Katalog

17 MART 1997 PA2ARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Yugoslav-Sıpp anlaşmasına onay • YAHORİNA- SARAYBOSNA (AA) - Sırp Cumhuriyetı parlamentosunun, Yugoslavya Federal Cumhuriyeti ve Bosnalı Sırplann Sırp Cumhuriyeti arasında "özel ilişki" kurulmasını sağlayan anlaşmayı, Bosnalı Sırplann lideri Bilyana Plavsıç'in karşı çıkmasına rağmen onayladığı bıldirildi. Bilyana Plavsiç, anlaşmanın Sırp anayasasına ve Dayton banş anlaşmasına uygun olmadığını savundu. Bosnadakı yüksek sivil temsilcı Carl Bildt'in sözcüsü Duncan Bullivant, anlaşmanın Sırp pariamentosu tarafından onaylanmasını, "hükümsüz ve anayasaya aykın" olarak niteledi. Zaine'de isyancılar Herliyor • GOMA-KİNŞASA(AA) - Zaireli isyancılann lideri • Laurent-Desire Kabila, ülkenın en büyûk üçüncü kenti ve Doğu Zaire'de hükümetin denetiminde bulunan son kent olan K.isangani'yı ele geçırdıklenni açıkladı. Goma'da basın toplantısında konuşan Kabila, Zaire hükümetıyle doğrudan görüşmeler yapılmadıkça ateşkesı göz önüne almayacaklannı kaydetti. ı BM Genel Sekreteri Kofi Annan, "Bekleyip görmek gerekir. Bundan sonra isyancılann yaklaşımlannda stratejik bir değişme olup olmayacağını bilmiyoruz" dedi. Cezayir'de 53 köktendmci••• ••• "• • •** olduruldu • PARtS - Cezayir'de, güvenlik güçlerinin 53 radikal Islamcıyı öldürdüğü bildirildı. Le Soir d'Algerie gazetesi, Relizane bölgesinde önceki gûn yapılan operasyonda 43 radikal dincinin öldürüldüğünü bildirdi. Görgü tanıklan da, 3 polisin katledibnesinın ardından. başkent Cezayir'in eski mahallelennden Casbah'ta güvenlik güçlerinin, 10 kişıyi öldürdüğünü belirttiler İran'da UFO heyecanı • TAHRAN (AA) - Iran'ın Mehabad kentinde, kimliği bilinmeyen bir gök cismi (UFO) görüldüğü bildırildi. Cumhuri tslamı gazetesinin haberine göre, cuma günü yerel saatle 23.32de Mehabad gökJerinde göriilen pembeye yakın kırmızı ışık saçan cisim, 3 dakika sürcylc izlenebildi. 3 dakika sonra gözden kaybolan cisim halk arasında şaşkınhk yaratırken yetkililer konu ile ilgili herhangi bir açıklama yapmadılar. AB Dışişleri Bakanlan zirvesinde, Ankara'ya diğer adaylarla aynı temelde değerlendirileceği bildirildi Avrupa'dan Türidye'ye güvenceHALUKBAKIR APELDOORN - Hollanda'nın Apeldoonı kentindeki iki günlük çalışmalannı tamamla- yan AB Dışişleri Bakanlan, Türkiye'nin gele- ceginin Avnıpa'da olduğu ve Türkiye'ye de di- ğer aday ülkelerle aynı kriterlerin uygulanaca- ğı yolunda görüş birliğine vardılar. Bakanlar, AB'ye kısa, orta ve uzun vadede üye olmaya aday tüm ülkeleri kapsayacak bir "Daimi Avrupa Konferansı" oluşturulmasını kararlaştırdılar. Başta Fransa olmak üzere İngiltere ve ttal- ya'nın, Türkiye'nin Avrupa ile ilişkilerinin • AB Bakanlar Konseyi adına basına bilgi veren dönem başkanı Hollanda Dışişleri Bakanı Hans van Mierlo, AB ile Türkiye arasmdaki somnlara karşın anlaşmalara sadık kalacaklarını söyledi. Mierlo, "Türkiye'nin bir Avrupah geleceği olduğu kabul edilmiştir. Diğer aday ülkelerle aynı temelde değerlendirilecektir" dedi.Reuter ajansı, 'AB, Hıristiyan Demokratlan yola getirdi' yorumunu yaptı. önemini vurguladıklan dün sabahki toplantı- da AB bakanlan, 1963 Ankara Antlaşma- sı'ndan doğan yükümlülüklerin yerine getiril- mesi gerektigi konusunda da görüş birliği sağ- ladılar. AB Bakanlar Konseyi adına basına bilgi ve- ren dönem başkanı Hollanda Dışişleri Bakanı Hans van Mierlo. Türkiye'nin diğer adaylarla aynı muameleyi göreceğini belirterek "Türki- ye'nin bir Avrupalı geleceği olduğu kabul edilmiştir. Diğer aday ülkelerle aynı temel- de değerlendirilecektir"' dedi. "Daimi Avrupa konferansı"nın AB'ye kı- sa. orta ve uzun vadede üye olacak ülkeleri kapsayacağını, bu oluşumun henüz fıkir aşa- masında bulunduğunu belirten Van Mierlo, Türkiye'nin bu konferansa dahil olup olmaya- cağı sorusunu şöyle yanıtladı: "Bu konuda he- nüz hiçbir ülkenin adı anılmadL Konferans hk;- bir ülkenin, kendisini Avrupa'dan dışlanmış hjssetroeyrceği bir topluiuk olacak. Tiirkiye'yle Oişkilerde geçmişteki taahhütlerin sürdüriilme- sindcn yanaytzT Türkiye'nin tam üyeliğinin zaman alacağı- Vershbavv 'Türkiye tam üyeliğe aday olmalı' • Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Kıdemli Avrupa Direktörü, bir Avrupa ülkesi olan Türkiye'nin Avrupa ile entegrasyonunun ABD'nin önemli bir hedefi olduğunu söyledi. WASHEVGTON (AA) - ABD Başkanı Bffl Clinton'm Özel Danışmanı Alexander Vershbow, "TürkKe'nin Avnı- pa Ue entegrasvonu, bizün için çok önemli bir hedeftir" dedi. Beyaz Saray Ulusal Güven- lik Konseyi Kıdemli Avrupa Direktörü de olan Vershbow, bir toplantıdan sonra, AA mu- habırinın, Türkiye-Avrupa ilişkileriyk ilgili sorusunu ya- nıdadı. Alexander Vershbovv, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın da çeşitli defalar açıkladığı gi- bi, "Türkiye bir Avrupa ülke- ndir" diye konuştu. Türki- ye'nin Avrupa ile ilişkilerinin güçlendirilmesi gerektığini kaydeden Alexander Versh- bow, "Türkiye, AB'ye tam üyeiik için aday otmandır'' de- di. Vershbow, Clinton'm da geçmışte Avrupa liderleriyle yaptığı görüşmelerde, Türki- ye'nin Avrupa'daki yerine ilis- kin görüşlerini gündeme getir- diginı belirterek, "ABDHükö- meti, bir bütün olarak, Türki- ye'nin Avrupa ile entegrasyo- nunu çok önemli bir hedefola- rak görmektedir" dedi. İsrail Adalet Bakanı sert cıktı Arafat'a sürgün tehdidi GÖRÜŞ/ EROL MANISALI Gazze'de düzenknen gösteride Kilistinliler İsrail bayrağını yakü. KUDÜS (Ajanshr) - Israil'le Filistinliler arasında son zamanlarda giderek tırmanan gerginlik, İsrail Adalet Bakanı Toçi Haneg- bi'nin Yaser Ara&t'ı "Fıhstin Özerk Bölge- s"nden sürme tebdjdinde bulunmasıyla ye- ni boyut kazandı. Hanegbi pazartesi günü (bugün) Doğu Kudüs'te yenı yerleşim birimlerinin inşası- na başlayacağını belirterek "Her kim ki şkt- detten sözeder,tipkıbirramanbrYaser Ara- fat'm yapöğı gibi kendisini bavuhıyla Tunus ya da Bağdat hatnnda seyahatederken bula- biHr" dedi Hanegbi, Arafat'ın eylemler için emir ver- mesi halinde kansı Sflha ile villasında rahat oturamayaca- ğuu belirterek "Bcriyoketmek isteyenfcre karşı afyok; ne mü- bendise, ne de villada oturan herhangi birine. Savaşsa, so- nuna kadar savsş" dedi. lsrail'deki birçok inrihar saldınsını planlamaktan so- rumlu "mühendB" lakabı ile tanman Filistinli bomba ya- pım uzmanı Yabya Ayyaş, ts- railli ajanJar tarafından 19%'nın Ocak ayında cep telefonuna yerleş- tırilen bombarun patlatılması sonucu öldü- rüimüştu. Hanegbi 'nin bu açiklamalan üzerine Filis- tin Adalet Bakanı Freyh Ebu Modir. Haneg- bi ile yapacağı görüşmeyi iptal ettı. İsrail Dışişleri Bakanı David Levi ise Ha- negbi'nin açıklamalanndan büyük üzüntü duyduğunu ifade ederek "Buniarbanşyaaa guvenüğe katkı sağlamaz" dedi. Arafat'ın yardımcısı Ahmed Tibi ise Ha- negbi 'nin açıklamalanna büyük tepki göste- rerek Hanegbi'nin "gerginBği artbnİiğını" söyledi. Tibi, Benyamin Netanyahu'nun Ha- negbi 'yi kınamasını ıstedı. Arafat, daha önce yaptığı açıklamada, is- rail'ın Doğu Kudüs'te yeni yerleşim bırim- leri yapma karannın, bölgede şiddet hare- ketlerinin patlamasına yol açabilecegi uya- nsında bulunmuştu. tsraiüi komutandan uyan İsrail Kara Kuvvetleri Komutan Yardım- cısı General Matan Vılnai. dün yaptığı açık- lamada "Doğu Kudüs'te yeni Yahudi yerle- şim birimkeri inşaab başlayınca, Fılistinlilerin çok sert protestDbn ile karşı karşıva kalma- ya hazır otanalıyH" dedi. General Vilnaı şöyle devam etti: "Geçen yıl eytülde Kuduste arkeolojik tünelin açıl- masından sonra patiak ve- ren olaylann benzeri tekrar- lanabittr." Eylül ayında Kudüs'te ls- rail'in arkeolojik tüneli aç- ması üzerine Filistinli göste- ricilerle İsrail güvenlik güç- leri arasında çıkan çatışma- larda 80 kişı ölmüştü. • Filistin liderinin "Filistinlilere artık her yol açık" diyerek îsrail'i uyarmasına tepki gösteren Likud Partili Toçi Hanegbi, Arafat'ın villasında rahat oturamayabileceğini söyledi. Gazze konferansı Öte yandan Filistin De\- let Başkanı Yaser Arafat, önceki gün Gazze'de yapılan ve tsrail'in ız- lediğı politikanın masaya yatmldığı toplan- tının çok önemli olduğunu belirterek toplan- tıdan israil ve diğer ilgili ülkelere iletiİecek pozitifönerilerçıktığını söyledi. Arafat kon- feransın ardından yaptığı açıklamada, bu önerilerin neler olduğu konusunda bilgi ver- mezken uluslararası toplumdan israil'ın Do- ğu Kudüs'te yeni Yahudi yerleşim birimleri açması karannın durdurulmasını istedi ve bölgede durumun kötüleşmesınden Îsrail'i sorumlu tuttu lsrail'in banşa gıden tüm yollan tıkarhak- la suçlayan Arafat, Gazze konferansının ba- nşsürecini lsrail'in ihlallerinden kurtarmak için düzenlendiğini kaydetti. nı belirten Van Mierlo, ilişkilerin Gümrük Bır- liği'nde öngörülen düzeyden ileri götürülme- si için Avrupa Komisyonu'ndan bir çalışma yapmasmı istediklerini söyledi. Van Mierlo, 29 nisanda yapılacak AB-Tür- kiye Ortaklık Konseyi'nin başanlı olması için iki tarafın da çaba göstermesi gerektiğini kay- detti ve özetle şöyle konuştu: "Gûmrük Birfi- ği'nin öngördüğü mali vardımlan Türkiye'ye vermeye başlamahyız. Ege'deki soruniann çö- ziimü için T ürktye ile Yunanistan arasoıda me- Idk diplomasisi uygulama önerimi bu toplanö- da da yinekdim." Hollanda Dışişleri Bakanı Hans Van Mier- lo'dan sonra basına bilgi ve- ren AB Komisyonu Başka- nı Jacques Santer de Türki- ye ile ilişkilerin normalleş- tirilmesinin siyasi ve ekono- mik açıdan son derece önemli olduğunu belirterek Türkiye'ye karşı yükümlü- lüklerin yerine getirilecegi- ni söyledi. Santer, Bakanlar Konse- yi'nin Komisyon'dan istedi- ği çalışmanın, Türkiye'nin tam üyeliğini içermeyecek bir çözüme yönelik değil, Avrupa'nın Türkiye'ye ya- kınlaşma konusundaki cid- diyetini gösteren ve her alanda iki tarafın birbirleri- ne bağlılığını sürdürmesini sağlayacak bir araştırma olacağını belirtti. Fransa Dışişleri Bakanı Herve de Charette ise dü- zenledıgi basın toplantısın- da yaptığı açıklamada. "Türkiye'nin Avrupa'nın bir parçası olduğunu ve aday ülkelerle biıiikte Av- rupa Konferansı'na davet edilmesi gerektiğini, Pa- ris'in bu görüşfinü AB Konseyi'nde açıkça ifade ertiğini" bildirdi. Yunanistan Dışişleri Ba- kanı Teodoros Pangalos, Pangalos. "demokratik, ilerici. ekonomik gücfl olan bir Tükiye'nin AB'ye tam üyeliğini destekledik- lerini" ifade etti ve "Bu, AB için bir kazanç olur" dedi. Reuter ajansı, AB konse- yi toplantısı ardmdan "AB, Hıristiyan Demokratlan yola getirerek, Türki- ye'nin hâlâ tam üyeliğe aday olduğunu açıkladı" yorumunu yaptı. Türkiye-AB ilişkilerinde özellikle "yann ne olacak" sorusunun karşılığı verileme- mektedir. Bu soruya ilişkin olarak iki hususun birbirin- den aynlması gerekir. - Türkiye'nin AB içinde yer alıp almaması ile" - Türkiye-AB ilişkilerinin, ekonomik olarak gelişip ge- lişmemesi noktalannı kanş- tırmamız gerekiyor. ABTürkiye'yi tam üye ola- rak içine almasa da Türkiye- AB ekonomik ılişkiten geliş- meye devam edecektir. Coğrafi koşullar, pıyasalann benzerliği, ptyasalar arasm- daki karşılıklı "yoğun talep" altyaptsı bunu zorunlu kılıyor. Tıcan, sınai, teknolojik, mali ve parasal aianlardakı tşbir- liği ve "doğal entegrasyon" hareketleri yanında, turizm, ulaştırma, bankacılık ve si- gorta, eğitim (yüksek) alan- lanndaki işbirliğı ve yakınlaş- ma, "aşağıdan yukan" dina- mıkler olarak Türkiye-AB iliş- kilerinde büyük öneme sa- hiptır. Aynca AB içindeki Türk iş topluluğu (Türk firma- lan ve işgücü) ve ortak yatı- nmlar da Türkiye ile AB ara- sında, üst kurumsal ilişkiler dışında, altyapıdan geten birteştıncı ve yakınlaştıncı di- namik faktörlerdır. Bu sayılan faktorier, Tûr- krye-AB ekonomik ilişkileri- nin "Türkiye tam üye yapıl- masa da gelişme göstere- ceğini belirteyen" dinamik- lerdir. Dolayısıyla AB'ye üye yapılmayan Türkiye'nin AB'den uzaklaşıp AB'ye al- ternatif ekonomik bölgeler veya ülkeler aramak zorun- da kalacağını sanmak çok yanlış olur. Bugün isvıçre ve Norveç de AB üyesi değil- dirler. Ancak AB kurumlan içinde yer almasalar bile AB ile çok yakın ekonomik ilişki- Türkiye-AB ilişkileri (1) ler içindedirter. Türkiye'yi de tam olarak değüse bile bü- yük ölçüde bu kapsam için- de değeriendirmek gerekir. Türkiye'yi Isviçre ve Nor- veç'ten farklılastıran ekono- mik faktörler şunlardır: a) Türkiye coğrafi özelliği dola- yısıyla, aynı zamanda bir Balkanlar ve Ortadoğu ülke- sidır, b) Yeni Türk cumhuri- yetleri ite özel ilişkileri vardır, c} Büyük nüfusu ve büyük ekonomik ölçeği dolayısıyla ekonomik öncelikleri ve ba- zı sosyal parametreleri fark- lılık gösterir. I. AB'nin Türkiye'ye bakı- Şi 1. Ekonomik yön: AB Türkiye ile yakın ekonomik ilişki içinde olmak istemekte- dir. AB içinde Türkiye'ye en sıcak bakan grup AB iş çev- releridir. AB'nin Türkiye'ye yaklaşımındaki ekonomik faktörler şunlardır 1.1. Türkiye büyük bir "tü- ketimpazandır" vegenç nü- fusu ile hızla büyümektedir. Bu büyük ve büyüyen paza- n sadece ticari değil, mali, teknolojik ve hizmet sektör- leri ile bir bütün olarak gör- mektedir. 1.2. AB Türkiye ile yakın işbirliğı yapmadan Balkan- lar, Ortadoğu ve Kafkas- ya'da AB çıkartanna uygun politikalan yürütemez (eko- nomik olarak). Bugün karşı- sında ABD ve Japonya var- dır. Yann belki de Çin yeni ekonomik rakipler arasına dahil olacaktır. 1.3. Petrol ve doğalgaz konulannda, AB iteABD ara- sındaki stratejik çekişme, (Ortadoğu ve Kafkasya), AB bakımından Türkiye'nin öne- mini arttırmaktır. 1.4. AB bütün bu ekono- mik (ve stratejik) nedenlehe Türkiye'yi "yanında tutmak" ıstemekte, ancak tam üye olarak içine alamamaktadır, kendine göre çok haklı ne- denleri vardır. Türkiye'yi "ya- nında tutup, içine almamak- la", a) Güttüğü hedeflere ulaşmakta, b) Türkiye'nin tam üyeliğinin AB'ye yükle- yeceği ekonomik, sosyal ve politik yüklerden kurtulmak- tadır (6 Mart 1995 belgesi ile AB bu hedeflerine ulaşmış- tır.) 2. Politik yön: AB Türkiye ile yakın politik ilişkiler içinde olmak tstemektedir. Türki- ye'nin içinde bulunduğu böl- gede (Balkanlar, Ortadoğu ve Kafkasya) AB'nin dış iliş- kiterinı, AB çıkartan doğrultu- sundayürütebilmesi için ge- reklidir. 1990 sonrasında. bu bölgelerde AB ile ABD ara- sında meydana gelmeye başlayan politik çıkar ayrılık- lan, ekonomik nedenterje yann daha daartacaktır. Tür- kiye'yi yanına çekmiş (veya dtşlamamış) birAB, özellikle ABD'ye kısmen de Rusya Federasyonu'na karşı kendi çıkariannı koruyabilir. Ancak AB bunu, Türkiye'yi içine al- madan "yanında tutarak" gerçekleştirmek istemekte- dir. 3. Sosyal ve kültürel yön: AB bakımından, sosyal Wir suchen zum sofortigen Eintritt eine/n Mitarbeiter/in für unsere Abteilung Import mit folgenden Qualifikationen: • sehr gute Deutschkenntnisse • Hochschulabschluss • mindestens 3 Jahre Berufserfahrung im Importbereich • PC-Kenntnisse • bei mânnlichen Bevverbern abgeschlossener VVehrdienst Schriftliche Bewerbungen mit Lebenslauf, Lichtbild und Zeugniskopien richten Sie bitte an die nachstehende Adresse: Mercedes-Benz Mercedes-Benz Türk A.Ş. Personalabteilung Burmalı Çeşme Sokak Askeri Fırın Yolu No: 2 Davutpaşa 34022 İstanbul Turkey's leadhtg nature conservation orgamsation, Doğal Hayatı Konıtna Derneği (The Sodety for the Protectktn ofNtunin Turttey) t» seekmg: m ConMmthm DfrlcUr W 15* Ajrt. 1W7 Fn: (IB1Î) 7H9 55 « - Hılıırı ıı •mııı •— ı -ı r ' ıııâ ~Tr wwr BferdLife Wir sind ein traditionsreiches deutsches Kosmetikuntemehmen, das pflegende und dekorative Kosmetik herstellt ıınd vertreibt. Für unsere Marken ROSA GRAF, BIO KUR, DR. W.K.HOFMANN und belnice suchen wir eine neue Vertretung für die Türkei, da wir von der bisherigen getrennt haben. Bitte nehmen Sie mit uns Kontakt auf: Heitland & Petre Interaational GmbH z. H. Herrn Volker Heitland Postfach 2151, D-29261 Celle Tel: 0049 / 5086 /29227 Fax: 0049 / 5086 / 29226 KADIKÖY AHKAM1ŞAHSİYE DAVALARINA BAKMAKLA GÖREVTJ 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1997/5 vesayet Bagbaşı Cad Nıhal sk. Arraagan Apt No:2, D:9 Kozyatağı-Kadıköy adresmde ıkamet etmekte olan ls- tnet Aydemır. mevcut rahatsızlığı nedenıyle M.K. 355. maddesı gereğmce hacır altma almarak kendisine yi- ne aynı adreste ıkamet etmekte olan kaıdeşi Bedriye Düzcan vası tayın edilmiştir llan olunur. Basın" 10281 Önûmûzdekı 5 yıl ıçmde, çocuklafiriın "sağtklı, kendme gûveren, sonrtuüı duygulan giAşmç, bağımsc kışıftf mutkı bmyter* oarak yebşnesını steyen 50.000 alemıze hırmet vwmeyi hedefleniş tiıiumfona. Bu amaam.za ulaşmak ıçın EV OGRETMENLERI ARIYORUZ Q Bebek ve çocuklan çok sevıyofsamz J Çocuğun evınde, sevgı dolu ortamda, 0-3 yaş arasına tam gûn eğıtım vermek isfiyofsanız • Ataköy, Ulus. Tarabya, Ataşehir, Bostana, Göztepe ve ıstedığınız semtte çalışmak isbyorsanız G EmekJı öğretmen untversıte veya tıse mezunu, eğrtım almaya açıksamz 3 20-45 yaş arasında ve stgara kullanmyotsanız MATURE ekibmın bir üyesı oknak ısteyen bayanla, Kjtfen bci araymız. MATURE Eğrtım &Ajle Danışmanlığı Tel: (216)3276877-327 70 45 Açık öğretim fakültesi kimlik kartımı, Nüfus cûzdanımı, Ögrencı pasomu, S.K.K. kartunı kaybettinı hükümsüzdür. AYHAN MİTİL BAŞBAKANLIK GÜMRÜK MÜSTEŞARLIĞI GÜMRÜKLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ tstanbul Gümrükleri Başmüdürü (HİK ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ) Sayı: B.02.1.GÜM.4.06.10./09 HÜC Konu: 092/51970 (84) 11359 İstanbul 1. AğırCezaMahkenıesi'ninesas 1991/216, ka- rar 992/65 sayıh, 14.04.1992 gûnlü karan uyarınca idare- mize 3.723.982 TL para cezası ödemeye yûkümlü Sezai Çelik O. Hüseyin Ercüment kararda belirtilen adresinde bu- lunamadığından mezkûr para cezası tahsil edilememekte- dir. Tebligata esas olacak başkaca bir adresi bilinmedığin- den 7201 sayıh Tebligat Kanunu'nun 28 ve 29. maddele- rine göre ilanen tebligine karar verildi. Tebligat yenne ka- im olmak ûzere tebliğ olunur. tstanbul GömrfikleriBaşnıüdDrü Basın: 10023 ve kültürel yön ıç ıçe geçmiş- tır. Türkiye konusunda bu deneyimi Almanya'da son 30 yılda yaşayan AB, Türk işgücünün AB'ye girmesine kesinlıkle karşıdır. Çünkü bu- nun: a) istindam (ışsizlik), b) Küttür boyutlan vardır. Hatta bu boyut zamanla politik bir ağırlık (iç polrtıka) kazanmak- tadır. AB Türkiye'yi içine al- madan yanında tutarak, en çok korktuğu unsuru, berta- raf etmış olmaktadır. AB'nin Türkiye'ye ilişkin bu bakış açısı, Türkiye'yi tam üye yapmasmı gerektırmıyor. Çünkü tam üye yaptığı za- man, Türkiye'ye ilişkin he- deflerinde ekonomik, sos- yal, politik ve kültürel "sap- malar" olur ve bu sapmala- nn AB'ye yüklediği maliyet- ler ise AB'nin çıkarlan ile çe- lişir Bu nedenle AB, Türkiye'yi tam üye yapmadan (yapa- madan) "yanında" tutmak hedefini gütmektedir. 6 Mart 1995 belgesi, AB'nin bu he- defleri açısından "ideal" bir ilişki düzeni oluşturmaktadır. II- Türkiye AB'ye tam üye yapılsa, AB'nin karşı karşıya kalacağı yükümlülükler AB içinde siyasi ve eko- nomik temsil nufusa göredir. Bu nedenle Almanya, Fran- sa, İngiltere. italya; a) AB Parlamentosu'nda nüfuslan oranında parlamentere sa- hiptirier, b) icra organı olan AB Komisyonu'nda daha fazla saytda müdürlüklere sahiptirler. Tam üye olmuş bir Türkiye AB Konfederas- yonu'na (yann) büyükler ka- dar politik, ekonomik ve sos- yal güce sahip olur. ileri yıl- larda ise Türkiye, en kalaba- lık ülkeolarak, en ağırtıklı, et- kili konuma gelir. AB böyle bir durumu kabullenemiyor. Aynı mantığı. geleceğin Av- rupa konfederal devleti için düşünürsek, 20-25 yıl sonra Türkiye, bu devlet içinde po- litik ekonomik ve sosyal ola- rak hâkim unsur halıne gelir. AB bunu kabullenemez. 2. Tam üyeler için işgü- cü dolaşımı serbesttir. Türk işgücünün serbestçe AB içinde dolaşması, AB ba- kımından "hayal bile edile- mez." Bugün 1960'lardan beri yavaş yavaş oluşmuş 2 milyon Türk'ü kabulleneme- yen ve geri gönderme çaba- lan içinde olan AB, bu ne- denle Türkiye'nin tam üyeli- ğini kabul edemıyor. 3. Türkiye'nin getirece- ği maB yük: Türkiye tam üye olunca, zorunlu olarak Is- panya'ya, Yunanistan'a, Portekiz'e yapıldığı gibi nü- fus esas almarak azgelişmış ülkelere yapılan yardımlann Türkiye'ye de yapılması ge- rekir. Şugünkü projeksiyon- lara göre bu rakam 70 ile 80 milyar dolar arasındadır. AB yönetımi kendi vergi öde- yenlenne. böyle bir yükü ka- bul ettiremez. 4. Türkiye, AB'ye oranla kp ekonomik. politik ve sosyal sorunlan fazla olan bir ülke- dir. Türkiye tam uye olsa, bü- tün bu sorunlar AB içine ta- şınmış olacaktır. AB bugün kendi içindeki sorunlaria bi- le baş edemezken Türki- ye'nin tüm sorunlannın AB'yetaşınması AB'yi ürküt- mektedir. 5. Türkiye, sosyo-kültürel dokusu ileAB'den farklılıklar gösterir. Burada özellikle Türkiye'nin Müslüman bir ül- ke oluşu, AB'yi tedirgin et- mektedir. "Yanımızda olsun, ama içimize alamayız" gö- rüşü hâkimdir. 1980'lere ka- dar fazla telaffuz edilemeyen bu konu, 1990 sonrasında, AB belgelerine açık ve net bir biçimde geçmeye başla- mıştır. 6. Türkiye'nin içinde bu- lunduğu bölge ve bu bölge- de Türkiye'ye has sorunlar AB'nin Türkiye'yi tam üye yapamamasını gerektiriyor. Aksi halde bütün bu sorun- iann "doğrudan muhatabı" AB olur. Görüldüğü gibi AB'nin Türkiye'yi tam üye yapama- masının, AB için çok haklı ve çoğu ileride de degişmeye- cek olan nedenleri bulun- maktadır. Hadıseleri bu ger- çekterin ışığında görmek ve duygusal olmamak gerekir. Ancak yukanda da belirtildi- ğı gibi Türkiye tam üye ol- masa da Türkiye-AB ilişkile- ri gelişecektir. Türkiye, iki tarafın iç eko- nomik, sosyal ve polftik di- namikleri, hadiseyi bu yöne götürmektedir. Burada önemli olan, Türkiye-AB ara- sındaki "kurumsal ilişkiterin" dengelı ve karşılıklı çıkarian koruyan bir yapıda olmasını sağlamaktır. 6 mart belgesi kurumsal ilişki düzenini den- geli bir biçimde koruyama- maktadır. Tam üye olan bir ülke, an- cak böyte bir belgeyi uygu- layabilir. Zaten, önce AB'ye tam üye olunur, daha sonra gümrük birliği sistemine gi- rilir.