Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8ARALIK 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Geçen yıl sonu itibanyla faili meçhul olaylara ait 14 bin 923 dosyadan 12 bin 523'ü Diyarbakır'a ait
DGMler faili meçhul dosya dohıANKARA (AA) - Devlet Güvenlik
Mahkemeleri (DGM) başsavcılıklannda,
geçen yıl sonu itibanyla faili meçhul
olaylara ilişkin toplam 14 bin 923 dosya-
nın olduğu belirlendi. Diyarbakır DGM
Başsavcılıgı 12 bin 523 dosya ile ilk sı-
rada bulunurken, 14 dosya ile lstanbul
DGM son sırada yer ahyor.
Faili belli olmayan olaylara ilişkin dos-
yalann, DGM başsavcılıklannın toplam
iş yükûndeki oranı yüzde 60.9 olarak tes-
pfcedıldi.
Adli Sicil ve Istatistik Genel Müdürlü-
ğü'nün 1996 yılı verilerine göre 1 Ocak
1996 ile 31 Aralık 1996 tarihleri arasın-
da Türkiye'deki DGM bassavcılıklanna
toplam bin 945 faili belli olmayan dosya
geldi. Bu sayı. önceki yıllardan devrolan
13 bin 376 dosya ile 15 bin 321'e ulaştı.
Faili meçhul dosyalardan 12 bin 523 'ü
Diyarbakır DGM'de bulunuyor. Diyarba-
kır DGM' yi sırasıylabin 26 dosya ile Ma-
latya DGM, 687 dosya ile Erzincan
DGM. 396 dosya ile Ankara DGM, 112
dosya ile tzmir DGM, 109 dosya ile Kon-
ya DGM, 56 dosya ile Kayseri DGM iz-
lerken, îstanbul DGM, 14 dosya ile son
sırada yer ahyor.
1996 yılında Türkiye'de bulunan 8
DGM başsavcılığının toplam iş yükünde-
ki faili meçhul dosya oranı ise ortalama
yüzde 60.9 olarak tespit edildı.
DGM'lerde 1996 yılı içerisinde faili
belli olmayan dosyalardan 272'sinin faili
bulundu.
Dosyalardan 126 'sı zamanaşımı nede-
niyle işlemden kaldınldı. 1996 yılında
Ankara, Kayseri ve Konya DGM başsav-
cılıklannda, geçmiş yıllarda faili belli ol-
mayan soruşturmalann hiçbiri aydınlatı-
lamazken, Diyarbakır DGM'de 125, îz-
mir DGM'de 99, Malatya DGM'de 18.
lstanbul DGM'de 17, Erzincan DGM'de
13 dosyanın failleri bulundu.
Öte yandan, failleri belli olmayan An-
kara DGM'deki 108 dosya, lstanbul
DGM'deki 11 dosya, Erzincan DGM'de-
ki 6 dosya ve Diyarbakır DGM'deki 1
dosya zamanaşımı nedeniyle işlemden
kaldınldı.
Bekleroe sflresi 4 bin gûn
Adlı Sicil ve îstatistik Genel Müdürlü-
ğü'nüntespitierinegöre, 1996 yılında fa-
ili meçhul dosyalann ortalama bekleme
süresi 4 bin 348 gün olarak belirlendi.
Bekleme sürelennin DGM'lere göre da-
ğılımı şu şekilde:
"Erztacan DGM 8 bin 717 gün, Diyar-
bakırDGM 7bin 384gün, Malatya DGM
3 bin 136 gün, Kayseri DGM bin 656 gün,
Konya DGM 542 gün, lzmir DGM 392
gün, Ankara DGM 313 gün ve lstanbul
DGM 270 gün."
Bu arada, 1997 yılı içerisinde Kayse-
ri. Malatya, Konya ve Erzincan DGM'Ier
kapatılarak, Erzurum, Van ve Adana
DGM'Ier açıldı. Kayseri DGM'nin ka-
patılması ile buradaki dosyalar Ankara
DGM'ye, Erzincan DGM'nin kapahlma-
sıyla yerine açılan Erzurum DGM'ye,
Konya DGM'nin kapatıtmasıyla yerine
açılan Adana DGM'ye, Malatya
DGM'nin kapatılmasıyla yerine açılan
Van DGM'ye aktanldı.
Ankara DGM başsavcıhklannda faili
belli olmayan çok önemli olaylara ilişkin
soruşturmalar bulunuyor. Bunlardan bi-
risi, gazeteci-yazar UğurMumcu'nun 24
Ocak 1993'te uğradığı bombalı suikast
ile ılgili soruşturma dosyası.
Ankara DGM 'de, eski Tûrk Hukuk Ku-
rumu Başkanı Prof. Dr. Muammer Ak-
sov, eski Ankara Üniversitesi llahiyat Fa-
kültesi Ögretim Uyesi Doç. Dr. Bahriye
Üçok ve emekli Binbaşı Cem Ersever'in
öldürülmesinden sonra başlatılan soruş-
turrnalardan da henüz sonuç alınamadı.
Öte yandan Türkiye'deki adli mahke-
melerde ışlem gören dosya sayısı, geçen
yıl 3 mılyon 515 bin 579 olarak belirlen-
di. Türkiye nüfusunun 27 milyon 509 bin
olduğu 1960 yılında toplam 3 bin 847 hâ-
kim ve savcı görev yapıyordu. Bu nüfusa
göre her 100 bin kişiye 14 hâkım ve sav-
cı düşüyordu. Nüfusun 35 mılyon 321 bin
olduğu 1970 yılında, 4 bin 463 olan hâ-
kim ve savcıdan her 100 bin kışıye 13 hâ-
kim ve savcı düşerken. nüfusun 62 milyon
697 bin olarak tahmin edildiğı 1996 yılın-
da görev yapan toplam 7 bin 37 hâkım ve
savcıdan ıse her 100 bin kişiye 11 hâkım
ve savcı karşılık geliyor. Bu oranlardan da
anlaşılacağı gibi hâkım ve savcılann iş
yükü her geçen yıl daha da artıyor.
Tek aday
tek liste
kurultayı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DSPlideri
Bülent Ecevit dün
gerçekleştirilen partisinin
4. olagan kurultayında
geçerli sayılan 916 oyun
tamamını alarak yeniden
genel başkanlığa
seçilirken parti meclisi
(PM) listesı de aynen
benimsendi. Parti içi
muhalefetin baş hedefi
durumuna gelen Rahşan
Ecevit ile "çile
çiçekleri"nin, hakkında
çeşitli savlar gündeme
getirdiği Yaşar Mengi
yeniden PM'ye gırdi. 3
bakan ve 13 milletvekili
de PM üyeliğine seçildi.
Seçimlere genel merkez
ve il başkanlannın ortak
hazırladığı tek listeyle
girildi. Yapılan seçimler
sonunda; Rahşan
Ecevit'in yanı sıra devlet
bakanlan Hüsamettin
.Ozkan ve Mustafa
i Bakanı
p da PM
üyesi oldu. PM'ye seçilen
diğer isimler şöyle:
Yusuf Adlı, Oğuz Aygün,
Yasijı Bal. H. Hiiseyüı
Beycan, Turan Bilge,
Beyazıt Büyükvıldınm,
Mehmet Canboiat, İhsan
Çabuk, Hayri Diri, Yusuf
Ertaş, Hasan Gülay,
Tayfiın İçli, Mustafa
Iüjnen, Yavuz İnal, Kemal
Karabulut Ender
Karagüi, Osman Kıhç,
Hayati Korkmaz,
Seyfettin Maden, Yaşar
Mengi, Atflla Mutman,
tsmail ÖzsümbüL Ahmet
Piriştina. Mehmet Sağsöz,
- Necdet Saruhan,
Timurçin Savaş. Zeki
Sezer, H. Soydal Sday,
Selçuk Sönmez, Şehnaz
Şenyüz, Orfaan Tosun,
Tamer Tutak, Aydın
Tümen, tlhan Uğurtaş,
Cafer Tufan Yazıcıoğlu,
Rıza Yılmaz. Bu arada,
Konya delegeleri
Muzaffer Seyhan ile
Veysel Güler de liste
dışından PM'ye aday
oldular. Oylama sonunda
Ecevit geçerli sayılan 916
oyun tamamını alırken 6
oy da geçersiz sayıldı.
