23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
T MART 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER •DYP lideri, haziranda yapılması planlanan kongre öncesi tüm il ve büyük ilçeleri dolaşacak Çffler, büyük kongreye oynuyor• Başbakanlık ısranndan vazgeçen Tansu Çiller, kongrelerin yapılacağı illere gitmeyi planlıyor. Çiller'in, kongreye, örgüt tabanında etkili olan Mehmet Gölhan, Necmettin Cevheri ve Hasan Ekinci ile gitmesi bekleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 53. hükümetin ilk 10 aylık döneminde kabineye girmeyen DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, haziran ayında yapılması planlanan büyük kongreye, kendisine yakınlıklanyla bilinen ve örgüt tabanında etkin olan ı Mehmet Gölhan, Necmettin Cevheri, Hasan Ekinci'vle gidecek. Çiller ekıbi, DYP kuruculan ve grup dışı muhalefetin yanında yer alan 21 ildeki delegeleri "fesih" yoluyla yenilemeyi planlıyor. Başbakanlık ısranndan vazgeçerek gruptaki muhalif milletvekıllennin yakınma gerekçelenni ortadan kaidıran Çiller, kabme dışında kalacağı 10 aylık dönemde, DYP kongrelerinın yapılacağı tüm illere mayıs ayından başlayarak gitmeyi planlıyor. Çiller'in, Başkanlık Divanı'nın yeni oluşumunda, Genel Sekreter Tevfik Diker ile Genel Başkan Yardımcısı Haluk Müftüler'e yer vermemesi, 13 Haziran 1993 kongresini kazanmasında önemli rol oynayan ve geçen 2.5 yıllık dönemde "kurmsnlan" arasında bulunan Mehmet Gölhan, Necmettin Cevheri ile Hasan Ekinci'yi partıde yanına alması bekleniyor. Çiller'in, Başkanlık Divanı'nın. kongrede oluşturulan Genel Idare Kurulu (GtK) üyeleri arasından seçilmesı nedeniyle, parti yönetimıne "A Takımı" olarak adlandırdı|ı bürokratlan getiremeyeceğine dikkat çekilerek Gölhan"ın, teşkilat başkanlığındaki görevine devam edebileceği, parti protokolünde ön sıralarda bulunan siyasi işler başkan lığına Cevheri'nin, yerel yönetımlerden sonımlu genel başkan yardımcılığına da Hasan Ekinci'nin getinlebilecegi kaydedildi. •Çilierrhaziran aymda yapılması planlanan, ancak birkaç ay ertelenmesıne kesin gözüyle bakılan büyük kongre öncesinde tüm i1leri ve büyük ilçeleri dolaşmayı planlıyor. DYP kuruculan ile 24 Aralık seçimlerinde listeye giremeyen "küskünlerin* il il dolaşarak yürüttükleri muhalefete destek veren 21 örgütteki delegelerin kongrelerde yenılenmemesı durumunda, GtK. karanyla feshedilebileceği belirtildi. DYP Başkanlık Divanı'nın, Ankara başta olmak üzere bazı örgütlen "tüzük hükümlerine aykm" ihraç etmesi, GlK'te rahatsızhk yarattı. Bartın Milletvekili Köksal Toptan'ın, örgütlen feshetme yetkisinın GlK'te olduğunu anımsatarak Başkanlık Divanı kararlannın düzeltilmesi istemi iizerine, Teşkilat Başkanı Mehmet Gölhan'ın, bu yönde güvence verdiği öğrenildi. Çiller'in, kabinede yer almadığı dönemde parti örgütlenmesine ağırlık verme karannda, muhalif partililerin, olağanüstü kongreyi toplamak için gerekli olan