23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İtntivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 0 Gcnel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya 9 Yazıı^lerı Mudurlerı Ibrahim Yıldız.DinçTavanç (Sorumlu) 0 Haber Merkezı Müduru Hakan Kara 9 Gorsel Yonetmen. Fikret Eser D15 Haberler: Şinasi Danışoğlu 0 htıhbarat' Cengiz V ıldırım # Ekonomı. Bülent Kızanlık 0 K.ultur: Handan Şenköken 0 Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makalcler Sami Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç YaymKunılu Orhan Erinç, Oklav kuriböke. Hikmet Çetinkaya, Şûkran Soncr. Ergan EUlcı. DinçTayanç, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı. Mustafa BalbavHakanKara. AnkiraTemsılcLsı Mustafa Balba> #HjtxT Mudum Doğan Akın Maıürk BuKan No 125. Kat 4. Bakdnljklar-^nkara Tel-4195020 (7 hat). Fak» 419502^ 0 Izmır Temsılcısı Serdar Kmk. H Zı>a BK 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks- 44191 P 0 ^danaTemsılcısı Çeı.ı Yiğenoğlu. InönûCd I19S No 1 Katl.Tel 363 12 II. Faks 363 12 15 MUCSÜCMC Mudüru Erol Erkut 0 Koordınator Vhmcl Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener 0 ldare Hüsevin Gürer 0 Işletme Onder Çelîk 0 Bılgı-lşlem Nail İnal 0 Bilgısavar Sıstem Mürüvet Çiler MEDYA C: • Yoneüm Kurulu Başkanı - üenel Mudur Gülbin Erduran # Koordınator Reha Işıtman # Genel Mudur Yanjımcıs! Mine Akdag Tel 514 07 53 - 513 95 S0-513 84 60-61. Faks 5138463 r 3nımîa\ıuı »e fasau: Yem Gun Haber Ajansı. Basın \e Yavncıhk A 5 "ırkocağı Cad. 3» 41 Cağaloğlu 34334 Ist PK 246 Istanbul Tel (0 212ı 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95 26OCAK 1997 İmsak: 5.44 Güneş- 7 14 Öğle: 12.24 Ikindi: 14.56 Akşam: 17.20 Yatsı: 18.44 Paris'te iç çamaşırı defilesi • Haber Merkezi - Fransa'nın başkentı Paris'te süren 1997 yılı ilkbahar-yaz moda gösıenlen artık genlerde kaldı. Sezona çokerken başjayan modacılar. bu kez de 1997-1998 sonbahar-kış modasını gözler önüne senyor. Pans'te yapılan göstende. tanıtımını yaptığı beyaz iç çamaşın ıle podyuma çıkan bır manken büy ük beğeni topladı. Moda uzmanlan, bu yılın sonbahar-kış modasında ıç çamaşırının göz dolduracağını belırterek korse tipi sutyenlenn büyük ilgi göreceğinı söylüyorlar. Mete Buhanah oldu • İSTANBUL (AA) - TRT Yayın Denetleme Kurulu üyelerinden Mete Buharalı, lngiltere'de öldü. Tatil için gittiği lngiltere'de aniden rahatsızlanan Buharalı'nın, bır süredir Londra'da tedavi gördüğü bıldirildi. 60 yaşında hayatını kaybeden Buharalı'nın cenazesi. Türkiye'ye getırilerek lstanbul'da toprağa verilecek. Atatürk diyor ki: Tarih yazmak, tarih yapmak kadar önemhdir. Yazan, yapana sadık kalmazsa değişmeyen gerçek, insanı şaşırtacak bir nitelik alır. M. K. Atatürk 1931. Türk tiyatrosu Son dönemde TAL ve Bakırköy Belediyesı Türk Tiyatrosu'na soluk getirme konusunda özveriyle çahşıyorlar. Tıyatro Araştırma Laboratuvan Reşat Nuri Sahnesı'nde "Meddah" ile ilgili son derece ilginç bir toplantı sundu. Bakırköy Belediyesi dar bütçesiyle tiyatrosunu yürutmeye ve Oyun Yanşması'nda ödül dağıtmaya devam ediyor. Bunlar olumlu ışler. Buna karşın Beşiktaş Belediyesi Akatlar'da açtığı harika salonu hâlâ her gün çalışır bır konuma getiremedi. Yazık. Bu sezon tiyatrolann repertuvarlarında ağırlıklı olarak Türk yazarlarının oyunlan gözlendi. Bu yeni yetişecek yazartan yüreklendirme konusunda olumlu bir adımdır. Hep söyluyorum. Türk tiyatrosu Türk yazarıyla var olur ve genç oyuncular buna destek verir. Bu olacak ve çok guzel olacak o zaman. Müslüm'ün abisi Bu Müslüm Gündüz'ün abisi çıkmış, ekrandan, Müslüm'ün imam nikânlı metresi için "O filmciler ve tiyatro yapımcılan için iyi malzeme olur" diyor. Zavallı. tiyatrolan kardeşinin tekkesi sanıyor. Salak adam, sen "tiyatro sanatı"r\\ ağzına alabılmek için önce iki kitap oku. Bu iş tekke fuhuşuna, imam nikâhı adı altında küçük kızlan kandırmaya benzemez. SİGARAYI BIRAKANLAR Bu hafta bana hıç mektup gelmedi. Yoksa artık kimse sigarayı bırakmıyor mu diye düşünürken İstanbul'dan Dürdana Turgut, Ankara'dan Figan Serener ve Adana'dan Cevat Tonguç sigarayı bıraktıklannı müjdelediler. Tebrikler. Başarılar. Özel İzmir Lisesi'nden sonra Istanburdaki iki devlet okulu yeni uygulamaya geçmeye hazırlanıyor Ezbersiz eğitim başarıh oldu• Beyaz Nokta Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Tınaz Titiz "Ezbersiz Eğitim Projesi"ni şöyle açıkhyor: "Daha nitelikli insanlar yetiştirmenin yolu 'öğrenci merkezli eğitim.' Öğretmeye, belletmeye, koşullandırmaya dayalı eğitim yerine, hedef koyan, gerekli ortamı hazırlayıp bırakan bır eğitim." FtGEN ATALAY Tiim öğretmenler bugün öğren- cılerine, "Lütfen nedenini bilme- diğiniz şeyleri aklınızda tutmayın. Aldığınız bilgilerin doğruluğun- dan kuşku duyun. Yani merak edin. Öncmli olan bilmek değil, merak etmektir. Şimdi lütfen bu sö> lediklerimden de kuşku duyup, doğruluğunu araştırın" deseler ve ezberci eğıtimden \azgeçılse... Belki bir gün bu dilek gerçekleşır ve tüm okullar ezbersiz eğıtime başlar. Ancak şimdilik yalnızca bir okulda uygulanıyor v e burada da olumlu sonuçlar alınmaya baş- landı. Ezbersiz eğitim yapan Özel lzmır Lisesı'nden sonra lstanbul'da iki devlet okulu da bu uygulama- ya geçme hazırlığı içınde. Beyaz Nokta Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Tınaz Titiz, uzun süredir öğrenci merkezli. ezbersiz eğitime geçilmesı için çaba harcı- yor. her firsatta ezberci eğıtimin za- rarlannı anlatıyor. Hedefözgür insan "Ezbersiz Eğitim Projesi" üze- rine konuştuğumuz Titiz, "bu ko- şullar altında bu sorunlar çöziim- lenemez" yaklaşımının çok yaygin olduğuna dıkkat çekerek söze baş- ladı ve şöyle sürdürdü: "Bu koşullar altında da iyi eği- tim yapılabileceğine ûıanıyorum. Bu konuya tüm dünyada bizden da- ha çok kafa yonıyorlar.'Daha ni- telikli, daha özgür insanlar nasıl ye- tiştinlir" sorusuna yanıt aranıyor ve ortak bir yaklaşun yan Öğren- ci merkezli eğitim. Öğretmeye, bedetmeve, koşullandırmaya da- yalı eğitim yerine, hedefkoyan, ge- rekli ortamı ha/ıriavıp bırakan bir eğitim. Bu o kadar sihirii bir yak- laşun ki, tüm sorunlan diizeltecek gibi görünüyor. Örneğin, tarikat- lara girmenin altında. eğitimin so- mut bir fayda getirmediği yatıyor. Genç, tarikata girince prestij elde etmeyebaşhyor, ahreteyönefik bek- lentilerine cevap bulmuş oluyor. Var olan eğitim, pratik hiçbir ya- rar sağlamryor." Tınaz Titiz. öğrenci merkezli eğıtimin. laik eğitim-dini eğitim tartışmasını da sona erdirdığini vurguluyor. Çünkü. "insanın önü- ne işe yarar bir şey koyduğunuz- da işe yaramayan jere gjtmiyor"*. Ezbersiz eğitim projesinı bu öğ- retım yılının başından ben Özel İzmir Lisesf nde uygulamaya ba^- ladıklannı belirten Tınaz Titiz'e göre, bunun ıçın yenı okul bına- lanna falan ihtıyaç yok. Yalnızca öğretmenin yenı rolünü iyi ka\ ra- ması gerekiyor. Öğretmen, bas- ketbol koçu gıbi öğrenciye gerek- li ortamı hazırlıyor, kılavuzluk ediyor. sıkıştığında yol açıyor. öğ- retim senaryolan oluşturuyor. Bu sisteme yönelik itirazlann başında. Anadolu lıselen ve üni- versiteye gıriş sınavlanna uygun olamayacağı geliyor. Tınaz Ti- tiz'in buna yanıtı:"Herkesin şunu benimsemesigereldvon Bir konu- yu iyi öğrenmiş kişi, onu beüemiş kişiden muhakkak daha iyidir." Boş sınıfin gizi Tıtız. uygulamadan şimdıye ka- dar çok oİumlu sonuçlar alındığı- nı belirterek şu örnekleri verdı: " Bir öğretmen, \anm saat geç gir- dçi sınıfinda öğrenci olmadığını gö- rünce çok üzüimüş veöğrencileri- nin kendisini beklemeyerek ghtik- lerini düşünerek kütüphaneyegit- miş. Ne tüm öğrencilerini orada, projeleri üzerinde çalışırken bul- muş. Disiplin sorunu olan bir sınıf- ta, bu uygulamay la sorun ortadan kalkb. Çünkü, ögrencilerin ögren- me enerjilerini doğru yere kana- lizeettiğinizde disiplinsizlik söz ko- nusu olmu\or." Peki, Milli Eğitim Bakanlıgı bu uygulamay a nasıl bakıyor? Tınaz Titiz, bakanlığın 'iyi bir şey ya- pın, destek otalınT ta\ nnda oldu- ğunu. bunun da kendileri için ye- terli olduğunu söyiedi. Okulda, bakanlığın ders programı çerçe\e alınarak ezbersiz eğitim uygula- nıyor lstanbul'da iki devlet oku- lu. Korkmaz Yiğıt Vakfı Lisesı ıle Seyrantepe Kemal Halit Tanır ll- köğretim Okulu yöneticileri de ezbersiz eğitime olumlu bakıyor. Beyaz Nokta Vakfi ile bu okulla- nn yöneticileri arasında görüşme- ler sürüyor. Bu arada. Beyaz Nokta Vakfı, 15 mart tarihınde İstanbul'da. "Ez- bersiz Eğitim Projesi" başlığı al- tında bır sempozyum düzenleye- cek. "Ezber zihinsel soykınm' Beyaz Nokta Vakfı'na göre. ez- berin zararlan şöyle: Ezber, ınsanoğlunun en önem- li yeteneği olan "varolan biigile- rinden, kendinde var olmayanı ürttmek' yeteneğını (buna düşün- mck denıyor) yok eder. Değişik durumlaria karşılaşb- ğında aklında tuttuğu çözümler- den uy gun oianını hatııiayıp vazi- yetini 'ıdare' eden ezberci bir ki- şi, akJındaki çözümlere uymayan bir durumla karşılaştığında şaşn nr. Bu tür insanlar, başkalanndan yardım almadan yaşayamazlar. Yabancı dillerdeki şu deyim bu insanlar için geçerti değiklir: ' Ba- şımın çaresıne bakabılınm ". Bu tür ınsanlann y aşamında ok- sıjen kadar gerekli ikınci bır şey vardır Torpil. Bu tür insanlardan oluşan aile- ler.sorunlakarşılaştıklarında °el- lennden tutacak bınsım' arariar. Böyle ailelerden oluşan top- lumlar ıse daima 'kurtancT arar- lar. Kısacası ezber. bir zihinsel soykınmdır. Ezber. güçsüz insan yetıştırme metodudur. SAK ÜSTÜNDE MÜJDATGEZEN Tayyip ile Melih Savaş Dinçel Onu severim. Sevdıklenni övmeyi de severim. Bu hafta sizlere Savaş'ı öveceğim ve bunu övünerek yapacağım. Siz Savaş Dinçel'i, oyuncu, karikatürcü, afış ressamı, oyun yazarı gibi özellikleriyle tanıyorsunuz. Bu defa Savaş başka bır şey yapmış. Şehir Tiyatrolan'nda oynanan "Kuyruklu Yıldız Altında"nır\ yönetmeni Savaş. Ağustos ayında bu oyunu koltuğunun altına alıp bana geldi. Bırlikte okuduk. Hüseyin Rahmi'nın iki öyküsünden Güner Sümer bir oyun yapmaya çalışmış. Ama ne dramatik yapı, ne tiyatro özelliği taşıyan bir biçim, ne bir akış... Hiçbiri yok. "Hemen vazgeç, bundan bir şey çıkmaz" dedim. Savaş zoru sever. Oyuna şarkı sözleri yazdı. Melih Kibar'a besteletti. Gencecik bir kadro kurdu. Sonunda, hıçbır şey çıkmamasını beklediğim bu oyundan, Savaş bir oyun çıkarttı. Finalinde insanlar ayağa kalkıp alkışlıyor. Ama ne oyunu, ne olmayan oyunun mesajını. Gencecik oyunculann işe asılmasını ve Savaş'ı alkışlıyorlar. "Ne diyorsun?" dedi. "Pireyi deve yapmışsın" dedim. Bu deyim küçük şeyieri abartanlar için kullanılır. Savaş da küçücük bir şeyi alabildiğince büyütmüş. "Bu söz bana yeter" dedi. Mutlu ve gülümseyen yüzüyle onu evine bıraktım. Beş ay emek verdiği ürününün ayakta alkışlandığını görmenin mutluluğunu gördüm gözbebeklerinde. Bunu bir dostumla paylaştığım için de mutlu oldum. Sevdiklerimi övmeyi seviyorum. Çünkü böyle adamlar o kadar az ki. Pazarlık ve duvarlık sözler: Ikisı de haklı. Ikisi de televizyonda konuştular. Ikisi de "Bazı çıkar çevrelerinin Refah'ın yükselişini hazmedemeyerek bu tarikat komplolannı hazırladılar" dedi. Doğrudur. Hatta ıkisi de az söylediler. Bence bazı çıkar çevrleri bundan dört yıl önce Fadime yi bulup "nasıl olsa dört yıl sonra Refah iktidar olacak, biz tedbirimizi şimdiden alalım, bu kızı bir sapıkla evlendirelim, sonra bu sapığın tekkesine Melih'le Tayyip'i yollayalım ya da adam Ankara'ya gittiğinde ne yapıp yapıp bir aile ortamında Melih'le buluşturalım, aradan yıllar geçip Refah iktidar olup palazlanmaya başlayınca da bunlan ortaya çıkartp işi halledelim" dediler. Tayyip ve Melih bunu söylüyorlar, Yani ikisini de AN denen adamla görüştüren, kansını. imam nikâhlısını ortaya çıkartan hep bu çıkar çevreleri... Tayyip, Melih... Benim ne gazetem var ne televizyonum, ne bankam ne de çıkarım... Ama televızyondaki dümeninızi yemedim. Üstelik ben Allah'ın adını kulanıp bundan para da kazanmıyorum. Tam tersi karşılıksız hizmet ediyorum. Bundan da çok mutluyum. Şimdi huzurevim de bitiyor. Ne asıl adı tekke olan dergâhlara uğruyorum ne politika ıle uğraşıyorum. Sizinle konuşan gazeteciler çok kibar. Eğer karşı karşıya bir gelsek de bana onlara bağınp çağırdığınız gibi yapmaya kalksanız, milyonlarca kişinin önünde Allaaaaaah. Çünkü o dayılık ve külhanlık sizin tipinize hiç yakışmıyor. Ben Karagümrük ve Tophane'de doğup büyüdüm. O raconları doğal olarak bilirim. O külhanbeyliğinizi ah bir de ben görsem... Tekke: Dergâh Istanbul Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, Uğur Dündar la televizyonda kavga ediyor. Uğur, "Bir devlet adamı olarak tekkeye giderek suç işlediniz mi işlemediniz mi" diye soruyor. Tayyip her zamanki pişkınliği ile "Sen tekkeye gitmedim, dergâha gittim" diyor. Uğur soımuyor, "Dergâh ne demek" diye. M. Nihat Özön'ün Osmanlıca- Türkçe Sözlüğü'nün 162. sayfasında aynen şöyle diyor: "Dergâh: Tekke..." Uğur bunların yalanlarına ahşık olduğundan yüzlemedi adamı sanıyorum. Yoksa tekke ile dergâhın aynı şey olduğunu bilir. Ama ekranları başında, bu adamların kandırdığı aptallar bunu bilmez. Bilmeyınce de "Bak Uğur Dündar yalan söylüyor, adam tekkeye gitmemiş, dergâha gitmiş" diye düşünüyor. Ben bunlara inanıp oy verenlere saf diyoıum, olmadığını iddia eden biri varsa ben buradayım. Kendi düşen birini görürsen bırak düşsün. Bir başkası tarafından itilmişse onu tut. Machiaveüi Pazarın fıkrası • Bir avuç aydın bir araya gelerek bir TİYATRO GURUBU kurmuşlar. Nâzım'ın "Kurtuluş Savaşı Destanı"n\ oynuyorlar. Burçay Anger'in sahneye koyduğu oyunun kadrosunda 13-55 yaş arasında her yaştan genç rol alıyor. En önemlisi de avukatım Nizamettin Üstündağ başrollerden birinde. Temel mahkeme kapısının önünde dilekçe yazıyor. Kırık dökük bir daktilo. Bir müşteri gelmiş ve: - Bir dilekçe yazdırmak istiyorum demiş. Temel: - Şimdi yazamam ayağım ağnyor, diye yanıtlayınca adam: - Yahu dilekçeyi ayağınla mı yazacaksın, diye sormuş. Temel: - Yok taktilomla yazacağım, ama hep yanliş yazayrum, haçim bey de hep beni çağırtturup ne yazdığımu okutturiy. Onun için ayağım ağrıy gidemem diyorum. SEVGİLİ MUMCU. SENİ ANDIK. HEP ANACAĞIZ. HİÇ UNUTMAYACAĞIZ. Beni güldürenler Aktor Sümer Tilmaç askere gidıyor. Trende bir gençle aynı kompartımanda. O da aynı birlığe katılacak. Arkadaşlık başlıyor. Genç soruyor Sümer'e: - Ne ış yapıyorsun? - Aktörüm. - Aman sakın bunu kıtada söyleme, bak ben desinatörûm, sen de desınatör olduğunu söyle, duvartara yazılar falan yazarsın, kolay geçer askertik. Kıtaya varıyorlar. Ertesi gün komutan yenı gelen askerieri sıraya diziyor. Soruyor: - Sen ne iş yaparsın? - Rençbenm... Çiftçiyim... Boştaydım... Bakkalım... Sıra Sümer'e geliyor. Sümer: - Desinatörûm komutanım, diyor. Komutan: - Aferin, geç şöyle bakayım. Hemen Sümer'in yanında duran gerçek desinatör gence geliyor sıra: - Pekı sen ne iş yaparsın? - Ben de desinatörûm komutanım.. deyince, komutan buna bir tokat: - Hadi lan sahtekâr... Hâdi ve "Küheylan" Kandemir Konduk izlemiş, bayılmış oyuna ve Hâdi Çaman'ın özverili çalışmasına. Ben izlemedim. ama hemen gideceğim. Özel tiyatrolann ayakta durmaya çalıştığı günümüzde böylesine güzel bir çalışma tiyatroyu sevenleri yüreklendiriyor. Sevgili Hadi, seni kutluyorum. Okuyun: Radikal İzleyin: Kuyruklu Yıldız Altında (Bir daha), Şehır ! Tiy. i Sevin: llkeli TV kanallan. Zafer, genç Hingis'in MELBOLRNE (Cumhuriyet) - Sezonun ilk grand slam turnuvası olan 7.6 milyon dolar ödüllü Avustraiyd Open'da dün sabaha karşı oynanan tek bayanlar finalıni 17'nci yaşmdan sadece 3 ay 26 gün alan Isvıçreli raket Martina Hingis kazandı. Finalde karşılaştığı Fransız tenısçi Mar>r Pierce'i 59 dakika süren maçta 6-2'lik setlerle geçen Hingis, böylece 20"nci yüzyılda bir grand slam tumuvasının tekler finalıni kazanan en genç bayan tenisçi unvanının sahibi oldu. Daha önce bu unvan, 1990 yılında 17'nci yaşından 6 ay almışken Fransa Açık fenis Turnuvasf nı kazanan ABD'liMonicaSeles'e aitti. Avustralya Open'ın bugünkü programında ıse tek erkekler finali var. TSİ 05.00'te baslayacak karşılaşmada î numaralı sen başı ABD'li raket Pete Sampras ile tspanyol raket Carios Moya, şampiyonluk mücadelesi verecek. Bakan Aktuna 'Sağhk sistemi kökünden değişecek' • Aktuna, Sakarya Valisi Gökhan Aydıner'i ziyareti sırasında, Yeşil Kart sahiplerinın tamamının sigortalı olacağını ve pnmlerinin devletçe ödeneceğini söyiedi. SAKARYA (.\A) - Saglık Bakanı Yüdırun Aktuna, sağhk reformıına ilışkin hazırlıklann tamamlannıa aşamasına geldığini belırterek, reform projesinın sağhk sıstemıni kökünden değiştireceğinı söyiedi. Aktuna hastanelerin önce özerkleştirileceğini, ardından da özelleştirileceğini kaydettı. Aktuna, Sakarya Valısı Gökhan Aydıner'i makamında ziyareti sırasında yaptığı konuşmada. 'sağhk reformu projesi1 hakkında bılgiler verdı.Yeşil Kart sahiplennin tamamının sigortalı olacağını ve pnmlerinin devletçe ödeneceğini kaydeden Aktuna şunlan söyiedi: -\ik hekimliği uygulaması başlavacak. Hasta. önce aile hckimi tarafından muayene edilecek. Hasta. gitmek istediği hastaneyi ve muayene olacağı doktoru seçme hakkına ka^uşacak. Devlet hastaneleri mali açıdan özerkleştirilecek. Yani, devlet hastane işletmeyecek; doktor, hcmşire çalıştırmavacak. Mali açıdan özerk hale geiecek olan hastaneler, özel hastanelerle rekabet etmek zorunda kalacak. Vatandaşuı itiban artacak. Vatandaş, sağhk hizmetini satın alma hakkını kazanacak. Özerkleşen hastanelerin gerekli görüienleri daha sonra özeUeştirilecek." Aktuna, projenin uygulanmasına, pılot bölge seçilen Bilecik ve Eskışehir'de mayıs ayında başlanacağını vurguladı. Çukuristan Geçen hafta size Çukuristan yazı dızime başlayacağımı söylemiştım. Bundan vazgeçtim. Çünkü alınanlar çıkacak. Ben Çukuristan'daki bir dincı milletvekilini yazacağım, haydı bızımkiler kendılenne alınacak. Bir rüşvet veya yolsuzluktan söz edeceğim. bizimkiler "Biz bu kadar çukur muyuz?" diyecekler. Aynca, benim güzel ülkemi de Çukuristan'a benzetmelerini hiç istemem. O nedenle vazgeçtim. Belki eski gazeteciler gibi yapar. gene Çukuristan'ı yazanm, ama başka bir adla. Yani Çukuristan değil de Mukuristan falan diye anlatınm. Çünku benzerlikler olabılir ve o memleketi bizim memlekete benzetirler, olmaz. Ben ülkeme böyle denmesini istemem. Uğur Bir dinci gazete yazan Uğur Dündar için "onu musalla taşında göreceğini" söylüyor. Ne kadar tehlikeli. Tabii kendisi için. Birini ölümle tehdit etmek, sonunda adamın başına ne işler açar bilirsiniz. Hani acemi avcılar vardır. Çiftesiyle oynarken kendini vurur. Ben bu ölüm tehdidi savuranlan hep onlara benzetirim. Eski Amerikan filmlennde çok sık kullanılan birtürügdür. Karşısındakini ölümle tehdit eden kötü adam, sonunda hep kendi ölür. Aynca bu, Uğur'un aldığı ilk ölüm tehdidi değil. Bundan çeyrek asır önce sigara kaçakçılığı ıle ilgili bir parodi yapmıştık ikimiz. Uğur'la benim hakkımda "vur emri" çıkartmış o zamanki mafya. Bence Uğur Dündar'ı iyi tanımak gerekir. Çok eski günlerden birinde telefonda tartışıyoruz. Çok kızdım ve Uğur'a küfür ettim. Yeşilköy'de oturuyordu. Yirmi beş dakika sonra Taksim'deki yazıhanemin kapısından içeri girdi ve "Sözünü geri alacaksın" dedi. Ona o zaman saygım bir kat daha arttı. Çünkü hem arkadaşıydım hem kalbini kırmıştım. Sonraki yirmi beş yıl içinde onun karariı televizyonculuğuna tanık olduk. Aynca bir yönünü de vurgulamak isterim. Tayyip Erdoğan kabadayılık yapıyor ya. Ben olsam yapmam, çünkü Uğur çok bileklidir. Siz kibar olduğuna bakmayın, o ışi gereği. Tayyip Erdoğan, Uğur Dündar'ı muhatap görmediğini soyleyerek "Beni dokuzyüz yetmiş beş bin kişi seçti" dedi. Son Arena'da Uğur Dündar'ı seçenlerin oranı nüfusun yüzde 55'i idi Sayın Erdoğan. • Tiyatro sanatçısı Münir Canar, babasını anlatan bir kitap hazırlamış: Salih Canar. Devlet Tiyatrosu aktörünün tüm yaşamı anlatılıyor • 'Devlete Çarpan Kamyon ' Hayrettin Bulut'un mızah kıtabı. • Bedensel Engellıler Dayamşma Derneğı ihtıyaç sahibi ozürlulere erzak dağıttı. S i g a r a
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle