04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MAYIS 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA TELEVIZYON 15 Sekiz yıllık eğitimTV Servisi - Haber programı "32. Gün"de bu haftaki ilk dosya "8 yıllık eğitim" olacak. Mehmet Ali Birand ve ekibinın hazırladığı programda. Mıllı Eği- tim Bakam Mehmet Sağlam 8 yıllık eği- timin nasıl uygulanacağını anlatacak. Rıdvan Akar'ın hazırladığı bu bölüm- de, Sağlam. "İmam-hatipler ne zaman kapanacak". "Gerekli bütçe nereden bulunacak, okullarda neler değişecek, öğ- rencilere nasıl yansıyacak", "Şayet ko- alisy on yıkılmazsa hükümet 8 y ıllık eği- timi nasıl uygulamaya koyacak" v e "Uy- gulamaya koymazsa neler olacak" gibi sorularayanıt verecek. "İmam-Hatipler- den Kampanya" başlıklı bölümde ıse imam-hatip direnişinin öyküsü ekrana ge- lecek. Dın savaşı çıkarsa "Türkiye Cezayir olur mu" sorusuna da yanıt aranacak olan programda, daha sonra Kınkkale Sılah Fabnkasrndan görüntülere yer\erilecek. Aylin Atasoy'ım hazırladığı bu bölümde, Türkiye'deki silah sektörü kurulması ile si- lah salgınının nasıl başladığı araştınlıyor. TürJcıye'nınCannes Film Festıvalı'ndetek ödül alan filmi olan "Yol"un öyküsünün de ele alınacağı programın son bölümün- de ıse doğan çocuklara ünlü devlet adam- lannın isimlerinin verildıği Ankara'daki bir köyle ılgili haber yer alıyor. (ShotvTV, 23.15). Avşar kızııım ilk fîhni 18.10 Haram - Yönetmen- Senaryo: Osman Seden / Görüntü: Kaya Ererez / Oyuncular: Hülya Avşar, Salih Güney, Fikret Hakan, Diana Taylor, Neriman Köksal/1983Mıne Film yapımı. TURHAN GÜRKAN Yoksul işçi kız, şoför sev- gilisi ve yaşamlanna giren zengin kaçakçı arasındakı ilişkılerin öyküsü. Osman F. Seden'inl983tarihli"Ha- ram" fılmi, bir aşk üçgenı çe\Tesınde gelişen duygu- sal, zaman zaman gerilımlı tipık Yeşilçam öykülenn- den bıri. Sinemamıza yenı bir soluk getirmekten uzak beylik konu, Seden'in çar- pıcı anlatımı. oyunculann ölçülü olağanüstü çabala- nyla düzeyli bir noktaya ge- liyor. "Haram". manken- lik ve güzellik yanşmasın- dan sinemaya atlayan. genç kadın erotizmini çarpıcı bi- çimde yorumlayarak üne ka- vuşan Hülya Avşar'ın da ilk fılmi. Birdokuma fabrikasında işçi olarak çalışan Hülya (Avşar), T1R şoförü sevgi- lisiFaruk'la (Güney) evlı- Hülya Avşar'ın başrolünu ov nadıgı" Haram', tipik Ye- şilçam öykülerinden... lik hazırlığı içindedir. Düğün parası denkleştırmeye çalı- şan Faruk. ışadamı Fikret'in (Hakan) ısteğiyle Alman- ya'ya gıder. Orada bılme- yerek kanştığı kaçakçılık işinden tutuklanır. Sevgıli- sı hakkında yanlış bilgı ve- nlen Hülya, dört yıl bekle- dıkten sonra Faruk"tan umu- du kesip Fikret'le evlenir. Cezası bitince yurda dönüp patronunun evıne yerleşen Faruk'la Hülya arasındaki küllenmiş aşk, yeruden alev- lenir. Durumu öğrenen Fık- ret, karısını tokatlayıp Fa- ruk'u kovunca iki âşık bir- lıkte kaçar. Ancak Fikret, öç almak için peşlerindedir. İngiltere'nin sıradışı yönetmeni Ken Russell'ın son dönem çalışmalanndan Iıısaıı beynimıı potansiyeli İnterstar 22.20 Beyin Gücü - Mindbender / Yönetmen: Ken Russell / Senaryo: Yael Steren O'Dvvyer / Görüntü: Hong Manley / Oyuncular: Terence Stamp, Ishai Golan, Idan Alterman, Hetty Baynes, Delphin Forens / 1995 ingiltere yapımı. Bu "dal"ın dünyada en çok tanınan ve tartışılan ismı Uri Geller'in yaşamı üze- rine bir yapıt "Beyin Gü- cü". Geller. insan beyni- nin sınırlannı zorlayan ve insan vücudunun müstesna bölgelerinden biri olan bu organın potansiyeli üzeri- ne calışmalar yapan bir isim. Bükülen kaşıklar, kırılan saatler, hareket eden cisim- ler, Geller'in "yeteneği- nin" yalnızca "görünen" bölümünü oluşturan "ufak tefek" aynntılar. Onun ya- şamındaki "daha uç" de- neyleri de filmı izleyerek MURAT OZER İngiltere'nin en çılgın ve sıradışı yönetmenlerinden biri olarak bildiğimiz "Be- yaz Kafa" Ken Russell'ın ızine rastlanan son fılmi "Beyin Gücü" (Mindben- der) ya da diğer adıyla "Uri". sanatçının Türki- ye'de gösterime girme şan- sı bulamayan (Bir aralar Özen Film'in listesindey- di) filmlerinden. Her fılmiyle tartışmalar yaratan Russell, bu kez de son derece ilginç bir konu- yael afmış: Parapsikoloji... görmek mümkün olacak sa- nınz... "VVomen in Love-Âşık Kadınlar" (1969), "The Music Lovers-Yalnız Kalpler" (1970), "The De- vils-Şeytanlar" (1971), şu sıralar sinemalanmızda ye- niden gösterime giren "Tommy" (1975), "Va- lentino" (1977), "Altered States" (1980). "Crimes of Passion-Tutku Suçla- n " (1984), "Gothie" (1987), "VVhore-Fahişe" (1991)gibıbirbırinden il- ginç ve tartışma yaratan bir- çok fılmin yaratıcısı olan bu "garip" yönetmen, "Beyin Gücü"yle yaban- cısı olmadığı biyografik film türünün yeni bir örneğini daha veriyor. Deneyimli tngiliz aktör Terence Stamp'in başrolü- nü oynadığı film, Ken Rus- sell fenomeninin namını sar- sacak herhangi bir özellik içermiyor. Ancak "us- ta"nın biraz da olsa yaş- landığını, "yırtıcılığını" yitirdiğini kabul etmesi ge- rek artık! Yönetmenin "kendini çok iyi tanımlayan" bir sözüyle bitiımek istiyorum yazımı: "Filmlerim, in- sanların sinirlerini bozu- yor, biliyorum. Benim yapmak istediğim de bu zaten." Türkân Şoray'ın sergilediği düzeyli oyun da 'Namus Borcu'nu kurtarmaya yetmiyor Iııaııdıneıbktaıı uzak bir çahşma TV Servisi - Ölen baba- sının onurunu korumak için kendisini hayvan pazann- da mal gibi satışa çıkaran bir kö\ güzelınındramatik öy- küsü. Yılmaz Duru'nun 1973 'te yönetmenlığıni yap- tığı "Namus Borcu", ko- nusuyla inandırıcılıktan uzak. birkaç güzel görüntü dışında fazla bir özelliği ol- mayan kırsal kesim dramla- nndan biri. Yönetmen. fılmin çatısı- nı kurarken kimi çelişkile- re düşmüş. Bir köy kızının para bulabilmek için gelin- İik giyerek kendini hayvan pazannda açık arttırmayla satışa çıkarması, Anadolu gelenek ve göreneklerine tümüyle aykın. Türkân Şo- ray'ın düzeyli oyunu da fil- mi kurtarmada yetersiz ka- atv 16.25 Namus Borcu - Yönetmen: Yılmaz Duru / Senaryo: Safa Önal, Sabah Duru / Görüntü: Cahrt Engin / Oyuncular: Türkân Şoray, Hakan Balamir, Tuncer Necmioğlu, Murat Tok, Osman Aryanak, Hamit Yıldırım / 1973 Umut Film yapımı. lıyor. Tefecilikten zengin olan Çıldan (Necmioğlu). eski- den yanlannda uşak olarak çalıştığı köyün güzel kızına (Şoray) âşıktır. Oysa kız ts- tanbul'da yaşayan bir genç- le (Balamir) sözlüdür. Borçlandırdığı kızın baba- sına zor günler yaşatan Çıl- dan, yaşlı adamın ölümün- den sonra göz koyduğu kı- zı elde etmek için her çare- yi denerse de çabalan boşa gider. Babasının borçlannı üst- lenen onurlu köy güzeli, en fazla para verenle evlenece- ğini duyurur. Sonra gelinli- ğini giyerek hay\ an pazann- da kendini açık arttırmayla satışa çıkanr. Parayı bastı- ran Çıldan kızı satın alır.Ola- yı duyan kızın sözlüsü, ger- dek gecesi onu kaçınr. Peş- lerine düşen Çıldan. âşık- lan bulunca delikanlıyı kur- şunlar. Çılgına dönen kız, Çıldan'a sanlarak kendisiy- le bırlikte uçuruma sürükler. Türkân Şoray, filmde babasının onurunu korumak için kendisini hayvan pazarında satışa çıkaran bir köy gü- zelini canlandınvor. atv 22.20 'ATakımı' TV Servisi - Savaş Ay'ın sunduğu "A Takı- mı"nda, insanlann sorun- lannı çözmek amacıyla git- tikleri tstanbul'dakı mu- cize kiliseden görüntüler ekrana gelecek. Program- da. sırtına Allah dövmesi yaptırdığı için öldürülen barmen Oğuz Atak cina- yetınin perde arkasına yer verilecek. KanalE 21.35 '7 Ustü T TV Servisi - tstanbul Ünıversitesi lletişim Fa- kültesi Dekanı Prof. Dr. Nükhet Güz'ün hazırla- yıp sunduğu haber progra- mı "7 Üstü 7"nin bu haf- taki konuklan. Milliyet ga- zetesi yazan AIi Sirmen ile Boğaziçi Üniversitesi öğ- retim üyesi Prof. Dr. Rıfat Okçabai olacak. Program- da. Haydar Aliyev'ın zi- yaretı. Türk-lsrail ortak tatbikatına RP'nin tepkisi. Flash TV'nin son durumu ve politıkadaki gelişmeler ele alınacak. KanalD 22.10 Öğrencilere işkence TV Servisi - "Söz Fa- to'da" programının bu akşamki ilk dosyasında bir imam-hatip lisesi müdü- rütarafından zulüm ve iş- kence gördüklerini savu- nan öğrencilerin açıkla- malan ile olayın perde ar- kasına yer verilecek. Fat- ma Girik'in hazırlayıp sunduğu programın ikin- ci bölümünde ise Metin Göktepe oiayıyla ilgilı gelişmeler ele alınacak. Programın bu bölümün- de, "Gazeteci Metin Göktepe'yi öldürdüğü iddia edilen kişiler, elle- rini kollannı sallayıp na- sıl gezebiliyorlar'' ve "Görevlerinden el çekti- rilen bu sanık polislere kim kucak açıyor" so- rulanna yanıt aranacak. KENT HABERLERÎ Çocuk Ormam açıldı • İstanbul Haber Servisi -Fatih Çocuk Ormanrnın açılışı, dün Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller tarafından yapıldı. Tansu Çiller, vatandaşlardan, her çocuk doğduğunda. her 23 Nisan'da \e her 29 Ekim'de ağaç dikmelerini istedi. Orman Bakanı Halit Dağlı ise İstanbul'da yeşil alan potansiyelinin bulunduğunu söyledi. Fatih Çocuk Ormanı 'nın açılışına İstanbul Valisi Rıdvan Yenişen, DYP Milletvekili Hayri Kozakçıoğlu ve DYP İstanbul 11 Başkanı Çelal Adan katıldı. 'Medya ve Demokrasi' konferansı • İstanbul Haber Servisi - Türkiye'de iletişim özgürlüğüne yönelık baskılann büyük bir kısmının devletten kaynaklandığı, ancak tekelleşmenin ve 'ratıng' çekişmelennın de halkın haber alma ve bilgi edinmesi önünde engel oluşturduğu bildirildi. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı tarafından düzenlenen "Medya ve Demokrasi" konferansının dün yapılan son oturumunda, "Türkiye'de basın özgürlüğü: Sorunlar ve fırsatlar" konusu ele alındı. The Marmara Oteli'ndeki konferansta konuşan Ankara Üniversitesi lletişim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Korkmaz Alemdar, Türkiye'de basın özgürlüğü konusunda ciddi sıkıntılar bulunduğunu, en önemli sıkıntının da devletten kaynaklandığını söyledi. Siahlı saldıpı • tstanbul Haber Servisi - Bahçelievler'de konfeksiyon atölyesi işleten bir kişi, kimliği henüz belirlenemeyen bir kişinin açtığı ateş sonucu ağır yaralandı. Çamlık Çaddesi 48 numaralı Kervan Restaurant'ın önünde bulunan 47 yaşındaki Cemil Açık, saat 11.00 sıralannda kimliği belirsiz bir kişi tarafından ensesi ve kolundan 2 kurşunla vuruldu. Yakınlan tarafından İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesf ne kaldınlan Cemil Açık'ın durumunun ağır olduğu öğrenildi. Saldınyı yapan kişi ise 34 TAT 87 plakalı taksi ile kaçtı. Su kesintisi • İstanbul Haber Servisi - Münzevı Terfi Tesisleri'ne enerji sağlayan rrafolarda yapılacak bakım ve onarım çahşmalan nedeniyle bazı semtlere 6 saat süreyle su verilemeyeceği bildınldi. İstanbul Su ve Kanalizasyon Idaresı'nden yapılan açıklamaya göre, Boğaziçi Elektrik AŞ'nin yann yapacağı calışmalar nedeniyle 13.00-19.00 saatleri arasında su alamayacak semtler şöyle: Bayrampaşa, Terazidere. Atışalanı, Esenler, Yıldınm Mahallesi, Edirnekapı ve Fatih'ınbirkısmı. 154 sivil toplum kuruluşu "Türkiye'nin Temel Sorunlan" başlıklı bir dizi toplantı düzenliyor 'Merkez partiler ittifak yapmah 9 İstanbul Haber Servisi - Türkiye'de- ki mevcut seçim sisteminin tam bir "ucu- be"olduğu belirtilerek parlamentoya hal- kın iradesinin yerine parti genel başkan- lannın seçimlerinin yansıdığı vnrgulan- dı. Rejim bunalımı yaşatılmak istenen Tür- kiye'de bir an önce partiler ve dolay ısıy- la seçmenler arasında bir "konsensüs" oluşturulması gereğine dikkat çekilerek merkez sağ ve sol partilerin de artık blok- laşmaya gitmelen istendi. Türkiye'de aydınlanmanın yakalanma- sına katkı sağlamak amacıyla "STK Bir- liği"nı oluşturan 154 sivil toplum kuru- luşu. buçerçevede "Türkiye'nin Temel Sorunları" başlıklı bir dizı toplantı dü- zenledi. STK Birliği. "Seçim sistemleri ve ülkemiz için öneriler" konulu ilk top- lantısını dün İTÜ Ayazağa Kampusu'nda yaptı. Oturum başkanlığını tstanbul Üni- versitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. A>sel Çelikel'in yaptığı oturumda "seçim sistemleri üzerine temel kav- ramlar"ı anlatan Prof. Dr. Süheyl Batum, "her derde deva bir seçim sistemi"nin bulunmadığını belirtti. Batum, sık sık gün- deme getirilen "iki turlu seçim siste- mi"nin Türkiye'de uygulanabilmesi için ancak sol ve sağda 'bloklaşma'nın mey- dana gelmesi gerektiğinı savundu. Seçim sisteminin değişmesi gerektiği belirtilen toplantıda, seçmenler arasında konsensüs oluşturulması gerektiği vurgulandı. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) TBMM'de bulunan 550 mılletvekilinin halk yenne liderler tarafından seçildikle- rinin altını çizen Batum, DYP Muğla Mil- lervekili Yalım Erez'i örnek göstererek "Erez, 1991'de de aday olmuş, ancak seçilememişti. Ne zaman ki genel baş- kan seçip yanına çekti, o günden beri Erez, Türkiye'yi yöneten 3-5 kişi ara- sına geçti. Ancak bu halk iradesiyle de- ğil, genel başkan iradesiyle oldu" dedi. Avrupa Birliği'ne üye devletlerde uy- gulanan seçim sistemlerini anlatan Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ise Türkiye'de se- çim sistemi tartışmalan sırasında hep Fran- sa'nın ömek gösterilmesini eleştirerek di- ğer ülkelerden de örnek alınabileceğini söyledi. Türkiye'nin yüzde 10'la baraj oranı en yüksek Avrupa ülkesi olduğuna dikkat çeken Kaboğlu, barajın Portekiz anayasasında yasaklandığını, Almanya'da yüzde 5. Finlandiya ve Isveç'te yüzde 4. Yunanistan'da yüzde 3, Danımarka'da yüzde 2. Italya'da yüzde 4 olduğunu bil- dirdi Prof. Dr. Erdoğan Teziç ise iki turlu se- çimin ve "başkanlık sistemi"nin Türki- ye gerçeğine uygun olmadığını belirterek çözümün "parlamenter sistem"de ol- duğunu söyledi. RP'nin, Türkiye'nin şu anda birinci par- ti konumunda olmasının demokrasiye sığ- madığını belirten Doç. Dr. Seyfeddin Gür- sel ıse, bu durumun tek çıkış yolu olarak yüzde 70'lik kesim arasında bir "kon- sensüs" oluşturulmasını gösterdi. Mer- kez sağ ve sol partiler arasında "ittifak" yapılması gerektiğini anlatan Gürsel, "ki- şilikli milletvekilleri"nin seçilebilmesi için ise "dar bölge seçimi"nin yapılma- sını istedi. Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu ise Tür- kiye'de mezhep, etnik aynlıklar ve feodal bir düzen bulunması nedeniyle dar bölge sisteminin sorun yaratacağını savundu. Yüzbaşıoğlu, Türkiye'de sağ ve solda bloklaşma oluşturulmadığı sürece iki tur- lu seçim sisteminin de uygulanamayaca- ğını belirterek böyle bir ortamda RP'nin daha büyük bir çıkış bile yapabıleceğınin altını çizdi. ÇYDD BAŞKAM SAYLAN 'Dini sömürenlere karşı önlem alınmalı' İstanbul Haber Servisi - ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan. son dönemde din sömürüsünün teh- like boyutlanna vardığını belirterek "kavga ve tehditten başka bir şey yapmayarak ülkeyi karmaşaya sürük- leyen siyasetçileri şiddetle kınadıklanm" bildirdi. Türkân Saylan, ÇYDD genel merkez ve tüm şubeleri adına yaptığı yazılı açıklamada. "aklı başında hiçbir in- sanın onaylamayacağı bu çirkin. kin ve nefret kusan" söylem \e eylemlere karşı yasal önlemlerin alınmasını is- tediklerini kaydederek şöyle devam etti: "İnsanların kendilerine ait olması gereken inançla- nnı sömürcn. para toplama, nüfuz ticareri, kadını aşa- ğılama şeklinde kötüye kullanan, a\ ağa düşüren, gös- teriş, kavga ve şiddet eylemine dönüştüren ve cumhu- riyetin ilke ve kurumlarına saldıran her olay; maske- lerin düşmesine, ardındaki çağdışı bir iktidar olma. ulu- su güdülecek bir sürüye dönüştürme beklentilerinin açığa çıkmasına vol açmaktadır. Halkımız her çağdı- şı olayda yeniden bilinçlenmekte; cumhuriyete ve ka- zanımlarına daha sıkı sarılması, birey ve örgütlü top- lum olarak ülkesine kendisinin sahip çıkması ve he- sap sorması gerektiğini anlamaktadır." Ufuk Uras: Türkiye'nin sorunlarını ÖDP çözer ÖDP Beyoğlu İlçe Örgütü'nün 1. olağan kongresi, dün Takşim'deki Özgül Düğün Salonu'nda yapıldı. ÖDP Beyoğlu İlçe Orgütü üyesi olduğu için delege olarak katılan ÖDP Genel Başkanı Ufak Uras, kongrenin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sorunlarını çözebilecek tek partinin ÖDP olduğunu söyledi. Türkiye'nin ÖDP'ye ihtiyacı olduğunu belirten Uras, önümüzdeki günlerde partinin muhalif ses olarak çok önemli fonksiyonu bulunduğunu söyledi. BAKIRKOY Hücre evinde bomba patladı: 4 gözaltı İstanbul Haber Servisi - Bakırköy'de, TİKKO ör- gütünün kullandığı ıddia edilen bir evde, bomba ımal edilirken hazırlanan funye patladı. Patlama sırasındaya- ralanan bir