23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
<• 27 NİSAN 1997 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 İsraiN kınama kararı sevinç yarattı • ERİHA(AA)-Filistin Özerk Yönerimi. BM'nin, Kudüs'ûn doğu kesiminde yeni Yahudi yerleşim birimlerinin inşasının derhal durdurulmasını isteyen karannı memnunlukJa karşıladi. Filisrinlı görüsmeci Saib Erakat. Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'ın ve kabinenin. BM Genel Kurulu'nun karannı büyük bir karar olarak gördügünü söyledi. Erakat, bu karann, Israil'e, banş sürecine zarar veren tek taraflı adımlara sona erdirmesi gerektiği mesajını vermiş olmasını bekJediklerini kaydetti. Öte yandan Mısır karan, Filistin davası için önemli bir zafer olarak niteledıklerini söyledi. Korfu yakınlarında çatışma • ATİNA(AA)- Yunanistan'ın Korfu Adası yakınlannda. Arnavut kaçakçılar ile kıyı koruma görevlileri arasında çıkan çatışmada bir kıyı koruma görevlisinin öldügü bildınldi. Kıyı koruma yetkilileri, 6 kişiyi taşıyan bir hız teknesinden, dün geceyansı adanın yakınlannda bulunan de\Tİye botuna ateş açıldığını bildirdiler. Açılan ateş sonucu 22 yaşındaki Marinos Zappatis'in öldügü kaydedildi. Rfipînlerde yangın: 23 ölii • VIAJVtLA(AA)- Filipinlerin güneyindeki Cotobato kentindeki bir otelde dün sabaha karşı çıkan yangında 23 kişinin öldügü, 20 kişinin yaralandığı bildirildi. Polis, 6 katlı Imperial Oteli'ndeki yangının çıkış nedeninin henüz belırlenemediğini ve ölenlerin başkent Manilalı oldugunu söyledi. Otelin üçüncü katında çıktığı ve daha sonra dördüncü ve beşinci katlara sıçradığı bildirilen yangından kurtulmak için pencerelerden atlayan kişilerin de yaralandıklan belirtildi. Uygurlara idam • PEKİN(AA)-Çın. Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki isyan hareketinde rol oynadıklan gerekçesiyle 3 kişiyi ölüm, 27 kişiyi de çeşitli hapis cezalanna çarptırdı. BBC. bölgedekı yerel bir televizyonun haberine dayanarak söz konusu 3 kişinin, Kazakistan sının yakınlanndaki Yining kentinde çıkan ısyan sırasında kasıtlı adam yaralama. kundakçılık ve holiganizm suçlanndan önceki gün halk önünde yargılandıkJannı ve ölüm cezasma çarptınldıkJannı duyurdu. Zaire'de son aylarda ortadan kaybolan mültecilerin sayısınm 150 bini bulduğu bildirildi Kayıp mültecfleriıı dramıDtş Haberler Servisi - Zaire'de kayıp olan sıgınmacılann sayısı- nın 85 bin degil, yaklaşık 150 bin kişi olduğu bildirildi. Dünyanın ilgisi Kisangani ken- tinin güneyindeki kamplardan ay- nldıktan sonra kaybolan ve sayıla- n 85 bini bulan sığınmacılara yö- nelmişken yardım görevlileri 75 bin sığınmacının daha kayıp oldu- gunu açıldadı. 50 bin Ruandalı sı- ğınmacının kuzey Ekvator Bölge- si'ndedoğuyadoğru ilerlediği, di- ğer 25 bin kişinin de Angola sını- nna doğru güneye gittiği tahmin ediliyor. Yetkililer, bu sığınmacı- lann çok daha kötü koşullarda ol- dugunu söylediler. Kabila-BM görûşmesı Öte yandan, Kisangani "nin gü- neyinde bulunan iki sığınmacı kampını terk eden ve ormanda kaybolan yaklaşık 85 bin Ruanda- lı sığınmacıdan binlercesınin aç- lıktan ve hastalıktan yaşarrunı yi- tirmış olmasındanendişe ediliyor. Isyancılann lideri Laurent Kabi- la'nın sığınmacı krizini çözmek üzere Kisangani 'ye gitmeye hazır- landığı ve Birleşmiş Milletler gö- revlileriyle görüşeceği belirtildi. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komıserliği (UNCHR) sözcüsü Paul Stromberg, Kabi- la'nın BM görevlileri ile yapaca- ğı görüşmelerin kayıp sığınmacı- lar sorununa çözüm bulmak açı- sından önem taşıdığını söyledi. Stromberg, sığınmacılann Ubun- Çabşmalardan kaçan baba-oğul Hutu mülteciler, sığındıklan askeri karargâhtan kendilerini alacak BM göreviilerinj beküyoriar. du Kasabası 'na yaklaştığmı haber aldıklannı ancak nereden geldik- leri ve sayılan konusunda bilgi sa- hibi olmadıklannı söyledi. Kabi- la, sığınmacılann önemli birbölü- münün Ruandalı Hutu milisleri ol- dugunu ve sığınmacı kimliğini kullanarak suçlannı saklamayaca- lıştıklannı söyledi. Kızılhaç Orgütü Uluslararası Komitesi görevlisi Boris Michel, kayıp sığınmacılarla ilgili ola- rak"Zaman geçiyorve kimseonlar için bir şey yapmryor. Bu insanlar uzun süredir yoldalar. Çok aç ve brtkinler. Birçoğu yolda öklü" de- di. Michel. bu sığınmacılann önemli bir bölümünün isyancı Tut- si gerillalan tarafindan ele geçiri- len ilk bölge olan güney Kivu'da- ki Bukavu'dan yola çıktıkJannı söyledi. Michel, yardım ekipleri- nin sığınmacılan yerini tespit et- mesi durumunda bile, insani yar- dımı ulaşmasınm haftalaralacağı- nı sövledi. UNICEF'ın Zaire tem- silci İbrahim Cabbar, bu bölgele- re ulaşmanın zor oldufunu belırt- ti. Bu arada, BM yardım görevli- lerinin Kisangani'nin güneyinde- ki bölgede aramalar yapmak üze- re yeni uçuşlar gerçekleşrireceği belirtildi. Öte yandan BM Genel Sekrete- ri Kofi Annan, önceki gün yaptığı konuşmada, isyancılan sığınma- cılara yönelık imha pohtikası yü- rütmekle suçladı. Diğer yandan Mobutu iktidan, Angola'yı baş- kent Kinşasa'nm batısındaki top- raklan işgal etmekle suçladı. Zaire devlet radyosu tarafindan verilen haberde, hafta başında bir köyün 1400 silahh Angola askeri tarafindan istila edildiğini duyu- rurken Zaire ordusu tarafindan 80 kadaraskerin isyancılar tarafindan idam edildiği ileri sürüldü. Peru lideri operasyonu savundu Fujimori: Yargısız infaz iddiası yalan Dıs Haberler Servisi - Peru Devlet Başkanı Al- berto Fujimori. Japonya Büyükelçiliği konutuna düzenlenen baskın sırasın- da askerlerin Tupac Ama- ru Devrimci Hareketi (MRTA) gerillalanna yar- gısız infaz uyguladıklan yönündeki ifadeleri yalan- ladı. CNN televizyonuna verdiği demeçte Fujimori "İnsan haklannın çiğnen- diğiya da yargısız infaz ya- pıldığı savİan doğru değir dedi. Komandolara "1\rt- sakabnayın" emri verildi- ğini de yalanlayan Fujimo- ri. komandolara yalmzca "Rebineieri kurtann" em- ri verildiğini belirtti. Daha önce bir gerilla- nm ellerini kaldırarak tes- lim olmasına karşın asker- ler tarafindan öldürüldü- ğünü söyleyen Peru Tanm Bakanı Rodotfo Munante, dün ifadesinı değıştırerek "Kimseteslimotanadı" de- di. Peru'dakı ınsan haklan örgütleri ise öldürülen ge- rillalann ailelerine göste- rilmeden gizlice gömül- mesinin, hükümetin yargı- sız infaz kanıtlannı orta- dan kaldırmak istediğinin göstergesi oldugunu be- lirttiler. Uluslararası Kızıl- haç Komitesi de yargısız infaz savlannın kendileri- ni kaygılandırdığını ve ko- nunun araştınlacağını bil- dirdi. Uruguay'daki solcu Tupamaros örgütü. Fuji-. mori'yı kınayarak Peru Devlet Başkanf nın savaşı seçtiğini belirtti. Urugu- ay'ın başkenti Montevi- deo'da yüzlerce üniversite öğrencisi Peru Büyükelçi- liği önünde gösteri yapa- rak Lima yönetiminin "katiianunı" kınadı. Öte yandan Fujimori, rehine bunahmının çözü- müne ilışkin Japonya ile Peru arasında görüş ayn- lıklan oldugunu kabul ederek "Japon halkı bir 60 gün daha bekk'vebilir mi>- di? Güç kullanmaktan başka seçenek yoktu" de- di. Adını açıklamayan bir Japon diplomat, Peru'nun resmi olarak Japon topra- ğı sayılan büyükelçilik ko- nutuna Japonya'nın iznı olmadan baskın yaparak uluslararası bukuğu çiğne- diğini söyledi. Operasyon başanlı olduğu için konu- nun üzerine gitmeyecekle- rini belirten diplomat "Ya- salan ilk çiğneyen geriBa- lar oldu" dedi. ^ THE INDEPENDENT gazetesine göre Fransız Solu ideolojisini yitirdi Fransa'da solım arayışıDış Haberter Servisi - Ge- nel seçım heyecanı yaşayan Fransa ve Jngiltere'de ikti- dardaki merkez sağ partile- rin yanı sıra muhalefetteki sol partiler de tartışma ko- nusu oluyor. Her iki ülkede de seçimler aşağı yukan ay- nı günlere denk geliyor. In- giltere'de yayımlanan The independentgazetesi, bu du- rumun Ingiliz lşçi Partisi li- deri TonyBtair için pek öne- mi olmasa da Fransız Sos- yalist Partisi lideri Lionel Jospin için sıkıntı verici.bir durum oldugunu yazıyor. Gazeteye göre Fransız Sosyalist lider Jospin aylar- dır pek de adil olmayan bir biçimde Tony Blair ile kar- şılaştınlıyor. Eski merkez sağ hükümeti basbakanla- nndan Edouard Balladur. "tngiliz lşçi Partisi kültürel devrün gerçekleştirdi ama LJonei Jospin Fransız Sosyalistkr bunu va- panıadı. Jospin hâlâ 80'li >il- larda başanscdıkla sonuçla- nan modası geçmiş devlet müdahalesi kavranundan söz edjyor" diyor. Bu yorumdadoğruluk pa- yı var. Jospin, Mitterrand sonrası dönemde, Fransız Sosyalistlerine yeni ufuklar açamadı, yeni bir misyon yükleyemedi. tngiltere'de ise sağa kayan Tony Blair'in hedefı. sendi- kalann ve özel çıkarlann de- netimindeki devletçi ve re- fah toplumcu lşçi Partisi imajını tarihe gömmek. Oy- sa Fransız Sosyalistleri skandallar ve Mitterrand'ın U dönüşlerinin ardından gö- rünürde bir ideolojileri ve hedefleri olmadan ortaya çıktılar. Siyasal koşullar on- lan zaten merkeze yaklaştır- mıştı. Jospin, partinin tekrar sola mı kayması yoksa mer- kezde mi kalmasına karar veremiyor ve her iki yolu da deniyor. Jospin'in yaşadığı en büyük ikilemlerden bin de Avrupa Para Birliği (EMU). Jospin EMU'yu onayladığnı söylüyor. Ama diğer yandan, EMU'yakatı- lım kamu harcamalannda daha fazla kısıntı yapıhnası- nı gerektirirse onaylamaya- cağını belirtiyor. Ingiltere'de EMU'yu desteklemek vata- na ihanet sayılırken Fran- sa'da EMU'ya karşı çıkmak ülkenin uzun dönemdeki ekonomik geleceğinı tehli- keye atmak olarak görülü- yor. Sağlam birideolojileri ol- mayan Jospin ve arkadaşla- n saldın karan aldılar. Se- çimleri, ülkenin en sevilme- yen politikacılanndan biri olan Başbakan Juppe'nin ki- şiliğine yönelik bir referan- dum haline getirmeyi tasar- lıyorlar. Bir yandan da mer- kez sağ partilerin bulaştığı mali skandallan gündeme getiriyorlar. Oysa Mitter- rand döneminde sosyalistle- rin ve müttefıklerinin kanş- tığı mali skandallar halkın belleğinden silinmedi. Seçim karan sosyalistleri lojistik ve ideolojik kanşık- lık içindeyken yakaladı. Yunan halkı diyalogdanyana MURATtLEM ATİNA - Türkiye ile Yunanistan ara- sında son günlerde AB ve ABD çe\Te- lerinden gelen baskılar sonucu diyalog konusunda olumlu gelişmeler yaşanır- ken Yunan halkının büyük çoğunluğu- nun Türkiye ile diyalog istediği ortaya çıktı. Bugüne kadar bu konuda yapılan ka- muoyu araşrırmalannda yüzde elli beşi geçmeyen dostluk yanlılan ilk kez yüz- de altmışı geçtiler. Yunanistan"da ya- yımlanan sol eğilimli Elefterotipia ga- zetesinin Hetro Analis adlı şirkete yap- tırdığı araştırmada özellikle gençler, işadamlan ve yüksek öğrenim görmüş kesimlerin büyük bölümünün Türkiye ile diyalogdan yana olduklannı söyle- diler. Kamuoyu araştırmasında halkın % 62.2'si Türkiye ile diyaloğa evet der- ken % 33.3 'ü diyaloğa hayır, geri kalan- lan yorum yapmadılarya da konu ile il- gilenmediklerini söylediler. Araştırma sonuçlanna göre Yunanistan iktidar partisi PASOK'lu taraftarlann % 60.5'i Türkiye ile diyaloğa evet derken ana- muhalefet Yeni Demokrasi Partisi 'nde diyaloğa evet diyenlerin sayılan % 68.6'ya ulaştı. Öte yandan, hükümet sözcüsü Dünit- ris Reppas'tan sonra Yunanistan Başba- kanı KostasSimitis' de bir açıklama ya- parak protestocu 32 milletvekilinin gi- rişimlerinı kabul etmediğinı açıkladı. "Diyalog konusunda hjçbirzamanazm- hğm esiri oüna>p acagi2" diyen Kostas Si- mıtis. her konuda olduğu gibı bu konu- da da kararlılıgını ortaya koydu. POLİTtKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Yumuşama Zorlanıyor Çok değil iki hafta önce Türkiye ile Yunanistan ara- sında bahar havasından söz ediyor, Atina'nın Anka- ra'ya peş peşe yaptığı dostluk jestlerini sıralıyorduk. Dışişleri Bakanı Theodoros Pangalos, Avrupa Hıristiyan Demokrat Partilere karşı Türkiye'yi savun- muş, Yunanistan BAB'da (Batı Avnıpa Birliği), Türki- ye aleyhindeki vetosunu kaldırmış, Gümrük Birliği (GB) anlaşmasının Türk tanm ürünlerini de içermesi- ni kabul edeceğini bildirmişti. Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Onur Öymen ile Yu- nanistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yorgo Papand- reu arasında Malta'da yapılan görüşmede mutaba- kat metni hazırlanarak Hollanda Dışişleri Bakanı Hans van Mierloya sunulmuştu. Metinde bir Uz- manlar Komitesi'nın ya da "Akil adamlar"m iki lüke arasındaki anlaşmazlıklan ele alarak çözüm konu- sunda tavsiyelerini bildirmeleri öngörülüyordu. ••• Ne var ki bu olumlu tablo son günlerde bir dizi olumsuz gelişme ile bozulma eğilimine girmeye baş- ladı. Bu gelişmeler şöyle sıralanabilir: • Başbakan Kostas Simitis'in PASOK Parti- si'nden 32 milletvekili 20 nisanda Simitis'e bir mek- tup yazarak Türkiye ile diyalog ve yumuşama süre- cine karşı çıktı. • PASOK içindeki bu çatlak sesin yankılan sürer- ken bu kez Yunanistan Cumhurbaşkanı Kostis Ste- fanapulos Avrupa Konseyı Parlamenterler Mecli- si'nde (AKPM) yaptığı konuşmada, Türkiye'yi sert bi- çimde suçlayarak Ankara'nın 1983 tarihli Deniz Hu- kuku'nu kabul etmemesi yüzünden Ege'de greginlik çıktığını, Türkiye'nin Lozan Anlaşması'nı ihlal ettiği- ni, Kıbns'ta ise çözümü engellediğini ileri sürdü. • Bu arada Oymen ile Papandreu arasında Mal- ta'da mırtabık kalınan belge de ansızın tartışma ko- nusu oldu Pangalos yaptığı açıklamalarta mutaba- kat belgesine yeni koşullar getirdi. • Son olarak Avrupa Birliği (AB) konusunda iki ül- ke arasında tartışma çıktı. Türkiye ile AB arasında 29 nisanda Lüksemburg'da yapılacak Ortaklık Konseyi toplantısı öncesinde AB dönem başkanı Hollanda tarafından hazırlanan Ortak Tutum metni henüz ke- sinleşmeden ve taslak konusunda görüşmeler de- vam ederken Pangalos tarafindan basına sızdınldı. ••• Metinde Türkiye açısından hem olumlu hem de olumsuz yanlar var. Pangalos'un taslak üzerinde gö- rüşmeler tamamlanmadan haberi basına sızdırması, Türkiye'yi bir oldu bittiye getirerek metinle bağlama amacını ortaya koyduğundan, Ankara tarafından haklı olarak tepki ile karşılandı. Salı günü Lüksemburg'daki Türkiye-AB Ortaklık Konseyi toplantısında görüşülmesi öngörüleh tas- lakta Türkiye açısından olumlu bölüm, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik için ehil bir ülke oldugunu ve diğer aday ülkelerle aynı objektrf standartlara göre mu- amele göreceğini belirten maddedir. Ancak metnin diğer bazı maddelerinde Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin geleceği Ege ile Kıbnstaki Türk-Yunan anlaşmazlıklanna vegüneydoğu sorunu- na bağlanıyor. Türkiye'nin kabul etmesi çok zor olan bir madde- de ise, Ankara'nın Yunanistan'a karşı kuvvet kullan- ma tendidinden vazgeçmesi isteniyor. Türkiye bilindiği gibi, Yunanistan'ın Ege'de kara- sulannı 12 mile çıkarmasını savaş nedeni (casus bel- li) olarak görüyor. Ankara, Atina 12 milden vazgeçtiği takdirde, kuv- vet kullanmaktan vazgeçebileceğini belirtiyor. Ancak Yunanistan, Ege'de karasulannı 12 mile çıkarmaya- cağına ilişkin bir taahhütte bulunmayı kabul etmiyor ve 1983 tarihli Uluslararası Deniz Hukuku Anlaşma- sı'nın kendisine bu hakkı verdiğini rfade ediyor. Tür- kiye ise, Deniz Hukuku Anlaşması'nı imzalamadığını ve Ege denizini bir Yunan gölüne çevirecek olan 12 mil uygulamasını kesinlikle kabul etmeyeceğini bil- diriyor. Ortaklık Konseyi'nin salı günü yapacağı toplantı- da, Pangalos'un oldu bitti yapma girişimine karşın çetin pazariıklann yapılacağı anlaşılıyor. ••• öte yandan Kıbns'ta da yumuşama umutlanna gölge düşmüş ve Rumlar\n bugün Karpaz bölgesi- ne gelerek Apostolos Andreus, manastınna yapma- lan öngörulen ziyaret ıptal edilmiştir. Ancak bu tabloya bakıp "Yunanıstan'a güvenil- mez" diyerek aşın karamsariığa kapılmak yanlış olur. Banşı kurabilmek için sabıriı, serinkanlı ve kararlı olmak gerektiği unutulmamalıdır. Humeyni iktidan, İsraiPi, şah rejimi gibi bölgede statükonun birjandarması gibi gördü Israil^e karşı Iraırm kozıı cliıı birliğî Arap yanmadasında Umman, hem çev- re ülkelerinden hem de Iran'la ilişkileri açı- sından bir hayli farklı bir ülkedir. Genç şeyhliklere hiç benzemeyen ve tarihten ge- len bir kişılifi ve güçlü bir ulus duygusu vardır. Şah döneminde Hürmüz liman ken- tini birlikte koruyorlardı. Um- man'ın "Marksist" diye bilinen Güney Ye- men'e komşu Dofar eyaletindeki devrim- ci sılahlı eylemi şahla birleşerek bastıımış- tı. Mesira Adası'nda, lngiliz denetimine verdiği askeri üsten Amerika'yı da yarar- Jandırmayı kabul etmiş; şah yönetimine da- ha da yakınlaşmıştı. Ancak daha sonraki yıllarda Irak'm körfezde etkisini arttırmak istediğini sezen Umman, Iran-Irak sava- şında, Kuveyt ve Suudi Arabistan'dan fark- lı olarak Irak'a yardım için paçalan sıva- madı. Bu tavır, Islamcı Iran'ı Umman'a daha da yaklaştıımış, çogunluğu "tbad0ı" Müslüman olan Umman'da yüzde 10 ora- nında Şii bulunuşu ilişkileri bozmamıştır. Öte yandan, Umman'm kendi topraklann- da yabancı varlığmı her çıkarma girişimi yanında Iran'm desteğini bulacaktır. Jran'ın Afganistan'la ilişkileri. hele ora- da Sünni Islamcılar iktidarda oldukça. önem taşımayı sürdürecek. İki ülkenin ta- rihleri iç içe olmuş, Pers imparatorlukJan- nın geniş sınırlan sık sık bugünkü Afgarüs- tan toprakJannı içine almış. Afganlılar da Durrani yönetiminde Iran'a taşmışlardı. Bu temaslar iki topluluğun uygarlığını et- kilemiş, Afganistan'da konuşulan iki dili; Peştu ve Dari dillerini Farsçaya yaklaştır- mıştı. Gene dil yönünden hem Afganlıla- ra, hem Farsi topluluğa yakın olan Baluçi- ler. her iki ülkeyi ve aynca Pakistan'ı ilgi- lendiriyor. Afganistan'da Özbelder gibi Türki ve Sünni halklann yanı başında. Ha- zaralargibi Türki, fakat Şii gruplar da var- dır. Iran bu türlü nedenlerden. özellikle iç savaştan örürü Afganistan'la yakın ilgisini sürdürüyor. Lübnan Iran'ın Lübnan'daki Şiilerle ilgisi, Isra- il'e karşı tavn ve Irak'a rakip Suriye'de bir müttefik bulmasıyla birleşmiştir. Öte yan- dan, Lübnan Şiileri'ne ilginin, Iranlı din adamı imam Musa el-Sadr'ın 1960'larda bu ülkeye giderek baskı altındaki Şii top- luluğuna destek olma amacıyla "EmeP ör- gütünü kurmasıyla başladığı anımsanabi- lir. Ancak o yıllarda, Iran şahının dinci mu- haliflerini güçlendireceği gerekçesiyle Lübnan'daki Şiilerden yararlanmadığını belirtmeliyim. Aynca şah için Israil, Ame- rika'nm bölgedeki büyük müttefikiydi. Şa- hın işkence agı SAVAK'ı geliştirmiş olan Israil, petrolünün çoğunu iranVJan alıyor, bu ülkeye silah satıyordu. Humeyni iktidan, lsrail'i, şah rejimi gi- bi bölgede statükonun birjandarması gibi gördü. lran'ın kendi Yahudi azınlığına ta- rih boyunca genelde iyi davranmış olma- sına karşın lslamcı yönetim, Filistin dava- smı destekliyordu. İsrail'in Lübnan'a sal- dınsını firsat bilerek Devrim Muhafızla- n'nı Hizbullah grubuna destek olmak üze- re Lübnan'a yolladı. Lübnan Şiileri bir yanda bıraz daha ılımlı Emel ve aşın Hiz- bullah gruplanna bölündülerse de genelde hiçbiri Israil'le anlaşma yanlısı değildir. Bu eğilimleri tran'ınkine uyuyor. Ne var ki tran, militan bir lsrail karşıtlığnıı zaman za- man terk edebileceğini de göstermiş. Irak'la savaş yıllannda lsrail yedek parça- lanru kabul etmişti. lran'ın, Lübnan'ın kaderine sınırlı mü- dahalesini Suriye bir lütuf gibi karşıladı. Irak'm Iran'a 1980'deki saldınsı, Suri- ye'nin gözünde yanlış bir hesaptı. Baas Partisi'nin başka bir kanadının iktidarda olduğu Şam da tran gibi Bağdat yönetimi- ne karşıydı. Şam'da 1970'den bu yana ik- tidarda olan Alevi azınlık, Şii Iran'la uyum içinde kaldıkça, bir çeşit yalnızlıktan da kurtulacaktı. Ancak Iran, Alevilikle Şiili- ğin yakınhğına ilişkin herhangi bir resmi açıklama yapmarriıştır. Sürecek HANGİ ÜLKEDE, NASIL DARBE YAPILIR? AMERİKALI BAŞKAN OANIŞMANINOAN, AYRINTILITARİFLERLE KAN GÖLÜNE DÖNEN CEZAYİR'DE SİYASAL İSLAM VE DEMOKRASf İLİŞKİSİ 1 MAYIS'IN GÜNDEMİNDE NELER VAR? İLK KEZ NOKTA'DA YAYINLANAN BELGELERİYLE RUSYA'NIN ERMENİSTAN'A SİLAH SEVKİYATI PERU'DAKI OPERASYONUN PERDE ARKASI NETANYAHU'NUN YOLSUZLUKLARI İSRAİL'I SARSIYOR DAKTİLODAN BİLGİSAYARA YAZININ ENSTRÜMANLARI ORKESTRA ŞEFİ SERDAR YALÇIN'LA MÜZİK, EDEBİYAT VE HAYAT ÜZERİNE • TAŞ DEVRINOEN GUNÜMUZE TAŞLARIN SIHRI • GENÇ KADINLAR KADINCA İÇİN YAZIYOR • KIBRIS'TA ÖZELLEŞTIRME TAM GAZ • YUNANİSTAN İNAOİNOAN VAZGEÇTİ: BAB'DA KOMŞU ENGELI KALKTI • HALK BANKASİ NA YABANCIDAN OZEL ILGİ • CRROE GENÇLIK FESTIVALİ BAŞLIVOR • MUSA KART İN ÇIZGİLERI Nolıta Derglıî, internet Web Adresizhttp: HWK.med>aie\t.conınokta Hckta Oergjsi. E-Mail Adresi: nofc<a<Şmed'>air\i.cı>ıtı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle