23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ 1997 CUMARTES! 2 OLAYLAR VE GORUŞLER Yorumsuz Bir Uyarlama... Prof. Dr. MUSTAFA OZYURT lludağLnnersuesı Tıp Fakültesı Oğretım U\esı G unumuz Avrupası'nda ıktıdarlar, Ispanya ve Mmanya dışında sos- yal demokrat partılenn elındedır Ingıltere genel seçımlennde tşçı Partı- sı'nı ıktıdara taşıyan genç lıder. Ingılız Solunun Yenı Söylemı Blair Devnmı (*) kıtabının ılk bolumunun bazı sayfalann- dan alıntılar yaparak Cumhunyet Halk Partısı'ne uyarlama yaparsak (adapte edersek) aşağıdakı ya2i ortaya çıkiyor Yatık harflerle yazılmış olan sozculder dışında alıntılardahıçbırdeğışıklıkyap- maksızın, değişen Avrupa'da gunumuz CHP sı ıktıdar olabılır mı yorumunu da sızlere bırakıyorum Aitı temel görüş: Gunumuz CHP sının yaklaşımı, yıne altı temel gorüşe daya- nıyor Bınncısı. halk kendısını gıttıkçe daha guvencesız hıssedıyor Bu güvensızlığm nedenı. bır yandan dunya genelındekı hızlı ekonomık ve teknolojık değışım ısede bır yandan da Türkıye'de toplu- mun çozulmesıdır Turkıye ıçın bugun esas sorun, yenı global pazannda baş.a- nlı bır bıçımde rekabet edıp-edemeyece- ğımız \e bunun yanı sıra kendını topar- lamış bır toplumda yasayıp-yaşamaya- cağımızdır .Gunumuz CHP'sı. bunlan yapabıleceğıne ınanıyor, ulkenın başan- sında herkesın çıkan olması gerektığını düşunuyor (sayfa 22) Ikıncısı. komşu ülkelerle karşilaştınl- dığında. değışırrun yarattığı sorunlan göğusleyebılme açısmdan, Turkıye ol- dukça donanımlıdır CHP, sadece aynca- lıklı bıravuç ınsan ıçın değıl, herkes ıçın yatınm, ortaklık ve en nıtelıklı eğıtınu savunmaktadır Bu da eskılere donmeyı değıl Turkıye'nın bugunkü gucu üze- nnde yapılanmayı, yenı duşünce yon- temlen genletıcı çıkar ılışkılennın ve sı- nıf engellennın ustesınden gelmeyı, ış hayatında ve kamu hızmetlennde dına- mızmı ve gınşımcı ruhu özgurleştırme- yı, hukumetın etkın bır şekılde denetle- nebılmesı ıçın sıyasal sısterru tepeden tımağa yenıden bıçımlendırmeyı v e Tur- kıye'nın Avrupa'dakı rolunu tam oyna- masmı ıçermektedır (sayfa 22) Üçuncusu, CHP, sağ partılenn neden başansız olduğunun aynmındadır Daha once ıktıdan paylaşan sağ partılenn her şeyı tepkısel bıçımde reddetme yenne doğru yaptıklan ışlen kabul etmelıyız, onlan aşınya gotûren şey yetersızhkle- ndır. Turkjye'yepahalıya mal olmuştur -Vzınlığm çıkarlannı, çoğunluğunkmden usrun tutmuşlardır Durumu ıvı olanlar bıle kendı çıkarlannı duşunduklen za- man. ınsan yeteneğı ve ulusal zengınlık yıtımı yonunden ve cıddı olçûde zayıf- lamış kamu malıyesı açısmdan, ekono- mık ve toplumsal malıyetı çok yuksek buluyorlar (sayfa 22) Dorduncûsu, CHP. daha eşıtlıkçı bır topluma enşebılmesı ıçın kamu ve ozel kesım arasında geçmışte yaşanan çekış- melenn. sendıkalann geçmıştekı rolu- nun ve eskı donemdekı kamu harcama- lan alışkanlığının çok ötesındedır Kısa- ca günümuzde CHP, sosyal demokrat ge- lenek ıçındekı yennı sağlam bıçımde ko- rumaktadır (sayfa 23) Beşıncısı, CHP'nın kendıne ozgü bır mesajı var Pıyasayı sınırlamayı ongor- muyor ama pıyasanın