kişi. tedavinin ardından İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü'ne götürüldü. Yenimahalle Teyyareci Sadık Sokak 36/4 numarada bulunan Başaran Apartmam'nın 1. katında, saat 14.30 sıralannda bir patlama oldu. Patlama sesinin ardından bir kişinin yaralı olarak evden çıktığını gören yurttaş- lar, durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen güvenlik güçlerinin dairede yaptı- ğı ıncelemede, patlamaya hazır 2 bomba bulundu. Böl- gede gerekli önlemleri alan polis, patlama sırasında ya- ralanan kişinin İlhan Tombakoğlu (18) olduğunu ve 1Ü Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldınldığını belirle- dı. Tombakoğlu, tedavisinin yapılmasının ardından Te- rörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. Olaydan sonra çevrede yapılan kontroller sırasında yakalanan 3 kişinin de gözaltına alındığı öğrenildi. Apartman sakinleri, patlamanın meydana geldiği daire- de biri kadın 4 kişinin kaldığını ve 3-4 ay önce taşın- dıklannı söyledi. İÇEK paneli Genetik kopyalama tartışıldı İstanbul Haber Servisi - lsviçreli bi- lim adamının Dolly adlı koyunu kopya- lamasının ardından başlayan etik ve di- ni tartışmalar devam ediyor. Bilim adam- lan genetik kopyalamayı bir devnm ola- rak nitelendirirken din ve felsefeciler, ileride problemler çıkabileceğine dikkat çektiler. 96 Cumhuriyet Okuru'nun (CUMOK) oluşturduğu İstanbul Çağdaş Eğitim Ko- operatifi'nin (İÇEK) düzenlediği "Ge- netik kopyalama ve getirdikleri" ko- nulu panel, dün Nâzım Hikmet Konfe- rans Salonu'nda yapıldı. İstanbul Üniver- sitesi Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Tuncay Altuğ, bilimin entera- san yerlere gittiğıni belirterek "Bundan sonra çağa damgasını vuracak buluş- lar genlerle ilgili olacak" dedi. Gene- tik kopyalamanm bilim adamlannın sı- nırlanna dayandığını söyleyen Altuğ, şunlan söyledi: "Son günlerde tek tek genlerle oynamaktan öte, genlerin ta- mamının alınıp başka bir yere koyma düşüncesi oluştu. Binlerce yıldır klon- lama yapılıyor. Ancak zor olan, bir canlının hücrelerindeki DNA'yı baş- ka canlmuı hücresine taşımak. Dolly'de yapılan da bu. Biyolojik açıdan insan da kopyalanabilir." İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğ- retim üyesi Prof. Dr. Demir Tiryaki. in- sanoğlunun yaşam bilgisinin DNA'da saklı olduğunu belirtti. DNA'nın tama- men boşaltılıp yeni şeylerle doldurulabıl- diğini kaydeden Tiryaki, "Yani yaşama müdahale etmek mümkün halegeldi" dedi. İstanbul Üniversitesi Ilahiyat Fakül- tesi öğretim üyesi Prof. Dr. Süleyman Ateş. kopyalamayı doğaya müdahale ola- rak niteledi. Tabiata fazla müdahale etmenin ne ge- tireceğinin bilinmediğını belirten Ateş. "İnsana müdahale etmek şimdi bizi tat- min edebilir. Ancak klonlanmış bir nesil ne gibi sorunlar ya da yararlar getirir bilemeyiz. Kuran, bu tür mü- dahaleleri şeytanın yönlendirmesi ola- rak kabul eder. Çocuk doğduğu za- man babası kim olacak. Kendisinde- ki eksiklikleri hissetmeyecek mi? Top- luma düşman olmayacak mı?" diye konuştu. istanbul Üniversitesi Edebıyat Fakültesi Felsefe Bölümü öğretim üye- si Prof. Dr. Şafak liral da klonlamanın psikolojik, ahlaki, hukuki ve dini sorun- lara neden olabileceğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle