Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 NİSAN 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yerlikaya: Çillen
irandıpıcı değil
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Genel
Sekreter Yardımcısı Sinan
Yerlikaya, DYP Genel
Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Tansu Çiller'in
RP'den bağımsız olarak
açıkladıgı egitim paketinin
uygulanmasınm ınandıncı
olmadığını belirterek, "Bu,
erken seçim için bir taktik"
dedi. Askerin siyasete
müdahale etmesini dogru
bulmamalanna karşın
Erzurutn Jandarma Bölge
Komutanı Tuğgeneral
Osman Özbek'in
konuş,masmın içeriğine
katıldıklannı belirten
Yerlikaya, hac
ziyaretindeki
milletvekillerine, "zikir
âlemlerinden çıkarak
Atatûrk'ün gösterdiği
kryafetleri gıymeleri"
çağnsında bulundu.
ÖDP: Meclis yol
aynmmda
• tstanbul Haber Servisi -
ÖDP, şeriata ve dinci
gericiliğe karşı gerçek
mücadelenin, demokrasi
çerçevesinde
gerçekleşebileceğini
belirtti. ÖDPden yapılan
yazıh açıklamada, RP-ordu
çekişmesinin ülkeyi
felakete sürükleyebileceği
vurgulanarak, "Politik
tarihi boyunca
demokrasiden, siyasal
özgürlüklerden, insan
haklanndan uzak durmuş,
totaliter bir din devleti
kurmayı kendi hedefi
olarak ilan etmiş zihniyeti
temsil eden RP, demokrasi
savunucusu pozlanna
bürünüyor" denıldi
Gazete bürosuna
saMırı
• ZONGULDAK (AA) -
Zonguldak'ta yayın yapan
tnanış Gazetesi'nin
bürosunun canüan kınldı.
Gazetenin sahibi K.emal
Sönmez. önceki gece,
Ozûlmez Caddesi Aziziye
Sokak'taki işyennin
camlannın kınlıp tahrip
edildiğini bildırdi.
Rahatsızlığı nedeniyle
cvinde dinlendiğini
beliıteıv Sönmez, c ^ ^
"Saklırganlar, evin•* • -•
ötıündeki otomobilin de
lastiklerini keserek
camlannı kırdılar. Otoya
saldıran kişilerden
baztlannı görerek polise
bildirdim" dedi.
Blair'e Tiirk
tokumu
• ANKARA (AA)-İşçi
Partisi'nin seçim
çalışmalannı izlemek ûzere
Ingiltere'de bulunan Genel
Sekreter Adnan Keskin
başkanlığındaki CHP
heyeti, Tony Blair'e, Genel
Başkan Deniz Baykal'ın
gönderdiği Türk lokumunu
hediye etti. CHP Basm
Merkezi'nden yapılan
açıklamada, hediye
karşısında Blair'in de
Baykal'a teşekkür ederek
selamlannı ilettiği
belirtildi. Keskin'in
Blair'e, "Siz kazanm sıra
bizde" dediği kaydedildi.
Gürkan: RP'liler
korunuyop
• ANKARA (AA)-
TBMM Başkanvekili Uluç
Gürkan, Devlet Bakanı
Sacit Günbey hakkında
Ankara Cumhuriyet
Savcılığı'na yaptıgı suç
duyurusu karşısmda
"kovuşturmaya yer
olmadığı" kairan
verildiğini anımsatarak.
" RP'li bakan ve
milletvekilleri, Adalet
Bakanlığı'nca özel koruma
kapsamına alındı" dedi.
Adalet Bakanlığı
tarafindan cumhuriyet
savcılan üzerinde yargının
bağımsızlığını bütûnüyle
rafa kaldıran agırbaskılar
oluşturulduğunu belirten
Gürkan, "Savcılanmız
baskılara boyun
eğmemelidir. Aksi halde
demokrasimiz işlemekte
başanlı olamaz" dedi.
Beşgözaltı
• tstanbul Haber Servisi -
Kurtuluş Gazetesi'nin beş
çalışanının gözaltına
alınması TÎYAD'lı aileler
tarafindan kınandı.
Gözaltılann l Mayıs
öncesınde halka gözdağı
vermek için yapıldığını
savunan aileler, Banu
Gündoğdu. Mehmet
Yıldız, Ibrahim Çağlar,
Nilüfer Güneş ile Bülent
Özpolat'ın derhal serbest
bırakılmasmı istediler.
'Kesintisiz, seçmeli derssiz' 8 yıllık eğitim projesini açıkladı, ortağı için garanti veremedi
ÇfllerMen giivencesiz vaatANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - DYP Genel Başkanı, Başba-
kan Yardımcısı Tansu ÇiBer, kri-
tik MGK toplantısı öncesinde
açıkladıgı "8 yülık kesintisiz temel
egitim'' projesi üzerinde koalisyon
ortağıyla anlaştığına ilişkin gü-
vence veremedi. Çiller'in Başba-
kan Necmettin Erbakan'ı devredı-
şı bırakarak açıkladıgı ve 15 yıllık
dönemi kapsadığını belirttiği pro-
jeye göre imam-hatip okullannın
orta bölümlen kaldınlırken Kura-
mkerim ve Arapça seçmeli ders
olarak konulmayacak; öğrenciler
temel eğıtimden sonra yabancı dil
hazırlık sınıfına devam edecek.
"Ordumuz bir parti değfldir" di-
yen Çiller, basmı, "Orduyu parti-
lilestirmek gjbi bir çaba içinde oi-
mayın" diyerek eleştirdi.
Baykalhn
koşulu
milli eğitim
ve içişleri
ANTALYA (Cumhuri-
yet Bürosu) - CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal, hü-
kümetin, cumhuriyetın te-
mel ilkelerinı tartışılır ha-
le getirdiğini söyledi. RE-
FAHYOL hükümetinin
düşüriilmesi sonrasında
oluşturulacak bir hükü-
mette yer almak isteme-
diklerinı dile getiren Bay-
kal. "•Zoruruukalınırsada
Milli Eğitim ile İçişleri Ba-
kanlığı'nı almak koşuluy-
la hükümete girebUiriz"
dedi.
Denız Baykal, Kurban
Bayramı'nı geçirdiği se-
çim bölgesi Antalya'dan
aynhrken, Kalkan ilçesin-
de partililerle sohbet etti.
Baykal. kendisine yönel-
tılen, "REFAHYOL brti-
rilirse, yeni kurulacak hü-
kümette CHP yer alacak
mı"sorusuna, "Yeni bir
hükümetin oluştundması
içinde yer almayı şimdi-
lik düşünmüyoruz. Ancak
zorunluluk olursa Milli
Eğitim ile İçişleri Bakanb-
ğı'nı alarak hükümete gj-
rebiliriz. Zaten bu hfikü-
met de seçim hükümeti
olacakür" diye yanıt veT-
di.
Çiller. dün Erbakan'ın yurda
dönüşünü beklemeden bir basın
toplantısı düzenleyerek hükümet
ortağı RP' nin direndiği 8 yülık ke-
sintisiz egitim programı ve eğitim
reformunu açıkladı. RP'li bakan-
larla temasta bulunmayan Çiller,
Milli Eğitim Bakanlığı yetkilile-
riyle görüştükten sonra 2010 yılı-
na kadar uzanan projenin temel
hatlannı açıkladı. DYP lıderi Çil-
ler, MGK'nin asker kanadmın, hü-
kümetİB devamı için en gerekli uy-
gulamalardan biri olarak gördüğü
ve seçmeli derslerle sulandınlma-
suıakarşı çıktığı 8 yıllıktemel eği-
timle ilgili proje üzerinde RP ile
görüş birliğine vardıklannı söyle-
yemedi.
Eğitim reformunukonu alan ça-
lışmamn 2.5 yıldır Devlet Planla-
ma Teşkilatı (DPT) ve Milli Eği-
tim Bakanlığı'nca yürütüldüğünü
kaydeden Çiller, "İnternetçağma
geçerken,ilköğretünin8yda kesin-
tisiz olarakçıkanlmasu 5yıün 8yü
olarak kesintisiz uygulanması be-
Brlenmiştir. Bundan böyteilkoğre-
tim ve ilkeğitim 8 yıldır. Herkes 8
yü okuyacaktır" dedi.
Çiller, 1998-99 döneminde üni-
versite sınavlannın yetenek sına-
vma dönüştürüleceğini belirterek,
"Bu çahşmalar hızla hem kamu-
oyunun hem de Bakanlar Kııru-
lıTnun degeriendirihnesine sunu-
bcak" dedi. Çtller. "Başbakan Er-
bakan, 8 yıllık eğitimin kesintisiz
olmasına evet dedi mi" sorusuna,
"8 yühk eğrami hep beraber imza-
lamadık mı? MGK'de kesintisiz
eğrtimi imzaladık. Burada bir sı-
kınn yok. Sıkınü olsaydı imzala-
mamanuz gerekirdi" karşıhğını
verdi.
Çiller, Arapça ve Kuranıkerim
derslerinin seçmeli olup olmaya-
cağı sorusuna, "8 ydhk eğitim so-
nucu itibanyla böyle olabilir. ama
imamlannuzın ve özellikle din
adanüarunızmdahaiyi yetistirikn-
ğj ve daha uzun sûre eğitim aldıgı
bir sisteıne geçiByor" yanıtını ver-
di.
Çiller, aydın din adamı yetişti-
rilmesinin zorunluluk oldugunu,
zorunlu eğitimden mezun olan
herkesin bir yıl hazırlık sınıfi oku-
yacağmı söyledi. 8 yıllık kesinti-
siz eğitim uygulamasmdaki karar-
lılığın sadece MGK'ye bağlanma-
smın doğru olmadığını savunan
Çiller, "Onlar. hakh olarak par-
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
mak basti, ama bassın ya da bas-
masın, 2.5yıkhr üzerinde çahşüğı-
mız projedir bu. Onlann da par-
mak basöğu bizim de im/aladıgv-
mız şey, eğitim anlayışının, çocuk-
lann\«tiştirilrnesininiarklüaşt]rıl-
masıdır. Bilgi ottr.ollannda siirat-
le giden gençlik yetiştireceğiz1
' di-
ye konuştu.
Çiller, bir gazetecının, "Uygub-
mada karariı gözüküyorsunuz».
RP kanaduıdan imza krizi olursa,
gereğini yapar mısuuz" sorusuna,
"Bunu siyasete kanşürmayın. Bu
eğitim reJformunu Türkiye ya y»-
pacakyayapacak.Teröryabitecek
>n bitecek dedimoklu. AB'ye üye-
lik diyorum olacak. Bunlar siya-
set-üstü. Cereği yapılacak" karşı-
hğını verdi.
Çiller, "hükümetin biteceğj"
tartışmasma dikkat çeken bir
gazeteciye de, "Bu.bugünün
meselesi değiL Bugün ordu-
muz bir parti değiklir. Parti-
Uleştirmek gibi bir çaba için-
deoimavın. Tekraredhorum.
Türkiye'de bir istismar konu-
su yapılmadan meseleleri as-
ma gibi bir durum var. Bun-
lan aşmak durumundaytz.
Bunlarla mesgul olun. Bun-
lan halkla paylaşarak ileri ta-
şımak gibi bir durumun için-
de otalım" dedi.
Demirel'le görüştü
Çiller, dün Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel'le
sürpriz bir göriişme yaptı.
Çiller, yaklaşık 45 dakika
süren görüşmeden önce
İçişleri Bakanı MeralAkşe-
ner ile RP'li Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Recai
Kutan'la bir araya geldi.
Görüşmenin ardından,
Demirel'e eğitim reformu
konusunda bilgi verdiğini
belirten Çiller, gazetecilerin
sorusu üzerine, "Hiçldmse
orduyu siyasete çekmeve,
miBetle orduyu karşı karşt-
ya getirmeye çalışmasın. Or-
duyla halkı karşı karşıya ge-
tirmemek lazun. Bu konuda
büyük bir teşvikvar. Müslü-
manlarla laik devlet karşı
karşıya gelmemeli. Meşnı-
iyet içinde bir yaptınm içine
girmek gibibiryaklaşım, de-
mokrasi içinde halktan oy
alnuş olanlann yapması ge-
reken en son şeydir. Kendi
kendilerini bitirmeleridir"
diye konuştu.
Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna yaptığı açıklamada hükümetin mayıs ayında biteceğini söyledi
Ydmaz: Işler rayından çıktı
tstanbul Haber Servisi - ANAP
Genel Başkanı MesutYümaz, hü-
kümetin ömrünün bittığini ve su-
ni teneffüsle daha fazla yaşatıla-
mayacağını belirtirken, DYP'li
Sağlık Bakanı Yüdmm Aktuna
da "hükümetin mayıs ayında bite-
ceğini''savundu.
ANAP Şişli tlçe Başkanı Y®t
tkiz'in babasının cenaze tÖTenine
katılmak içindün tstanbul'a gelen
Yılmaz. Atatürk Havalimam'nda
gazetecilerin sorulannı yanıtlar-
ken, şu anda yaşanan sürenin *hü-
kümetin bttmesiy legitmesi arasm-
daki süre" oldugunu belirtti. Yıl-
maz, "kurulacakyenibiruzlaşma
hükümetinin, matematikse) ola-
rak hem ANAP hem de DYP'yi
içine alması gerektiğuri" kaydetti.
Mesut Yılmaz. RP Genel Başkan
Yardımcısı Aydm Menderes ve 6
arkadaşı ile partisinden istifa ede-
ceğine yönelik iddianın anımsatıl-
ması üzerine, şöyle devam etti:
"Tûrkiye göz göre göre bir ma-
DYP'li muhaliflerbirieşiyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Parti içinde
hükümet karşıtı çemberi genişletirken ortak
hareket etmeye başlayan DYP'li muhalifler, RP
Genel Başkan Yardımcısı Aydın Menderes'in
kesin tavnnı açıklaması üzerine çalışmalannı
yoğunlaştırdı. Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım
Erez, "Saym Menderes'le görüsjterimiz çakışıyor*
1
derken, DYP Denizli Milletvekili. TBMM Sana>i
ve Ticaret Komisyonu Başkanı Hahık Müftüter.
"Askerier suskunnıldannı birer birvr bozuyor.
Lastik padamadan hükümetten çeküelim^diye
konuştu. Kritik Milli Güvenlik Kurulu (MGK)
toplanüsj öncesinde 8 yıllık kesintisiz eğitimle
askerlere güvence vermeye çahşan DYP Genel
Başkanı, Başbakan Yardımcısı Tanso Çffler, parti
içinde muhalifleri ikna edemedi. DYP'de
hükümet karşıtı "şahinler'' grubu ile
kararsızlaruı, koalısyonun bozulması için
birbirlerine yaklaşmaları dikkat çekti. DYP'de
kalarak mücadele edeceklerini vurgulayan Erez^
"D^ P'den kopma ohnaz. Neden obun" dedi.
Yalım Erez'e yabnhğıyla bilinen Izmk
Milletvekili Hasan Denizkurdu, bayram süresince
polhikacılann seçim bölgesinde halkın nabzını
tuttuklanna dikkat çekerek "Medis kendi siyast
iradesmi kuflanarak çözüm üretecektir'"dedi.
ceraya sürekleniyor. Bu macera-
nın önlenebümesi için, ana muha-
lefet partisi olarak MecHs'teki gü-
cümüzle yapabileceğimiz her şeyi
yapmaya haaru. uzlaşmaya açı-
ğtz. Bundan sonrasorumluluk, ik-
tidara güvenoyu veren milletveldl-
lerine düşer."
ANAP Genel Başkanı Yılmaz,
Tuğgeneral Osman Özbek'in ko-
nuşmasınm ammsatılması üzerine
de şöyle konuştu:
"Türldye'de şimdiye kadar çok
köklü, yerieşmiş siyasi bir teamül
varth. Askerier siyasi görüş açık-
lamazlardı. Hiç yaşanmamış bu
olaylar Türkiye'de yaşamyt>rsa ve
komuta kademesinde de bunlar
anlayış görüyorsa, o zaman Türki-
ye'de işler rayındançıknuş demek-
tir."
Bayram tatili dönüşünde Ata-
türk Havalimam'nda gazetecile-
rin sorulannı yamtlayan Aktuna,
tatil süresince görüştüğü ve ko-
nuştuğu vatandaşlann ortak fikri-
nin, "RP'nin ıktidardan gitmesi'"
yönünde oldugunu söyledi. Türk
halkının, "ülkeye zarar v^recek
çok şeyin farkında oldugunu, bu
zarariı şeylerin zarar vermeyecek
hale getirUmesini'* talep ettiğini
belirten Bakan Aktuna, "Vatan-
daşlann, RP'nin iktidardan git-
mesini istediğini" ifade etti.
Menderes"i ziyaret ettiğini an-
latan Aktuna, Menderes'in de
Türkiye'nin doğrulannı gördüğü-
nü ve ifade ettiğini söyledi. Hükü-
metin mayıs ayı içinde mutlaka
gideceğini öne süren Aktuna,
"Bunu belki D ^ ' n m yapacağınu
DYP'ninyapamaması halinde y a-
pacak insanlar olacağun" bildirdi.
IRMIKI AYDEV ENGtN e - mail: engin @ ptanetcom.tr
Gelin önce şu masanın üs-
tünü birtoplayalım. Çokkanş-
tı. Çok kanştığı için aramamız
gerekeni yanîış yerde anyor,
bulduk sandığımız aramamız
gereken olmuyor.
Jandarma Tuğgenerali Os-
man Özbek bir punduna ge-
tirdi ve televizyon kamerala-
nnca da saptanan bir konuş-
ma yaptı. Tuğgeneralin konuş-
masını doğaçlamadan örtica-
len) yapmadığı, elindeki kâğrt-
lara sık sık göz atışından ko-
layca anlaşılıyordu.
Tuğgeneralin sözleri yenilir
yutulur gibi değildi. Üst düzey
(asker dilinde buna yüksek
rütbeli deniyor) bir devlet me-
muru, Başbakan başta olmak
üzere hükümet koalisyonun
bir kanadını oluşturan siyasi
kadroyu yerden yere vurdu.
Gidişlerinin gidiş olmadığını,
böyle gitmesine de göz yu-
mulmayacağını söyledi.
Ardından tartışma başladı:
Bir tuğgeneral bunları söyle-
yebilir mi, söyleyemez mi?
Söylediğine göre cezasız ka-
labilir mi, kalamaz mı?
Bayram günlerinin bilinen
haber kıtlığında gazetelerin bi-
rinci sayfalan, TV kanallarının
ana haber bültenleri "Özbek
Paşa o/ayı" ile hareketlendi.
Bayram biterken önce Genel-
kurmay Başkanı'na vekâlet e-
den ve bunun altını özellikle çi-
zen Kara Kuvvetleri Komutanı
Orgeneral Hikmet Köksal.
Tuğgeneral Özbek'in sözleriy-
le ilgili bir soruyu, "Kimsenin
ağzma fermuar çekecek deği-
iiz" diye yanıtladı. Bu yanıt, o
an ülkedeki en yüksek rütbeli
komutanın sözleriydi.
Ardından bazen "Genelkur-
may yetkilileri", bazen de sa-
dece "Genelkurmay" diye ad-
landınlan bir "haber kaynağı",
Hürriyet'ten Sedat Ergin, Mil-
liyet'ten Fikret Bila ve bizim
Cendere
Cumhuriyet'in Ankara bürosu-
na açıklamalar yaptı. Açıkla-
manın aynntılan bir yana, te-
mel olarak Genelkurmay, Tuğ-
general Özbek'e sahip çıktı.
Dolaylı olarak "Özbek'in söz-
leri bizim söz/erim/z, görüşte-
ri bizim görüşlerimizdir" den-
di.
•••
Sanınz masatoplandı. Şim-
di masaya bir göz atalım.
Şu sorulara bir daha baka-
lım: Bir üst düzey devlet me-
muru (yani yüksek rütbeli su-
bay) böyle bir konuşma yapa-
bilir mi, yapamaz mı? Böyle bir
konuşma yapan bir üst düzey
devlet memuru cezalandınlır
mı, cezalandınlmaz mı?
Soru mu şimdi bunlar? Bu
saaten sonra tartışılacak olan
bu mu?
Türkiye'de iki güç, Refah
Partisi yönetimi ile Genelkur-
may bugün karşı karşıya... Uz-
laşması pek mümkün olma-
yan bir karşrtlık bu. Refah bu
çatışmada seçmen kitlesinin
militanlaşmış kesimterine yas-
lanma hesabında. Genelkur-
may ise "Ordunun astsuba-
yından orgeneraline tümünün
aynı kanıda oldugunu" belirt-
ti.
Taraflar böyle.
Bir de ne Refah militanı ne
de asker olmayanlar var. Kimi
DYP'de, kimi ANAP'ta, kimi
CHP'de, DSP'de, ÖDP'de ör-
gütlüler. Ya da tümüyle örgüt-
süz, salt seçmen.
Bu uzlaşmaz karşıtlıkta bun-
ların durumu ne? Nerede ko-
numlanacak, nerede saf tuta-
caklar?
Örneğin DYP'li Sağlık Baka-
nı Yıldınm Aktuna safını seç-
ti. O ordudan yana. Henüz se-
si çıkmadı ama Hasan Celal
Güzel de herhalde Refah'tan
yana çıkacaktır.
Anlaşılan istense de isten-
mese de taraf olmaya, saf tut-
mayazorlanacağız, zorlanıyo-
ruz.
Da...
Zorlanmaktan da hoşlanmı-
yoruz. önümüze iki seçenek
konmasından, ülkedeki seçe-
neklerin ikiye indirgenmesin-
den ne hoşnutuz ne de mutlu.
Bir üçüncü seçenek önereme-
yişimiz, bir üçüncü seçeneği
henüz üretemeyişimiz, neden
bu iki seçeneğe, Refah mı, as-
ker mi seçeneklerine fıt olma-
mızı gerektirsin?
Peki üçüncü seçeneği bu-
gün tartışmayacaksak, ne za-
man tartışacağız? Çatışan ta-
r^flardan hangisi kazanırsa, bu
yazdıklanmızı anımsatıp, "Vay
sen bizden yana çıkmadıydm"
deyip bizi pataklamaya baş-
ladığında tartışmanın bir an-
lamı yok ki...
Ülke bir cendereye döndü...
POLİTtKA GİJ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETİISKAYA
Düşman Resmi
Türkiye Araştırmalar Merkezi'nde bir sabah...
Yöneticiliğini Prof. Dr. Faruk Şen'in yaptığı bu
önemli merkez, 1985 yılından beri önce Bonn'da,
1990'dan itibaren Essen'de çalışıyor. Kuruluşun,
Bonn ve Brüksel'de şubesi, aynca beş ayn yerde
danışmanlık bürolan bulunuyor.
Türkiye Araştırmalar Merkezi'ndeTürk çalışanlar
yoğunlukta. Hepsi yükseköğrenim gören ekip, Al-
manya'da yaşayan yabancılann sorunlanyla ilgili
araştırmalar yapıyon Türkiye ile Avrupa ilişkilerin-
de bir tür çok sık başvurulan danışma organı göre-
vini yerine getiriyor.
Araştırma merkezi, şimdiye dek Almanya'da ya-
şayan yurttaşlanmızın değişik alanlarda karşılaştık-
lan sorunlarında yardımcı oluyor.
Biz bu sorunları şöyle özetleyebiliriz: 1 - EmekJi-
lik ve sonrası, 2- Üniversite gençliği, 3- Aynmcılık,
4- Kültürel ve sosyal ilişkiler...
Prof. Dr. Faruk Şen'le Almaya'daTürklerin dinsel
sorunlannı konuştuk. Şen, "Âvrupa'da Islam dini-
nin birbütün olarakyeni düşman resmi olarak gös-
terilmek istendiğini" belirterek şöyle diyor
"Bütün Müslümanlan köktendinci olarak damga-
lamak, Almanya'daki şeriatçılann ekmeğine yağ
sürüyor. Bu anlayışın öncelikle kınlması Iazım. Al-
manya'da yaşayan yurttaşlann samimi istekleriyle
şeriatçılann istekleri farklıdır. Birincisinin amacı
uyumdur. Diğeri uyuma karşı gelmektir. Islamın ye-
ni düşman resmi olarak tanıtılması, özellikle kimi ül-
kelerde gihşilen terörist eylemlerden, Iran, Afga-
nistan, Suudi Arabistan gibi kimi Islam ülkelerinin
katı tutum ve uygulamalanndan beslenmektedir.
Bu örneklerden yo/a çıkan bazı Batılı ideolog ve ya-
zariar, tüm Islamı fundamentalist-köktendinci ola-
rak tanıtmakta bir sakınca görmemektedirler."
• • •
Alman hükümeti REFAHYOL'a nasıl bakıyor?
Bizim izlenimlerimiz şöyle:
"Hiç de ilgi gösterm/yoriar..."
Türkiye'deki Hizbullah, Islami Hareket ve İBDA-
C gibi yasadışı, şeriatçı örgütler, Almanya'da "din
maskesi" altında çalışma yapıyorlar. Özellikle Nec-
mettin Erbakan'ın konuşmalan, Başbakan Yar-
dımcısı Tansu Çiller'in tavn Almanlan olumsuzyön-
deetkiliyor...
Prof. Dr. Faruk Şen, Müslüman Türklerin sorun-
lannı anlatırken, önemli bir noktanın da altını çizi-
yor...
Diyor ki:
"Federal Almanya'da tüm Müslümanlan temsil
edecek ve Alman resmi kurum ve kuruluşlan ile di-
yaloğu yetkiyle sürdürecek bir kurum bulunma-
maktadır. Islamın yapısından kaynaklanan bu du-
rum, farklı tahkatlara ve siyasi görüşlere mensubi-
yet nedeniyle ve farklı Islam ülkelerinden gelmiş ol-
mak nedeniyle bölünmüş olan Müslümanlann ki-
mi örgütleri tarafindan önemli Lirsorun olarak or-
taya konmaktadır. öncelikle Müslümanlan temsil
sorunu, Islamın, Hıhstiyanlığın tersine hiyerarşik
olarak örgütlenmemesi, Islamda bir ruhban sınıfın
bulunmamasından kaynaklanmaktadır. Bu sorun
Türkiye'de, Türkiye'nin koşullanndan kaynaklanan
bir düzenlemeyle Islamı temsil yetkisinin Diyanet
Işleri Başkanlığı 'nca kullanılıyor olması şeklinde
kendini gösteren laik yapısı ile bir ölçüde çözül-
müştür. Diyanet Işleri teşkilatının yapısı ve örgüt-
lenmesinin yainızca Sünnileri kapsadığı iddialan ya
da Alevi cemaatinin henüz bu yapılanmadan yarar-
lanamadığını ifade etmesi gibi zaman içinde çözü-
lebilecek sorunlar bir yana bırakılırsa Türk modeli,
Türkiye'de bu sorunun özgün bir çözümü olarak
kabul edilebilir. Ama Almanya söz konusu olduğun-
da durum farklıdır. Burada da DİTİB demekleri,
Türkiye'nin bir izdüşümü olarak benzer bir yapıyi
oluşturmaktadırtar."
* • •
Türkiye Araştırmalar Merkezi
1
nin beş danışma
bürosu Almanya'da ne yapıyor?
Bu sorunun yanıtını da danışma bürolannın yö-
neticisi Gülay Kızılocak'tan alıyoruz:
"Danışma bürolanmız, Almanya'da yaşayan ya-
bancılann ve özellikle Türklerin geçirdikleri sosyal
değişim sürecınde orteya çıkan bir ihtiyaca cevap
veriyor. özellikle işsizliğin artması, yurttaşlanmızı
tasarruflannı serbest girişimci olarak değehendir-
meye yöneltiyor. Fakat bu alanda gerekli bilgiye sa-
hip değiller. Danışma hizmetlerinden yararlanma
eğilimi düşük, Var olan mali destekleri bilmiyortar
ve yararianmıyoriar. Biz, işte bu konularda kendi-
lerine yol gösteriyor, yaptıklan küçük ve orta ölçek-
liyatınmlann olumlu sonuçlanması için ne yapma-
lan gerektiğini, hangi kurumlarta işbirtiği yapmala-
n gerektiğini kendilehne anlatıyoruz. Uzun bir za-
mandır sürdürdüğümüz bu çalışmanın olumlu so-
nuçlannı da gördük. Şimdi daha çok sayıda giri-
şimci bize başvuruyorve olanaklardan haberdarol-
mak istiyor. Bu arada Türkiye Araştırmalar Merke-
zi ile de ilişki kurmuş ve merkezin diğer hizmetle-
rinden yararlanma olanağı buluyohar."
Sonuç olarak Almanya, Türkiye'deki "şeriatçı ya-
pı/anmayı" kuşkuyla izliyor. REFAHYOL'un kökten-
dincilere "ödün verdiğini" düşünüyor.
Islamın Âvrupa'da yeni düşman resminde eski-
den Iran, Afganistan, Suudi Arabistan ve Cezayir
bulunuyordu. Şimdi "düşman resm/"ne Türkiye de
eklendi Almanya'da...
Türkiye Araştırmalar Merkezi'nden Ibrahim Yıl-
dız ve Güray Oz ile birfıkte çıkıyoruz. Essen'de ılık
bir gün. Caddelerde başörtülü, çember sakallı, şal-
vaıiı yurttaşlanmıza rastlıyoruz.
Şeriatçılar Türkiye'de de aynı, Almanya'da da...
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet: http: // www.planetcom.tr/Xn
Email: Hikmet .Cetinkaya (S Planetcom.TR
Güneydoğu'da operasyon
• DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) -
Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre, güvenlik güçlerince yapılan arama
ve operasyonlarda Bingöl'ün Yedisu ilçesi kırsal
alanında 8. Tunceli'nin Çemişgezek ilçesi ve
yakınlannda 6, Şımak'ın Güllüce Dağı bölgesinde
de 5 olmak üzere toplam 19 PKK'li öldürüldü.
Atatürk büstüne saldırı
• KÜRTÜN (AA) -Gümüşhane'nin Kürtün ilçesine
bağlı Özkürtün beldesinde, lise bahçesindeki Atatürk
büstü parçalandı. Özkürtün Lisesi bahçesindeki
Atatürk büstü, kimlikleri henüz belirlenetneyen kişi
veya kişilerin saldmsına maruz kaldı. Okula giren
saldırganlann, yönetici odasındaki kasadan para
çaldıklan da belirtildi.