kamu yarannı üs- tun kuran kurallar çerçevesınde ış gör- mesının gereklılığıne ınanıyor ve kamu mudahalesının. pıyasanın zayıflıklannı tamamlaması gerektığını sav unuyor CHP, sosyal demokrat partılenn gele- neksel ıdealı olan sosyal ışbırlığınden yola çıkıyor v e bu goruşü. ınsanlann ba- şan kazanmasına yardım edecek guçlu bırtoplum veaktıfbırtopluluk yaratma- ya donuk bıçımde genışletıyor (sayfa 23) Altıncısı. haklann ve sorumlulann el ele verdığı bu tur bır topluluk kavTamı, değişen duny a ıçın yenı düşunceler uret- mesını sağlamaktadır Bu da yenı bır sı- v a»et turunu ıçenr, yanı temsıl ıddıasın- da olduğu halkla bağlantılı gerçekten modernleşmış ve demokratıkleşmış. CHP'nın değennı. daha ılen taşıyabıle- ceğı ınancını veren bır gunumuz CHP sı demektır (sayfa 24) Vönetim yaklaşımı: Gunumuzde CHP"ye gonul verenlen ofkelendıren şey, sadece sosyal yoksunluğun ustesın- den gelınemeyışı değıl Turkıye'nın su- reklı olarak firsat kaçırdıgı duygusudur Parlak bılım adamlannın araştırma yap- tıklan alanda Türkıye'de bır gelecek umudu goremedıklen ıçın ba$ka ulkele- re goçtüklennı duyduğumuz zaman da yıllardırbıtınlemeyen Bolu Dağı Tune- lı ıle bağlantı sağlanamayan oto y ol ağı- nın fiyasko ıle sonuçlandığını gorduğü- muzde ya da "Bu ulkede bö> le şeyler ya- ptlamaz" gıbı bır gerekçey le tum guzel fikırlenn bastınldığını oğrendığımız za- man, hep fırsatlann kaçınldığı duygusu- nakapılıyoruz CHP'nın değerlen. kana- yan bır yureğın değer yargılan olarak kaldınp bır yana atılamaz O değer y ar- gılannın ozünde haksızlığın ve adam sendecıiığın ustesınden gelmeyı amaçla- rruş çelık bır ırade vardır (sayfa 42) Cumhunyet Halk Partısfnın ozu. Mustafa Kemal'ın dedığı gıbı. gelenek- sel değerienn modern çağa uygulamşı- dır Partı programının, 'üretim, dağram ve değişiın araçlannın dev lerleştirilnıesi' yukumluluğunu ıçeren ba^langıç kural- lannın yemlenmesı partı lıden ıçın ve partının modernleştınlmesı açısmdan sımgesel bır utku olmanın çok ötesınde- dır (sayfa 42) Gerçek şu kı. CHP'nın kurtuluş savaşı sonrası dev letleştırme kararlannın, o gunun koşullannda yan- lış olduğunu pek az ınsan ıddıa eder (say- fa 49) Ozetlersek CHP, gereklı değışıklığın çapını ve bu değışıklığı yapmak ıçın ne- ym gereksınılığmı bılmektedır Partının vakiaşımı. bır Cumhunyet Halk Partısı yaklaşımıdır. çünku kalbının ıçınde top- luluğa duyulan ınanç yatmaktadır. başa- nsında bütun yurttaşlann çıkan olan. ık- tıdardakılenn kararlannı sosyal adalet ve hakkanıyet duygusunun yonettığı bır topluluğa duyulan ınanç yatmaktadır Bu yenı bır yaklaşımdır, çunku bugünün so- GOLD 20 Eylu! 1997 ta runlanna dunun çözumlennı onermenın sadece ıpe un sermek olmadığını uste- lık boşuna olduğu ıdrak etmektedır Gu- numuz CHP'sı, doğmaya değıl ama so- nu nasıl alınır' turunden basıt bır sına- maya dayandınlan venı çozumler sun- mak ıçın hazırdır(sayfa 45) CHP çokçalışkan vekurallara uygun davTanan sıradan aılelenn yanında yer alıyor Yenı bırdızı ayınm çızgısı ve ye- nı bırdızı sorun var. kendı alanımıza gır- dığını