29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 MART 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yeni üniversite sınav sisteminin provası niteliğindeki uygulamaya imam-hatipliler katılmayacak Oğrenci olgunhik smavmda• Olgunluk sınavı 10 nisanda yapılacak. 272 bin 654 lise 2. sınıf öğrencisinin katılacağı sınava, imam-hatip ve meslek lisesi öğrencileri giremeyecek. Sınav sonuçlan, öğrencilerin not ortalamalannı da etkileyecek. YUSUFZtYAAY K e m a l B a l , M i l l i E ğ i t i m B a k a n ı ' n a g u v e n m e d i ğ i n i s ö y l e d i Sekiz yıllık eğitim 24 yıl gecikti Milli Eğitim Bakanlıgı (MEB), MGK'nin hükümete laiklik uyansı niteliğindeki bildirisinin tartışıldığı bu- günlerde, meslek lisesi ve i- mam-hatip mezunlannı ken- di alanlanndaki yüksekokul- lara yönlendirecek yeni üni- versite gıriş modeli içın ha- zırlıklara başladı. Yeni üni- versite sınav sistemı hazırlık- lan çerçevesinde 10 nisanda 272 bin 654 lise ikinci sınıf öğrencisinin katılacağı prova niteliğinde olgunluk sınavı yapıla- cak. Imam-hatip ve meslek lisesi öğren- cilerinin katılamayacağı sınavın sonuç- lan not ortalamalanna yansıtılacak. Milli Eğitim Bakanlığı'nın merkezi sistemle üniversite sınavmı (ÖS YS) kal- dirarak üniversiteye olgunluk sınavıyla öğrenci alımma yönelik yeni model ha- zırlığı, 10 nisanda yapılacak deneme sı- NECATtAYGIN İZMİR - Eğitim-Sen Genel Baş- kanı Kemsâ BaL sekiz yıllık kesınti- siz eğitimin 24 yıl geciktirildikten sonra MGK'nin zorlamasıyla uygu- lamaya geçirilmesinin düşündürücü oldugunu söyledi. Bal, sekiz yılük eğitimin REFAHYOL hükümetinin Milli Eğitim Bakanı MebroetSağlam tarafindan uygulanacağına inanma- dıgını belirtti. Beş >illıkeğitimin dûnyadaTürki- ye üe birlürte sadece sekiz ülkede uy- gulandığını vurgulayan Bal, bugün arnk yetersızliği taıtışütnayan beş yıl- lık eğitimi hızla gecmek ve sekiz yıl- lık zorunlueğitkndentüm çocuklann yararlanmasmı sağlamak gerektığini söyledi. Sekiz yıllıkkesintısiz eğitimin, att- yapı yetersizliği, öğretmen ihtiyacı gerekçe gösterilerek geciktirilemeye- ceğini belirten Bal göruşlerini şöyle açıkladı: "Sekiz yıbk eğitim çocuğu sokak- tan kurtaracak. Kûçûkyaşta Anado- lu Ksekrine gireceğiın «fiye yanşa so- kulan çocukiann Idşiikİerinin daha özgürceohışnıasının ortanunı yarata- cak ve sekiz yıkian sonra belfi bir ot- gnıthıkseviyesfaıegeküderi içinde da- ha doğru tercih yapabilecekter. Bu- gûnükfiğretimde biîeeğitimin sürdü- rûhnesi çocuklar aracılığıvla vetiier- den ahnan katkı paylanna, bağışlara bırakümışur. Bu döğnı bir >ol dep- dir. Parası olanın da ounayanın da te- mel eğknnden yararianmasnı deviet birkamusal görevolarakyerinegetir- mek zonjndadır." Kemal Bal, Mıllı Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam'ın 15. Milli Eğitim Şûrası'nda sekiz yıl- 1ıkeğitimi savundugunu, ancak bugü- ne dek bu uygulamada olumlu bir adım atmadığını söyledi. Bal, sözle- rini şöyle sürdürdü:"Soyadı kadar sa§am obnayao Saym Mehmet Sağ- lam yeni bir dönüşie sekiz yıflık eğiti- mi savunduğunu ifade etmektedir. Umuyonun ki bu «ercekJesinceyedek veni bir dönüş yapmaz. Ulkemiz ço- cuklan da dünya ulketeriodeki çağ- daşiarryla eşit eğitim sürerinden ya- rartanma ortamına kavuşuriar. Hü- kümetin veya başka kurumlann bu konuda çok fa/ia özenli davrannıası veya davranmaması bizi baglama/, biz çocuklanmjzın büimseL, demok- ratikvelaikteroeledayafeeğitimorta- mında insanlığm ortak mirasj olan küMrden azarni (Mçüdt yararianma- lannı sağlayacak düzenkmekri sa- vunuyoruz." navıyla sınanacak. MEB Bilgisayar Eği- timi Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce yapılacak sınavın yasal dayanağını, ba- kanlığm Ortaöğretim Kurumlan Sınıf Geçme Yönetmeliği'nin merkezi sınav yapılmasmı öngören 19. maddesi, Orta- öğretim Genel Müdürlüğü'nün 24.2.1997 tarih ve 1700 sayılı genelgesi ile Ortaöğretim Genel Müdürlüğü'nün 26.2.1997 gün ve 1863 sayılı Bakanlık onayı oluşturuyor. Lise 2'nci sınıf öğ- rencilerinin, sınav tarihine kadar oku- duklan konulardan sorumlu olacaklan olgunluk sınavma MGK'nin hükümete laiklik uyansı niteliğinde yayımladığı bildirideki tavsiyelere de uygun olarak i- mam-hatip lisesi öğrencileri alınmaya- cak. Sınava meslek lisesi öğrencileri de gi- remeyecek. Getirilmesi planlanan yeni sistemle meslek lisesi mezunlannm ken- di alanlanndaki fakültelere sınavsız geç- meleri sağlanırken, meslek lisesi konu- mundaki imam-hatip lisesi öğrencilen- nin de ilahiyat fakültelerine yönlendiril- mesi planlanıyor. Deneme niteliğindeki olgunluk sınavının. bu yıl üniversiteye girişte herhangi bir etkisi olmadığı. en er- ken 2 yıl sonra üniversiteye girişte uygu- lanacağı kaydedildi. Milli Eğitim Bakan- lıgı yetkilileri, 10 nisanda yapılacak ol- gunluk sınavının. sınıf geçme sistemi ve alan seçimini ölçmeyi de sağlayacağını söylediler. Sınava resmi ve özel liseler ile genel, Anado- lu, Anadolu öğretmen lisele- ri ve süper liselerde okuyan lise 2"nci sınıf öğrencilerinin girmesı öngörülüyor. Sınav sorulan, lise 2'nci sınıf öğ- rencilerine sınav tarihine ka- dar okurulan ortak genel kül- tür dersleri ile fen, sosyal, Türkçe, matematik, yabancı dil, sanat ve spor alanlannda hazırlanacak. Soru sayısı da haftahk ders saarine göre 10- 20 arasında değişecek. Sınav, öğrencilenn öğrenim gör- dükleri okulda yapılacak. Öğrencilerin 100 bin lira üc- ret ödeyerek gireceği sınav- dan ahnacak puanlar, not or- talamalan ve ortaöğretim ba- şan puanını da etkileyecek. Sınav sonuçlan, ders öğret- menlerince not defteri ve not çizelgelerine yazılacak. Ma- zereti olmamasına karşın sınava girme- yen ya da cevap kâğıdını yanlış kodlayan öğrencilere sıfır puan verilecek. Maze- retlerini belgelendiren öğrenciler ile alan değiştirdiklen için sınava giremeyen öğ- rencilere ders öğretmenlerince puan ve- rilmeyecek. Bu durumdaki öğrenciler puan alamadıklan için ortalama notlan etkilenmeyecek. Bakanlık, sınavdan 27 milyar 265 mil- yon 400 bin lira gelir elde edecek. Türk-iş özelle$tirme raporunu açıkladı 'îşsîzlik doruğa ıdaşb 9 ANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-lş tarafindan hazırlanan raporda, özelleştirme sonucunda işten çıkarma- lann arttıgı ve sendıkasızlaşmanın yaygınlaştınldığı vurgulandı. Raporda, özelleştinlen 20 çimento fabrikasında istihdamın yan yanya düştüğü, satılan HAVAŞ'ta sendikalı işçi sayısının 200'e kadar indiği belir- tildi. Türk-tş uzmanlan tarafindan "özel- leştirtneuygulamalan" konusunda ha- zırlanan raporda, devletin küçültülme- si temelindeki özelleştirme çalışması- nın son dönemlerde yoğunlaştığı, bu- na bağlı olarak işten çıkarma ve sen- dikasızlaştırmanın arttıgı kaydedildi. Özel sektörün, özelleştirme sonrası diğergirdilerden sağlayamadığı tasar- rufu, "rekabet etme" amacı adı altın- da çalışanlardan sağlamaya yöneldiği vurgulanan raporda, "Bu yönde yapı- lan işten çıkarma, sendikasrzlastirma ve işletmeierin bazı bölümlerini ihak yolu ile başka işletmeciye dcvn'derek, ucuz ve temel haklardan yoksun işgü- cü sağla>an taşeron uygulamalan. ça- Itşma yaşamını ve endustri ilişkilerini olumsuz etkflemektedir" denildi. Özelleştirmenin yogun olduğu çi- mento sektöründe sendikalaşmanın büyük ölçüde gerilediğine işaret edi- JAPONYA'NIN EN USTUN JENARATORLERİ BAYMAK GÜVENCESİYLE TÜRKİYE'DE Kubokı JENARATÖRLER En son teknoloji ile donatılmış, Kubota jenaratörler, istediğiniz zaman, istediğiniz yerdeki güvenilir güç kaynağınızdır. KUBOTA JENARATÖRLERİNİN ÖSTÜN ÖZELLİKLERİ I 4 zamanlı üstten supaplı benzin motoru • Üstten supap teknolojıs ile %25 yakıt tasaraıfu I Kolay start: Otomatık dekomprasyon sistemi ile ip çekme gücünde % 40 azalma I Elektronik ateşleme sistemi ile her hava şartında güvenilir start • AC/DC Elektrik üretimi I Düşuk ses sevıyesi ve tıtreşım • Otomatık voltaj regülatörü ile değişmeyen voltaj len raporda, 1990 yılında toplam 20 çi- mento fabrikasında 5 bin 144 sendika- lı işçi çalışırken, değişik zamanlarda- ki özelleştirme sonucu bu fabrikalar- daki sendikalı işçi sayısının 2 bin 372'ye kadar düştüğü belirtildi. İşten çıkarmalar çoğahyor Özelleştirme sonucu, çimento fab- rikalannda yoğun olarak iş akdi fesih- leri yaşandığı, taşeron uygulaması ile sendıkalaşmanın önüne geçildigı vur- gulanan raporda, özelleştirme uygula- malan nedeniyle tekstil sektöründe de ciddi biçimde sendikasızlaşmanın ya- şandığı kaydedildi. Türk-lş tarafindan hazır- lanan raporda, şeker sektö- ründe özelleştirilen fabrika- larda sendikasızlaştırma ve işten çıkarmalann yaşanma- dığı, buna karşın bu fabrika- larda "Re'sen Emeklilik" uygulamasıyla emekli edi- lenlerin yerine, yeni işçi alınmadığı bildirildi. Özelleştirmeden "ağaç" işkolunun da olumsuz etki- lendiği kaydedilen Türk-lş raporunda, Ağaç-lş Sendi- kası'nın örgütlü olduğu ORÜS fabrikalannm özel- leştirilmesi sonunda, sendi- kalı işçi istihdam oranının çok düştüğü kaydedildi. Özelleştirme sonrası sen- dikasızlaştırma, taşeronlaş- tırma ve işten çıkarmalann yoğun yaşandığı önemli bir örneğin de HAVAŞ işyerle- ri olduğu belirtilen raporda, özelleştirme öncesinde 2 bin 300 işçinin çalıştığı HA- VAŞ'ta özelleştirme sonrası bin 600 işçinin iş akitlerinin feshedildiğine işaret edildi. HAVAŞ'ta işten çıkanlan- lann yerine düşük ücretli ta- şeron ve sendikasız işçi alın- dığı kaydedilen raporda, bu işyerlerindeki işçilerden sadece 200'nün sendikalı ol- duğu bildirildi. ÛftÜN MAXGÛÇ(kVA) AE1200LX AE 1500 LX AE 2400 LX AE3500UC AE65O0 AV4500 AV 5500 B (Marşh) AV6500 AV 6500 B (Marşlı) 1.0 1.3 2.0 3J>S 5.4 3.6 4.8 5.4 5.4 KDn PEŞ1N 77200.000 61^)0-000 103800000 maftooo 24S0O0 0O0 207.700.000 267 900 000 269.4000» 281.800000 PEŞWAT*5TAXSrr 16100.000 16.900.000 21600 000 27.950000 51900'DOO 403000» 55800 000 56.100-000 58700000 KDVT) TOPUM 96SODD00 101.400.000 129600 000 t67.700i»0 3114O0O0C 2S9^XXOO0 334 8OC0O0 336&C.000 352İ00.000 PEŞWAT*7TAKSTf 129OC0O0 13.600.000 17350000 22.400.000 41 600 000 34.700J00 44^00.000 45JX».0O0 47.100000 KDtn TOPUM 103^00.000 108.800.000 138.800000 179.200.000 332800 000 277.600.000 358.400 C00 360.000.000 376800000 ı BÜ tcnponyc 21.03.1997 fothınde sooa ^er 2 Bu taTipanya Sonoyi -e Tcaret Bakanlığınm 25 06 Î99A tanrılt 94 2/3 rolu tebığıne ^ g 3 - *Co»*iDQ'r/a suresfnce fıyarfor sab»l olup ICDV ve d'ğer vecg lerde dab-lecec değisıklfMer fryofiora ovner yonsıtnocokhf 4 - f Pesın 5 ^bksrfı sc«ısto % 10 t Peşm 7 TaksMı sctışla % 9 6 oylık bosı» 5 Lfijfi'ef m z '^ftılı oc/ılenm.zde tesl'fn ednecetfır V < BAYMAK PLAZALAR (STAN8OI MBIKİ2 SAHS . TEL (0B16 309K25- 377rS« KAHAKÖr P1A2A : TEL 0212)2*3388' 2«5697 ANKA«A PIAZA . TEL. ,03121223 75 79 22139* IZAW PIA2A : ^L (02321458«« IZMM BÖlGf MÛDÛnÛâO : TEL I 0 Î 3 Z ' " » " " <49-64M 4586106 Hikmet Çetinkaya kitaplarını imzaladı KftapFuan'nailgininbuyıl daha büviikolduğu görüJdü, Fuannsongününde gazetemiz Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinka>a kitaplarını imzaladı. TtJYAPİzmirKitap Fuan sona erditZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu>• TÜYAP 2. tzmir Kitap Fuan. yoğun katılımla gerçekleştirilen etkinlikJerle sona erdi. Gazetemiz Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya. dün Cumhuriyet Kitap Kulübü standmda okurlanyla söyleşti ve yapıtlannı imzaladı. TÜYAP yetkilileri. geçen yıldan daha hareketli bir fuar dönemi yaşadıklannı belirterek, ilginin gelecek yıllarda daha da artacağını umduklannı söylediler. TÜYAP Kitap Fuan'nın son gününün hafta sonuna gelmesi ilgiyi arttırdı. Çok bü>ük bir kalabalık. gün boyunca fuan gezdi, etkinliklere katıldı. Okurlanyla buluşan yazarlann önünde kuyrukJar oluşurken, stand sahipleri fuardan hoşnut kaldıklannı belirttiler Fuann dünkü etkinlikleri Haydar Dümen ve Hüsnü Uçar'ın katıldığı "DojTiruhnanuş Yanınuz-Cinsellik'' paneliyle başladı. Edebiyatçılar Derneği'nin düzenlediği "Karşı Kitap-Şürde DUin Gücü" konusunda Yunus Koray katılımcılarla söyleşti. Yrd. Doç. Dr. Sabri Vetkin Konak Belediyesi'nin düzenlediği "Ege'de Eşkr>"ahk" söyleşisine konuşmacı olarak katıldı. tnkılap Kitabevi"nin etkinli|inde Habib Bektaş. "Yurt Dışındaki Edebiyaümız*' konusunda katılımcılara göruşlerini aktardı. Sunay Akm ve Akgün Akova'nın konuşmacı olduğu "GûzeJ Adlar Ülkesinde Kınlan Canlar" söyleşisi, Çınar Yayınlan'nca gerçekleştirildi. 9 Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Sahne Sanatlan Bölümü'nün hazırladığı "Günümüz Ege Yazariarmdan Esintüer" konulu dramatik gösteride Necati Cumatı ve Dincer Sümer katılımcılarla söyleşti. «iitn'ivrtr 8Eldml996tarihinde,savaş!Hz,banşiçin- s s i ı r u y o r ^ W r t o p l u m ^ ^ baş!atlIan - ^ İçin Bir Mityon Imza" kampanyası. şenlikleıie devam edhor. Kampanyamn Tür- kîye Sözcüsü Eşber Yağmurdereli, önceleri sadece çok az bir kesimin dik gefirdiği bir gerçeği artık bürün insanlann kabul ettigini sö\ledi. Banş İçin Bir Milyon İmza tstanbul Girişüni, dün Tank Zafer Tunaya Kültür Merkezfnde banş şenliği yaptı. Şenliğin açılışııu yapan Yağmurdereli, girişimlerinin Türkiye'de banşın daha güçlû yapılması gcrekJiliğini ortava çıkardığını belirtti. Yağmurdereli, u Bu kampanyaya, savaş gerçeğine ve >ıkıcı etkilerine karşj sivil bir inisiyarif oluşturmak için başladık" diye konuştu. ÖDP lideri Ufcık Uras, Ahmet Nesin, Can Y ücel'in de katıldığı şenlik- te müzik, tiyatro, şiir, dia gösterisi ve kukla gösteriİeri yer aldı. TEKNE BATTI Sekiz tLIraklı Meis'e kaçarken öldü KAŞ (AA)- Antalya'nın Kaş ilçesinden Yunanistan'ın Meis Adası'na tekne ile kaç- mak isteyen 8 Iraklı, tekne- nin batması sonucu boğuldu. Kaş Sahil Güvenlik botlann- ca dün saat 13.00 sıralannda bulunarak Kaş ilçesine ceset- leri getinlen 2 çocuk. 3 kadın ve 3 erkeğe yapılan otopsi so- nucu. bu kişilerin 2 gün önce ölmüş olduklannın tespit edildiği bildirildi. Kaş Cum- huri>-ei Savcısı Selami DaJ- yan, cesetlerm Gürmeli Ada- sı'nın güneyinde ve Türk ka- rasulannda bulunduğunu be- lirtti. Kazada Ölen Jraklılar- dan.üçünün kimliği tespit edildi. Yaşamını yitiren dığer 5 Iraklının üzennde ise kım- lik bulunmadığı bildirildi. Kazada, 3 Iraklının Meis Adası 'na çıkmayi başardıkla- n da öğrenıldi. AYDCVLANMA EMRE KONGAR Destek Yüzde 71 Olsaydı... Türkiye'de kavramlar hiç bu denli yozlaştınlma- mıştı. Demokrasi ve laiklik hiç bu denli saptınlmamıştı. "Yobaz", "faşisf gibi srfatlar, 1970'lerde ihtilalci ve terörcü solculann kendi aralanndaki anlamsız, kısır ve yozlaştıncı tartışmalardan beri, hiç bu denli "içe- riğinden boşaltılmış" ya da "çarpıtılmış" biçimde kul- lanılmamıştı. • • • "Ben bu filmi daha önce görmûştüm" duygusuna kapılıyor musunuz son günlerde? Ben ak sık bu duyguyu yeniden yaşıyorum. Kendi bilimcimi ve yureğimi çözümlemeye çalıştı- ğım zaman şu iki nedenle karşılaştım: Birinci olarak, tarihte padişahını, yani hem Sulta- nı hem de Halifesi olan büyüğünü, burada anmaya utandığım iğrençliklerle aşağıladıktan sonra katle- den "şeriat isteriz" sedaları aklıma geliyor. 31 Mart'ta gencecik subaylan katleden ayaklan- manın "şeriat isteriz" biçimindeki sloganı kulakla- nmda çınlıyor. Her iki olay da göğüs kafesimi sıkıştınyor: "Bizbu filmi görmüştük ve ben bunu bir kez daha yaşamak ya da izlemek istemem" diyorum kendi kendime. İkinci olarak, 196O'lı yıllann sonuna doğru yoğun- laşan, "ihtilaici ve terörcü sol" önderliğinde başla- yan kısır, gerçeklerden kopuk, sadece kuramsal dü- zeyde ve birkaç militan arasında kalan tartışmalan antmsıyorum. O tartışmalar sırasında da bütün bilimsel kavram- lar saptınlmış, içleri boşaltılmış, bu nedenle de man- tık.lı bir sonuca vanlması olanaksızlaşmıştı. Eyiemin fetişizmi, aklın, mantığın, bilimin, tarihin ve toplumsal gerçeklerin önüne geçmiş, sonunda Tür- kiye'nin yıllarca geri gitmesine yol açmıştı. • • • Tüm medya, rejimin, "şeriatçı"birsaldın altındaol- duğunu ve Refah Partisi'nin yüzde 21 oy desteği ile böyte bir "dayatmaya" hakkı olmadığını söylüyor ve yazıyor. Şu anda ortalığı bulandıran pek çok yanlış gibi bu iddia da, "yanm doğnılan" içerdiği için, çok tehlike- li bir yanlış. Aynen, demokrasinin çoğunluk boyutuna vurgu vuran ama, temel insan hak ve özgürlükleri boyu- tunu ihmal eden tanım kadar büyük ve vahim bir yan- lış. Diyelim ki, Refah Partisi yüzde 21 değil de yüzde 71 oy desteğine sahip. O zaman, insanlan çarşaf giymeye, normal okulları kapayıp hepsini imam oku- lu yapmaya, ceza yasasını şeriat hükümlerine göre düzenlemeye, "Islam"dinini, yöneticilerdenfarklıal- gılayan herkesi, kendileri gibi ibadet etmeye ve ya- şamaya zorlama hakkını elde edecek mi? • • • Asıl soru şudur: Çoğunluk desteğini elinde tutan güçler, de- mokrasinin ana özelliklerini ortadan kaldırmaya yönelik önlemleri almaya, yani temel insan hak ve özgüriüklerini sınırlamaya ve kısıtlamaya yö- nelirterse ne olur? Bu sorunun yanıtı açık: Hiç kuşkusuz, güçleri ye- tiyorsa bunu gerçekleştirebilirler ama, o zaman reji- min adı "demokrasi" olmaz. Bugünkü sorun, Refah'ın yüzde 21 destek ile geri kalan yüzde 79'a "dayatması" değildir. Bugünkü sorun, Refah'ın "dayattığı "önerilerin, demokrasi ile bağdaşıp bağdaşmadığıdır. Refahlılar, kendilerınin ve partilerınin, "demokrasi- nin birşansı" oldugunu söylüyor. Refah Partisi iktidarda bulunduğu yıllarda demok- rasiyi geliştirir ve Türkiye'nın sorunlarının çözümüne bu yolla katkıda bulunursa, hiç kuşkusuz bu iddia haklılık kazanır. Yok, eğer iktidarda iken, bizzat demokrasryi rafa kaldınr ya da demokrasinin "kesintiye uğraması- na" yol açarsa, o zaman bu iddia da öteki "takıyye- lerin" arasındaki yerini alır ve tarih babanın yanılmaz arşivinde, değerlendirileceği anı bekler. Medya Notu: Özel konularda haber okurken, ka- şını gözünü ve kafasını aynı anda ve abartmalı bir bi- çimde oynatmayı başarabilen, haber spikerinden çok parkınsonlu hastalara benzeyen hanımlardan gınâ geldi. Bu hanımlar nasıl haber okunacağını bilmiyor- larsa Kanal D'ye son katılan spikere bakıp biraz ders alsınlar. Cukurova Elektrik Uzanlar işten atılaııa tazminat ödeyecek UFUKTEKtN ADANA - ÇEAŞ'tan atı- lan bir grup işçinin "Uzan yönetimi" aleyhine "haksız yereişten çıkanldık"dı yerek açtığı dava sonuçlandı. Mah- keme, işverenin tutumunun yasaya aykın oldugunu be- lirleyerek işçilere "haksefe- sih tazminaü" ödenmesi ge- rektiğine hükmetti. Cukurova Elektrik Ano- nim Şirketi'nin (ÇEAŞ) yö- netimini üstlendikten sonra çeşitli nedenlerle kamuoyu- nun sık sık gündemine gelen Uzan ailesi, şımdi de işten çıkardığı 7 işçinin açtığı da- va yüzünden sıkıntı yaşadı. Türk-lş'e bağlı Tes-lş Sendi- kası'na üye Ercan Gûl, Mü- kerrem Peker. Ayşegül Gû- leç, Hüsnü Coşar Yurtçu. MehmetNuri DcmircLSibel Abdağ ve Zerrin Toksöz ad- lı ışçiler, bir yıl kadar önce işten çıkanlınca. Adana 1 No'lu İş Mahkemesi'ne da- va açarak "Haksız yere işten aüldıklannı" öne sürmüşler ve ış%erenin kötü niyetli ol- dugunu savunmuşlardı. İşverenle Tes-İş Sendika- sı'nın bağıtladığı toplu iş sözleşmesinin geçici 4. mad- desinde öngörülen, "HakL neden gösterilmeksian işten anlanlara işverence maaşının 12 katı kadar tazminat ode- nir" biçimindeki hükme da- yanarak dava açan 7 işçi. iş mahkemesi tarafindan haklı bulundu. Ancak işveren, 'İş- ten çıkarmada herhangi bir ke%füik ya da kötü niyet oJ- madığmı" sav-unarak yerel mahkemenin karannı temyiz etti. Bunun üzerine davaya bakan Yargıtay 9. Hukuk Dairesi de Tes-İş Sendika- sı'na üye 7 işçinin iddiasın- da haklı olduğuna, başka bir deyişle "Hakh birneden gös- terilmeksLan işten auldıkla- nna" hükmetti. ETKİLİ ANABABA EĞİTİMİ SEMINERI Konuşmacı BİRSEN ÖZKAN S2MRRT1997 (C nortesıl Saaf 14.00- 18.00 arası Ccret 1 250 000 - TL Ver Luıfı Kırdar Lluslararası Kongre vc Scrgı Sarayi, Halıç Salonu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle