Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 MART 1997 PAZARTESİ
10 DIŞ HABERLER
Iııtilıar tarikabGüneş Tapınağı müritlerinin intiharlar zincirine Kanada'da bir
yenisi eklendi. Tarikata ait bir binada 5 kişinin cesedi bulundu.
Dış Haberler Servisi -1994 ve 1995
yıllannda İsviçre, Fransa ve
Kanada'da toplu intiharlar ve
kaîliamlar ıle adını duyuran Güneş
Tapınağı tarikatı, bu kez de
Kanada"nın St. Casimır kentinde 5
kurban aldı. Quebec eyaletinin
gûneydoğusunda küçük bir kent olan
St. Casimir'de merkezi İsviçre'de
olan Gûneş Tapınağı tarikatına ait bir
evde 5 kişi ölü bulundu.
Önceki gün tarikat evinin önünden
geçen bir şahsın duman göriip polise
haber vermesi ûzerine kapıyı kıran
yetkililer, üçü erkek ikisi kadın beş
kişinin cesedi ile karşılaştılar. Konu
ile ilgili bir açıklama yapan Quebec
Polis Merkezi Sözcüsü Pierre
Robkhaud, yaşlan 13 ila 16 arasında
değışen bıri kız 3 çocuğun da evin
arkasında "korku ve şaşkmhk" ıçınde
bulundukJannı kaydettı. Sözcü,
doktor kontrolüne ahnan çocuklann
hayati tehlike içinde olmadıklannı
belırtti. Kurbanlann ısimlerini
açıklamayan Robichaud, evin 1994
ve 1995 yıllannda Kanada, Fransa ve
İsviçre'de toplu intihar ve
katliamlarla dünya gündemine giren
Güneş Tapınağı tarikatına ait
olduğunu bildirdi.
1994 yılının ekim ayında Güneş
Tapınağı tarikatının 48 üyesi,
İsviçre'de iki köyde meydana gelen
esrarlı yangınlarda ölmüştü.
Ölenlerin çoğu büyük bir çiftlik
evinin içinde yanmış bir şekılde
bulunurken, bir kısım tarikat üyesinin
cesedi de Alp dağlanndaki 3 dağ
evinde bulunmuştu. Ölenlerin
cesetlerinde yapılan otopside
cesetlerin çoğunun başında kurşun
deliklerine rastlanmıştı. Jsviçre'deki
toplu ihtiharla eş zamanda.
Kanada'da Montreal yakınlannda da
güvenlik görevlileri yanmış bir evin
içinde 5 kişinin cesedini bulmuşlardı.
Tarikat liderleri de ölenlerin
arasındaydı.
1996 yılında ise yine Güneş
Tapınağı tarikatı üyesi 16 kişinin
cesedi Fransız Alpleri'nde İsviçre
sının yakınlannda Vercors
bölgesinde 20 metre derinlikteki bir
çukurda yanmış bir halde
bulunmuştu. Fransız ve İsviçreli
uzmanlar, bulunduktan sonra otopsi
yapılmak üzere Grenoble'a götürülen
cesetler üzerinde yapılan incelemeler
sonucunda kurşun yaralanna
rastladıklannı açıkİamışlar, bunun
üzerine bulunanlann bir kısmının
vurularak öldürülmüş olabileceği
iddialan gündeme gelmişti. Ölen ya
da öldürülen 16 kişinin arasında 3 de
cocuk bulunuyordu. Tarikat
üyelerinın 4 arabaya binerek bölgeye
geldikkri ve muhtemelen oturarak
bir daire oluşturmuş vaziyette,
üzerlerine yanıcı bir madde serpmek
suretıyle yaşamlanna son verdikleri
açıklanmıştı.
Güneş Tapınağı'na bağiı 16 kişinin cesedi önceki yıl Fransız Alpleri'nde bulunmuştu.
Bloklaşma güneşin
doğduğu yere uzanıyorRusya ve ABD liderleri arasında
yapılan Helsinki Zirvesi -diploma-
tik açıklamalann tüm iyimser vur-
gusuna karşın- başansız oldu. So-
nuçta Boris Yettsin'ın, Bill Clinton
ile ilişkileri ve ülkeleri arasındaki iş-
birliğini "her şeye karşın" sürdür-
me karariannı bir başan gibi sun-
ması bile, durumun ne kadar cid-
di olduğunu gösteriyor. ABD yöne-
timi, "soğuk savaş" sonrasmda ko-
numlannı iyıce pekiştirip Rusya'y
1
tümüyle etkisizleştirmek ve aynca
Avrupa'dakı gücünü arttırmak için
NATO'yu genişletme stratejisinde
kararlı olduğunu kanıtladı. Rusya
lideri Yeltsin ise önceden planladı-
ğı gibi sert bir üslup kullanarak bu-
na karşı olduğunu, askeri paktın
kendi sınırianna doğru yayılması-
na karşı Çin, Hindistan ve Iran'la iliş-
kilerini geliştireceğini vurguladı.
Böylece ABD de (yani NATO), Rus-
ya da bloklaşma eğiliminin yönü-
nü kesinleştirdiler. Güneşin doğdu-
ğu yere, doğuya doğru ilertene-
cek!.. Moskova bugün Hindistan
başbakanını ve Çin dışişleri baka-
nını ağıriıyor; yakında Iran parla-
mento başkanı Rusya'yı ziyaret
edecek ve nisan ayında yapılacak
Rusya- Çin zirvesinde, iki ülke muh-
temelen "stratejik işbiriiği" açık-
lamasını yaparak Batı'ya meydan
okuyacak. NATO, yeni üye olacak
ülkelerde nükleer silah bulundur-
mayacağını, Varşova Paktı'ndan
kalan asken altyapıyı kullanmaya-
cağını ve karariannı Rusya'yla uz-
laşma içinde almaya özen göste-
receğini vurguluyor. Ancak iki Al-
manya'nın birleşmesi sırasında,
paktın "asla genişlemeyeceği"
yolunda verdiği söz anımsanırsa,
şimdi yapılan bu açıklamalann çok
fazla anlam taşımadığı anlaşılabi-
lir. Aynca, Amerikan çizgisinin be-
lirgin biçimde ağır bastığı NATO
içinde, Fransa ve Almanya başta
olmak üzere, farklı sesler çıktığını
da gözden kaçırmamak gerek. Av-
rupa güvenlik sisteminin, Avrupa dı-
şından gelen direktiflerie değil, an-
cak bütün katılımcılann çıkarian ve
görüşleri göz önüne alınarak sağ-
lıklı biçimde şekillenebileceği ortada
ERMENİSTAN RUSYA
îktidar
Daşnaklara
oynuyor
Ermenıstan Devlet Başkanı Levon
Ter-Petrosyan'ın, başbakanlığa Dağlık
Karabağ Cumhuriyeti'nin 43 yaşındaki
başkanı Robert Koçaryan'ı getirmeşi
önemli tartışmalara yol açtı. Böylece Eri-
van'ın Karabağ konusundaki uzlaşmaz
çizgisinin netleştıği kanısı yaygın. Ayn-
ca Türkdüşmanı Daşnak örgütlenmesi-
ni 1994 sonunda yasaklayan Petrosyan,
Batılt ülkelerdekı Ermeni lobisintn ken-
disine gösterdiğı tepkı sonucu, tutumu-
nu değiştirmış oldu. Daşnaklann güçlü
olduğu Karabağ başkentınden Erivan'a
sıçrayan Koçeryan'ın, Daşnak hareke-
tinin yenıden legalleşmesını sağlayaca-
ğı iddıa ediliyor. Bir başka iddiaya göre,
son zamanlarda petrol şılahını kullana-
rak Batılı ülkelerle ilişkilerini geliştiren
Azerbaycan'a karşı zayrf kalan Erme-
nistan'ın Rusya'ya dayalı dış politika-
sında değişiklik olacak ve Erivan, başta
yurtdışındaki Ermeni lobisıninfaaliyetle-
rine dayanarak yüzünü Batı'ya dönme-
ye başlayacak.
Rusya 27 marta
hazırlanıyor
Moskova'da yeni hükümet, he-
nüz tam olarak faaliyete başlama-
sa da genel olarak biçimlendi.
"Rusya'da kapitalizmin baba-
sı" sayılan Anatoliy Çubays'ın
yükselişı yalnızca muhalefetten
değil, iktıdar içinden ve bölge yö-
netimlennden de büyük tepkı alın-
ca, Başbakan Viktor Çernomır-
din bir ara kuşkulu hale gelen ko-
numunu yenıden topaıiamaya baş-
ladı. Birzamanlartek başbakan bı-
rinci yardımcısı olacağı açıklanan
Çubays'la aynı yetkılerle, bölgele-
rin temsilcisi olarak Nijniy Novgo-
rod Valisı Boris Nemtsov da hükü-
mete dahil edildi. Biri 41, öteki 37
yaşındaki iki başbakan yardımcı-
sı, Başkart Boris Yeltsin'in "yeni
kuşağı derteme" kararının işare-
ti olarak değertendiriliyor. Özelleş-
tinme reformu sonucunda halkın
yoksullaşmasının temel sorumlu-
su olarak görülen, Rusya'nın bel-
ki de en sevilmeyen politıkacısı
Çubays, şimdi yeniden "kemer-
leri sıkma" önlemlerinden söz
ediyor. Nemtsov ise "mafya ka-
pitalizmi" yerine "demokratik
halk kaprtalizmi" kurma amacıy-
la fınans olıgarşisinin bazı temsil-
cılenn canını yakmak zorunda ka-
labileceğini, en zengin ve en yok-
sul kesımler arasındaki uçurumu
azaltacağmı söylüyor. Bu arada
Rusya, yakın tarıhinin en kitlesel
protesto eylemlennden bınne ha-
zırlanıyor. Sendıkalann öncülüğün-
de ve muhalefetin aktif desteğiy-
le düzenlenecek olan genel grev
ve göstenlere tahminen 20 milyon
kişinin katılması bekleniyor. Ikti-
dann halkı yoksullaştıran ekono-
mik ve sosyal politikalarının pro-
testo edileceği bu eytemin. yeni hü-
kümete özgün bir "HoşgekJin"
niteliğınde ciddi bir uyan olacağı
belırtılıyor.
KABtL'DE OKULLAR ERKEKLER İÇİN AÇILDI
Kızlara eğitim
başka bahara
• Taleban yönetimi, uzun bir aradan
sonra okullan açtı, ama yalnızca erkek
öğrenciler ve öğretmenler için. Kızlarla
ilgili karan "din alimleri" verecek.
Dış Haberler Servisi - Afganistan'ın başken-
td Kâbil'in şeriatçı Taleban örgütü tarafindan ele
geçirilmesınden ben kapalı olan okullar, dün
uzun bir kış döneminden sonra yenıden açıldı.
Işyerlerinde çalışmalanna izin venhneyen. hat-
ta evlerinde pencelerinden dışan bakmalan bi-
le yasaklanan Afgan kadınına yeni bir darbe de
eğitim konusunda geldi. Taleban devrinin eğı-
timi yalnızca erkek öğrenciler ıle erkek öğret-
menlen kapsıyor. Kız öğrencilere ve kadın eğit-
menlere ise "izin yok".
Taleban yönetiminin Eğitim Bakanı Mevle-
viSait Riyazeddin. kızlann ve kadın öğretmen-
lenn okullara gen dönüp dönmeyeceklenne
ilişkin karann dın alimlerine bağlı olduğunu açık-
ladı. Ancak ülkedekı "•cinsiyet aynmcıhğr ne-
deniyle Afganistan'a msani yardımı askıya al-
ma tehdidinde bulunan BM ve ötekı sivil top-
Jum kuruluşlannı ürkütmek ıstemeyen Tale-
ban, kız öğrencılerin efitimine izin verilmeme-
sine gerekçe olarak ülkedeki ekonomik koşul-
lann ancak erkeklenn öğrenim görmesine ola-
nak sağlamasını göstenyor.
Riyazeddin. Kâbil'de kış döneminden sonra
tüm okullann dün yeniden eğıtıme başladığını
belırtti ve geçmışte olduğu gibi kız- erkek ka-
nşık eğitim yapılmayacağım kaydetti. "Kızla-
nn da okıık gittiği o dönemde sonuç bir fela-
ketti" diyen Riyazeddin. "İsbuniyet, kız çocuk-
lanneğfömine karşı değfl.Aksine kızlaruı da eği-
tim görmeleri gcrekli. Ileride şeriat kuraUanna
uygun olarak kız öğrenciler ayn bir egitime ta-
bitutulacaklar" şeklinde konuştu. Konunun ts-
lam alımlerinin görüşüne sunulduğunu ve ya-
kında karann çıkmasının beklendiğıni kayde-
den Riyazeddin, kız çocuklann eğitimi konu-
sunun Birleşmiş Milletler ve insani yardım gön-
deren diğer si\ ıl toplum kuruluşlan üzerinde
olumsuz etkisi olacağmı sanmadığinı belirtti.
Afganistan'a yardım gönderen sivil toplum ku-
ruluşlannm-btr&ısnu ülkede cinsiyet aynmcı-
•bfına dıkkat çekerek. bürolannı kapatmayadâ
yardımı kesme tehdidinde bulunuyorlardı. Ön-
ceki gün de Kâbil Üniversitesi rektörü görevin-
den alınarak yerine medrese eğitımli Mevievi
Pir Muhammed Ruhani atandı.
Ellerinde listeyle köy bastılar
Cezayir'de 7 kadının
boğazı kesildiDış Haberler Servisi - Şeriatçı militanlann
saldınlannın aralıksız sürdüğü Cezayir'in baş-
kenti Cezayir'in yaklaşık yüz kilometre güne-
yinde bulunan bir köye, sayılan 50'yi bulan
aşın dinci militanlann saldırdıklan ve 7 kadı-
nı boğazlannı keserek öldürdükleri bildirildi.
La Tribune gazetesinin haberine göre, radi-
kal Islamcı gruplann son derece aktif olduk-
lan bölgede ulaşımı güç Uzra Köyü'ne aşın
dinci militanlann cuma günü öğleden sonra dü-
zenledikleri saldında, köyün erkekleri yakın-
daki ormana kaçtılar. Gazetenin bölge halkı-
na dayanarak verdiği habere göre, militanla-
nn lideri, elindeki listeye bakarak, boğazlan
kesilerek öldürülecek 7 kadını belırledi ve da-
ha sonra katliam gerçekleşti.
El Vatan gazetesi de önceki gün. başkentin
150 km. güneyindeki Uled Antal Köyü'nde 32
kişinin katledildiğini duyurmuştu.
Şiddetli patlama
Kuzey Irak'ta yayın yapan Kürdistan Yurt-
severler Birliği Radyosu. dün sabahki haber
bülteninde, Başkent Ceza>ir'e 150 kilometre
uzaklıktaki bir tünele bomba yerleştirmek is-
teyen 16 kişinin, bombanın anıden patlaması
sonucu öldüğünü, 4 kişinin de ağır yaralandı-
ğını bildirdi.
YAPI KREDI LEASING
Bursa Temsilciliği nde görevlendirmek üzere;
• Yüksekokul mezunu,
• Word, Excel programlarını ve ofıs araçlannı kullanabılen.
• Genç. dinamik, insan ilişkilerinde başarılı,
• Bayan,
YÖNETİCİ SEKRETER
aramaktadır.
llgiUnenlerin fotoğraflı özgeçmisjerini 31 Mart 1997
tarıhinde elimizde olacak şekilde, aşağıdakı adresımize
posta ile iletmeleri rica olunur.
Başvurular kesinlikle gizli tutulacak ve yanıtlanacaktır.
V
LEASING
Şehıt Muhtar Caddesı No: 5 Taksıra 80C60ISTAN3UL
KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo. 1997'! Tereke
Kadıköy, Bostancı. Dr. Kemal Akgüder Cad. Yıldız Apt. No: 4/2 sayılı yerde ikamet ederken
vefat eden muns Eleftena Gavriloğlu'nun terekesine hâkirnligımizce el konulmuş olup, adı geçe-
nin mırasçılan olduklannı ıddıa edenlenn clındc mırasçı olduklanna dair belgelerle bırlikte MK'nin
534. maddesi gereğınce ışbu ılan tarihinden itibaren üç ay içinde mahkeraemıze müracaat etmele-
ri gerelctiği, aksı halde haklanna dü^en terekenin miras sebebiyle istihkak davası haklan saklı kal-
müc kaydıyla Hazineye intikal edecegi hususu ilan olunur. 14.3.1997 Basın: 12249
Onümûzdekı 5 yii ıçınoe çocuklannn "sağtıldı kendıne gıtvenen, sonjmiuluk djygulan
göışmış, bağımsz kzşıMdı mutlu btreyter* o<arak yeöşmesm ısteyer
50 000 aılemıze tamet vemıeyı hedetemş ouLruvonjz Bu aiıacımıza jıaşmak ıçın
EV OGRETMENLERIARIYORUZ
J Bebek ve çocuklan çok se^ıyorsantz
3 Çocugun evinde, sevgı dolu ortarnöa, 0-3 yaş arasına
tam gün eğitim vermek tst'ycxsanız
3 Atakoy, Utus, Tarabya. Ataşehtr, Bostancı Göztepe
ve ıstedığınız semtte çalışmak ıstıyorsanc
3 Emeklı oğretmen, unıversıte veya lıse mezunu, eğitim
almaya açıksanız
ü 20-45 yaş arasında ve sıgara kullanmnyorsanız
MATURE ekıbının bfr uyesı olmak ısteyen
bayanlar lütfen bızı arayınız.
MATURE Eğıttm & Aıle Danışmanlıgı
Tel: (O216) 327 68 77- 327 70 45
MATURE
VEFAT
Kemal, Adnan, llhan. Şemsinur'un babalan;
Şahabettin, Hüseyin, Güner ve Selma'nın
kayınpederi; Volkan, Neslihan, Ilknur, Burak,
Tuğçe, Emel, Kamuran, Emel, Bülent'in dedeleri;
merhum Mükerrem Yavaş'ın eşi
ALİYAVAŞ
23/3/1997 Pazar gûnü Hakk'ın rahmetine
ka\r
uşmuştur.
Cenazesi 24/3/1997 Pazartesi (bugün) Fatih
Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra
Kozlu Mezarlığf nda defhedilecektir.
AİLESİ
Parlez-Vous
Français?
Fransızca
konuşur musunuz? -^
FRANSIZCA DİL KURSLARI
Kurs başlangıç tarihi:
27 MART 1997
Kayıtlar ve Test:
24-26 MART 1997
Saat: 10.00-18.00 arası
İFKM IEFIISTANBUL FRANSIZ KULTÛR MERKEZİ
INSTnVTD ETLVES FRANÇA1SES DISTANBUL
Istiklal Cad. No: 8 Taksim Tel: 252 02 62
FATtH 1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo: 1996 1082
Mahkememizın 1996.1082 esas. 1997 132 karar ı>a> ılı ılamı
ile 24.2 1997 tarihinde. Tokat, Turhankaya Mah. Cılt 008 04.
sayfa 47 \e k.252'de nüfuşa kayıtlı bulunan 2 9 1981 doöum-
lu Mustafa Demiral'a küçük olması nedenı ıle kısıtlanarafc, ay-
nı yerde nüfusa ka>ıtlı blunan kardeşı Burhan Deımral \ ası ola-
rak atanmıştır. Key-fiyet ılan olunur 24.2.1997 Basın. 12273
VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI
Arkadaşımız M. Adnan Yavaş"ın babası
ALİ YAVAŞ'ı
kaybetmenin üzüntûsü içindeyiz.
Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine
başsağlığı dileriz.
CUMHURtYET ÇL4LIŞANLARI
TURNIKE
SEMIH GUNVER
İki Hedef
Tansu Çiller ileriye dönük politikasında kendisine
iki ana hedef saptamış: Avrupa Birikji'ne girmek ve
Türkiye'yi büyükler arasında bir büyük Avrupa dev-
leti yapmak. Iç politikada merkez sağı bütünleştirmek.
Herkesin alkış tutacağı güzel hedefler. Fakat, ger-
çekleştirilmeleri zor şartlara bağlı ve uzun süre ala-
cak gayeler. Çiller'in, isteklerini gerçekleştirebilmek ola-
naklanna sahip olup olmadığı hususunda iyimser ola-
bilmek zor.
Avrupalı Hıristiyan Demokrat liderler, Türkiye'yi
Müslüman ve başka kültüre sahip ülke olduğu için ara-
lanna alamayacaklannı açıkladıklan zaman, Alman-
ya Başbakanı Helmut Kohl'ün başını çektiği bu dav-
ranışı beklenilmedik tatsız bir sürpriz olarak karşıla-
yan ve büyük tepki gösteren Çiller, Hollanda'daki dı-
şişleri bakanlan toplantısında, Batılı devlet adamlan-
nın hesaplı hareket ederek, Türkiye'yi kırmaktan ka-
çınmak istemeleri ve Hıristiyan Demokratlan ırkçılık-
la suçlamalannı büyük bir zafer olarak değeriendir-
miş, Türkiye'nin Avrupa Birliği'nin raylan üzerine otur-
tulmuş olduğunu sevinçle alkışlamış, bu büyük ba-
şanyı REFAHYOL hükümetinin sağlamış olduğunu
gösterişle açıklamıştı. Oysa, ne Hıristiyan Demokrat-
lar'ın karaıian ne de AB dışişleri bakanlannın tutum-
lan Türkiye'nin AB karşısındaki durumunu degiştirmiş
değildirler. Avrupalılar, Hollanda'da AB'nin tam üye-
liğine aday ülkelerin isımlerinı açıklamaktan kaçınmış
iseter bunun nedenlen başkadır. AB dışişleri bakan-
lan Hıristiyan Demokratlar'ın görüşlerine karşı çık-
mışlarsa da Türkiye'ye AB'nin kapılannı şu safhada
açmak niyetinde olduklan ıntibaını vermek de isteme-
mektedirier. Türkiye'nin adaylığa hak kazanabilmesi
için ekonomik ve sosyal alanlarda, demokrasi yolun-
da, siyasi sorunlannın çözülmesinde yapacak pek
çok husus mevcuttur. Bu ışleri çözümlemek ve Tür-
kiye'yi Batı düzeyine getirebılmek için ciddi gayretler
gerekmektedir. REFAHYOL hükümeti bu güce sahip
değildir.
Türkiye dış politikasında çelişkiler içindedir, AB'ye
alınmazsa NATO'nun genışlemesine boykot edebile-
ceğini açıklayan Çiller. VVashington'da olduğu kadar
Bonn'da ve diğer Batı Avrupa başkentlerinde de an-
tipati yaratmıştır. Clinton ile Yeltsin bu konuda Hel-
sinki'deçetin birpazarlıkiçindedirier. Rusya'yı bu po-
litikasında dolayısı ile destekleyen tek ülke haline ge-
lecek olan Türkiye, Avrupa'nın tam üyeliğe aday di-
ğer ülkelerini de sebepsiz karşısına almış olacaictır.
Kendi çıkarian söz konusu olunca bu tür vetolara
karşı çıkan Türkiye'nin NATO'nun genişletilmesine
vetosu ile engel teşkil etmesıni, bu davranışımızın ne-
denlerinde ne kadar haklı olursak olalım, Batı dünya-
sına izah etmemiz kolay değildir. Eleştirilerimizi Alman-
ya'ya yöneltirken, buna ek olarak ABD'yı de karşımız-
da bulabıliriz. VVashington'un son günlerdeTürkiye le-
hine davranışlarda bulunmasını da Çiller'i inatlaşan
bu tutumundan vazgeçıımek isteği ile izah edebiliriz.
Yunanistan Dışişleri Bakanı Pangalos'un, Türki-
ye'nin Avrupa'nın aynlmaz bir parçası olduğu nakkın-
daki beyanlan ise yersiz bir iyimseriiğe yol açmama-
lıdır. Türkiye'yi Avrupa'dan uzaklaştırabilmek gayret-
lerinin tek savunucusu bugüne kadarAtina hükümet-
leriydi. Yunanistan bu tutumunu Türkiye'yi yola getir-
mek ve kontrol attında tutmak için yapıyordu. Türki-
ye Avrupa'dan Batıltlar tarafindan dışlanırsa Yuna-
nistan bu kozunu elinden kaçırmış olacaktır.
Yalçın Doğan'ın son yazısını dikkatle okudum. Çil-
ler'in Roma'da Pangalos'a, Yunanistan'ın, Türkiye'nin
AB'ye girmesine karşı çıkmaktan vazgeçmesi halin-
de Kardak sorununu La Haye Adalet Divanı'na gö-
türmeyi vaat ettiğini ve iki bakanın bu konuda anlaş-
tıklannı yazıyor. Bu habere inanmak istemiyorum. Çil-
ler'in ne kadar "impulsif" olursa olsun, böyle bir an-
laşmayı Yunanlı meslektaşınateklif edemeyeceğini dü-
şünüyorum. Kardak konusu La Haye'de aleyhimize
karara bağlanabilir. Bu iş Kardak'la da kalmaz, sta-
tüleri belirsiz bırakılmış bütün küçük adalara ve ka-
yacıklara da yayılır. Diğer taraftan Yunanistan, Türki-
ye'nin AB'ye girmesine mani olabilir, fakat AB'ye alın-
masını sağlayamaz. Pangalos'un bu sözlerine kana-
rak hevesle yola çıkmak da affı mümkün olmayan bir
politik hata olur.
Ileride bir gün AB'ye girmemiz mümkün olabilirse,
bunun ilk şartı Türkiye'yi her alanda Avrupa düzeyi-
ne çıkaracak şartlann sağlanmasına şimdiden ciddi-
yetle ve tam bir anlaşma içinde başlayabilmemizdir.
Çiller'in ikinci hedefi merkez sağı birieştirmekmiş.
Çiller, bunu gerçekleştirmeyi gerçekten düşünebiliyor
mu? Mesut Yılmaz'ı küçümsüyor, ANAP lideri ile
dalga geçiyor. "DYP'nin kapılan ANAP'a açıktır" di-
yor. Çiller, olasılıkla Refah'ı, merkez sağa çekmeyi ve
DYP ile birleştirmeyi tasariıyor. Çiller, Başbakan Er-
bakan'ı kâfi derecede tanımıyor Hoca bu oyuna ge-
lirmi? Düşünülmesi bile abes birtasan. Refah'lı Em-
re, "AB'ye karşıyız" diye demeç veriyor. Hasan Hü-
seyin Ceylan başörtüsünün, namaza giden mümi-
nin sanğının, imam-hatip okullannın yılmaz savunu-
cusu. DYP içinde huzursuzluklar sürüyor. Necmet-
tin Cevheri bile kaygılannı açıklamaktan kendisini
alamıyor.
Onun, iç bayıltan, sürekli tebessümlerine bakma-
yın, Çiller'in işi zor, çok zor.
ı
1 ÖLÜ, 100 KADAR YARALI
Bangladeş'te
olayhgrev
Dış Haberler Servisi -
Bangladeş'te eski Başbakan
Begüm HalideZiya'nın lide-
ri olduğu ana muhalefetteki
Bangladeş Ulusal Partisi'nin
(BNP) çağnsı üzerine dün
yapılan 8 saatlik genel grev
sırasında çıkan şiddet olay-
lannda 1 kişi öldü, yaklaşık
100 kişi de yaralandı.
Polis yetkilileri tarafindan
yapılan açıklamada, Çita-
gong limanına 32 km mesa-
fedeki Hasimpur'da, kimli-
ği belirlenemeyen kişilerin
saldınsına uğrayan bir yolcu
treninin raydan çıkması so-
nucu 1 kişinin öTdüğü, 40'tan
fazla kişinin de yaralandığı
bildirildi. Görgü tanıklan,
saldırganlann tren raylannın
bir kısmını yerlerinden çı-
kardıklannı, ancak sabah si-
si nedeniyle makinistin bu-
nu fark edetnediğini belirtti-
ler.
Yine dün Çitagong ken-
tinde meydana gelen çeşitli
patlamalarda da 7 kişinin ya-
ralandığı kaydedildi. Polisin
10'un üzerinde BNP'ye men-
sup grev gözcüsünü tutukla-
dığı bildirildi.
BNP'nin çağnsıyla ger-
çekleştınlen 8 saatlik genel
grev sırasında başta ulaşım
araçlan olmak üzere ülkede-
ki iş sektörlerinin büyük bö-
lümü felce uğradı. Ulaşım
yetkilileri. tren ve hava ula-
şım araçlannın çalıştığını,
ancak çok az sayıda yolcu
olduğunu belirttiler. Çita-
gong yetkilileri grev nede-
niyle liman da dahıl olmak
üzere kentteki tüm işyerleri-
nin kapandığını kaydettiler,
Ülkenin diğer büyük kent-
lerinde gün boyu meydana
gelen çeşitli şiddet olayla-
nnda da 50 kadar kişinin ya-
ralandığı belirtildi.