ancak seçimi izleyen yıllardaki bütçe açı-
ğı artış oranı, genelde daha fazla olmuş-
tur" dedi.
Uysal verilerini_şu başlıklarda topladı:
"BÜTÇE AÇIGI": 10 yılda yaşanan
toplam 7 seçim dönemleri bir önceki yıl-
lara göre bütçe açıklannın patladığı yıllar
oldu. Bütçe açığı, 94 yerel seçimleriyle
152.1.95'te 316.6 trilyona fırladı. Üst üs-
te > aşanan seçim 1996"daki bütçe açığının
1.3 katrilyona firlamasına neden oldu.
'PARA ARZI B Ü Y C D C " : İki yılda
bir yapılan seçimlerle piyasaya para arzı-
nın artmasına en güzel örnek ise son dö-
nemde yaşandı. 1993'te 282 trilyon olan
para arzı, yerel seçimlerin yapıldığı 94'te
630 trilyona. genel seçimİerin yapıldığı
95 'te ise 1.2 katrilyona fırladı. iki sene üst
üste yaşanan seçimler ve 1995 seçiminin
son ayda yapılması 1996'ya da yansıdı ve
bu yıl ki para arzı 2.8 katrilyona ulaştı.
"İÇ BORÇ": Bütçe açığının artması
iç borçlanma ve iç borç stokunun artışına
da neden oldu. 1993'te 105 trilyon olan iç
borçlanma, 1994'te 219 trilyona. 1995'te
375 trilyona çıktı. tç borç stoku da bu dö-
nemde büyük artış gösterdi. 1983'te 3.1 tril-
yon. 1984'te 4.6 trilyon iç borç stoku bu-
lunurken, 1994'te 799 trilyon. 1995'te 1.3
karrilyon iç borç birikti. 1996'da ise iç
borç stoku 2.9 katrilyona fırladı.
Iç borç ve bütçe açığının seçim dönem-
lerinde büyük artış göstermesinin en bü-
yük nedeni kamu kaynaklarının yatırım-
lara kaydınlması. Uysal, "Buna karşın se-
çimi izleyen yıllarda belirgin azalış ger-
çekleşmektedir. Bu durum seçim yılla-
rındaki genişletici polirikaların yerini iz-
leyen yılda daralmanın aldığını ortaya
koymaktadır. Bu olumsuz etkilere genel
seçimi izleyen yerel seçimlerin etkileri
eklendiğinde, politik koşulların ekono-
miyi tehdit olarak altında tuttuğu gö-
rülmektedir" dıye konuştu.
Sıvas-Ankara hattının Kayseri'ye kaydınlmasında REFAHYOL parmağı
Doğalgaza siyaset kamştı
SEYFİ ÇELİKKAYA
YOZGAT - Botaş tarafindan
1993 yılında hazırlanan projeye
göre, Iran-Türkiye doğalgaz bo-
ru hattının ıkinci etabı olan Sıvas-
Ankara hattının Yozgat yerine
Kayseri'ye kaydınlmasını Botaş
Genel Müdür Yardımcısı Metin
Korçak doğruladı. Korçak'ın
açıklaması Yozgat milletvekille-
nni birbirine düşürdü. RP Yozgat
Milletvekili tlyas Arslan, RE-
FAHYOL hükümeti döneminde
projede değişiklik yapılmasına
karşın, TBMM Başkanlığı'na
ANASOL-D hükümetinın Sana-
yi ve Ticaret Bakanı Yalım
Erez'in yanıtlaması istemiyle bir
soru önergesi verdi ve "Doğal-
gaz boru hattı projesinde neden <
değişiklik yapıldı?" dedı.DYP
Yozgat Milletvekili Yusuf Ba- -
canlı ise Botaş Genel Müdürlü-
ğü'yle görüşerek boru hattının
ikinci etabında Yozgat'ın 2001
yılında doğalgaza kavuşacağını
öğrendiğini açıkladı. ANAP Yoz-
gat Milletvekili Lütfullah Kaya-
lar da, doğalgaz boru hattının
Kayseri'den geçeceğini belirtti
ve "REFAHYOL tarafindan
projede değişiklik yaptlıp boru
hattı Yozgat yerine Kayseri'ye
İran'dan gelecek doğalgaz boru hattının Yozgat yerine Ka\ seri'\e \ önlendirildiği ortaya çıktı.
vönlendirilmiş" dedi.
Botaş'ın 1993 yılında hazırla-
dığı bültende lran-Türkive do-
ğalgaz boru hattının geçeceği gü-
zergâha aynntılı olarak yer veri-
lerek boru hattının Doğubeyazıt
- Erzurum - Erzincan - Sıvas -
Yozgat - Kınkkale'den Ankara'ya
ulaştınlacağı vurgulanırken, ağuş-
tos ayı başlarında gerçekleştiri-
len ıhale sonrasında projede de-
ğişiklik yapıldı. REFAHYOL hü-
kümetinde görev yapan Kayseri
Milletvekili Abdullah Gül'ün
devreye girmesi sonucunda. ay-
nı hükümetin Başbakanı Nec-
mettin Erbakan'ın onayı ile iki
etaptan oluşan doğalgaz boru hat-
tının Doğubeyazıt - Sıvas bölü-
mü aynı bırakılırken, Sıvas - An-
kara hattının yönü Sıvas - Kay-
seri - Kırşehir - Kınkkale - An-
kara olarak değiştirilerek yürür-
lüğe konuldu.
GAP
bereketi
büyüyor
GAZtANTEP (AA) - Baş-
bakanlık GAP Bölge Kalkın-
dırma ldaresi Başkanlığı veri-
lerine göre. şimdiye kadar 13
milyar dolar kamu harcaması
yapılan ve toplam 32 milyar
dolara mal olması öngörülen
GAP'ın. insana dönük yüzü
önplanaçıkmaya başladı. 1995
yılında Harran O\
r
ası'ndaki 62
köyde başlatılan sulu tanm,
bu köylerde yaşayan 4 bin ai-
lenin tanmsal gelirini 2 yıl içe-
risinde 1350 dolardan 4 bin
350 dolara çıkardı. Dönüm
başınagelir 600 dolardan 1800
dolara yükseldi.
Harran'daki 62 köyde filiz-
lenen gelişmeyi, bölgedeki 9
ile yaymayı öngören proje kap-
samında, 1 milyon 340 bin dö-
nüm alan sulu tanma açıldı.
Sulama projesinin henüz yüz-
de 7'si bitti. Yüzde 14'ü ise in-
şa halinde bulunuyor.
Sulu tanma açılan alanlar-
dan, arpa ve buğdayın yerini
ağırlıklı olarak pamuk aldı. Böl-
gede sulamaya açılan yüzde
7'lik alanda, geçen yıl Türki-
ye pamuk üretiminin üçte biri
karşılandı.
ÇİFTÇt D O S T U / SADLLLAHUSLMİ
Pamuk Ureticisine Yeni SistemİZMİR - Izmir Ticaret Borsa-
sı Başkanı Hasan Özmen ve
arkadaşları bir başanya daha
imza atmak üzereler. Izmir Va-
deli Işlemler Piyasası'nın kuru-
luş hazırlıklan hemen hemen bit-
ti sayılır. Olasılıkla bu yıl içinde
hizmete girecek. Böylece, önce
pamuk üreticıleri ve piyasası
önemli bir pazarlama sistemine
kavuşmuş olacak. Daha sonra
diğer ürünler de borsadan yarar-
lanmaya başlayacak.
Türk kamuoyu Izmir Vadeli Iş-
lemler Piyasası'nın kurulması ile
ilgili çalışmaları yakından izledi.
Izmir Ticaret Borsası tam kad-
ro halinde Vadeli işlemler Piya-
sası'nın bir an önce hizmete gir-
mesi için gayret gösterirken, ba-
zı çevreler engellemeye çalıştı.
Sonuçta kuruluş belki engelle-
nemdi ama, açılışın gecikmesi
sağlandı. Vadeli Işlemler Piyasa-
sı, pamuk üreticileri ve sanayi-
cileri için yeni bir pazarlama sis-
temi. IzmirTicaret Borsası Baş-
kanı Hasan Özmen ve arkadaş-
ları ile Borsa Genel Sekreteri
Burak Ar'ın gerek dünya borsa-
lannda, gerekse Türkiye içinde
yaptıklan araştırmalar, ülkemizin
içinde bulunduğu koşullara uy-
gun, yeni yeni görüşlerin ortaya
çıkmasına da neden oldu.
Vadeli Işlemler Piyasası faali-
yete geçtiği zaman, üreticiler ar-
tık pamuklannı kamyon kamyon
şehirden şehire nakletme zo-
runda kalmayacak... Alım mer-
kezlerinin önünde günlerce sü-
ren kuyruklar oluşmayacak...
Üreticiler böylece büyük bir sı-
kıntıdan kurtulacak ve işinden
güçünden kalmayacak...
Üretici hangi kentte ise bor-
sanın o bölgedeki deposuna pa-
muğunu teslim edecek, karşılı-
ğında üzerinde kalite tespiti ya-
zılı belgeyi alacak ve cebine ko-
yacak. O andan itibaren üretici-
nin pamukla bir ilgisi kalmaya-
cak. Satışını makbuzla yapacak.
Ülkemizde yıllardan beri pa-
mukta alivre alım-satım yapılır.
Üretici çoğu zaman paraya sı-
kışınca pamuğunu daha tarlada
IZVİP'in kurulmasıyla pamuk üreticisi yeni bir pazarlama sistemine kavuşacak.
satar. Çünkü parasız kalan üre-
ticinin satmak, tüccann da almak
işine gelir. O günün koşullarına
göre pazarlık yapılır ve tüccar
bir miktar peşin para ödeyerek
pamugu bağlar. Ancak, bu alış-
verişte bir garanti yoktur. Alıcı ve
satıcı istediği anda satıştan vaz-
geçebilir veya tüccar eksik öde-
me yapabilir.
Vadeli işlemler piyasasında
durum değişik olacaktır. Üreti-
cinin pamuğunu ekimden önce
veya sonra satması ve parasını
alması mümkündür. Anlaşma
borsanın kayıtlarına geçtikten
sonra, alım-satım işlemleri ta-
mamlanmış olur. Tüccar da sa-
tın aldığı pamuğu kontratla bir
başkasına devretme imkânına
sahiptir. Kullanmak isteyenler
ise istediği anda borsanın depo-
sunda bekleyen tüm pamuğu
çekebilir ve sanayide işleyebilir.
Batılı ülkelerde pamuk üreti-
cilerinin enflasyondan kaynak-
lanan sıkıntısı yoktur. Bankalar-
dan kredi alırken zorlanmazlar.
Ama Türkiye'deki üreticinin en
büyük sorunu enflasyondur. Va-
deli satışlarda pazarlık Türk pa-
rası üzerinden yapılmışsa, üre-
tici paranın değer kaybından do-
layı zarara uğrar. Bu nedenle
borsalarda Türk parası yerine
doların geçerli olması düşünü-
lüyor. Borsa yöneticilerinin ülke
çapında yaptıklan bir araştırma-
da, üreticilerin de alım-satım-
larda dolar hesabının yapılma-
sını istedıkleri ortaya çıktı. Izmir
Vadeli işlemler Piyasası'nın ku-
ruluş çalışmalannı yürütenler de
borsaların uluslararası bir kuru-
luş olduklannı ıleri sürerek do-
larla alış-verişin mümkün oldu-
ğunu ileri sürüyorlar. Eğer bu
görüş ağır basarsa, üreticiler pa-
muğunu dolarla satacağı için
hiçbir kayba uğramayacak!..
Üreticilerin önemli bir sıkıntı-
sı da bankalardan kredi alırken
zorlanmalandır. Bankalar vere-
cekleri krediler karşılığında, çift-
çinin tüm malını mülkünü ipotek
etmeye çalışmaktadır. Neyazık
ki bu ışlemler sırasında çiftçi-
miz hoş olmayan davranışlara da
maruz kalmaktadır. Hatta işlem-
lerin çokluğu ve kötü davranış-
lar yüzünden kredi almaktan
vazgeçen çiftçilerimiz olmuştur.
Ayrıca ipotek işlemlerinin mali-
yeti de oldukça yüksektir.
Vadeli Işlemler Piyasası oluş-
tuğu zaman çıftçi malını banka-
lara ipotek vermekten kurtula-
cak. Köy muhtarlarının, kefille-
rin imzaları için günlerce koş-
turmayacak. Izmir Ticaret Bor-
sası yetkılileri şu günlerde çeşit-
li bankalarla görüşmelehni sür-
dürüyor. Eğeranlaşmayavanlır-
sa, bankalar verecekleri kredi
karşılığında çıftçinin pamuğunu
teslim ettığı depolardan alaca-
ğı makbuzları yeterli bulacak.
Bankalar da gereksız ve yo-
rucu ipotek işlerinden kurtulaca-
ğı için memnun. Banka yetkili-
leri bu konuda sonuca varabıl-
mek için borsa yöneticileri ve
üreticiler kadar gayret gösteri-
yor... Hatta Izmir Vadeli Işlemler
Piyasası (İZVİP) üye kayıtlarına
başlar başlamaz Vakıfbank, Zi-
raat Bankası, Koçbank, Sümer-
bank, EGS Bank, Körfezbank
ve Tarişbank başvurulannı yap-
tılar. Bankalar aynı zamanda İZ-
VİP projesinin başarıya ulaşma-
sı için de paştan beri destek olu-
yorlar... Önümüzdekı günlerde
üyelik çalışmalan tamamlanırta-
mamlanmaz süratle eğitim ça-
lışmalarınageçilecek... Başlan-
gıçta pamuk vadeli işlem kont-
ratı ile başlayacak olan İZVİP,
gelecekte ihtiyaç duyulan diğer
kontratların da devreye girmesi
ile gelişimini sürdürecek. İlk mo-
del oluşturulduktan sonra ikin-
cı ve üçüncü ürünlerin devreye
girmesi çok daha kolay olacak...
En önemlısi de çiftçiler gerek
ekimden önce gerekse sonra
her istediği zaman pamuğun
dünya piyasalanndaki durumu-
nu izleyebilecektir. Çünkü va-
deli işlemler piyasası sürekli ola-
rak çiftçiyı her kademede en ge-
lişmiş tekniklerle eğitecek ve
pamuk piyasalarını nasıl takip
edebileceğinı öğretecektir. Bu
eğitim giderek geliştirilecek ve
televizyonlarda her gün belirli
saatlerde çiftçiye dünya piya-
salarından bilgi aktarılacaktır.
Bu arada pamuk bölgelerınde
belirli merkezler kurulacak ve
telefonla bilgi soran üreticilere
öğrenmek istediği her konuda
yanıt verilecektir.
Türkiye'nin ilk vadeli işlemler
piyasasını kurabilmek için artık
gün saymaya başlayan IzmirTi-
caret Borsası, sadece Ege'ye
değil, tüm ülke ekonomisine ha-
reketlilik kazandıracaktır. Yatı-
rımcısından esnafına, sanayici-
sınden ureticisine kadar her ke-
sime yarar sağlayacaktır...
Vadeli Işlemler Piyasası'nda
üreticinin en büyük kazancı, pa-
muğu ekmeden önce ekim ayın-
da dünya piyasalarında oluşa-
cak fiyatı bilmesidir. Üretici olu-
şacak fiyatı beğenmezse pa-
muk ekmeyecek, uygun görür-
se hem ekecek, hem de mayıs
ayında satışını yapabilecektir. •
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞUKRAN SONER
Küçük İşler
Çiller'in CIA ajanlığını tartışmaya kendimi yetkin
göremedim. Bu konuda biraz sabıkalıyım. 12 Mart
öncesi yakın dostumuz ve komşumuz Mahir Kay-
nak'ın ajan olduğundan bırakınız şüphelenmeyi,
en yakın çevrem sadece onun ifadelerine dayalı tu-
tuklandıktan sonra bile inanmamaktadiretmiş, Ma-
danoğlu davası yargılaması başlayıp iddianame-
deki ifadelerini okuduktan sonra ancak ayabilmiş-
tim.
Casusluk, ajanlık kimileri için çok önemli birer
meslek olarak sayılsa da, insan olana hiç yakıştı-
ramadığımdan olacak, kimseye o gözle bakmak is-
temedim. O nedenle çıkarı için yapamayacağı şe-
yin, giremeyeceği kılığın olamayacağını düşündü-
ğüm Çiller'e bile CIA ajanlığını yakıştıramadım. Ön-
celikle böyle bir şeyin kanıtlanmasının, CIA ajanlı-
ğının bakanlık, başbakanlık kademesine kadar çı-
kabildiğı anlamına geleceği için de gerçek olma-
masını içtenlikle diliyorum.
Ajanlığı bir tarafa bırakalım, hükümet içinden
ABD konsolosluğuna ulaştırılmış bir belgenin ger-
çekten olması yeterince tüyler ürpertici değil mi?
Ya da Azerbaycan'da düzenlenmek istenen bir dar-
bede, en dolaylı yoldan da olsa Çiller bağlantısının
kurulabilmesi.. Erbakan'ın Kaddafi tarafindan doğ-
rulanan komutan yardımcılığı damgasından sonra..
ikilinin her konuda birbirieri ile yarıştığı ve bırbirle-
rine çok yakıştıklan su götürmez.
Tabii onların oralara kadar gelebılmeleri, onlar-
Ia aynı hamurdan bir büyük kadronun varlığını ge-
rekli kılıyor. Yapmayacakları şey, üstünden geç-
meyecekleri değerlerin olmadığı tiynette bir kad-
rolaşma, Sincan'da kadın gazeteci döven mılitanın
REFAHYOL hükümetinin son gününde, lojmanlı. tor-
pilli bir işe atanması devlet yönetimınde genişle-
yen mezhebi, düşülen kaliteyi simgeliyor.
Kimlik, kalite işler sıkıştığında, kötüye gittiğin-
de, asıl ayrıntılar da gizli olarak su yüzüne çıkıyor.
Örneğin iki İGDAŞ ışçisini ölüme götüren cehalet-
te sizce en ürkütücü, olayı cinayete dönüştüren
sahneler hangileri idı? Siyasi torpilli uzman olma-
yan teknik elemanlann, amirierin kendi canlarını
kurtarmak üzere kaçıp şoförü emirle ölüme gön-
deımeleri mi? Bence ondan daha ürkütücüsü, ce-
nazetöreninegiden istanbul Belediye Başkanı'nın
ölen şoförün kayınpederini arabaya alıp kulağına
bir şeyler fısıldaması. Can bedeline fiyat bıçen bir
konuşmayapıldığından eminım. Daha sonra haber
programlarına çıkarılan baba, özellikle Belediye
Başkanı'nın kendilerini ortada bırakmayacağına
güvendiğıni söylüyordu.
Erbakan'ın en akıllı veliahtı. bu her aşaması re-
zillik olan bağışlanamayacak ış cınayetınde suçlu-
luğun örtbas edilmesi, belediyelerdeki partızanlık-
ları, kirli işleri sergileyebilecek olayda yargı yolu ile
hak aramanın önlenmesi için gereken paranın ai-
leye ödenmesini sağlamaya çalışacaktır. Ölen şo-
förün kızının kirlenmemiş isyanı, henüz insan olma
değerlerini yitimnemış insanların kulaklarında bir
acı ses olarak kalacaktır.
Dikkatinizi çekti mi, REFAHYOL hükümeti düş-
tüğünden beri, kimi yıldız yorumcular, soyut olarak
Susurluk hesaplaşmasının istenmesini, toplumun
bu önemli beklentısini ret edememekle biriikte, is-
tifa etmeyeceğı anlaşılan Çiller'in DYP'de tasfiye
edilmesini ve geçmişle hesaplaşmanın başlatılma-
masını önermektedirler. Mantıklı gerekçe mağdur-
dan kahraman yaratmamak. Kanıtlanmayacak, so-
yut suçlamalarla Yassıada'dan günümüze uzan-
mış pek çok deneyım anlamında şüphesiz çok hak-
lılar. Ama yaşamın her alanında, bir kadro ile bir-
likte yaratılmış kirliliklerin, devletin köküne kibrit
suyu dökülmesinin en önemlilerinin hiç değilse he-
sabı sorulmazsa, temiz topluma nasıl bir geçiş ya-
pılabilecek?
Belli ki sadece şeriattan rahatsız, vurgun düze-
ninin sahibi ve bekçisı, çetelere şu ya da bu ucun-
dan bulaşmış, kirlenmelerden çamurlanmış kadro-
lar, REFAHYOL'dan kurtulma ittifakı hükümeti, dü-
zenlerinin devamı hükümetine dönüştürmeye iliş-
kin ağlannı örmekteler.
Geçmişimizle hesaplaşmaya hesaplaşmaya,
Cumhuriyet, Kemalizm, devrimler eksik de olsa
demokrasi deneyimi ile kazandıklanmızı, değerle-
rimizi parça parça, adım adım yitiriyoruz. Türki-
ye'nin toplumsal birikimi ile hiç hak etmediği hal-
de, Çiller-Erbakan ikilisinin, hem de kirli bir çıkar
ittifakını alenen yapabilecekleri bir ortama düşme-
sinin nedeni bu değil mi? Bu ortamdan çıkış öyle
REFAHYOL hükümetinin düşürülmesi, Yılmaz hü-
kümetinin getirilmesi ile olabılecek bir iş mi?
Baksanıza geçmişimizle hiçbir hesaplaşmaya gir-
mediğimiz için, Türkiye'nin yükselen değerier için-
de boğulması, çetelerin oluşması, yeni dünya sö-
mürü düzenınin uydusu haline getirılmesinde baş-
rolde olan "Özalizm" yeniden hortlatılmış bulunu-
yor. Yeni hükümette de baştacı edilerek ilk uygu-
lamalarına, temel oluşturuyor.
Türkiye'nin kurtuluşunu Refah'ın kapatılması,
Çiller'in Yüce Divan'a götürülmesi ya da sadece
DYP'den uzaklaştınlmasında görenler, gösterenler
hem kendilerini hem de toplumu aldatıyorlar. Şe-
riat-çetelerörgütlenmesinde boğulmuş Türkiye'yi,
çağdaş hukuk devletine, demokrasiye yönlendir-
menin yolu, yaşamın her alanında, her kurumda
bulaşık her tür engel ile, geçmişin her tür kirliliği ile
hesaplaşarak, uzun soluklu bir savaşımdan geçiyor.
Santrallann
mülkiyeti özel
sektöre devrediliyor
ANIC^RA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Elektrik
santrallannın yap-işlet
yöntemiyle mülkiyeti özel
sektöre devredilmek üze-
re yaptınlmasına olanak
sağlayan yasa TBMM'de
kabul edildi. Yasayla, iha-
lesi daha önce Danıştay
tarafindan durdurulan 6
termik-doğalgaz santralı
tüm haklan da devredil-
mek üzere özel sektör ta-
rafindan yapılacak.
TBMM'de geçen haf-
ta kabul edilen yasayla
enerji santrallan yap-işlet
modeliyle mülkiyeti de
özel sektöre devredilme-
si yöntemiyle yaptınla-
bilecek. Yasaya göre, bu
santralların, yaptınlma-
sı, çalışması, fiyat düze-
ni ve ihaleleri konusunda-
ki tüm düzenlemeleri Ba-
kanlar Kurulu karar vçre-
cek.
Yasayla, Danıştay 10.
Dairesi'nin şubat ayında,
6 doğalgaz-termik santra-
lının yap-işlet modeliy-
le yaptınlmasına ilişkin
ihale için verdiği yürüt-
meyi durdurma karan da
aşıldı.
Enerji ve Tabii Kay-
naklar Bakanlığı ihalede
teklifleri almış, ancak yü-
rütmeyi durdurma karan
nedeniyle sonuçlandıra-
mamıştı. Enerji Bakanlı-
ğı yetkilileri. yasanın Res-
mi Gazete'de yayımlan-
masının hemen ardından
ihaleyi sonuçlandıracak-
lannı bildirdiler.
Yasa çerçevesinde, Iz-
mir, Gebze, Adapazan,
Ankara, İskenderun ve
Zonguldak'da yaptırıla-
cak santrallann, işletme
haklannın yansıra mül-
kiyeti de özel sektöre dev-
redilecek.