Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18ŞU»T1997SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'JrBladhMF
orgıryoK'
• ANK\RA(Cumhuri\et
ftürosu) Jandarma Genel
K.omuta.1 Orgeneral Teoman
K.oman,e)kılatın istihbarat
ve güveiik hızmetleri içm
bir öden-fl olduğunu, ancak
JtTEM dyebirbirimin
bulunmdığını bildirdi.
Önceki pûnkü bazı
gazetelede. eski Tunceli
VlilletveiJİi Sinan
Yerlıkay/ya atfen "JlTEM
bütçesinn. TBMM Plan ve
Bûtçe K>misvonu"nun gızh
oturumında. üyelere
şerefleriizenne yemin
ettirilerei görüşüldüğünü,
dosyada-akamlardan başka
hiçbir biginın bulunmadığı"
iddıalanıı ıçeren haberin
asılsız oUuğunu savundu.
Daninarka'ya
tepki
• ANK\RA (Cumhuriyet
Bürosu)- TBMM Başkanı
Mustafa Kalemli,
Güneydogu sorununa
dayanıla'ak "Türkiye'de
insan h&dan ve etnık
azınlıklar" konusunda
Ankara'ya uyan nıteliğinde
karar alan Danimarka
Parlamentosu'na tepki
gösterdi Kalemli,
Danimaıka Parlamentosu
Başkanı Erling Olsene
gönderdği mektupta, bu
gibi kararlann ülkeler
arasındaki yapıcı işbırliğini
engelleyebileceğinı
kaydetti.
Kömiir ocagında
lölü
• ERMENEK (AA)-
Karaman'ın Ermenek
ilçesinde kömiir ocağının
çökmesı sonucu 1 işçi öldü,
1 işçi yaralandı. Edinilen
bilgiye göre özel sektöre aıt
ocağın 200-250 metre ıç
bölütnünde meydana gelen
göçüğün altında kalan
Abdullah Sumra (43). olay
yerinde öldü. Mehmet
Akbaş yaralı olarak
kurtanldi. Mehmet Akbaş,
Ermenek Devlet
Hastanesi'nde tedavi altına
alınırken, olayla ilgili
soruşturmaya başlandı.
Selam gazetesi
toplatıldı
• tstanbul Haber Servisi -
Istanbul DGM Başsavcilığt.
Selam gazetesınin dünkil
îsavısının toplatılmasına
karar verdi. DGM toplatma
karanna gerekçe olarak
gazetede yer alan iki yazida.
halkın açık bir şekilde kin
ve düşmanhğa tahrik
edilmesini ve Türkiye'de
yaşayan halkın laik ve
antilaık olarak ıkiye
aynlmasını gösterdi.
Özal suikastında
yeni iddiaI ANKARA (Cumhuriyet
Börosu)-Eskı ANAP
Milletvekili Faik
Tanmcıoğlu, 8.
Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'a başbakanlığı
döneminde düzenlenen
başansız suikast
gırişiminde, Kartal
Demirağ'ın yanı sıra ikinci
bir kişınin de yer aldığını
öne sürdü. Tanmcıoğlu
Show TVde yayınlanan
"40 Dakika" programına
yaptığı açıklamada. "'25
yaşlannda çok zayıf, siyah
bıyıklı avurtlan çökmüş
açık renk elbiseli bırinin
makinelı tüfeği ceketinin
altına saklayarak önce yan
yan sonra hizla kapıdan
kaçtığmı" söyledi.
Arafat
gefiyop
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Filistin Devlet
Başkanı Yaser Arafat. bir
günlük ziyaret için
perşembe günü Türkıye'ye
gelıyor. İki ülke heyetleri
arasmda yapılacak
görüşmelerde, Türkiye'nin
Filistin'in yeniden yapılanma
sürecinde yapacağı
•yardımlann yanı sıra
bölgesel konulann da
görüşüleceğı bıldırildi.
Açıklama
• Haber Merkezi - Milli
Eğitım Bakanı Mehmet
Sağlam, gazetemizin önceki
.günkü sayısında yayımlanan
.'Refah Üniversıtesı Start
Aldı' başlıklı haberle ilgili
olarak bir açıklama yapti.
Sağlam açıklamasında,
"Gaziantep'te kurulacak bir
vakıf üniversıtesı için
.YÖK"e başvuranlar
arasında benim de adım
geçmektedir. Oysa bu
konuda benım bırbaşvurum
olmamıştır. Sadece bir ısim
benzerliği söz konusudur"
"dedi.
DYP liderinin 3 soruşturma raporu oylanacak. Yüce Divan için 279 oy gerekiyor
Çffler'm innudu RefahRP'nin onur sınavında hassas denge: çnier hakkmda
kurulan TEDAŞ, TOFAŞ ve malvarlığı soruşturma komisyonu
raporlarının oylamalannda, RP kilit parti durumunda.
Parlamentoda, iktidar kanadının 279, muhalefetin 270 sandalyesi
bulunuyor. Çiller'in Yüce Divan'a sevk edilebilmesi için en az 6 RP
milletvekilinin muhalefetle birlikte oy kullanması gerekiyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bûro- ile ilgili son sözü TBMM Genel
su) - RP, kendi önergeleriyle DYP Kurulu söyleyecek.
SÖZ genel kurulda: Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller ve
Şinasi Altıner hakkında kurulan TEDAŞ ile sadece Çiller için
kurulan TOFAŞ soruşturma komisyonlannın raporlan bugün, servet
komisyonunun raporu yann oylanacak. Çiller'in Yüce Divan'a
gönderilmesi için en az 276 milletvekilinin komisyon raporlan
aleyhinde oy kullanmalan gerekiyor.
Genel Başkanı, Başbakan Yardım-
cısı ve Dışişleri Bakanı Tansu ÇU-
ler hakkında kurulan soruşturma
komisyonlannın raporlanyla ilgili
oylamalarda bir kez daha sınav ve-
recek, TEDAŞ, TOFAŞ ve malvar-
lığı soruşturmasını yürüten komis-
yonlann raporlan bugün ve yann
TBMM Genel Kurulundaoylana-
cak.
RP'nin iki yûzû
Muhalefetteyken Çiller hakkın-
da 3 Meclis soruşturması açtıran
ve komisyonlarda ıktidar dıyetini
taksit taksit ödeyen RP, bugün ve
yann yapılacak oylamalarda Çil-
İer' in yazgısını belırleyen parti ola-
cak. REFAHYOL oylanyla, "Yö-
ce Divan'a sevkinegerek olmadığı''
kararlannın yer aldığı Meclis so-
ruşturması komisyonlan raporlan
Anayasa ve TBMM Içtüzüğü
gereği, genel kurulda "Yüce Di-
van'asevk" karan alınabılmesi için
Meclis üye tamsayısının salt ço-
ğunluğunu oluşturan 276 milletve-
kilinin soruşturma komisyonu ra-
porlan aleyhinde oy kullanmalan
gerekiyor. TBMM'de halen RP'nin
160, DYP'nin 119, ANAP'ın 128.
DSP'nin 74, CHP'nin 49, BBP'nin
7, DTP'nin 6 milletvekili bulunu-
yor. TBMM'de 6 milletvekili de
bağımsız olarak görev yapıyor. 1
üyelik de boş bulunuyor. Buna gö-
re BBP ve bagımsızlar da dahil,
parlamentoda muhalefetin 270, ık-
tidar partilennın 279 sandalyesi
bulunuyor. Çiller'in Yüce Divan'a
sevk edilebilmesi için iktidar par-
tilerine mensup en az 6 milletveki-
linin oylamaya katılarak muhale-
fetle birlikte hareket etmesi gereki-
yor. Ancak kulislerde, bazı RP'lı-
İerin Çiller'le ilgili oylamaya katıl-
mayabileceği, bu durumun, Yüce
Divan'a sevk sonucu getirmese bi-
le hükümette "moral bozukluğu-
na" yol açacağı görüşleri dile ge-
tinldi.
Memur maaşlanna ek zam poli-
tikasında aynmcılık yapıldığı ge-
rekçesiyle hükümete "kerben"
verdiği desteği çeken BBP'nin, oy-
lamalardaki tutumunun ne olacağı
dün akşam parti yönetimince de-
ğerlendirildi. BBP Genel Başkan
Yardımcısı Mehmet Eldd, partisi-
nın sık sık görüş değıştırmedığinı.
kararlannın bu toplantıda netleşe-
ceğinı söyledi. Ekici, TBMM gün-
demine alınıp alınmaması konu-
sunda 25 şubatta genel kurulda oy-
lanacak hükümet hakkındaki gen-
soru önergeleri için de değerlen-
dirme yaptıktan sonra karar vere-
ceklerini anlattı. 7 milletvekili bu-
lunan BBP'nin, TEDAŞ ve TO-
FAŞ oylamalannda iktidarla, Çil-
ler'in kuşkulu servetıne ilişkin oy-
lamada ise muhalefetle birlikte ha-
reket edebileceği kaydedildi.
TBMM Genel Kurulu'nda bu-
gün RP'nin Çiller, DSP'nin de es-
ki Enerji Bakanı Şinasi Altiner hak-
kında TEDAŞ ihalelerinde usul-
süzlük ve yolsuzluk yapılmasına
göz yumduklan gerekçesiyle aç-
tırdıklan Meclis soruşturmasını
yürüten komisyon raporu oylana-
cak.
RP'nin Çiller hakkında, TOFAŞ
ihalelerine fesat kanştırdığı savıy-
la açtırdığı Meclis soruşturmasını
yürüten komisyon raporu da bugün
ele alınacak. Genel kurulda yann
da Çiller' in. "yasatara ve genel ah-
Uka aykın şekilde mal edindiğr id-
dıalan üzerine RP'nin verdiği
önerge doğrultusunda açılan Mec-
lis soruşturmasını yürüten komis-
yonun raporu görüşülecek.
DYP'nin ANAP Genel Başkanı
Mesut Yıhnaz hakkında eskı Em-
lak Bankası Genel Müdürü Engin
Civan'ın yaptığı yolsuzluklara göz
yumarak görevmi kötüye kullandı-
ğı savı üzerine kurulan TBMM So-
ruşturma Komisyonu raporu da ya-
nn oylanacak
Kulislerde. DYP'nin. Çiller hak-
kındaki raporlara karşılık, Yılmaz
hakkındaki Meclis soruşturması
komisyonu raporunu kullanacagı
belirtılırken RP'nin komısyondaki
tavnnı sürdüreceğı dile getınldi.
RP'lıler. Yılmaz hakkında kurulan
Emlakbank yolsuzluğuna ilişkin
soruşturma komisyonunda ANAP
liderinin. "Yüce Divan'a sevkine
gerek olmadığı" gorüşüne varmış-
lardı. RP'Iiler, Çiller hakkındaki
soruşturma komisyonlannda da
hükümet ortağı DYP'li üyelerle
birlikte hareket etmişlerdi.
Kitle orgutleri ANAP'ta
Yılmaz'dan
önkoşulsuz
uzlaşma çağnsı
ANKARA
(Cumhuriyet Bü-
rosu) - ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut
Ydmaz, REFAH-
YOL hükümetınin
Türkiye Cumhuri-
yeti'nin temel ılkelenni tar-
tışmaya açan ve ikilıkleri
körükleyen bir tutum içinde
olduğunu vurgulayarak "Bu
hükümet işbaşında kaldığı
sûrece Türkive'de rejim teh-
Kkedeolacakür" dedı. Ülke-
de temiz siyaset adına sıvil"
kıtle örgütlerinin güzel bir
oluşum sağladıklanna dik-
kat çeken Yılmaz. "Şimdi
bize düşen sen-betı kavgası-
na girmeden bu berabertiğj
ülkenin > önetimine taşımak-
br. ANAP buna hazırdır.
HiçDir önşarümız ve siyasi
koşulumuz yoktur" dedi.
Türk-lş Genel Başkanı Bay-
ram Meral de demokratik.
laik ve hukuk devletinin ku-
rumlannın işletilemez duru-
ma getinlmeye çalışıldığına
dikkat çekerek parlamenter
sisteme sahip çıkılması ge-
rektiğıni kaydetti.
REFAHYOL hükümetıne
karşı ortak platform oluştu-
ran DİSK Başkanı Rıdvan
Budak, Türk-tş Genel Baş-
kanı Bayram Meral, Ata-
türkçü Düşünce Derneği
(ADD) Genel Başkanı Sup-
hi Gürsoytrak ve TESK
Başkanı Derviş Günday.
dün Yılmaz'labirarayagel-
di. Yılmaz, görüşme sonra-
sında yaptığı açıklamada,
Türkiye'nin kendisini yeni-
den sorgulaması gerektiğini
vurgulayarak demokrasi ve
hukuk devletinin korunma-
sı, siyasi kırlenmenin orta-
dan kaldınlması için bugün-
kü hükümetin gitmesinın
zorunlu olduğunu belirtti.
Hükümetin kirli bir pa-
zarlık üzerine kurulduğunu
ve iktidarda kaldığı sürece
temiz bir siyasetin mümkün
olmayacağını kaydeden Yıl-
maz. "Hükümet, iş-
başında kaldığı sü-
rece Türkiye'de re-
jim tehlikede ola-
cakür. Susurluk k*-
zasından sonra dev-
lelc kadar dayanan
çeteler örtbas edihneye çab-
şılmaktadır." dedı
Cumhuriyet'e açıklama
yapan Gürsoytrak da de-
mokratik kitle örgütlennin
bir platform oluşturmalan-
nın muhalefet partıleri içrn
'5ans olduğunu vurgulaya-
rak "Muhalefet partilerini
bu hükümeti düşürecek tş-
buüği içerisinde görmedik.
Koalisyon dışındaki partiler.
toplumda oluşan tepkiden
kendüerine pa> cıkanyoriar.
Gürdüğüm kadanvla bu
hükümetin düşüriilmesi şu
anda olanak dışı" değerlen-
dirmesinı yaptı. DYP'ye ya-
pılacak ziyarete kendisinin
katılmayacağını belirten
Gürsoytrak. "Çünkü onbr-
dan bir şey beklemiyo-
nız
rl
dedi.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART
Antalya'da 'Bir Dakika Karanhk' eykminde polisin dövdüğü emekli baııkacı öldü.
'Solun hedcfıbiitiinleşmeolmalı'
DSP'de iç kavga tırmanıyor. Ecevit 'Birleşmem' derken muhalefet ısrarlı
ANK.\RA (Cum-
huri>«t Bürosu)-DSP
Genel Başkanı Büknt
Ecevit, "İnançlara
Saygılı Laikfik" mıtın-
gınde muhaliflerini
şıkâyet ederek yuhalanmalanna yol
açarken parti içi kavga tırmanmaya
başladı. Ecevit'in mitıngdeki "Bir-
leşçiler yakanuzı bıraksın. Curcuna
isteyen CHP'ye gkter" sözlenne kar-
şın, muhalıflerden Istanbul Milletve-
kili Büknt Tanla. "Solun hedefL sağ
partik'rin koltuk değneği durumuna
düşmeden cumhurivetve gelişme için
bürünleşmeyi gerçekleştirmektir''
açıklamasını yaptı. Grup Yönetim
Kurulu'nun (GYK) bugünkü toplan-
tısında, solda birlik ıçın sendikalarla
ilişki kurduklan sav lanan Bülent Tan-
la ile Kocaeli Milletvekili BekirYur-
dagül ve Ankara Milletvekili Gök-
han Çapoglu'nun ihraç istemiyle
Merkez Dısiplin Kurulu'na (MDK)
sevk edileceği haberleri kulislerde
yaygınlaştı.
Parti içinde aykın seslere, farklı
vaklaşımlara karşı ödün vermez bir
tav ır ızleyen DSP lideri Ecevit, önce-
ki gün yapılan mitingde ıç sorunlan-
nı meydanlara taşıdı. Ecevit'in grup
başkanvekilliğinden uzaklaştırdığı.
Zonguldak Milletvekili MümtazSoy-
sal" ın gazetelerde yer alan bazı sözle-
nni kastederek "DSFB bir miDetv«ld-
li arkadaşımuı sözü beni şaşırttı. Sol
partileri sendikalarla kavgatıgibigös-
termiş*' demesı üzenne mıtıng ala-
nından "yuh* sesleri yükseldi. Bu-
nun üzerine "Yuhalamayuı, yine de
bir milletvekili arkadaştnnzdır" diyen
DSP lıden, -Disipünsizdemokrasi ot-
maz. Curcuna isteyenler CHP'ye gi-
der" mesajı verdı. Ecevit, mitıngde-
ki konuşmasının büyük bölümünü
"CHP ile neden birleşmeyecekleri''
konusuna ayınrken, muhalıflerden
Bülent Tanla, dün > aptığı yazılı açık-
lamada, "solda bütünleşme" istedı.
RP'nin hükümete damgasını vurdu-
ğunu. DYP'yı teslim aldığını. cumhu-
riyeti karanİık ve tehlikeli noktalara
sürüklediğini, ülkenin bu duruma gel-
mesinden sorumlu olan sağ partiler-
le ittifak arayışının gerçekçi ve yarar-
lı olmaktan çıktığını vurgulayan Tan-
la, şu görüşleri dile getirdi:
"Solun gündem ve hedefı İtaKa'da-
ki Zeytin Dalı örneğinden daha ivisi-
ni başararak. sağ partilerin bir daha
koltuk değneği konumuna düşmeden
cumhurivet ve gelişme için bütünleş-
meyi gerçekleştirmektir. Solun kendi
kimlik. güven ve savgınlığını kazana-
rak tek başına iktidar olıııası için ge-
rekü ortam ve talep oluşmuştur. Ge-
niş halk kitlek-rini temsil eden demok-
ratik kitfe örgüüeri.sivasi platformlar,
işçi sendikalan. Esnaf ve Sanatkâriar
Konfederasvonu. meslek odalan. bir-
likleri ile srvil toplum kuruluşlan bü-
tünleşmeve yöneiik bu geniş uzlaşma
girişiniine destek ve işbirüği verebil-
menin umutve heyecanı içindedir. So-
lun merkezdeki güçlerin katkısryla tek
başına iktidan için son 20 yılda ilk kez
oluşan bu uygun ortamın gerçekleşti-
rflebUmesi. herkesin üzerinedüşen gö-
revi ö/verilu uzlaşmacı bir biçûndeye-
rine getirmesine bağlıdırf
SlFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr
Nüfus cüzdanımı
kaybettim Hükümsüzdür.
H4YATİŞEN
DSP Genel Başkanı Bülent
Ecevit, "Kuran'da din devleti
yok" dedi. Siyasi Islamcılar ise
bir din devleti kurmak peşınde-
ler. Şimdi onlarda Ecevit'in iddı-
asının aksıne Kuran'da din dev-
leti öngörüldüğünü kanıtlamaya
çalışacaklar. Siyasi İslamcılar, is-
lamiyetin bütünsel birdünyagö-
rüşü içerdığini söylüyortar. Bu
dünya görüşü, evlenmeden mı-
rasa, şahitlikten vergi vermeye
ve yargılamaya kadar genış bir
uygulama alanına sahip.
Bütün tektannlı dinlerin ınsan-
lıgı bir düzene sokmak amacını
güttüğünü bilıyoaız. Yalnız Isla-
miyet degil, Hıristiyanlık ve Ya-
hudilik de dünyayı yönetmeyi
amaçlar. Bütün bu dinlerde bir
toptancılık söz konusudur.
Dinler, peygamberlen döne-
minde bir devlet kurmayı da he-
deflediler. Hz. Musa ve Hz. Mu-
hammed kendi dinleri çevresin-
de devlet kurarlarken Hz. Isa ey-
leminin başındayaşamınıyıtırdi.
Ancak Isa'nın takipçıleri sonun-
Din Devleti Olur mu?
da devletlere ve bütün bir Avru-
pa'ya yön venr hale geldiler. Ki-
lisenin yüzlerce yıl, Avrupa'yı
egemenliği altında tuttugunu
unutmamak gerekir.
Kuran'dan bir din devleti çı-
karmak isteyen çıkarabilır. Is-
lamın ilk kuruluş yıllannın prati-
ğine bakanlar da din devletin-
den söz edebiliner. Temel sorun;
Islamiyetin kuruluşundan 15 asır
sonra hâlâ kuruluş yıllannın ba-
kış açısıyla bu dinın yorumlan-
maya kalkışılması. Siyasi Islam-
cılar bunu dayatıyoriar. Ecevit gi-
bi kırılgan fikırlere sahip olanlar
ise biz islamiyeti sizden daha iyi
bilıyoruz, diyerek anlamsız bir
tartışmaya giriyorlar. Asıl yanlış
da burada. Çünkü Türkiye, laik-
liğe adım atarak Müslümanlann
yaşadığı bir ülkeye farklı bir uy-
gulama getirdi. 1400 yıl sonra
günün gelişmelerine ve toplu-
mun kültürel ihtiyaçlarına uygun
bir gelenek ve alışkanlık yaratıl-
dı.
Her ideolojide, onun ilk ve saf
haline dönmek istenir. Eğer o
ideteojınin anayönelimleri konu-
sunda sorun çıkarsa, orijinal
kaynaklar gündeme gelir. Ide-
olojinin kuruculannın ne demek
istediği yorumlanmak istenir.
Herkes, o kaynaklan kendi dün-
ya gorüşüne ve kavrayışına gö-
re yorumlar. Kendisıne göre bir
çerçeve çızer.
Kuran, dünyada tek olduğu
halde, islamcıların bınbirtürlü ol-
masını başka türlü nasıl açıkla-
yabtliriz. Islamdasayısızmezhep
ve tarikatın ortaya çıkmasının
nedeni de budur. Aynı sorunlar
Hıristiyan dünyası için de geçer-
lidir.
Türkiye, iki yüzyıldır Islamiyete
yeni bir anlayış katmaya çalışı-
yor. Aslında, Türk göçebe toplu-
luklannın İslamiyeti benımseme-
sinaen bu yana, Türklerin isla-
miyeti kavrayışları ve uygulama-
lan Araplardan farklıydı. Türk
damgalı islamıyet; dinı, her dö-
nemde devletin ve sultanın em-
rinde gördü ve öyle uyguladı.
Osmanlı şeyhülislamı, padişahın
siyasi ihtiyaçlarının emnnde ha-
reket etmek zomndadır. Yoksa
kellesi gider. Şeyhülislamı, yani
en büyük dıni temsilciyi bir emır-
le yok edebilmek Türk yönetım-
lerine ozgü bir gelenek.
Bunun tarihsel nedenleri üze-
rınde ayrıca araştırmalar yapıla-
bilir. Burada, Türkiye Cumhurı-
yeti'nın kuruluşundan itibaren iz-
lenen reformcu yol önemli. Mus-
tafa Kemal önderliğindekı cum-
huriyet kuruculan, laikliği resmen
benımseyerek İslamiyeti devletin
ihtiyaçlanna ve toplumsal gelış-
menın ihtiyaçlarına göre şekil-
lendirdiler Bir anlamda, laikltğin
kabulüyle, islamcı yaşam tarzı
Türkiye'de reforma uğradı. Tıp-
kı Hıristiyanlığın reforma uğra-
ması gibi biryolagırıldi.
Refahçılar ve diğer siyasi is-
lamcılar, işte bu reform adımıyla
hesaplaşmak ve Arap tarzı bir İs-
lamiyeti Türkiye'ye uygulamak
istiyorlar. Bu konudaki zorlama,
ülkemizin ıhtiyaçlanyla çelişiyor
ve gerilime neden oluyor. Çünkü,
Türkiye'nin geldiği nokta, yeni-
den daha gerilere dönmeye uy-
gun degil. Zorlama olursa çatış-
ma da kaçınılmaz hale gelır.
Siyasi Islam, bizim siyasi ya-
şamımız içinde kendısine bir
yer bulabılır. Ancak RP yönetici-
len, soğuk savaş artığı, otoriter
ve toptancı kültürieri nedeniyle,
dayatmacılığa kalkışıyorlar,
Iran'da, Suudı Arabıstan'da ol-
duğu gibi bütün biryaşamı ken-
di ıstediklerı yöne çevirmek isti-
yorlar. Rakıp oldukları diğer par-
tiler gibi cumhurıyetın demokra-
sıyle zenginleştırilmesi dıye bir
dertleri de yok. Gaiiba asıl sorun
dabu.
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
İki Murat...
Murat İpek ve Murat Demir...
Ikisi de eski PKK'li itirafçı... iki Murat'tan biri ön-
ce ShovvTV'de Kadir Çelik'in programına konuk
oldu. Ardından ikisi birden Radikal gazetesıne ko-
nuştu...
Murat İpek ve Murat Demır önceki gün de De-
nizli'de yayın yapan DEHA-TV'den Bülent Öz-
türk ve Cengiz Akhisar'a ilginç açıklamalar yap-
tı...
iki eski PKK'li itirafçı Denizli DEHA-TV'ye şun-
ları söyledıler:
"Biz teslim olmaya, cezaevine girmeye hazınz.
Ancak can güvenliğimiz sağlanmalıdır. Aynca is-
tenirse TBMM Susurluk Komisyonu 'na da bilgi-
lerverebiliriz..."
Murat İpek ve Murat Demir niçin Denizli DE-
HA'ya konuştular?
Denizli DEHA-TV, 30 Haziran 1996'da uzun
namlulu silahlarla taranmış, ancak suçlular bugü-
ne dek bulunamamıştı...
iki Murat'tan biri Denizli'ye telefon edip Bülent
Öztürk'e şöyle dedi:
"Sizinle görüşmek istiyorum. Sizin ajansın ki-
min tarafından tarandığını açıklayacağım..."
Bülent Öztürk ve Cengiz Akhisar, iki Murat'la
buluşup görüştü...
Özellikle Murat Ipek'in anlattıkları insanın başı-
nı döndürüyor. Kimlerle nasıl ilişki kurduklarını an-
latan İpek, bakın ne diyor.
"Ben Denizli Emniyet Müdürü Necati Arün-
taş'( Şımak Emniyet Müdürü olduğu dönemden
tanıyorum. Bana 'ufaklık' derdi. Onun yanında
yetiştim. Bizi Denizli'ye görev için çağırdı. DE-
HA'nın taranması, HADEP ll Başkanı'nın vurul-
ması ve yerel bir sanatçının öldürülmesi emihe-
n'ni almıştım. Denizli'de polisevinde kaldım. DE-
HA'yı taradığımızsilah Kalaşnikof'tu. O silahı De-
nizli Terörie Mücadele Şubesi'nden Ali Soy-
saldan aldık."
• • *
Murat İpek ve Murat Demir'in anlattıkları hay-
li ilginç...
DEHA'dan Bülent Öztürk'ü telefonla arayıp sor-
dum:
"İki Murat niye anlatıyor bunlan?"
Bülent'in yanıtı şu oldu:
"Bu kişileritirafçı olduktan sonra kullanılmışlar.
Sonra 'ölüm emri gelmiş' ve kaçmışlar. Bunlar 5
kişilik bir grup. öldürülme korkusuyla bildiklenni
anlatıyorlar. Galiba yaptıklanndan da pışmanlık
duymuşlar..."
DEHA-TV'nin konuşma kasetinin çözülmüş
metni elimızde...
Murat İpek anlatıyor:
"1992 yılı ocak ayında bölgede deşifre olduğu-
muzu anladık. O zaman Cizre 'deydik. Gidıp tes-
lim oldum. Şımak ll Emniyet Müdürü Orhan Gü-
ler'oV. Biz sorgulanırken atamalar oldu. Necati
Altıntaş Emniyet Müdürü oldu. Necati Bey daha
sonraki yıllarda Denizli'ye atandı. Ben nezarette
sorgulanmam sırasında Alaaddin Kanat ve Re-
sul Yılmaz Söylemez adlı iki itırafçıyla tanıştım."
Murat İpek ve Murat Demir, Güneydoğu'da
yüzlerce operasyona katıldıklarını açıklıyor, üst
düzey emniyet yetkililerinin adlarını da veriyor...
• • •
Günlerdir Murat İpek ve Murat Demir'in bir-
denbire ortalığa çıkışını düşünüyorum. Anlattık-
larının doğru olup olmadığını araştırıyorum...
Anlattıklannın büyük bölümunün doğru olduğu
duyumları geliyor Güneydoğu'daki meslektaş-
lanmızdan. Ancak iki Murat'a kimse dokunmu-
yor, pek çok kanlı olaya karıştıkları halde televiz-
yon kanallanna çıkmaktan, böylecetanınmaktan
çekinmiyorlar...
Bülent Öztürk, Murat Ipek'e soruyor:
"Sizin özellikle söyleyeceğiniz bir şey var mı?"
Yanıt:
"Niye devlet büyüklerimiz bizi çağırmıyor? Biz
çok şey konuşuyoruz, neden bizi umursamıyor-
lar?"
Hem Murat ipek hem de Murat Demir, "Bizsuç-
luyuz, ama bizi suça azmettirenler de suçlu" de-
yip ekliyorlar.
"Uğur Mumcu'nun katledilişiyle ilgili önemli
bilgiler var elimızde..."
işte burası çok önemli...
iki Murat bir bomba uzmanından söz ediyorlar
ama adını vermiyorlar...
Acaba anlattıkları doğru mu yoksa kamuoyu-
nun dikkatini başka yöne çekmek için mi yollara
düşmüş bu iki genç insan? Yoksa bu iki eski eli
kanlı itirafçı birilerini kollamak için mi sürekli ko-
nuşuyoriar?
Bilemiyorum!
Internet: http: // www.planetcom.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (o Planet.com. TR
Sıvas davası
Temel Karamollaoğlu
ve itfaiye müdürü
Remzi Şahin'e beraat
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara 4.
Asliye Ceza Mahkemesi,
Sıvas'ta 2 Temmuz 1993
günü meydana gelen ve
37 kişınin ölümüyle
sonuçlanan olaylar
sırasında dönemin valisi
Ahmet Karabilgin'ın
"Göstericileri üzerine su
sıkarak dağrtm" emrini
yerine getirmeyerek
"görevlerini kötüye
kullundıklan ve ihmai
ettikkri" gerekçesiyle
yargılanan eskı
Sıvas Belediye Başkanı
ve RP Sıvas Milletvekili
Temel KaramoUaoğlu ile
eski itfaiye müdürü
Remzi Şahin'ın de
aralannda bulunduğu 11
sanığın beraatlerine karar
verdi.
Davanın dünkü
duruşmasına sanıklar
katılmadılar. Duruşmada
esas hakkındaki
mütalaasını veren
cumhuriyet savcısı, Temel
Karamollaoğlu ve Remzi
Şahin'in iddianamede
ileri sürülen suçlan
ışlediklerine ilişkin yeterli
ve inandıncı kanıt elde
edilemediğini söyledi.
Esas hakkındaki mütalaa
konusunda söz venlen
sanık avukatlanndan
Mehmet Ener, eski
açıklamalannı
yineleyerek savcının
mütalaasına aynen
katıldığını belirtti ve
müvekkilleri hakkında
beraat karan verilmesini
istedi.
Mahkeme. sanıklar
hakkında beraat karan
verildiğinı açıkladı.