Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ 1997 CUMARTES!
2 OLAYLAR VE GORUŞLER
Yorumsuz Bir Uyarlama...
Prof. Dr. MUSTAFA OZYURT lludağLnnersuesı Tıp
Fakültesı Oğretım U\esı
G
unumuz Avrupası'nda
ıktıdarlar, Ispanya ve
Mmanya dışında sos-
yal demokrat partılenn
elındedır Ingıltere genel
seçımlennde tşçı Partı-
sı'nı ıktıdara taşıyan genç lıder. Ingılız
Solunun Yenı Söylemı Blair Devnmı (*)
kıtabının ılk bolumunun bazı sayfalann-
dan alıntılar yaparak Cumhunyet Halk
Partısı'ne uyarlama yaparsak (adapte
edersek) aşağıdakı ya2i ortaya çıkiyor
Yatık harflerle yazılmış olan sozculder
dışında alıntılardahıçbırdeğışıklıkyap-
maksızın, değişen Avrupa'da gunumuz
CHP sı ıktıdar olabılır mı yorumunu da
sızlere bırakıyorum
Aitı temel görüş: Gunumuz CHP sının
yaklaşımı, yıne altı temel gorüşe daya-
nıyor
Bınncısı. halk kendısını gıttıkçe daha
guvencesız hıssedıyor Bu güvensızlığm
nedenı. bır yandan dunya genelındekı
hızlı ekonomık ve teknolojık değışım
ısede bır yandan da Türkıye'de toplu-
mun çozulmesıdır Turkıye ıçın bugun
esas sorun, yenı global pazannda baş.a-
nlı bır bıçımde rekabet edıp-edemeyece-
ğımız \e bunun yanı sıra kendını topar-
lamış bır toplumda yasayıp-yaşamaya-
cağımızdır .Gunumuz CHP'sı. bunlan
yapabıleceğıne ınanıyor, ulkenın başan-
sında herkesın çıkan olması gerektığını
düşunuyor (sayfa 22)
Ikıncısı. komşu ülkelerle karşilaştınl-
dığında. değışırrun yarattığı sorunlan
göğusleyebılme açısmdan, Turkıye ol-
dukça donanımlıdır CHP, sadece aynca-
lıklı bıravuç ınsan ıçın değıl, herkes ıçın
yatınm, ortaklık ve en nıtelıklı eğıtınu
savunmaktadır Bu da eskılere donmeyı
değıl Turkıye'nın bugunkü gucu üze-
nnde yapılanmayı, yenı duşünce yon-
temlen genletıcı çıkar ılışkılennın ve sı-
nıf engellennın ustesınden gelmeyı, ış
hayatında ve kamu hızmetlennde dına-
mızmı ve gınşımcı ruhu özgurleştırme-
yı, hukumetın etkın bır şekılde denetle-
nebılmesı ıçın sıyasal sısterru tepeden
tımağa yenıden bıçımlendırmeyı v e Tur-
kıye'nın Avrupa'dakı rolunu tam oyna-
masmı ıçermektedır (sayfa 22)
Üçuncusu, CHP, sağ partılenn neden
başansız olduğunun aynmındadır Daha
once ıktıdan paylaşan sağ partılenn her
şeyı tepkısel bıçımde reddetme yenne
doğru yaptıklan ışlen kabul etmelıyız,
onlan aşınya gotûren şey yetersızhkle-
ndır. Turkjye'yepahalıya mal olmuştur
-Vzınlığm çıkarlannı, çoğunluğunkmden
usrun tutmuşlardır Durumu ıvı olanlar
bıle kendı çıkarlannı duşunduklen za-
man. ınsan yeteneğı ve ulusal zengınlık
yıtımı yonunden ve cıddı olçûde zayıf-
lamış kamu malıyesı açısmdan, ekono-
mık ve toplumsal malıyetı çok yuksek
buluyorlar (sayfa 22)
Dorduncûsu, CHP. daha eşıtlıkçı bır
topluma enşebılmesı ıçın kamu ve ozel
kesım arasında geçmışte yaşanan çekış-
melenn. sendıkalann geçmıştekı rolu-
nun ve eskı donemdekı kamu harcama-
lan alışkanlığının çok ötesındedır Kısa-
ca günümuzde CHP, sosyal demokrat ge-
lenek ıçındekı yennı sağlam bıçımde ko-
rumaktadır (sayfa 23)
Beşıncısı, CHP'nın kendıne ozgü bır
mesajı var Pıyasayı sınırlamayı ongor-
muyor ama pıyasanın kamu yarannı üs-
tun kuran kurallar çerçevesınde ış gör-
mesının gereklılığıne ınanıyor ve kamu
mudahalesının. pıyasanın zayıflıklannı
tamamlaması gerektığını sav unuyor
CHP, sosyal demokrat partılenn gele-
neksel ıdealı olan sosyal ışbırlığınden
yola çıkıyor v e bu goruşü. ınsanlann ba-
şan kazanmasına yardım edecek guçlu
bırtoplum veaktıfbırtopluluk yaratma-
ya donuk bıçımde genışletıyor (sayfa
23)
Altıncısı. haklann ve sorumlulann el
ele verdığı bu tur bır topluluk kavTamı,
değişen duny a ıçın yenı düşunceler uret-
mesını sağlamaktadır Bu da yenı bır sı-
v a»et turunu ıçenr, yanı temsıl ıddıasın-
da olduğu halkla bağlantılı gerçekten
modernleşmış ve demokratıkleşmış.
CHP'nın değennı. daha ılen taşıyabıle-
ceğı ınancını veren bır gunumuz CHP sı
demektır (sayfa 24)
Vönetim yaklaşımı: Gunumuzde
CHP"ye gonul verenlen ofkelendıren
şey, sadece sosyal yoksunluğun ustesın-
den gelınemeyışı değıl Turkıye'nın su-
reklı olarak firsat kaçırdıgı duygusudur
Parlak bılım adamlannın araştırma yap-
tıklan alanda Türkıye'de bır gelecek
umudu goremedıklen ıçın ba$ka ulkele-
re goçtüklennı duyduğumuz zaman da
yıllardırbıtınlemeyen Bolu Dağı Tune-
lı ıle bağlantı sağlanamayan oto y ol ağı-
nın fiyasko ıle sonuçlandığını gorduğü-
muzde ya da "Bu ulkede bö> le şeyler ya-
ptlamaz" gıbı bır gerekçey le tum guzel
fikırlenn bastınldığını oğrendığımız za-
man, hep fırsatlann kaçınldığı duygusu-
nakapılıyoruz CHP'nın değerlen. kana-
yan bır yureğın değer yargılan olarak
kaldınp bır yana atılamaz O değer y ar-
gılannın ozünde haksızlığın ve adam
sendecıiığın ustesınden gelmeyı amaçla-
rruş çelık bır ırade vardır (sayfa 42)
Cumhunyet Halk Partısfnın ozu.
Mustafa Kemal'ın dedığı gıbı. gelenek-
sel değerienn modern çağa uygulamşı-
dır Partı programının, 'üretim, dağram
ve değişiın araçlannın dev lerleştirilnıesi'
yukumluluğunu ıçeren ba^langıç kural-
lannın yemlenmesı partı lıden ıçın ve
partının modernleştınlmesı açısmdan
sımgesel bır utku olmanın çok ötesınde-
dır (sayfa 42) Gerçek şu kı. CHP'nın
kurtuluş savaşı sonrası dev letleştırme
kararlannın, o gunun koşullannda yan-
lış olduğunu pek az ınsan ıddıa eder (say-
fa 49)
Ozetlersek CHP, gereklı değışıklığın
çapını ve bu değışıklığı yapmak ıçın ne-
ym gereksınılığmı bılmektedır Partının
vakiaşımı. bır Cumhunyet Halk Partısı
yaklaşımıdır. çünku kalbının ıçınde top-
luluğa duyulan ınanç yatmaktadır. başa-
nsında bütun yurttaşlann çıkan olan. ık-
tıdardakılenn kararlannı sosyal adalet
ve hakkanıyet duygusunun yonettığı bır
topluluğa duyulan ınanç yatmaktadır Bu
yenı bır yaklaşımdır, çunku bugünün so-
GOLD
20 Eylu! 1997 ta
runlanna dunun çözumlennı onermenın
sadece ıpe un sermek olmadığını uste-
lık boşuna olduğu ıdrak etmektedır Gu-
numuz CHP'sı, doğmaya değıl ama so-
nu nasıl alınır' turunden basıt bır sına-
maya dayandınlan venı çozumler sun-
mak ıçın hazırdır(sayfa 45)
CHP çokçalışkan vekurallara uygun
davTanan sıradan aılelenn yanında yer
alıyor Yenı bırdızı ayınm çızgısı ve ye-
nı bırdızı sorun var. kendı alanımıza gır-
dığını kabul edıp ustesınden gelmemız
gereken bu y enı sorunlar kesıntısız sekız
yıllıkeğıtımdır teknolojıdır. modembır
emek pıyasasıdır sosval guvenlık hız-
metının bıreyı ış başına dondurucu nıte-
lıkte olmasıdır (sav fa 41) Etkın bır emek
gucunu teşvık etmesı. ıvı eğıtılmesı ve
ışyennde ortak muamelesı gormesı ge-
rektığı ınancıdır Modası geçmış ışçı-ış-
veren ya da patron-hızmetlı ılışkısı go-
ruşune artık yer olmadığı gıbı, sendıka-
larla yonetım arasında. kurumsal çatış-
ma gorüşune de yer yoktur Gunumuz
CHP'sı eşıtlıkçı yonetım yanlısıdır (say-
fa 52)
Modern dunyada Turkıye"nın gerçek
egemenlığını. Avrupa Bırlığı ne ıçten-
lıkle katılarak yenıden kazanabıleceğı-
nın bılıncındedır başka bırdeyışleulus-
devletın tek başına çozebıleceğı sorun-
lar olmaktan çıkan sorunlan, orneğın
Avrupa'da ekonomık buyumeyı teşvık
ve tam çalışmayı sağlamak ıçın gereklı
olan koşullannı yaratmak uzere ulusla-
rarası ekonomı ışbırlığı yapılması sorun-
lan çozmeyı sağlavabılecektır (sayfa
55)
Ulkenın uzun-enmlı çıkarlan. kısa-
enmlı sıyasal baskılann ustesınde tutul-
malıdır. makro-ekonomık ıstıkrar, ya-
nm-yamalak tedavıye yeğ tutulmalıdır,
sıyasanıntutarlılığı. çıkar gruplanmnıs-
teğınden once gelmelıdır. yatınm tuke-
tımının onune geçmelıdır, yuksek nıte-
lıklı bır oğretım ve eğıtıme vapılacak
harcamalar. daha onemlı harcama ıstem-
lennden ustun tutulmalıdır bazen azız
bır geleneğe dayalı olsa da. modası geç-
mış olanın ve ayncalığın yennın mo-
dernleşme almalıdır (sayta 41) Günü-
muzde onemli olan, kamu kesimininin
ne kadar harcadığı değil. nasıl harcadı-
ğıdır. Israftn azaltılması ve etkinltğin art-
tınlması kadar, kamu harcamalannın
varar sağlamayı amaçladığı gruplara
ulaşmasını guv enceye almak da öncelik-
lidir. Kamu gereksinimlerinj karşılama
\e kamu hizmetlerinin görülmesinin ör-
gütteme biçunleri, geçmisin beldesel sos-
yaliznıinden ve merkezci devletçilikten
farklı olmalıdır (sayfa 53) Gunumuz
CHP'sı merkezdenplanlamanın ve dev-
let denetımının ekonomık başanva gı-
den yol olduğu yaklaşımını kesinlıkle
reddeder (sayfa 46)
Dınamık pıyasa ekonomisine olan
ınancı. nsk almayı ve ış kurmayı teşvık
etmek ıçın onemlı ölçude kışısel teşvıkı
ve odullendırmeyı kabul etmeyı ıçenr
Kâr,pıs bır sözcuk değıldır, kâr ozel ya-
tınmcının motorudur (sayfa 47) CHP,
her sosyal ve ekonomık soruna merkezı
(devletçı) çozumler aramaya şıddetle
karşıdır Bunun yenne. ınsanlann kendı-
lennı veyurttaşlan ıçın bır şey ler başar-
mak uzere bırlıkte çalışabılmelennı sağ-
lamayı amaçlamaktadır (sayfa 54)
Siyasal önderier, onderlik etmek zo-
rundadır. Seçmene karşı daha durüst ol-
malıdırlar; başanlabüecek olasılıklar
üzerinde olduğu kadar başarılabilecek
şev lerin sının konusunda da az partizan-
ca davranmalıdırlar. CHP açık ve tutar-
lı bır yonu olan daha koktencı bır değı-
şım ıçın. ulkede merkezle. solun genış
bır koalısyonunu kurmayı amaçlamalı-
dır Ne var kı bu guç kararlara yaklaşır-
ken gunumuz CHP'sının temelınde her
zamankı geleneksel ortanınsolu değerle-
n ve gudulen korunmalıdır (sayfa 41)
CHP'de partının ıç ışleyışı demokra-
tıkleşmıştır. partı-ıçı ıktıdar partının
dunya goruşunu ve değerlennı pay laşan
sıradan uyelenn elındedır Gunumuz
CHP sı. partı genel başkanının dey ışı ıle
'sözcüğün tam anlamrvla halkın partisi-
dir' (sayfa 45)
(*> Peter Mandellson Roger Lıddle
BlaırDe\rımı, Çe\ırı YurdakulFıncan-
tıoğlu Bovut Kıtapları, ı\ısan 1997
Suç Belgeleri Çoğalıyor!
Prof. Dr. MUSTAFA ALTINTAŞ
argıtay Cum- mazlık' kazandırmanın ge-
TUVOftCOOLO
8E0AVA
YEŞIL
KAPAKLARDA
MİLYONLARCA
BEDAVA
HERHANGİ
TUBORG GOLD
KAPAĞI TOPLA
5 MUHTESEM
YAMAHA THUNDERACE DEN
BİRİNİ KAZAN.
25 Haziran-15 Agustos arası Tuborg Goldiarda
lıkır lıkır serinlik, kopuk köpük sans.
5 tane herhangi Tuborg Gold kapağını adını,
soyadını ve acık adresini yazdığı bir kağıtla bir-
likte zarfa koyup, 30 Ağustos 1997 tarihine "~
kadar P.K. 355 80220 Şişli İSTANBUL adresine
gönderen herkes 5 adet muhtesem >
YAMAHA THUNDERACE cekilisine katılacak. Her
5 kapağı ayrı bir zarfa koyup gönderin,
şansınızı artırın!
Yhunyet Baş-
savcılığı'nın,
Anayasa Mah-
kemesı'nde
RP'nm temellı kapatılması
îstemmı ıçeren 21 5 1997 ta-
nhlı başv urusu buy uk gurûl-
tu kopardı Gürûltunun bü-
yuk olmasının başta gelen
nedenı. belkı de ıktıdarda
bulunan bır sıyasal partı
hakkında kapatılma davası-
nın açılmasına ılışkın ılk or-
nek oluşturması ıdı Gürûl-
tunun bır başka nedenı
•ılımü İslam ideolojisini'
Turkıye ve benzen ulkeler-
de uygulama gırışımının
yerlı ve yabancı destekçıle-
rınde yarattığı panık oldu
Duşledıklen senaryoyu uy-
gulama olanağını ellennden
yıtınr olmalan, onlann tum
programlarını aksattı Ken-
dılennı îkıncı Cumhunyet-
çı, donek ve donme tanımı
ıçıne yerleştırebıleceklen-
mız ıse 'Şeriatsız demokra-
si obnaz! Kahrolsun laiklik,
yaşasın demokrasi!'çığl ıkla-
n ıle açılan davanın ıçenğı-
ne bıle bakmava gerek duy-
maksızın. bu turden davala-
n açmakla gorevlı olan
Cumhunyet Başsavcısını
boy hedefî yaptılar
Daha oncelen, çok sav ıda
sıyasal partı çeşıtlı bıçımsel
ya da ıdeolojık nedenlerle
yargılanıp kapatılırken pek
de ses çıkartmayanlar. bır-
den •dcmokratik sivasal \a-
şamın \
r
azgeçilmez unsunı
olarak' tanımladıklan
RP've. stnırsız bır 'dokunul-
rekçelennı varatmaya. fet-
valannı venneve başladılar
Bu çabalar ov le gulunç bır
nıtehk kazanmay a başladı kı
yaptıklan RP tanımlan, Re-
fah Partılılen bıle şaşırtır.
onlan kendılennı tanıyamaz
duruma getınr boyutİar ^a-
zanmakta Fetvalarveıncı'ler
sıralanmakta "RP. demok-
ra$inin kurallan çerçevesin-
de politika yapan bir parti-
dir. Demokrasi konusunda
takrvy e yapmalan soz konu-
su değU'
1
, "RP. bir Islam de\-
leti kurmak istemh'or", "İn-
sanlara istedikleri hukuk sts-
teminın u\ gulanması nnım-
kun olmalı". -Demokrasi-
lerde parti kapatılması ol-
madığından (!) RP'nin ka-
paülmasına kesmlikle karşı
çüalmaİL"Bunlan uzatmak
olası Ancak RP'yı ve
RP'nın demokrasi anlayışı-
na yonelık bu ıncılere, en
çok RP'lı kımı yönetıcıler
şaşınyorlardır "Demokra-
siyi amaçlan olan şeriat du-
zenini kurmak içûı araç ola-
rak gordıiklerini", "herkese
şeriatı zorla enjekte edecek-
lerini
1
", "hukuk. eğitim. eko-
nomik sistemi ve v aşam bıçe-
mini dinsel kurallara dav an-
dıracaklannı" açıktan soy-
lemelenne karşın, kımılen-
nın kendılen ıle bırlıkte top-
lumu aldatma çabalanna
kahkahalarla guluyor ohna-
hlar
RP ıle oluşturduğu huku-
metın ne menem bır huku-
met olduğunu kavrayabıl-
mek ıçın ne Cumhurıvet
Başsavcılığı'nın dava dılek-
çesıne ne MGK. belgelenne
ve ne de Genelkunnay Baş-
kanlığı'nca gerçekleştınlen
"bilgilendirme ve kimi ku-
rumlan goreve çağırma top-
lailtılarındatd açıklamalan-
na" baş\ urmak gerekmez
^EFA.HYOL hukumetının
suç belgelennın en yadsm-
mazlan, hukumetten ve hu-
kumet partısınden ıstıfa ge-
rekçelen bu alandakı belge
v e kanıt yokluğunu ortadan
kaldıracak kadar bol Son
belge ıse. TBMM'de guve-
noya almış olan 55 cumhu-
nvet hukumetı protokolu ıle
programıdır 55 hukumet
protokol v e programı. Erba-
kan-Çiller ıkılısı başkanlı-
ğındakı 54 hukumet ıçın.
"ulke>i rejim ve dev let buna-
umına duşurmek". "top-
lumdagerginlik yaratmak",
"ahlaki vozlaşmayı azdır-
mak", "kamu yönetimini
\ ıpratnıak". "temiz toplum
o/lemini yok etmek", "ülke
ekonomisini uretken niteli-
ğinden kopartmak", "devle-
tin savgınlığını vitirtmek".
"laik. demokratik cumhuri-
veti zav ıflatmak." tan ;>oz
açıyor Hukumet protokolu
ıle programdakı 54 hükü-
met hakkındakı bu değerlen-
dırmeler ıle ıstıfa eden ba-
kan v e mılletvekıllennın ge-
rekçelennın. Cumhunyet
Başsavcısının savbelgesın-
den gen kalan yanı var mı9
Partılenn kapatılmasına kar-
şı çıkanlann, oncehkle bu
turden kuruluşlann rejım ve
dev let bunalımına neden ol-
mamalan gerektığını. suç ve
curum orgutune donuşme-
melen gerektığını akıldan
çıkartmamalan gerekmek-
tedır Demokrasi \ e demok-
ratik sıyasal ya^amın vazge-
çılmezîen olan sıy asal partı-
lerden beklenen "ayTicalık-
lan ortadan kakhrma ik
haksızhklan gidermek"tır
Suç ve curum orgutune do-
nuşmuş olan kuruluşlara,
demokrasi adına sahıp çık-
mak, demokrası anlay ışımı-
zın sakatlığının bır goster-
gesınden başka anlam taşı-
maz Bır yandan mılletvekıl-
lennın dokunulmazlıkları-
nın sınırlandınlmasını ve
yasama çalışmalan ıle sınır-
landınlmasını savunurken.
ote yandan mılletvekıllerı-
nın kumeleştıklerı sıyasal
partılere sınırsız ve sonsuz
bır dokunulmazlık tanrnmak
ıstenmesı çelışık bır tutum
değıl mı
9
Bır yandan "Sii-
rekli Avdınlık İçin Bir Daki-
ka Karanlık" eylemını kut-
sayıp. "çetelerin dağıtdma-
suu: volsuzluklann. nırsızlık-
lann ortadan kakunlmasmı,
hukukdev letinin tum kural-
lan ile işletilmesini", "siva-
set-tarikat-cemaat-aşiret-ce-
teve mafvabirlikteligininçö-
kertilmesini" hay kıracağız,
ote yandan da suç ve curum
orgutune donuştuğu, çete-
leştığı ılen surulen kuruluş-
lan. demokrasi aşkına doku-
nulmaz kılmaya çalışacağız
1
Hadı canım sız de1
Bu ıncı
ve fetvalanmza kargalann
yanı sıra, suç ve curum orgu-
tune donuşen kuruluşlann
mensuplan da guluyorla,
gormuyor musunuz9
'Takıyye' mi, 'Takiye' mi?
$* V
z ve Matt Sanayi A 5.,
t:)
.ubat Faı*riaroa A.S.,
'-' e ve Ambatoj Sanayü
; Grey RekU " TUBOR
BAKIRKÖY
1. SLLH HLTOJK
MAHKEMESİ'NDEN
Do^yaNo 199"7
864
Mahkememızce venlen
15 7 1997 tanh 1997'864
esas, 1997 70
7
sayılı karar
ıle Huseyın ıle Hadduc'dan
olma 1328 doğumlu Naıme
Erşeker'ın hacır altına alın-
masına kendısıne kızı Fıkret
Buvukışık'ın vası olarak ta-
yınıne karar venlmışolup ış-
bu vası karanna ıtırazı olan-
lann kanunı süresı ıçınde ıtı-
raz edebıleceklen. ıtıraz vakı
olmadığı takdırde huktnun
aynen kesınle»eceğı teblığ
>enne kaım olmak uzere ılan
olunur Basın 32068
G
azetelerdekı gunluk yazılannda po-
lıtıkacıların. telev ızyon konuşur v e
sunuculannın, hatta meslektaşlan-
nın vaptıklan turlu dıl yanlışlanna
değınen ve bunlan duzeltmeye çalışan koşe
yazarlanmız var Bu koşe yazarlanmızdan
bın de "RadikaPde yazan Hakkı Devrim.
Onun sık sık değındığı ve duzeltmeye çalış-
tığı "\anhşlar"dan bın de "takıyve'"sozcuğu
Sav ın Devnm uzunca bır zamandan ben "ta-
kryye" y azım v e soy lemının yanlış olduğunu.
doğrusunun "i" ıle v e tek "y" ıle "taldye" ol-
ması gerektığını savunuyor ve "takryye" ya-
zanlan haşlayıp duruy or Son olarak 18 hazı-
rantanhlı Cumhunyet gazetesınm bınncı say-
fasındakı "RP'de istifalar takıyye" başhğını
gorup yıne sınırlenmış, bu yazımda ısrarlı
olanlara veryansm edıyor
"Takıyye"y ı yanlış sayan. doğrusunun "ta-
kTje" olduğunu ısrarla ılen suren sayın Dev-
nm'ın dayandığı gerçek ^u Dılımızdekı bu
gıbı sozcukler (orneğın "millivet" ve "cum-
huriyet") Arapça asıllanndakı gıbı "şeddeli",
yanı çıft ") "h değıl, tek "> "lı soy lenmekte ve
öyle yazılmaktadır Ayncakalm "k"dan son-
rakı ünlu de "ı" değıl. orneğın "bakhe" soz-
cuğunde olduğu gıbı, "i" ıle yazılmalıdır
Sayın Devnm'ın "taki>er
'bıçımını savu-
nurken dayandığı temel sağlam gıbı gorunu-
yorsa da "takı»e" bıçımını yeğleyenlenn de.
bılerek ya da bılmeyerek, dayandıklan başka
bır gerçek daha vardır O gerçek de bu soz-
cuğun, Arapça kokerilı olmakla bırlıkte, dılı-
mızde oldukça "yeni" bır sozcuk oluşudur
Benım bıldığıme gore bızım Babıâlı basmı
"takiyye" sozcuğunu ılk kez galıba eskı
Amenkan Dışışlen bakanlanndan Kissen-
ger'dan ışıtmış ve ondan oğrenmıştır Muse-
v ı asıllı Kıssenger Turkıye'ye yaptığı zıyaret-
lenn bınnde bu sözcuğu Ararjça aslına uygun
olarak "takiyye" bıçımınde soylemış ve ga-
zetecılenmızde bu sozcuğu ondan ışıttıklen
gıbı yazmışlardır
Gerçekten de "(Aüah'tan) korkmak" an-
lamındakı Arapça "taqâ" kokûnden gelen ve
Osmanlıcada çok kullanılan "takvâ" ıle kök-
taş olan "takiyye" sozcuğu Turkçede olduk-
ça yenıdır Gsmanlıcadadaçokseyrekkulla-
nılmış olsa gerektır Sozcuk. Redhouse'ın
1921 'de Istanbul'da basılmış olan yenı baskı-
sında Arapça aslına uygun olarak "taqı>-
yet"bıçımmde ve "\ fearing, a shunning".
yanı "korkma. kaçınma. sakınma" anlamla-
n ıle kayıtlıdır Şemseddin Sami'de ve Turk-
•çe Sozluk'te yoktur ama Deveüioğlu'da ve
Pars Tuğlacı'da vardır v e bu kaynaklarda da,
Kıssenger'ın oğrettığı gıbı. çıft "y" ıle "ta-
layye" bıçımındedır'Durum bu ıken "takr>-
ye"sozcüğu uzenne bunca gunıltu kopanna-
nın bır anlamı olmadığı kanısmdayım Dıle
yenı gıren ya da yenı öğrenılen yabancı soz-
cuklenn geldıklen dıldekı gıbı soylenıp ya-
zılması da son derece doğaldır Aynca "ta-
kıyye"nın bızdekı anlamı da "Allah'tan kork-
ma. sakınma ve cekinme. dinini ya da mezhe-
bıni gızleme" değıl. "gercelderi gizleme",
"ikiy uzluluk" v e "yalancıhk"tır Bızde en çok
"takiyye" y apanlar sıyasal Islamcılar olduğu-
na gore bu sozcuğun Arapça aslına uygun
olarak "talayye" bıçımınde soylenıp yazıl-
ması daha doğru ve yennde bır tutum olmaz
mı9
'
Prof. Dr. TALAT TEKİN
PENCERE
Fıkıh ve Kelam...
Fıkıh nedır'7
Şerıatın uygulamaya donuk kanun ve hukumle-
rını bıldıren oğretıdır1
Bır başka anlamıyla 'dını de-
rınlemesıne oğrenme'du dıye vurgulanabılır
Fıkıha "islam hukuku" da dıyebılırız, ancak bu ta-
nım yanıltıcıdır Çunku hukuk fakultelerınde okutu-
lan hukuk, fıkhın yanında hıç kalır Fıkıh, yalnız hu-
kuk değıldır, ınsanın dunya goruşunden tutunuz
da kışının sabah yataktan kalktığı zaman yere han-
gı ayağıyla basacağına değın tum yaşamını fıkıh be-
lırler
NasıP
Fıkıh konularını yedı ana dalda bır bır saydığımız-
da bu gerçek ortaya çıkar*
1) Ibadet Temızlık, namaz, oruç, hac, zekât, kur-
ban gıbı tapmmaya ılışkın konular
2) Muamelat Ortaklıklar, şırket hukuku, borçlar,
mulkıyet, mıras
3) Kışı hukuku Evlenme, boşanma, aıle hukuku
ve ozel yaşam kurallan
4) Kamu hukuku Sıyaset-ı şenye, anayasa, ıda-
re hukuku, devlet ve kışı ılışkılen, karşılıklı hak ve
yetkılenyle devlet ve ınsan
5) Ukubat Ceza hukuku, suçlann dokumu, tanı-
mı, bunlara karşı yaptınmlar, toplumsal duzenı sağ-
lamak ıçın konan kurallar
6) Sıyer Devletler hukukuna ılışkın bılgıler, Mus-
luman devletlenn otekılere karşı durumu ve tutu-
mu
7) Adap Ahlak ve gorgu kuralları
Gorulduğu gıbı fıkıh ınsanın saçının telınden aya-
ğının tımağınadeğın her gozeneğıne ışleyen zorun-
lu kurallan ıçerıyor
•
Pekı, gozuaçılmamış bır yavruyu alıp da ortaoğ-
retımde fıkıhla beynını yıkarsanız ne olur"?
Hukuk fakultelerınde -gerekıyorsa- İslam huku-
kunun okutulmasına bır dıyecek yok1
Çunku ço-
cuk ortaoğretımını bıtırmış, akıl ve bılım oğretısıyle
yetışmış, bır meslek oğrenmek ıçın hukuk fakulte-
sıne gırmıştır, Roma hukuku gıbı İslam hukukunu
da, kaynaklara ınmek amacıyla oğrenmesı doğal-
dır
Ama fıkıh yalnız hukuk değıl kı
1
Ya kelam'' ' •:
Kelam dinsel felsefedır, fıkhı kanıtlamak ıçın kul- .
lanılan mantıktır '
Ilkokuldan sonra fıkıh ve kelam oğretısıyle eğıtı-;
len çocuk çağdışına kayar
1
•'
Yurttaşlık olanağını yıtınr
Çunku yurttaşlık. çağdaş oğretımle yetışen bir ın-
sanın bılıncıdır
•
Şerıatçı ıdeolojı, ortaçağ faşızmıdır, demokrası-
ye en kuçuk bır olanak tanımaz, saltçıdır Insan
hakları ve temel ozgurlukler şerıatçı duzende ke-
sınlıkle yoktur
Insan hakları ve temel ozgurlukler Avrupa'da Hı-
rıstıyan şerıatçılığına karşı ozgur kışının varoluş sa-
vaşımıyla oluşmuştur insan kımlığı ışın ıçıne gırdı
mı 'kul', uluskavramı ışın ıçıne gırdı mı 'ummet'ge-
rıye ıtılır, demokrasi ıse ancak yurttaşlartopluluğun-
da kurulabılır o
Imam-hatıp okullarında çocuklarımıza fıkıh ve '
kelamın aşılanması, Turkıye'nın geleceğınde de-
mokrasıyı yok etmek ıçın oğretım yatırımıdır
•
Sekız yıllık zorunlu oğretımle 'yurttaş' kışılığını
kazanmaya başlamış çocukiarımızın ıçınde ıste- -•
yenlerın ımamlık mesleğını seçmelerı ıse apayn bır.
şey '*
Sekız yıllık oğretım, demokrasının geleceğı ıçın
olum kalım sorunudur
Sevgili Babamız
Bıze kuçuk vaşlardan başlavarak ınsan olmanın onemını oğrettı-
ğın ıçın, gûzel sanatlan sevdırdığın onlarsız vaşamanm çölde ya^a-
maktan farksız olduğunu anlamamıza \ardım ettığın iı,ın
Tanhımızı öğrenıp başta sevgılı varhğımız kurtancımız uluon-
der Atatürk olmak uzere bütun cumhumet donemı kahramanları-
mızın ve onlan anlavama\an zavallı korkaklanmızın avırdına \anp
doğru değerlendırme yapabılmemıze katkıda bulunduğun ıçın
CHP'den Manısa Mılletvekılı olduğun 1946-1950 donennınde,
çok partılı demokrasi sürecıne geçıy sadece bıçımsel bır oluş ol-
maktan ote gerçekleştırmek gerektığıne ınandığuı ıçın
Sıyası hayatının sona erebıleeeğım bıldığın halde gereklı olan
adıl \e dûnıst seçım vasasının çıkanimasına, senın gıbı duşunen dö-
nem arkadaşlannla bırlıkte çalıştığın ıçın
Butun havatın boviınca kırlı çıkar ıhskılenne karşı gelerek vurt
sevgısını \e onurunu. kendı onurunla bırlıkte her şe\den ustün tuta-
rak ya^amanın erdemını davîanışlannla bıze oğrettığın ıçın
Senın çocuklann olarak alnımız açık \e gururlu va^amamıza ve
bütun bunlan kendı çoıuklanmıza da oğretmemızı sağladığın ıçın
sana sonsuz teşekkurler edenz Senın ıdeallennı yaşataeağız
Huzur ıçınde ol sevgılı babamız
Efe Öztarhan. Onur Öztarhan \e Pınar Sa\it
SARIOĞL\N ASLİYT: HUKUK
HÂKİMLİĞrNDEN
Do<!\aNo 1996 70
Da\ acı \ unus Ablak ıle da\ alılar Sanoğlan Mal Mudurluğu
ve A.lamettın Beledıye Ba^kanlığı'nın aralannda gorulraekte
olan tescıl davasında \enlen ara karan \eregınce Sanoğlan ıl-
çesı Alamettın Kasabası Pencerelı mevkımde kaın doğusu ve
batısı dere güneyı dağ \e kuzevı çeşme \e dere ıle çevrelı nı-
zalı yenn davacı Yunus *\blak adına tescılı yapılacağmdan bu
yer üzennde bır hak ıddıa edenlerın Sanoğlan \slı\e Hukuk
Mahkemesı nın 1996
7
0 esas saMİı ve 25 9 199^ duruşmada
gunlü dos>av a muracaatlan ılan olunur Basın 2)<243
DENİZLİ 2. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo 996 1104
Davacı Turk Tıcaret Bankası \ekılı tarafmdan da\alı •Mımet
Cahıt Sabuncu alevhıne açılan alacak davasında Mımar Ke-
malettın Cad Gınt tşh K 2 Hamle Kuma^çılık Izmır adresine
dav alı Ahmet Cahıt Sabuncu adına çıkanlan davetıjenm gen
donduğu soruşturma ıle adresı tesptf edılemedıgınden bu ker-
re duruşma gunu olan 23 9 199"
7
gunu saat 09 00 da bızzat ken-
dısı veya bır vekılle temsıl ettırmesi gelmedıgı \e bır vekılle
temsıl ettırmedığı takdırde davanın yoklugunda gorulup bıtın-
leceğı dava dılekçesı davetıvesı teblığ yenne gecmek uzere
ılan olunur Basın ^00^3
SATILIK
93 Model Faırvvav Tel: 316 86 34
Cenrahpaşa Tıp Fakültesı oğrencı kımlığımı kaybettım
Hukumsuzdur AKI\ OZSOY