836 oyla PM'ye seçilen
üyelerin yanı sıra
hakkında değisik savlar
öne sürülen Yaşar Mengi
827 oy aldı. Bağımsız
adaylardan Seyhan 10 oy
ahrken Güler 9 oyda
kaldı.
Ecevit: Iktidar
olmak işten bile değfl
DSP Genel Başkanlığı'na
yeniden seçilen Ecevit,
sonuçlann açıklanmasının
ardından "Halkçı Ecevit"
sloganlan arasında
kürsüye gelerek teşekkür
konuşması yaptı.
Delegelenn gösterdigi
güvene Iayık olmaya
çalışacağını belirten
Ecevit, kurultayın örgüt
binmlerinin gücünü de
kanıtladığını söyledi.
Ecevit, kendilerine
dinlenme vakti bile
bırakmadan köy ve
mahalle çalışma
gruplannın bütün yurda
yayılacağını bildirerek
"Bu örgüttenmeyi
tamamlarsak, tek
başmııza iktidara
gdmemiz işten bile değil"
dedi. Ecevit, yeni parti
meclisinin ilk toplantısını
bugün yapacağını
bıldirdi.
Ecevit kurultayda Baykal'ı uyardı
'Şantujatahammülün birsının var'ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-DSP'nin4. olağan kurul-
tayının açıhşında konuşunda D-
SP Genel Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Bülent Ecevit,
CHP'ye " Şantaj havasını ver-
meye başlayan koşullaru, hiikü-
met ortaklannın tahammiilleri-
nin bir sınırt vardır. CHP'nin o s-
nırdan kaçınmasını salık veri-
rim" uyansında bulundu.
Ecevit, CHP'nin "güç bizde"
havasına girmesi durumunda bu
davranışın geri tepeceğini vur-
gularken, 2000 yıîına kadar ül-
keyi yönetmeye talip olan hükü-
metın zorlanırsa daha önce de
seçıme gitmeye hazır olduğunu
söyledi. DSP'nın 4. olağan ku-
rultayı dün Türk- Metal Sendi-
• DSP'nin 4. olağan büyük kurultayında konuşan Genel Başkan
Ecevit, "CHP desteğini çekerse hükümet düşer, ama bundan CHP zarar
görür. CHP'nin bu davranışı geri tepebilir" dedi.
kası toplanti salonunda gerçek-
leştirildi. Yolun tıkanması nede-
niyle çok sayıda partili kurultay
salonuna giremedi.
Uçurulan beyaz güvercınler
eşliğinde salona giren Ecevit, 4.
olağan kurultayı, 12.kuruluşyıl-
dönümüyle birlikte kutladıklan-
nı söyledi.
Ecevit, "DSP'nin örgütü yok'
diyenlerburada gerçeği görüyor-
lar" deyince, salondan "İşte ör-
güt, işte DSP" sloganlan yüksel-
di. Ecevit partinin gelişim süre-
cini özetlerken "Şimdi iktidar-
daytz, iktidann da temel direği-
yiz" dedi. Ecevit, parrisinden son
dönemdeki istifa ve ihraçlan ise
"Bizün seçtiğuniz yolun çiksine,
engebelerine katlanabilmek ko-
lay değildir? O yüzden. zaman
zaman fıreler de veriyoruz. Ama
bunlar bizûn güçlenişimizi önle-
miyor. MecBs'te azalsak da top-
lumda çoğauyoruz" dıye değer-
lendirdi.
Ecevit, 5 aylüc iktıdar dönem-
lerini değerlendirirken de RE-
FAHYOL kâbusunun geride b)-
rakıldığına dikkat çekti. Eğitim,
güneydoğu, sosyal güvenlik re-
formlan ve diğer projeler hak-
kında bılgi veren Ecevit, tek par-
tili çoğunluk iktidarlannın bile
cesaret edemediği, vergi refor-
muna el attıklannı aktardı. So-
mut çözümler üretilmezse çete-
lerin üzerine gereği gibi yürüne-
meyeceğini bildiren Ecevit,
"Geceleri ışıklar boşuna söndü-
rülmüş, sokaklarda mumlar bo-
şuna yakılmış olur. Tepkiler hak-
hdır, ama yeterli değiidir. Sornut
çözümler gereldr" diye konuştu.
Ecevit, 21 sayfalık konuşma-
DSP'nin 4. olağan kurultayından notlar / Turey Kose
'Çile çiçekleri' salona giremediANKARA-DSP'nin 4. olağan
kurultayında tek muhalif
yağmurdu. Kurultay salonunda
ne bır aykın ses, ne bir farldı
slogan ne de yanş vardı.
Partılilerin muhalif sesleri ve
"Çile Çiçekleri" yolda kaldı,
salona giremediler...
Esenboğa Havaalanı yol
aynmından kurultayın yapıldığı
Türk Metal Sendikası salonuna
kadar olan 4 kilometrelik yol,
65 ilden gelen delegeleri
taşıyan parti otobüslen
nedeniyle tıkandı. Partililer,
milletvekilleri, gazeteciler
yağmur altında 4 kilometrelik
yolu yürümek zorunda kaldılar.
Parlamentoya son seçimlerde
76 milletvekiliyle gıren, ancak
ihraç ve istifalarla sandalye
sayısı 63'ye inen DSP'de parti
içı muhalefetin bu kurultayda
varlık göstermesi
beklenmiyordu. Nitekim
kurultay salonuna bile
ulaşamadılar. Partiden ihraç
edilen Edirne Milletvekili
Erdal Kesebir ile
a
Çik
Çiçekleri", Esenboğa yol
aynmında güvenlik güçleri
tarafindan çevrilince
araçlanndan inip yağmur
altında sloganlar atarak
protestolannı dile getirdiler.
"Rahşan Ecevit istife",
"Rahşan Ecevit gidecek.
Türkiye gülecek", "
Ankara'nın taşuıa bak,
gözlerimin yaşına bak, çile
çiçekleri dışarda, şu Ecevit'in
işioe bak" sloganlan atan
DSP Genel Başkanhğı'na yeniden seçilen Ecevit, ilk PM toplanüsını
bugün yapacak.
muhalifler, başka bir salonda
alternatif toplantı yapmak
üzere geri döndüler.
Türk Metal Sendikası
salonunda, kavgasız,
gürültüsüz, yanşsız,
muhalefetsiz, klasik bir DSP
kurultayı havası vardı.
Sandalyeler havada uçuşmadı.
Slogan yanşlan olmadı,
yöneticileri rahatsız edecek
pankartlar açılmadı. Liste yanşı
da yoktu. Zaten kurultay da ne
partililerle bjrükte politıkalar
oluşturmak ne de yöhetimi
değiştirmek için toplanmıştı.
Anayasa Mahkemesi'nin
uyanlan üzerine
"mecburiyetten" yapılan
kurultayda; hiçbir milletvekili
söz almadı, hiçbir muhalif ses
çıkmadı.
CHP defterini kapatarak
DSP'yi kuran Ecevitler; dün
partilerinin 12. kuruluş
yıldönümünü de kutladılar.
Beyaz güvercinlerin
uçurulduğu alışılmış DSP
kurultayı ortamında konuşan
Ecevit, yine CHP'ye yüklendi.
CHP'liler kurultaya davet bile
edilmemişlerdi. Ecevit
"Mecuste azalsak da,
toplumda çoğahyoruz"
sözleriyle partisinden son
kayıplan fazla önemsemediğini
ortaya koydu. Partide kalan
birkaç muhaliften biri olan
Zonguldak Milletvekili
Mümtaz Soysal da sessizce bu
konuşmayı izledikten sonra
salondan aynldı.
DSP'nin 12. yılında değişen
fazla bir şey yok. DSP yine
Ecevitler'in partisi. Parti içi
demokrasi yok, örgüt yok.
Ecevit tartışılmaz lider, Rahşan
Ecevit örgütlenmede tek söz
sahibi. Ve yağmurdan başka
muhalefete geçit yok. Ama tüm
bu "yok"luklar, binlerce
insamn kayıtsız şartsız bir
imanla Ecevitler'in arkasından
gitmesini engellemiyor.
sında dış ilişkileri de değerlendi-
rirken AB'ye tam üyelik konu-
sunda "Türk ulusunun Avrupa-
hhğf tarihsel ve coğrafi bir ger-
çektir. Böylc gerçekler, siyasal
kararlarla gerçekleştirilemez"
dedi.
AvTasyalaşma sürecinin anah-
tannm da Türk ulusunda oldu-
ğunu vurgulayan Ecevit, Ismet
Inönü'nün 1960'lardaki "Yeni
bir düma kurulur. Türkiye o
dünyada yerini bulur" sözlennı
aktardı. Ecevit, konuşmasının
sonunda. hükümete "gönülsüz
veüdrcikli'" destek verdiğini sa-
vunduğu CHP'nın tavnnı eleş-
tirdi. Ecevit sözlerini şöyle sür-
dürdü: "CH?, kurtuluşu bu kez
muhalefette arama yolunu seçti.
Ovsa bir partinin içinde
CHP'de olduğu gibi, ciddi
baa sorunlar, zaaflar, çe-
lişkikr varsa o partiye ne
iktidardaolmak ne de mu-
halefette kalmak yarar.
CHP şimdi, hükümetten
her an desteğini çekebilece-
ğini, son gensonı oylama-
sındaki rutarsız davranı-
şıyfaıdagösterdi. Desteğini
çekerse 55. hükümet bü-
yük olasıokla düşer. Düşer,
ama bundan hükümeti
oluşturan partiler degil,
CHP zarar görür. Ülkenin
sürükleneceği bunalım-
dan, onu düşürenler so-
rumlu olur. Şantaj havası
vermeye başlayan koşuUa-
ra, hükümet ortaklannın
tahamnıüUerinin bir sınırı
vardır."
Daha sonra söz alan de-
legeler aynlan milletvekil-
lerini eleştirdiler ve "çile
çiçekleri"ni "deve dikenle-
ri" diye nitelendirdiler. D-
SP milletvekillerinden hiç-
birinin söz almadığı kurul-
tayda yapılan tüzük deği-
şiklikleriyle; örgüt kurulu-
na partiden çıkarma ceza-
sı verilen üyelerin affi, kı-
nama, uyarma ve çıkarma
cezası verilen üyelerin bu
davraruşlannı sürdürmele-
ri durumunda üyeliklerinin
yenilenmemesi yetkisi ve-
rildı.
DSP millervekillerinin,
grup yönetim kurulunun
onaymı almadan TBMM
Başkanlığı'na öneri veya
önerge verememesi, parti
suçu cezalannın genel
başkan ve genel merkez
örgüt kurulunun önerisiy-
le parti meclisi tarafindan
affedilebilmesine olanak
sağlayan tüzük değışıkliği
önerileri de kabul edildi.
IRMIKIAYDIN ENGİN
Haydi sözü dolandırmadan
söyleyelim: Türkiye'nin seçimle
işbaşına gelen siyasi kadrolan
ülkenin sorvnlan altında ezildiler.
Dahası "ülkenin sorunlan'nın bir
böiümünü bizzatkendilenyarat-
tılar, yaratıyoriar, yaratmaktan
vazgeçeceklerine ilişkin bir u-
mut da vermiyortar.
Demokratik parlamenter sis-
tem tıkandı.
Devletin temel görevlerinden
bir bötomünü, seçilmişlenn oluş-
turduğu kurumlar yerine "baş-
ka" güçler üstlendi.
Kırk yıldır söylenegelen eği-
timde reform zorunluğu, ne
TBMM'den çıktı, ne hükümetin
kararlılığından. Temel eğitimin
beş yıldan sekiz yıla çıkanlması
karannın altında MGK'nin imza-
sı var. Görünen o ki sekiz yıllık te-
mel eğitimin içinin doldurulma-
sını da hükümet, TBMM gibi po-
litikacılardan oluşan kurumlar
değil, gene "başka" kurumlar
üstlenecek.
Seçilmişlenn dış polftikada u-
laştıklan nokta bütün komşular-
la küslük; Avrupa Birliği (AB) ka-
pısını umutsuzca (bazen onur-
Rüzgâr Eken Fırtına Biçer
suzca) yumruklamak; ABD ile
AB arasında ilkesiz, şantaj ko-
kan grt gelleri polrtika sanmak...
Şeçilmişlerpolise, MtT'e, baş-
ka istihbarat ve güvenlik örgüt-
lerine söz geçiremiyorlar ve bu-
nu şaşılası bir pişkinlikle söylü-
yorlar ve işbaşında kalmaya de-
vam etmeirte birsakınca görmü-
yoriar.
Seçilmişler...
Vazgeçtim! Ömeklerin sonu
yok.
Seçilmişler, ülkenin artık erte-
lenemezlik aşamasına gelmiş
sorunlannın altında ezildiler. So-
runlan çözemiyoriar. Ne çözüm
üretebiliyorfar, ne ürettiklen1
çö-
zümü gerçekleştirecek siyasal
irade ve enerjiye sahipler.
Bütün bu tıkanıklığa yol açan,
eğitimden sosyal güvenliğe,
sağlıktan ekonomiye, insan hak-
lannın sürekli çiğnenmesinden
demokrasinin sürekli tehdit al-
tında kalmasına yol açan ana
sorun ne?
Ordu bunu, 28 Şubat MGK
toplantısında, kamuoyuna yan-
sıyan "Siyasal GüvenlikBelgesi"
gibi metinlerde kendi açısından
açıkladı: Kürt sorunu ve şeriat
düzenini amaçlayan siyasal Is-
lam.
Yani orduya göre bugünkü tı-
kanıklığın aşılması için Kürt so-
rununun üstesınden gelinmesi,
siyasal Islamcı tehlikenin savuş-
turulması gerek.
TÜSİAD bu tıkanıklığın neden-
lerini (ve kendince çözümlerini),
kamuoyunun tartışmasına sun-
duğu "Demokratikleşme Pake-
fr"nde sergıledi. Birkaç gün ön-
ce başkanının ağzından "Politi-
kacılardan tiksiniyonım" diyerek
de çözümü seçilmişlerden bek-
lemediğini ayan beyan etti.
Sonunda ülkedetemiz kalmış,
çözüm üretebilen, çağdaşlaş-
mayı kendi kadrolannda iyi kötü
gerçekleştirmiş tek gücün ordu
olduğu; bu tıkanıklığın ancak or-
du desteği ile ve ordunun çö-
züm önerileri ile aşılabileceği yö-
nünde bir kamuoyu oluşmaya
başladı.
Hoşlansak da hoşlanmasak
da bugün gelinen nokta bu.
•••
iyi güzel de seçılmişleri "tiksi-
nilen, çözüm fîlan üretemeyen,
siyasal köriükle sakat" hale ge-
tiren bu çözümsüzlüğü kim ya-
rattı?
Dilini tutmasını hiç öğreneme-
yecek bir gazeteci için sorunun
yanrtı "12 Eylül ve sonras/"dır.
Kürt sorununu bir kör ve kan-
lı düğüme dönüştüren, tırmanan
bir iç savaşa ulaştıran temel ter-
cih ve politikalann altında "12
Eylül rejimi" imzası yok mu?
Siyasal Islamı, Refah şemsi-
yesi altında iktidara kadar tır-
mandıracak süreç, 12 Eylül'den
sonra solun gücünü kırmak için
"Türk-lslam sentezi"ri\ resmi
devlet politikası haline getiren,
Türkeş'e "Fikriyatımıziktidarda,
biz içeride" dedirten temel ter-
cih ve polrtikalar üstünde "Ma-
de in 12 Eylül Rejimi" damgası
bugün bile okunmuyor mu?
Katliam sanığı, devletin yargı
organınca mahkûm edilmiş, tu-
tuklama karan çıkmış faşist te-
tikçileri devlet hizmetine kim
koştu? Onlan gizli servis des-
tekJeri ile hapislerden kaçınp, el-
lerine yeşil pasaportlar ve silah
ruhsatlan tutuşturup, para dariı-
ğına düştüklerinde uyuşturucu
rantından pay alabilmelerine göz
yumup "devlet için kurşun sık-
maya" yollayanlar kimlerdi?
Dört eğilimi aynı partide bu-
luşturup ülkenin sağını ve solu-
nu tahrip edecek "dâhice" siya-
sal çözümlen kim üretti? Merkez
solu ve sağı kimliksizleştirilmiş
bir ülkede siyasetçinin çözüm
üretmesi, tıkanıklığın sebeplerin-
den biri olmaktan sıynlıp, tıka-
nıklığı aşacak bir güce dönüş-
mesi beklenebilir mi? Bir atalar
sözü "Rüzgâreken fırtına biçer"
der. Doğrudur.
Acaba "Mınadan kurtulmak
için rüzgâr ekene sanlmak"\a il-
gili bir atasözümüz de var mı?
Bilen varsa haber salsın.
Censoru bugün görüşülecek
Keskin: CHP
hükümetin
fedaisi değil
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM,
bu haftaya. Bayındırlık ve tskân Bakanı
Yaşar Topçu hakkındaki gensoru önergesinin
görüşmeleri ile giriyor. TBMM Anayasa
Adalet Karma Komisyonu'nun
"dokunulmazlıklannın kaldırüması" karannı
verdığı DYP"h Mehmet Ağar ve Sedat Bucak
hakkındaki komisyon raporunun ise
çarşamba günü genel kurulda oylanması
bekleniyor. tktidar kanadı ve CHP'nin tam
kadro katılarak "kabul" oyu vermesi
durumunda Ağar ve Bucak"a yargı yolu
açılacak. Hükümeti dışandan destekleyen
CHP'nin tutumu nedeniyle gündeme alınan
Bayındırlık ve lskân Bakanı Topçu
hakkındaki gensoru önergesı, bugün özel
gündemle toplanacak olan genel kurulda
görüşülecek. Muhalefetin "güvensizlik" veya
iktidann "güven" istemine ilişkin önerge
vermesi durumunda, bunun oylaması da 10
Aralık Çarşamba günü yapılacak. Anayasaya
göre. çarşamba günü Topçu hakkında
verilecek güvensizlik önergesinin
oylamasmdan sonra yahıızca güvensizlik
oylan sayılacak. Üye tam sayısının salt
çoğunluğunun (276) güvensizlik oyu vermesi
durumunda ise bakan düşecek.
CHP Genel Sekreten Adnan Keskin dün
düzenlediği basın toplantısında, hükümetin
icraatlannı engellemekle suçlanmalannı
eleştirerek "CHP. hükümetin yanlçlannı
korumaya yönelik bir fedai değil" dedi.
Başbakan Yümaz'ın CHP'nın sözlerini
çarpıtarak mılitan tabanını da kendine
uydurarak Karadeniz Sahil Devlet Yolu'na
karşı olduklan yönünde kamuoyu yaratmaya
çahştığını savunan Keskin, ne hükümeti ne
de muhalefeti desteklemediklerinı bildirdi.
Yalnızca ihaleye yönelik usulsüzlük
iddialannm ortaya çıkanlmasını istedıklenni
kaydeden Keskin, CHP milletvekülen olarak
yolun yapımına ilişkin kavnak sağlanması
için maaşlanna gelecek yüzde 30'luk
zammın her 2 diliminın de yüzde 20'sini
verebileceklerini kaydetti. Keskin, ıktidar
partili millervekillerinin de bu öneriye
katılmalannı beklediklerini söyledi. Keskin,
ANAYOL hükümeti döneminde Antalya-
Kemer'de 27 bin 581 metrekarelık bir
arazınin, ANAP Milletvekili Yusuf Namoğhı
ile Mehmet Cengiz ve Nihat Ba>kuş'un ortak
olduklan Bana Turizm adlı şirkete otel
yaptırmak üzere tahsis edildiğıni bildirdi.
Keskin. "Böyle bir örgütlenme ve işbiıiiğinin
var olduğu bir ortanıda. yol ihalesinin
yapılnıasındaki usulsüzlük ve ortaya aülan
iddialann değeriendirilmesi gerekir'' dedi.
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Yüksel
Yakjva da dün düzenlediği basın
toplantısında, CHP lideri Baykal'ı
eleştirirken "Denizter dalgalanmadan
duruunaz" dedi. CHP'nin "bir yandan
muhalefette büyürken. diğer yandan hiçbir
sorumluluk almadan iktidar ninıetlerinden
yararlanmak amacında" olduğunu ıleri süren
Yalova. "Biz herhangi bir şartia kendimizi
bağh hissetmeyiz" dedi. Yalova, hiçbir siyasi
ayakoyununa tenezzül etmeden hükümet
programında da yer alan, mıllete yaptıklan
vaatleri yerine getirmek için yollanna devam
edecekJerini söyledi. Yüksel Yalova,
çarşamba günü y apılacak oylamada Yaşar
Topçu'nun değil, Karadeniz'in oylanacağmı
savunarak "Kim Karadeniz'den yana. kim
değU, kim Karadeniz'e otojolu Iayık görüyor,
kim gönnüyor, bu ortaya çıkacak" dedi.
Elazığ Evi'ni açtı
Demirel: Herkes
kökünü korumalı
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Süleyman
DemireL dün Dikmen'de Elazığ Kültür ve
Tanıtma Vakfı tarafindan yaptınlan Elazığ
Evi'nin açılışmı yaptı. Buraya gelişinde
çocuklar tarafindan Elazığ halk oyunlan
gösterileriyle karşılanan Cumhurbaşkanı
Demirel, daha sonra bir konuşma yaptı.
Demirel, vakfin. "Elazığ'ı unuttunmama"
fonksiyonunu yerine getirdığine dikkati
çekti. Demirel, Elazığ Evi'ni yaptıranlara
teşekkür ederken "Böylece herkes kendi
kökünü, kökenini korumuş oluyor" dedi.
Elazığ Kültür ve Tanıtma Vakfi Başkanı
Bedri Sever de yapımı 15 ayda tamamlanan
Elazığ Evi'nin 35 milyar liraya mal olduğunu
bildirdi. Vakfin bugüne kadar 1000 fakir
öğrenciye karşılıksız burs verdiğini anlatan
Sever, aynca Elazığ'ın çeşitli sorunlannın
çözümü için yardımlarda bulunduklannı
söyledi. Sever, Cumhurbaşkanı Demırel'e bir
tablo hediye etti.
129 oy aldı
Toçoğlu yeniden
Demiryol-îş Başkanı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demiryol-
Iş Sendikası'nın iki gün süren olağanüstü
genel kurulunda, hukuki açıdan genel
başkanlığı tartışmalı olan Enver Toçoğhı
yeniden seçildi. Genel başkanlığa aday olan
Sıvas Şube Başkanı Hüseyin Demir 86,
Toçoğlu ise 129 oy aldı. Toçoğlu'nun
listesinde yer alan Nurettin Girginer genel
sekreter, Nurettin Öndeş genel mali sekreter,
Taki Ulusoy teşkilatlandırma ve eğitim
sekreteri olarak eski görevlerini korurlarken
muhalefete geçen Salih Bozdoğan'ın yerine
Vecdi Sezer mevzuat sekreterliğıne getirildi.