05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5NİSAN1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Hükümetin, enerji üretimini özele devrederek 3.5 milyar dolar elde etme beklentisi yargıya takıldı Enerji politikası iflas ettiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin ozellikle RP kanadının büyük umutbağladığı,enerji üretimi ve santral inşaatlarının özel sektöre devri politikası iflas etti. Anayasa Mahkemesi'nin yap-işlet-devret mo- delini düzenleyen yasarun imtiyaz söz- leşmelerini düzenleyen maddesini ip- taliyle 19 hıdro elektrik santaralı iha- lesi durduruldu. Danıştay'ın 12 termik ve dogalgaz santralının yap-işlet mo- deliyle inşasnjiöngörenihaleiçinyü- rütmeyi durdurma karan vermesiyle de, hülcümetiıı iki projeden beklediği toplam 3.5 milyar dolarlık gelir açı- ğa dü^tü. Hükümetin, bu modellerle yaptırmayı düşündüğü ve l milyar do- lannüzerinde gelir hedeflediği 10 ye- ni santralın projeleri de askıda. REFAHYOL'un hazırladığı kaynak paketlerinde en önemli yeri kaplayan elektrik üretimi ve santral yapımının özel sektöre devri, bu yolla 5 milyar dolarlık gelir elde edilmesi projesi yargıya takıldı. Hükümet, Danıştay'ın ve Anayasa Mahkemesi 'nin daha ön- ceki kararlannı tanımayarak yap-işlet- devret modeliyle yapılacak projeler- deki imtiyaz hakkı sözleşmelerini Ba- kanlar Kurulu denetimine verdi. Ya- sanın ardından. 19 hidroelektrik sant- ralının yapımı bu modelle ihaleye çı- TEDAS'ın kelepirine hücum Dağıtım şebekelerine 150 talip ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Elektrik Dagıtım A.Ş.'ye bağ- h 25 dağıtım şebekesinin işletme hak- kının 30 yıllığına devri için açılan ve çok düşük bedel istenen "cazip" iha- leye büyük holdinglerin de aralannda bulunduğu 150 firma katıldı. Ihale ko- misyonunun çahşmalan sonucunda 7 firmanın teklifi dış şartnameye uygun olmadığı gerekçesiyle reddedilirken 143 firmamn başvurusu kabul edildi. TEDAS'ın açtığı ihalede, yıllıkkâr- lan 1 milyar 48 milyon dolar olan 25 şebekenin 30 yıllık devri için yalnızca 2 miryar 625 miryon dolar istenmesibü- yük holdinglerin ihaleye kanlmasınm en büyük etkeni olarak gösterildi. Oduk- ça "cazip" rakamlarla sunulan şebe- keler için. Sabancı Holding 5. Ihlas Holding 5, Rumeli Holding 4, Süzer Holding 4, Doğan Şirketler Grubu 3, Koç Holding de 3 şebeke için teklif verdi. 2 milyar 625 milyon dolarlık be- delin yansını peşin ödeyerek dağıtım şebekelerini alacak Fırmalara, satış söz- leşmelerinin imzalanmasımn ardından işletmelerin 1 milyar 48 milyon dolar tutan yıllık kân ile bu şebekeler için top- lanan 1 milyar 384 milyon dolarlık gü- vence bedeli de hemen ödenecek. Şir- ketler, dağıtım şebekelerini alırken, ve- recekleri bedelin üzerinde kaynağı el- de edecekler. Ihale komisyonunun çalışmalan so- nucunda 7 firmamn teklifi dış şartna- meye uygun olmadığı gerekçesiyle red- dedilirken, 143 fîrmanm teklifi kabul edildi. Flury: Yabancı sermayenin önü tıkandı 'Kalkmmanın zaafı yatınm' tZMÎR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu)- Amerikan Amoco Corpo- ration Başkan Yardımcısı Richard Flury, Türkiye'nin kalkınmasın- da en önemli eksikliğin enerji ol- duğunu belirtti ve yabancı serma- ye yatınmlan için Türk hüküme- tinin gerekli kanunlan bir an ön- ce çıkarması gerektiğini bildirdi. "Türkiye İçin Enerji Ortak- bqgt** temasıyla oluşturulan konsor- siyumun bilgilendirme toplantısı Hilton Oteli'nde yapıldı. Ameri- kan Amoco Corporation, Italyan Agip, Fransız Total, Japon Mitsui ve Yaşar Holding'in oluşturduğu konsorsiyum, Aliağa'da bir doğal- gaz dönüşüm sanrralı yapımı için çalışıyor. Toplantıdan önce ha- bercilerin sorularını yanıtlayan Flury, yabancı sermayenin Türki- ye"de yatınm yapmak istemesi du- rumundakarşılaşılan sıkıntılardan yakındı. Anayasa Mahkemesi'nin yap-işlet-devret modelini de iptal etmesinin ardından yabancı ser- mayenin yatınm yapmada önünün tıkandığtnı savlayan Flury, "Türk hükümetinin çıkarması gereken bazı kanunlar var. Yabancı ya- tıruncıya daha esnek kanunlar- la yatınm şansı tanınmalı. l'rau- yorum, bir an önce çıkar*' dedi. Yaşar Holding Yönetim Kuru- lu Üyesi Selim Yaşar da, hür te- şebbüsün önünün açılmasının TBMM'nin görevi olduğuna dik- kat çekti. kanldı. Hükümet bu projeden 2 mil- yar dolar elde edileceğini açıkladı. Anayasa Mahkemesi önceki günkü oturumunda, yap-işlet-devTet modeli- ni düzenleyen yasada, imtiyaz sözleş- mesi yapma hakkını Bakanlar Kuru- lu'na veren maddeyi, imtiyaz incele- mesini ancak Danıştay'ın yapabile- ceğini yineleyerek iptal etti. Karann iptaliyle 19 hidroelektrik santralının yapımına ilişkin proje de iptal edildi. Danıştay'ın yap-işlet modeliyle 12 santral yapımını öngören ihale için yürütmeyi durdurma karan vermesiy- le de bu proje açığa düşmüştü. Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Recai Kutan da, 12 santralın yap-işlet-dev- ret modeliyle ihaleye çıkanlacağını açıklamıştı. Anayasa Mahkemesi'nin karan uyannca. bu 12 santralın yap- işlet-devret modeliyle ihalesi projesi de yapılamayacak. Hükümetin bu pro- jeden beklediği 1.6 milyar dolarlık gelir de açığa düştü. Hükümet aynca, 10 tane daha sant- ralın yap-işlet-devret modeliyle yap- tınlmasını ve 1 milyar doların üze- rinde gelir elde etmeyi hedefliyordu. ANAP'm ekonomi kurmaylanndan Ilhan Kesici, 3. yıldönümünde 5 Nisan Kararlan'nı değerlendirdi 6 Krizi Çiller'in teorik inadı getîrdi' NURTEN YALÇIN ANAP'ın ekonomi kurmaylanndan Bursa Milletvekili tlhan Kesici. 5 Ni- san Kararlan'nın 3. yıldönümünde 1994 krizinin yaşanmasında Tansu Çiller'in döviz kurunu faizle terbiye etme inadı ve siyaset hesaplanyla eko- nominin siyasete feda edilmesi hesa- bının etkili olduğunu vurguladı. Ke- sici, yaşanan 1994 Nisan krizinin, eko- nominin kendi dinamiklerinin neden olduğu bir krizdeğil, ozellikle ekono- mi yönetimini bütünüyle ele alan Çil- ler'in bir teorik inadı ve yanlış yakla- şımının sonucunda ortaya çıkan bir kriz olduğunu belirtti. Kesici Cumhu- riyet'in sorularını şöyle yanıtladı: -5 Nisan'a nasıl gelindi? 5 Nisan Kararlan'nın iki nedeni var: Bir. ödemeler dengesindeki, dış dengedeki bozulma veya değışiklikler, ikincisi ise içdengedeki bozulma ve- ^yVdeğişiklikler. -Söz konusu bozulma ve değişik- likler nelerdi? Dış ve iç dengedeki bozulmalardı. Dış denge denildiğinde ithalat ve ıh- racata bakmak gerekir. 1990"dan 1993'ünortasınakadarve 1993'ünde birinci yansındaki genel temayül. dış dengede ithalat, aşağı yukan birerpu- anlık farklar gösterse bile. yıldan yıla yüzde 12 civannda büyüyordu. Ihra- cattakı büyüme ise yüzde 9 civannday- dı. 1993"ün ikinci yansında ise kur politikalannda öyle bir değişiklik ol- du ki, ithalat artış hızı yüzde 30.5'i buldu. Bu çok yüksek bir artıştır. Yüz- de 9'lar civannda seyreden ihracat da. uygulanan kur politikası nedeniyle ge- riledi. Bu, Türkiye'yi 14.5 milyar dolarlık dış n'caret açığına ge- tirdi. -Bu ekonomik görüntünün dışarı- daki yansıması na- sıl oldu? Dışdünyadaalarm zilleri çaldırdı. Yani Türkiye, Türk eko- nomisi, ozellikle dış dünya bakımından söylüyorum bunu, normalinde 2-2.5 milyar dolarlık bir ca- ri işlem açığını fınan- se edebilir bir ülke iken, 6-6.5 miryar do- larlık cari işlem açı- ğına ulaşınca alarma geçtiler. Hükümet, kuru regüle edebil- mek, baskıda tutabil- mek için piyasalara 6.8 milyar dolarlık bir girişte bulundu. -Türkiye'nin o dönemde kredi not- lannın birbiri ardı- na düşürülmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkıye'nin 6.5 milyar dolarlık ca- ri işlem açığı vardı. Dış cephede, Tür- kiye bunu ödeyemez veya ödemekte zorluk çeker deniliyordu. O andan iti- baren de Uluslararası rating kuruluş- lan, Türkiye'nin kredı notunu düşür- meye başladı. Türkiye ekonomisinde- ki bütün alarm zillerini çaldırdı. -İçeride durum nasıldı. ANAP'h İlhan Kesici: Türkiye'de alarm zilleri çalıyor. Tansu Çiller'in ekonomiye yakla- şımında teorik inadı nedeniyle patlak veren kriz, içeride de dengeleri sars- tı. Çiller. kur artışının hızını kesmek için, faizin üzerine gitmeyi kafasına koymuştu. Bu nedenle faizlerin düşü- rülmesi için Hazine'ye baskı yapıyor- du. Merkez Bankası'ndan Hazine'nin biryıl içinde kullanması gereken avan- sını yılın ilk çeyreğinde kullanılması- nı istedi. Bütçe harcamalannın yüzde 15'i kadarolan bu avans, 123 trilyon liraya denk geliyor- du. Söz konusu avansın kullanılma- sı ile para piyasa- lanna olan ititiya- cın giderek azala- cağını hesaplıyor- du. Para piyasala- nnınelindebiriken mevduata uygula- nan faizin bu ne- denle düşmesini bekliyordu. Buna paralel olarak da, "Döviz kuru düş- sün, ekonomi bel- li bir baza orursun ve ondan sonra da normal ekonomik programımı takip edeyim" diye dü- şünüyordu. Bu te- orik bir yaklaşım, yanlış bir yaklaşım. Bu münasebetle de ocak ayında 123 trilyon liralık kısa vadelı avansın 87 trilyon lirasını, şu- batta da kümülatif olarak 116 trilyon lirasını kullandı. Dış dengede ödeme güçlüğü ve 6.5 milyar dolar açık var- dı. Döviz rezervleri 3.5 milyar dolar noktasına kadar gerilemişti. Dolar oca- ğın ortasında 14-15 bin civannda iken, birdenocağın 19'unda22bine. 23'ün- de de 23 bin liraya fırladı. -Bütün bunlar Ekonomi Profesö- rü olan Tansu Çiller'in faiz inadı nedeniyle mi oldu? Çiller ile ekonomi bürokrasisinin bu işleri hiç bilmediği doğrudur. Sa- dece onlann mı kabahatıydi veya eko- nominin kendi dinamiklerinden dola- yı mı bu iş bu hale geldi diye sorarsa- nız durum biraz değışir. Bu tablonun bana göre iki nedeni var. llki, ekono- minin küçülmesi, bu bağlamda 6 pu- an büyümesi beklenen milli gelirin 6 puan küçülmesi. Yani Çiller'in ilk al- tı aylık başbakanlığının yükü Türk ekonomisine milli gelirin yüzde 12'si kadar bir yüktür. Bu aşağı yukan 20 milyar dolar demektir. İkinci sonuç yine buna bağh. Biz milli gelirde İ puanlık artışla aşağı yukan 70-80 bin kişilik yeni istihdam, yeni iş yarattık. Ekonomi daralırken de bir puanlık da- ralma 50 ila 60 bin insanı işsiz bıra- kır. 6 puan daralınca normal şartlarda 300 bin kişi işini kayberti. - S Nisan Kararlan kötüye giden ekonomik dengelerin düzelmesine neden oldu mu? En açık örnek. Türkiye'nin ulusla- rarası rating kuruluşlannca verilen kre- di notunun hâlâ B artı veya B olması- dır. 1994 Nisanında alınan kararlarda şöyle bir şeyin yapılması lazımdı. Ka- mu sektörünün daraltılması ve özel sektörün ozellikle serbest piyasa içe- risinde çalışma ikliminin daha rasyo- nel bir hale getirilmesi gerekiyordu. Bunlar yapılamadı. 1994 Nisanında yıl sonuna kadar en az 3.5 milyar do- larlık özelleştirme yapılacağı söyle- niyordu. 1995'e kadar ancak hedefle- nen özelleştirme rakamının 10'da bi- ri olan 350 milyon dolarlık gelir edi- lebildi. tŞÇÎNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Hak-Hukuk-Demokrasi-Çoğunluk Kimi televizyon ve gazeteler ana haberlerini futbola ayırsalar da Susuriuk Komisyonu raporu vefezlekesinden okunan bölüm- ler tokat gibi yüzümüze çarpıyor. Başbakanından yardımcısına, bakanlanna, sorumlu her kade- medeki pek çok görevliye ka- dar, gerçekleri örtbas etmek üze- re gösterilen onca çabaya rağ- men işin vahameti, çetelerin bu- laştığı karanlık işlerin boyutlan ür- küntü veriyor. Aylardır tek tek oğrendiklerimi- zin, çözüm üretemeyince birtür savunma içgüdüsü ile unutma- yı seçtiklerimizin sansürlenmiş özetleri bir metin halinde karşı- mıza çıktığında içimiz kararıyor. Içimizi bunaltan düşüncelere dalıyor, kendimizlehesaplaşıyo- ruz: Şimdi ne yapacağız? Karşı cephedekilerin ar per- desi kalmamış, hepsi birbirin- den pişkin, bir çirkin çıkar ittifa- kı, birbirlerine göbekten bağh, kenetlenmiş yürüyor. Hertürya- lan, hille, arsızlık, oyun geçerli. Bize attıkları kazıklar yetmedi, birbirlerine oyun içinde oyun oy- nuyor, birbirlerinin üçkâğrtçılık- larını, yüzsüzlüklerini sineye çe- kip, karşı bir oyunla yanıt veri- yorlar: Efendim, Emniyet Genel Mü- dürü Alaaddin Yüksel'in kelle- si, emniyetin gerici akımlara iliş- kin raporu nedeniyle asıl Erba- kan ve Refah tarafından isten- miş. Refah bir anlamda, kesin- tisiz zorunlu eğitim çıkışı nede- niyle DYP'den intikam da ala- cakmış. Refah'ın zorlaması ile Yüksel'i harcamak zorunda ka- lan Çiller de DYP'de birtaktik ge- liştirmiş. Akşener'in, yasaya ay- kın görevden alma işleminin cum- hurbaşkanından geri döneceği hesaplanmış.. Artık gizlenemez ve temizlene- memesi halinde devletin suç or- taklığının, hukukdışılığınınonay- lanması anlamına gelecek o|an çetelerle; devletin içine yerleş- miş, cumhuriyet rejimine karşı kullanılan şeriat güçleriyle yüz yüzeyiz. Biri çetelerin, diğeri şeriat güç- lerinin doğrudan sahipleri, aynı zamanda iktidar uğruna karşı- lıklı çıkar ittifaklan ile dolaylı sa- hip ve bekçileri başbakanları- mız, yardımcıları, bakanlarımız, milletvekillerimiz, bürokratları- mız var. Her gün bizimle. hak-hukuk- demokrasi-hukuk devleti-insan hakları-çağdaş yaşam ilkeleri ile alay eden eylemleri ile karşımı- za çıkıyorlar. Bir değil, pek çok iktidar de- virecek, kirliliklerin, suçlann hep- si bir arada, sorumlu ve sahip- leri övünülecek işler yapmış gi- bi ortalıkta geziniyorlar. Dahası sadece kendilerini, iktidarlarını, yaptıklannı değil, ülkenin gele- ceğini ipotek altına alacak bi- çimde. hak-hukuk-demokrasi- cumhuriyet rejimi-insan hakları- naaykın birdüzeni, mafyayı, çe- teleri, tarikatları, suça batmış aşiretleri, şeriatçılığı, ırkçıhğı, mi- litarizmi, yargısız infazlan, işken- celeri, akla gelebilecek her tür- den kötülükleri.. sonuç olarak bize de onaylatıyorlar. Bütün bu olup bitenlerden son- ra değişen bir şeylerin olmama- sı, REFAHYOL iktidannın ayak- ta kaldığı her gün, her şeyin top- luma da onaylatılması sonucu- nu güçlendiriyor. Işte tam da bu noktadan, ki- şilerin, örgütlerin kendileri ileya- şamsal bir hesaplaşma süreci başlıyor. "KabuHenme, teslim olma, so- nuç olarak suçlan onaylama, or- tak olma "nın sözcüklere dökül- mesi, "Ne yapabilirim ki? Gücü- müz yetmiyor, azınlıkta kalıyo- ruz" oluyor. Refah içindeki Müslümanlığı şeriat devleti olarak yorumlama- yanların, cumhuriyet rejimi, laik- lik ilkesi ile savaşımı düşünme- yenlerin, hak düzeni beklerken, çetelerin her türlü kirli işine or- taklığı, toplumdaki akıl almaz haksız yoksullaştırmayı seyre- denlerin, DYP içindeki kirli çıkar ittifak- lanna, iktidar uğruna yapılan çıl- gınlıklara, çeteler ortaklıklanna, şeriat iktidarına kapı açılmasına doğrudan ortak olmayanlar, ki- şisel olarak temiz kalanlar, ancak gidişe "dur" diyemeyenler, ANAP içindeki çeteler ve şe- riat suçlarına ortaklık etmemiş, militanlık yapmamış, ikili oyna- mamış, merkez sağ liberal çiz- giye inananlar, BBP'nin doğrudan çetelerin ya da şeriatın suç ortaklığının dışında kalabilenler, CHP ve DSP'nin, en azından partilerinin varlık nedeni olarak, en fazla hesap sorabilecek ko- numda olan kadroları, Başta sendikalar, bütün mes- lek örgütleri, demokratik örgüt- lenmeler, bilinen sivil toplum ör- gütleri, Ve bu gidişten gerçekten za- rar gören, kaygı duyan, toplumun dinamikleri, halk yığınlan, Seyirci kalarak ya da caydırı- cı, sonuç alıcı olamayacak ka- dar az ses çıkarmış olarak, so- nuçta suç ortaklığı yapmanın ge- rekçelerini, "Neyapabiliriz?Gü- cümüz yetmiyor ki, azınlıkta ka- lıyoruz..." sözcükleri ile açıklaya- rak aklanmış olmuyoruz. Hak-hukuk-demokrasi.. ilkele- rinin geçerli olmasının ölçüsü, çoğunluk, güçlü olmak değil. Çkîğunluk ülkemizde de olduğu üzere, zaman zaman ya da sık sık, hakkın, hukukun, demokra- sinin.. ayaklar altına alınmasın- da seyirci kalabilir ya da suç or- taklığı yapabilir. Geçerti ölçü azın- lıkta kalanların, hakkın, huku- kun, demokrasinin savaşımını verebilmeleridir. Ülkemiz, Refah, DYP, ANAP, BBR DSP, CHP, sendikalar, de- mokratik örgütler, halkın içinde- ki sadece kirliliğe bulaşmamış, namuslu kalmış değil, hak-hu- kuk-demokrasi için bir şeyler yapmayı, bedel ödemeyi göze alanların yüzü suyu hürmetine ancak bu büyük bataklıktan, çık- mazdan kurtulabilir. 5 Nisan sonrası toplumun gereken özveriyi gösterdiğinde birleşiyorlar İş dünyasında kriz sinyalleri Ekonomi Servisi-Türki- ye ekonomisinde 1991-93 yıllan arasında uygulanan popülist ve parasal genişle- meci politikalann sonucu ma- li ve reel kesimde karşılaşı- lan ekonomik kriz sonrasın- da alman 5 Nisan ekonomik tedbirlerinin ardından üç yıl geçti. Fakat ekonominin düz- lüğe çıkması için almması planlanan yapısal reformlar gerçekleştirilemedi. Son gün- lerde de iş dünyasında yeni ekonomik kriz beklentileri dile getirilmeye başlandı. Türkiye Genç lşadamlan Derneği Başkanı Murat Bekdik, 5 Nisan kararlann- daki yapısal reformlar ger- çekleştirelemediği için mak- ro dengelerin bozulduğunu bildirdi. Bekdik yaptığı açık- lamada. "Hükümetin yap- ması gerekenler Türkiye'yi enflasyon sorunundan. bü- yüme hızlarındaki büyük istikrarsı/lıktan, yüksek fa- izlerden, gelir dağılımının sürekli bozulmasından kurtaracak, yapısal refonn- ları içeren, gerçekçi ve tu- tarlı orta vadeli bir ekono- mik istikrar programını derhal yürürlüğe koyma- sıdır" dedi. Eski İSO Başkanı Mem- duh Hacıoğlu da 5 Nisan ka- rarlarıyla toplumun bir öz- veriye davet edildiğini belir- terek, "Toplum gereken öz- veriyi gösterdi, Fakat enf- lasyon hâlâ yüzde 77 sevi- yelerinde. kaimu açıkları da kapatılabilmiş değil" diye konuştu. Ozellikle siyasi ik- tidarlann popülist yaİclaşım- lar sergilemeye devam etti- ğini söyleyen Hacıoğlu. hal- kın bu özveriyi niçin göster- mek zorunda kaldığı soru- suna yanıt aranması gerekti- ğini belirtti. Alarko Holding Eş Baş- kanı İshak Alaton ise aradan geçen 3 yılda "Ölenler öldü. kalan sağlar bizimdir" di- yerek, bu durumdan iş dün- yasının önemli şeyler öğren- diğini söyledi. Şirketlerin banka kredilerine güvenme- den yaşamayı öğrenerek. da- ha sağlıklı bir yapıya ka\oış- tuklannı anlatan Alaton. şun- lan söyledi: ''Eğer bir kriz gerçekleşirse de bugünkü şirketler^n bu kri/i kolay- lıkla atlatabileceklerine ina- nıyorum. Yeni yatınmlar için iyimser değilim. Bu- günkü bulutlu ve tozlu or- tamda gelecek görmüyo- rum. Şirketler parasal re- zer\'leriyle yatınm yapmak yerine devlete para vere- rek rantiye olmayı tercih ediyorlar. Bunun uzun va- dede bedelini acı bir şekil- de ödeyeceğimize inanı- yorum." HotelMeri ÖLÜDENİZ **• Dünya cenneti Ölüdeniz'de turizmin öncüsü Hotel Meri, 22'nci yılına yenilenmiş ve çağdaşlaşmış olarak giriyor. ^ Klima, satelit, JV, minibarlı ve yeni dekore edilmiş odalar, ^ Devamlı sıcak ve soğuk su, »/ Odalara çıkışta yatay asansör, • Açık büfe kahvaltı ve akşam yemeği, ^ Her türlü spor ve dinlence imkânı. Doğanın muhteşem güzelliğini ve Meri zevkini yaşayın. Rezervasyon, Tel: 0 252 617 00 01 (8 hat) Faks: 0252 617 00 10 Büro Tel. : 0 252 514 43 88 (2 hat) Faks: 0 252 614 14 82 ÜCRETSİZ TOTAL PROTEZ Emekli Sandığf na bağh olanlara ücretsız total protez (^damaklı protez) yapılır. İ.Ü. Dış Hekimliği Fak. Tel: 0212 507 07 42 Memur maaş artışı yasalaştı îşçi emeklilerinin karamamesi imzada ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Memur maaşlan- na ek zam yapılmasına ilişkin karamame yayımlandı. Me- mur ve memur emekli maaş- lan tazminatlarda ve ek gös- tergelerde değişiklik yapılarak arttınldı. Polis maaşlanna yüz- de 10 oranmda verilen ikinci ek zamla. göreve yeni başla- yan bir polisin aylığı 48 mil- yon liraya çıkanldı. 1. dere- cenin 4. kademesindeki 30 yıllık bir öğretmenin aylığı ise 50 milyon düzeyinde kal- dı. Malıye Bakanı Abdülla- tif Şener, sözleşmeli personel ile işçi emekli aylıklannın art- hnlmasına ilişkin kararname- nin Bakanlar Kurulu'nda ım- zaya açıldığını bildirdi. Şe- ner. kararnamelerin Kurban Bayramı'ndan önce çıkanl- maya çalışılacağını kaydetti. Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanı Necati Çelik, ışçi emekli ayhklanndaki artışın yüzAs 12 ile 18 oranlan ara- sında olacağını açıklamıştı. Sözleşmeli personel için artış oranının da yüzde 18 düzeyin- de tutulacağı bildirildi. Memurlann aralık aylann- daki maaşlanna verdilen ek zamlara ilişkin kararname Resmi Gazetede yayımlana- rak yürürlüğe girdi. Kararna- me çerçevesinde emekli me- murlann aralık ayındaki aylık- lanna da yüzde 12 ile yüzde 23 oranlannda ek zam veril- dı. Memur maaşlanna yapılan ek zamlar, tazminatlar ve ek göstergeler yükseltilerek ya- pıldı. Kararnamelerin geçmiş dönemleri düzenleyememesi nedeniyle maaşlara 1 ocak- tan geçerli olduğu belirtile- rek yapılan artışlardan doğan 3.5 aylık farklar. 15 nisanda ikramiye olarak verilecek. TOPRAK KAĞIT SANAYİİ A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN Şirketimizin 1996 \ılı Ortaklar Olağan Genel Kurulu 29 Nisan 199" Salı günü saat l6.00da Kısıklı Caddesi No:38 Kat:2 Altunizade-İSTANBUL" adresinde bulunan Halis Toprak Holding A.Ş. Eğitim ve Konferans Salonu'nda toplanacakür. Toplantıva ortaklarımız bizzat katılabilecekleri gibi, örneği aşağıda bulunan vekaletname ile kendilerini temsil ettirebilirler. Toplantıya katılabilmek için, sahip olunan hisse senetleriyle Şirket Merkezine baş\urarak önceden giriş kartı alınması veya toplantı günü hisse senetlerının ibnız edilmesi yeterli olacaktır. 1996 yılı faaliyet raporu, bilanço, gelir tablosu ve Yönetim Kurulu kar dağıtım önerisi 15 gün önceden "Halaskargazi Caddesi No:30l/4 Şişli-lSTANBl'L' adresindeki Şirket Merkezinde ortaklarımızın incelemesine açık bulundurulacaktır. Ortaklanmıza saygı ile duyurulur. OLAGAN GENEL KURUL GÜNDEMİ 1- Başkanlık Divanının seçimi ve Genel Kurul tutanağını imzaya yetkili kılınması, 2- 1996 Yılı Yönetim Kurulu faaliyet raporunun okunması. 3- 1996 Yılı Denetim Kurulu raporunun okunması, 4- 1996 Yılı faaliyet sonuçlarının görüşülerek bilanço ve gelir tablosunun onayı ve kar dağıtımı hakkında karar alınması, 5- Yönetim ve Denetim Kurullan'nın ibra edilmelerinin ayrı ayrı oya sunulması, 6- Denetim Kurulu üyelerinin seçilmesi, 7- Yönetim ve Denetim Kurulu üyelerine verilecek ücretlerin tespiti, 8- Yönetim Kurulu üyelerine TTK nun 334. ve 335. maddelerine göre izin verilmesi, 9- Dilekler ve kapanış. VEKALETNAME ÖRNEĞİ T O P R A K KAĞIT SANAYİİ A.Ş. Y Ö N E T İ M KURULU BAŞKANLIĞI'NA 29 Nisan 1997 Salı günü saat 16.00'da Kısıklı Caddesi No:38 Kat:2 Altunizade-ÎSTANBUl" adresinde bulunan Halis Toprak Holding A.Ş. Eğitim ve Konferans Salonu'nda yapılacak Olağan Genel Kurul toplantısında Ana Sözleşme gereği sahip bulunduğum bütün haklar konusunda beni temsile \e dilediği gibi rey kullanmaya vekil layin ettim. \ekalet Veren Adres Hısse Tutarı Tarih ve Imza
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle