Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 MART19GT PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Efttefrtr'n iptaH
pindemde
• Ekoooni Servisi -
(>2elleştrme tıaresi
B aşkanl.g: taründan yüzde
30-40 orarand; hissesi blok
olcrak satija çıcanlan
Eıdemır'e sadee 2 teklif
gelmesir.in ıhaenin iptal
edümesini günleme
getirdiği belirtidi. BDP'den
al ınan bilgiye jöre
Başbakanlık'tagörevli Qst
dCizey bir yetkii. Erdemir
ihalesmin ıptalne sıcak
bakıldığını vurjulayarak,
"Bu ihalenin ijtal
edilmesinin arandan yeni
bir ihale açılır'' dedi. ıçinde
bulunulan siyan konjonktûr
nedeniyle Erdemir'e
Karabük modeinin
uygulanmasınıı mûmkün
olrnadığını söyeyen aynı
yetkilı, bekleneain altında
teküf gelen ıhaenin tekran
durumunda, tellif sayısının
artacağım belirti.
İhracat sirateisi
aranacak
• ANKARA (AA) -
Ulusal Ihracat Stratejisi
Arama Konferaısı'nm, 7-9
tnart tarihleri a-asında
Abant'ta yapılacağı
bildirildi. Dış Ticaret
Müsteşarlığı'ndan (DTM)
yapılan açıklarnaya göre
konferans, DTM, Türkiye
Ihracatçılaı Meclisi ve
Türkiye Teknoiojı
Geliştirme Vakfi'nca
yürütülen, Türkiye 'nin
2005 yılı ulusal stratejisini
belirlemeye yönelik
"Stratejik Odak
Projesi"nin ilk aşamasını
oluşturuyor.
'Kendi elektriğini
kendinürer
• ANKARA (AA) -
Artan enerji ıhtıyacına
karşın, öngörülen "Kendi
elektriğini kendin üret"
yöntemi ile yapılan üretim
giderek artıyor. "Toros
Enerji Elektrik Oretimi
Otoprodüktör Grubu AŞ"
adında yeni bir şirket
kuruldu. Toplam 5 milyar
lira sermaye ile kurulan
şirkete, 4 milyar 940
milyon lira sermayesi ile
ortak olan Toros Gübre ve
Kimya Endüstrisi AŞ,
şirketin en büyük ortağı
könumunda yer ahyor.
Gıdada katkı
tartışması
• ANKARA (AA) -
TMMOB Gıda
Mühendisleri Odası
Yönetim Kurulu Başkanı
Taylan Kıymaz, yaptığı
yazılı açıklamada, gıda
katkı maddelerinin,
mevzuatta belirtilen
limitlerde kullanıldığında,
insan sağlığina zararlı
olmadığını öne sûrdü.
Katkı maddelerinin
gcreken miktarda
kullanıldığında, sağlık
açısından sakınca
oluşturmadığını belirten
Kıymaz, üreticınin bilınçli
olması ve tüketicinin
üretim izni ile etiketi
bulunmayan gıda
maddelerini tüketmemesi
gerektiğini vurguladı.
Tütün alınrtan
supduruluyor
• TRABZON (AA) -
Geçen hafta içinde açılan
Karadeniz Ekici Tütün
Piyasası'nda Trabzon ve
Akçaabat'ta alımlar üç
günde 91 bin kiloya ulaştı.
Trabzon Tekel Yaprak
Tütün Işletme Müdürü AJi
Mutlu, Akçaabat ve
Trabzon'da 6 eksperle
sürdürülen alımlarda, üç
gün içinde 347 ekiciden 91
bin kilo tütün ahndığını,
genel müdürlük talımatı
doğrultusunda prim dahil
ödemelerin birlikte
yapılacağını söyledi.
Ankara'da yergi
danışma bürosu
• ANKARA (AA) -
Ankara Defterdarlığı, gelir
vergisi mükelleflerine
yardımcı olmak için vergi
dairelerinde birer danışma
bürosu oluşturdu. Yapılan
açıklamada, gelir vergisi
beyannamelerinin mart ayı
sonuna kadar verilmesi
gerektiği hatırlatıldı.
Et, enflasyonla
• İZMİR (AA)- Deli
dana hastalığı nedeniyle
geçen yıl enflasyonun çok
altında kalan et
fiyatlannın. bu yıl
enflasyon oranında
artmasının beklendiği
belirtildi. Bu yılın 2 aylık
döneminde et
fiyatlanndaki artışm yüzde
32 cıvannda olması ve bu
artışın devam etmesi
bekleniyor.
Bozulan ekonomik istikrar için çözüm bekleyen iş dünyası, 1997 yılından umutsuz
aclaııılarııım gözü Meclis'te• Hükümet krizinin ekonomiye yansımasından şikâyetçi
olan işadamlan, Refah Partisi'nin iktidan kaybetmeyi göze
alamayacağını ifade ederek sağda ya da solda alternatif bir
platform yaratılmadan REFAHYOL hükümetinin
düşürülmesinin akılcı olmadığını belirtiyorlar.
FİLİZ GÜMÜŞ /
HAYRİYE MENGÜÇ
İş dünyası, Milli Güvenlik Ku-
rulu Karan sonrasında oluşan hü-
kümet krizinin ekonomide yarat-
tığı belirsizlikten şikâyetçiler.
Geçen yıl gibi bu yılın da kayıp bir
yıl olacağı konusunda birleşen iş
adamlan, 1998 yılında da ekono-
mide istikrar olması için, yapıcı
.ekonomik kararlann bir an önce
alınmasını istiyorlar. Bu arada Re-
fah Partisi'nin, iktidan kaybetme-
yi göze alamayacağını da ifade
eden işadamlan, sağda ya da sol-
da alternatif bir platform yaratıl-
madan REFAHYOL Hükümeti'nin
düşürülmesinin akılcı olmadığını
belirtiyorlar. Olası bir erken seçi-
min yararlı olmayacağına inanan
işadamlan, bunun için de seçim
Kanunu'nun mutlakadeğiştirilme-
si gerektiğini ifade ediyorlar.
Alarko Holding Yönetim Kııru-
lu Eş Başkanı tshak Alaton An-
kara'nın siyaset sahnesinde bu-
günlerde yaşanan olaylann, ekono-
mide belirsizliklere yol açtığını ve
uzun vadeli çareler üretilmesini
önledigini belirtti. Alaton, "Hükü-
metin yaşanan gerginliği azaltı-
cı tedbirleri alarak ekonomide-
ki olumsuzluldara çare üretme-
sini bekliyonız" dedi.
Istanbûl Sanayi Odası (tSO)
Başkan Hüsamettin Kavi ise bun-
dan sonra hükümetin siyasi istik-
rar sağlayacağına inanmadığını
söyledi. Kavi,"Bukrizdurupdu-
rurken çıkmamıştır. Takip edil-
meyen demokrasi. takip edilir
duruma gelmiştir. Ne bugüne ka-
darki hükümet uygulamalarını
ne de MGK'nin miidahalesini
demokrasi için doğru bulmuyo-
nnn" diye konuştu.
Türkiye Genç İşadamlan Deme-
ği Başkanı Murat Bekdik de bu
yıl olmasa bile önümüzdeki yıl er-
ken seçim ihtimalinin yüksek ol-
duğunu söyledi. Bekdik, "Sırf
'REFAHYOL iktidardan gitsin'
mantığıyla bu hükümetin yıkıl-
ması, yeni bir oluşum yoksa, Tür-
kiye'nin 3-4 ay daha kaybetme-
sine neden olacaktır" dedi.
Ankara Ticaret Odası (ATO)
Başkanı Ahmet Çavuşoglu da ku-
lislerinde üretilen erken seçime
yönelik hükümet senaryolannın
gerçekçi olmadığını belirtti. Ça-
vuşoğlu, başbakanlık hevesi için-
deki Çiller'in DYP'nin hükümet-
ten çekilmesine izin vermeyeğini
söyledi. Çavuşoğlu, "Bu hükü-
metin birşey yapamayacağı or-
taya çıktı. Bazı arkadaşlar, 'Hü-
kümeti eleştirmeyelim, başarüı
olmadığını kamuoyu görsün'
düşüncesinde. Bu, ülke ekonomi-
sinin kötüye gidişini engellemez.
Tedbir alınmalı. Fakat tedbir de
bugünkü Meclis taMosunda alın-
maz" şeklinde konuştu.
Türk Petrol Yönetim Kurulu
Başkanı ve TÜSİAD Divan Baş-
kanı Aydın Bolak, RP'ninhükü-
mette bulunması gerektiğine inan-
dığını belirtti. Bolak, siyasi istik-
rarsızlıği enfeksiyona benzeterek
"RP iktidarda kalmalı. Kusur-
lan varsa kamuoyu ve sivil top-
lum örgütleri tarafından birer
birer törpülenmeli. Eğer RP ay-
nı rurumunu sürdürürse, Anaya-
sa Mahkemesi'ne başvurulabÜir.
Türk iş dünyası kendisine yeni çı-
kış yollan bulacaktır"dedı
Demirören Şirketler Grubu Yö-
netim Kurulu Başkanı Erdoğan
Demirören, Türkiye'nin dışan-
dan hasta âdam görüntüsü sergile-
meye devam ettiğini belirtti. Bu
görüntünün engellenmesi için si-
yasi partilerin derienip toparlanma-
sı gerektiğini ifade eden Demirö-
ren. "Şu anda bir erken seçimin
yarariı olacağına inanmıyorum.
Yararlı olması için bence Seçim
Kanunu'nun veAnayasa'nın ba-
zı maddelerinin değiştirilmesi
gerekiyor" dedi.
İSO Eski Başkanı Memduh
Hacıoğlu da erken seçimin ülke-
ye faydalı olabilmesi için Seçim
Kanunu'nun değişmesi gerektiği-
ni belirtti. Hacıoğlu, "Ekonomi
kfiçük para politikalarıyla yol
almaya çalışıyor. Erbakan'ın
"Rantiyeciyi belinden vurduk'
ifadelerinin ne kadar havada kal-
dığı da ortada" dedi.
TlM Başkanı Oğuz, Türkiye'nin yeniden derienip toparlanmak zorunda olduğunu söyledi
yüzyda böyle giremeyiz'Ekonomi Servisi - Türkiye Ihracat-
çılar Meclisi (TlM) Başkanı Okan
Oğuz, geçen yılki dış ticaret açığının
20-21 milyar dolar düzeyinde olduğu-
nu ve dünya ticaretinde son yıllarda
yaşanan yüksek oranlı artışa rağmen ül-
kemiz ihracatının 25 milyar dolar se-
viyesinde sıkıştığını belirterek "Tür-
kiye 21. yüzyıla böyle giremez. Tür-
kiye, ekonomisiyle, politik yapısıyla
yeniden derienip toparlanmak zo-
rundadır" dedi. TlM tarafından Bo-
ğazıçi Ünıversitesi Ekonomi ve Eko-
nometri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr.
Ercan Uygura hazırlatılan"thraca-
ün Görünümü 1995-1996" adlı rapor,
dün düzenlenen bir basm toplantısıy-
la açıklandı. Raporun sunumunda ko-
nuşan TlM Başkanı Okan Oğuz, Tür-
kiye'nin hâlâ bir dış ticaret politikası
oluşturamadığını belirterek "Türkiye
2000'li yıllara ne yazık ki vizyon
özürlü bir ülke olarak girmektedir.
2000'li yıllarda uluslararası piyasa-
larda sadece konfeksiyon ve gıda
ürünleriyle rekabet iddiası taşıyan bir
ülke olamaz" diye konuştu.
thracatın karşı karşıya kaldığı sorun-
lann, ekonominin genelinde yaşanan
sorunlardan ayn düşönülemeyeceğini
savunan Oğuz şunlan söyledi:
"Ekonomik ve siyasi istikrannı te-
sis edememiş, ekonomisi üretimden
uzaklaşmış, enflasyonda dünya li-
derliğine ada>, gelir dağılımının ala-
bildiğine bozulduğu, ihracatın itha-
latın yansını bile karşılay amadığı ve
eğitim politikası yazboz tahtasına
dönüşmüş bir iilkcnin ihracatının
arzu edilen düzeyde gelişmesini bek-
lemek mümkün değildir. Türkiye 21.
yüzyıla böylesi bir tablo ile giremez.
Türkiye, ekonomisiyle ve politik ya-
pısıyla yeniden derienip toparlan-
mak zorundadır."
Oğuz. kendi hesaplamalanna göre
1996 yılı ihracatının 23.7 milyar dolar
olduğunu, ıthalatm ise 44 milyar dolar
düzeyinde gerçekleşmesinin beklen-
diğini belirtilerek 20-21 milyar dolar-
lık bir dış açik bulunduğunu vurgula-
dı. Oğuz, ticaret dengesinı bozan ıtha-
lattaki hızlı artışın, gümrük bırliğin-
den kaynaklanan gerekçeleri bulundu-
ğunu hatırlatırken ihracatın gelişmesi-
ni engelleyen unsurlar olarak da eko-
nomik ve siyasi istikrann sağlanama-
ması, kredi ve finansman desteğinden
yoksun olunması, pazar bağımlılığı,
ürün çeşitliliğinin sağlanamaması ve re-
el kur politikasının tavizsiz olarak uy-
gulanamayışm! gösterdi.
TlM lcra Komitesi üyesi Orhan
Gencoğlu da hükümetin ihracat poli-
tikasmı eleştirerek ihracatçılann 4.9
tnlyon liraya varan alacaklannın "denk
bütçe bozulur" gerekçesiyle kendı-
lerine ödenmediğini söyledi.
Rapor karamsar
Güney Kore'nin örnek olarak gös-
terildiği TÎM raporunda, bu ülkenin
gelişmiş ulkelere sanayi malı ihracatı
yaparak büyüdüğü hatırlatılıyor ve Tür-
kiye'nin de ihraç kalemlerini çeşitlen-
dirmesinin önemine değiniliyor.
Raporda. Türkiye'nin dünya dış ti-
careti içindeki payının son on yılda he-
men hemen hiç degişmeyerek 1995 yı-
lı itibanyla yüzde 0.43 olduğu ve kişi
başına düşen ihracatının da 256 dolar-
da kaldığına dikkat çekiliyor. Rapor-
da, 1997 yılında Türkiye'nin ihracatı-
nın artması için de dış ticarerm daha hız-
lı büyüdüğü Asya ülkelerine yönelme-
sı gerektiği kaydedilerek "1997 yılın-
da ihracat bakımından ancak ola-
ğan gelişmeler beklenmelidir. Eko-
nominin genelinde istikrar tartışma-
ları sürecektir, çünkü kısa sürede
düşmesi beklenmeyen kamu açıkla-
n ve dış açıklar vardır. Ancak bir kriz
beklenmemektedir" yorumuyapılıyor. TlM Başkanı Okan Oğuz karamsar.
Yeni yapılan binalardaki kalitesizlik müteahhit firmalan yeni önlemler almaya yöneltiyor
Inşaatlara 6
yapı polisi' önerisiMUTLU GÜNEŞ SÖNMEZ
Inşaatlardaki kalite eksikliği alıcılan ve
müteahhit firmalan rahatsız edici boyutla-
ra vannca, sektör yetkilileri inşaat alanla-
ruıda denetimi sağlayacak yeni yöntemle-
ri aramaya başladılar. Denetimsiz inşaatlar
yüzünden sektörün adının karalandığını dü-
şünen bazı inşaatçılar, Avrupa'daki örnek-
lenne benzer bir denetim mekanizmasmın
kurulması yönündeki taleplenni daha sık di-
le getirmeye başladılar. Yapı polisi uygu-
lamasını tartışmaya açan konuyla ilgili çev-
reler, bu sayede kaçak inşaatlann daha ra-
hat denetlenebileceği göriişünü savunuyor-
lar. Aynı çevreler, gelişmiş ülkelerde daire
alırken garanti belgesi verildiğini anımsa-
tarak bu uygulamanm müteahhitlik alanın-
daki eğitim ve ciddiyetten kaynaklandığı-
nı belirtiyorlar.
Sektör içindeki bazı işadamlan ise yapı
polisi uygulamasının Türkiye'deki bürok-
ratik engeller ve ekonomik koşulların bas-
kısı yüzünden istenen başanyı sağlamaya-
cağına vurgu yapıyorlar. Bu çevreler. kali-
tesiz inşaat sorununun, müteahhit firmala-
nn konuyla ilgili dev-
let makamlan tara-
fından belirlene-
rek yetkilendi-
rilmesi ve si-
gorta sistemi
ile
çözülebileceğini kaydediyorlar.
Özellikle büyük şehirlerin varoşlannda
yapılan inşaatlarda, yapı kalitesinin hiçbir
aşamada uygulanmadığını vurgulayan sek-
tör yetkilileri, bunun kent güvenliği ve es-
tetiği açısından olumsuz sonuçlar doğur-
duğuna işaret ediyorlar.
inşaat sektörüne
malzeme üreten
BETEK Boya ve
Kimya Sanayi Genel
Müdür Yardımcısı
Demirkan Bar-
las. yapı poli-
sinin valilik
ya da beledi-
ye içinde
görev
alabile-
ceğini,
ancak
zabı-
tayla ya da güvenlik polisiyle kanştınlma-
ması gerektiğini belirterek şunlan söyedi:
"Müteahhitler ne kadar iyi niyetli
olursa olsun y apı işinde çalışacaklar. Eğer
konunun uzmam değillerse, çok körii so-
nuçlar doğabilir. Bu anlamda yapıyı her
aşamada deneüeyecek bir uzman kad-
ronun önemi ortaya çıkıyor. Bu örgüt-
lenme sayesinde garantili binalar inşa
edilebilir. Yapı polisi gelişmiş Avrupa ül-
kelerinde başarıyla hizmet veriyor. Böy-
lece her önüne gelenin inşaatçılığa so-
yunması da önlenmiş oluyor."
Öte yandan yapı polisi uygulamasının
Türkıye'nin içinde bulunduğu bürokratik
ve ekonomik koşullar nedeniyle istenen ba-
şanya ulaşamayacağını savunan Türkiye
inşaat Müteahhiueri Işveren Sendikası (TİM-
SE) Genel Başkanı Sami San ise sanayi in-
şaatlarında olduğu gibi konut ınşaatlannda
da sigorta sisteminin yerleştirilmesi dunı-
munda yapı polisine gerek kalmayacağını
söyledi. Sarı. "Sigorta sistemi, sorunu
kendiliğinden çözebilir. Türkiye'de inşa-
at alanında büyük firmalar var. Bunun
yanında kendi çıkar düşüncelerinin ku-
rallanyla hareket eden bireysel girişim-
li inşaatçılar var. Bunlar kentlerin va-
roşlannda yüksek binaları hiçbir kurala
aldırmadan yapıyorlar. Bunun önlenmesi
gerek" dedi.
GENEL KURUL ÇAĞRISI
ARKADAŞ KULÜBÜ'nün (Sosyal Kültür Dayanışma ve
Çevre Güzefleştirme Demeği) yıllık Olağan Genel Kurul top-
lantısı 23 Mart 1997 Pazar günü saat 13.001e Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti'nin Cağaloğlu'ndaki Lokali'nde ya-
pılacaktır.
Satt çoğunluğun sağlanamaması halinde genel kurul 30
Mart 1997 Pazar günü aynı yer, aynı saat ve aynı gündem-
le toplanacaktır. Uyelerimizin katılmalarını rica ederiz.
YÖNETİM KURULU ADINA
BAŞKAN DOĞAN KATIRCIOĞLU
GÛNDEM:
1. Açılış, saygı duruşu ve başkanlık divanı seçimi,
2. Yönetim kurulu çalışma ve hesap raporları ile denetim ku-
rulu raporlannın okunması,
3. Raporlar üzerine görüşme açılması ve aklama oylaması,
4. Dernek organlannın seçimi,
5. Dilekler ve kapanış.
Ihtiyaçtan
93 model Skoda Formen Lx
Tel: 521 71 37
MENEKŞE MERAL
(1963- )
Kesilmiş bir kol gibi
omuz başımızda boşluğun
Unutmadık.
Aiiesi adına
FATMA MERAL MAVİOĞLU
ERTUĞRUL MAVİOĞLU
l.O. Tıp Fakültesi karnemi kaybettim, hükümsüzdür.
GÖKÇE GÜNBEY
Konfeksiyon
firmalan
Adana'yı
keşfetti
HACER GEMİCİ
ÖZDEN
ADANA - DÎE verilerine
göre gelir dağıhmında en
adaletsiz il olarak birinci sı-
rada yeT alan Adana'yı kon-
feksiyoncular yeniden keş-
fetti. Ucuz işgücü, ulaşım
kolayhğı ve konfeksiyon için
önernli bir kalem olan kumaş
şirketlerinin dev tesislerinin
Adana'da obnası ve son ola-
rak organize sanayi bölgesi-
nin "teşvik kapsanıına alın-
ması" yıllardır unutulan
Adana'yı cazip hale getirdi.
Istanbul, Izmit gibi illerde
yatınm yapmayı "delilik"
olarak nitelendıren Türkiye
Giyim Sanayicileri Derneği
Başkanı Turan Sarıgülle,
işsizliğin yüzde 64 oranın-
da olduğu bir ilde yatınm
yapmanın herkes için cazip
olacağına dikkat çekti.
1950'lerde dev şirketler-
le tanışan, ancak daha son-
ra küçük ve orta ölçekli sa-
nayisini birtürlü geliştireme-
yen Adana'yı ziyaret eden
konfeksiyoncular yatırım
olanaklannı incelediler.
Ürericiye hasis davranan hükümet, spekülasyonlan önleyemedi.
Fındıkta trilyonluk vıırgun
AHMET ŞEFİK / NtHAT TIĞLI
TRABZON - Kısa adı FlSKOBlR-
LİK olan FındıkTanm Satış Kooperatif-
leri Birliği'nin değerinin altında bir fi-
yatla 11 bin ton iç fmdık sattığı, bu satış-
tan dolayıbazı şirketlere 15-17 milyon do-
larlık (2 trilyon lira) çıkar sağlandığı öne
sürüldü. FİSKOBİRLİK yönetimi, daha
önce Sanayi veticaretBakanı Yalım Erez
tarafından durdurulan benzeri bir girişi-
mi savunarak 1996 ürünü fındığın fiya-
tını yüksek tutmak amacıyla 1995 ürünü
findığı bu biçimde satışa çıkardıklannı öne
sürdü. Birçok ihracatçı ve tüccar "kuru-
mun talan edildiğini" iddia etti.
Türkiye'nin ihracatı içinde çok önem-
li bir yeri bulunan ve mılyonlarca insanı-
mız için bir gelir kaynağı özelliği taşıyan
fındıkta bir türlü istikrarlı bir çizgi ya-
kalanamıyor. 5 tnlyon civannda üretici ala-
cağı hükümetin verdiği sözlere rağmen hâ-
lâ ödenemezken, uluslararası piyasalar-
da fındık fıyatının geçen yıllara göre ol-
dukça yükselmesine rağmen hâlâ spekü-
latif ortam sürüyor.
Erez'in tavnna rağmen geçen haftalar
içinde FİSKOBİRLİK 1995 ürünü 11
bin tonluk iç findığı ihracat kaydıyla iç
piyasada bazı firmalara sattı. Bir günle kı-
sıtlı tutulan ve blok satışlı yüksek miktar-
larda mal alımını öngören ihaleye ancak
14 firma teklifveribildi. Spar Fırması top-
lam 2 bin 750 ton (kentali kavrulmuş için
465 dolar - püre için 428 dolar), Sezgin-
ler firması 4 bin 600 ton (kav, 468, püre
428 dolar) ve Ülker firması 2 bin 500 ton
(kav. 468, püre 428 d5olar) mal alırru is-
temini bildirdi. FİSKOBİRLİK yöneti-
mi de bu satışı onayladı.
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Bukalemun
Onur, erdem, dürüstlük, tutariıltk.. türünden kav-
ramlann geçerli olmadığı, arsızlığın, yüzsüzlüğün, ya-
lanın, hertürden doianın, başarı, prım kazandırdıgı bir
düzende, Erbakan Hoca ile Tansu Çiller yine bir nu-
mara. Yüreğimiz ağzımızda, Erbakan Hoca'nın MGK
kararlannı imzalayıp imzalamayacağını. Çiller'in parti
grubuna vereceği talimatları bekliyoruz. htoca'nın per-
vası yok. Önce MGK toplantısının uyum içinde, çok
yararlı geçtiğinden dem vurdu. Sonra da, kararlan im-
zalamayarak kendince pazariık kapısı açtı^skeri dar-
be istemeyen demokrasi güçlerine dayanarak, de-
mokrasinin nimetlerinden sonuna kadar yararianarak
sıyırtmaya çalışıyor. Hoca MGK kararlannı imzalasa da,
açtığı taftışma, yarattığı gerilimle olabildiğince kazanç-
lı çıkmanın yollarını anyor. Tabıı ki MGK karariarına uy-
madan istifa etmek ya da kararlara uymadan hükü-
metten çekilmemek gibi yollan da seçebılirdı.
Belli ki, hemen imzalamayıp olayı tartışmaya aça-
rak, silahlı güçten gelen baskıyı topluma sergılemek,
mağduru oynayarak sempatı topiamak, sonunda ım-
zalayarak da iktidannı korumak yolunu seçmış bulu-
nuyor. En azından şeriat cephesinde imzalamadan
alacağı tepkileri hafrfletmiş oluyor.
Bence bu işin en çarpıcı boyutu, yıllarca gözümü-
zün önünde politika yapmış, kimliğı belli bir parti lide-
rinin vereceği karann önceden varsayılabilecek, bili-
nen bir renginin olmaması. Birbırı ile tam çatışan se-
çim ve kararlann her birıni verebilecek, ilkesiz, her
oyuna, hesaba açık, bir konumda bulunması.
Demirel'in "Ûûn dündür, bugün bugündür" veci-
zesini Çiller-Erbakan ikılisi, "O bir saat önçeydi, blrsa-
at sonra ne olacağını kimse bilemez"e dönüştürdüler.
Birrastlantı, postadan bugün çıkmış, Çiller'in "Hay-
di Türitiyem llen!" sloganı ile başlayan bir kcnuşması-
nın kitapçığı masamda duruyor. Her zamanki laf sala-
tası içinde 1997'nin hedefi, "Büyûyen Avrupa içinde
bûyüyen Türkiye.. Atatürk'un devrim ve ilkeleri, demok-
rasistandartlan, daha fazla ınsan haklan, dinimiz ve mil-
liyetçiliğimiz ile 21. yüzyıla damga vurmak.." olarak
sloganlaştınlmış. Hıristiyan Demokratlar Zirvesi'nde,
Türkiye'nin AB üyesi olamayacağı karannın verildıği ha-
beri geldıği gün masamda duran Çiller imzalı bu ıddi-
alı sözler, daha da fazla gozume batıyor.
Çiller, her renge gırmede Özal'ın "dört koldan /7er-
leme" çizgisini aştı. Bukalemundan daha başarılı ol-
duğu tartışılmaz. Hâlâ laikliğin, demokrasinin güven-
cesi olduklannı söylerken, sahi siz neler hissediyorsu-
nuz? Ya Erbakan, anayasanın, laikliğin, demokrasinin
korunacağı güvencesini verirken?..
En çok kanıma dokunan, Çiller'in laikliğin, demok-
rasinin güvencesi olmaya oynayarak, MGK karanndan
yararianmaya çalışıp, Erbakan'ın kendisine vermeye-
ceği bilinen başbakanlık koltuğunu kapma hesabını ya-
pabilmesi. Ondan daha zoruma gideni de, Erbakan'ın
bizlere seslenip, "Aslolan demokrasi, anayasa ilkele-
ridir. Geçerli olan hükümetin, partamentonun karaha-
nd)r"diyebılmesi. Resmen bizımle alay edıyor, "Sıkıy-
sa demokrasi, laiklik, insan haklan adına, askeri dar-
beyi, muhtırayı savunun. Hükümetten, Meclis'ten
MGK'nin dikte ettırdiği kararlann eksiksiz gereğinın ye-
rine getirilmesini isteyin" diyor.
Ertjakan'ın bu tehlikeli tuzağına düşmeden, MGK
adına değil, ancak kendimiz adına, çağdaş yaşam, in-
san haklan, demokrasi adına. sadece MGK bildirimin-
de yer alanların değil, Susurtuk, çeteler dahıl pek çok
şeyin bırden eksiksiz hesabının sorulmasında yeterin-
ce karariı, bilinçli miyız?
Şorumluluğu askerlere bırakma ya da hemen se-
yirci rolüne çekilme heves<ilerine bakıp tuzaklara ne
de kolay düşmeye hazır olduğumuzu görüyorum.
Çaresizlikten en çok kendime, sonra komşulanma,
kendime en yakın hissettığim insanlara, toplumsal ör-
gütlenmelere, sendikalara, siyasi partiiere ve lıderle-
rine kızıyorum: "Kendima seçeneksizlığe hapsetûk, mey-
danı bunlara bıraktık" diye. Kimi arkadaşlar iyimşerlik
adına en kötümser çizgiye çekilmekte: "Biz şeriat ya
da darbe gibi iki olumsuz yoldan birine girmek, birinin
yanında yer almak zorunda değiliz. Seyirci kalınz. Bir-
bineri ile hesaplaşmalannı ızleriz" demeye kalkışıyor-
lar. Yine klasik seyirci rolümüze dönmekten, tribünle-
re çekilmekten ödüm kopuyor.
Susurluk sonrası ne de güzel bir toplumsal uyanış,
kıpırdanma, insan haklanna, demokrasıye sahip çık-
mafilizleniyordu. Yennı yine umutsuzluğa, geleneksel
seyirci rolüne mi terk edecek?
Akşam saat 9'da karşı apartmanın dairelerinde sö-
nen ya da yanıp sönen ışıkları yeterlı görmeyince,
elektrik düğmesi ile sinirii sinırli oynuyorum. Gecikme-
li de olsa, karşı bloktan yanıtlar gelince çocuklar gibi
seviniyorum. "Bizi seyirci rolünde, tribünlere atmak
eskisi kadar kolay değil" dıyerek umutlanıyorum.
Haberlerde toplumsal tepkıyi tırmandırabilecek,
REFAHYOL iktidannı, Çiller-Erbakan ikilısini demok-
ratik, sivil çözümlerle düşürebılecek, Susurluk hesap-
laşmasını kapattırmayacak, şeriatın güçlenmesine ka-
pı açmayacak, çözüm yollannın habercisı, sağduyu-
lu çıkışlan heyecanla anyorum.
Sağduyu. şımdilik sadece bir reklamda ete kemi-
ğe bürünmüş olarak gözükse bile, sağduyunun içimiz-
de her yerde, örgütlerımızde bulunduğuna, sadece
bizler tarafından aranmayı, yakalanmayı, görülmeyi
beklediğine inanıyorum.
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi'nin yatnm
: bilançosu
TAMAMUWWŞYATtfîlMUB BOLGEDEKİ HİZMET SEKTORÜ
fesister
Hayvanalık sektöoı
Tanm tekstıl sektoaı
Gıdasektöru
Makna imalat sektoru
Toprakftuğla)
T0
p
lAM
Adet
6
26
28
13
16
89
Tesetof
Tunstık tests
Eğitim
İnşaat (haar beton)
Soğuk hava deposu
Plastık imalat sanayi
Sağlık ve LPG
TOPLAM
12
4
4
26
B
9
63
Adet
Tanm, gıda, hayvanalık 59
Endûstpyel yatımılar 22
ATtlOİANİŞt.eTM£LER
fesistof Adet
Tanm ve hayvancılık 14
TKB yanm kalınış
tesisleri gözaltına aldı
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Doğu ve
Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki 22 ilde bulunan ve
geçen günlerde çıkanlan 4.5 trilyon lira kaynaktan
faydalanacağı belirtilen yanm kalmış tesislerin, Türkiye
Kalkınma Bankası elemanlannca yeniden incelemeye
alındığı bildirildi. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası
Başkanı Şirin Yiğit, Kalkınma Bankası yetkilileriyle
yaptıklan görüşmelerde, söz konusu tesislerin yeniden
incelemeye alındığının kendisine iletildiğini söyledi.
Yiğit, bölgedeki yanm kalmış 134 tesisin yeniden
işletmeye açılabilmesi için gereken 4.5 trilyon liralık
kredinin verilmesi amacıyla çalışmalann devam ettiğini
belirtti ve: "Yapılan incelemeler sonucu kredi kriter-
lerine göre krediler 15 Nisan 1997 tarihinden itibaren
ödenecek. Bu arada. yüzde 75'i tamamlanmış olan
imalat sanayileri için de kredi verileceğinin açıklanması
üzerine bugüne kadar bölgeden 400 başvuru oldu.
Başvurular da halen devam ediyor" dedi.