Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 KASIM 1997 PAZAR • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
istanbul
Edirne
_Y_ 20 Sınop PB 20 Adana PB 26
Y 22 Samsun PB 23 Mersın PB 23
Kocaelı Y 24 Trabzon PB 17 Dıyarbakır A 20
Çanakkale Y 20 Giresun PB 18 Şanliurfa A 23
Izmır Y 23 Ankara PB 17 Mardın 20
Manısa Y 24 Eskışehir Y 17 Siırt 20
Aydın Y 24 Konya 18 Hakkâri 17
Denizli 22 Sıvas PB 17 Van 14
Zonguldak Y 22 Antalya Y 22 Kars 12
Yurdun batı kesimleri
parçalı çok bulutlu,
Marmara, Ege, Batı
Akdenız, Iç Anado-
lu'nun batısı ile batı Helsınki
Karadenız
K 2
K 5
. y 9 . Stockholm
yer yer sağanak ya- :—-5—
gışlı, öteki yerier az L o n a r a
Y 17
Y 17
Bulutlu ve açık çjeçe- Amsterdam Y 14
cek. Yurdun dogu ke- Brüksel Y 15
sımlerinde yer yer sis 5 — w—TTJ
görülecek. Hava sı- r a n s
1—1£
caklığında önemlı bır Bonn Y 11
değişiklik olmayacak. Münih Y 10 Milano
Bertin
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
PB
ÇB
PB
PB
Y
Y
A
Y
7
7
14
7
6
8
15
18
A 15
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Baku
Bişkek
Trflis
Kahire
A
PB
Y
PB
PB
PB
A
17
3
11
18
4
19
27
Şam 23
0Aç,k Parçalı bulutlu Sıslı Bulutlu k
Çok bulutlu Yağmurlu Karlı ı Gök gürültulu
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
aşacağa benzeyen ünlü birtablosu var: "Hamam-
da Kızlar".
Kasım ayının başında Evren'in eski düşman, yeni
dost ve de üstelik artık "meslektaşı" Demirel'e açtır-
dığı sergisinde yer alan "Hamamda Kızlar" tablosu
diğerlerinın yanında dikkatleri çekiyor, göze çarpı-
yordu.
Ne kı bir hafta geçti geçmedi, tablonun, genç bir
gazetecinin şubat ayında Hürnyet'te yayımlanan bir
fotoğrafının renkleriyle, çizgileriyle, ama tıpkısı, ama
aynısı olduğu ortaya çıktı.
Tablo 0 kadar çarpıcıydı ki, izleyicıler "Evren'in ha-
yal gücüne" bır kez daha hayran kaldılar.
Ne var ki, tablonun foto Enis Umuler'in 10 ay ön-
ce Hürnyet'te yayımlanan fotoğrafından aşırma yo-
luyla kopya edıldiği ortaya çıktı.
Hamam fotoğrafının, kasım ayında Evren'in tualin-
de aynen resmedildiğini gören genç meslektaşımız
"Ben bu fotoğrafı nıye çektım netekim" başlığı attın-
da kısa, ama Evren'in davranışıyla alay eden bir ya-
zı yayımladı. (9 Kasım 1997-Hürriyet)
Umuler, "Ne yalan söyleyeyim, çekmişolduğumbir
fotoğrafın resmedılmiş olması beni önce gururian-
dırmadı değil" dıyor ve eklıyor:
"Ancak ne kadar guruhansam da altında imzam
olan bir fotoğraf ıçın benden nıçin izin alınmadığını
bır tühü anlayamadım."
Evren'le dalga geçen mazeret de üretiyordu genç
arkadaşımız: "Sonuçta o koskoca bir paşaydı... Ve
vatanın bölünmez bütünlüğü ıçin birbirimızi konjyup
kollamalıydık."
Doğrusu medyamız da bir âlem. Olay Kenan Ev-
ren gibi bır darbeci ile bağlantılı olmasa, yeri göğü kal-
dınrlardı. Ömeğin Özer Çiller'in yazdığını iddia etti-
ği tek kitabın büyük bölümünün bir yabancıdan aşır-
ma olduğunu durup durup kafasına vuruyoıiar da,
aşırma metotla kopyacılığa geldi mi sıra, nedense,
fazla ses çıkarmıyoriar!
Savunmaya gel
Kenan Evren, eski düşman yeni dostlanndan MSB
Ismet Sezgin'ı ziyaret ediyor. Genç bir gazetecinin
"Efendım sizin şu 'Hamamda Kızlar' resminizle ilgi-
li" diye başlayan sorusuna günlerdir kafasında hazır
beklettiği yanıtı veriyor. Bir mantık şaheseri!
Yakın durduğu gazetelerden Türkiye, yanrtları "Ev-
ren'den 'hamam' savunması" başlıgıyla duyuruyor.
Uyalım bu başlığa, "hamam savunması"r\\ cümle
cümle irdeleyelim.
Evren: "Saz; eleştırmenler bu resimlerimi eleştiri-
yortar. Tabiihaklan, eleştirsinler.Amahaklıeleştiriol-
malı."
Eleştiriler haklı. Bir ressam bir başkasına art fotoğ-
rafı sahibinden izin almadan, hatta bir ölçüde telif
ödemeyi aklının ucundan bıle geçirmeden aşırma üs-
îtıpla kopya ederek resmeder... 600 milyorta satışa arz
eder... Ve, ne çare gerçek ortaya çıkarsa; lütfen söy-
ler misiniz haksız eleştiri bu gerçeğin neresinde?
Evren: "Resımlerden yaptı dıyoriar. Ee.. Peki me-
sela ben hamamda kızlar vardı, kızlan getireceğim de
hamama gıreceğim, ondan sonra mı resım yapacak-
tım. Fotoğrafı gördüm ondan yaptım."
Evren pekâlâ bilir ki fotoğraftan aşırma resim ola-
yının ortaya çıkması insanı hamama gırmiş kadar ter-
letir. Tabii bu söylediğimiz gerçeği kabul edenler için
geçerii. Yaşını başını aldığına göre kızlarla hamama
girip resim yapmak elbette zor. Ama 0 ne, içten bir
itiraf işte: "Fotoğrafı gördüm yaptım" dıyor.
İzin almak ya da tabloyu bir fotoğraftan esinlene-
rek yaptığını sergide duyurmak aklının ucundan bile
geçmiyor. Ama başkasına ait bir fotoğrafı önüne ko-
yup resmederek 600 milyona satmayı pekâlâ biliyor.
Evren: "Şimdi bütün ressamlar güzel bır şeyin fo-
toğrafını çekip otumyor tualin karşısına. Ben de onu
yaptım, tavsiye ederim."
Bu tavsiyeye sanatçıların uyacağını sanmak zor.
Ancak gerçek ressamlar, güzel bir şeyin fotoğrafını
bizzat çekiyor, kendilerine özgü bu fotoğrafı karşıla-
nna alıp tuale aktanyorlar.
1990 da anılarınızı yayımladığınız zaman, eski düş-
man yeni dostunuz Demirel'in bir sözünü anımsıyor
musunuz? Diyor ki: "Sayın Evren'in bize hücum et-
mesi doğaldır. Zira kendısınin 'hünerlerini halkın önü-
ne sereceğimızden' hep korkmuştur."
Ne dersiniz, doğru mu Sayın Evren? Ama bizim tav-
siyemiz şu: Lütfen kendi portrenizi yapınız ve altına
tek bir sözcuk yazınız:
"Hamamzede"
ARADABtR
• Baştarafi 2. Sayfada
-19.yüz\Ttailk>Tİlanndabaşlayan,'Sened-ıIttifak\ 'Tanzimat
Fermanlan". 1. Meşrutiyet ve 2. Meşnıtiyet asamalanyla 'Halıfe-
Sultan'ın yetkikrini giderek sınırlayan;
- 'K.u\a-\ı Millıveyı amıl \e irade-yi millıyeyı hâkım kılmak
esastır' şianvlaKurtıiluşMiicadeJesini başlatan vebaşanya ulaso-
ran;
- "kayıtsız şartsız ulus egemenliği' ilkesini temd alan;
- ulusal bbiiğL laikleşmeyi \e avdınlanmayı sağbyan ve cumhu-
riyeti kuran ve bö>tecedemokrasinin temellerini atan;
- 1945'te çok partili >-aşama geçen;
-1961 Anayasası ile insan haklanna dayalı, derookratik bir sos-
yal hukuk devieti ile çoğuku demokrasne geçiş dönüşümünü baş-
latan aşamalaıia yöneldiği tarihsel bir çizgi üzerinde ileriemekte-
dir. Bu tarihsel doğnıltu geri çeMİIemez. Zaman zaman gerhe dö-
nüş izlenimi bırakan sapmalar \aşanabilir. Ama bunlar Türk top-
lumunun ilerleme yönünü gerhe döndüremez. Nitekim 1982 Ana-
yasası, 1961 Anavasası'na \öneliktepkilerin bir ürünü olmasına kar-
şın, 1%1 Anayasası'nm temel değerlerinden tam anlamıyla kopa-
madığı gibi, onu yozlaşöran hükümkrh le de bir bakınıa onun de-
ğerinin daha da hi anlaşılmasını sağlamıştır.
Toplumumuzun >öneldigi tarihsel çizghi doğru değerlendirirsek.
içinde>'aşadığumz dönemin toplumdayaratoğı karamsarbğı koiay-
ca aşabiliriz."
İşte Bahn Hoca'nın hepımıze ıvımserlıkaşılayan vaklaşımı, bu
çözümlemeden kaynaklanıyor ve bızlen butarihsel çızgının erdem-
lenni korumava çağınyor. "Bahri Savcı" adı bende hep şu çağn-
şımlan uyandırmıştır: Engın bır hoşgörii; yapıcı ama keskın bir eleş-
tın gücü. ödün vermez, ama sabırlı bir insan haklan savunucusu:
Cumhuriyet Türkiyesı'nın şımdı neredeyse, unutulmaya yûz tutan
tüm erdemleriru kişılığınde toplayan bır bilim adamı; dürüst, in-
sancıl, özverili. sevecen, mütevazı, maddi hırstan uzak, ama düşün-
cesinde dirençb nesnel (objektif) ve bilimsel.
Sevgıli Bahn Hoca, seni hep böyie anımsayacağız. Türkiye bü-
yük bır hocasını yitirdi, ama anısı bize hq) ışık tutacak.
(*) "Akaiemikmücamele". BahnHoca'mnakademıkılışhlerdeöğretıcı
amaçla kullandıp bır tenmdır. "Mücamele"mn sozlük karşılığı "iyigeçin-
me, iyi davraıuş." Bahrı Hoca bu terımı, akademık Hışhlerde uygarca bır dü-
zeyın korunması anlammda kullamyor 19 Mayıs SporAkademtsi nde Devnm
Tarthı Dersı vervken, kendısmı 12 Eylül üslubuyla görevden alan. şimdı adh
m bıle hatırla\amadığım bır npprofesönine bu terim eksemnde bırmektupya-
zarak lerdığı dersı oprofesörherhalde hıç unutamamiftır.
Başbakatı havada 3. tehlikeyi atlattı
I Baştarafi 1. Sayfada
rak 10.30'da yenıden Trabzon'a
doğru hareket etti. ANAP İstanbul
Milletvekili Şadan Tuzcu, "Yalova
üzerinde kulaklannuz bkandı. Pi-
lot, kabin basıncının düştüğünü
anons etti. Başbakan soğukkanlıy-
dı" dedi.
Hava-lş Sendikası Teşkilatlan-
ma Sekreten. hava teknisyeni K^a
Sayın, kabin basıncını otomatik ola-
rak kontrol eden cihazdaki anzanın
yolcu uçaklannda da zaman zaman
olabıldiğını. yolculann küçük şika-
yetlerine neden olduğunu, ancak bu
durumun çok ciddi bir tehlike arzet-
medigini söyledi. Sayın, uçaktaki
kişinin başbakan olması nedenıyle
paniğe kapılınmış olabileceğini
kaydetti.
Başbakan Yılmaz'ın havada ge-
çırdiği tehlikelerden ilkı. Trakya'da
açılışlar yapmak üzere 19 ekımde
Içişleri Bakanlığı'na ait Puma tipı
polis helikopterine bindikten sonra
meydana gelmışti. Başbakan Yıl-
maz ve berabenndeki bazı bakanlar
havada büyük bir tehlike atlatarak
Lüleburgaz'a zorunlu mış yapmış-
lardı. Yılmaz.
12 kasımda gıderken de ciddi bir
tehlike atlatmıştı. Havadakı yolcu-
luğun bitimine 40 dakika kala, yi-
ne ATA adlı uçağın sağ ön camı çat-
lamış, yolculuk alçaktan uçarak ta-
mamlanabihnişti.
Trabzon'un Araklı ilçesinde ay-
ru saatlerde başka bir heyecan ya-
şandı. Yılmaz'ın Samsun-Sarp sa-
hil yolunun Arakh-Çayeli kesimı
ıçin temel atacağı alanda bomba ol-
duğu ihbaredildi.
Araklı Emniyet Müdürlüğü'ne
başvurarak ihbarda bulunan Şöhret
Hamzaçefoi adlı bır yurttaş, ifade-
sinde. "30-35 yaşlannda, esmer, kı-
sa boylu bir erkek kürsünün arka-
sına sabah saat 0730 sıralannda bir
paket yerleştirdi. Görûldüğünün
İarkına vannca da kaçmaya başla-
dı. Bu şahsı iki kişi daha izledi" de-
dı. Bunun üzerine harekete geçen
Araklı Emniyet Müdürlüğü yetkili-
leri, Trabzon'dan bomba imha eki-
bi çağırdılar. Araklı'ya ulaşan uz-
manlar, araştırmalan sonunda kür-
U
S
U
* * * v*f** * '
M C :
' * «3»*f MJ/Ur tanelerini ziyaret eden Çalışma ve Sos\ al Gü-
venlik Bakanı Nami Çağan dün SSK Okmeydanı Hastanesi'nde\di. Hastanelerin eksikliklerini sap-
tamaya çalışüklannı belirten Çağan, özellikle personel, araç gereç ve Obbi malzemede eksiklikler bu-
lunduğunu söyledi. Nami Çağan, SSK Okmeydanı Hastanesi'nde onarunı tamamlanan 300 yatakJı
1. genel cerrahi kliniğinin açıuşuu yapö. Başhekim Prof. Dr. Dursun Akdemir. kJiniğin onanmının
1996 yıhnda tamamlanmasına karşın personel ve altyapı eksikliği nedeniyle bugüne kadar hizmete gi-
remediğini söyledi. Bölömün açılmasr içifrSS yeni personel alındığım belirten Akdemir, hâiâ 200 ka-
dar yeni personel alımımn gerektjğine dikkat çekti. (Fotoğraf: SAADET USLU)
sünün arkasındaki bahçede, Temel
Zorba'ya ait inşaat ile Abdullah
Kahveci'ye ait bina arasında yere
serili 25 metre uzunluğunda bir
kablo buldular. Araştırma sonunda
kürsünün tam arkasına düşen bö-
lümde görülen kuşkulu birçanta da
ımha edildi.
ANAP Trabzon Milletvekili tb-
rabim Çebi, kablolann ikı ucunda
fünye bulunduğunu belırtirken
Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nden
yapılan açıklamada fünyeden söz
edilmedi. Açıklamada, çantanın
içinde beze sanlmış maytaplar ile
cam parçalannın bulunduğu ve ola-
yın fazla büyütülmemesi gerektiği
belirtildi.
Devlet Bakanı Eyüp Aşık ise
çantada bomba olduğunu öne süre-
rek "Maçka'dan helikopterle Çaye-
B'ne hareket etmeden bize ulaşön-
lan notta. tören alanına yakın bir
\erde bulunan. içinde bomba oldu-
ğu belirtilen paketin emniyet kuv-
vederi taranndan imha edildiği bil-
dirildi'- dedi.
Araklı'ya akşam karanlığında
gelen Yılmaz'ın olaydan hiç etki-
lcnmcdiği gözlendi. İmha edilen
kuşkulu çanta ile ılgili sorulan ya-
nıtlayan Yılmaz, "Onlar havai fi-
şekti" dedi. Sorunun "Bombayla
havaifişeği ayırt edebUiriz. Ama bu-
rada bir patiama olmuştur" biçi-
minde yinelenmesi üzerine Yılmaz,
"Onu da becerememişler" yanıtını
verdi.
Bayındırlık ve Iskân Bakanı Ya-
şar Topçu da basının olayı abarttı-
ğını ifade ederek. "Bir havai fişeği
bomba gibi göstermenin ne anlamı
var" dedi. Güvenlık görevlileri ola-
yın meydana geldıği Yolgören Ma-
hallesi'nde yoğun güvenlik önlem-
leri aldılar, bölge sakınlerini de
kimlık taramasından geçirdiler.
Başka bir heyecan da Trab-
zon'un Maçka ilçesinde yaşandı.
Yılmaz'ın ilk durağı olan Maçka'da
temel atılacak alandakı kürsünün
yanında birçanta olduğu tespit cdıl-
di. Aneak-panik yaratan bu çanta-
nın daha sonra TRT'ye ait olduğu
anlaşıldı.
BUGÜNLERDE OTOMOBİL SAHİBİ
OLMAK İÇİN ÇUKUROVAU'YA
GELİN CEBİNİZİ
DOLDURUN.
Bu fırsat kaçmaz. Kısa bir süre için
(15-30 Kasım 1997 tarihleri arasında) otomobil
sahibi olmak için Çukurovalı'yla sözleşme
imzalayanlar bedava bir cep telefonu - Philips
Fizz veya bir cep televizyonu,- Casio TV-600
kazanıyor. Unutmayın bu eşsiz hediyelerin yanı
sıra otomobil sahibi olabilmeniz için en avantajlı
seçenekleri yine Çukurovalı sunuyor.
SEÇİM SİZİN.
BİR CEP TELEFONUYLA VEYA BİR CEP TELEVİZYONUYLA.
P E Ş İ N A T
286.195.000 TL
368.186.000 TL
451.724.000 TL
535.262.000 TL
+131.495.OOOTL
a
38
3 8
3 8
3 8
D
X
X
X
X
EMELER
33.105.80OTL
29.7O2.4OO TL
26.453.7OOTL
23.205.000 TL
Tamamı peşin, anahtar teslimi satışımız vardır
Sabıt taksitlerle, tüm vergiler dahtl
1
1
1
1
TOPLAM
544.215.400
.496.877.200
.456.964.600
.417.052.000
(anahtar teslim flyatı)
T L
T L
T L
T L
T E S L İ M
9 ayda j
9
9
8
5 - 6
ayda {
ayda {
ayda j
ayda |
|
1.AVANTAJ
Yalmzca %18.5peşınata anahtar
teslim fıyatına otomobil
2. AVANTAJ
Otomcbıhn anahtar teslim fıyatından
%8.S mûmm'ı seçenek
3. AVANTAJ
Otomobil teslim alıncaya kaüat oto
anahtar teslımfiyatartış!annın%50sını
smnyenmze Çukurovalı ööüyor
4. AVANTAJ
Ototesl"n ay<ndan sonra
kalan borcunuza taız ıştemıycr,
vade tarkı cdenmiyor
Peşin fiyatmapeşinatlısabrttaksitliorganizasyon.
1) ŞAHIN 14 Örnek oöra* venlmştK Otomobılm anahtar teslm fğafrT 547000000 TL 'dır 2) Testmttar başivnj smım göre yaptücakOr 3) Oto
yansn, ato 21 giın önce ödemekle yOkûmlûdOr 1995 Mayıs - 1997Nısan aytanarmnda Şatm S moöel otomobıller ortalaına syhk % 4.51 fryat fario
görmüştür 5) PuMiaozve Kasko ücreb abcıya aftOr 6) Organızasyonumuz 17 Kasm 1997tartimebdardır 7) Kontenıarma sımMır 8) Aynntlı Mgı
çrn 0212 -613404000% tdefonhn tefnırairtrsne.
• W.49S.ÛU TLtozl»ptşiıM idtdlğınU takdirde otomobil teslim briMnden 3 ıy öıtce alıcıyt teslim eilUr. Ytlaa hv isnmâa alıcı,
teslim tarihmâe liyal tattmm tamamım ödemekle yükümlüdir
TÜM YURTÇAPINDA BAYİLİKLER VERİLECEKTİR.
Pazar günleri açığız.
ACENTELER
Kartal-Maltepe (İstanbul) (0216) 352 88 53 - Adana (0322) 3515793- Ankara (0312) 2316791 - Çanakkale
(0286) 212 78 09 - inegöl (0224) 715 52 64 - Lüleburgaz (0288) 412 46 71 - Mardln (0482) 226 62 48 -
Osmanlye (0322) 813 71 65 - Sarıkaya(Yozgat) (0354/ 778 31 44 - Şanhurfa (0414) 216 67 05
Organizasyonumuzladledığifiîztüm 98model0km otomobıllerevade
farkı ödemeden sahıp olabilırsırız Çukurovah Otomotıv yatıracağınız
peşınat ve taksıtlerınız ıçın dılersenız ' Banka Temır.at Mektucu '
dılersen.z ' Noter Tasdıklı Temınal Senedı ' guvencesı sunjyor
ÇUKUROVALI
— 0T0M0TİV
Numunebağ Yolu, Bayrampaşa Tıcaret Merkezı
Kat:1 No:71-72 (Jumbo karşısı) Bayrampaşa İST.
Tel (212) 613 40 40pbx Faks- (212) 612 66 12
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
biraz kelime oyunlan yapsan..."
Tamam dedim. Varsa oyun, beni de koyun...
Güzel bir akşamdı. Yanımıza oyunun metnini alıp
sofraya oturduk. Sabah erkenden kalktık.
Oyun Türkiye'nin doğusundan batısına her yerin-
de yaşananları sahrteye koyuyordu. Birkaç yerine di-
limi soktum. Biri şöyle oldu:
Yazar evinde oyunu yazıyor. İki polis geiir. Niyetle-
ri yazan alıp götürmektir. Ama önce suçun oluşması
gerekir. Yazdıklanna bakarlar, daha işin başında. O za-
man derter, "Hadi bir marş, türkü falan söyle. 0nun-
la halkı isyana teşvik etmiş olursun..."
Yazar bilmediğini söyier. Polisler doğal olarak yar-
dımcı olurlar. Bir türkü tuttururlar
"Dam üstünde un eler, tombul tombul memeler..."
Polis yanda keser:
"Ulan bundan suç unsuru çıkaramayız..."
Araya girdim:
"Yapmayın. Bu tûrküden çok iyi suç unsuru çıka-
nlır. Devamı, 'Memeler baş kaldırmış, kavuşmuyor
düğmeler' değil mi? Tam o baş kaldırmışta durvma
müdahale edilir. Var mı bu memlekette baş kaldır-
mak... Çıkarsa böyle alçak, duvara al çak..."
Oyun, Anadolu turuna çıktı...
Yer Diyarbakır... Emniyet Müdürlüğü yetkilisi oy-
nanmadan önce metni inceliyor. Kimi yerlerin üzeri-
ni fosforlu kalemle çizmiş. Biri de bu türkünün oldu-
ğu yer. Faruk Güvenç'e aynen şunu söylemiş:
"Bu türküdeki baş kaldırmak sözünün anlamının ne
olduğunu bilmediğimizi mi sanıyorsunuz? Bu oyun
düpedüz terör propagandası yapıyor..."
Ve oyun yasaklanıyor.
Memleket Hikâyeleri, yasaklana yasaklana mem-
leketi geziyor. Oyun, ülkenin gerçeği olup çıktı.
Kasım başına kadar tam 43 il ve ilçede yasaklan-
dı. En büyük başan Afyon Valilıği'nde. Ekin Tiyatro-
su'nu yasakladığı gibi ardından kente gelen AST'ın
Inadına Yaşamak oyununu da yasakladı. Ardından
Kocaeli Birikim Tiyatrosu'nu kent dışan ettiler.
22 Mayıs'ta Kocaeli'de cynandı. llgi büyük olunca
21 Ekim'de yeniden oynanacaktı. Ikincisi yasaklan-
dı. Oyunda suç varsa, birincisinde neden oynandı?
Yoksa, ıkincisi niçin yasaklandı?
Kimı illerde de aynen şöyle oldu:
Valilik ya da kaymakamlık yasakladı. Mahkemeye
başvuaıldu. Mahkeme, oyunun yasaklanmasını ge-
rektirecek durum olmadığına karar verdi. Karar, yö-
neticilere götürüldü. Kabul edilmedi. Bunun üzerine
Ankara arandı. Kimi bakanlar ya da TBMM yönetici-
leri devreye girdi. Oyuna izin verildi...
Bir başka deyimle, mahkemelerin kararıyla değil,
siyasilerin bastırmasıyia oynandı.
Karadeniz'den bir örnek verelim. Oyun, Zongul-
dak'ta yasak, Karabük'te serbest. Zonguldak-Kara-
bük- arası 60 kilometre. Ülkemizin yasalan her kito-
metrede ayn yorumlanıyor.
Sanattan korkmayın...
Kimı yöneticiler de mahkemelerde oyunun yasak-
lanacak yerini bulamayınca, sorumlulann sabıka kay-
dını istemiş. Birkaç yerden, "Rüştü Asyalı'nın sabıka
kaydı gerekli" demişler.
Asyalı, Devlet Tıyatrolan sanatçısı. Bu bir yana, ki-
şinin sanatla ilgilenmesi için sabıkasız olması mı ge-
rekiyor?
Sözün kısası, memlekette sadece sanatın içinetü-
kürenler yok, tüm kapılannı kapatanlar da var.
Bir oyun düşünün ki, hiçbir mahkeme suç unsuaı
bulamasın, 43 vali-kaymakam yasaklasın.
Bakalım Memleket Hikâyeleri'nin başına daha ne-
ler gelecek. Faruk Güvenç Anadolu'da yaşadıklarını
kaleme dökmüş. Altına da kamu yöneticilerimiz için
şu notu düşmüş:
"Sanattan ve sanatçıdan korkmayın. Kimseye za-
rar vermez, kendinden başka..."
Hami çıktı Trabzon sustu
• Baştarafi Spor 'da
Haım'nın sakatlanarak
oyundan çiktığı dakıkaya ka-
dar rakibını dağıtan, ıkıİı mü-
cadelelerden galıp çıkan Trab-
zonspor. ilerleyen dakikalarda
bocalamaya başladı. Serbest
atışlarda Hami arandı; kısaca,
ortaya ısteksizbır Trabzonspor
çıktı. İlk yandaki silik görüntü-
sünden kurtulmaya çalışan
Kaysenspor. ikınci yanda gol
bölgelerinde daha çok görün-
dû. Ancak, Bordo-Mavılı sa-
«mmanm iyi kapanması. ka-
lecı Nihat'ın güven veren kur-
tanşlan. Kaysenspor'un gol
beklentısıni kırdı.
tkinci yanda Kaysenspor
etkılıydi. Trabzonspor'un 3.
golü aradığı dakikalarda konuk
ekip de pozisyon buldu. 69. da-
kikada Erol'un şutunda top Nı-
hat'ı geçerek direkten döndü.
70. dakıkada Trabzons-
por'un kazandığı korner atışm-
da Ogün'ün kafa vuruşu üst di-
rekten gen geldı.
Taraflar pozısyonlan deger-
lendiremeyinceTrabzonspor.
ilk yanda bulduğu gollerle ra-
kibını 2-0 raağlup etti.Başba-
kan Mesut Yıfanaz, Trabzons-
por-Kaysenspor maçıran 8. da-
kıkasında şeref tribünündeki
vennı aldı.
Trabzonspor'da geçiş
• Baştarafi Spor'da
Savunmada kaleci Ni-
hat, Ogün ve Rada'nın za-
manında müdahaleleriyle
rahatlayan Karadeniz ekibi
orta sahada Hüseyin'in di-
ri futbolu ile ayakta kalma-
ya çalışırken forvette topu
saklayacak oyuncunun
bulunmaması nedeniyle
orta saha üstünlüğünü za-
man zaman Sarı-Kırmızılı
takıma kaptırdı. Kayseris-
porlu ileri uç oyunculannın
yanı sıra Bordo-Mavili fut-
bolculann hırsı ve arzusu 3
puanın kazanılmasını sağ-
iadı. Trabzonspor'un oyun
anlayışında yaşanan deği-
şikliğin başanya ulaşması
sadece yönetim, futbolcu
ve teknik kadronun gayre-
tiyle değil, taraftann vere-
ceği destekle de sağlana-
cağı bilinmelidir.
Trabzonspor taraftan,
geçiş döneminde sabırlı ol-
malı.
Talay yeniden başkan
• Baştarafi Spor'da
360 delegenın katıldığı ge-
nel kurulda. tek lısteyle seçı-
me gıdıldı. TASKK Genel
Başkanlığı'na, Hüdaverdi Ta-
lay yeniden seçilirken genel
sekreterlige Omer Remzi An-
kan getinldı. Yönetim kurulu
ıse şu isımlerden oluştu: Er-
tuğnıl Aşanel, Seyfettin Ayak-
vav. Mehmtt Bağnaçık,Ay han
Banşcı. Halit Bozba>, Selâhat-
tin Codur, Hatip Çopur, Fıruz
Erdil, Adnan Ersan. Ismet Er-
tuğruL Fahrettin Eserdi. Cen-
giz Garipoğlu, Ali GüUeri,
Ne\-zat Gürer, Aydın Gözaçık,
Asım Kaludra,Ğüra\ Kalkân,
Mehmet Kaya, Rafet Kırgız,
İsmail Vlirza.Tank Ozdal, Şe-
lami Özdemir, Mehmet Öz-
tûrk, Ömer Rakanoğlu. Yaşar
Saçalan. Orhan Saka. Haşini
Seyitoghı, HalB Se\ercan, []g»r
Sümertaş,Semih Taş, Mehmet
Top, Vedat L zunbağ, İS uri Yü-
dınm. Hakan V ılgör, Mustafa
Yıtmaz,TurgutYoidaşve Birol
tnan.