Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yonetmeni: Orhan Erinç 9
Genel Yavın Koordınatorü Hikmet
Çetinkaya # Yazıışlerı Müdürlerı:
IbrahimYıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu)
9 Haber Mcrkezı Müdurü. Hakan Kara
9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Dış Haberler Şinasi Danışoğlu • Istıhbarat
Cengiz V ılcünm • Külnir Handan Şenköken
• Spor Abdülkadir Yücdman • Makaleler
Sami Karaören 9 Duzeltme: Abdullah V aacı
9 Fotoğraf. Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgı-Belge
Edibe Buğra 9 Yun Haberlen. Mehmet Faraç
Yayın Kunılu İlhanSelçuk(Başkanı.
Orhan Erinç. Oktav Kurtböke.
HikmetÇetinka> a. Şökran Soner.
Ergun BalcL DinçTa>anç, İbrahim
V ıldı/. Orhan Bursalı, Mustafa
Balbaı. Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısı Mustafa Balba> 9 Haber Müdüru. Doğan
Akın Atanirk Buhan No. 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara
Tel 4195020 C hat). Faks: 4195027 9 Izmır Temsılcısı.
SerdarKızık,H.ZıyaBlv 1352 S. 2 3 Tel: 4411220, Faks.
4419117 9 Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, İnonuCd.
1 I 9 S . N O . ! Kat:l.Tel 363 12 II.Faks-363 12 15
Koordinator Ahmet Korulsan 9
Muhasebe Bülent Yener 9
Idare HüseyinGürer9Işletme
ÖnderÇelik 9 Bılgı-İşlem. Nail
İnal 9 Bılgisayar Sıstem:
Mürüvet ÇUer
MEDYA C: • Yonetım Kurulu
Başkam - Genel Mudur Gûlbin
Erduran A Koordınator Reha
Işıtman # Genel Mudur Yardımcısı
Mine Akdağ Tel 514 07 53 -
5139580-5138460^1.Faks 5138463
Yayımlayan ve Basan: Yenı Gun Haber \jansı. Basın ve Yayıncıhk A Ş
Turkocağ. Cad 39 41 Cağaloghı 34534 Ist PK 246 Islanbul fel (0 2121 512 05 05 (20 hat) Faks (O.212) 513 (<5 95
19TEMMUZ1997 tmsak: 3.48 Güneş: 5.41 Öğle 13.17 İkındı: 17.13 Akşam: 20.40 Yatsı: 22.25
Naf Naf '97yaz
koleksiyonu
• Haber Merkezi - Naf
Naf 97 yaz
koleksiyonunda yer alan
'mıcrofiber'den yapılan
'strech' elbiseler büyük
ilgi görüyor. Kısa kollu.
askılı arkadan çapraz
bantlı modellerin hem
mini hem de maksı olarak
tasarlandığını bildiren Naf
Naf yetkilileri, elbiselerin
hem kadınsı hem de sportif
çizgiler taşıdığını
kaydettiler.
'Yargılanmış
Kitaplar Sergisi'
• İstanbul Haber Servisi -
Türkıye Gazeteciler
Cemiyeti (TGC) sansürün
kaldınlışının 89.
yıldönümü nedeniyle 23
temmuz günü Basın
Müzesi'nde "'Yargılanmış
Kitaplar Sergisi" açıyor.
200'ü aşkın yargılanmış,
yargılanması süren,
mahkûm edılen ya da
aklanan. yasaklanan,
toplatılan. imha edilen
gazete. kitap, dergi. broşür,
takvım. plak gibi yapıtlann
yer aldığı sergi 15 gün
süreyle açik olacak.
übeptad
İstanbul'da
• İstanbul Haber Servisi -
Dünyanın en büyük
yelkenlilerinden olan '
Arjantin Deniz
Kuvvetleri'ne ait Libertad
adlı eğıtim gemisi tstanbul
Dolmabahçe Sarayı
açıklanna demirledi.
Arjantin donanması
tarafından eğitim amaçlı
olarak kullanılan ve 103.7
metre uzunluğundaki,
14.31 metre genişliğindeki
geminin kaptanı Deniz
Albay Edgardo
Campiantico Arjantin
donanmasının iyi niyet
elçisi olarak geldiklerini
belirtti.
Çocuk ve
uyuşturucu
• ANKARA (AA) -
Eskişehir ve Sakarya
valılikleri. tiner, derby,
balinin çocuklar tarafından
uyuşturucu mahiyetınde
kullanılması gerekçesiyle
18 yaşından küçüklere
satışını yasakladı.
Toplumda uyuşturucu alt
kültürünün bir bölümünü
oluşturan tiner. bali ve
derby gibi maddeleri
kullanan çocuklan bu
alışkanlıklanndan
kurtararak tekrar topluma
kazandırmanın önemine
işaret edilen tebliğde. bu
maddeleri kullanan
çocuklann etkin önlem
alınmadığı takdirde gasp
ve cinayete kadar giden
suçlara katıldıklannın
tespit edildiği ifade edildi.
Toplumun olumsuz bakış açısı onlan eve kapatıyor, bire bir anne bağımlılığına neden oluyor
Ozürlü çoculdarı anlamıyoruz• Beyninin emirlerini
dinlemeyen bacaklara sahip
15 yaşındaki Yasemin öfkeli:
"Bizi hor görüyorlar.
Yürüyemediğimizi göre göre
otobüste yer vermiyorlar.
Özellikle insanlann
bakışlanndan rahatsız
oluyorum. Bize böyle
bakmasınlar."
FİGENATALAY
Özürlü bir çocuk olan Murat'ın oto-
büste yanına oturdufu kişi, önce onun
yaşıtlarına benzemeyen yüzünü ve be-
denini inceledı, sonra da yer değiştirdi.
Murat o anda ne hissetti bilmiyoruz.
Çünkü o hıssettiklerini dile getiremiyor.
Normal bir zekâya ve beyninin emir-
lerini dinlemeyen bacaklara sahip 15
yaşındaki Yasemin ise konuşabiliyor.
hem de öfkeyle:
"Bizi hor görüyorlar. Yürüyemediği-
mizi göre göre otobüste yer \ermrvorlar.
Oturuyorsak kalkmamızı istrvorlar. Ozrf-
likle de insanlann bakışlanndan rahat-
sız oluyorum. Bize böyle bakmasınlar.
Çocuklan Acıbadem'deki Erol Sa-
bana Spastik Çocuklar Rehabilitasyon
Merkeri'ne devam eden anneler. "Ozür-
lü bir çocuk annesi olmanın getirdiği
oiumsuzhıklanıı yanı sıra, otobüs şoför-
lerinden. sokaktaki insanlann davra-
nışlanndan bıknk, bizi dinleyin* dedı-
ler, biz de hem onlan hem de çocukla-
nnj dinledik.
EngeUi çocuklar kaldınrnlannkendilerinindedüsünülerek düzenlenmesini istiyorlar. (Fotoğraf: FİGEN ATALAY)
Önce Murat'ın annesi Seher Yıknzan-
latıyor:
"Otobüs şofö'rleri çok acımasız. Mu-
rat'ın inip binmesi biraz uzun sürdüğü
için kimi şoförler lazıp," Madem özürlü
çocuğun var, neden sokağa çıkıyorsun'
diye bağuıyorlar. Ben de onlara.'Çocu-
ğum zihın özürlü. siz de fikır özürlüsü-
nüz' cevabını veriyorum. Bizyalmzca bu-
rada özgürüz, dısanda kısıtlanıyoruz.
Burada kimse çocuklanmızı ve bizi ra-
hatsız etmiyor, hepimiz benzer sorunla-
n yaşıyor ve bunlan paytaşıyoruz."
İ 5 yaşında, yardımsız yürüyemeyen,
tekerleklı sandalye kullanmayı da gu-
ruruna yediremeyen Cem de en çok oto-
büs şpförlenne kızgın. Ama o. acıma-
sız şoförleri ve sabırsız yolculan ceza-
landırmanın bir yolunu bulmuş. "İna-
dına en arka kapıya gidip. inişimi gecik-
tiriyorum" diyerek, onlardan nasıl ın-
tikam aldığını anlatan Cem. geçenler-
de Avrupa'daki spastik çocuk ve genç-
lere sağlanan olanaklan öğrenmiş ve
"Ah onjar bizde de olsa ne iyi olur" di-
yor.
Cem'in annesi Fadime Patlak içini
şöyle döküyor:
"Bu dert Allah'tan geldi, saün alma-
dık ya. Gizüce falan değiL, açık açık ba-
layor,bir sürii soru soruyoriar.' Doğum-
da rru oldu? Sonradan mı? Doktora. ho-
caya götürdün mü' diyesoruyağmuru-
na tutarak bizi huzursuz edhorlar."
1
İnci Tezcanh, eşi ve özürlü oğlu ile
büyük alışveriş merkezierinden binn-
de başlanna gelen ilginç bir olayı anla-
tıyor: "Dolaşırken bir çocuk, oğlumun
yanına geldi ve onunla tokalaşmak iste-
dL Bö>le bir durumla hiç karşılaş mamış
ve hep olumsuz davranışlar görmüş olan
bizler, çocuğu uzaklastırdık. Halbuki
sonradan anladık ki iyi eğhimli veözür-
lü çocuklara nasıl davranması gerekti-
ği muhtemelen öğretümiş olan bu ço-
cuk, oğluma elini uzatarak onunla da-
yanışma içinde olduğunu göstermekis-
temişti. Bizlerse onu anlamamişnk."
Şimdi de toplumun özürlülere bakış
açısının, çocuklar ve ailelerini nasıl et-
kilediğini uzmanlardan dinleyelim.
Psikolog Nurdan İrmak. "Engellen-
mişlikyaşıyorlar. Topfumdan kaçış baş-
h\or. Eve kapamyorlar, içe kapanıkuk
ortaya çıkj>or. Bire bir anne bağımlılı-
ğı. da>ramş bozukluklan, özgüven ek-
sikliği meydana geuyor" diyor.
Sosyal hızmet uzmanı BetiilOzdüzen.
bu konuda şunlan söylüyor:
".\flece bir şeyler yapma isteği, top-
lum baskısı yüzünden engeüeniyor. Eş-
ler ayn hareket eOnekzorunda kalrvor-
lar. Bu, anne-baba arasında gerginliğe
yol açıyor."
Son söz Nurdan Irmak'tan herkese:
"Kendinizi onlann yerine koyun. Bir
gün sizin de başuııza böyle bir şey geJe-
bilir. böyle bir çocuğa sahip olabilirsiniz.
Onlara bunlan düşünerek yaklaşın."
Belediyeden istekler
Engelli çocuklann aileleri, yakınla-
n ve destek verenleri. tstanbul Anakent
Belediye Başkanlığı'ndan şunlan ıstı-
yor:
1-tETT araçlannda engelli çocukla-
ra refakat eden bir kişiye serbest dola-
şım kartı verilmesi.
2- Engelli çocuklar ve gençlerin araç-
lara ınip binmelerinde şoförlerin daha
duyarlı davTanmalan için uyanlmalan.
gerekirse hizmet içi eğitime alınmala-
n.
3 -Yol ve kaldınmlann engelli insan-
lann ulaşım için zorlanmayacaklan şe-
kilde düzenlenmesi.
4 - lETT otobüslerinde ön koltukla-
nn engelli insanlara tahsıs edilmesı ve
bununla ilgili uyan yazılannın bulun-
ması.
Atığ istimlak
karanndan
çark etti
• CHP Şişli Ilçe Başkanı Çaltı, Belediye
Başkanı Gülay Atığ'ın Şişli'yi beton
yığınağına çevirdiğini söyledi.
İstanbul Haber Servisi - Ydmaz' ın da Atığ' ın
Şişli Belediye Başkanı
Gülay Atığ tarafından
"yandaşlaruıa rant elde
etmek amacıyla
kamulaştınlmak"
ıstendigi öne sürülen
Karagözyan Ermeni
Yetimhanesi Vakfı
üzerindeki istimlak
karan belediye
tarafından kaldınldı.
İstimlak karannın
kaldınlmasının
ardından bir açıklama
yapan CHP Şişli Ilçe
Başkanı Dursun Çaltı,
"Şişli halkının iki buçuk
ayhk mücadelesiyle elde
edilen bu sonuç,
toplumsal muhalefetin
en güzel örneğjdir"
dedi. Vakfin arazisi
üzerinde bulunan Şişli
Daimi Halk Pazan'nda
dün bir açıklama yapan
Dursun Çaltı. Gülay
Atığ'ın vakıf arazisini
kamulaştırmak
istemesinin "yapüğı
onlarca yolsuzluktan
biri" olduğunu iddia
ederek "Gülay Aüğ Şişli
için tam bir kİinik
vakadır" dedi. Atığ'ın
Şişli'yi beton yığınına
çevirdiğini öne süren
Çaltı, Şişli Belediye
Meclisi'ndeki
DSP'lileri Atığ'ın
yolsuzluklanna destek
vermekle suçladı. Çaltı.
Başbakan Mesut
yolsuzluklannı bildiğini
ve bunlara göz
yumduğunu ileri sürdü.
İstanbul Daimi Açık
Halk Pazarlan Koruma
Derneği Genel Sekreteri
Fevzi Selçuk da Atığ'ın
günlük bir gazeteye
verdiğı demeçte 15
yıllık esnaftan "mafya"
diye söz ettiğinı
belirterek "Kendisini
lanıyonız; biz vergi
mükellefi olan, ekmeğini
ahn teriyle kazanan
esnaflanz" diye
konuştu. Bakırköy CHP
Ilçe Örgütü Başkan
Yardımcısı Payel
Güllüdere de vakıflann
kendi mülklenyle ilgili
yasal hiçbir statülerinin
belli ohnadığını ifade
ederek devletin bir an
önce vakıflara yasal
statülerini
kazandırmasını istedi.
Konuyla ilgili Şişli
Belediyesi'nden yapılan
yazılı açıklamada ise
belediyenin amacının
vakfı "vakıf arazisi
üzerindeki otopark
işletmecisinin
baskısından kurtarmak
otduğu" belirtilerek
"Belediyemiz samimiyet
ve iyi niyetini gösternıek
amacıyla muhtemelen
kazandığı davadan
resmen vazgeçmiştir
1
*
denildi.
ırıngalı defıleyiprotesto
1998 ilkbahar - yaz modasının tanrtıklıgı Hong Kong Moda Şenü-
ği'nde. ünlü Çinli modacı \V illiam Tang'ın. tasanmlannda şınnga
şeklindeki aksesuvariardan yaraıianması uyuşturucu karşıtı örgüt-
leri harekete geçirdi. U\Tiştûrucu kullanmayı cazip \e sevimli hale
getirdiği gerekçesi> le elestiri vağmuruna tutulan Tang, dü/enlediği
bir basın toplantısn la kendini savunmak zorunda kaldı. Şınngala-
n \alruzca "sıradıiji. ilgi çekici aksesuvarlar" olarak ele aldığını be-
lirten Tang, Hong-Kong tarihinde uyuşturucunun çok önemli bir
rolü olduğunu unutmamak gerekriğini de ileri sürdü. (RELTERS)
Akkuyu'da
nükleere karşı
referandum
• Bölgede NATO'nun iskele talebinde
bulunması, dışandan nükleer atık
getirileceği kuşkusu doğurdu.
İstanbul Haber Servisi -
Bergama'da siyanürle
altın madenciliğine karşı
yapılan "srvil
referandum"dan sonra
Akkuyu'da da nükleer
santrala karşı 9
ağustosta referandum
gerçekleştirilecek.
Büyükeceli kasabasında
gerçekleştinlecek
referandumda, bir
sandığın da yöreyi
ziyaret eden
milletvekilleri için
konulacağı belirtildi.
Öte yandan NATO'nun
bölgede araştırmalar
yapmasınm. dışandan
nükleer atık getinleceği
kaygısı doğurduğu
belirtildi. Nükleer
Karşıtı Platform'un
Akkuyu Büro
Sorumlusu Fatma
Özdemir. referandumla
bırlikte anti-nükleer
kampanyanın, "100
\ılhk geleceğünizi ipotek
alöna abnak
istemiyoruz
r
sloganıyla
başlayacağını söyledi.
Türkiye'nin nükleer
programında daha önce
sayısı 7 olarak
belirlenen. ancak
bilinemeyen nedenlerle
11 'e çıkanlan nükleer
santrallann toplam
maliyetinin 200 milyar
dolar tutannda olacağını
anımsatan Özdemir,
bunun bütün Türk
vatandaşlannın 100 yıl
boyunca ayda birer
milyon lira ödemesıni
gerektırecek borç
yükümlülüğüne girmesi
anlamına geldiğıni
belirtti.
Dünya Dostlan
Demeği'nden Nesrin
Timur "Nükleer santral
ihalesinin sürekli olarak
askıda bırakılmasını
isnyoruz" dedi.
NATO'nun Akkuyu'ya
komşu olan Narlıkuyu
Belediyesı"nden
"mühinunat" sevkıyatı
için iskele yeri
istediğıne dikkat çeken
Timur, "nükleer santrai
yapılması planlanan
bölgede NATO'nun
iskele talebinin,
dışandan getirilecek
nükleer aoklann
Akkuyu Nükleer
Santralı'ndan çıkanlarla
buiikte gömüleceği
kuşkusunu
uyandırdığmı" söyledi.
Başta ABD olmak üzere
NATO ülkelerinin
önemli bir bölümünün
büyük bir nükleer atık
sıkıntısı yaşadığını
anımsatan Timur,
bölgedeki büyük bir
kaya deliğinin, altyapı
çalışmalan gerekçesiyle
tonlarca beton dökülerek
kapatılmasının
kuşkulannı daha da
arttırdığıru kaydetti.
Eski esere
'restore et
işletdevret'
modeli
DÜRDANE KOCAOĞLÜ
ANKARA- Devlet Baka-
m Metin Gürdere, Vakıf-
lar'a ait eskı eserlenn bakım
ve onanmı için yeterli kay-
nağı bulamadıklannı belir-
terek. "Restoreet-işlet-dev-
ret" modelinı yürürlüğe ko-
yacaklannı bildirdi. Gür-
dere, gecekondulaşan va-
kıf arazilenne de çözüm ge-
tireceklerini söyledi.
Vakıflar Genel Müdür-
lüğü ve Vakıflar'dan sorum-
lu Devlet Bakanı Gürdere,
Vakıflar'a ait çok sayıda es-
ki eserin, yeterli bakım ve
onanm yapılmadıgı için yok
olma tehlikesıyle karşı kar-
şıya olduğunu söyledi. Gür-
dere, belediyelerden gelen
istekler üzerine eskj eserle-
rin özelliklerinin koruna-
rak restore edılmesi ve iş-
letilerek devredilmesi mo-
delini geliştırdiklerini
belirtti. "Biz madem Özal'm
çırağrviz. o halde bu tür mo-
deller geliştirmek zorunda-
yrz" diyen Gürdere, işlet-
me sürelerinin eserlerin cin-
sine göre 5 ya da 10 yı I ola-
bileceğini bildirdi. Konu-
ya ilişkın bir yönetmelik
hazırlayacaklanru belirten
Gürdere, ancak bu tür Va-
kıflar'a ait eski eserlenn
diskotek, ıçkılı lokanta, ara-
besk ya da porno kasetler,
gazete ve dergı satışı ama-
cıyla kullanılamayacağını
dile getirdi. Gürdere, hem
eserleri koruma, hem bu-
ralan yaşanacak yerler ha-
line getırme. hem de eko-
nomıye katkı sağlamayı
amaçladıklannı belirtti. Va-
kıflar'ın dünyanın en zen-
gin kuruluşu olduğunu söy-
leyen Gürdere. "O kadar
çok eser var ki, konrrol edi-
İemiyor" dedi.
Gürdere, bırçok vakıfara-
zisinde gecekondulaşma ol-
duğunu, hatta tümüyle \ â-
kıf arazisi üzerine kurulan
ilçeler bile bulunduğunu
kaydetti.
•
Insan hatası
Internet'i
karıştırdı
Çeviri Servisi - ABD'nin
Virgınia eyaletinin Hern--
don kasabasında birteknis-
yenin lnternet'teki uyan
mesajını dikkate almama-
sı, sistemde ciddi kanşıklık-
Iara yol açtı.
Önceki gün Nenvork So-
lutions adlı şirketın lntemet
hattında ortaya çıkan adres
kanşıklığını haber veren
uyan mesajını görmekte
geciken nöbetçi teknisyen,
hatalı adresleri Internet'e
bağlı 10 ana bilgısayara
gönderince sistem bütünüy-
le etkilendi. Saat farkı ne-
deniyle önce Avrupa'daki
aboneler olayın farkına var-
dı. Hatagiderilinceye kadar
milyonlarca kullanıcı Web
sitelerine ulaşmakta zorluk
çekti.
Intemet'in insan hatasın-
dan bu denli etkilenmesi
karşısında kaygı duyduk-
larını belirten uzmanlar.
benzer olaylaru^ bir kez da-
ha yaşanmaması için siste-
min işleyişirun yeniden göz-
den geçırilmesi gerektığine
dikkat çektıler.
MESELA DEDİK ERDAL ATABEK
Genç kadın sütten kesilince an-
nesi denenmiş bir süt gelmesi
âdetini uygulayıp kızına maydanoz
otlatmaya başlamış.
Ekranlarda haber bülteninin flaş
haberi olan sahneyi görmüşsünüzdür.
Annesi kızınm boynuna ipi bağlamış.
kendisi de anne olan kızı dört ayak
üstünde maydanozlann içinde hem
geziyor hem otluyor. Anne bir yan-
dan da koyunlan otlamaya teşvik
edicı sesler çıkanyor.
Haberi sunan spiker "Arök daha
neler göreceğiz acaba?" diye hayıf-
lanıcı yorumlar yapıyor. Oysa öyle
vah vah yapacak bir şey yok. Bu mil-
let koyun yerine konmaya alışıktır.
Koyun yerine konulur, otlatılır; kaz
yerine konulur, yolunur; koç yerine
konulur, hem derisi yüzülür hem ka-
vurması yapılır.
Bütün bunlar görmezden gelinir-
se otlatılıp da sütü gelsin diye çayır-
da gezdirilen genç kadına şaşıp ka-
lırlar. Bir bakalım, bizim buralarda
kım kımi otlatıyor?
Kirat ottan yemden
kesildi...
Zavallı Kırat'ın hali maydanoz
otlayan kadından daha kötü.
"Araan iyi binicidir, hem biner
hem deata iyi bakar" diye peşıne dü-
şüp Kırat'a süvari yaptıklan Tansu
ÇiDer' in ata binmeyı de, atı besleme-
yi de pek bilmediği anlaşıldı. Zaval-
lı Kırat önce Gazi yanşını kaybetti.
Sonra da olmadık bir ikili oluşturdu
ki taze ottan da, iyi yemden de tat ala-
Kim Kimi Otlatıyor?..
maz oldu. Böylece Kırat başladı eri-
meye. Görenlerin yüreği parçalanıp.
"Yahu bu güzefim hay\an nasıl bu ha-
ledüşer?" diye yanılıp yakılırlarken
acemijokey. "Onun bir şeyiyok,za-
yıflarsa daha iyi koşar
1
' diye duyan-
lan şaşırtan konuşmalar yapıyor.
At Meraklılan Mütevelli Heye-
ti'nin ihriyarlan aralannda gizli ko-
nuşmalar yapıp. "Bu işin sonu körü-
ye gjdiyor ya, üstüne gitsek taze büs-
bütün zrvanadan çıkacak" deyip su-
suyorlarsa da Kırat kendini toparla-
yacak gibi görünmüyor. Gördünüz
mü memleketin durumunu? Atlar
otlatılamıyor da insanlar otlatılma-
yabaşlandı. Üsteliket fiyatlan böy-
le giderse millet otlamaya da talip ola-
cak da herkes aynı işin peşine düş-
tüğünden otlayacak mera bulama-
yacak. Şimdi "Koyun muoluyoruz?"
demeye kalmadan kaz olduğumu-
zun haberleri birbiri ardından akma-
ya başladı.
Kaz oluyorsun...
dam hayatım günahtan kaçarak
geçirmeye adarruş. Ne içki, ne
kadın, ne de herhangi birgünah. Öl-
müş, cennetin kapısını anyor. Baş-
melek, "Bir dakika dur bakalım"
demiş. Günahlarla sevaplar tartıla-
cak. Tartılmış. Günah kefesi olduğu
gibi duruyor, sevap kefesi dibe vur-
muş. Adam sevinmiş, "cennet ga-
ranti'*. Başmelekyanındaki yardım-
cı meleğe dönmüş, "Bana iki kanat
getirin" demiş. Adam pek sevinmiş,
"Melek mi oluyorum" diye sormuş.
Başmelek gülümsemiş. "Hayır, kaz
oluyorsun".
Şimdi bizim milletin de kaz oldu-
ğuna dair emareler çoğalmış bulu-
nuyor. Giden iyice yohnuştu, gelen
de hiç gecikmeden yolmaya başla-
dı. Bu memlekette şeriatçısı da zam-
dan geri kalmamıştı. bir yandan da
atıp tutuyorlardı. "Aman iyi Id gitti-
ler, yoksa halimiz nice olurdu?" di-
ye sevinmeye kalmadı, gene yolma
işlemi dakika sektirmeden başladı.
Durun bre kardaşlar, şöyle bir iki
gün aman verin de sevinmeye vakit
kalsın değil mi? Olmaz. Mr. No No
No ağzında puro, gene eksantrik laf-
lar ediyor? Neymiş, aslında ilk dört
saat içinde bu zamlan yapmak ge-
rekiyormuş. Yap bakalım Mr. No.
Biz seni evvelceden tanır idık de
şimdilik öylece bakıyoruz. Kuyruk
tüyleri tamamdır, sıra geldi kanat
tüylerine. Onu da yol bakalım, onu
dayol.
Maliye'nin formülü odur: "vergi
vıerendenahnır". Peki, "vermeyen"e
ne yapılır? Onun arkasından aülıp tu-
tulur, sonra dönülür, gene "vergi ve-
renden alınır". Bu işin aslı faslı bu-
dur Mr. No. Sen Havana purolannı
tüttürürken yolunan kazın sesi duyul-
maz. Millet şimdi, "Aman kurtul-
duk" türküleri çağınrken kuyruk tü-
yünün acısını duymaz nasıl olsa. Yol
gitsin.
Koçum benim...
D u memleketin insanı tarafından
1J sevilmeye gelmez. Bizimki de-
neyimlilerin lafidır. Bizimkilersev-
di mi vallaha kendini kurtaramazsın.
Koçlan severler; hem kurban edip ke-
serler, hem derisini yüzerler. Atlan
severler; bütün gün koşturup kendi-
lerini taşıtırlar. Kadınlan severler;
neleryaptıklannı görüyorsunuz. Şim-
di siz cesaret edip "Beni de sevin"
diyebilir misiniz?
Birisi size, "Aslanım benim" der-
se anlayın ki netameli bir işe sürül-
mek üzeresiniz. Onun için sakın ola
ki koç falan olmayasınız. Bir yandan
kendinizi koruyacaksımz. öbür yan-
dan yakınlannızı kollayacaksınız.
Bu gidişle şimdiden otlağınızı da
ayırtın ki aç kalmayasınız. Belki de
yakındadevre-otlaklarçıkar. Hadi ha-
yırlısı.