kabul edıp ustesınden gelmemız gereken bu y enı sorunlar kesıntısız sekız yıllıkeğıtımdır teknolojıdır. modembır emek pıyasasıdır sosval guvenlık hız- metının bıreyı ış başına dondurucu nıte- lıkte olmasıdır (sav fa 41) Etkın bır emek gucunu teşvık etmesı. ıvı eğıtılmesı ve ışyennde ortak muamelesı gormesı ge- rektığı ınancıdır Modası geçmış ışçı-ış- veren ya da patron-hızmetlı ılışkısı go- ruşune artık yer olmadığı gıbı, sendıka- larla yonetım arasında. kurumsal çatış- ma gorüşune de yer yoktur Gunumuz CHP'sı eşıtlıkçı yonetım yanlısıdır (say- fa 52) Modern dunyada Turkıye"nın gerçek egemenlığını. Avrupa Bırlığı ne ıçten- lıkle katılarak yenıden kazanabıleceğı- nın bılıncındedır başka bırdeyışleulus- devletın tek başına çozebıleceğı sorun- lar olmaktan çıkan sorunlan, orneğın Avrupa'da ekonomık buyumeyı teşvık ve tam çalışmayı sağlamak ıçın gereklı olan koşullannı yaratmak uzere ulusla- rarası ekonomı ışbırlığı yapılması sorun- lan çozmeyı sağlavabılecektır (sayfa 55) Ulkenın uzun-enmlı çıkarlan. kısa- enmlı sıyasal baskılann ustesınde tutul- malıdır. makro-ekonomık ıstıkrar, ya- nm-yamalak tedavıye yeğ tutulmalıdır, sıyasanıntutarlılığı. çıkar gruplanmnıs- teğınden once gelmelıdır. yatınm tuke- tımının onune geçmelıdır, yuksek nıte- lıklı bır oğretım ve eğıtıme vapılacak harcamalar. daha onemlı harcama ıstem- lennden ustun tutulmalıdır bazen azız bır geleneğe dayalı olsa da. modası geç- mış olanın ve ayncalığın yennın mo- dernleşme almalıdır (sayta 41) Günü- muzde onemli olan, kamu kesimininin ne kadar harcadığı değil. nasıl harcadı- ğıdır. Israftn azaltılması ve etkinltğin art- tınlması kadar, kamu harcamalannın varar sağlamayı amaçladığı gruplara ulaşmasını guv enceye almak da öncelik- lidir. Kamu gereksinimlerinj karşılama \e kamu hizmetlerinin görülmesinin ör- gütteme biçunleri, geçmisin beldesel sos- yaliznıinden ve merkezci devletçilikten farklı olmalıdır (sayfa 53) Gunumuz CHP'sı merkezdenplanlamanın ve dev- let denetımının ekonomık başanva gı- den yol olduğu yaklaşımını kesinlıkle reddeder (sayfa 46) Dınamık pıyasa ekonomisine olan ınancı. nsk almayı ve ış kurmayı teşvık etmek ıçın onemlı ölçude kışısel teşvıkı ve odullendırmeyı kabul etmeyı ıçenr Kâr,pıs bır sözcuk değıldır, kâr ozel ya- tınmcının motorudur (sayfa 47) CHP, her sosyal ve ekonomık soruna merkezı (devletçı) çozumler aramaya şıddetle karşıdır Bunun yenne. ınsanlann kendı- lennı veyurttaşlan ıçın bır şey ler başar- mak uzere bırlıkte çalışabılmelennı sağ- lamayı amaçlamaktadır (sayfa 54) Siyasal önderier, onderlik etmek zo- rundadır. Seçmene karşı daha durüst ol- malıdırlar; başanlabüecek olasılıklar üzerinde olduğu kadar başarılabilecek şev lerin sının konusunda da az partizan- ca davranmalıdırlar. CHP açık ve tutar- lı bır yonu olan daha koktencı bır değı- şım ıçın. ulkede merkezle. solun genış bır koalısyonunu kurmayı amaçlamalı- dır Ne var kı bu guç kararlara yaklaşır- ken gunumuz CHP'sının temelınde her zamankı geleneksel ortanınsolu değerle- n ve gudulen korunmalıdır (sayfa 41) CHP'de partının ıç ışleyışı demokra- tıkleşmıştır. partı-ıçı ıktıdar partının dunya goruşunu ve değerlennı pay laşan sıradan uyelenn elındedır Gunumuz CHP sı. partı genel başkanının dey ışı ıle 'sözcüğün tam anlamrvla halkın partisi- dir' (sayfa 45) (*> Peter Mandellson Roger Lıddle BlaırDe\rımı, Çe\ırı YurdakulFıncan- tıoğlu Bovut Kıtapları, ı\ısan 1997 Suç Belgeleri Çoğalıyor! Prof. Dr. MUSTAFA ALTINTAŞ argıtay Cum- mazlık' kazandırmanın ge- TUVOftCOOLO 8E0AVA YEŞIL KAPAKLARDA MİLYONLARCA BEDAVA HERHANGİ TUBORG GOLD KAPAĞI TOPLA 5 MUHTESEM YAMAHA THUNDERACE DEN BİRİNİ KAZAN. 25 Haziran-15 Agustos arası Tuborg Goldiarda lıkır lıkır serinlik, kopuk köpük sans. 5 tane herhangi Tuborg Gold kapağını adını, soyadını ve acık adresini yazdığı bir kağıtla bir- likte zarfa koyup, 30 Ağustos 1997 tarihine "~ kadar P.K. 355 80220 Şişli İSTANBUL adresine gönderen herkes 5 adet muhtesem > YAMAHA THUNDERACE cekilisine katılacak. Her 5 kapağı ayrı bir zarfa koyup gönderin, şansınızı artırın! Yhunyet Baş- savcılığı'nın, Anayasa Mah- kemesı'nde RP'nm temellı kapatılması îstemmı ıçeren 21 5 1997 ta- nhlı başv urusu buy uk gurûl- tu kopardı Gürûltunun bü- yuk olmasının başta gelen nedenı. belkı de ıktıdarda bulunan bır sıyasal partı hakkında kapatılma davası- nın açılmasına ılışkın ılk or- nek oluşturması ıdı Gürûl- tunun bır başka nedenı •ılımü İslam ideolojisini' Turkıye ve benzen ulkeler- de uygulama gırışımının yerlı ve yabancı destekçıle- rınde yarattığı panık oldu Duşledıklen senaryoyu uy- gulama olanağını ellennden yıtınr olmalan, onlann tum programlarını aksattı Ken- dılennı îkıncı Cumhunyet- çı, donek ve donme tanımı ıçıne yerleştırebıleceklen- mız ıse 'Şeriatsız demokra- si obnaz! Kahrolsun laiklik, yaşasın demokrasi!'çığl ıkla- n ıle açılan davanın ıçenğı- ne bıle bakmava gerek duy- maksızın. bu turden davala- n açmakla gorevlı olan Cumhunyet Başsavcısını boy hedefî yaptılar Daha oncelen, çok sav ıda sıyasal partı çeşıtlı bıçımsel ya da ıdeolojık nedenlerle yargılanıp kapatılırken pek de ses çıkartmayanlar. bır- den •dcmokratik sivasal \a- şamın \ r azgeçilmez unsunı olarak' tanımladıklan RP've. stnırsız bır 'dokunul- rekçelennı varatmaya. fet- valannı venneve başladılar Bu çabalar ov le gulunç bır nıtehk kazanmay a başladı kı yaptıklan RP tanımlan, Re- fah Partılılen bıle şaşırtır. onlan kendılennı tanıyamaz duruma getınr boyutİar ^a- zanmakta Fetvalarveıncı'ler sıralanmakta "RP. demok- ra$inin kurallan çerçevesin- de politika yapan bir parti- dir. Demokrasi konusunda takrvy e yapmalan soz konu- su değU' 1 , "RP. bir Islam de\- leti kurmak istemh'or", "İn- sanlara istedikleri hukuk sts- teminın u\ gulanması nnım- kun olmalı". -Demokrasi- lerde parti kapatılması ol- madığından (!) RP'nin ka- paülmasına kesmlikle karşı çüalmaİL"Bunlan uzatmak olası Ancak RP'yı ve RP'nın demokrasi anlayışı- na yonelık bu ıncılere, en çok RP'lı kımı yönetıcıler şaşınyorlardır "Demokra- siyi amaçlan olan şeriat du- zenini kurmak içûı araç ola- rak gordıiklerini", "herkese şeriatı zorla enjekte edecek- lerini 1 ", "hukuk. eğitim. eko- nomik sistemi ve v aşam bıçe- mini dinsel kurallara dav an- dıracaklannı" açıktan soy- lemelenne karşın, kımılen- nın kendılen ıle bırlıkte top- lumu aldatma çabalanna kahkahalarla guluyor ohna- hlar RP ıle oluşturduğu huku- metın ne menem bır huku- met olduğunu kavrayabıl- mek ıçın ne Cumhurıvet Başsavcılığı'nın dava dılek- çesıne ne MGK. belgelenne ve ne de Genelkunnay Baş- kanlığı'nca gerçekleştınlen "bilgilendirme ve kimi ku- rumlan goreve çağırma top- lailtılarındatd açıklamalan- na" baş\ urmak gerekmez ^EFA.HYOL hukumetının suç belgelennın en yadsm- mazlan, hukumetten ve hu- kumet partısınden ıstıfa ge- rekçelen bu alandakı belge v e kanıt yokluğunu ortadan kaldıracak kadar bol Son belge ıse. TBMM'de guve- noya almış olan 55 cumhu- nvet hukumetı protokolu ıle programıdır 55 hukumet protokol v e programı. Erba- kan-Çiller ıkılısı başkanlı- ğındakı 54 hukumet ıçın. "ulke>i rejim ve dev let buna- umına duşurmek". "top- lumdagerginlik yaratmak", "ahlaki vozlaşmayı azdır- mak", "kamu yönetimini \ ıpratnıak". "temiz toplum o/lemini yok etmek", "ülke ekonomisini uretken niteli- ğinden kopartmak", "devle- tin savgınlığını vitirtmek". "laik. demokratik cumhuri- veti zav ıflatmak." tan ;>oz açıyor Hukumet protokolu ıle programdakı 54 hükü- met hakkındakı bu değerlen- dırmeler ıle ıstıfa eden ba- kan v e mılletvekıllennın ge- rekçelennın. Cumhunyet Başsavcısının savbelgesın- den gen kalan yanı var mı9 Partılenn kapatılmasına kar- şı çıkanlann, oncehkle bu turden kuruluşlann rejım ve dev let bunalımına neden ol- mamalan gerektığını. suç ve curum orgutune donuşme- melen gerektığını akıldan çıkartmamalan gerekmek- tedır Demokrasi \ e demok- ratik sıyasal ya^amın vazge- çılmezîen olan sıy asal partı- lerden beklenen "ayTicalık- lan ortadan kakhrma ik haksızhklan gidermek"tır Suç ve curum orgutune do- nuşmuş olan kuruluşlara, demokrasi adına sahıp çık- mak, demokrası anlay ışımı- zın sakatlığının bır goster- gesınden başka anlam taşı- maz Bır yandan mılletvekıl- lennın dokunulmazlıkları- nın sınırlandınlmasını ve yasama çalışmalan ıle sınır- landınlmasını savunurken. ote yandan mılletvekıllerı- nın kumeleştıklerı sıyasal partılere sınırsız ve sonsuz bır dokunulmazlık tanrnmak ıstenmesı çelışık bır tutum değıl mı 9 Bır yandan "Sii- rekli Avdınlık İçin Bir Daki- ka Karanlık" eylemını kut- sayıp. "çetelerin dağıtdma- suu: volsuzluklann. nırsızlık- lann ortadan kakunlmasmı, hukukdev letinin tum kural- lan ile işletilmesini", "siva- set-tarikat-cemaat-aşiret-ce- teve mafvabirlikteligininçö- kertilmesini" hay kıracağız, ote yandan da suç ve curum orgutune donuştuğu, çete- leştığı ılen surulen kuruluş- lan. demokrasi aşkına doku- nulmaz kılmaya çalışacağız 1 Hadı canım sız de1 Bu ıncı ve fetvalanmza kargalann yanı sıra, suç ve curum orgu- tune donuşen kuruluşlann mensuplan da guluyorla, gormuyor musunuz9 'Takıyye' mi, 'Takiye' mi? $* V z ve Matt Sanayi A 5., t:) .ubat Faı*riaroa A.S., '-' e ve Ambatoj Sanayü ; Grey RekU " TUBOR BAKIRKÖY 1. SLLH HLTOJK MAHKEMESİ'NDEN Do^yaNo 199"7 864 Mahkememızce venlen 15 7 1997 tanh 1997'864 esas, 1997 70 7 sayılı karar ıle Huseyın ıle Hadduc'dan olma 1328 doğumlu Naıme Erşeker'ın hacır altına alın- masına kendısıne kızı Fıkret Buvukışık'ın vası olarak ta- yınıne karar venlmışolup ış- bu vası karanna ıtırazı olan- lann kanunı süresı ıçınde ıtı- raz edebıleceklen. ıtıraz vakı olmadığı takdırde huktnun aynen kesınle»eceğı teblığ >enne kaım olmak uzere ılan olunur Basın 32068 G azetelerdekı gunluk yazılannda po- lıtıkacıların. telev ızyon konuşur v e sunuculannın, hatta meslektaşlan- nın vaptıklan turlu dıl yanlışlanna değınen ve bunlan duzeltmeye çalışan koşe yazarlanmız var Bu koşe yazarlanmızdan bın de "RadikaPde yazan Hakkı Devrim. Onun sık sık değındığı ve duzeltmeye çalış- tığı "\anhşlar"dan bın de "takıyve'"sozcuğu Sav ın Devnm uzunca bır zamandan ben "ta- kryye" y azım v e soy lemının yanlış olduğunu. doğrusunun "i" ıle v e tek "y" ıle "taldye" ol- ması gerektığını savunuyor ve "takryye" ya- zanlan haşlayıp duruy or Son olarak 18 hazı- rantanhlı Cumhunyet gazetesınm bınncı say- fasındakı "RP'de istifalar takıyye" başhğını gorup yıne sınırlenmış, bu yazımda ısrarlı olanlara veryansm edıyor "Takıyye"y ı yanlış sayan. doğrusunun "ta- kTje" olduğunu ısrarla ılen suren sayın Dev- nm'ın dayandığı gerçek ^u Dılımızdekı bu gıbı sozcukler (orneğın "millivet" ve "cum- huriyet") Arapça asıllanndakı gıbı "şeddeli", yanı çıft ") "h değıl, tek "> "lı soy lenmekte ve öyle yazılmaktadır Ayncakalm "k"dan son- rakı ünlu de "ı" değıl. orneğın "bakhe" soz- cuğunde olduğu gıbı, "i" ıle yazılmalıdır Sayın Devnm'ın "taki>er 'bıçımını savu- nurken dayandığı temel sağlam gıbı gorunu- yorsa da "takı»e" bıçımını yeğleyenlenn de. bılerek ya da bılmeyerek, dayandıklan başka bır gerçek daha vardır O gerçek de bu soz- cuğun, Arapça kokerilı olmakla bırlıkte, dılı- mızde oldukça "yeni" bır sozcuk oluşudur Benım bıldığıme gore bızım Babıâlı basmı "takiyye" sozcuğunu ılk kez galıba eskı Amenkan Dışışlen bakanlanndan Kissen- ger'dan ışıtmış ve ondan oğrenmıştır Muse- v ı asıllı Kıssenger Turkıye'ye yaptığı zıyaret- lenn bınnde bu sözcuğu Ararjça aslına uygun olarak "takiyye" bıçımınde soylemış ve ga- zetecılenmızde bu sozcuğu ondan ışıttıklen gıbı yazmışlardır Gerçekten de "(Aüah'tan) korkmak" an- lamındakı Arapça "taqâ" kokûnden gelen ve Osmanlıcada çok kullanılan "takvâ" ıle kök- taş olan "takiyye" sozcuğu Turkçede olduk- ça yenıdır Gsmanlıcadadaçokseyrekkulla- nılmış olsa gerektır Sozcuk. Redhouse'ın 1921 'de Istanbul'da basılmış olan yenı baskı- sında Arapça aslına uygun olarak "taqı>- yet"bıçımmde ve "\ fearing, a shunning". yanı "korkma. kaçınma. sakınma" anlamla- n ıle kayıtlıdır Şemseddin Sami'de ve Turk- •çe Sozluk'te yoktur ama Deveüioğlu'da ve Pars Tuğlacı'da vardır v e bu kaynaklarda da, Kıssenger'ın oğrettığı gıbı. çıft "y" ıle "ta- layye" bıçımındedır'Durum bu ıken "takr>- ye"sozcüğu uzenne bunca gunıltu kopanna- nın bır anlamı olmadığı kanısmdayım Dıle yenı gıren ya da yenı öğrenılen yabancı soz- cuklenn geldıklen dıldekı gıbı soylenıp ya- zılması da son derece doğaldır Aynca "ta- kıyye"nın bızdekı anlamı da "Allah'tan kork- ma. sakınma ve cekinme. dinini ya da mezhe- bıni gızleme" değıl. "gercelderi gizleme", "ikiy uzluluk" v e "yalancıhk"tır Bızde en çok "takiyye" y apanlar sıyasal Islamcılar olduğu- na gore bu sozcuğun Arapça aslına uygun olarak "talayye" bıçımınde soylenıp yazıl- ması daha doğru ve yennde bır tutum olmaz mı9 ' Prof. Dr. TALAT TEKİN PENCERE Fıkıh ve Kelam... Fıkıh nedır'7 Şerıatın uygulamaya donuk kanun ve hukumle- rını bıldıren oğretıdır1 Bır başka anlamıyla 'dını de- rınlemesıne oğrenme'du dıye vurgulanabılır Fıkıha "islam hukuku" da dıyebılırız, ancak bu ta- nım yanıltıcıdır Çunku hukuk fakultelerınde okutu- lan hukuk, fıkhın yanında hıç kalır Fıkıh, yalnız hu- kuk değıldır, ınsanın dunya goruşunden tutunuz da kışının sabah yataktan kalktığı zaman yere han- gı ayağıyla basacağına değın tum yaşamını fıkıh be- lırler NasıP Fıkıh konularını yedı ana dalda bır bır saydığımız- da bu gerçek ortaya çıkar* 1) Ibadet Temızlık, namaz, oruç, hac, zekât, kur- ban gıbı tapmmaya ılışkın konular 2) Muamelat Ortaklıklar, şırket hukuku, borçlar, mulkıyet, mıras 3) Kışı hukuku Evlenme, boşanma, aıle hukuku ve ozel yaşam kurallan 4) Kamu hukuku Sıyaset-ı şenye, anayasa, ıda- re hukuku, devlet ve kışı ılışkılen, karşılıklı hak ve yetkılenyle devlet ve ınsan 5) Ukubat Ceza hukuku, suçlann dokumu, tanı- mı, bunlara karşı yaptınmlar, toplumsal duzenı sağ- lamak ıçın konan kurallar 6) Sıyer Devletler hukukuna ılışkın bılgıler, Mus- luman devletlenn otekılere karşı durumu ve tutu- mu 7) Adap Ahlak ve gorgu kuralları Gorulduğu gıbı fıkıh ınsanın saçının telınden aya- ğının tımağınadeğın her gozeneğıne ışleyen zorun- lu kurallan ıçerıyor • Pekı, gozuaçılmamış bır yavruyu alıp da ortaoğ- retımde fıkıhla beynını yıkarsanız ne olur"? Hukuk fakultelerınde -gerekıyorsa- İslam huku- kunun okutulmasına bır dıyecek yok1 Çunku ço- cuk ortaoğretımını bıtırmış, akıl ve bılım oğretısıyle yetışmış, bır meslek oğrenmek ıçın hukuk fakulte- sıne gırmıştır, Roma hukuku gıbı İslam hukukunu da, kaynaklara ınmek amacıyla oğrenmesı doğal- dır Ama fıkıh yalnız hukuk değıl kı 1 Ya kelam'' ' •: Kelam dinsel felsefedır, fıkhı kanıtlamak ıçın kul- . lanılan mantıktır ' Ilkokuldan sonra fıkıh ve kelam oğretısıyle eğıtı-; len çocuk çağdışına kayar 1 •' Yurttaşlık olanağını yıtınr Çunku yurttaşlık. çağdaş oğretımle yetışen bir ın- sanın bılıncıdır • Şerıatçı ıdeolojı, ortaçağ faşızmıdır, demokrası- ye en kuçuk bır olanak tanımaz, saltçıdır Insan hakları ve temel ozgurlukler şerıatçı duzende ke- sınlıkle yoktur Insan hakları ve temel ozgurlukler Avrupa'da Hı- rıstıyan şerıatçılığına karşı ozgur kışının varoluş sa- vaşımıyla oluşmuştur insan kımlığı ışın ıçıne gırdı mı 'kul', uluskavramı ışın ıçıne gırdı mı 'ummet'ge- rıye ıtılır, demokrasi ıse ancak yurttaşlartopluluğun- da kurulabılır o Imam-hatıp okullarında çocuklarımıza fıkıh ve ' kelamın aşılanması, Turkıye'nın geleceğınde de- mokrasıyı yok etmek ıçın oğretım yatırımıdır • Sekız yıllık zorunlu oğretımle 'yurttaş' kışılığını kazanmaya başlamış çocukiarımızın ıçınde ıste- -• yenlerın ımamlık mesleğını seçmelerı ıse apayn bır. şey '* Sekız yıllık oğretım, demokrasının geleceğı ıçın olum kalım sorunudur Sevgili Babamız Bıze kuçuk vaşlardan başlavarak ınsan olmanın onemını oğrettı- ğın ıçın, gûzel sanatlan sevdırdığın onlarsız vaşamanm çölde ya^a- maktan farksız olduğunu anlamamıza \ardım ettığın iı,ın Tanhımızı öğrenıp başta sevgılı varhğımız kurtancımız uluon- der Atatürk olmak uzere bütun cumhumet donemı kahramanları- mızın ve onlan anlavama\an zavallı korkaklanmızın avırdına \anp doğru değerlendırme yapabılmemıze katkıda bulunduğun ıçın CHP'den Manısa Mılletvekılı olduğun 1946-1950 donennınde, çok partılı demokrasi sürecıne geçıy sadece bıçımsel bır oluş ol- maktan ote gerçekleştırmek gerektığıne ınandığuı ıçın Sıyası hayatının sona erebıleeeğım bıldığın halde gereklı olan adıl \e dûnıst seçım vasasının çıkanimasına, senın gıbı duşunen dö- nem arkadaşlannla bırlıkte çalıştığın ıçın Butun havatın boviınca kırlı çıkar ıhskılenne karşı gelerek vurt sevgısını \e onurunu. kendı onurunla bırlıkte her şe\den ustün tuta- rak ya^amanın erdemını davîanışlannla bıze oğrettığın ıçın Senın çocuklann olarak alnımız açık \e gururlu va^amamıza ve bütun bunlan kendı çoıuklanmıza da oğretmemızı sağladığın ıçın sana sonsuz teşekkurler edenz Senın ıdeallennı yaşataeağız Huzur ıçınde ol sevgılı babamız Efe Öztarhan. Onur Öztarhan \e Pınar Sa\it SARIOĞL\N ASLİYT: HUKUK HÂKİMLİĞrNDEN Do<!\aNo 1996 70 Da\ acı \ unus Ablak ıle da\ alılar Sanoğlan Mal Mudurluğu ve A.lamettın Beledıye Ba^kanlığı'nın aralannda gorulraekte olan tescıl davasında \enlen ara karan \eregınce Sanoğlan ıl- çesı Alamettın Kasabası Pencerelı mevkımde kaın doğusu ve batısı dere güneyı dağ \e kuzevı çeşme \e dere ıle çevrelı nı- zalı yenn davacı Yunus *\blak adına tescılı yapılacağmdan bu yer üzennde bır hak ıddıa edenlerın Sanoğlan \slı\e Hukuk Mahkemesı nın 1996 7 0 esas saMİı ve 25 9 199^ duruşmada gunlü dos>av a muracaatlan ılan olunur Basın 2)<243 DENİZLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 996 1104 Davacı Turk Tıcaret Bankası \ekılı tarafmdan da\alı •Mımet Cahıt Sabuncu alevhıne açılan alacak davasında Mımar Ke- malettın Cad Gınt tşh K 2 Hamle Kuma^çılık Izmır adresine dav alı Ahmet Cahıt Sabuncu adına çıkanlan davetıjenm gen donduğu soruşturma ıle adresı tesptf edılemedıgınden bu ker- re duruşma gunu olan 23 9 199" 7 gunu saat 09 00 da bızzat ken- dısı veya bır vekılle temsıl ettırmesi gelmedıgı \e bır vekılle temsıl ettırmedığı takdırde davanın yoklugunda gorulup bıtın- leceğı dava dılekçesı davetıvesı teblığ yenne gecmek uzere ılan olunur Basın ^00^3 SATILIK 93 Model Faırvvav Tel: 316 86 34 Cenrahpaşa Tıp Fakültesı oğrencı kımlığımı kaybettım Hukumsuzdur AKI\ OZSOY
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle