Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Gelir vergisi
şampiyonları
• ANKARA (AA)-
Türkiye genelinde 1996
yılı kazançlanna göre en
çok gelir vergisini
tstanbul'dan 537 milyar
741 milyon 639 bın lıra
ile işadamı Aydın Doğan
ödeyecek. Türkiye
sıralamasında Doğan'ı,
496.5 milyar lira ile yine
İstanbul'dan Demir
Sabancı. 393.5 milyar
lira ile de Ankara'dan
Rahmi Koç izledi. Yurt
genelinde defterdarlıklar
tarafından açıklanan
1996 yılı kazançlanna
göre en çok gelir vergisi
ödeyecekler listesinde,
biröncekiyıl ilk 100'ler
arasına giren birçok
mükellefın
bulunmaması dıkkati
çekti.
Boğaz'dan
lnzh geçiş
• ANKARA(AA)-
Boğaz köprülennden
geçişlerde para ve bilet
uygulamasına son
vererek hızlı geçiş
yöntemini getirecek olan
"ön ödemeli" sistem, 4
ay için de yûrûrlüğe
gırecek. Bayındırlık ve
Iskan BakanhğVndan
alınan bilgiye göre, hızlı
geçiş sistemi (telepass),
ilk önce bırinci ve ikinci
boğaz köprülennde
uygulanacak.
Finansmanı da Ziraat
Bankası tarafından
karşılanacak. Teknık
şartnamesi ICarayollan
Genel Müdürlüğü'nce
hazırlanan hızlı geçiş
sisteminin ihalesi, 28
martta Ziraat Bankası
tarafından yapıldı.
Türksatpara
basıyon
• ANKARA(ANKA)
- Uzayda 9 aydır
yörüngede bulunan
Türksat-1C uydusu Türk
Telekom'a yıllık
yaklaşık 3 trilyon 604
milyar lira gelir
getiriyor. Türk
Telekom'un uvdu ^
üzerinderi yayın yap&ır *~"
yerli televizyon * ' • %/
"*
kanallanndan yıllık 26
milyon 266 bin dolar, sat
denilen data servisinden
yıllık 550 bin dolar ve
Azerbaycan'dan da yılda
490 bin dolar olmak
üzere toplam gelirinin
27 milyon 306 bin dolar
(yaklaşık 3.6 trilyon lira)
olduğu bildirildi.
Ulusal gelirden
pay yok
• ANKARA (ANKA)
- Nüfusun yüzde 40"ını
oluşruran ve toplanan
vergilerin yansından
fazlasını ödeyen işçi.
memur. emeİdi, küçük
esnaf veçiftçilerin
ulusal gelirden yüzde
27.1 oranında pay aldığı
bildirildi. Hak-İş
tarafından yapılan
araştırmaya göre,
nüfusun yüzde 20'lik
bölümünü oluşturan ve
vergı ödemeyen işsizler
ile yıllık geli'ri 590
dolann altmda bulunan
yoksul ve kayıtdışı
sektörde asgari ücret
düzeyinde çahşanlar
ulusal gelirden yüzde
4.3 oranında pay
alıyorlar.
Manavgat
Pnojesi'nde
parasıdık
• ANKARA (ANKA)
- Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Recai
Kutan"ın açıklamalan,
Başbakan Necmettin
Erbakan'ın kaynak
paketleri içerisinde
önemli bir yer tutan
Manavgat Projesi'nin
parasızlık kıskacında
olduğunu ortaya çıkardı.
Recai Kutan. Çanakkale
Milletvekili Hikmet
Aydın'ın. Manavgat
Çayı Su Termin Projesi
ile ilgili yazılı soru
önergesıni yanıtladı.
Kutan, "Sözkonusu
proje ile ilgili
ödemelerdeki
darboğazlar aşılarak
Kamu Finansmanı
Genel Müdürlüğü'nce
yeterli nakit akışı
sağlanması durumunda
projenin 1997 sonunda
bitirilmesi
planlanmaktadır" dedi.
Sanayi Bakanlığı'nın raporunda 1996'da rekabeti engelleyen firmalar yer aldı
Rekabet Kurulu'nda6
siyaset' endişesi
• Sanayi Bakanlığı
Tüketicinin ve Rekabetin
Korunması Genel
Müdürlüğü'nün, saptadığı
rekabeti bozan fırmalan,
Rekabet Kurulu'na iletmesi
bekleniyor. Ancak, Rekabet
Kurulu üyelerinin hükümet
tarafindan atanması
nedeniyle görevlerini yerine
getirmeleri konusunda bazı
kuşkular bulunuyor.
FATMA KOŞAR
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketi-
cinin \ e Rekabetin Korunması Genel
Müdürlüğü'nce 1996 yılı çalışmalan
ve sonuçlanna ihşkin hazırlanan ra-
por, pek çok sektörde fiyat tekeli oluş-
tuğu iddialannı doğruluyor. Raporda.
Rekabet Kurulu faaliyete başlamadı-
ğı için ceza verme yetkisi bulunmayan
genel müdürlükçe başlatılan soruştur-
malara da yer verilerek; ekmek, beyaz
et, çimento, taşımacılık gibi çeşitli
sektörlerdeki bazı firmalann uyanldı-
ğı belirtiliyor. Rekabet Kurulu faaliye-
te başlamadığı için bakanlığa yapılan
başvurulan inceleyen ancak ceza ver-
me yetkisine sahip olmayan Tüketici-
nin ve Rekabetin Korunması Genel
Müdürlüğü'nün hâkim durumlanm
kötüye kullanan fırmalan Rekabet
Kurulu'na iletmesi bekleniyor. Ancak,
Rekabet Kurulu üyelerinin hükümet
tarafından atanması nedeniyle, görev-
lerini yerine getirmeleri konusunda
bazı kuşkular bulunuyor.
Kurul çöztim getiremez
Tekelleşme olgusu ve rekabetin ko-
runması üzerine çalışmalar yapan
Marmara Üniversitesı lktisadi Idari
Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof.
Dr. Erol Katırcıoglu, Rekabet Kuru-
lu'nun şu an çalışmaması için bir se-
bep olmadığını dile getirerek, "Kurul-
daki görevlilerin rekabet konusunda
ne kadar bilgili olduklannı yakından
biliyonım. Birkaç kisi haricinde orda
bir şeyler yapmak isteyecek kimse yok"
dedı.
Katırcıoglu. Erdal tnönü'ye danış-
manlık vaptığı dönemde kurulan bir
komisyon tarafından hazırlanan Reka-
bet Yasasfnın yürürlükte olduğunu
belirterek, yasanın sosyal demokrat bir
ıradeyle hazırlandıgını anımsattı. Ku-
rulun bu yasaya dayanarak bir şeyler
yapabileceğine dikkat çeken Katırcı-
oglu, özellikle imalat sanayiinde bü-
yük bir yoğunlaşma olduğunu belirte-
rek "Rekabet Yasası sosyal demokrat
çabanın bir üriinü. ancak yasanın uy-
gulanması biiyük önem taşıyor. Reka-
bet Kurulu'nun yasa hükümlerinin uy-
gulanmasında işlevini yerine getirece-
ğini sanmıyorum" dedi.
Rekabeti bozan firmalar
Tüketicinin ve Rekabetin Korun-
ması Genel Müdürlüğü'nün hazırla-
dığı rapora göre, geçen yıl rekabeti en-
gelledikleri saptanarak uyanlan kuru-
luşlar şöyle: "Eminönü Un ve Unlu
Mamülleri Üretim ve Pazarlama Ko-
operatifi, Gariosmanpaşa Un ve Unlu
Mamüller Üretim ve Pazarlama Ko-
operatifi,Niğde Ekmekçüik, Kareksan
Karaman Ekmek Sanayii, Esldşehir
Fınn İşverenleri Derneği, Türk Tele-
kom. Beyaz Et Sanayicileri Damı/lık-
çılar Birliği. Akçimento Kavseri Çi-
mento FabrikasL Yibitaş-Lafarge Nev-
şehir Çimento Fabrikası, Birleşik Ba-
sın Dağıüm, Yay-Sat (Yayın Satış Pa-
zarlama) ile Bir-Yay (Birleşik Yayuı Da-
gıtım). İzmir Oluklu Mukavva Üreti-
cileri Derneği, Lüks Göreme Otobüs
İşteünesi, Es NevtunTürkiye"deki göz-
lük sabcısı dernekleri ve İzmir Tuğla
Üreticileri Derneği, Ankara Hazır Be-
ton Birtiği."
ABD Hükümet Etik Dairesi
Başkan Yardımcısı Jane Ley
'Kuşkulu servet
vergiyle saptanır'
ALİER
ABD hükümet görevlilennin ahlak kurallanna uy-
malannı denetlemekle sorumlu "Hükümet Etik Daire-
si Başkan Yardımcısr Jane Ley, "Zorla ahlak getire-
mezsiniz; ama davranış kurallan koyabüirsiniz" dedı.
TÜSES tarafindan düzenlenen "Siyasal Süreçte Ah-
lak" konulu toplannya katılan Ley, gazetemizin soru-
lannı yanıtladı.
- Çalışma sisteminiz hakkında bilgi verir misiniz?
Bir eğitım programımız var. Bu program kapsamın-
da yetkililere uymalan gereken kurallan hatırlatıyo-
ruz. Servet beyanmın kapsamı ve dığer detaylar; hedi-
ye alımlan ile ilgili yasaklan vs. Her yetkili yılda bir
kez bu eğitimden geçmeli.
- Vatandaşlann doğrudan şikâyet hakkı var mı?
Evet, vatandaştan gelen şıkâyetleri, aynca basında y-
er alan iddialan da ınceliyoruz.
- Ne öiçude bağunsız çalışabilryorsunuz?
Tamamıyla bağımsız çalışıyoruz. Kararlanmız için
başkan onayı söz konusu değil. Kararlanmız ilgili da-
ireye doğrudan tarafımızdan iletilir.
- Daireniz bugüne dek yaptiğı çalışmalarda, yetkilile-
rin ahlak kurallanna uymasında ne ölcüde etkili oldu?
Zorla ahlak getiremezsinız, ama birtakım uyulması
zorunlu "davranış kurallan" koyabilir ve bunlan de-
netleyebilırsiniz.
-Skandalölçüsünde açığaçıkardığuuz olay oktu mu?
Suçlannı açığa çıkardığımız çok sayıda kışı oldu.
Mesela gelirinin çok üzerinde, Floridada ev alan üst dü-
zey bir yetkilinin suçunu açığa çıkarmıştık.
- Mal beyanı mekanizması nasıl işliyor, kuşkulu bu-
lunanlan inceleyebili>or musunuz?
Mal beyanlannın ilgili başkanlar tarafından onay-
lanması gerekiyor. Kuşkulu bulunan servetlerin önce-
likle vergilerinin ödenip ödenmediğine bakılır. Serve-
tın kendısı kuşkuluysa, kayıtlardan bu servetin nasıl
edinildiği saptanabilir.
Tekel'in ürettıgi sigaralarda fiyatın yüzde 6 Tini vergi ve fonlar oluşturuyor —
Tîryakfler parayı vergiye ödüyor
BERRİN ERSOY SAĞLAM
Katip Çelebi'nın •'tütünün yüksek vergi-
ye tahammülü olan bir keytf nıaddesi oldu-
ğunu" yazmasının üzerinden yaklaşık 350
yıl geçtı. Günümüzde Tekel'in ürettiği siga-
ralarda fiyatın yaklaşık yüzde 61 'i vergi ve
fonlardan oluşuyor. Türkiye"de üretilen ya-
bancı sigaralarda bu oran biraz daha aşağı
iniyor. Philip Morrisyetkililerinin açıklama
yapmaktan kaçınmasma karşm, konuyla il-
gili çevreler, yabancı sigaradaki fon ve ver-
gi miktannın fiyatın yaklaşık yüzde 50'sini
oluşturduğunu belirtiyor.
Tekel Genel Müdür Yardımcısı Niyazi
Adalu ürettikleri sigaralann "gayri safi saüş.
tutan"nın yüzde 10'unun bütçeye gelir ak-
tanldığını belirterek yabancı sıgaralardan
fon kesilmediğini. bunun da haksız rekabe-
te neden olduğunu söylüyor.
1997'nin ilk 3 ayı rakamlanna göre. Tür-
kiye'de tüketilen sigaralann yaklaşık yüzde
70.1'ini Tekel üretiyor. Ocak, şubat, mart
aylannda Marlboro üreticisi Philip Morris
TEKEL ın urettığı sıgaralardan alınan vergi ve fonlar
Şehit, dul, yetım payı
Savunma San. Dest. Fonu
%2
%10
Eğitim, gençlık, spor hız. vergisi 200 lira
Bütçeye gelir
BTGM
KDV
%10
bınde 5
%15
Toplam
paket satış fiyatının tîhJZK
paket satış fiyatının kf~U~f~j
paket başına 7 \ L ^ ^
gayri safi satış tutarının / f _ ^ \
ek vergi matrahı ' \ / \ _
Satış fiyatının %61'ı/ Jt&^ i
yüzde 24, Reynolds tarafindan üretilen Ca-
mel, Salem. NV'inston, Monte Carlo ve Ege
sigaralannın tüketım içindekı pavı da yüz-
de 4.5 olarak gerçekleşti. tthalat sonucu. it-
hal sigara fiyatının çok yüksek rakamlara u-
laşması nedeniyle tüketıminin yok denecek
kadar az olduğu belirtildi.
Eski Tekel Genel Müdür başyardımcıla-
nndan Viüfît tlter'in "Dünyada ve Türki-
ye'de Tütünün Tarihçesi" adlı çalışmasına
göre, Katip Çelebi 1600'lü yıllarda. "tütü-
nün yüksek vergiye tahammülü bulunan bir
keyif maddesi saydabileceğİDden her şehir-
de mua>yen noktalarda saüşyerleri tesis edi-
lerek sanşlann kontrol alnnda tutuhnası ile
hazineye bü>ükgelirsağlanabileceğini" yaz-
dı. Sıgaramn bütçeye kaynak aktarmada ko-
lay bir araç olduğunu fark etmekte gecikme-
yen iktidarlar, tarih boyunca değişen oran-
larda tütünden vergi aldı. Günümüzde büt-
çe v asalan, Tekel tarafından üretilen sigara-
lann gayri safi satış tutannın yüzde 10'un-
un bütçeye gelir olarak aktanlmasını öngö-
rüyor. Türkiye'de Sabancı ortaklığıyla üre-
tim yapan Philip Morris ile R. J. Rey-
nolds'tan söz konusu kesintinin yapılmama-
sından yakınan Adalı. sistemin yanlışlığını
vurguladı. u
Yabancı üreticiler bizden 10
adım önde yanşa başhyor" diyen Adalı.
"Bütçe kanunlanyla düzenlenen gayri safi
saüş tutan üzerinden alınan yüzde 10 vergi,
yabancı üreticikrden alınnuyor. Bu, haksız
rekabete yol açıyor. Bütçeye gelir aktanlma-
sı bLdm için ek maliyet getiriyor. Aynı koşul-
larda üretim ve satış > apmamıza karşın, ya-
bancı sektör bizden avantajlı çahşıvor. Kâr
marjlan daha\iiksek. Bu haksız rekabete bir
çözüm bulunması gerekiyor" dıye konuştu.
Sigara üzerinden çeşitli vergıler alındığı-
nı belirten Adalı, bunlann toplamının siga-
ra fiyatının yaklaşık yüzde 61 'ini oluştur-
duğunu açıkladı. Philip Morris, vergi oran-
lannı açıklamak istemezken R.J. Rey-
nolds'un verdiği bilgiye göre, hammadde it-
halatı ile birlikte alınan vergilerin toplamı
yüzde 60'a yaklaşıyor. Konuyla ilgili çev-
reler, yabancı sigaradaki verginin yüzde 50
civannda olduğunu belirtiyor.
ÇIFTÇI DOSTU / SADULLAH
Acımasız Uygulamalar
BENCE
tZZETTİN ÖNDER
23 Nisan
Bugün 23 Nisan; çocuk bayramı tüm çocukla-
ra kutlu olsun! Bugün çocuklarla konuşmak isti-
yorum.
Sevgili çocuklar; belki çok kalabalık bir kardeş-
ler topluluğu içinde ya da hiç kardeşin bulunma-
dığı bir yalnızlık ortamında dünyaya getirildiniz.
Anne ve babanız bu noktada, doğal olarak, sizin
tercihinizi alamazdı. Ama sızin adınıza, gelecekte
sizleri nelerin beklediği konusunu düşünmeleri ge-
rekirdi. Çocuğu sevmek, onun kafasını okşamak
demek değildir. Dünyanın büyük faşistlerinin de
çocuk sevdiğini tarih göstermiştir. Türkiye'de de
bunun örneklerini yakın tarihimizde gördük. Ço-
cuk, ileriye yönelik bir garanti olarak görülüp çok
çocuk ve erkek çocuk tercth edilir. Bu tercihler
bazen aile boyutunu aşar ve ülke çapında siyasal
boyuta bürünür. Belirii nitelikli oy potansiyelini de-
netlemek ya da sistem endişeleri gibi bir dizi dü-
şünce, çocuklann yeryüzüne salınmasında etkili
ve hâkim olabilir.
Dünyaya getirildikten sonra, şekillendirilmeniz-
de de yakın aile çevreniz, içinde bulunduğunuz
toplum ve sistem, üzerinizde mutlak bir hâkimi-
yet kurmaktadır. Çocuklar üzerinde kurulan bu
hâkimiyet, etkili bir eğitim sistemi kurup bunun so-
nucunda fikren hür birey yetiştirmeye yönelik ol-
mayıp büyüklerin ve topluma hâkim düşünce ya-
pısının çocuğa aşılanmasını hedeflemektedir.
Böylece, aile ve toplum kendisinin kopyasal uzan-
tısını yaratmaya çalışmaktadır. Işte bu süreç ço-
cuğu eğitmek değil, onu bazı bilgilerle donatılmış
birtüremirkuluhalinegetirmeyiöngörmekte, hat-
ta amaçlamaktadır.
Çocuklar üzerinde kurulan ve onlann bence tüm
psikolojilerini olumsuz yönde etkileyen süreç okul
sürecidir. Okullan ve dersleri nasıl bu kadar tale-
beleri dışlayan bir hale getirebiliyoruz, doğrusu
anlayamıyorum! Talebeler okulun esas bileşeni ol-
duğu halde, kuruma en fazla yabancılaşan bir ko-
numa itilmektedir.
Okullar arasında nitelik farklan oluştukça, giriş
sınavlan tam bir işkenceye dönüşmektedir. Giriş
sınavı işkencesinin içimizde yetiştirdiği canavar-
lar çok kısasüre sonra toplumuntümünü etkisi al-
tına almaya başlayacaktır. Bu nesil, çeşitli alanlar-
da topluma hâkim olmaya başladıkça, davranış ve
ilişkilerimize sertlik ve acımasızlık hâkim olmaya
başlayacaktır. Böyle bir eğitim modeli, her koşul-
da mutlak etkinlik ifade etmez. Çoğu halde bunun
tam tersi sonuç verebilir. Sert ve acımasız toplum-
sal ilişkiler ortamında belki birçok kabiliyet bir ke-
nara çekilip topluma karşı otistik bir tavır sergili-
yor olabilir. Bu ise etkinlik değil, etkinsizlik ve ka-
pasite israfı anlamına gelmektedir.
Çocuklann dünyası oyuncaklanndan okullanna
dek tüm alanlarda yönlendirici ve biçimlendirici
ilişkiler düzeni ile işgal edilmiştir. ileriye yönelik
hiçbir etkili seçeneğin sunulmadığı bu dünyada,
yürüyen şeritler üzerinde tek tip üretim yapılmak-
tadır. Bu üretimin başarı derecesi dünyaya gelen
her yeni çocuğun nasıl bir dünya ile karşı karşıya
kaldığı ve yaşamın kalitesinin ne yönde geliştiği
göstergeleri ile ölçülür. Eğer bizler eski günleri öz-
leyerek anıyorsak, bu davranışın yansı nostaljik
görülse de hiç değilse diğer yarısı da gerçeği yan-
sıtmaktadır. Bu gerçek fazla başanlı görülmediği
halde, aynı yöntemi büyük bir ısrar ve inatla sür-
dürmeye devam ediyoruz.
Sevgili çocuklar; siz bize bakmayın ve bizleri af-
fedin. Sizlere haşin bir dünya, tonla borç, olduk-
ça tüketilmiş ve kirletilmiş bir çevre ve daha bir di-
zi olumsuzluklar bırakıyoruz. Ama sizler, aynı yan-
lışı yapmamaya gayret edin. Lütfen! Sizlere mut-
lu, sağlıklı ve tüm giriş sınavlannda başanlı bir
gelecek dilerim.
Sigara İçenler! Bugün kendinize
değerli bir fırsat verin: Sigarayı bırakın.
TÜRK KALP VAKFI
TeL: (0.212) 212 07 07 (PBX) 10 Hat
Faks: (0212) 212 68 35
Gübre desteğindeki uygula-
ma ise tam bir facia. Değil Ba-
tılı ülkelerde, dünyanın geri kal-
mış ülkelerinde bile böylesine
acımasız uygulama olamaz...
Hiçbir ülke yönetimi, kendi çrft-
çisine bu kadar işkence yap-
maz...Zatenyapamazda... De-
nemeye kalkanlar koltuklann-
da oturamazlar... Ya istifa edip
giderier... Ya da istrfaya zorla-
nırlar.
Gübre desteği süte benze-
mez. Zira gübre alabilmek için
çiftçi önce bedelinin tamamını
ödemek zorundadır. Geçmiş
yıllarda üretici gübre tutarının
kendisine düşen payını öder ve
işini görürdü. Geri kalan kısmı-
nı sanayici devletten tahsil
ederdi. Üretici böylece para
aramak veya yüksek faizlerle
borçlanmak zorunda kalmaz-
dı. Şimdi ise üretici paranın ta-
mamını ödüyor, ardından da
yüzde 50 olan devlet desteğini
alabilmek için aylarca bekliyor.
Parasını alana kadar çektiği iş-
kence anlatmakla bitmez. Pa-
raların ne zaman ödeneceği
belli olmadığı için 30 veya 40 ki-
lometre uzaklıktaki bir köyde
oturan çiftçi, hemen hemen
haftanın iki veya üç günü ken-
te inerek bankaya uğramak zo-
rundadır. Verdiği pol paraları,
aldığı kredilerin faizleri, kasa-
badaki masraflan ve iş kaybı,
alacağı destek parasının yarısı-
nı geçer... Aynca banka kapıla-
rından boş dönmenin verdiği
moral bozukluğu da cabası...
Üç yıl önce gübrenin kilosu
ortalama 2 bin liraydı. Şimdi 40
bin liraya dayandı. Dile kolay...
Gübre atmazsan verim olmaz.
Gübre atmak istersen para yet-
mez. Şu anda 100 milyon lira-
lık gübre kullanan bir çiftçinin
devletten alacağı, tam 50 mil-
yon liradır. Parasızlıktan ve
borçtan kıvranan bir çiftçi, sa-
dece süt ve gübreden kaynak-
lanan 150 milyon lira alacağını
aylarca devletten tahsil ede-
mezse ayakta kalabilir mi?
Hangi vicdan buna razı olabilir?
Çiller desteğe karşı
çıkmıştı
Süt desteği, 1995 yılının son
aylannda CHP Genel Başkanı
Deniz Baykal'ın başbakan
yardımcılığı döneminde 200 li-
radan 3 bin liraya çıkanlmıştı.
Başbakan Tansu Çiller o zaman
da bu artışa şiddetle karşı çık-
mış, ancak Deniz Baykal'ın ağır
basması karşısında kabul et-
mek zorunda kalmıştı.
Üstelik o sıralarda sütün ki-
losu 10 ile 12 bin lira civann-
daydı. 3 bin lira destek önemli
bir rakamdı. Yani süt fiyatlarının
dörtte biriydi... Şimdi ise süt fi-
yatlan 35 bin lira. Bu orana gö-
re süt desteğinin şimdiye ka-
dar çoktan 8 ile 10 bin liraya
çıkması gerekirdi. Ama ne ya-
zık ki her vesileyle hayvancılığa
ve tarıma destek vereceğini
söyleyen Erbakan-Çiller hükü-
meti, 3 bin liralan bile ödemek-
ten kaçınıyor!
Sakarya Ziraat Odası Başka-
nı Hikmet Karabayır bu konu-
da şöyle yakınıyor: "Hükümet
tarım ürünleri ile ilgili ödemele-
rizamanında yaptırmıyor. Pan-
car üreticileri aylarca parasız-
lıktan kıvrandı. Süt ve gübre
destekleri 4 ile 5 aydan beri
ödenmiyor. Şu anda sadece
Adapazan merkez ilçesinde süt
üreticilehnin devletten alacağı
14 milyar lirayı geçti... Gübre
destekleri daha da fazla. Bu ko-
şullarda tarım ve hayvancılık
gelişemez. Hükümet verdiği
sözlerin hiçbihni yerine getir-
miyor."
Adana Ziraat Odası Başkanı
Süleyman Girmen de dertli:
"Hükümet bayrama kadar
bütün borçlannı ödeyeceğini
açıkladı. Ama daha çiftçi sût ve
gübre desteklerini alamadı.
Yazlık ürünleri ekebilmek için
çiftçiye para gerek. Hiçbirinin
cebinde para yok. Hükümete
yaptığımız başvurulardan da
sonuç alamıyoruz..."
Manisa Ziraat Odası Başka-
nı Nuri Sorman da çiftçinin sı-
kıntıları artık taşıyamaz hale
geldiğini söylüyor:
"Çiftçi ürünlerini değerine
satamıyor. Aynca parasını za-
manında alamıyor. Sütdestek-
leme paralan 5 aydan beri
ödenmiyor. Gübre destekle-
meleri de aylarca geciktirili-
yor... Süt fiyatları zaten düşük.
Devlet de destekleri vermeyin-
ce üretici parasızlıktan işlerini
çeviremez hale düşüyor..."
Tansu Çiller'in huyunu suyu-
nu artık biliyorduk, ama böyle-
ce "adil düzen"\n de ne oldu-
ğunu anlamış olduk...
BİTTİ
Işleyen para, ||
kazandırır. "~
ister TL, ıster döviz, her türiü
mevduatınıza yüksek verim sağlamak
istiyorsanız siz de Esbank'a gelin,
paranız para kazansın.
ESBANK
Ayrıntılı bilgi: ESBANK KAYNAK GEÜŞTİRME MÜDURLÜĞU (0-212) 24S 49 22
ve tüm Esbank ;ubelerinde.