delege sayısmı aşıp, noter onaylı 3Ö0'ün üzerinde imza toplamalannın etkin olduğuna dikkat cekildi. DYP'nin 1100 delegesinden 500'ünün imzasııu toplamayı hedefleyen eski Isparta Milletvekili Ertekin Durutürk ve eski Ankara Milletvekili Baki Tuğ önderliğindeki muhaliflerin, hükümet kurma çalışmalannın ardından olağanüstü kongre başvurusu yapabilecekleri kaydedildi. Kulislerde. büyük kongrede Çiller'e karşı potansiyel lider adayı olarak görülen Köksal Toptan ve Rıfat Serdaroğlu'nun, kabine listesinin ardından seslerini yükselrmeleri beklenen "largmlan" da yanlanna alarak. grup içinde tavır oluşturabilecekleri dile getirildi. Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindonık'u muhalif hareketin öncülüğüne getırmeye çabalayan DYP kuruculannın da bu amaçlanna ulaşmalan durumunda birkaç hafta içinde basın toplantısı düzenleyerek kongre sürecine yönelik muhalefet çalışmalannı hızlandırabilecekleri belirtildi. DYP lideri Tansu Çiller, DYP kongrelerinin yapılacağı tüm illere gitmeyi plaıthyor. Yeni karargâh Bilkentte Tansu Çiller 'fors'unu bırakıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Polıtıka yaşamına Istanbul Millervekillığı ve Devlet Bakanlığı'yla başla- yan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, 1997 yılı sonuna kadar. başbakan ve kabine üyesı olmanın getirdiği ola- naklardan da uzak kalacak. DYP'nin, Cumhurbaşkant SüJeyman DemireTın lı- derlığı döneminde Günız Sokak ve daha sonra Başba- kanlık Konutu'nda olan "karargâhı". Çiller'in kabine dışındakalmasıylabirlıkteBılkent'etaşınacak. DYPIı- den Çiller'in eşı Özer Lçuran Çiller. dün yaptığı açık- lamada, Bılkenftekı evlerinın karşısında Çiller Hol- dıng'ın merkezını kurduğuna ilışkin haberleri yalania- dı._ Özer Çiller, Bılkent Plaza Iş Merkezfnde kıralan- mak istenen büro yerlennın kendisine aıt olmadığını, bun- lann, DYP Genel Başkanı'nın parti çalışmalarındakul- lanılmasınınplanlandığınıbıldırdı. Eşi sıyasete atıldık- tan sonra, açıklamalarının tersine ticari faaliyetlerinı sürdürdüğü belgelerle kanitlanan Özer Çiller. dünkü açıklamasında da "Eşim politikaya atıldığında ticari iş- lerimi bırakarak köşemeçekildiğim bilinmektedir. Bu yol- daki karariılığım sürmektedir. Tıcaretie uğraşmıyorum" görüşünü savundu. 24 Aralık seçımlen öncesinde. "DYP'nin dolmuşu" olarak nitelenen ve Çiller'inbaşbakanlıgı döneminde Baş- bakanlık Konutu ile Esenboğa Havalımanı arasında me- kık dokuyan Emniyet Genel Müdürlüğü'ne aıt Skorsky helıkopterleri ile başbakanlığa aıt özel ATA uçagı ANAP'ınelinegeçecek. özer Uçuran Çiller tarafindan. "gücüsembolizeettiğT savunulan "motosikletli konıma timi" ile 1.5 yıl önce "Türkiye haritasının çevresinde, tarihteki Tiirİc dcvletlerini simgeleyen 16 yıldız" şeklın- de dızayn edılerek Başbakanlık Konutu'na asılan "baş- bakanhkforsu"nunda kaldırıIması bekleniyor Parlamen- ter sıstemın geleneklerine aykırı olan fors nedeniyle Tansu Çiller "devlet başkanbgına hcveslenmek"le eleş- tınlmiştı. Başbakanlık Konutu'nda görev yapan Nalan Kozan. Özel Kalem Müdürü Akın İstanbullu ve Başba- kanlık Basın Müşavın Mehmet Bkan. 1997 yılı başına kadar çalışmalannıÇiller'lesürdürecekler. Çiller'ınko- ruma hızmeti, yıne Başbakanlık Koruma Müdürü Re- sul Kalkan ve ekibı tarafından yüriitülecek, ancak koruma görevlılerinin sayısı azaltılacak. DSP lideri, muhalefet görevini kendilerinin yapacağını söyleyerek CHP ve RP liderlerine yüklendi Ecevit: RP lideri bukalemunANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DSP Ge- nel Başkanı BulentEttvft. RP ıleCHP'mn "hü- kümetten çok DSP'ye muhalefet edecek gibi göründükJerini"'belirterek "Muhalefet göre- vi de bizim olacakur" dedi. Ecev it. RP lideri Necmettin Erbakan'ın. kendisine yönelttiğı "Deve mi kuş mu göreceğiz?" sözlenııe. "Ne deveviz, ne ktısuz. bizim simgemiz banşgüver- cinL Ama güvercinimize saldınlırsa kartal ke- siliriz. Erbakan'k Allah'ın yaranklanndan bt- rine benzetmem gerekirse, bukalemun olur" karşılığını verdi. Ecevıt, partısının grup toplantısında yap- tığı konuşmada, ANAYÖL hükümetının "ic- raannadestek olmasözü vermediklerini, RP'siz bir hükümet kunılmasına destek oiduklannı~ \urguladı. Ecevıt. koalisyon protokolünün gelışıgüzel hazırlandığını, bırçok tutarsızlık- lar içerdiğini. çetin müzakerelerde uzlaşma- nın zaman zaman aşınya götürüldüğünü, ıki partinın partılerüstü makarnlan kendi tekel- lerine almaya haklan olmadığını söyledı. RP ile CHP'nin hükümete muhalefet etme yeri- ne. DSP'ye muhalefet edecek gibi göründük- lerini vurgulayan Ecevıt. şunları söyledı: "Muhalefet görevi de DSP'nin olacaktır. RP 9e CHP. kendileri açtsından en büyük teh- likeolarak DSP'yi görüyor. Veni CHP için asıl tehlike DSP degû. CHP'nin kendisidir. DSP. RP'B bir hükümeti engeUediği için RP hidde- te kapıldı. RP'nin güçlenmesi durmuştur. DSP'nin güçlenmesi durmanustır.Yeni birse- çim yapılırsa. DSP'nin birinci parti olması en büyük olasıiıknr. RP lideri için bunu hazmet- mek aor. Erbakan bize' De\e mıdır. kuş mu- DSP Cenel Başkanı hükümet protokolünü elestirdi 'Sosyal devlet ilkesi zedelenebilir'ANKAR\(Cumlmriwt Bürosu)-ANAP- DYP koalisyon protokolü sosyal güvenlik kunıluşlanndan eğitime kadar tüm kamu hizmetlerinin özelleştirilmesi temeline da- yandınldı. Emekçi haklannadeğinilmeyen, demok- ratikleşmeye yer verilmeyen protokolde, kamunun yöneâmmdeki sosyal güvenlik sis- teminin tasfıye edilerek, özel sektöre dev- redilmesi hedeflendi. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, pro- tokol ile "sosval devlet ilkesinc zarar veri- lebfleceğ?'* uyansmda bulundu. DYP-ANAP koalisyonu için 3 Mart 1996 tarihinde imzalanan protokolde, üretim bi- rimlerinden eğitim ve saglığa kadar tüm ka- mu hizmetlerinde özelleştirme yapılması öngöriildü. Protokole göre, Sosyal SigortalarKuru- mu (SSK). Emekli Sandığı ve Bağ-Kur'un zaman içinde tasfıye edilerek, emeklilik- sağlık gibi sosyal güvenlik hizmetleri özei sektöre devredilecek. Eğitimde özel sektör ve vakıf üniversi- telerinin teşvik edilmesi öngörülen proto- kolde. emekçi kesimin durumunun iyileş- tirilmesi, gelır dağılımının düzeltilmesi için yeni programlar öngörülmedi. DSP lideri Ecevit, dün partisinin Mec- lis Grubu'nda yaptığı konuşmada, koalis- yon protokolünün iyi niyetle hazırlandığı- na inandığını belirterken "Ama bu hedef- lerin ha>al olarak kalmaması için nasıl ya- pılaeağıı da bclirtilmeli" dedı. Ecevit. sosyal güvenlik sistemine iliş- kin hedeflerin de "rutarsulık ve çeüşkıler- le" dolu olduğunu vurgulayarak, protoko- lün sosyal devlet ilkesini zedeleyebileceği uyansmda bulundu. Ecevit, sosyal güven- lik sisteminin iyileştirilmesi için dahacıd- di ve tutarlı yöntemlerin ortaya konması ge- rektiğini söyledi. dur' demiş. Biz aslında ne deveviz ne de ku- şuz, bizim simgemiz banş güvercini. Ama gü- vercinimize saldınbrsa o zaman kartal kesili- riz. Ben bu şakalarda Erbakan ile yanşamam. \ma Sayın Frbakan'ı ne\e benzetebilirim di- \e düşündünı. Erbakan'ı Allah'ın yaratıkla- nndan birine benzetmek gerekirse bukak- mundur. Erbakan'ın kaç değişik renge bü- ründügünü milletimiz görmüştür. Erbakan, bi/i rantçılara destek olmakla da suçluyor. Rantçılara karşı nasıl mücadele edileceğıni herkese göstereceğiz. Rantçılaradestekouna- dığımız gibu Mercümek'lere de, Darçın'lara da oimavacağız." Yeni CHP ile "eskiwgerçekCHP'vr ayır- dığına dikkat çeken DSP lideri. "Bugün bu adı taşıyan kuruluş, CHP'nin onurlu geçmi- şine \« Türkive'deki sol kavramına gölge dü- şürmüştür" dedi. Ecevıt. CHP lıden Baykal'ın "Hükümetin krannda DSP'ninparmakizleriobcakbr" söz- lerinı anımsatarak konuşmasını şöyle nokta- ladı: "Hükümetin hiçbir icraatında parmak izi- miz olmayacaknr. Boşuna bizim parmak izt- mizi aramasınlar. CHP vönericik-ri. 4 vıllık ortakhklarmdaki parmakizierinin hesabını \er- sinler. Talan edik n İSKİ kasalanndaki. Bavın- dırlık Bakanhğı'ndaki paralann. halkın yok- sullaşmasının. SSK'nin iflasa sürüklenmesi- nin. birçok KİT'in yok pahasına özelleştirO- mesinin,güvenlikgerekçesiyle boşaltılan kö>- krdeki yurttaşlann perişan olmasındaki par- mak izierinin hesabını versinler. Biz. solu. SHP'nin veyeni CHP'nin üzerine düşürdüğü gölgeden kurtarmaya çalışıvoruz." CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, DSP'yi, ANAYOL azınlığına karşı birlikte hareket etmeye çağırdı 4 Iktidarı onurla noktahyorıız9 'DSP suç ortağı' c HP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye'nin, bir talan mantığı 'içinde, azınlık hükümetiyle her şeyi paylaştığını söyleyerek, DSP'yi ANAYOL'un suç ortağı olmakla suçladı. CHP lideri Baykal, "Bu hükümetin temelinde, solun bütünleşmesini engellemeye çalışan anlayış var" dedi. ANKARA (CumhuriyetBürosu)- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. partisinin