Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26OCAK1997PAZAP CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yaşar Kemaj'e
Noıino ödiilü
• ROMA(AA)-Yazar
Yaşar KemaJ. İtalya'nin
L dıne kentınde. edebı>a
daltnda yabancı yazarîaa
venlen uluslararası
"Vonıno Ödülü"nü alca
\aşar -Cemal'in Jorge
Amado. Peter Brook.
Ermarno Olrai gıbı
isimlerin yer aldığı 12
kışüikjünnin başkanı
Prof. Dr. Claudio
Magris'ten ödülü alırker
heyecanlandığı görûldû.
Kemal. ödül töreninde
yaptığj konuşmada,
"Yazmak ınsani bir şey.
bir zanaat işi. Insanın
kendi kişisel dilini
yaratması demek. Beniır
ustam, Stendhal oldu
Ama ben kendımı Çehc\
ve Faıükner'a da yakın
hissedıyorum. Eğer
Homeros bu yüzyılda
yaşasaydı, Faulkrıer gibı
yazardı" dedi.
Erbakan
İstanbul'da
• İstanbuJ Haber Servisi -
Başbakan Necmettın
Erbakan. İstanbul'da İSKl
tarafından ihale edilen
Fatih Sultan Mehmet Han
İçme Suyu Tasfiye Tesisi
ile Beyoglu Anadolu
İmam Hatıp Lısesi'nin
temel atma törenlerine
katıldı.lkitelli'dekı içme
suyu tasfiye tesisi temel
atma törenıne 1.5 saat geç
gelen Erbakan. havanın
soğuk olması nedeniyle
kısa ruttugu konuşmasında
RP'li beledıyelenn
çalışmasını övdü.
Kazakçıoğlu'ndan
açıkiama
• ANKARA (AA) - DYP
Genel Başkan Yardımcısı
Hayri Kozakçıoğlu, oğlu
Ferhan K.ozakçıoglu'nun
da adının kanştığı silah
ruhsatı skandalı
konusunda yazılı bir
açıklama yaparak "Imzam
taklıt edılmiş" dedi.
Istanbul Valiliği görevini
yürüttüğü sırada, oğlunun
normal bir vatandaş gibi
taşıma ruhsatlı tabancasım
başkasına devrettiğini
belirten ICozakçıoğlu.
"Tabancayı devralan kişi
adınayapılan ışlemlerin
sen sathasında imzamın
taklit ediîdigi. müfettiş ve
adlı tıp raporuyla tespit
edilmiş ve dosya, yargı
mercilenne intikal
ettirilmiştir" dedi.
İçişlerrnden
geri adım
• ANKARA
(Cumhurivet Bürosu) -
ANAYOL hükümeti
döneminde hazırlanan
kararnameyle Ordu
Emniyet Müdürlüğü
görevinden merkeze
alınan Necdet Yılmaz'ın
Danıştay'da işlemle ilgıli
olarak yürütmenin
durdurulması karan
aldırması üzerine emniyet
müdürü Sabri Uzun,
merkeze almdı. DYP ile
koalisyon ortağı RP
arasında kriz yaratan
emniyet müdürlüğü
kararnamesinin ardından
İçışleri Bakanlığı'nın il
emniyet müdürlüklerine
atanan ya da görev den
alınan emniyet müdür
yardımcılan ile daire
başkanlannın yerine atama
yapma hazırlıklannın
sürdüğü bildirildi
Kısa... Kısa...
• İşciPartisi(İP),
Kurtköv'de bir tetikçi
kampı kurarak birçok
Idşiyi öldürdiikJeri öne
sürülen ve aralannda
Eminönü Belediyesi
Başkan Danışmanı Ahmet
Orhan Sar'uı da
bulunduğu 5 kişi hakkında
"adam öldiirmek", "silahlı
çete olusturrnak'"
suçlanndan İstanbul
DGM'ye suç duyurusunda
bulundu.
• Ülkemizde, suikast
sonucu öldürülen ilk Türk
gazetecısi olan Hasan
Fehmı Bey, öldürülen tüm
gazeteci ve aydını temsilen
eski Galata Köprüsü'nde
bir grup gazeteci ve aydın
taraftndan anıldı.
• Taksim Otelcilik
Anonim Şirketi ile
TOLEYİS arasında.
karşılıklı görüşmeler
sonucu iki yıllık toplu iş
sizieşmesi imzalandı. 600
stndikalı işçiyi kapsayan
sizieşmeye göre, ücretiere
birinci alitı ay için yüzde
47.42 oranında zam
yjpılırken ikinci, iiçüncü ve
«firdiincü altı aylık
dönemleri kapsayan
üretfcr. Devlet İstatistik
Enstirüsü'nün tüketici
fKaüan endeks artışı
cranında /amlanacak.
Hükümet gerçekleri gizleyip vaat ve hayallerle gündem değiştirmeye çalışıyor
Satarak
w
kallvuuııa\lüzeııiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ulusla-
rarası piyasalardan borç bulamadığı için kay-
nıkgereksmımini santrallardan limanlara. te-
lckomünikasyon hizmetlerinden petrol ve de-
mir çelik sektörüne, kıyı ve orman arazıleri-
ne kadar önemli ülke varlıklannı satışa çıka-
rarak karşılamaya çalışan hükümet. varlıkla-
nn tasfiyesinı yenı ve büyük "kalkınma ham-
Ideri" olarak tanıtmaya çalışıyor. Başbakan
ISecmettin Erbakan, 21 milyardolariıkdışti-
caret açığı. yüzde 85 enflasyona karşın "Dış
tiearet açığımız değil, fgztomız var. Ekonomi
yiida yüzde 14 büyüyecek" gıbi "hayali >aat-
Jerfc" kamuoyunun gündemıni değıştirmeye
ç-alışırken, Türk Lırası'nın dünyadakı 115 ül-
kenin para birüninden daha değersiz olduğu
Resmi Gazete"deki Merkez Bankası listesiy-
le ortaya çıktı.
Uluslararası piyasalardaki güvenilirliğini
sağlayabilmek için Uluslararası Para Fonu
(IMF) ve Dünya Bankası'yla "sertönlemiçe-
ren paket" karşılığında anlaşma yapmaya ha-
zırlanan, kamu harcamalarını karşılayabil-
mek için yalnızca bu ay içinde, para basımı
karşılığında Merkez Bankası'ndan 170 tnl-
yon liralık kısa vadeli avans kullanan hükü-
met. tüm bu gerçekleri kamuoyundan gizle-
meye çalışıyor.
Gizli borç arayışı
Başbakan Erbakan, her hafta diizenlediği
Ekonomik Kurul ve Özelleştirme Yüksek
Kurulutoplantılan ile basınla yaptığı sohbet-
lerde "miharlarca dolarlık yeni hayali paket
dirisi" açıklarken. geçen hafta Hazine Müs-
teşarı MehmetKaytazJaponya'da. RP'li De\ -
let Bakanı Fehim Adak ABD'de dış borç için
görüşmeler yaptı. Artcak bu görüşmelerin so-
nucu kamuoyuna açıkJanmadı.
Erbakan. geçen hafta başında yaptığı soh-
bet toplantısmda da 21 mılyar dolarlık dış ti-
caret açıgı ile yüzde 85 oranındaki enflasyon
rakamlannı dikkate olmayarak "Dış ticarette
acığınuzyok. fazlamız \ar. Ekonomiyıldayüz-
de 14 büyüyecek*' dıye açıklama yaptı. Türk
Lirası'nın değennm hergünarttığını sa\-unan
Erbakan'ın sözleri önceki günkü Resmı Ga-
zete'de Merkez Bankası tarafmdan bankalar-
ca uygulanacak kurlar için yayımlanan listey-
le açıga düştü.
Erbakan son olarak geçen hafta basınla
yaptığı sohbette yeni projeleri ile beklenen 9
milyardolarlıkkaynaklanaçıkladı. Kamuça-
lışanlanna ek maaş zammı için de kaynak
olarak gösterdiğı gelirlerin temeli, bedelsiz it-
halat, gurbetçılere emeklilik gibi yeni borç-
ianma sistemleri ile özelJeştirme gelirlenne
Karayalcın
'Toplum
sorunlan
tartışmalı'
İstanbul Haber Servisi -
CHP Samsun Milletveki-
li. Murat Karayalçın.
"Türk toplumunun toz
kcndurmadığı devletin içi-
nc aşiretler, mafŞa örgüt-
lenmeleri ve tarikatlar gi-
rince toplumun bü> ük bir
samatt geçirdiğini" söy le-
di Karayalçın, aydınlann
Atatfirk devrimlerini ve
aydınlanmayı kırsal kesı-
me yetennce taşıyamadık-
lanna dikkat cekerek top-
lumun bir an önce sorun-
lannı tartışması gerektiği-
ni vurguladı.
Sosyal demokrat hare-
ket tarafından İstanbul'da
The Marmara Oteli'nde
gerçekleştırilen atölye ça-
Iışmasında bir konuşma
yapan Murat Karayalçın,
Türkiye'de siyasal toplu-
mun güç kaybetmesine
karşın sıvil toplumun bir
tüıiü güçlenemediğini sa-
vundu.
Karayalçın, devletin içı-
ne toplumun en gerici ke-
simlerinin gırmesi konu-
sunun tartışılması gerektı-
ğini belirterek "Türki-
ye'de maalesef şerefli katil-
İerden, kutsal suçlardan
söz edenler var"dedı.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
dayandınldı.
Erbakan'ın açıkladığı projeler ve kaynak
geleceğini iddia ettiği uygulamalar şöyle:
Gurbetçilere emeklilik bakkı: Erbakan.
yurtdışındâ bir gün bile kalanlara 12 bin 500
dolaryatırmalan karşılığında SSK'den emek-
lilik hakkı veren projeden 3 ay içinde 1.7 mil-
yar doiar beklendiğini savundu. Uzmanlar,
12 bin 500 dolar binkimi olanlann nakitleri-
ni faizde veya dövızde değerlendirmeleri du-
rumunda bile bugün SSK'nin sunduğu emek-
lı aylığından daha >oiksek gelir elde edebile-
ceğine dikkat çekerken. uygulamaya ilişkin
yasanın çıkması durumunda Anayasa Mah-
kemesi 'nce, "anayasanın eşitlik ilkesine" a> -
kın olduğu gerekçesıyle iptal edılebıleceğı-
ni belırttı.
Vergi ve prim afn: Erbakan, toplam 800
milyon dolarlık ödenmeyen SSK primi ve
vergı borçlannın faizlerinin
affından elde edilecek 400
milyon dolarlık kaynağı da ye-
ni gelir olarak gösterdı.
BedelsizithaJat: Ziraat Ban-
kası'na 1 yıl vadeli yüzde 10
faizle 50 bin mark yatınnlara
tanman bedelsiz ithalat olana-
ğınm yeniden başlatılacağını
ve 1 mılyar dolarlık gelir elde
edilecegıni savunan Erbakan,
bu paranın yalnızca 1 yıllık
borç olduğunu dile getirmeyi
unuttu.
ÖzeDeştirme: Bütçe açıkla-
nnı kapatmak için Erbakan'ın
en büyük gelir kapılarından
biri olarak gösterdiğı özelleş-
tirmenin temelini limanlardan
petrol ve demir-çelik sektörü-
ne, tersanelerden telekomüni-
kasyon hızmetlerine kadar
önemli stratejik KlT'lerin sa-
tışı oluşturuyor.
Santrallann kiralanması:
Işletme haklan 20yıllığınaçı-
kartılan ve 1.3 milyar dolarlık
devır bedeli açıklanan santral-
lardan gelecek geliri 2 mılyar
dolar olarak açıklayan Erba-
kan. Danıştay'm bu santralla-
nn devri için lisans onaymı
halen vermediğini gündeme
getirmedi. Hükümetin kaynak
bulabilmek için satışa çıkar-
dığı 12 santral Türkıye'nin
elektrik üretüninin üçte birini
karşılıyor
Arsa satışı: Anayasa Mah-
kemesi'nin kamu taşınmazla-
nnın satışının iptali karan üze-
nne KlT'ler ve sosyal güven-
lik kuruluşlannın mallannı sa-
tışa çıkaran hükümet, boş ara-
zilerin ihaleye çıkması için i-
mar çalışmrfartm boşlattı: •
Ozgürlük ve Dayanışma Partisi'nin birinci yılı mitingler ve toplantılarla kutlanıyor
Aşkm ve devrimin partisi bir yaşındaİSTANBLL/İZMİR (Cumhu-
riyet) - Özgürlük ve Dayanışma
Partisi (ÖDP). kuruluşunun birin-
ci yıldönümünü bölgesel miting-
ler ve birçok ilde düzenlenen top-
lantılarla kutluyor. ÖDP Genel
Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç,
Türkiye'de demokratikleşme
adımlannın atılabilmesi için, de-
mokratık örgütlerin, sendikalann,
meslek örgütlerinin üzerine bü-
yük görevler düştüğünü belirtti.
Saruhan Oluç yaptıfı açıklama-
da, ÖDP'nin ikinci yılına Türki-
ye 'nin dört bir yanında gerçekleş-
tirilecek etkinliklerle gireceğini
bildirdi. Oluç. Gaziantep'te, Sı-
vas'tan Kırklareli'ne kadar pek
çok il ve ilçede düzenlenecek top-
lantılarla beraber üç ana merkez-
de bölgelesel mitinglerin de yapı-
iacağım kaydetti. Mitinglerin bu-
gün Bursa ve Adana'da gerçekleş-
tirilecegıni vurgulayan Oluç, Bur-
sa Fomara Meydam'nda düzenle-
necek olan büyük mitınge Fatma
Hikmet İşmea Sadıın Area, A> ni
Erakalın. Şaban Yıldız, Rutkay
Aziz, Halil Ergün, Orhan Aydıri,
Füsun Demirel. Orhan Alkava.
Ahmet Nesin, ıNecmettin Çoba-
noğlu, Menderes Samancılar, Fer-
hat Tunç, Yavuz Bingöl ve Yel-
da'nın katılacağını bıldirdi.
Oluç. tavn özgürlükten ve da-
yanışmadan yana olan tüm yurt-
taşlan da mitinge davet ettı.
Sanıhan Oluç, ÖDP'nin bir yıl
içerisinde 57 il ve 225 ilçede ör-
gütlenirken, 12 ıl ve 150 ilçede de
örgütlenme çalışmalannın huku-
ki prosedürünün tamamlanmak
üzere olduğunu kaydetti.
ÖDP'nin kuruluşunun üzerinden
geçen bir yıl süresınce çetelerin,
siyasetçilerin ve çeşitli düzeyler-
deki de\let göre\lilerin her şeyı
kirlettiğini savunan Oluç şunlan
belirtti:
"ÖDP ' Ya hesap verecekler ya
halk süpürecek' dedi. Temizler
ÖDP'de toplanmaya başiadı. Ka-
mu çalışanlan haklannı auna mü-
cadeleleri sırasında polis tarafın-
dan coplamrken ve herkes susar-
ken ÖDP konuştu. Konuşanlar
ÖDP'de toplanmaya başiadı. Çe-
şitli çevreter 'savaş" diye bağınr-
ken ODP banş için çahşü. Bir mil-
yon ünza için koşturdu. Kayıpları
birçok kişi görmemezlikten geür-
ken ÖDP aradı »e arayanlan des-
tekledi. Kısacasu nerede bir hak-
sızfak varsa, ÖDP orada vur oldu,
dayanışmavi genişletti.
r
Oluç, son
yaşanan olaylan, ÖDP'nin haklı
bir zemin üzerinde durduğunun
kanıtı olarak değerlendirirken
Türkiye'de demokrasi adımlannın
atılabilmesi için tüm sivil toplum
kuruluşlannın ortak hareket etme-
si gerektiğini vurguladı.
1. olağan kurultay
Oluç, ÖDP'nin 18-19 ocakta
.Ankara'da gerçekleştirdiği 6. Par-
ti Meclisi toplantısmda 1997 yılı-
nın "kongreler takvimi'
>
'nin belir-
lendiğini anımsatarak mayıs-ey-
lül aylan içinde düzenlenecek
olan ilçe ve il kongrelerinin ardın-
dan en geç ekim ayı sonuna kadar
1. olağan kurultayın toplanacağı-
nı bildirdi.
ÖDP birinci kuruluş yıldönü-
münü Izmir'de Cumhuriyet Ala-
nı'nda miting ve dinleti ile kutla-
ishak Alaton'a göre TüSİAD'ın demokrasi gerekçesi
'Zenginlefaidrarasında uçurum var'
tstanbul Haber Servisi - TÜSıADm "Demokrasi
RaponT'yla ilgili tartışmalar sürüyor. Işadamı İshak
Alaton. "Bu.r
rÜSL\D'ın işi dep" yönündekı eleşti-
rilere,"Bizdeğilsekknıı'', "Demokratikleşmeyibizdc
istiyoruz ama Türkiye için erken" diyenlere de "Şim-
di değilse ne zaman" diye sordu.
atv'de önceki gece yayımlanan AB Kırca'nın yönet-
riği Siyaset Meydaoı programmda konuşan Âlarko
Holding Yönetim Kurulu Başkanı İshak Alaton, TL-
SlAD'ın haarlayıp geçenhafta TBMM Başkanı Mus-
tafa Kalemliyc sundugu Demokrasi Raporu'na gös-
terilen tepkileri yanıtladı. Raporun iki yıllık bir ha-
zırlık dönemınden sonra hazırlandığını ve Prof. Dr.
Bülent Tanör'ün görüşlenni yansıttığı şeklindeki id-
dialann doğru olmadığını vurgulayan Alaton, özetle
şunlan söyledi:
"Törkiyeçok kötüyegidiyor.Zenginle faldr arasm-
daki uçurum giderek büyüyor. Divarbakır'daki gıda
yardınıı dağıtımı sırasında izlediğimiz utancı biz de ya-
şıyoruz. Metin Göktepe'yi öldürenler yeniden işe aJ-
mayayeitenildi. Dış ülkelerde saygınlıgımız smr. Mar-
jinâl bir ülke konumuna düştük."
dı. ÖDP MYK üyesi Ahmet Ase-
na ÖDP'ye akınlann olduğunu
belirterek, "Susurluk olayından
önce işçiler, gençler yürüyemezdi.
Ama bugün binkrce vurttaşuı dol-
durduğu alanlara gelecek yıl on-
binler inecek ve aianJara sığmaya-
cağı/- ÖDP gümbür gümbür geli-
yor"dedi.
Ege ıllerinden İzmir'e gelen
ÖDP'liler eski Konak Balık Hali
önünde toplandı. Çok sıkı önlem-
lerin alındığı kalabalıkta partili-
ler tam bir disiplın içinde kendi-
lerine aynlan yerlere yerleştiler.
Saat 13.30'da başlayan ve bir sa-
ati aşkm devam eden yürüyüş. mi-
tingin yapıldığı Cumhuriyet Ala-
nı'ndakı Atatürk Heykeli önünde
son buldu.
Sloganü tepki
Yüriiyüşe katılanlaryol boyun-
ca. "Yaşasın devrimci dayanışma.
Kardeşlik için, eşitük için, sosy a-
lizm için, geu'yoruz. Faşizme karşı
omuz omuza. Çeteler değil, üre-
tenler yönetsin. Yaşasm halklann
kardeşliği. Yaşasm de> rim ve sos-
yalizm. Çetelere kıyak, öğrenciye
dayak. Pisliği ÖDP temizfcyecek.
İnsanJık onuru işkenccyi yenecek.
Zam zulüm işkence işte faşizm.
Zindanlar boşalsuı, DGM'ler ka-
pansın" sloganlannı atarak tepki-
lerini dile getirdiler.
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr
Farkındasınız. Elbet farkın-
dasınız. Şu güneşin altında far-
kında olmayan. bilince çıkar-
mayan mı kaldı? Şu herifler (ve
herifleşmiş karılar) karanlığa
boğdular bizi. Kimilerirnizi de
karanlıklarda boğdular. Koca
bir ülke, zifiri karanlıkta el yor-
damıyla yürüyor. Yürüdükçe
sarsılıyor. Elinı attığın yerden
pislik fışkırıyor.
Devletin içinde gizli örgütler,
çeteler var. Bu örgütler -artık
ayan beyan oldu-12 Eylül ge-
nerallerinin uğursuz mirası bi-
ze. Bu gizli örgütler, çeteler gü-
cünü de, silahını da, mermisi-
ni de, eğitmenini de, destekçi-
sini de, taktisyenini de devlet
katlarından buldu. Bu katiller,
adam öldürme aygıtına dönüş-
müş, ruhları hastalanmış ram-
boların maaşları da, silahlan
da, harcamalan da bizim, biz
yurttaşların ödediği vergiler-
den karşılanıyor. Bu gizli örgüt-
ler ülkenin düşmanlanna karşı
değil, bu ülkenin yurttaşlarına
karşı çalışıyor, kendi yurttaşla-
Aydınlık İçin Karanlık
rıyla savaşıyor. Kaçırıyor, iş-
kence ediyor, öldürüyor, haraç
alıyor, uyuşturucu batağına sü-
rüklüyor.
Türkiye "dünya uyuşturucu
pazanndakipayı yüzde 80'e u-
laşmış ülke " olarak anılıyor ar-
tık. Suçluları açığa çıkarması,
yakalaması, yargıcın önüne
dikmesi gerekenler bu çetele-
rin asli unsurlarına dönüşmüş.
K\rmızt bültenlerle aranan
kanlı katillerle, onları yakala-
ması gereken polis şefleri Is-
tanbul'un göbeğinde, gözleri-
mizin önünde, karşılıklı göbek
atjyor, birlikte kirve oluyorlar.
Demokrasiye dili dönmeyip
'demokraaaasi' diyenlerin ku-
suru salt dillerinde değil. Yü-
reklerinde de demokrasinin kı-
nntısı yok. Bilinçlerinde bu söz-
cük bir harfler yığınından öte
ne anlam, ne değer taşıyor.
Kan davası gütmeyi 'erkek-
lik raconu, mertlik gereği' bel-
leyecek kadar ilkel görüşlerle
donanmış bir milletvekili, ek-
ranlarda boy gösterip, hapis-
haneden cep telefonuyla prog-
rama katılan ortaçağ kalıntıla-
rıyla sohbet edip, gözlerini de-
vire devire ve gözlerimizin içi-
ne baka baka "Devlet böyük-
lerimizden artık birricayapıyo-
ruz... Yani bu işlere bir çare
bulsunlar" diyor. Ve bu adam-
cağız seçilmişlerin oluşturdu-
ğu, ülkenin en yüksek ege-
menlik organının bir üyesi. Bu
adam(lar) ulusal iradeyi temsil
edecek de, kararlar alacak,
önerilere parmak kaldıracak
da Türkiye aydınlığaçıkacak...
Aydın Engin Efendi, burada
dur!.. Bir başka paragrafa filan
geç. Unutma, Türk Ceza Ya-
sası'nın 159. maddesi "Türki-
ye Büyük Millet Meclisi'nin..
manevi şahsiyetini tahkir, tez-
yif ve terzil edenler..." diye
başlar ve ceza 18 aydan baş-
lar. Sen bunu iyi bilirsin. Hay-
di. Geç, geç bir başka parag-
rafa.
•••
Şimdi. Şunda bir anlaşalım:
Kurtancı filan yok!..
Tersine kurtancılardan kur-
tulma gibi yakıcı bir sorunu-
muz var.
Biz başaramazsak, kimse-
nin bizi kurtaracağı yok. Bu
yargı, bir umutsuzluk çığlığı fi-
lan değil. Yurttaşlık ödevimizin
altının bir kez daha çizilmesin-
den ibaret.
2000'e üç var. 2000'e onuru
kınlmış, itiban bir avuç herif ve
'herifleşmiş kanlar' yüzünden
iki paralık olmuş bir halk olarak
mı gireceğiz, yoksa ağır, ama
hep akan büyük insanlık ırma-
ğının içinde biz de daha ışıklı
bir geleceğe mi yürüyeceğiz?
Bir avuç 'yurttaş'ın, öteki
yurttaşlara bir çağrısı var: "Sü-
rekli aydınlık için bir dakika ka-
ranlık" diyorlar. Bizleri 1 şubat
cumartesi gününden itibaren
bir ay süreyle saat tam 21 'de
ışıkları bir dakika karartmaya
çağırıyorlar.
Karanlığın adamlarının dün-
yasını karartmak için; karanlığı
bir dakikalık karanlıkla yırtmak
için; evde, yolda, belde, kah-
vede, misafirlikte, köyde, kent-
te, kjrda, dağda, bayırda, bar-
gâhta, dergâhta, nerede olur-
sak olalım, akşam saat tam
21'de...
Bu ülke sahipsiz mı değil mi,
bu ülkenin sariipleri suç bata-
ğının sülükleri mi, yoksa üre-
ten, çalışan, düşünen ve ay-
dınlığa susamış bizler miyiz?
Haydi kanıtlayalım. Bu ülke
bizim dediğimiz, bunda inat et-
tiğimiz ve bunu savunmakta
kararlı olduğumuzu kanıtlaya-
lım: 1 şubat cumartesi günün-
den itibaren, bir ay süreyle, ak-
şam saat tam 21 'de, elektrik
düğmesine uzanmak ve ışık-
ları bir dakika karartmak.
Şimdilik hepsi bu... Haydi...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Sevdalı Menekşeler...
Zamanın saatleri durmuş, ellerimiz rüzgârla
unutulmuş bir anıyı anırnsatıyor ara sıra...
Bir mor menekşe sararan gecenin içinde açmış
gülümsüyor bıze...
Sokaklar yorgun, sokaklar eski şarkılarla avu-
nuyor...
Geçen günler bir mevsimin sevda şiirleriyle, tr-
makların içinde kartı öpüşleri getiriyor...
Ey eflatun aşk, bana efiatun yağmurlar yağdıra-
bilir misin?
Bilir misin her sevda bir aynlık yaşar zamanla,
her sevda hiç farkında olmadan solar...
Behçet Aysan'ın dızalerinden kopup gelen bir
coşkuyum, git dersen gider, kal dersen kalınm. Ki-
mi zaman gülümser, kımi zaman ağlanm...
Usulca fısıldanm kulaklanna:
"Sessiz akan bir ırmağım geceden..."
Boynunu büker öyle kalırsın, saçlannı rüzgârla-
ra verirsin...
Yemyeşil gözlerinde iki damla gözyaşı, kapka-
ra gözlerinde sessizliğin fırtınası belirir...
Eğer git dersen kuşlarla, bilesin ki dönmez güz
kuşlan. Senin yaşadığın o iyı günler aynı gökyü-
zü aynı kederle birleşir. Gel dersen kalınm, senin-
le iyi günlerı paylaşır, kötü günleri kovalanm...
Ama aynı gökyüzü aynı kader...
Değişen bir şey yok!
Ister misin gidip yağmurlara durayım, gidip
başka kederler arayayım?..
Inanır mısın tüm işkenceler, zindanlar vız geli-
yorbana...
Korkmuyorum!..
Çocukları 'elisilahlı çete' gören bir toplum, faili
meçhullere alkış tutan çoğunluk, eli kanlı katille-
ri Vafankahramanı' ilan eden zihnıyet, benım elim-
den alamaz zamanın durmuş saatlerinde açan mor
menekşelerimi...
Vermem bitip tükenmeyen sevdalanmı!..
• • •
Sokaklar yorgun, sokaklar eski şarkılarla avu-
nuyor...
Inanmayacaksmız ama Gine Bissau'da ve Yeşil
Burun Adaları'nda ağlıyor rüzgâr, palmiye koru-
lannda kırmızı bir toz kaldırarak...
Gauossou Diavara, hiç bilinmedik zamanda ef-
latun biraşkın gizemli yağmurunda belkı seni anım-
satıyor şafağın turuncu aydınlığında...
Diyor ki:
"Sen gözüpekçe yaşamaktaydın...
Geberiyordu onlar korkudan
Sen cisimlenmiş akıldın
Akılsızlıktı onlara egemen olan."
Bilir misin her sevda bir aynlık getirir zamanla,
her sevda hiç farkında olmadan solar...
Sevda tüm bunlara karşın umut yerleştirir acılı
milyonlarca yüreğe...
Sesin ağır akan tozlu bir uzaklıkta kanımı tu-
tuşturuyor. Sesin tutuyor beni, sesin öfkeli ya da
sevecen yalnızlığımı alıp götürüyor...
Fırtına habercısının türküsünü Maksim Gorki'yle
tartışalı belkı de 25 yıl oluyor. Devrime inanmış,
devrimin, ölsek bile çocuklanmıza sahip çıkaca-
ğına inanmış bir kuşak olarak...
Köpükten apak kesilmiş dûziüğü üstünde de-
nizin, rüzgâr bulutlan topluyor. Bulutlardenızın ara-
sında, gururla, kara bir şimşek gıbı süzülüyor fır-
tına habercisi...
Denızin uçurumu üstünde mavi bir alev gibi ya-
nıyor bulutların sürüsü.
Rüzgâr uluyor... Gök gümbürdüyor...
Ve sen soluyorsun umudun içinde, susuyor-
sun...
Sevdalannı alıp gitmişler, üstelik kelepçeleyerek
götürmüşler...
Söyle ftrtına patlasın mı, söyle sevdan özgür-
lüğüne kavuşsun mu?..
• • •
Geçen zaman, sevda şiirieri, sen ve ben...
Yurtseverlik, halkçılık, özgürlük tutkusu, barış,
sevgi, direnç, kardeşlik...
Bir haykırış kimı zaman ölümsüz bir türkü olur,
Aragon'un sesiyle çoğalır: bir çığlık, umut olur Ne-
to, Feyturi, Diavara'yla Santiç'e ulaşır...
Bak zamanın saatleri durmuş, bir mor menekşe
açmış bize gülümsüyor.
Istersen Bertolt Brecht'i dinle ve zamanı oğren.
Sakın geç deme. Öğren abeceyi, çok bir şey değil
belki. Oğren ama başla.
Istersen şöyle haykır:
"Suskunluğun egemen olduğu yerde/ Çınlayan
onun sesidir./Zulüm kolgeziyorsa veyazgıyı suç-
lamaktaysa insanlar/Adıyla söylero, suçlu kimdir."
Sevdalı bir menekşeye dokun ardımdan. Aynı
gökyüzü aynı kaderle buluş. Sararmış eski resim-
lere bak. Sulann kararmasını seyret.. Karlı öpüş-
le avun istersen...
SokakJar yorgun, sokaklar eski şarkılan dinliyor...
Bak Namık Kuyumcu, bir su masalını, içindeki
çocuğa anlatıyor:
"ay susuşlanyla gecikmiş intihartan/ ihbariayan
kentl mezar soyguncularının ölüm dualanylaJ kir-
lenmiş gökyüzü/ yağmura bile yabancı tendeki/
eskiyen alyanslar/ kalemi çüniten söz/ ıslığını es-
kiten rüzgâr."
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR
C£ ÇAĞDAŞ YAYINLARI
HİKMET ÇETİNKAYA
AŞIK KADINLAR SOKAĞI