Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT 1997 CUMARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Demokrasi
ARI fcVAN Araştınnacı
O
kumayı. öğrenmeyı se-
\en herkesın bazı kitap-
lan bir kez daha oku-
mak gibi bıralışkanlığı
vardır. Bu kitaplann kı-
milenni öylesıne seve-
nzkı, "başucıTkitabı yapanz. Yani uyu-
madan önce bu kitaptan bırkaç sayfa
okumayı adet ediniriz.
Türkıye'deki her çağdaş kişinin bu-
günlerde taşıdığı üzüntü ve kaygıları ta-
şıyan bıri olarak. yıllar sonra yenıden
Dkuduğum Yakup Kadri Karaosmanoğ-
hı'nun "Zoraki Diplomat" ve "Nur Ba-
ba" kıtaplan; benım bu ruh halimi hem
;senlettı (ferahlattı). hem de daha çok
mdişelenmeme neden oldu. Esenletti.
;ünkü Türkiye Cumhurivetfnde böyle
değerh \ekişıliklı ınsanlarda yetiştı. En-
dişelendırdı. çünkü kırk yıl sonra bıle
Tiirkıye istenilen düzeye gelmek şöyle
dursun. daha genye gıtmeye başladı.
"Zoraki Diplomafta dış polıtika.
*"Nur Baba"da ıse. tekkelenn durumu
£çık açıkanlatılıyor.
1942-1949 yıllannda Isv içre'nınbaş-
kenti Bern'de elçilik >apan Karaosma-
roğlu bakın neler yazıyor: "...Tarihinin
bir alav şerefli hatıralan içinde ulusal gu-
rur nedir, gösteriş ve şatafat nedir, ısraf
ve sefahat nedir hiç bilmeksizin Avnı-
pa'nın en eski, en zengin aileleri. en yiik-
sek de\let adamlaru en seçkin a\dınJany-
la yan esnafça, yan kövlümsü bir ömür
süren bu şehir halkı bana. a\nı zaman-
da, gerçek demokrasi'nin ne olduğunu,
ne kadar güzeL ne kadar asil bir dü/en
olduğunu öğretmiştir.
Adlan ortaçağ tarihinin biiyük olayla-
nna kanşmış nke soylu kişilcr tanıdım ki,
kı>mctlerine değer biçOmez eşyalaria dö-
şeli tabiolar, biMolarvemimatiirierie süs-
lii ecdat konaklannda. sanki bu mal ve
miilkün sahipleri kendileri değilmiş, san-
ki bu evler birer müze üniş de onlann ko-
runmasına, bakımına atanmış küçük
memuriannış gibi yaşarlar. Bakanlan-
nın, 'Presıdent de la Confederation' -ya-
ni Cumhurreisi dahil olmak üzere- bütün
hükümet erkânının de bmlesine birer
küçük memurdan farkı yoktur. Yaz kış,
sabahın yedisinde. en geniş beş altı odalı
e\ lerinden çıkıp evrak çantaian koltuk-
lannın altmda, görevleri başına giderler.
Ne resmı, ne özel otomobı 1leri olmadı-
ğı için. bu erkenden görev başına gidişle-
ri -hele kış mevsimlerinde- ha> li zahmet-
lidir. Bunlan genel ulaşım araçlan durak-
1an nda; kâh kar altında, kâb yağmu r ser-
pintileri ile ıslanarak tramvay \eya oto-
büs beklerken gördüğüm çok olmuştur.
(Ne acıklı kı. bugün Türkiye'de yollar-
dan makam araba konvoylan geçerken.
Türk haikı da -hava şartlan ne olursa ol-
sun- ya yolda ya arabasında dakikalarca
bekletiliyor. A.l.)
Birkaç defa bi/im tarafta oturan ild
bakanla akşam vakitlerinde bu tramvay-
lara birlikte bindiğinıi hatırlanm (De-
mek kı bir elçı olarak Yakup Kadri Bey
de makam arabası yerine tramvaya bini-
vormuş A t.) İşten dönüş saati olduğu
için fıka basa dolmuş arabada yer bulup
oturmak epeycegiiçtür. Ama İsviçreB ba-
kan. sıkışık bir durumda ayakta dur-
makta hiçbir beis görmez.Zatengörse de
ona kim yer verir? Yolcular arasında
kimsecikler dönüp yüzüne bakmaz bile.
Tramvayın sahanlığında bir işçi ile bir
mağaza çırağınm arasında sağa sola yal-
pa vurarak \ol almak onun için belki de
bir "halka kanşmak' zevkidir."
Bu satırlan okurken îsviçre'de bugün
de böyle mi yaşanın düşünmenin yanın-
da -tabii bugünkü koşullann çok değiş-
tiğini ve terör olaylannın bazı korunma
çarelenni gerektırdiğini hesaba katarak-
bugünkü bızim bakanlanmızın makam
arabalannda gidişleri v e etrafa -eğer ara-
banın camlan onlan göremeyeceğimiz
kadar perde ile örtülü değilse- küçümse-
yen ve aldırmaz tavırlarla bakışlan gö-
zümün öniine geldi. Koşullar ne kadar
değişirse değişsın, ulusunun bireylenne
ve yaşam şekillenne ya da zorluklanna
eğilemeyen sıyaset adamlannm, iilkele-
rine yararlı olamayacağı kanısmdayım.
Yakup K.adn Bey bakın tsviçre'deki
devletadamlanm nası! tanımlıyor: *_öy-
ie kiınseler ki, insana insankk dersi vere-
bilirler. Neredegöriilmüş? Hangi demok-
raside, hükümet başına. bakanlık koltu-
ğuna yalvanla yakanla getirilen politika
adamlan? Nerede işitihniş, \akti gelme-
den ve hiçbir siyasi krize uğramadan ken-
di gönül nzasıy la işgal ettikleri en yüksek
devtet mensuplanndan çekilip gidenle-
ri? Pariamentarizmin en eski vatanı İn-
giltere'de mi, dev rinıci ve cumhuriyetçi
Fransa'da mı? Hatta üç >üz yıllık Fede-
ral Amerikan demokrasisinde mi? Şüp-
hesiz ki. hiçbirinde. Zira bu memleketler-
de ve bütün bunlara benzer memleketler-
de hükümetin adı iktidardır ve bu keli-
me -ister kontroJlü. ister kontrolsüz ol-
sun- otokrasi ile eş anlambdır: HaJbuki
İsviçrelinin siyasi lehçesinde böyte bir söz
yoktur. İktidann tamamıyla aksi olan
hizmetvardırvebubirçokdemokrasiler-
de bazı köşe başı demagoglannın, özeüik-
le seçim propagandalannda kullandığı
boş laflardan biri değildir. İs\içreli de>-
let adanıında, İsviçreli politikacıda ulus
hizmetkâruğı bir içgüdü haline girdiği
içindir ki, bunlar arasında iktidann, ya-
ni hüküm sürmenin ne olduğunu kimse
bilmez."
Bugün son derece ıdeal ve olamazmış
gibi görülen bu anlatılanlann, belki hâ-
lâ İsviçre'de yaşanıyor olması düşünce-
si içimi ısıtıyor. Bu beni ümitlendırirken
iilkemizdeki sıyasal yozlaşma yönünden
de büsbütün karamsarlaştınyor. Keşke
Türk politikacılan da, iktidar hırsından
ve çagdışı düşünce yapılanndan biraz
annabilseler de ülkemize, ulusumuza
hizmet etmeyı, kişisel kaygılannın önii-
ne geçirebilseler. Belki o zaman Türkı-
ye'nin itilmek istendığı çagdışı karanlık
ve yozlaşma biraz önlenebilir.
Bu arada şunu belirtmeden edemeye-
ceğım: Ben bir Türk kadını olarak tür-
ban \e çarşafı kesinlikle reddediyorum.
Böyle, bugünkü yaşam koşullanna aykı-
n, kullanımı zor, karamsar ve çirkin bir
kıyafet ile dolaştınlmaya çalışılan Türk
kadınını, sıyasal amaçlanna alet etmeye,
kadınlara bu türlü hakaret etmeye çalı-
şanlann hepsini kınıyor, bütün Türk ka-
dınlannı buna karşı gelmeye çağınyo-
rum.
TÜRKİYE BİLİMLER AKADEMİSİ
(TÜBA)
YURTİÇİ-YURTDIŞI BÜTÜNLEŞTİRİLMİŞ
DOKTORA BURS PROGRAMI (BDBP)
1997YILIDUYURUSU
Sosyal bilımlerde doktora programlanna kayıtlı öğ-
rencilere yönelık burs programında sosyal bilimler
enstıtülerinin anabılim dallarının önerdıği öğrenciler
arasından seçileceklere burs verilecektır.
Burs programına ilişkın ayrıntılı bilgiler ve koşullar
rektörlüklere, sosyal bilimler enstitu mudürlüklerine
ve ılgili fakülte dekanlıklarına gönderilmiştir.
Enstitü anabilım dallarının başvuruları ve öğrenci
önermeleri için son başvuru tarihlerı:
I. Dönem: 14Mart1997
II. Dönem: 31 Ekim 1997
TÜBA: Atatürk Bulvan: No: 221
06100 Kavaklıdere-Ankara
Tel: (312) 426 03 94
(312)468 53 00/2204
AKŞA/M
21.01
CANLI
Kora
sesli, çok boyutlu,
ulcu bir ortam..
lin sorunları ve
züm önerileri...
"ren yönetiminde
VEFAT
Değerli
arkadaşımız
ZEKİÖZKARA
Hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi bugün Üsküdar Yeni
Camii'nden, Ümraniye Kocatepe
Mezarlığfna defnedilecektir.
Merhuma Tann 1dan rahmet
kederli ailesine başsağlığı dileriz.
D.M.M.A.
Arkadaşları
jer Cumartesi aksamı NTVf
de.
ÎNTV FORUM
SATILIK
AMİGA 500
513 84 62
Kuşum'a
Sevmek bir çığlıktır
Tutup çıkarmak onu
yüreğinden
Sen vardın dünümde,
varsın bugünümde
Yannımda sen varsın.
kuş ürkekliğinle
Seven
Başka Türkiye Yok
Haydi Fidan
Dikelim
ORMAN
BAKANLIĞI
BAŞSAĞLIĞI
Odamız eski denetleme kurulu üyesi
BÜNYAMİN
SERBES
genç yaşta, tüm sevdiklerini sonsuz acılara
terk ederek vefat etmiştir.
Demokrasi ve meslek mücadelemize
önemli katkılan olan merhumun, ailesine ve
muhasebe camiasına başsağlığı dileriz.
İSTAIVBLX SERBEST
MUHASEBEÇt MALÎ MÜŞAVİRLER
ODASI YÖNETtM KURULU
Not: Cenazesi 15 Şubat 1997 Cumartesi
günü (bugün) Mersin Silifke Taşucu'nda
defnedilecektir.
TEŞEKKÜR
Çok değerli eşim, sevgıli babamız, dedemiz
ARAŞTIRMACI YAZAR
SADÎ BORAK'm
vefatında telgraflanyla acımızı
paylaşan Başbakan Yrd. Dışişlen Bakanı
Sayın Tansu Çiller'e. Devlet Bakanı
Sayın Namık Kemal Zeybek'e,
başta Gazeteciler Cemıyeti Başkanı Sayın Nail
Güreli'ye, Işçı Partısi Genel Başkanı Sayın Doğu
Perinçek'e, Cumhunyet Gazetesi mensuplanna,
Kaynak Yayınlan'na.
aynca telgraf ve telefonlanyla acımızı paylaşan ve
bızzat törene ve kabre kadar gelen akraba ve
dostlanmıza teşekkür ederiz.
BORAK AİLESİ
PENCERE
'Gece Karanlığı
Aydınlığa Çevirir'
"TÖMER Çeviri Dergisi" son sayısını Fazıl Hüs-
nü Dağlarca ya ayırmış...
TÖMER nedemek?..
Çoğu kişı bilmez, TÖMER, Ankara Üniversitesi'ne
bağlı 'Türkçe Öğretim Merkezi'nin kısaltılmışadı. iki
dergi çıkanyor TÖMER, biri Dil Dergisi, öteki 'Bursa
Şubesı'run yayımladığı "ÇeviriDergisi".
Türkçe bir yandan kirlenirken öte yandan gelişi-
yor; yazartarla sanat ve bilim adamlan, dilimizi çağ-
daş uygarlık düzeyinin eristiği yüksekliğe taşımâk;
için seferberlıği yürütüyoriar; kesintisiz bir ilerieyiş
gözleniyor; medyada dilimiz bilisizliğe kurban edilir-
ken, Türkçenin hakkını verenleri göz ardı edemeyiz. •
• :
Fazıl Hüsnü '7923 Devrimi'nin yarattığı olağanüs-
tü kişi; ancak 'Anadolu Aydmlanması'n\n zaman ve
uzamında boy atabilecek şair; topraktaki kökünü bi- :
len bir gövde, gövdesinden fışkıran bir dal, gökyü-
züne açmış bir yaprak. yaprağın üstünde sonsuzlu-
ğu soluyan bir "delice böcek"..
Dağlarca "Tannyla Ben" adlı şiirinde ne diyor:
"O işinin ozanı
Ben tannsıyım
Işimin"
Fazıf Hüsnü, yaşamında 20'nci Yüzyılı boydan bo-
ya katetmiş şaırimiz, Vçüncü Binyıl'tn kuluçkasını
tohumlamışozanımız!.. Her akşam "SürekliAydın-
lık İçin 1 Dakika Karanlık"ta Dağlarca'nın şiirini dü-
şünün, yüreğinız ışıkla dolsun. insanın gözü 60 sa-
niye karanlıga alışmaz; ama, aydınlığın kadrini kıy-
metini anlamak için bir dakika yeterlidir. Ozanın bir-
kaç dızesıni ortamın alacasında anımsayıp yineleyin:
Gece karanlığı
Aydınlığa çevirir.
Toprağı su
Yeşile çevirir.
El çizgıyi
Yazıya çevirir.
Gökyüzünü bilim
Yeryüzüne çevirir.
Taşı yel
Yontuya çevinr.
SessizJiği kuş
Türküye çevirir.
Yiğitler tutsaklığı
Özgüriüğe çevirir.
TÖMER Çeviri Dergısı'nı satış yerlerinde bulaca-
ğınızı sanmıyorum; yazışmaadresinı yazıyorum: Ulu-
bath Hasan Bulvan No. 76, 1624 Bursa - Tel: 0224
/ 250 72 97.
Dergide Fazıl Hüsnü'nün hiçbir yerde yayımlan-
mamış yeni şiirlerıni okuyunca şaşırdım; "Çocuk ve
Allah"\aki genç şaırin yapısındaki özsuyu, 3'üncü
Binyıl'a 3 kala, ozanın damarlarına yeniden yürü-
müş gibi geldi bana...
"Galaksılerde Uçan
Bir Delice Böcek"
Erdoğan Alkan'ın dergideki yazısı şöyle başlıyor:
"Fazıl Hüsnu Dağlarca bir destan şairidir."
Hangı destanın şairi?..
Yaşadığımız, bıldığimız, aydınlandığımız, gerçek-
leştirdığimiz, benımsedığımiz, özümsediğimiz, ın-
sanlığımızı duyumsadığımız gerçek destanımızın şa-
iri...
Her akşam "Sürekti Aydınlık İçin 1 Dakika Karan-
lık"ta o destanı düşünün!..
O destanın insanlarıyız biz.
Üyemiz, deâerli yazar arkadaşımız
MEHMET BAŞARAN'ın sayın eşi
R4TUN BİRSEN
BAŞARAN'ın
vefatını üzüntüyle öğrendik.
Anısı önünde saygıyla eğiliriz.
TÜRKİYE YAZARLAR
SENDİKASI
SATILIK
Sahibinden Vosvos
1976.1200 L
T e l : (0212) 252 63 75
Pasaportumu kaybettim. Hükümsüzdür.
BAHATTt\ SERTER
393 «9 7S(3HATI
«• BeyoShıK«DGLU42Sl32 4C-12T5 -*:•: '6«'9E-2'15
T.C. Kultur Bakanlıgı
İSTANBUL DEVLET OPERA ve BALESİ
E S K İ Y E Ş I L
K O M E O İ • M U 2 I K • K U L T U R K L U B u !
PRSHPORTE LHTINO
ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ'NOE
R.Rocjgers / O.Harnmerstein II
KRAL VE BEIM
muzikal 2 perde
Orkestra Şefı Serdsr YALÇIN ' Sahneye Koyan Haldun DORMEN
15 Şubat C tesı 15.30/ 26 Şubat Çarşamba 20 00
G. Bizet
CAR1VIEIM
Orkestra Şefı. Antonio PtROLLİ ı Sahneye Koyan: Y»kta KARA
18-25 Şuba! Salı 20 00/1 Mart Cumartesi 15 30
R. Strauss
SALOME
muzık-drama 1 perde
Orkestra Şefr Ortıan ŞALUEL Sahneve Koyan Gian-Carlo HL MONAC0
19 Şubat Çarşamba 20 00
» *
G. Verdi
AIDA
opera A perde
Orkestra Şefı Orhan ŞAUIEL .. Sahneye Koyan Yekta KARA
20 Şubal Perşembe 20 00
K.Ludvvig
BİR TEIMOR ARANIYOR
muzikal kamedı 2 pfirdâ
Sahneye Koyan Adrian BRINE / Muzık Yonetmenı Serdar YALÇIN
21 Şubat Cuma 19 00
P.l. Çaykovski
FINDIKKIRAN
* çocuk muzıkalı 2 perde
Muzık Yonetmenı Aydın KARLIBEL Sanneye Koyan. Süm«ray ARIMAN
15 22 Şubat Cumartesi 11 00
ERCAN
AKÇETİN
Resjm Sefgtsı
1-23 ŞUBAT 1997
MUSTAFA
HORASAN
15 Şubat-15 Mart 1997
SANAT GAbERISİ
FCBNA3 X
2826899
SABAHATTİIU
TUNCER
Resırr S e r
g ı s ı
14 Şubat-4 Mart 1997
Açılış 14 Şubat 1931
Saa! '7 33 20 3:
MALTEPE
SANAT GALERİSİ
fe»7ateîı :x< Vos eı Soün Ho Z3 Maie:?
TeN2!6ıHl919S 44195 -10
HULYA BOTASUM
(MİMESİSLER) (BENZETMELERi
R e s ı m S e r g ı s
1 - 22 Şubat 1997
ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ
Sergı suresınce Pazartesı-Salı hanç hergun 10 00-"S 30
Tel: (0212) 251 56 00
M u t l u S a n a t O d a s ı ' n ı n k a t k ı l a r ı y l a
*M KEİNT OYUNCULARI
246 35 89
247 36 34
Alhol FUG*RD
Yönelen: Yıldız Kenter
Çeviren: Flliz Ofluoğlu / Muzık Melıh Kıbar / Soz: Selma Cuhacı
15 Şubat 15 00 71 00,16 Şubat 15 00/13 14 27 Şubat 21 00
UM1TVAŞAR
SANAT GALERİSİ
YÜKSEL AYDIN
Resim Sergısı
16 Şubat - 7 Mart 1997
BağdatCad Rıfat Bev Sok Ns 2933
GoztepeTel 0-216)4113501
Nazım Hikmet Kültür Merkezi 249 94 94
Her Cumartesi ve Pazar xaat 1 2.00'de
GÖLGE OYUNU
12-100 y*sjBİR AVUÇ
HAYVAN MAYVANyoıan AYŞE SELEN
yon«'en SEHSUVAJÎ AKTAS 7ANER BIRSEL
toıv.r CLAUDt LEON
oyurKutar ATSf SfUN FR0INC0OGAM
gORALOĞLU TİYATROSU
Yazan-Yoneten:
LALE ORALOĞLU
14 02 97 20 30
150297 1630
15 02 97 20 30
16 02 97 19 00
KADINLAR KOGUŞU{IBST'nın ıznıyle konuk oyurcu)
ALEV ORALOĞLU
20 kıs-lıkV
dev iDJro
SON OYUNLAR
Muzaffer İZGU
LÜTFEN
KIZIMLA
EVLENİR
MİSİNİZ?
D.L. Coburn
Gen«l fstek Üztnne
KONKEN
PARTİSİ
21SI*JIMI0
î! 5**15 10 21 00
YAYLA SANAT MERKEZİ • Maltepe Sahil Yol* • VSM (0216)383 99 2021
FUfık EH0URAN
RAMİZ
İLE
JÜLİDE
~* %"• V %• S • S • %• S*• S"• S"• S"' %"•
ÇOCUK OYUNU (Karatjoi Oyunu)
Dünyayı Sev. Veşili Koru
Her Cumjftfsi - Pazarsaat 13.00
^rvaftvanlartnuı Maslsr v« Visa karttarı ıl* yastırabıl
Kültür
Sanat
;î ilanlarınız için:
ANKARA SANAT TİYATROSU
INADINA YAŞAMAK
Aıakoy Yunus Emre Kültür Mrk.
Ovnayan Altan ERKEKLI 26-27 Şuba1
1997
Yazan-Yonelen Metjn BALAY ***•
19
OO^eSIIS Tel: 661 38 95
CUMA-CUMARTESİ
rr CAD NO 61 TAZJMHANE T^SIM pg. 254 35 09 255 20 20 I
HAYVAN8'den 88'e herkesin kendıni bulacağı çocuk
gözuyle bir hayvan müzikati
George Orwell
Çeviren ve Yoneten
Savaş Ozdural
Cumortesı. 13.30/Pazar... 15.00
Yayla Sanot Merkezi
Mahteoe Sahıl Yolu Tel 441 20 87
Bir İSTaNbUL MeYHaNeSİ
(yazarların evi)
Cuma - Cumartesi
200 kışilik salonumuzda gruplara özel geceler
Sıraselviler Cd. No.91 Taksim IRez: 244 01 % - 293 59 88
3293 89 78
(3hat)