Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 MART 1997 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER 'Çare Tükenmez'le Halkı Oyalamayalım Prof. Dr. NURİ KARACAN B u yazmın amacı. RP olgu- su uzennde durmak ve şe- natı onlemek ıçın one su- rulen bazı savlan ıncele- mektır Bugun RP, dıncı basın. halkın bır kısmı ve Başbakan Necmettin Erbakan açıkça şe- natıstıyor Erbakan'm ıktıdara gelışlen- nın "kanh mı, kansız mı* olacağını sorgu- layan sozlen RP'nm gerek ust yonetı- mınde, gerek tabanmdakı Iran hayranlığı, şenat eğıtımı yapan El Ezher Üniversite- si mezunlarına Turkıye'de oğretmenlık hakkının venlmesı. ozelhkle Adalet Ba- kanlığı'ndakı RP'lı orgutlenme ve atama- lar, unıversıte yonetımlennı tamamen hu- kumete bağlavacak bır \ OK kanunu ta- sarısı hazırlanması, Sıncan gecesındekı şenat çığlıklan ve ertesı gunu olaylan bel- gelemek ısteyen bır TV muhabınnın sal- dınya uğraması şenat ıstemının goster- gelendır RP'lıler 1300 yıl oncekı aydın- lanma aracı olan mumdan değıl elektnk- ten, 1300 yıl oncekı ulaştırma araçlann- dan değıl. tren. otobus, otomobıl, uçaktan yararlanıyorlar Ne var kı. aynı RP. top- lumsal yaşamı ve devlet vonetımını du- zenlemek ıçın 1300 yıl oncekı Islam hu- kukundanyararlanmakıstıyor Oysaşim- di yapılacak kanunlar toplumun şimdiki gereksınımlenne (ıhtıyaçlanna) yanıt \ er- melıdır RP'nın şenat ıstemlennın gerekçesı şu- dur "\ üzde 99'u Müslüman olan bir ül- ke neden İslami esaslara göre yonetilme- sin? Eğer halkın çogunluğu şeriat istıyor- sa. demokrasi nutuklan atarak çoğunlu- ğun isteğinden nasıl kaçarsınız?" (Yenı Yuzyıl, 10 Şubat 1997) Buna \enlecek yanıt şudur Demokrasi bir amaç değiL bir araçtır. Amaç. herkesin gereksiniminın mümkun olduğu kadar iyi karşılandığı uygar bir toplum yaratmakolmalıdır. Hıç- bır ulkede toplumsal ılerleme duz bır çız- gı şeklınde gerçekleşmez, zaman zaman bazı genlemelerolur Fakatbırtoplum, şe- natçı eğılımler yuzunden 1300 yıl genye gıtme tehlıkesıy le karşılaşıyorsa yonetım bıçımınde bazı değışıklıkler yapmak ge- rekır Sorunlan incelerken ilerici olmak. toplumun iyiliğjni duşunmek zorundayız. Demokrasi sadece "sandıktançıkma'" so- runu değıIdır Yıne, halkın yuzde 99"unun Musluman olması. bu halkın lslamı e»as- lara gore yonetılmesını gerektırmez Ana- yasa ve yasalann çağdaş olması ve toplu- mun gereksınımlenne yanıt vermesı ge- rekır Bızden daha ılen olan ve halkın bu- yük bır kısmının Hınstıyan olduğu ABD, lngıltere, Fransa, Almanya gıbı ulkeler incıl'e ve Hz. İsa'nın soy ledıklenne gore mı yonetılıyor1 Mustafa KemaL, ılencı bır devlet ada- mıydı ve Batı'nın ıyı yanlannı aldı O'nun. 1920'lenn 1930'lann Turkıye- srndedıncılerlebaşaçıkması. laıklığı ve kadın erkek eşıtlığını yasallaştırması. bu- gun bıle hayranlık uyandırmaktadır Bu yıllarda tek parti yonetımının egemen ol- ması ışlerı kola> laştırdı Mustafa Kemal, Turkıye'nın demokrasıden de yararlan- masını ıstemış, bu amaçla ıkınct bır sıya- sal partı kurdurtmuştur Ne var kı. demok- rasi deneyımmın gen>e gıdışe yol açtığı- nı, ulkenın henuz demokrasıye hazır ol- madığını gorunce. demokrasi deneyımın- den caymıştır Demokrasi bır amaç değıl. bır araç olmasaydı Mustafa Kemal bu de- nevımden cayar mıydı'' Marks mgunumuzdedegeçerlıbırgo- rûşune gore her ekonomı, altyapı ve üst yapı olmak uzere ıkı kısımdan oluşur Alt- yapıvı emeğın ışbolumu. sermaye bınkı- mı gıbı ekonomık faktorler ve teknolojı oluşturur Ust yapıda ıse hukuk. guzel sa- natlargıbıdallaryeralır Alryapı oncuve gelışmeyı sağlayan kesımdır Emeğın ış bölumu v e sermaye bırıkımı arttıkça. tek- nolojı ılerledikçe ekonomı de ılerler Ya- sal düzenlemeler alrvapıya uymak zorun- dadır. Mryapıya uygun olmayan bır yasal duzenleme, ekonomınm ılerlemesını en- geller Demokratikfilkelerdeyasaldüzen- lemeterle ülkeye buyûk sıçramalar yapür- mak olanaksızdır. Yasal duzenlemelenn bır gereksınıme yanıt (ıhtıyaca cevap) ver- mesı gerektığının bır orneğı '•çevre hu- kuku"dur Turkıye'de 40 >ıl once çevre hukuku dıye bır şe\ yoktu Sınaı ılerleme kırlılığı arttınnca yasal düzenlemeler zo- runlu hale geldı Buna karşılık, altyapıyı gozonune almayan 1961 Anayasası, Tur- kıye'ye bol, 1982 Anayasası ıse dar gel- dı Turkıye'de 50 yıldır uygulanmasına karşın demokrasi nıçın rayına oturmadı"' Demokratık donemde nıçın uç kez aske- n darbe oldu' Bunun vanıtı şudur Baü demokrasisinin uygulanabilmesi için eği- timin yaygın ve nitelikli (kaliteli) olması, ki- şi başına ortalama gefirin yuksek olması gerekir. Oysa bızde eğıtım yeterı kadar yaygın değıldır Nıtekım bugunun gelış- miş ulkelennde okur-yazarhk oranı bıze oranla haylı yüksektır Turkıye'de eğıtı- mm nıtelığı de duşuktur Nıtekım. Sayın Orban Bursalı, yazdığı bır yazıda (Cum- tauriyet,6 Şubat 1997) Darvv ın kanununun geçersız olduğunu one suren bazı bılım adamlanmızı (') çok guzel teşhır edıyor Bazı bılım dallannda, unıversıte mezun- lanmız bazı Batı ulkelennde doktora yap- mak ıstev ınce 1 -2 yıl suren bır hazırhk do- nemı geçırmek zorunda kalıyorlar Lnı- versıte mezunu bazı gençlenmız tekke- lerde dolaşıyor Yıne. Turkıye'de kışı ba- şına ortalama gelır gelışmış ulkelere oranla ıyıce duşuktur ve zaman ıçmde ya- vaş artmaktadır Bunun nedenı Turkı- ye"dekı hızlı nufus artışıdır Bu koşullar- da koktendmcıhk kolay verleşebılmekte- dır Eğitimin yaygın duruma getirilmesi ve nitdiğinin artunlmasL gelirin arnş b> zmın yiiksdtilmesL. doğum kontrolünün uygulanmasu hep uzun vadede gerçekle- şebilecek hedeflerdır. Bız henuz, gelışmış Batı ulkelerındekı demokrasıyı uygula- yacak durumda değıhz Bız olmadığımız gıbı, durumu bıze benzeyen Cezayırde kangovdeyı goturuyor Paîustan'davalnız seçım gunu 7 kışı olduruldu Mısır. ıçın ıçın kaynıyor Şımdı, şenat tehlıkesının onlenmesı ıçın yapılan bazı onenlen değerlendıre- hm TUStAD'ın "Turkiye'de Demokra- tikleşme Perspektifleri" adlı raporunda konumuzla ılgılı bır onerı de var Bu ra- porun yazan. kendısıyle yapılan bır ko- nuşmada(Cumhunyet. 26 Ocak 1997)ba- zı onenlennın gerekçesı olarak, ıçınde bu- lunulan ortamı ve konjonkturu goz onu- nealmadığını.onenlennınkısa donemde gerçekleşıp gerçekleşmeyeceğını duşun- medığını soyluyor Oysa, yasa önerüeri ve vasalar, sadece yabancı me>zuan tara- makla yapılamaz. Tarama. gereklt fakat yetersızdır Ulkenın ıçındebulunduğudu- rumdan, altyapısından bağımsız bır yasa onensı ofabılırmı9 Altyapı onemlı şekıl- de değışınce Meclıs bır yasa daha yapar Işı ne9 Bu raporda dogru bır tanıyla (teş- hısle) ımam-hatıp lıselennın gereksınım fazlası oğrencılennın bu lıselerden çıka- nlması gerektığı vurgulanıyor Mıllı Gu- venlık Kurulu'nun goruşu de bu yonde Bugunku Meclıs'ın bu kararlan nasıl ele alacağını merakla beklıyoruz Bu okulla- rın kontenjanlannı gereksınıme göre be- lırlemek gerekıvor Yenı kurulan bır sıy asal partının başka- nı, kendısıyle vapılan konuşmada ÇVİilli- yet2 Şubat 1997) uzennde durulabılecek bır onende bulunuyor Bu onenve gore, 100 kişiden oluşan ıkıncı bır meclıs (se- nato) kurulacak.anayasave rejımle ınsan hak \e ozgurluklenyle ılgılı yasalaronce bu senatoda tartışılacaktır Senatonun kımlerden oluşacağı belırtılmemıştır Bu senato, sağduyu sahıbı, ılencı kışılerden atama yoluyla oluşabılır Bo>le bır de- mokrasi artık bır çeşıt güdümlü demok- rasi olacaktır Gelışme duzev ımız ancak gudumlu bır demokrasıyı kaldınyorsa nı- çın ^BD'de, İngılteFe'de. Fransa'dauygu- lanan demokrasıyı taklıt edelım"7 "Demokrasilerde çare tükenmez" sozu ulkemızde pek tuttu Bu soz yanliştır ve halkı oyalamak ıçın soylenmıştır Demok- rasi en ıyı sıyasal sıstemdır. fakat her der- de çare bır ılaç değıldır Nıtekım demok- rasi, ABD, lngıltere Fransa gıbı kapıta- lıst ulkelerde buvuk tekellenn, ekonomık bunalımlann ve ışsızlığın, enflasyonun. halkın yaklaşık yuzde 15 ı kadar yoksul bır zumrenın ortaya çıkmasını önleveme- mektedir. Yıne Bab ulkelennde uv gulan- dığı biçimi> le demokrasL, az gehşmiş ulke- lerde, demokrasi >oluyla demokrasiyi or- tadan kaldırnıayı engelleyeınez. Bunun en iyi örneği Cezayir'dir. Illa da Batı ulkelenndekı şeklıyle bır demokrasi uygulayacağız dıye Turkı- ye'nın yenı bır Cezayır. bır İran olmasına goz yumamayız Cumhunyetın kurulma- sından 70 > ıl sonra 1300 yıl oncesıne do- nemev ız ARADABIR TUNA BALTACIOGLU Sosyal Demokratların Aymazlığı Solun bolunmuşluğunun bu ulkeye ne kadar za- rar verdığı, tartışılmaz bır gerçektır Sosyal demok- rasıye ınanmış tum sağduyulu vatandaşlanmız, bu gerçeğı gohnekte ve sık sık dıle getırmektedır Bu bolunmuşluğun gıderılememesının nedenı, partı ılkelerı olamaz Sosyal demokrat partılerın hangı ılkelen benımseyerek polıtıkayapacaklan ko- nusuna bır açıklık getırebılırsek sorunun ılkelerden kaynaklanmadığı ortaya çıkacaktır Oyleyse sorun kışıseldır Yanı lıderlerden ve onlara korukorune bağlı olan kışılerden kaynaklanmaktadır Orneğın Mümtaz Soysal gıbı, ismail Cem gıbı bazı durust ve guvenıhr polıtıkacılar, goruşlerınde bır sapma ol- madan bır partıden oburune gıdıp sıyaset yapabı- lıyorlarsa bu olay, ıkı partı arasında ılke açısından bır ayınm olmadığının kanıtıdır. Şımdı bugunku Turkıye koşullarında sosyal de- mokrat bır partı, hangı ılkelere bağlı olabılır ve gut- tuğu polıtıkalarla neyı amaçlamalıdır konusunu ele alalım Aşağıda ozetle bu ılkelen ve amaçlan açık- lamaya çalışacağım 1) Rejım Laıklık ılkesıne odunsuz bağlı demok- ratık bır cumhurıyet rejımını benımsemek, 2) Demokrasi Özgurluklerın kısıtlanmadığı, ın- san haklarına saygılı gerçek bır demokrasıyı yerleş- tırmek, 3) Halka yaklaşırrt a) Işçı sendıkalarıyla ışbırlığı ve dıyalog ıçınde olmak, b) Kıtlelerın orgutlenme- lerıne ve seslennı duyurmalanna arka çıkmak, c) Dar gelırlılerın ezılmesını onlemek, geçım sıkıntıla- rını hafıfletmek, ç) Sosyal guvenlığı, ışsızlık sıgor- tası da dahıl, gen.ş kıtlelen kapsayacak bıçımde yaygınlaştırmak ve bıreylere emeklılık çağında gu- vence sağlamak, 4) Ekonomık Vatandaşlar arasında ekonomık açıdan oluşmuş bulunan buyuk uçurumu kapata- bılmek ıçın ekonomık onlemler aimak ve vergı ada- letsızlığını duzeltmek, 5) Eğıtım Ulkede okur-yazar olmayan vatandaş bırakmamak Ulkenın çağı yakalayabılmesı ıçın ımam-hatıp okulları yerıne çağdaş eğıtım ongoren meslek okulları açmak, 6) Hukuk ve yasalar Anayasamızdakı ozgurluk- lerı kısıtlayan ve demokrasıyı engelleyen maddele- rın değıştırılmesını ve tum yasalann anayasaya uy- gunluğunu, yargının tam bağımsızlığını ve vatan- daşlann hukuk onunde eşıtlığını sağlamak, 7) Dış ılışkıler Barışçı bır dış polıtıka ızlemek ve demokratık ulkelerie dostluğu ve heryonuyle ışbır- lığını gelıştırmek, 8) Dın. Inanç ozgurluğu tanımak, ama bu ozgur- luğun dının sıyasete alet edılmesı yonunde kulla- nılmasını onlemek, 9) Sıyasal partıler Partılerın orgutsel yapısını de- mokratıkleştırmek ve partı orgutlerını lıderlerın ya da bır grubun sultasından kurtarmak, 10) Polıtıka Kışılerle uğraşmak ve boş vaatlerde bulunmak yerıne ulke sorunlannı çozumlemek ıçın yapıcı ve gerçekçı bır tutum ıçınde olmak Aynı za- manda "temız eller" ılkesını benımseyerek durust polıtıkacıları goreve getırmek Yukarıda ozetle açıklamaya çahştığım ılkeler ve amaçlar arasında CHP'nın ve DSP'nın "hayır" di- yebıleceğı tek bır ayrıntı dahı olabıleceğını duşune^ mıyorum O halde ılke ve amaçlarda aynı goruşe sahıp olan partılenn -bırleşmeyı bıryana bırakalım- bırçok konularda ortak hareket etmeyı dahı başa- ramamalan ancak kışısel nedenlere bağlanabılır Kararlar Yaşama Geçinceye Kadar... Prof. Dr. KEMAL ÖNEN In. Cm L aık (sekuler) duşunce v e duzenı sa- vunanlarla dogmatik dinsel düzen ısteklılennın (radıkal dıncıler) ça- tışmaması olanaksızdır Bınncıler çağdaş gozlemler, akıl ve bunlara dayalı "bilgi ve biüme", ıkıncılerıse ılahı olduklan kabul ve ınanılanlara bağlı bırzıh- nıyet ıçındedırler Dolayısıyla bazen düşünuldu- ğugıbı, sosyal veözellıkledevletyonetımı veya- şamında "biraz ondan biraz bundan" dıyebıle- ceğımız gınşım ve uzlaştırma heveslen olanak- sızdır Bu turde gınşımler hem laık hem de dın- cı kesımden gelebılır. ama sonuç veremez Çun- ku bmsı oburunun dev let duzenınden v e hatta uç (extrem) durumlarda sosyal yaşamdan dışlama- yıhedefler Nıtekım"Dindezorlamaolmadığını" bıldıren ayete karşın, "Şeriaö zorla enjekte ede- cegiz r derken bu zıhnıyet açıklıkla yuzunu ve he- defını Smcan'da gostermektedır Şenat, dının yollan, dayanaklan (Kuran, hadtsier. ıcmaı um- met vd } oîup, ıman ve ıbadete ah" olanlar esasen ulkemızde-iyı, -olgUDır-genellıkic fanatıanden uzak tutumlanyla yeftnfke vardır Kımse ınan- Emeklı Öğretım Üyesı cından, namazından. orucundan. zekât ve haccın- dan vedelslamın asıl mesajı olan guzel ahlakın- dan dolayı baskı altında ya da engellemede de- ğıldır kı. neyı zorla enjekte edeceksınız 1 Bınler- ce camının, dın adamının bulunduğu bu ulkede bunlan yok saymak dın-şenat yok demek safsa- ta, ayıp ve de gunahtır Ama bunlann hedeflen toplumsal ve sıyasal yaşamı ve rejımı. şenatın dogmatik anlayışına gore tesıs v e bu yontemle ık- tıdar olmak, çıkar sağlamak, ulkeyı karanlık ve donuk döneme döndurmedrr Aslında son aylar- da tanık olduğumuzbaşortusu tutkusu, camı yap- mak aşkı tankat maskesı ıle sergılenen çırkın ta- nkatçılık. garabet, ılkelhk ve norotık gostenler vd duygu sömurusune yonelık sozde demeçler gerçek Islam ve dındar ıle dogmatik. fanatık dın- cılenn farkını açıkça ortaya koydu Aslında se- kuler gorûş ve duşünuş sıstemı, ne Tann kavra- mı ne de ınanca-dıne karşıdır Laıklen fanatıklık- le suçlayamazsınız Çunku laıklığı kavramış ın- san, aklı, eğmmı. bılımı her şeyın ustunde tutan höşgoru}«'bjrkişıdır; erdemlı \e yu« <?ricannı kendi çikanndan üstün gören kışıdır J>- İLANT.C. BAŞBAKANLIK MÜSTEŞARLIĞI İSTANBUL GÜMRÜKLERİ BAŞMÜDÜRLÜĞÜ (Hukuk İşleri ve Kaçakçıhk Şb. Md.) Sayı 09HİK 092-16306 (93)-11427 Konu B07 0GUM 1 10 00 Bakırkoy 1 AslıyeCezaMahkemesı'nınEsas 1993 ' 281 sayılı kesınleşmış kararlan uyannca ıdaremıze 207 810 000- TL para cezası odemeye yukumlu Ke- mal Gerz. mahkeme karannda belırtılen adreslennde bulunamadıklanndan para cezası tahsıl edılememıştır Teblıgata esas olacak başkaca bır adreslen de bılm- medığınden, 7201 say ılı Teblıgat Kanunu'nun 28 ve 29 maddelenne gore "ılanen teblığıne" kararvenldı Teblıgat yenne kaım olmak uzere teblığ olunur Basın 9596 Dünya daha da küçülecek Fakat ozlemlenmızın hedefı 'neohnalıdır'a ce- vap alamaz Bu kesım ınançla ve ahlakla doldu- rulur Bugunun toplum ve dunyasında, dev let duze- nı ve ışleyışınde yuzyıllar öncesının koşullann- dakı onen, oğut ve kurallara dogmatik bakışla yaklaşıp yorumlayarak bunlan kışı, toplum ve dev let duzen ve yaşamına uzatma ve uygulama, kışısel manç ve gereksınımle toplumsal ve dev- let gereksınımlennı aynı gorme, eğer maddı. si- yası vd turde çıkarlarsoz konusu değılse. kısmen bılgı ve duşün eksıklığıne, dıne nufuz yetersızlı- ğıne bağlı yaklaşımlar olup, ımanca kuv vetlı de olsaırfancazayıflığısergıler Oysa ıyı Musluman olmanın da ılk koşulu akıl, duşun (tefekkur)dur Aslında laık duşunce ve dev let duzenındekı mo- ral kurallar ve kavTamlann pek çoğu da dınlenn telkıneçalıştığı ahlakveerdemkurallanna oğut- lere ve telkınlere karşıt değıldır Pek çok kay nak- ta değınıldığı ve El-Musavi"nın belırttığı gıbı. "Muhammed'in peygamberliği Hz. Musa'dan farklı olarak esası bakımından ahlaki bir karak- ter ve değer taşır." Bızzat peygamber "Benrah- metinvpey^mberiyirar ya da M ben-mekÂrİBf-i ahlaki ikmal için gonderildinı"' dcr. Uygarlık tanhınde mo- demleşme ve laısızm, hemen daıma bırlıkte olarak yakJa- şık bırkaç yüzyıllık bır fıkn- moral ve de sıyasal hatta ba- zen kanlı mucadeleler sonu- cu toplumlarda oluşmuş bır aşama ve yukselme düzeyı- dır Bunu hâlâ ıçıne sındıre- meyen, dınsel kurallara dog- matik ve de bazen fanatık saplantılı ınsanlar ve grupla- n Isevılıkte, Hınstıyanlıkta ve de Islam toplumlannda ne yazık kı hâlâ göruyoruz Ama en çok tslam dûnyasın- da v e son yıllarda ulkemızde' Yıllardır eğıtımde. "düı adamına gereksinim (ihti- yaç)"gerekçesı ıle ızlenen polıtıka ve okullaşmada, he- defîni aşan v e de istikametin- den sapan uygulamalann yaptığı yığmtı ve yıkıntının çaresının bulunması örtık şarttır Bizler uyarılanmızı hep siirdüreccğiz, dinlenip uygulanıncaya kadar. Mıllı Guvenlık Kurulu'nun oybır- lığıyle aldığı kararlar yaşama (hayata) geçinceye kadar 1 ol^udur Yeni Ericsson GF 788 • Küçük boy, buyuk performans • Sesınızın doğallığını koruyan en gehşmış ses teknolojısı • Uzun konuşma süresı • Isteğımze gore oluşturabıleceğınız menu, kolay kullanım • Bırbırınden çekıcı dört farklı renk GF ^88 o kadar küçük kı, yanına koyduğunuz her şey buyük kalacak. Bu gıdışle dünya daha da küçülecek. ERİCSSON : E 7 u r k i e " > e t U ı D ı s c n b ı ı t L r I e r ı K V K T d I I C U I i i 10 lpbxl • G E N P \ T 1 S^ P "Cllhjt PENCERE İnsanlığın Ortak t Olçusu... Eskıden muntler, bağlı bulundukları tankatın ûnı- formasını gıyerlermış . Kımısı beyaz, kımısı sıyah, kımısı yeşıl sarık ta- karmış, ustu yazılı dıkışlı, dılımlı, çeşıt çeşıt, renk renk kulahları ayırmak uzmanlık ışıymış Bu kulah- lara da 'taç' denırmış, tankatçılıkta gıyım kuşam uzerıne nıce kıtap yazılmış kı bunlara "taçname" denıyot Televızyonda, Avrupa ve Amerıka'nın uçuklarını ızlıyoruz, kulaklarına kupe takıyorlar, kımısı bu tur marjınallerı seyrederken bozuluyor - Fesuphanallahi Ne var kı eskıden Musluman dunyasında nıce ta- rıkatın murıdı, kulağına kupe takarmış1 Pekı Ya- vuzSultan Selim'ın kulağındakı kupe nasıl bıran- lam taşıyordu? Bılıyor muyuz'? Islamın unlu 'Kalenden' tankatının mundı on ıkı dılımlı keçe kulah gıyer, 'çardarp' olurmuş Çar- darp ne demek9 Saç, sakal, bıyık ve kaşlarını us- •ura ıle kazıtacaksın, kulaklarına da halkalar taka- caksın1 Gunumuzde gıyım kuşam ozgurluğunun kaçınıl- maz sınırlan var, amelıyathaneye gıren hekım ve hemşıre, gıyım ozgurluğunun gosterısını yapabılır mi'? Asken okul oğrencısı unıforma gıymek zorun- dadır Devlet kapısında çalışanlar ıçın kurallar ko- nur, ama, serbest meslek sahıbı ıçın ya hey1 Gıyım kuşam ozgurtuğu, bıçımsel olduğundan, tartışması da bıtmez tukenmez • Sank takanların cezalandırılacağı yolunda haber- ler, gazetelerde yayımlanıyor ama, sokaklarda, meydanlarda otede bende gıysılerın ardından koş- mak 65 mılyonluk Turkıye'de çok guç bır ıştır, ya- rarı da kuşkuludur Amaç nedır7 ? Laık Turkıye Cumhurıyetı'nde 'yurttaşlık bılın- c/'nın oluşması değıl mı1 Tarıkatın mundı, aşıretın kolesı, ummetın kulu, medresenın softası olmak yenne, bağımsız bırey ve ozgur yurttaş olmak ıçın oğretımden geçmek ge- rek Nasıl? Avrupa, medrese oğretımınden 15'ıncı yuzyılda başlayan çok uzun bır surede, nıce kanlı savaşım- larla kurtulmuştur Turkıye, medrese oğretımını 20'ncı yuzyıla değın taşıdı Oğretım Bırlığı Devrımı (Tevhıd-ı Tednsat Kanunu) 1924'te çıkarıldı, Hllafet ve Şenye Vekâletı kaldırıldı. zorunlu beş yıllık eğı- tımle yurttaşlık bılıncı çocuklara aşılanmaya başla- dı Ancak butun dunyada zorunlu eğrtım sekız ya da on bır yıla çıkanlmıştır kı bu, çağdaşlığın gereğıdır Ulkemızde demokrasının altyapısı sayılabılecek yurttaşlar topluluğu en aşağı sekız yıllık zorunlu eğıtımle sağlanabılır, ancak bu eğıtım, bılımsel la- ık, ozgur, akılcı, demokratık olursa • Gıyım kuşamın ardından koşmaktansa, hedefı sekız yıllık zorunlu eğıtım yasasının çıkanlmasında yoğunlaştırmaksağduyunun gereğıdır Şgtoyıl bı- le yetmez, on bır yıllık eğıtımle akıl ve biflm oğffct- ' mmcten^geçfneyen bır rnsaTTrnrdoğru durust dfl|- şünme yeteneğine sahıp olması güçtur •» İnsanlığın ortak olçusu budur Devlet elıyle şenatçı mılıtanlar yetıştırılen okulla- n, halkın cebınden verdığı vergılerleçoğalttık, bu gı- dış, laık cumhunyetın altını oyuyor Bu gıdışe 'dur' dıyemeyen toplumun yannı dın- cı devlettır BODRLM TLRGLTREtS'TE DEMZ KEINARl Özel plaj, yan olımpık havuz, restoran, ^ market. havuz-bar, möblelı 4 KİŞİLİK APARTLAR Bayram ozel fıyatı 2 950 000-TL ODAK TATİL KOYU (0212) 587 42 31 - 587 44 39 (Kadın Sağlığı ve Aıle Planlaması) Hızmet Sıstemı Bilgi Hattı: 212 - 257 06 46 ALANYA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosyaNo 1995 1235 Satılmasına karar verilen gaynmenkulun cınsı, kıymetı, adedı. evsafı AntalyaAlan- ya ılçesı, Saray Mahallesi Kızlarpınan Caddesı. Kale arkası mevkıı, pafta 17, ada 31, parsel 170, cılt 23'te kayıtlı 6 258 arsa paylı, blok B'de 10 no'lu bağımsız bolüm, 80 m2 cıvannda ıkı oda. bır salon, mutfak, banyo. muşterek asansorlu su ve elektnk tesı- satına sahıptır \rsa payı dahıl 1 500 000 - TL muhammen bedelle satılacaktır Dığer bılgıler kıymet takdın zaptındadır Saüş şartlan: 1- Satış, 19 5 1997 gunu saat 14 00'ten 14 20'ye kadar Alanya Bele- dıye Baş Mezat Salon açık arttırma suretıyle yapılacak Bu arttırmada tahmın edılen kıymetın yuzde 75'ını ve ruçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış mas- raflannı geçmek şartı ıle ıhale olunur Boyle bır bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıra- nın taahhudu bakı kalmak şartıyla 29 5 1997 gunu 14 00-14 20'de ıkıncı arttırmayaçı- kanlacaktır Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttı- ranın taahhudu saklı kalmak uzere arttırma ılanında gostenlen muddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar kı arttırma bedelının malın tahmın edılen kıymetı- nın yuzde 40'ını bulması ve satış ısteyenın alacağına ruçhanı olan alacaklann topla- mından fazla olması ve bundan başka paraya çev ırme \ e pay laştırma masraflannı geç- mesı lazımdır Boyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı duşecektır 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn tahmın edılen kıymetın yuzde 20'sı nıspetınde pey akçesı veya bu mıktar kadar mıllı bır bankanın temmat mektubunu vermelen lazımdır Satış. peşın para ıledır, alıcı ıstedığınde 20 gunu geçmemek uzere mehıl v enlebılır Tel- lalıye resmı. ıhale pulu, tapu harç ve masraflan alıcıya aıttır Bınkmış vergıler satış be- delınden odenır 3- îpotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gaynmenkul ûzenndekı hakla- nnı hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı dayanağı belgelen ıle on beş gun ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ıle sabıt olma- dıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır 4- Ihaleye katılıp daha sonra ıhale bedelını yatırmamak suretıyle ıhalenın feshme se- bep olan tum alıcılar \e kefıllen, teklıf ettıklen bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dığer zararlardan ve ayrıca temerrut faızınden muteselsılen mesul olacak- lardır Ihale farkı ve temerrut faızı aynca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak. bu fark, varsa oncelıkle temınat bedelınden alınacaktır 5- Şanname. ılan tanhınden ıtıbaren herkesin gorebılmesı ıçın daırede açık olup mas- rafı venldığı takdırde ısteyen alıcıya bır orneğı gondenlebılır 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnameyı gormuş ve munderecatını kabul etmış sayıla- caklan, başkaca bılgı almak ısteyenlenn 1995 796 sayılı dosya numarasıyla müdurlu- ğumuze başvurmaları ılan olunur 3 10 1996 (*) tlgıhler tabırıne ırtıfak hakkı sahıplen de dahıldır Basın 10152