Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İtntivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 0
Gcnel Yayın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkaya 9 Yazıı^lerı Mudurlerı
Ibrahim Yıldız.DinçTavanç (Sorumlu)
0 Haber Merkezı Müduru Hakan Kara
9 Gorsel Yonetmen. Fikret Eser
D15 Haberler: Şinasi Danışoğlu 0 htıhbarat'
Cengiz V ıldırım # Ekonomı. Bülent Kızanlık
0 K.ultur: Handan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman 0 Makalcler Sami
Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı
0 Fotograf Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
YaymKunılu
Orhan Erinç, Oklav kuriböke.
Hikmet Çetinkaya, Şûkran Soncr.
Ergan EUlcı. DinçTayanç, İbrahim
Yıldız, Orhan Bursalı. Mustafa
BalbavHakanKara.
AnkiraTemsılcLsı Mustafa Balba> #HjtxT Mudum Doğan
Akın Maıürk BuKan No 125. Kat 4. Bakdnljklar-^nkara
Tel-4195020 (7 hat). Fak» 419502^ 0 Izmır Temsılcısı
Serdar Kmk. H Zı>a BK 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks-
44191 P 0 ^danaTemsılcısı Çeı.ı Yiğenoğlu. InönûCd
I19S No 1 Katl.Tel 363 12 II. Faks 363 12 15
MUCSÜCMC Mudüru Erol Erkut 0
Koordınator Vhmcl Korulsan 0
Muhasebe Bülent Yener 0 ldare
Hüsevin Gürer 0 Işletme Onder
Çelîk 0 Bılgı-lşlem Nail İnal 0
Bilgısavar Sıstem Mürüvet Çiler
MEDYA C: • Yoneüm Kurulu
Başkanı - üenel Mudur Gülbin
Erduran # Koordınator Reha
Işıtman # Genel Mudur Yanjımcıs!
Mine Akdag Tel 514 07 53 - 513
95 S0-513 84 60-61. Faks 5138463
r
3nımîa\ıuı »e fasau: Yem Gun Haber Ajansı. Basın \e Yavncıhk A 5
"ırkocağı Cad. 3» 41 Cağaloğlu 34334 Ist PK 246 Istanbul Tel (0 212ı 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95 26OCAK 1997 İmsak: 5.44 Güneş- 7 14 Öğle: 12.24 Ikindi: 14.56 Akşam: 17.20 Yatsı: 18.44
Paris'te iç
çamaşırı defilesi
• Haber Merkezi -
Fransa'nın başkentı
Paris'te süren 1997 yılı
ilkbahar-yaz moda
gösıenlen artık genlerde
kaldı. Sezona çokerken
başjayan modacılar. bu kez
de 1997-1998 sonbahar-kış
modasını gözler önüne
senyor. Pans'te yapılan
göstende. tanıtımını
yaptığı beyaz iç çamaşın
ıle podyuma çıkan bır
manken büy ük beğeni
topladı. Moda uzmanlan,
bu yılın sonbahar-kış
modasında ıç çamaşırının
göz dolduracağını
belırterek korse tipi
sutyenlenn büyük ilgi
göreceğinı söylüyorlar.
Mete Buhanah
oldu
• İSTANBUL (AA) - TRT
Yayın Denetleme Kurulu
üyelerinden Mete Buharalı,
lngiltere'de öldü. Tatil için
gittiği lngiltere'de aniden
rahatsızlanan Buharalı'nın,
bır süredir Londra'da
tedavi gördüğü bıldirildi.
60 yaşında hayatını
kaybeden Buharalı'nın
cenazesi. Türkiye'ye
getırilerek lstanbul'da
toprağa verilecek.
Atatürk diyor ki:
Tarih yazmak, tarih yapmak
kadar önemhdir. Yazan,
yapana sadık kalmazsa
değişmeyen gerçek, insanı
şaşırtacak bir nitelik alır. M.
K. Atatürk 1931.
Türk tiyatrosu
Son dönemde TAL ve
Bakırköy Belediyesı Türk
Tiyatrosu'na soluk getirme
konusunda özveriyle
çahşıyorlar. Tıyatro
Araştırma Laboratuvan
Reşat Nuri Sahnesı'nde
"Meddah" ile ilgili son
derece ilginç bir toplantı
sundu. Bakırköy Belediyesi
dar bütçesiyle tiyatrosunu
yürutmeye ve Oyun
Yanşması'nda ödül
dağıtmaya devam ediyor.
Bunlar olumlu ışler. Buna
karşın Beşiktaş Belediyesi
Akatlar'da açtığı harika
salonu hâlâ her gün çalışır
bır konuma getiremedi.
Yazık. Bu sezon tiyatrolann
repertuvarlarında ağırlıklı
olarak Türk yazarlarının
oyunlan gözlendi. Bu yeni
yetişecek yazartan
yüreklendirme konusunda
olumlu bir adımdır. Hep
söyluyorum. Türk tiyatrosu
Türk yazarıyla var olur ve
genç oyuncular buna
destek verir. Bu olacak ve
çok guzel olacak o zaman.
Müslüm'ün abisi
Bu Müslüm Gündüz'ün
abisi çıkmış, ekrandan,
Müslüm'ün imam nikânlı
metresi için "O filmciler ve
tiyatro yapımcılan için iyi
malzeme olur" diyor.
Zavallı. tiyatrolan kardeşinin
tekkesi sanıyor. Salak
adam, sen "tiyatro sanatı"r\\
ağzına alabılmek için önce
iki kitap oku. Bu iş tekke
fuhuşuna, imam nikâhı adı
altında küçük kızlan
kandırmaya benzemez.
SİGARAYI BIRAKANLAR
Bu hafta bana hıç mektup
gelmedi. Yoksa artık kimse
sigarayı bırakmıyor mu diye
düşünürken İstanbul'dan
Dürdana Turgut,
Ankara'dan Figan Serener
ve Adana'dan Cevat
Tonguç sigarayı
bıraktıklannı müjdelediler.
Tebrikler. Başarılar.
Özel İzmir Lisesi'nden sonra Istanburdaki iki devlet okulu yeni uygulamaya geçmeye hazırlanıyor
Ezbersiz eğitim başarıh oldu• Beyaz Nokta Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı
Tınaz Titiz "Ezbersiz Eğitim Projesi"ni şöyle
açıkhyor: "Daha nitelikli insanlar yetiştirmenin yolu
'öğrenci merkezli eğitim.' Öğretmeye, belletmeye,
koşullandırmaya dayalı eğitim yerine, hedef koyan,
gerekli ortamı hazırlayıp bırakan bır eğitim."
FtGEN ATALAY
Tiim öğretmenler bugün öğren-
cılerine, "Lütfen nedenini bilme-
diğiniz şeyleri aklınızda tutmayın.
Aldığınız bilgilerin doğruluğun-
dan kuşku duyun. Yani merak
edin. Öncmli olan bilmek değil,
merak etmektir. Şimdi lütfen bu
sö> lediklerimden de kuşku duyup,
doğruluğunu araştırın" deseler ve
ezberci eğıtimden \azgeçılse...
Belki bir gün bu dilek gerçekleşır
ve tüm okullar ezbersiz eğıtime
başlar. Ancak şimdilik yalnızca
bir okulda uygulanıyor v e burada
da olumlu sonuçlar alınmaya baş-
landı. Ezbersiz eğitim yapan Özel
lzmır Lisesı'nden sonra lstanbul'da
iki devlet okulu da bu uygulama-
ya geçme hazırlığı içınde.
Beyaz Nokta Vakfı Yönetim
Kurulu Başkanı Tınaz Titiz, uzun
süredir öğrenci merkezli. ezbersiz
eğitime geçilmesı için çaba harcı-
yor. her firsatta ezberci eğıtimin za-
rarlannı anlatıyor.
Hedefözgür insan
"Ezbersiz Eğitim Projesi" üze-
rine konuştuğumuz Titiz, "bu ko-
şullar altında bu sorunlar çöziim-
lenemez" yaklaşımının çok yaygin
olduğuna dıkkat çekerek söze baş-
ladı ve şöyle sürdürdü:
"Bu koşullar altında da iyi eği-
tim yapılabileceğine ûıanıyorum.
Bu konuya tüm dünyada bizden da-
ha çok kafa yonıyorlar.'Daha ni-
telikli, daha özgür insanlar nasıl ye-
tiştinlir" sorusuna yanıt aranıyor
ve ortak bir yaklaşun yan Öğren-
ci merkezli eğitim. Öğretmeye,
bedetmeve, koşullandırmaya da-
yalı eğitim yerine, hedefkoyan, ge-
rekli ortamı ha/ıriavıp bırakan bir
eğitim. Bu o kadar sihirii bir yak-
laşun ki, tüm sorunlan diizeltecek
gibi görünüyor. Örneğin, tarikat-
lara girmenin altında. eğitimin so-
mut bir fayda getirmediği yatıyor.
Genç, tarikata girince prestij elde
etmeyebaşhyor, ahreteyönefik bek-
lentilerine cevap bulmuş oluyor.
Var olan eğitim, pratik hiçbir ya-
rar sağlamryor."
Tınaz Titiz. öğrenci merkezli
eğıtimin. laik eğitim-dini eğitim
tartışmasını da sona erdirdığini
vurguluyor. Çünkü. "insanın önü-
ne işe yarar bir şey koyduğunuz-
da işe yaramayan jere gjtmiyor"*.
Ezbersiz eğitim projesinı bu öğ-
retım yılının başından ben Özel
İzmir Lisesf nde uygulamaya ba^-
ladıklannı belirten Tınaz Titiz'e
göre, bunun ıçın yenı okul bına-
lanna falan ihtıyaç yok. Yalnızca
öğretmenin yenı rolünü iyi ka\ ra-
ması gerekiyor. Öğretmen, bas-
ketbol koçu gıbi öğrenciye gerek-
li ortamı hazırlıyor, kılavuzluk
ediyor. sıkıştığında yol açıyor. öğ-
retim senaryolan oluşturuyor.
Bu sisteme yönelik itirazlann
başında. Anadolu lıselen ve üni-
versiteye gıriş sınavlanna uygun
olamayacağı geliyor. Tınaz Ti-
tiz'in buna yanıtı:"Herkesin şunu
benimsemesigereldvon Bir konu-
yu iyi öğrenmiş kişi, onu beüemiş
kişiden muhakkak daha iyidir."
Boş sınıfin gizi
Tıtız. uygulamadan şimdıye ka-
dar çok oİumlu sonuçlar alındığı-
nı belirterek şu örnekleri verdı:
" Bir öğretmen, \anm saat geç gir-
dçi sınıfinda öğrenci olmadığını gö-
rünce çok üzüimüş veöğrencileri-
nin kendisini beklemeyerek ghtik-
lerini düşünerek kütüphaneyegit-
miş. Ne tüm öğrencilerini orada,
projeleri üzerinde çalışırken bul-
muş. Disiplin sorunu olan bir sınıf-
ta, bu uygulamay la sorun ortadan
kalkb. Çünkü, ögrencilerin ögren-
me enerjilerini doğru yere kana-
lizeettiğinizde disiplinsizlik söz ko-
nusu olmu\or."
Peki, Milli Eğitim Bakanlıgı bu
uygulamay a nasıl bakıyor? Tınaz
Titiz, bakanlığın 'iyi bir şey ya-
pın, destek otalınT ta\ nnda oldu-
ğunu. bunun da kendileri için ye-
terli olduğunu söyiedi. Okulda,
bakanlığın ders programı çerçe\e
alınarak ezbersiz eğitim uygula-
nıyor lstanbul'da iki devlet oku-
lu. Korkmaz Yiğıt Vakfı Lisesı ıle
Seyrantepe Kemal Halit Tanır ll-
köğretim Okulu yöneticileri de
ezbersiz eğitime olumlu bakıyor.
Beyaz Nokta Vakfi ile bu okulla-
nn yöneticileri arasında görüşme-
ler sürüyor.
Bu arada. Beyaz Nokta Vakfı,
15 mart tarihınde İstanbul'da. "Ez-
bersiz Eğitim Projesi" başlığı al-
tında bır sempozyum düzenleye-
cek.
"Ezber zihinsel soykınm'
Beyaz Nokta Vakfı'na göre. ez-
berin zararlan şöyle:
Ezber, ınsanoğlunun en önem-
li yeteneği olan "varolan biigile-
rinden, kendinde var olmayanı
ürttmek' yeteneğını (buna düşün-
mck denıyor) yok eder.
Değişik durumlaria karşılaşb-
ğında aklında tuttuğu çözümler-
den uy gun oianını hatııiayıp vazi-
yetini 'ıdare' eden ezberci bir ki-
şi, akJındaki çözümlere uymayan
bir durumla karşılaştığında şaşn
nr.
Bu tür insanlar, başkalanndan
yardım almadan yaşayamazlar.
Yabancı dillerdeki şu deyim bu
insanlar için geçerti değiklir: ' Ba-
şımın çaresıne bakabılınm ".
Bu tür ınsanlann y aşamında ok-
sıjen kadar gerekli ikınci bır şey
vardır Torpil.
Bu tür insanlardan oluşan aile-
ler.sorunlakarşılaştıklarında °el-
lennden tutacak bınsım' arariar.
Böyle ailelerden oluşan top-
lumlar ıse daima 'kurtancT arar-
lar. Kısacası ezber. bir zihinsel
soykınmdır. Ezber. güçsüz insan
yetıştırme metodudur.
SAK ÜSTÜNDE MÜJDATGEZEN
Tayyip ile Melih
Savaş Dinçel
Onu severim. Sevdıklenni övmeyi de severim. Bu
hafta sizlere Savaş'ı öveceğim ve bunu övünerek
yapacağım. Siz Savaş Dinçel'i, oyuncu, karikatürcü,
afış ressamı, oyun yazarı gibi özellikleriyle
tanıyorsunuz. Bu defa Savaş başka bır şey yapmış.
Şehir Tiyatrolan'nda oynanan "Kuyruklu Yıldız
Altında"nır\ yönetmeni Savaş. Ağustos ayında bu
oyunu koltuğunun altına alıp bana geldi. Bırlikte
okuduk. Hüseyin Rahmi'nın iki öyküsünden Güner
Sümer bir oyun yapmaya çalışmış. Ama ne dramatik
yapı, ne tiyatro özelliği taşıyan bir biçim, ne bir akış...
Hiçbiri yok. "Hemen vazgeç, bundan bir şey çıkmaz"
dedim. Savaş zoru sever. Oyuna şarkı sözleri yazdı.
Melih Kibar'a besteletti. Gencecik bir kadro kurdu.
Sonunda, hıçbır şey çıkmamasını beklediğim bu
oyundan, Savaş bir oyun çıkarttı. Finalinde insanlar
ayağa kalkıp alkışlıyor. Ama ne oyunu, ne olmayan
oyunun mesajını. Gencecik oyunculann işe asılmasını
ve Savaş'ı alkışlıyorlar. "Ne diyorsun?" dedi. "Pireyi
deve yapmışsın" dedim. Bu deyim küçük şeyieri
abartanlar için kullanılır. Savaş da küçücük bir şeyi
alabildiğince büyütmüş. "Bu söz bana yeter" dedi.
Mutlu ve gülümseyen yüzüyle onu evine bıraktım.
Beş ay emek verdiği ürününün ayakta alkışlandığını
görmenin mutluluğunu gördüm gözbebeklerinde.
Bunu bir dostumla paylaştığım için de mutlu oldum.
Sevdiklerimi övmeyi seviyorum. Çünkü böyle
adamlar o kadar az ki.
Pazarlık ve duvarlık sözler:
Ikisı de haklı. Ikisi de televizyonda
konuştular. Ikisi de "Bazı çıkar
çevrelerinin Refah'ın yükselişini
hazmedemeyerek bu tarikat
komplolannı hazırladılar" dedi.
Doğrudur. Hatta ıkisi de az söylediler.
Bence bazı çıkar çevrleri bundan dört
yıl önce Fadime yi bulup "nasıl olsa
dört yıl sonra Refah iktidar olacak,
biz tedbirimizi şimdiden alalım, bu
kızı bir sapıkla evlendirelim, sonra
bu sapığın tekkesine Melih'le
Tayyip'i yollayalım ya da adam
Ankara'ya gittiğinde ne yapıp yapıp
bir aile ortamında Melih'le
buluşturalım, aradan yıllar geçip
Refah iktidar olup palazlanmaya
başlayınca da bunlan ortaya
çıkartp işi halledelim" dediler.
Tayyip ve Melih bunu söylüyorlar, Yani
ikisini de AN denen adamla
görüştüren, kansını. imam nikâhlısını
ortaya çıkartan hep bu çıkar
çevreleri... Tayyip, Melih... Benim ne
gazetem var ne televizyonum, ne
bankam ne de çıkarım... Ama
televızyondaki dümeninızi yemedim.
Üstelik ben Allah'ın adını kulanıp
bundan para da kazanmıyorum. Tam
tersi karşılıksız hizmet ediyorum.
Bundan da çok mutluyum. Şimdi
huzurevim de bitiyor. Ne asıl adı tekke
olan dergâhlara uğruyorum ne politika
ıle uğraşıyorum. Sizinle konuşan
gazeteciler çok kibar. Eğer karşı
karşıya bir gelsek de bana onlara
bağınp çağırdığınız gibi yapmaya
kalksanız, milyonlarca kişinin önünde
Allaaaaaah. Çünkü o dayılık ve
külhanlık sizin tipinize hiç yakışmıyor.
Ben Karagümrük ve Tophane'de
doğup büyüdüm. O raconları doğal
olarak bilirim. O külhanbeyliğinizi ah
bir de ben görsem...
Tekke: Dergâh
Istanbul Belediye
Başkanı Tayyip
Erdoğan, Uğur
Dündar la televizyonda
kavga ediyor. Uğur,
"Bir devlet adamı
olarak tekkeye giderek
suç işlediniz mi
işlemediniz mi" diye
soruyor. Tayyip her
zamanki pişkınliği ile
"Sen tekkeye
gitmedim, dergâha
gittim" diyor. Uğur
soımuyor, "Dergâh ne
demek" diye. M. Nihat
Özön'ün Osmanlıca-
Türkçe Sözlüğü'nün
162. sayfasında aynen şöyle diyor:
"Dergâh: Tekke..." Uğur bunların
yalanlarına ahşık olduğundan
yüzlemedi adamı sanıyorum. Yoksa
tekke ile dergâhın aynı şey olduğunu
bilir. Ama ekranları başında, bu
adamların kandırdığı aptallar bunu
bilmez. Bilmeyınce de "Bak Uğur
Dündar yalan söylüyor, adam tekkeye
gitmemiş, dergâha gitmiş" diye
düşünüyor. Ben bunlara inanıp oy
verenlere saf diyoıum, olmadığını
iddia eden biri varsa ben buradayım.
Kendi düşen birini görürsen bırak düşsün.
Bir başkası tarafından itilmişse onu tut.
Machiaveüi
Pazarın fıkrası
• Bir avuç aydın bir araya gelerek bir TİYATRO
GURUBU kurmuşlar. Nâzım'ın "Kurtuluş Savaşı
Destanı"n\ oynuyorlar. Burçay Anger'in sahneye
koyduğu oyunun kadrosunda 13-55 yaş arasında
her yaştan genç rol alıyor. En önemlisi de avukatım
Nizamettin Üstündağ başrollerden birinde.
Temel mahkeme kapısının önünde
dilekçe yazıyor. Kırık dökük bir
daktilo. Bir müşteri gelmiş ve:
- Bir dilekçe yazdırmak istiyorum
demiş. Temel:
- Şimdi yazamam ayağım ağnyor,
diye yanıtlayınca adam:
- Yahu dilekçeyi ayağınla mı
yazacaksın, diye sormuş. Temel:
- Yok taktilomla yazacağım, ama hep
yanliş yazayrum, haçim bey de hep
beni çağırtturup ne yazdığımu
okutturiy. Onun için ayağım ağrıy
gidemem diyorum.
SEVGİLİ MUMCU. SENİ ANDIK. HEP ANACAĞIZ. HİÇ UNUTMAYACAĞIZ.
Beni
güldürenler
Aktor Sümer Tilmaç
askere gidıyor. Trende bir
gençle aynı
kompartımanda. O da
aynı birlığe katılacak.
Arkadaşlık başlıyor. Genç
soruyor Sümer'e:
- Ne ış yapıyorsun?
- Aktörüm.
- Aman sakın bunu
kıtada söyleme, bak ben
desinatörûm, sen de
desınatör olduğunu
söyle, duvartara yazılar
falan yazarsın, kolay
geçer askertik.
Kıtaya varıyorlar. Ertesi
gün komutan yenı gelen
askerieri sıraya diziyor.
Soruyor:
- Sen ne iş yaparsın?
- Rençbenm...
Çiftçiyim... Boştaydım...
Bakkalım...
Sıra Sümer'e geliyor.
Sümer:
- Desinatörûm
komutanım, diyor.
Komutan:
- Aferin, geç şöyle
bakayım.
Hemen Sümer'in yanında
duran gerçek desinatör
gence geliyor sıra:
- Pekı sen ne iş
yaparsın?
- Ben de desinatörûm
komutanım.. deyince,
komutan buna bir tokat:
- Hadi lan sahtekâr...
Hâdi ve
"Küheylan"
Kandemir Konduk
izlemiş, bayılmış oyuna
ve Hâdi Çaman'ın
özverili çalışmasına. Ben
izlemedim. ama hemen
gideceğim. Özel
tiyatrolann ayakta
durmaya çalıştığı
günümüzde böylesine
güzel bir çalışma
tiyatroyu sevenleri
yüreklendiriyor. Sevgili
Hadi, seni kutluyorum.
Okuyun: Radikal
İzleyin: Kuyruklu Yıldız
Altında (Bir daha), Şehır
! Tiy.
i Sevin: llkeli TV kanallan.
Zafer, genç
Hingis'in
MELBOLRNE
(Cumhuriyet) - Sezonun ilk
grand slam turnuvası olan
7.6 milyon dolar ödüllü
Avustraiyd Open'da dün
sabaha karşı oynanan tek
bayanlar finalıni 17'nci
yaşmdan sadece 3 ay 26
gün alan Isvıçreli raket
Martina Hingis kazandı.
Finalde karşılaştığı Fransız
tenısçi Mar>r
Pierce'i 59
dakika süren maçta 6-2'lik
setlerle geçen Hingis,
böylece 20"nci yüzyılda bir
grand slam tumuvasının
tekler finalıni kazanan en
genç bayan tenisçi
unvanının sahibi oldu.
Daha önce bu unvan, 1990
yılında 17'nci yaşından 6
ay almışken Fransa Açık
fenis Turnuvasf nı kazanan
ABD'liMonicaSeles'e
aitti. Avustralya Open'ın
bugünkü programında ıse
tek erkekler finali var. TSİ
05.00'te baslayacak
karşılaşmada î numaralı
sen başı ABD'li raket Pete
Sampras ile tspanyol raket
Carios Moya, şampiyonluk
mücadelesi verecek.
Bakan Aktuna
'Sağhk
sistemi
kökünden
değişecek'
• Aktuna, Sakarya
Valisi Gökhan
Aydıner'i ziyareti
sırasında, Yeşil Kart
sahiplerinın tamamının
sigortalı olacağını ve
pnmlerinin devletçe
ödeneceğini söyiedi.
SAKARYA (.\A) - Saglık
Bakanı Yüdırun Aktuna,
sağhk reformıına ilışkin
hazırlıklann tamamlannıa
aşamasına geldığini
belırterek, reform
projesinın sağhk
sıstemıni kökünden
değiştireceğinı söyiedi.
Aktuna hastanelerin önce
özerkleştirileceğini,
ardından da
özelleştirileceğini
kaydettı. Aktuna, Sakarya
Valısı Gökhan Aydıner'i
makamında ziyareti
sırasında yaptığı
konuşmada. 'sağhk
reformu projesi1
hakkında
bılgiler verdı.Yeşil Kart
sahiplennin tamamının
sigortalı olacağını ve
pnmlerinin devletçe
ödeneceğini kaydeden
Aktuna şunlan söyiedi:
-\ik hekimliği
uygulaması başlavacak.
Hasta. önce aile hckimi
tarafından muayene
edilecek. Hasta. gitmek
istediği hastaneyi ve
muayene olacağı doktoru
seçme hakkına
ka^uşacak. Devlet
hastaneleri mali açıdan
özerkleştirilecek. Yani,
devlet hastane
işletmeyecek; doktor,
hcmşire çalıştırmavacak.
Mali açıdan özerk hale
geiecek olan hastaneler,
özel hastanelerle rekabet
etmek zorunda kalacak.
Vatandaşuı itiban
artacak. Vatandaş, sağhk
hizmetini satın alma
hakkını kazanacak.
Özerkleşen hastanelerin
gerekli görüienleri daha
sonra özeUeştirilecek."
Aktuna, projenin
uygulanmasına, pılot
bölge seçilen Bilecik ve
Eskışehir'de mayıs ayında
başlanacağını vurguladı.
Çukuristan
Geçen hafta size Çukuristan yazı dızime başlayacağımı
söylemiştım. Bundan vazgeçtim. Çünkü alınanlar
çıkacak. Ben Çukuristan'daki bir dincı milletvekilini
yazacağım, haydı bızımkiler kendılenne alınacak. Bir
rüşvet veya yolsuzluktan söz edeceğim. bizimkiler "Biz
bu kadar çukur muyuz?" diyecekler. Aynca, benim
güzel ülkemi de Çukuristan'a benzetmelerini hiç
istemem. O nedenle vazgeçtim. Belki eski gazeteciler
gibi yapar. gene Çukuristan'ı yazanm, ama başka bir
adla. Yani Çukuristan değil de Mukuristan falan diye
anlatınm. Çünku benzerlikler olabılir ve o memleketi
bizim memlekete benzetirler, olmaz. Ben ülkeme böyle
denmesini istemem.
Uğur
Bir dinci gazete yazan Uğur Dündar için "onu musalla
taşında göreceğini" söylüyor. Ne kadar tehlikeli. Tabii
kendisi için. Birini ölümle tehdit etmek, sonunda
adamın başına ne işler açar bilirsiniz. Hani acemi
avcılar vardır. Çiftesiyle oynarken kendini vurur. Ben bu
ölüm tehdidi savuranlan hep onlara benzetirim. Eski
Amerikan filmlennde çok sık kullanılan birtürügdür.
Karşısındakini ölümle tehdit eden kötü adam, sonunda
hep kendi ölür. Aynca bu, Uğur'un aldığı ilk ölüm
tehdidi değil. Bundan çeyrek asır önce sigara
kaçakçılığı ıle ilgili bir parodi yapmıştık ikimiz. Uğur'la
benim hakkımda "vur emri" çıkartmış o zamanki
mafya. Bence Uğur Dündar'ı iyi tanımak gerekir. Çok
eski günlerden birinde telefonda tartışıyoruz. Çok
kızdım ve Uğur'a küfür ettim. Yeşilköy'de oturuyordu.
Yirmi beş dakika sonra Taksim'deki yazıhanemin
kapısından içeri girdi ve "Sözünü geri alacaksın" dedi.
Ona o zaman saygım bir kat daha arttı. Çünkü hem
arkadaşıydım hem kalbini kırmıştım. Sonraki yirmi beş
yıl içinde onun karariı televizyonculuğuna tanık olduk.
Aynca bir yönünü de vurgulamak isterim. Tayyip
Erdoğan kabadayılık yapıyor ya. Ben olsam yapmam,
çünkü Uğur çok bileklidir. Siz kibar olduğuna
bakmayın, o ışi gereği.
Tayyip Erdoğan, Uğur Dündar'ı muhatap görmediğini
soyleyerek "Beni dokuzyüz yetmiş beş bin kişi seçti"
dedi. Son Arena'da Uğur Dündar'ı seçenlerin oranı
nüfusun yüzde 55'i idi Sayın Erdoğan.
• Tiyatro sanatçısı Münir Canar, babasını anlatan bir
kitap hazırlamış: Salih Canar. Devlet Tiyatrosu
aktörünün tüm yaşamı anlatılıyor • 'Devlete Çarpan
Kamyon ' Hayrettin Bulut'un mızah kıtabı.
• Bedensel Engellıler Dayamşma Derneğı ihtıyaç
sahibi ozürlulere erzak dağıttı.
S i g a r a