Katalog

19 MART 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ArifSağ ifade verdi • İstanbul Haber Senisi - Mardin Cumhunyet Başsavcılığı'nın. 2911 sayılı Gösterı ve Toplantı Yürüyûşleri Kanunu'na muhalefet suçundan hakkında soruşturma yürüttüğü Türk halk müziği sanatçısı Anf Sağ'ın talimatla ıfadesı alındı Sağ, ifadesinde "7 arkadaşımla birlikte 7 yıldır ifade vennek için gelip gıdiyoruz. Hakkırnızda bir gıyabi tutuklama karan çıkanlmış. Aslında bu dava da düşmüş, bir bilgısayar hatası"' dedi. Malatya'daki izmsizyüpüyüş • MALATYA(AA)- Malatya'da, Gösten Yürüyüşlen Yasası'na muhalefetten 30 kişı hakkında gıyabi tutuklama karan venldi. Cumhunyet Başsavcısı Zafer Sıpahı'den alınan bilgiye göre, Islamı Dayanışma Vakfı MaLatya Şube Başkanı Ismail Özer'in karşılanması sonrası, gösten yürüyüşüne katıldıklan tespit edilen 30 kişi hakkında gıyabi tutuklama karan verildı. Belediye-İşlilere gözaltı • İstanbul Haber Servisi - Beledıye-lş Sendıkası İstanbul 2 No'lu Şubesrnden yapılan açıklamada. Kocaelı Şube Başkanı Remzi Polat'tan sonra İstanbul Büyükşehır Beledıyesı Sağlık lşleri Müdürlüğü'nde çalışan şube üyesı Hıdır Sabur'un da gözaltına alınması kınandı. Kocaeli çetesi davası • İstanbul Haber Servisi - Kamuoyunda 'Kocaeli çetesi' olarak bılınen ve aralannda Mehmet Hadı Özcan'ın da bulunduğu 5 sanık hakkında, muteahhit Taha Metin Alan'dan 50 bin mark gasp edıhnesiyle ilgılı açılan dava, 'cürûm ışlemek amacıyla teşekkül oluşturmak' suçundan açılan davayla birleştırildı. Kocaelr Ağır Ceza Mahkemesi'nın 'görevsizlik' karan üzerine Istaobul 1 No'lu DGM'de görülen davada, raahkeme beyeti sanıklann tahlıye talebini reddetti. Heyet, aynca davanın 3 No'lu DGM'de görülen dava ile büieştirilmesini kararlaştırdı. ketişim Mezunlan Derneği kuruldu • istanbul Haber Servisi - istanbul Üniversitesi tletişim Fakültesı mezunlannı bir çatı altında toplamayı amaçlayan 'lletişim Fakültesi Mezunlan Demeğı' kuruldu. Merkezi Beyoğlu lstiklal Caddesi Imam Adnan Sokak 30 numarada bulunan tletişim Fakültesı Mezunlan Derneği üyeleri, 5 nisan cumartesi günü TSYD Levent Tesislen'nde düzenlenecek akşam yemeğı ıle bir araya gelecek. DSP'nin açıklaması • ANKARA (Cumhunyet Bûrosu) - DSP İstanbul milletvekillen, geçen hafta yapılan grup toplantısındaki üniversıte raporu tartışması haberlenyle ilgılı olarak, "Geçtiği varsayılan tarüşmalar hayal iirünüdür" açıklamasını yaptılar. DSP istanbul Milletvekilleri Nami Çağan. Ziya Aktaş, Erdoğan İbprak ve Ahmet Tan'ın, haberlerin basında yayımlanmasından dört gün sonra yaptıklan açıklamada, bir gazetede yer alan 'İstanbul Üniversitesi'ne polisin silah soktuğu' habennin de doğru olmadığı savunuldu. Askeri araca tren çarptı: 2 ölii • AKHISAR(AA)- Manisa'nın Akhisar ilçesinde trenin hemzemin geçitte bir asken araca çarpması sonucu 2 asker şehit oldu, 3 asker yaralandı. Hava Meydan Komutanlığı'nda görev yapn askerlerden Hüseyin Koyun ve Murat Rugala kaza sonucu yaşamını yitirirken yaralanan Halil Ataman, Idris Tayancan ve sûrücü Muhittın Demircan hastaneye kaldınldı. Düzeltme ve özün I Gazetemızde 16 martta yayımlanan "Hükümet Bremen Mızıkacılan gibi" başlıklı haberde KESK Başkanı Resul Akay olarak geçmiştir. KESK'in Genel Başkanı Siyami Erdem'dır. Düzeltir, tüm okurlanmızdan ve Erdem'den özür dılenz. Bayrampaşa Cezaevi Savcısı Necati Özdemir, gazetecilere siyasi tutuklu ve hükümlülerin koğuşlannı gezdirdi Cezaevlerinin sorunu 'sagbk'^ _• Savcı Necati Özdemir, tutuklulann siyasi düşüncelerinden vazgeçmediklerini, cezaevi yönetiminin de kimseyi teslim alma gibi bir düşüncesinin olmadığını vurguladı. Sağlık hizmetinin yeterli olmadığına dikkat çeken Özdemir, tutuklulara hizmet verecek bir hastane hedeflediklerini ifade ediyor. KEREMILGAZ HÜLYATOPCU Gazeteciler, kamuoyu- nun süreklı gündemınde olan BayTampaşa Ceza- evi'ndekı siyasi koğuşlan gezerek sorunlannı dinle- diler. Siyasi tutuklular, Cezaevi Savcısı Necati Özdemir'le birlikte ko- ğuşlan gezen gazetecilere "Sizlerle yıllardır görüş- mek istiyorduk. Sizi siyasi koğuşiara sokmayan biz değUdik" dediler. Geçen yıl ölüm orucu direnışine katılan tutuklulann sağlık problemlerinin sürdüğü dikkat çekerken, cezaevi savcısı sağlık sorunlannın yetersiz olmasından ya- kındı. Çok sayıda basın çalı- şanı dün öğle saatlennde Bayrampaşa Cezaevi 'nde siyasi tutuklu ve hüküm- lülerin kaldığı C Blok'ta buluştu. Kımlik kontrolü ve aramalardan sonra P- KK, DHKP-C, TIKB, TKEP/L, TKP-ML/TİK- KO, MLKP davası tutuk- lulannın kaldığı 18 koğu- şun bulunduğu bloka ge- çildı. Çiçeklerle donatılmış 1. ve 2. koğuşta kadınlar kalıyordu. Koğuşlann alt katlan iki. üst katlan ise 25-30 kişilikti. Düzenli ve Her cezaevinde olduğu gibi Bayrampaşa Cezaevi'nde de birtakım sonınlann olduğunu beürten Cezaevi Savcısı Necati Özdemir, tutuklularla pingpong oynadı. (Fotoğraflar: KEREM ILGAZ) Tutuklulann istekleri Siyasiler açık görüş istiyor Geçen temmuz ayında 69 günün ardından son bulan açhk grevleri ve ölüm oruçları sonucu cezaevIeTİ kamuoyunun gündeminden düşmedi. 12kişininölümüne neden olan eylem sonrası cezaevlerinde şartlann çok değişmediğini ileri süren siyasi tutuklu ve hükümlûler isteklerini şövle sıraladılar - Olüm oruçlan ve açlık grevleri sonrası sağlık durumlan kötü olanlarla ilgilenilmiyor. - Siyasi tutuklu ve hükümlere yönelik 'açık görüş' yasağı Terörle Mücadele Yasası'ndan kaldınlsm. - Medyada cezaevlerini hedef gösteren yayınlar kontrol getirilsin. - Ziyaretlerine gelen yakmlannm dövülmemesi ve baskı görmemesi - Mahkemeye götürülürken jandarma tarafından baskı görmemek. - Her türlü yayının cezaevine girmesi. Ailece cezaevinde kaldılar Teslim Töre ve oğlu aynı koğuşta Cezaevindeki 18 koğuştan 2'sinin kadın tutuklulara aynldığı kısımda kalan ve ölüm orucu direnişinde sağlıklan bo/ulan Sakine Altun. Nfl PV nar Ann ve Sadegül Özdemir, çiçekJerle donaülmış koğuşlannı gezdirdiler gazetecilere. Ancak kadın tutuklulann ortak düşüncesi, sağlık hiz- mederinin yetersizoMuğuv du. DHKP-C koğuştemsilcisiŞadiÖzpolatisedevletin düşüncelerinden vazgeçifmekiçin çahşöğınıönesürdü. t Bayrampaşa Cezaevi'nde siyasi koğuşlann bulunduğu C Blok 12. koğuşta gördüğümüz kişi ise tanınrruş bir ısim, Türkiye Komünist Emek Partisi (TKEP) Genel Sekreteri Teslim Töre. Oğlu Şükrü Töre ile aynı koğuşta yatan Töre, Türkiye'de son zamanlarda bir vatandaşlık bılincmin oluşmaya başladığına dikkat çekiyor. Tek temiz olmasıyla dikkat çeken koğuşlann du- varlannda ölüm orucunda ölenlerin fotoğraf- lan asılıydı. Burada kalan Sakine Altun, Nil Pınar Ann ve Sadegül Özdemir ölüm orucu direnişinin bı- raktığı sağlık problemlerini hâlâ üzerlennde taşıyorlar. Işıtme ve denge sorunu yaşayan üç kadın tutuklu, yetersiz sağlık hızmetinden ya- kınıyorlar. 6-10. koguşlarda PKK davası tutuklulan ka- lıyor. Gazetecilen kapıda karşılayan siyasi tu- tuklular, alelacele çay ikram ediyorlar. PKK davasından tutuklu ve hükümlülerin kaldığı koğuşlann en ılginç yanlanndan bin, duvarla- ra 'Sigaraiçmediğiniziçmteşekkürederiz' ya- zılannın asılmasıydı. PKK'li tutuklular, yedı ay önce başlattıklan sıgarayı bırakma kam- panyalanna yüzde 90 katılım olduğunu söylü- yorlar Cezaev inde koguşlan dolaşan gazetecilenn en fazla merak ettiği kişi, DHKP-C tutuklusu Ercan Kartal. Kartal. DHKP-C koğuş sonım- lusu Şadi Naci Özpolat, tutuklu temsilcisi Mehmet AkifHan. TtKKO temsilcisi Mehmet Yesilçallı ve Necati Özdemir, gazetecilenn so- rulannı yanıtlıyorlar. DHKP-C tutuklu ve hükümlülerinın kaldı- ğı bu koğuşta konuşan Necati Özdemir, tutuk- lulann siyasi düsûncelennden vazgeçmedik- lerini, cezaevi yönetiminin de kimseyi teslim alma gibi bir düşüncesinin olmadığını vurgu- luyor. Sağlık hizmetinin yeterli olmadığına dikkat çeken Özdemir, tutuklulara hizmet ve- recek bir hastane hedeflediklerini ifade ediyor. Bayrampaşa'nın 'terör yuvasT olmadığını vurgulayan Şadi Özpolat ise devletin siyasi tu- tuklu ve hükümlüleri düşüncelerinden vazge- çırmek ıçın çalıştığını savunuyor. Özellıkle ölüm orucunu bıtiren anlaşmanın basının önünde yapılması için ısrar ettıklen- nı, ancak bunun kabul edilmediğinı belirten Özpolat, "Cezaevterindekitemelsorun, tutuk- lu ve hükümlülerin kimlikleriyle yaşamalan- na izin verilmemesi sorunudur" diyor. Diyarbakır, Buca ve Ümraniye cezae\len- ne duzenlenen operasyonlarda tutuklu ve hü- kümlülerin yaşamını yitirdiğine dikkat çeken Akif Han ise "Kath'am yapanlar cezalandınl- mıyor, hâlâ görevlerinin başındalar" dıye ko- nuşuyor. Sabancı suıkastında adı sık sık geçen Ercan Kartal ise örgütlerin cezaevınden yönetildiği iddialannı yalanhyor. Basının yoğun ilgi gös- terdığı Kartal. cezaevlerinde provokasyon ya- ratılmak istendiğini belirtiyor. Basında kendisı hakkında çıkan haberler- den rahatsız olan Kartal, "Benim şu anda can güvenliğim yok. Kulağıma, kabinlerde vurula- cagunyolundaduyumlar geüyor, ama ben bun- dan korkmuyorum" dıyor. olmak olduğunu belirten Töre, mücadelesini cezaevinde de sürdürdüğünü dile getinyor. Töre ailesi cezaevlerine uzak değil. Oğlu Şükrü ile aynı koğuşta kalan ve idam cezasıyla yargılanan Teslim Töre'ye, cezaevinde torunu Şadi ve kansı Elif de eşlık etmiş. Bakacak kimsesi bulunmadığından kızlan Fidenur da bir süre suçunundevlete^njuhaUf cezaevnyjerkalmış. 5f . .3*;-* ; . ?,*-•.•~ GazetecileT daha sonra PKK tutuklulannın hazırladığı yemeği yediler. PKK temsilcisi Ferhan Güllü, Doğu ve Güneydoğudaki 'kir- li savaş'ın bıtmesinı ıstedıklenni, buna basının da banşı savunarak katkıda bulunması gerek- tiğıni vurguluyor. Tutuklu temsilcileri, gazetecilen koğuşun kapısına kadaryolcu ediyorlar "Bizler kamu- oyunun gözünde çok değişik yeriere konulduk. Cezaevlerine Idmse giremiyor söylemlerinin de asılsız olduğunu gördünüz" dıye konuşan tem- silcıler herkesle teker teker el sıkışıyor. Diya- loğun kopmamasmı istediklerini söyleyen tutuklular gazetecilere tekrar görüşmek üzere veda ediyorlar. Cemiyetler ortak açıklama yaptı DGM'deki kamerayasağına tepki İstanbul Haber Servisi -Türkiye Gazete- ciler Cemiyetı, Çağdaş Gazeteciler Der- neği ile Basın Konseyi, tstanbul DGM Başsavcılığı'nın duruşmalara TV kamera- lannın gınnesini yasaklamasma tepki gös- terdiler. TGC Başkanı Nail Güreli yaptığı yazılı açıklamada, duruşmanın seyri hakkındakı karann o duruşmanın yargıcı tarafından venlmesı gerektiğinı belırttı. Güreli, ya- saklama karannın kamuoyunun gerçekle- n öğrenme hakkına sınırlama getirme teh- likesı taşıdığını kaydetti. Basın Konseyi Genel Sekreten Nilüfer Yalçm, yalnızca kameralara yönelik bu uy- gulamamn aynmcılık olduğunu vurguladı. Yalçın, gazetecilenn duruşmalarda izdi- ham yaratmadan çalışabilmeleri için ge- rekli ortarru mahkemenin sağlaması ge- rektığini söyledi. Çağdaş Gazeteciler Derneği İstanbul Şubesı Başkanı Murat tnceoğhı da. gaze- tecilere yönelik engelin ilk kez olmadığı- na dikkat çekti. DGM'nin, duruşmalara san basın kartı ya da Başbakanlık Basın Merkezi kartı olan muhabırlerin gırmesine izin verdiği- ni belirten Inceoğlu şöyle konuştu: "Daha sonra DGM ban gazetecilere du- ruşmalan izkyebilmesi için kart verdi Şim- di de TVT kameralanmn girmesi ni yasakh- yor. Bu keyfi bir uygulama." TÜSİAV'ın töreninde laiklik mesajları 'Ythn Adamları' ödülleri verildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Sanayıcilen ve Işadamları Vakfı'nın (TÜSİ- AV) bu y ıl üçüncüsünü düzenlediğı gelenek- sel •'Yıhn Adamlan" ödül törenuide konuş- macılar "laikük veçağdaşlık" mesajlan ver- dıler. Yılın Hukukçusu ödülünü alan Anayasa Mahkemesi Başkanı \'ekta Güngör Ö/den. "Çağın adamı olan Atatürk'ün çocuğu olmak da onuıiann en büyüğüdür" dedi. "Yıün Devlet Adamı" odulünü, Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen'den alan Mılli Savunma Bakanı Turhan Tayan "Türkiye laik,demok- ratik ve hukuk dev leti yapısuıda verdiği mü- cadeleyi sürdürecektir'' diye konuştu. Dıjış- leri Bakanhğı Müsteşan Büyükelçi OnurOy- men,, "Vdın Dipk)matı''ödülünü. Türk-lş Başkanı Ba\ram Meral, "Yılın Sendikacısı r ödülünü aldı. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Başkanı DervişGünday ise "Yıhn Yönetkisi" ödülünü aldı. Ödüle değer bulunan diğer isimler şöyle: Yıhn Politikacısı - Isın Çtlebi; Yılın Vali- sı - Erdoğan Şahinoğlu: Yılın Yabancı Büyû- kelçisı - Azerbaycan Büy_ükelçısı Mehmet Aliyev; Yılın Rektörü - ITU Rektörü Gülsüm Sağlamer Yılın Derneği - Çağdaş Yaşamı DestekJeme Derneği; Yılın medya mensup- lan - Dünya gazetesi ile Kanal E; Yılın din adamı - Diyanet lşleri Başkanı Mehmet Nu- ri Yılmaz: Yılın Spor Adamı - Satranç Federasyonu Başkanı Emrehan Habcı." Milli Güvenlik Kurulu'nun laik rejimi hedef alan şeriatçı tehditlere karşı en yaşamsal önlemlerden biri olarak vur- guladığı "8yıllık kesintisiztemel eğitim" Refah Partisi çevrelerinde paniğe yol açtı. Kolay değil tabii, şayet bu sistem gerçekleşırse imam-hatip liselerinin or- taokul bölümleri kapanacak, diğer bir deyişle "fidanlık kuruyacak"!.. Dünya bugün 8 yıllık temel eğitimi bi- le geride bırakmış; 11, 12 yıllık temel eğitimi yaşama geçirmiş durumda. Türkiye'nin dışında 5 yıllık temel eğiti- min yapıldığı ülkelere bakın: Nepal, Se- negal, Macao, Laos, Benin ve Burma. Sokağa çıkın, soaın, on kişiden doku- zu bu ülkelerin ismini bile bilmez. Açık- ça görüleceği gibi, bu yetersiz eğitim- le Türkiye'nin çağdaşlık yolunda geri kalması kaçınılmaz. Ancak bu Refah Partisi'nin hiç umurunda değil. Önem- li olan, kafalanndaki "/s/am cumhuriye- f/"ne giden yolda nefer yetiştirmek!.. Bu bizim öne sürdüğümüz bir iddia fi- lan değil. Işte, liderleri Erbakan'ın ağ- zından Refah Partisi ve amaçları. "Refah, Islami Cihad ordusudur. Bir Müslüman, zekâtını götürüp fakire ver- mez. Zekâtını beytülmala, cihat ordu- su karargâhına verecektir. Sen Refah Partisi'ne hizmet etmezsen hiçbir iba- Bu Karanlık AşılacakL detin kabul olunmaz." Refah Partisi'ni Islami Cihad ordusu olarak ilan eden, Islamiyeti açıkça te- keline alıp partiye hizmet etmeyenin ibadetinin bile Allah katında kabul gör- meyeceğini söylemekten çekinmeyen Erbakan, bakın sözlerine nasıl devam etmiş: "Şuurta çalışan cennete gidiyor. Ne- den? Çünkü Refah demek, Kuran ni- zamını hâkim kılmak için çalışmak de- mektir. Sen Refah'tan başkasından ol- dun mu, yerin cehennemdir." Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı sıfatını taşıyan Refah Partisi lideri Nec- mettin Erbakan bu konuşmayı yıllar ön- ce Sıvas Sıcakçermik'te yaptı. Islam dininde "ruhban sınıfı" yoktur. Kendi- ni cennetlik, senden olmayanı cehen- nemlık ilan etmek ise hiç yoktur. Ama negam!.. Birkaç gün önce Sabah gazetesinin sürmanşetten verdiği bir haberi oku- yunca acı acı güldük. Habere göre, Mil- li Istihbarat Teşkilatı'nın Başbakanlığa verdiği raporda irticai örgütlerce açılan Kuran kurslannda eğitim gören küçük yaşta 5 bin çocuk, '•'Atatürk ve laiklik düşmanı" olarak yetiştiriliyor ve "Din devleti kuruluncaya kadar savaşaca- 0jz"diyeyemin ettiriliyor. MlT'in, irticai faaliyetlerle ilgili insanı dehşete düşü- ren raporunu verdiği Başbakan Erba- kan'ın, Mısır'da yayımlanan 'Al Anbaa' gazetesine verdiği demeci okuyalım: "Atatürk laik rejimi empoze ederek camilerde ibadetiyasakladı. Camilehn bir kısmı atlara yanş sahası haline ge- tihldi. Islam ilmi ile uğraşanları öldürt- tü." Erbakan'ın demecinde yer alan her kelimesi gerçekdışı beyanlan bir tara- fa bırakalım, bu sözlerin Kuran kursla- nnda dünyadan habersiz küçücük be- yinlere aşılanan '•'Atatürk ve laiklik düş- manı" yeminlerden'ne farkı var? Bu Başbakan mı "gereğinin yapılması" kaydıyla bu tüyler ürperten raporu ge- rekli birimlere iletecek? Bu Başbakan mı laik, demokratik Türkiye Cumhuriye- ti'nin koruyucu, kollayıcı işlevini sürdü- recek?!.. Büyük bir merakla beklenen Bakan- lar Kurulu toplantısında MGK'nin 18 maddelik önlemler paketi sorgusuz su- alsiz jet hızıyla kabul edildi. Erbakan'ın şu sözleri ilgi çekici, "İBDA-C'ye, Ce- malettin Kaplan'a, Hizbullah'a biz de karşıyız. Bu gerici örgütlehe tabii ki biz de mücadele edeceğız..." Başbakan, Hizbullah'a karşı oldukla- nnı söylüyor, ama Sincan'da duzenle- nen Kudüs Gecesi'nde Hizbullah lide- rinın posteri kürsünün yanında yerini alıyor. Rize Milletvekili Şevki Yılmaz, Batman'da "Ben Hizbullahım"diye bas bas bağırıyor. Başbakan'ın yukanda verdiğimiz sözlerıni de bunlann üstüne koyun ve ne kadar inandıncı olduğunu anlayın. Cuma günü en doğru manşe- ti Cumhuriyet atmıştı: "•Hükümet MGK'yi oyalıyor!.." Kısa, orta, uzun va- deler vererek iktidarlannı biraz daha uzatabilmek uğruna "takıyye" yaptıkla- n o kadar açık ki. Kendimizı aldatmayalım. Mustafa Kemal'in kurduğu cumhuriyet, Türk ulusunun son şansıdır. Şeriatçılann, nu- maracı cumhuriyetçilerin, kürtçülerle kol kola gezen liberal etiketli satılık ka- lemlerin her döneme göre değişen ka- ranlık fikirleri kafaları kanştırmasın. Her türlü ihanete rağmen Türkiye Cum- huriyeti bu karanlık dönemi de aş- masını bilecektir. 1 MAYIS TARTIŞMASI REFAHYOL, Vaü Yenişen'i 'korudu' • TBMM Araştırma Komısyonu raporu genel kurulda ele alındı. Görüşmeler sırasında, İstanbul Valisi Rıdvan Yenişen'in olaylar su^sında 'izinli' olması nedeniyle ihmali bulunduğunu açıklayan DSP'li Cevdet Selvi ile "Valinin izne çıkması insani bir olay" diyen RP'li Komisyon Başkanı Ali Oğuz arasında tartışma çıktı. ANKARA (Cumhuriyet ye konuştu. Olaylar sırasın- Bürosu) - REFAHYOL or- da ölen 3 kişi ile ilgili balis- taklan, geçen yıl 3 kışinin ölümüyle sonuçlanan 1 Ma- yıs olaylan öncesinde 'izne1 çıkarak gerekli önlemi al- mamakla suçlanan istanbul Valisi Rıdvan Yenişen'i 'ko- rudu'. TBMM Genel Kuru- lu'nda, 1 Mayıs 1996'dalş- çi Bayramı kutlamalannda meydana gelen olaylarda gerekli önlemlerin alınma- dığı iddialannı araştınnak üzere kurulan Araştırma Komisyonu raporu hakkın- da görüşmeler yapıldı. Ra- pora muhalefet şerhı koyan DSP'li Cevdet Sehi, istan- bul Valisi Yenışen'in gerek- li önlemlerin alınacağı 30 nisanda izinli olduğunu, ye- rine vekil olarak bıraktığı vaü yardımcısınm da izne çıktığına dikkat çekti. Sel- vi, "Vali yarduncısuun yeri- ne nırakbğı diğer vali yar- dımcısı ise yetkisiz. bilgisiz- dir. Bu olayda, sayın valinin ihmali vardır" dedi. Yeni- şen'in. görevinin başına 1 mayısta öğle saatlerinde gelmesine karşın tçişleri Bakanhğı'na 30 nisanda gö- revine döndüğü bilgisini verdığini belirten SeKi, "Daha sonra olayın anlaşıl- ması üzerine sayın vali, bu- nu düzeltmek için tçişleri Bakanhğı müfettişlcrine 1 mayısta döndüğünü bildir- mek zorunda kauTusur"di- tık ıncelemesi yapılmadığı- nı vurgulayan Selvı, "Öner- gesahibi Saym Adalet Baka- nı Şevket Kazan'ın. Sıvas davası samklanna, Sincan Beiediye Başkanı'na göster- diğişefkati bu olav da da gös- termesini bekkrdim" dedi. Rapor üzerinde komisyon başkanı sıfatyla söz alan RP'h AB Oğuz, Cevdet Sel- vi'yi sert bir üslupla eleşti- rirken," Vali izin almışolabi- lir, vardnncısı da izin alabi- lir. tnsanhk halidir. biraz in- saflı olahm. Ama vali aduıa orada görev yapan insanlar v^nür, görevierini yerinege- urmişlerdir'' diyerek Yeni- şen'i savunmaya çalıştı. Ali Oğuz, Selvı'nin, 'işçidostu, kahraman edasıyla' konuş- tuğunu ılen sürerek "Sanki bu arkadaşımız bu olaylan ilk kez duymuş. bizimlc ça- hşmanuş. başkan >ardımcı- sı değilnuş gibi konuşuyor" dedi. Sataşma olduğu ge- rekçesiyle tekrar söz alan Selvi ise, Oğuz'un kendisi- ni 'yakışıksız' bir üslupla eleştırdiğine dikkat çekerek, "Ben kimseyi hedef almıyo- nım. kimseyi suçlamıyo- rum. Ama ortada bir yanlış anlama var. Bu eleştirileri hak etmiyorum. Allah, ken- disine dokunduğu için ger- çekleri sapüranlardan hepi- mizi korusun" karşılığını verdi.