iktidar sorumluluğunu Başbakan Yardım- cılığı ve Dışişleri Bakanlığı görevini üst- lendıği 4 aylık dönemle smırlı rutarak "Ben 4 ayda her saniyenin hesabını veri- yonım. İktidar dönemini şerefle, onurla noktahyoruz. Bu yeni bir başlangıçtır; topluma, 'Bize bu krediyi açın' diyeceğbn" dedi. Toplam 125 milletvekili bulunan DSP ve CHP'nin, koalisyon dönemi için- de dönüşümlü başbakanlık istemek için ANAP kadar hakkı bulunduğunu belirten Baykal. "Türkrye, bir talan mantığı için- de, azınlık hükömerryle her şeyi paylaş»- yor. DSP, iktidann suç ortaklîğı içinde- dir'' görüşünü dile getirdi. Baykal, sol partılerin, geçmiş dönemde "kadro israf ett^mi" itiraf etti. CHP lideri Baykal. DSP'nin "çekün- ser" desteğiyle oluşturulan "ANAYÖL" azınlık hükümetinın protokolü ve geli- ner; siyasi aşamada, sol partılerin konu- munu Cıunhuriyet'e değerlendirdi. Ko- CHP Cenel Sekreterî Adnan Keskin 'DSP san muhalefet yapıyor' ANKARA (Cumlııuiyet Bürosu) - Cumhuriyet Halk Partisi Genel Sekreteri Adnan Keskin, güvenoylamasında ANAP-DYP hükümetine dolayh destek vereceğini açıklayan DSP'nin tavnnın, siyasi etik ve tutarlılıkla çakışmadığmı savundu. DSP'nin tutumunu bir "sikevesan muhalefet örneg'* olarak niteleyen Keskin, CHP'nin, güvenoylamasında ret oyu vereceğini söyfedi. CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında. daha önce DSP'nin hükümete destek koşullan olarak belirlediği gûmrük biriigi ve Çekiç Güç'e ilişkin değişikliklerin hükümet protokolünde yer almadığını vurgulayan Keskin. "DSP bu koşuUardan nicin vazgeçtiğini kamuoyuna acıklamalıdır. DSP'ye iktidann nu muhalefetin mi temsücisi olduğunu sormak gerekir. Hükümet kraanndan kaçarak sonımluluktan kurtulamazlar. DSP. iktidann başansından da başansızhğından da sorumnıdur" dedi CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, DYP ve ANAP arasında imzalanan koalisyon protokolünün ciddi eksıkJikler içerdiğinî, metinde demokratikleşme, kamu çalışanlanna sendikal hak, üniversite reformu, gelir dağılımmdaki adaletsizlik, ekonomık kirliliği önleyici düzenlemeler ve milletvekili dokunulmazlığına ilişkin hiçbir düzenlemenin bulunmamasuu eleştirirken şunlan söyledi: "Böyksine bir protokole destek olan DSP, Türkiye'nin tüm sonınlannın sorumlusu da olacaktır. DSP, muhalefet hakkını ka) betmiştir. CHI^ pariamentoda sosyal demokratlann sesi otecaktuf alisyon protokolünde gündeme getirilen iddialan yaşama geçirecek teknik hazır- lıklar ve siyasi altyapının bulunmadığını vurgulayan Baykal, ANAP ve DYP'nin, "şeffaf devJef iddiasından geri adım at- mayabaşladıgına dikkat çekti. Seçim ön- cesinde, tüm partilerin milletvekili do- kunulmazlığının yasama faahyetleriyle sınırlanması ve yolsuzluğa kanşan TBMM üyelerinin hemen yargılanması vaadinde bulunduğunu anımsatan Baykal, "Hesap sorma, siyasi iş. olarak kaldıgı sürece he- sap sorulamaz. Iktidardan da hesap soru- labilmelidir. Siyasetçi soramaz; adlhe so- racak" dedi. Hükümet protokolünün, yeni kabine- ye saygınlık ve moral destek sağlayacak bir içerik göstermediğinı, iyi planlanma- mış. "afaki vaatler" içerdiğini kaydeden Baykal, Avrupa'da büyük tepkı toplayan sosyal sigorta hizmetlerinin özel sektöre devredihnesine ilişkin hükümleri de eleş- tirdi. "SSK ve Bağ-Kur'un tasfiyesi bü- yük iş. Clke birbirine girer" dıyen Bay- kal, "Tıkannuş,, zarar etmiş. ekonomik kuruluşlara yönelik özelleştirme yapma- yı bırakıp da altın yumurtiayan tavukla- n satıp para basan uygulamalar yapmak doğru değil. Protokolde çalışanlann hak- lannı korumaya \ öneiik hiçbir unsur yok" aörüşünü dile getirdi. Baykal, ANAP ve DYP birlikteligi için, "payiaşarak dayaruşıyorlar" diye- rek şunlan söyledi: "Bu hükümetin temelinde,solun bütün- leşmesini engellemeye çalışan anlayış var. Hükümetin temelindee\cilik var. ANAP'ın 124 milletvekili var, başbakanlık veriliyor. Mesut Yılmaz. hükümetin yansını alıyor ve 2000'den sonraki planlamada söz sa- hibi oluyor. DSP de söz söyleme hakkın- dan va^gcçiyorvedenenmiş, bilinen iki sağ parrive basamak oluyor. Sol güçlensin, doğrudan dinamik unsur obun. Dönü- şümlü başbakanlık olanağı vardır solun. Bu kısır politika. Böyle olacak da ne ola- cak? Beş yıl sonra gelip Türkiye'yi mi yö- neteceksin? Tablo ö\ le değil artık. Türki- ye koalisyonlaıia yönetilecek. Ama biz sol duyarlılığını taşımalıyız. fktidan da yön- lendirmeliyiz. Bunu aciz düşmeden, kul- bnümadan yapmanın yollannı aramak la- zun." Baykal, CHP'nin. muhalefet iddiası- nı söylemekte haklı bir parti olduğunu, DS P' n in ıse " iktidarda suç ortakhğı için- de bulunduğunu" savunarak "Bu iktidar başarüı olursa bunda DSP'nin rolü ve pa- yı vardır. O zaman DSP çıkıp haJka, ° Be- nim de hakkımı unutmayın" diyebilir. Biz de bunu kabul ederiz. Biz merkez sol se- çenek olarak gelişeceğiz" dedi. Sol parti- lerin, "kadro israf ettiğüıi" belirten Bay- kal, "Kavga içindcki ruh halini aşmamız lazım. Kişilerin hiçbirinin etkileyiciliği, belirleyiciliği yoktur. Ağızdan çıkacak laf, hüküm olamaz. Sol, demokratik bir ya- pılannıadır" dedı. 4 Her saniyenin hesabı...' Baykal, CHP'nin iktidardabulunduğu döneme ilişkin eleştirilerin anımsatılma- sı üzenne, şunlan söyledı: "Biz, 4 ayın hesabını veriyoruz. Bu ye- ni bir başlangıç." Bize bu krediyi açın' di- yeceğim topluma. Ben, 4 ayda, her sani- yenin hesabını veriyorum, 4 ayda yapmak istediğinıiz her şeji yaparak noktalnoruz bugün. Gereğini yaptık. İktidar dönemi- ni şimdi şerefle, onurla noktalıyoruz. Ye- ni dönem bu; iktidan bitirdik, muhalefe- te geçiyoruz. Muhaiefette de aynı şeyi ya- pacağiz. Kimse bize, 'Sen ne hakla bunu söylüyorsun' diyeme\ecek.Gençlere,üni- versitelere açüacağız. Bu bir paylaşma; talan manöğıv la. azınlık hükümetiyle Tür- kiye'de her şev r paylaşıhyor. Halkâ bunla- n söylemeye başlayacağız. Buna sol des- tek veriyor, o da bizim derdimiz. Beraber muhaiefette olsak, beraber iktidarda ol- sak Türkiye'yi düzenlendlrirtz." POLfltKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA 'Sevgisizlik Zinciri'... Kravatlı ve ceketinin yakasında Atatürk rozeti bulunan, uzun boylu, bıyıklı adam, eline aldığı ki- taba bir göz atıp gence dönüp şöyle diyor: "Bu kitabı hangi çocuğu yazmış?.." Uzun boylu ve bıyıklı adam hızını alamayıp de- vam ediyor: "Lazlarm tarihi mi varmış. Ben de Lazım..." Bu kişi bir polis memuaı... Balıkesir Eğitim Fakültesi'nde bir kültür şenliği düzenleniyor... Kültür şenliğinde nefer olur? Tiyatro, müzik, kitap sergisi... Olay kitap sergisinin önünde yaşanıyor. Polis memuru 'Lazlarm Tarihi' adlı kitaba çok sinirleni- yor ve küfrediyor. Kitaba küfreden polis memuruna ilk tepki bir yurt- taştan geliyor. Yurttaş, polise şunlan söylüyor: "Bu kitabı beğenmeyebilirsiniz. Yalnız bir kita- ba böyle küfredilerek karşı çıkılmaz, buna hakkı- nızyok..." Polis sesini çıkarmıyor... Yurttaş, durumu Emniyet Müdürlüğü'ne, valiye bir şikâyet dilekçesiyle bıldiriyor hemen. Yurttaşın ikinci dilekçesi soruşturma nedeni oluyor. 9 Ocak 1996'da yurttaşın ifadesi alınıyor. Bu olay kimilerimize çok basit gelebilir. Bu ne- denle de şu soru akıllan kanştırabilir: "Sanki memlekette yapılacak başka bir iş kal- mamış..." Kimileri de şu düşünceyi savunacaklardır hiç kuşkusuz: "Kardeşim bu doğrudan doğruya polis düş- manlığıdır..." Burada yapılan yurttaşhk görevidir, demokrasi- ye, temel hak ve özgürlüklere sahip çıkmaktır. Ba- lıkesir'den Ibrahim Oluklu'nun Cumhuriyet'in 'Tartışma Köşesi'nde yansıttığı bu olay çok önem- lidir. Balıkesir Emniyet Müdürlüğü, yurttaşın ilk dilek- çesini önemsememiş; valiliğe yazdığı ikinci dilek- çeden sonra harekete geçmiştir... Yurttaşımız tek başına kültüre ve kitaba sahıp çıkmış, 'Sevgisizlik Zinciri'nin halkalarını çoğalt- mak isteyenlere karşı koymuştur... • • • Son günlerde kimi emniyet müdürleri, valiler 'iş- kence yapan polisleri' savunuyor. Diyorlar ki: "Emniyet mensuplarının üzerine 'işkenceci po- lis' diye gidilirse biz görev yapamaz, terör örgüt- lerıni ortaya çıkaramayız..." Böyle bir düşünce dünyanın hangi demokratik ülkesinde vardır? Manisa'da lıse öğrencilerıne yapılan işkenceyı saklamaya çalışan, "Medya teröhstlere alet olu- yor" gibi sözlerie kamuoyunu yanıltan yetkılilere sormak gerekıyor: "Işkencecilen koruyarak nereye varacaksınız?" Izmir'de 12 yaşındaki bırçocuğa polis, işkence yapıyor. Cumhuriyet Savcısı Okay Güngör, ko- miser irfan Demirel ile polis memuru Mustafa Yıl- maz hakkında TCK'nın 243. maddesı uyarınca 'Cürümleri söyletmek için işkenceyapmak' suçun- dan dava açıyor. 12 yaşındaki H.I.O.'nun babası Mehmet Yaşar Okkalı çocuğunun poliste işkence gcrdüğünu şöyle anîatıyor. "Oğlum çalıştığı işyerinde kendisine verilen 15 milyon lirayı bankaya götürürken otobüste çaldır- mış. Işyeri sahibi oğlumu polise şikâyet etmiş. Polis de 12 yaşındaki oğluma karakolda işkence yapmış...." Anne Ayşe Okkalı nın sözlerı de şöyle: "Oğlumu teslım alırken sağlam diye imza attım Ama eve geldığımizde oğlumun belden aşağısı ve kolları morarmıştı. Ne olduğunu sorduğumda, copla dovdüklerini söyledi. Acıdan ağlıyordu. SSK Tepecık Hastanesı 'ne götürdüm, üç gün tedavı gör- dü. Daha sonra şikâyetçı oldum. Savcılık oğlumu 'AdliTıp'a gönderdi. Yapılan muayenede 10gun- lük rapor verildi. Oğlumun tedavısi için IHD Izmır Şubesi'nden yardım istedim. Onlar Insan Hakla- rı Vakfı Izmir Temsilciliği'ne gönderdiler. Daha sonra psikolojık tedavısinin yapılması için Dokuz Eylül Un/versitesı Psikiyatri Bölümü 'ne sevk edil- di. Prof. Dr.Aysel Baykara tedavi etti. Şu anda oğlum gördüğü işkencenin etkisinden henüz kur- tulmuş değil. Sanıkların cezalandınlmalarını istı- yorum." H.İ.O.'nun avukatı Ali Arif Cangı da işkence ola- yını 'Avrupa insan Haklan Komisyonu'nagötüre- ceğini söylüyor... Bir ülkede 12 yaşındaki çocuğa işkence yapan- lara, 'Sevgisizlik Zinciri'n\n halkalarını çoğaltmak isteyenlere tepkisiz kalırsak bu ışin sonu nereye vanr, hiç düşündünüz mü?.. • • • izmir'den Suna Durgun un 'SevgisizlikZinciri'ne örnek oluşturan mektubuyfa yazımızı noktalıyoruz: "28 Şubat 1996 günü Cumhuriyet gazetesıne Stockholm 'den yazan Gürtian Uçkan'ın Olof Pal- me yazısını okudum. Ufak bir yanlışlığa parmak basarak asıl Dikili'de yapılan çok büyük bir ayıbı size bildirmek içinyazıyorum. Bu konuiardaki has- sasiyetinize ınandığım için sizi rahatsız ediyorum. Dikili'de bir zamanlarşöyleşilehnizizevkle inanç- la dinleyen Cumhuriyet okuru olarak hassasiye- timizi ancak siz anlayabilirsiniz. Yazıda 45 ülkede birçok yere adı verilen Olof Palme'n/n Dikili'de heykeli olduğu ifade edilmiş. Oysa anıt taşı Diki- li'de, heykeli Izmir'de bulunuyor. Her neyse asıl büyük yanılgı Dikili'de yaşanıyor. Anıt taşı dikili olan parka Olof Palme adı yerilir- ken o zamanın Belediye Başkanı Osman Özgü- ven ve Midilli Belediye Başkanı'nın konuşmaları- nı heyecanla dinleyen bızdik. Merhum Mahmut Dikerdem7/i fikirleriyle aydınlanmış, Nesimi Çi- men'/n ezgileriyle coşmuştuk. Bugün ise bu güzelliklerin yerini bir çarpıklık al- mış. Olof Palme'nin anıt taşıyla bağdaşmayan bir ismi var o parkın: 14 Eylül Kurtuluş Parkı. Bu kıyı beldemizdeki çirkinlik hangi cüretkârlıkla nasıl, ne amaçla bilgisizce yaratılmıştır? Bilgisiz insanların haklan olmadığı yerlere gel- mesiyle böylesi çarpıklıkları yaşamaya mecbur ediliyoruz. Gürhan Uçkan Bey'in belirttiği 'Sevgi Zinciri'n/n Dikili'de koptuğundan elbette haberiyoktur. Par- kın adını değiştiren yeni belediye başkanının da Olof Palme halkını sevgiyle kucaklayan bir baş~ kan olduğundan ise hiç haberi olmadığı besbel- / / " Jnternet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hıkmet .Cetinkaya ı« Planet.com. TR
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle